Halkulasim47

on-kapaki-ici-arka-kapak-ici:Layout 1 09.04.2014 22:22 Page 1

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:04 Page 1

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:04 Page 2

İÇİNDEKİLER

6-7

İmtiyaz Sahibi: Murat UZUN Gsm.: 0555 553 20 72

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ahmet ERGUN Gsm.: 0505 423 12 17

SABANCI FABRİKASININ YENİ SAHİBİ MUSTAFA DEMİRBAŞ:

“YATIRIMCILARI BEKLİYORUZ, ORTAK YATIRIM YAPABİLİRİZ”

Editör Ahmet ERGUN

12-13

Muhabir Abuzer TAŞTAN

Halkla İlişkiler Müdürü Melek ALTUNDAŞ

“OTOBÜS A.Ş.’YE GÜVENİYORUZ GELECEK ADINA UMUTLUYUZ”

YAYIN TÜRÜ Ulusal Süreli Yayın - Aylık

2

22-23

Basım Yeri ANKA Matbaacılık LTD.ŞTİ.

İçindekiler

Grafik Tasarım EYLÜL GRAFİK-Satı GÖKÇE Tel: (0212) 252 62 57 Yönetim Yeri Tarlabaşı Bulvarı Kalyoncu Kullu Mh. Gönül Apt. No.:242 Kat: 2 Daire: 2 34435 Beyoğlu/İSTANBUL Tel&Fax : 0212 361 45 29 E-mail: halkulasim@hotmail.com

İstanbus’un Genç Patronu Ramazan Mücahit:

Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Oktay Şımarmaz:

VATANDAŞ LAFA DEĞİL

İCRAATA BAKAR

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:04 Page 3

ıllarca köhneleşmiş zihniyetler yüzünden şehiriçi yolcu taşımacılığı artık siyasi rant aracı haline gelmiş durumda. Ucuz siyasi hesaplar yüzünden bu hizmet alanı artık bitmiştir. Hiçbir dünya devletinde böylesi bir ortam mevcut değildir. Asgari ücretliler dışında neredeyse herkesin bedava oldu bir sistem sadece bu ülkeye mahsus!

Buradan tüm ulaşım planlamacılara seslenmek isteriz.

Bir taşımacılık sistemi düşünün. Emniyet görevlileri, zabıtalar, postacılar, yabancı öğrenciler, gazi ve yakınları, şehit aileleri, gazeteciler, Tuik çalışanları, muhtarlar, milli sporcular, engelliler, engelli refakatlileri, yaşlılar ve daha birçok kurum ve kuruluş çalışanları bedava otobüslere binme hakkına sahip. Öğretmen, öğrenci ve 60 yaşındakiler ise indirimli yaralanıyor. Hatta bu indirimliler aylık kart kullandığı takdirde 30-40 kuruşa taşınıyor. Ayrıca bu indirimli ve bedava kullanımlar için Otobüs esnafına hiçbir ödeme ne hükümet ne de belediyeler tarafından yapılmıyor.

Sanırım böyle bir ülke var mı diyeceksiniz. Ama daha bitmedi bu ülkede ki sistem. Ayrıca bu bedava taşımacılık yanında her ay belediyeye rusum adı altında aylık ödeme yapıyorsunuz. Bedava taşımacılık yaparken akaryakıtı özel bir tüketimmiş gibi gören maliyeye de ÖTV’li ve KDV’li mazot ile iyi bir destek sağlıyorsunuz. Engelli erişimli araçlar kullanmak zorunlu denildiği için gidip araç yeniliyorsunuz hem de 400-500bin lira vererek. Araç alırken de KDV ve ÖTV ödeyerek alıyorsunuz. Tabi ki aylık KDV de %18’den bir puan bile aşağı çekilmemiş. Kısacası gider kalemlerinde de hiçbir indirim yahut destek mevcut değil!

Sizce böyle bir ülke olabilir mi? Evet maalesef var. Ülkemizde 70 il ve sayısız ilçede ki tüm halk otobüsleri böyle çalışıyor. Yöneticilerin ucuz oy derdi ile her geçen gün ezilmekte. İşin en acayip yanı ise para ödeyen parası olanlar değil, en ödememesi gereken asgari ücretli vatandaş kalmış.

Y

40-41

KENTİÇİ ULAŞIMI ETKİLEYEN METEOLOJİK FAKTÖRLER

ULAŞIM HİZMETTİR RANT DEĞİL!

28-29-30

İSTANBUL VALİSİ YOLDAN ÇIKTI

26-27

editörden

TARİHİN TANIKLARI IKARUS VE MAN’LAR YOLLARDAN ÇEKİLDİ

MURAT UZUN

3

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:04 Page 4

ARAÇ TAKİP SEKTÖRÜNDE DEVRİM F

iloTürk araç takip ve filo yönetim sistemine entegre edilen “Araç Periyodik İşlemler” Modülü ile taşıt vergisinden bakım gününe, servis işlemlerinden akaryakıt kontrolüne hepsi tek tuşla elinizin altında.

Türkiye’nin ilk Mobil Takip Operatörü FiloTürk, araç takip sisteminde geliştirdiği yeni uygulamalarla zamandan da tasarruf sağlayarak, şirketlerin verimliliklerini artırmalarını hedefliyor. FiloTürk tarafından geliştirilen “Araç Periyodik İşlemler” özelliği sayesinde araçların bakımları, sigortaları, motorlu taşıtlar vergileri, yedek parça ve servis işlemleri ve hatta kullanılan akaryakıt miktarı tek bir sistem üzerinden otomatik olarak takip ve kontrol edilebiliyor. Daha önce kişiler tarafından takip edilen işlerin sistem tarafından otomatik olarak takip edilmesi sayesinde hem zamandan tasarruf ediliyor hem de unutma, gecikme gibi istenmeyen du-

rumlar ortadan kalkıyor.

Tüm işlemleri tek tuşla kontrol etmek mümkün Araç takip sektöründe sadece FiloTürk tarafından sunulan bu özellik sayesinde araçlara dair tüm işlemlerin ve bilgilerin tek bir sistem üzerinden takip edilebildiğini vurgulayan Mobiliz Yönetim Kurulu Başkanı Levent Aydoğan, “Müşterilerimizin işletme giderlerinin azaltılması için sürekli yeni özellikler geliştirmeye devam ediyoruz. Araç periyodik işlemler modülü ile kullanıcılar araçlarını 7/24 izledikleri sistem üzerinden aynı zamanda araç bakımlarına, sigortalarına, motorlu taşıtlar vergilerine, yedek parça ve servis işlemlerine ve hatta kullanılan akaryakıt miktarı bilgilerine tek bir sistem üzerinden anında erişebiliyor” dedi.

APAYDIN: HIZ LİMİTİNİN ARTMASI İLE TRAFİK RAHATLAYACAK karşılıyoruz. Çünkü çoğu zaman trafiğin yoğun aktığı noktalarda hız limiti kimi yerde 50, kimi yerde 70 kilometreye düşüyordu. Kontrol noktalarında veya kameralı denetim noktalarında araçlar aniden hızını düşürünce istenmeyen trafik kazalarının yanı sıra can ve mal kaybını da beraberinde getiriyordu” diye konuştu.

Karayolları Trafik Yönetmeliğinde yapılan değişiklik ile bölünmüş yollarda hız sınırının 90 kilometreye çıkarılmasını olumlu bulduklarını belirten TŞOF Başkanı Fevzi Apaydın, “Özellikle şehir içindeki bölünmüş yollarda hız limitinin artırılması ile trafik rahatlayacaktır” dedi.

Yasanın yürürlüğe girmesi ile özellikle büyükşehirlerde yaşanan trafik yoğunluğunun da azalacağına işaret eden Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, “19 Şubat 2014 tarihinde Resmi Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe giren Karayolları Trafik Yönetmeliği ile şehiriçi bölünmüş duble yollarda hız limitinin artırılmasını olumlu

4

HIZ İŞARETLERİNE UYALIM Şehiriçi bölünmüş duble yollarda hız limitinin 90 kilometreye çıkarılması hem istenmeyen trafik kazalarının önüne geçilmesi hem de trafiğin akışını sağlamak açısından iyi bir uygulama olacağının altını çizen TŞOF Başkanı Apaydın, “Yeni düzenleme ile İl ve ilçe trafik komisyonları ile ulaşım koordinasyon merkezleri (UKOME), yerleşim yeri içinden geçen bölünmüş devlet ve il yolları ile belediyelerin yapım ve bakımından sorumlu olduğu taşıma kapasitesi yüksek, can ve mal güvenliği açısından gerekli tedbirlerin alındığı, yaya geçişlerinin alt ve üst geçişlerle sağlandığı bölünmüş karayollarında, araç cinsleri için ayrı ayrı olmak üzere hız sınırlarını 32 kilometre, yerleşim yeri içinde bulunan diğer bölünmüş karayollarında ise 20 kilometreye kadar artırmaya yetkili kılınmıştır. Bu uygulama ile hız sınırı her araç için 90 kilometreye çıkarılabileceği gibi, azami 90 kilometre olmak üzere ayrı sınıftan araca farklı hız sınırı da getirilebilecek. Hız arttırma yetkisi UKOME ve il trafik komisyonlarında olup, yapılan hız artışı değişikliği ile kavşaklarda yaşanan kazalarda düşüş olacağına inanıyoruz. Öte yandan altyapısı uygun olmayan ara yollarda hız sınırı 50 kilometre olarak korunmaya devam edecektir. Vatandaşımız hız limiti işaretlerine dikkat etmeli” dedi.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:04 Page 5

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 6

SABANCI FABRİKASININ YENİ SAHİBİ MUSTAFA DEMİRBAŞ:

“YATIRIMCILARI BEKLİYORUZ, ORTAK YATIRIM YAPABİLİRİZ”

“

B

BMC, Temsa ve Ford Truck bayiliklerini yürüten FSM Demirbaş Otomotiv, Sabancı Holding’e ait Sakarya 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde ki 35.000 m2 kapalı alanı olan 132.000 m2 lik tesisi satın aldı, yatırımcıları bekliyor.

MC’nin 2012 yılında yaşadığı mali kriz yüzünden fabrikanın üretimini durdurması ile yeni yatırımlara imza atan FSM Demirbaş Otomotiv büyümeye devam ediyor. İlk olarak Temsa şehirçi otobüs bayiliğini alarak önemli satışlara imza atan FSM Demirbaş Otomotiv, kısa zamanda 12 metre şehiriçi otobüs pazarında Temsa markasını liderliğe taşıdı. 2013 verilerine göre İstanbul’da şehiriçi 12 metre otobüs pazarının %51’lik bir payına sahip olan FSM Demirbaş Otomotiv bu alanda esnafın en büyük tercihi olduğunu ispatladı. İstanbul ve Ankara satış ofislerinde BMC ve Temsa bayiliklerini yürüten FSM Demirbaş Otomotiv, 2013’ün ikinci yarısında ise Kocaeli’de ki yeni

6

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 7

şubesi ile Ford Truck bayiliğine başladı. Ford Truck bayiliği için 12.000.000 TL yatırım ile 4S Plaza’nın inşaatını başlatan Demirbaş Otomotiv’in yeni yeri Haziran ayında açılacak.

132.000 m2’lik Yeni Tesis FSM Demirbaş Otomotiv 2014 yılına da büyük bir sürprizle girdi.

Sakarya 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde Toyota Fabrikasının karşısında bulunan Sabancı Holding’e ait 35.00 m2 kapalı toplamda ise 132.000 m2 alana sahip tesis FSM Demirbaş ailesine katıldı.

60.000.000 TL’ye yapılan bu yatırım ile FSM Demirbaş Otomotiv yeni projelerde yer alacak.

Daha önce Sabancı Holding bünyesindeyken Traktör, Mitsubishi Canter ve Treyler üretimleri yapılan tesis birçok alanda kullanıma uygun tasarlanmış bir yapıya sahip.

Yatırımcıları ve Fikirleri Bekliyoruz Konu ile ilgili açıklama yapan FSM Demirbaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirbaş, “Daha ne yapacağımıza karar vermedik. Türkiye’nin üretim üssü olarak adlandırılan bölgede bulunan, ticari araç üretim ve montaj için ideal olan tesisimiz, üretim hatları, yedek parça depoları ve idari bölümleri ile faaliyete geçmeye hazır durumda. Ülkemizde yatırım yapmayı planlayan yerli ve yabancı firmalarla da stratejik ortaklık yapabiliriz. Bu konu da görüşmelerimiz sürüyor. Daha çok savunma sanayine yönelik yatırım düşünüyoruz.

Geçen hafta Çinli büyük bir firma ile görüşmelerimiz oldu. Diğer firmalar ile de görüşerek en doğru kararı vereceğiz” dedi.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 8

KORNA ÇALMAKLA TRAFİK AÇILMAZ G

aziantep Büyükşehir Belediyesi ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği Korna Çalmakla Trafik Açılmaz kampanyası okullarda devam ediyor.

Gaziantep’te 162 adet ışıklı kavşak olduğunu belirten Gaziantep Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile birlikte yaptıkları incelemeler neticesinde, trafikten kaynaklı gürültü kirliliğinin yoğun olduğu 50 adet kavşak tespit ettiklerini belirttiler.

Bu kavşakların hemen hemen tamamının, insanların yoğun olarak bulundukları iş yerleri, alışveriş merkezleri, konut alanları, okullar, parklar ve camilere yakın olan noktada yer aldığını vurgulayan yetkililer, toplum

sağlığı açısından risk oluşturan bu durumun önlenmesi için hazırladıkları uyarı levhalarını kavşaklara yerleştirerek uyarıcı billboardlar hazırladı.Proje kapsamında Gaziantep Kolej Vakfı öğrencileri ve yöneticilerine bir seminer verildi. Seminerde Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nden Raylı Sistem Eğitim Uzmanı Seçil Özsöyler tarafından, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi’nin çevre için yaptığı olumlu projeler ve sunduğu katkılar anlatıldı. Belediyenin çevre dostu engelli uyumlu doğalgazlı otobüsleri, 2010 yılından bu yana hizmete soktuğu, etap etap devam eden raylı sistem hatlarının ve yeni imalatı yapılan dönel kavşakları ile uygulamalarından örnekler verildi.

BELEDİYE’DEN TURİSTLERE KOLAYLIK

A

ntalya Büyükşehir Belediyesi turistlerin ve vatandaşların kentle ilgili ihtiyaç duydukları bilgilere kolayca ulaşabilmeleri için kent merkezine 4 dilde hizmet veren bilgilendirme panoları (kiosk) yerleştirdi.

Büyükşehir Belediyesi Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı ve Ulaşım A.Ş. işbirliğiyle, Cumhuriyet Meydanı ve Işıklar’a yerleştirilen kiosklarla Antalya’yı ziyaret eden turistlere kent hakkında Türkçe, İngilizce, Almanca, Rusça bilgiler veriliyor. iOS ve Android marketlerden ücretsiz olarak indirilebilen MyAntalya mobil uygulamasının sabit kiosk uyarlaması olan hizmet, turistlere ve vatandaşlara ihtiyaç duyacakları her türlü bilgiyi sağlıyor. Kiosklar, kullanıcılara, yakınlarındaki ilgili noktaları, gezip görülecek yerlerin bilgisini veriyor, acil durumlar için ihtiyaç duyulabilecek nöbetçi eczane, hastane, tüm sağlık kuruluşları ve kamu kurumlarının bilgilerine erişimlerini sağlıyor. Kiosklarla vatandaşların Büyükşehir Belediyesi’ne doğrudan ulaşabilmeleri, haber, proje ve etkinlikleri takip edebilmeleri, öneri-dilek ve şikayetlerini kolaylıkla ileterek yönetimde söz sahibi olmaları da hedefleniyor.

Bilgilendirme panoları sayısının Büyükşehir Belediyesi yetki alanı genişlemesinden sonra arttırılacağı kaydedildi.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 9

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 10

BURULAŞ HAVACILIK 1 YAŞINDA

YENİ HEDEF İZMİR B

urulaş Ticari İşletmeler Müdürü Nihat Cenkci ile Pazarlama ve Yolcu İlişkileri Müdürü Nur Köse, yakında başlayacak İzmir seferleri ile hava ulaşım ağının daha da genişleyeceğini söyledi.

Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşım yatırımları zincirinin en önemli halkalarından biri olan ve İstanbul ile Bursa arasını 20 dakikaya indiren deniz uçağı seferleri bir yılı geride bıraktı. Deniz uçağı seferleri ile hava ulaşımına ilk adımı atan ve hizmet ağına Helitaksi’yi de dahil eden Burulaş Havacılık, deniz uçağı seferleri ile bugüne kadar Bursa Gemlik – İstanbul Haliç arasında yaklaşık 18 bin yolcu taşıdı. Hava ulaşımında 1 yılı sorunsuz bir şekilde geride bırakan ve vatandaşların da ilgisiyle doluluk oranında yüzde 70’leri aşan Burulaş Havacılık, birinci yaşını yolcularıyla kutladı. Sabah 08.30’da İstanbul’dan gelen yolcuları Gemlik Limanı’nda karşılayan Burulaş Ticari İşletmeler Müdürü Nihat

Cenkci ile Pazarlama ve Yolcu İlişkileri Müdürü Nur Köse, hem gelen yolculara hem de İstanbul’a gidecek yolcuları günün anısına birer bilet hediye etti. İzmir seferleri başlıyor BuruLaş Havacılık’ın geride bıraktığı bir yılı değerlendiren Ticari İşletmeler Müdürü Nihat Cenkci, “Bir yıl önce çıktığımız yolda, İstanbul’a en kısa sürede ulaşım alternatifi haline gelen bir marka olduk. Yolcularımızdan gelen talepler doğrultusunda gerek sefer sayıları gerekse yeni güzergahlar üzerinde çalışıyoruz. İstanbul Bursa arası yaptığımız düzenli seferlere bu yıl ek olarak Haliç’ten Bandırma’ya ve Bursa Gemlik’ten İzmir Alaçatı ve Bodrum’a da düzenli seferler ile hizmet götürme yolunda çalışmalarımızı tamamlama aşamasına getirdik” dedi.

THY’DEN BURSA UÇUŞLARI İÇİN YEŞİL IŞIK Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’yi ziyaret eden Türk Hava Yolları Genel Müdürü Temel Kotil, “Ankara’dan uçuyorduk Bursa’ya ama bizim artık diğer taraflara da uçmamız gerekiyor. Daha önce uçmuştuk. Bu kararlarıma yeniden geri döneceğiz Allah’ın izniyle” dedi.

Uludağ Ekonomi Zirvesi’nin sabah oturumuna katılan Türk Hava Yolları Genel Müdürü Temel Kotil, öğle yemeğinde Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ile bir araya geldi. Dobruca Sosyal Tesisleri’ndeki yemekte ele alınan öncelikli konu ise Bursa’nın hava ulaşım ağının güçlenmesi oldu. THY Genel Müdürü Temel Kotil ile Bursa’nın havadan da erişilebilir olması için sürekli istişare içinde olduklarını ifade eden Başkan Altepe, “Biz Anadolu’ya ve yurtdışına daha rahat erişebilmek istiyoruz. Tek hedefimiz de Yenişehir Havaalanı’nın canlanması. Genel Müdürümüzle bu konuda Türk Hava Yolları’nın neler yapabileceğini görüştük. Bir dünya markası ola Türkiye’nin gururu THY ile bunu başarmamız gerekir. Bursa 3 milyonluk kent ve 25 sanayi bölgesi var. O yüzden bu sorunun bir an evvel çözülmesi gerekir.” diye konuştu.

Yemek öncesi kentin en hakim noktası olan Doburca’dan Bursa’yı izleme fırsatı bulan THY Genel Müdürü Temel Kotil ise, “Bursa’nın 3 milyonluk bir kent olduğunu biliyorduk ama buradan bakınca 3 milyon daha net görünüyor. Ankara’dan uçuyorduk Bursa’ya ama bizim artık diğer taraflara da uçmamız gerekiyor. Daha önce uçmuştuk. Bu kararlarıma yeniden geri döneceğiz Allah’ın izniyle. Bu konuda Bursa’ya başarılar diyorum” dedi.

10

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 11

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 12

İstanbus’un Genç Patronu Ramazan Mücahit:

“OTOBÜS A.Ş.’YE GÜVENİYORUZ GELECEK ADINA UMUTLUYUZ” RAMAZAN MÜCAHİT’İ TANIYALIM İSTANBUS Taşımacılık Ticaret A.Ş. Müdürü Ramazan Mücahit 2011 yılında Afganistan’da NATO güçlerine inşaat hizmeti vermek için ağabeyi Fatih Mücahit öncülüğünde İdeal Seçim İnşaat ile hizmete başladı. 2013 yılında Türkiye’de İstanbus Taşımacılık firmasını kurarak yatırımlara devam eden firma 11 otobüs ile İstanbul’a hizmet vermeye devam ediyor.

Bir aile şirketi konumunda olan Ramazan Mücahit’ün yönetimindeki İSTANBUS Taşımacılık filosunu daha da büyütme hedefiyle hareket ediyor. Ramazan Mücahit eş zamanlı olarak Afganistan’da da inşaat işlerine devam etmektedir.

“

İstanbul Otobüs A.Ş. bünyesinde 11 otobüsü ile hizmet veren aile şirketi konumundaki İSTANBUS Taşımacılık Ticaret A.Ş.’nin genç patronu Ramazan Mücahit “Bizim gibi birçok işletmeci bu kuruma toplamda 1 milyar TL yatırım yaptı. Herkes ciddi paralar ödedi. Bu yüzden beklentiler yüksek seviyede. Kazançlarımızın ilk birkaç yıl, hatlar düzene oturana kadar düşük olacağını biliyorduk. Kazançlardan şuanda pek memnun olmasak da gelecek adına umutluyuz. İstanbul Otobüs A.Ş.’ye güveniyoruz. İSTANBUS Taşımacılık olarak yeni ihalelere girmeyi, elektrikli otobüsler alarak filomuzu genişletmeyi ve daha sonra da kendi garajımızı açmayı hedefliyoruz” diyerek gelecek adına umutlu olduklarını dile getiriyor.

“

Biz aile şirketimiz İdeal Seçim İnşaat bünyesinde Afganistan’da NATO için inşaat işi yapıyoruz. Bir taraftan da Türkiye’de kendimize bir çalışma sahası arıyorduk. Otobüs A.Ş. nin ilk ihalesinde bir otobüs alarak toplu taşımamacılık işine girdik. Sonrasında işi büyütme kararı aldık ve ilerleyen ihalelerden 10 tane Cng’li otobüs daha alarak filomuzu 11 otobüse çıkardık.

Aslında yatırım maliyeti ve kazançlarını karşılaştırdığınızda; 11 milyon TL gibi bir yatırım söz konusu iken getiri oranı bu maliyete göre çok düşük.

Yatırım olarak bu işi seçmemizdeki temel neden tahsilât sıkıntısının pek olmamasıydı. Aylık olarak hak edişler hesabınıza yatıyor. Aşırı bir takip gerektirmiyor. Bu yüzden İSTANBUS Taşımacılık olarak Otobüs A.Ş. bünyesinde bu işi yapmakta

12

karar kıldık. İstanbul Otobüs A.Ş.’nin geleceğinden ümitli olduğumuz için de zaman içerisinde filomuzu genişlettik. İstanbul Otobüs A.Ş. bakıldığında otobüsler ve hatlarıyla toplamda 1 milyar TL değeri olan bir kurum. Henüz beş yılını doldurmamış olduğunu düşünürsek başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Eksikleri yok mu, elbette var.

Ama sürekli çalışmalar yapılarak bu eksiklikliler minimum düzeye indiriliyor. Hat fiyatlarının devamlı artması da bunun göstergesidir. Herkes ciddi paralar yatırdığı için doğal olarak beklentileri en yüksek seviyede tutuyor. Biz gelirlerin ilk birkaç yıl, sistem gelişene ve istediğimiz hatları alana kadar düşük olacağını biliyorduk. Kazançlardan hâlihazırda pek memnun olmasak da gelecek adına umutluyuz.

Sizce araçların hak ettiği değeri bulması için neler yapılmalı?

Hat düzenlemeleri yapıldı. Bunlar zamanla gelirleri artıracaktır. Benim düşüncem bütün araçların sabit bir miktarı olmalı ve Otobüs A.Ş hangi hattı istiyorsa biz orda çalışmalıyız. Mesela A hattına şu kadar yatırlım yapıldı. Beklenti 40-42 bin civarında. Şu işletmeciler orda çalışacak. Bu yapılırsa yolcu çekişmesinin önünce geçilir, kalite artar. Bir değer konu bizim sözleşmemizde reklam geliri de vardı. Reklam konusunda pek ayrıntılı bir şey bilmiyorum ama alt yapısı olursa iyi gelirler elde edilebilinir. İstanbul’da neredeyse kafanızı her çevirdiğinize bir erguvan görebiliyorsunuz. Hiç evinden çıkmayan insanlar bile bu

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 13

otobüsleri yollarda görüyorlar. Çok güzel reklam potansiyelleri var. En basitinden merkezi bir sistem üzerinden, içerde LCD monitörlere bilgi aktarımı yaparken bile bu ekranlara reklam alınabilir.

“Derneklerin Gidişatını Pek Beğenmiyoruz” Derneklerin size faydası olduğunu düşünüyor musunuz?

Biz taşıma işiyle bir otobüsümüz varken pek uğraşmıyorduk. Son iki yıl içersinde araç sayımızı 11’e çıkardıktan sonra iyice işin içine girdik.

Beyoder’e 2 aya önceye kadar üyeydik. Benim bildiğim normalde, belli bir amaç içinde uğraşan insanlar birleşir dernek kurar. Ama bizim derneklerin kuruluşu biraz farklı. Bir adam derneği kuruyor, etrafına kişileri topluyor. Dernek başkanı sabit, seçim bile yapılmıyor. “Yanımıza gelen gelir, gelmeyen gelmez” anlayışı var. Bazı dernekler çalışıyorlar, onları destekliyoruz. Bizim için yaptıkları herhangi bir çalışma olursa çok memnun oluyoruz. Ama şuan için derneklerin işleyiş biçimini pek beğenmiyorum.

Filonuzda hem Cng hem de dizel arabalarınız var. Bunları kıyaslarsanız ne gibi fark var? Otobüslerden memnun musunuz?

Cng’li otobüsler İstanbul bölgesinde hatlar uzun olduğu için ciddi kazanç sağlıyor. Ama Beyoğlu bölgesinde dur-kaklar ve trafik yoğunluğu çok fazla. Burada bu avantajdan pek yararlanamıyoruz. Biz Cng’li otobüs alırken kendini 2 yılda amorti eder diye düşünüyorduk. Diğer araçlara göre 100 bin lira fazla para verdik bu otobüslere. İstanbul’da kredi faizini de eklersek ancak 4 yılda kendini amorti edebileceğini görüyoruz.

“Busworld 2014 fuarında elektrikli otobüsleri inceleyeceğiz” Cng’li otobüs almaya karar verdiğimizde MAN ve TCV’den oluşan 2 seçeneğimiz vardı.

Diğer markaların hali hazırda Cng’li otobüsleri yoktu. Yaptığımız ölçümlerde MAN’ın daha fazla yaktığını gördük; 1,8 TL civarında. Zaten dizellerde 2 TL yakıyor. Onu alana kadar daha ucuza dizel araç alırız diyerekten TCV’de karar kıldık.

Piyasada herkes markamızı kötülüyor. Tabi ki bazı eksikliklerinin olduğunu kabul etmek lazım.

Yeni bir araç, ilk kez doğalgazlı arabaya geçmişler. Ama kendilerini geliştirmeye çalışıyorlar. Yatırımlar yapılıyor, servis sorunları çözülüyor.

Bazen malzeme sıkıntısı yaşıyoruz, geç geliyor.

Ama onun dışında tekrar en başa dönecek olsak yine TCV alırdık. İlk aldığımız araç Otokar. Otokar yıllardır piyasada olan oturmuş bir marka olmasına rağmen benzer sıkıntıları onda da yaşıyoruz.

Elektrikli otobüslerin, mazotluların 4’te bir kadar yakıt tükettiği bilgisini aldık. Fiyatları iki katı bile olsa ayda 19 bin kilometre yol yapan bir araç bu tasarruf ile 2,5 yılda kendini amorti eder.

Tekrar ihaleye girdiğimizde elektrikli araçları tercih edeceğiz.

“Otobüs A.Ş.’nin bize verdiği avanslar 65 yaş üstü bedava taşınan yolculara karşılık

hibe edilirse işletmecilerin yüzü güler” 65 yaş bedava olduktan sonra da bir gelir kaybı olacaktır. Bu durumda bir iyileştirme olacağına inanıyor musunuz? Sizce gidişat nasıl? Bir iyileşme olacak mı yoksa işler daha mı kötüye gidecek? Şimdilik Otobüs A.Ş bize avans veriyor. A bölgesinde 30 bin kazandık 37 bine tamamlıyor.

Beklentimiz bu avansları 65 yaş üzerine bedava taşıdığımız yolcuların karşılığında hibey etmeleridir. Vatandaş kimliğini gösterip geçiyor. Kaç kişi bindi hesaplayamıyoruz. Kayıt dışı kaç kişi bindi okutmadığından anlaşılmıyor. Bilet gelirleriz; okul dönemi, tatiller, trafiğin yoğun olduğu günler ve son dönemde yaşanan mitingler nedeniyle sürekli değişiyor. Biz Temmuz sonunda otobüsleri başlattık. 10 otobüs için 295 bin TL fatura kesmiştik İlk ay kestiğimiz faturaya hala ulaşamadık. Tabi o zaman yaz sonuydu, tatilden gelenler vardı. Ard arda metro açılışları, İETT’nin sabah ve akşamları yoğun saatlerde uyguladığı ek seferler ve bu 65 yaş yasası ile iyice düştü. Hak edişlerin şuanda 10 araba için 245 bin TL civarında olduğunu söyleyebilirim.

Başbakanın özel halk otobüsçüleri toplantısında verdiği sözler özellikle ÖTV ve KDV düşerse size nasıl bir kazanç sağlar?

Mazot indirimi bize nasıl sağlanacak bilmiyorum. Belki özel bir plaka çıkartırlar. Mazot alırken ÖTV indirimi böylece her yerde sağlanır.

Toplu taşımacılık da kamu hizmeti verirken KDV’nin yüzde 18 olması bana çok mantıklı gelmiyor. Yüzde 8’e düşmesi gerekiyor. Halen Otobüs A.Ş. işletmecileri olarak hat bedeli ödemeleri devam ettiği için KDV ödemiyoruz. Birçok işletmeci bunun farkında değil. Hesaplarımıza göre 1,5 yıl sonra 300 bin lira fatura kesince yüzde 18 KDV ödeyeceğiz. Bu kazançlarda çok ciddi bir düşüşe neden olur. Maliyetlere bakınca gazlı araçlarda bile 13-14 bin, mazotlu araçlarda ise 18 bin TL civarı bir yakıt maliyeti var. Şoför maaşları, arıza-bakım, muhasebe, masraflar, vergiler derken kazandığımız para, avansı içinden çıkarırsak, yüzü astarını karşılamıyor. Maalesef işletmecilerimiz çok bilinçli değiller. Bu yüzden sorunları bulup üst mercilere iletmekte zorlanıyor. Dernek toplantılarında bazı işletmecilerin yıllardır bu işi yapmalarına rağmen hak edişlerin nasıl dağıtıldığını bilmediğini görüyorum. Ben ne

kadar kilometre yaparsam o kadar kazanırım diye düşünüyor. Bu Otobüs A.Ş.’nin eksikliği. Bize de kimse anlatmadı. Ben de devamlı hak ediş tablolarından araştırarak öğrendim. Yüzde 60 kilometre yüzde 40 taşıdığımız yolcuya bakılıyor.

Bizim amacımız en güvenli şekilde en çok yolcuyu taşımak. İşletmeci şoförü doğru bilgilendirmediği için adam yolunu bitirip geri dönmeye bakıyor. Bu yüzden havuzun kazancı düşüyor.

Kilometre ve akbil başına düşen gelir azalınca toplam gelirlimizde ciddi bir düşüş oluyor “Şoförlere eğitim verme konusunda yetersiz kaldık” Bizde çalışan şoförler genellikle eski halk otobüsçüleri veya ağır vasıta şoförleridir. Mesleki eğitimlerini yeterli bulmuyorum. Hatta bence eğitim bile verilmiyor. 4 günlük bir eğitim ile direksiyon testine sokuyorlar. İlk etapta tek seferde verilen eğitimler, sertifika verildikten sonra bitmemeli, en az 6 ayda bir tekrarlanmalıdır. Biz bu konuda ciddi sıkıntı yaşıyoruz. Otobüs A.Ş. şoförleri daha çok eğitimden geçirmeli, maaşlarını standarda çekip, gerekirse kendi bünyesinde çalıştırmalıdır. Çünkü bizi gerçekten dinlemiyorlar.

Geçenlerde bir şoförüm yolcuya çarptı. Polis nezaretinde kaldı. Sonra problemi çözdük, tekrar servislere başladı. 3 gün sonra İETT otobüsüyle kaza yaptı, bir hafta geçmeden bir kaza daha yapınca ben tamam sen yarın servise çıkma dedim.

O da beni “Benim haklarım var, seni mahkemeye veririm, arabanın camlarını kırarım” diye tehdit etti. Ellerindeki sertifikaları koz olarak kullanıyorlar. Otobüs A.Ş çalışma sertifikasını düzene sokmalı ya da sertifika verme yetkisini işletmecilere vermelidir. Çünkü adam benimle kavga ediyor, yarın başka bir arabada işe başlıyor. Benimle kavga ettikten sonra o sertifikayı iptal edebilmeliyim. O da başka birinin yanında mı çalışacak, tekrar eğitime girer ve belgesini alır.

Bu sorun en kısa sürede çözülürse Otobüs A.Ş.’nin kalitesi de artar.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:05 Page 14

TÜM ÇEVRE YOLLARI PRESTİJ YOLU HALİNE GELDİ K

onya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Konya’daki tüm şehir girişlerini yeniden düzenleyerek prestij yolları haline getirdiklerini söyledi. Başkan Akyürek, 7 çevre yolunda gerçekleştirdikleri çalışmalarda asfaltıyla, bisiklet yoluyla, refüjü ve parklarıyla en modern şehir uygulamalarını hayata geçirdiklerini vurguladı.

Konya Büyükşehir Belediyesi, Konya’daki tüm şehir girişlerinde düzenleme çalışması yaparak prestij yolları haline getirdi. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, başta İstanbul ve Ankara çevre yolları olmak üzere Aksaray, Adana-Antalya, Karaman, Karapınar-Ereğli, Beyşehir çevre yollarının düzenlenerek Konya’ya yakışır

hale getirildiğini belirterek, çevre yollarında en modern şehir uygulamalarını hayata geçirdiklerini vurguladı.

65 ALT-ÜST GEÇİDİN 31 TANESİ ÇEVRE YOLLARINA Yapılan çalışmalarla çevre yollarının çehresinin değiştiğini kaydeden Başkan Akyürek, yolların asfalt kalitesi, kaldırımları, refüjleri, bisiklet yolları, yeşil alanları ile tüm Türkiye’ye örnek olduğunu dile getirdi. Başkan Akyürek, son 10 yılda Konya genelinde yapılan 65 adet alt ve üst geçidin 31 tanesinin çevre yollarına yapıldığını da sözlerine ekledi.

DÜNYADAKİ EN HESAPLI TRAMVAY İHALESİ K

onya Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan 60 adet tramvay alım ihalesi, Avrupa’da yayın yapan Stadtverkehr isimli ulaşım dergisi tarafından 2012-2013 yıllarında dünyada en uygun fiyata yapılan ihale olarak seçildi.

Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, dünyadaki ulaşım yatırımları ile ilgili yayın yapan Stadtverkehr isimli derginin 2012 - 2013 yıllarında dünyada yapılan tramvay ihalelerini inceleyerek, Konya’yı en hesaplı fiyata, en kaliteli tramvayları alan şehir ilan ettiğini açıkladı.

2012-2013 yıllarında tramvay alımı yapan dünya genelindeki çok sayıda şehrin incelendiğine dikkat çeken Başkan Akyürek, “Bize, tramvay ihalemize katılan ve ihaleyi kazanamayan bir firmanın genel müdüründen teşekkür mektubu geldi. Mektupta dergiye atıfta bulunularak en kaliteli tramvayları, dünyada en uygun fiyata aldığımızın bir araştırmayla belgelendiği belirtiliyor” dedi. İhalesi yapılan 60 tramvaydan 9 tanesinin teslim alındığını, deneme seferini tamamlayan 7 tanesinin hizmete başladığını kaydeden Başkan Akyürek, yüklenici firmanın her ay 4 tramvayı Konya Büyükşehir Belediyesi’ne teslim edeceğini dile getirdi.

Yeni Hatta Dünyanın En İleri Sistemi Uygulanacak Alaaddin-Adliye arasında geliş-gidiş 14 kilometrelik hatta çalışmaların sürdüğünü vurgulayan Başkan Akyürek, “Orada dünyadaki

14

en ileri sistem uygulanacak. Tarihi dokunun geçtiği yerde tel, direk olmayacak. Katanersiz tramvaylar çalışacak. Bu tramvaylar duraklarda şarj oluyor. Mevcut ihalede yüzde 20 artış yaparak 60 tramvayı 72’ye çıkarıyoruz. Bundan sonraki tramvaylar yeni sistemle üretilecek ve zaman kaybetmemiş olacağız” diye konuştu.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 15

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 16

PRNS TAŞIMACILIK FİLOSU 38 ADET MERCEDES-BENZ TOURİSMO İLE BULUŞTU

“

M

2003 yılından beri turizm taşımacılığı sektöründe faaliyet gösteren Prens Turizm, tercihini yine Mercedes-Benz’den yana yaptı. Aldığı yatırım kararı ile, araç parkındaki 10 adet Tourismo 15 RHD otobüsü yenileyen PRNS Taşımacılık, Mercedes-Benz Türk Bayii Mengerler İstanbul ile yaptığı işbirliği sonucunda Mercedes-Benz otobüs sayısını 38 adede çıkarttı.

ercedes-Benz Türk’ün Pazarlama Merkezi’nde düzenlenen teslimat törenine, PRNS Taşımacılık Genel Müdürü Göktürk Erdoğan, Metrojet Airline Türkiye Operasyon Direktörü Apti Sediev, Mengerler İstanbul Genel Müdürü Nusret Güldalı, Mengerler İstanbul Otobüs Satış Müdürü İlker Canbolat, Mengerler İstanbul İkinci El Satış Danışmanı Hakan Özmutlu, Mercedes-Benz Türk Oto-büs Satış Pazarlama ve Satış Müdürü Burak Tarım, Mercedes-Benz Türk Otobüs Filo Satş Kısım Müdürü Burak Batumlu, Mercedes-Benz Türk Otobüs Satış Operasyonları Kısım Müdürü Murat Kızıltan, Mercedes-Benz Türk Şehiriçi Otobüs-Kamu Satış Kısım Müdürü Alper Aydın, Mercedes-Benz Türk Otobüs Satış Filo Satış Danışmanı Efe Selçuk, Mercedes-Benz Finansman Türk Otobüs Satış Finansman Müdürü Uğur Erdinç, Otobüs

16

Finansman Satış Koordinatörü Kemal Üşenmez, Mercedes-Benz Busstore Kısım Müdürü Haluk Burçin Akı ve Busstore Alım Satım Yönetmeni Bu-rak Türkel katıldılar.

Teslimat töreni sırasında konuşma yapan PRNS Taşımacılık Genel Müdürü Göktürk Erdoğan, şirket olarak turizme olan hizmetlerini kalite ve güvenlik ana prensipleri üzerine sürdürdüklerini, bu ilke-lerinin devamını sağlamak adına yatırımlarına devam edeceklerini belirtti.

Mercedes-Benz Türk Otobüs Pazarlama ve Satış Müdürü Burak Tarım ise MercedesBenz ve PRNS Taşımacılık arasında uzun yıllardır sürmekte olan verimli işbirliğinin devam edeceğine olan inancını vurguladı ve bu satışın Mercedes-Benz’in turizm sektörüne yaptığı en büyük filo satışı olduğunun altını çizerek, 38 adet Tourismo’nun her iki camiaya da hayırlı olmasını diledi.

Mercedes-Benz Türk tarafından Hoşdere fabrikasında üretilen Tourismo, hem turizm sektörüne hem de şehirlerarası yolcu taşımacılığına hitap ediyor. Yolcusuna yüksek konfor ve güvenlik sağlayan Tourismo, tasarruf ve yüksek kazanç için gerekli tüm şartları yerine getiriyor. Güçlü soğutma/ısıtma sistemleri ile araç içinde kendi iklimini oluşturan Tourismo, tur, transfer ve şehirlerarası seyahatleri keyfe dönüştürüyor. Bunun ötesinde Tourismo, müşterilerine en üst düzeyde sağlamlık ve dayanıklılık sunuyor: Hoşdere Fabrikası’nda katoforez daldırma boya tesisinde gördüğü işlem sayesinde, korozyona karşı en iyi şekilde korunarak uzun yıllar kalitesini koruyor.

Mercedes-Benz’in yaygın servis ve yedek parça ağıyla da, Tourismo, Türkiye’nin her yerinde kul-lanıcısının yanında yer alıyor.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 17

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 18

ULAŞIM SİGORTA ARACILIK HİZMETLERİ

GÖKSAL PURTULOĞLU

“

Kent merkezlerinde toplu t a şı m a c ı l ı k hizmetleri belediyeler tarafından verilmektedir. Özel halk otobüs işletmecileri ise taşımacılıkta belediyeleri tamamlayıcı unsurdur. Bir kentin gelişmişliğini anlamak için toplu taşıma sistemlerine bakmak gerek. Şuanda Türkiye geneline baktığımız da özel halk otobüs işletmecilerinin konforlu ve güvenli araçlarla taşımacılık hizmeti verdiğini görmekteyiz.

ÜCRETSİZ TAŞIMACILIK CAİZ Mİ?

H

er platformda toplu taşımanın bir kültür olduğunu savunur ve ulaşımı halkımıza sevdirmek için de kaliteli hizmet verilmesi gerektiğinin altının çizerim. Geçmiş yıllarda gerek belediyeler, gerekse özel halk otobüs işletmecileri eski araçlarla bu hizmeti veriyordu. Günümüzde şehiriçi toplu taşımacılıkta kullanılan araçların yaş ortalaması ise 4'dür. İstanbul Otobüs Özel Halk Otobüsü Sahipleri ve İşletmecileri Esnaf Odası'nın organizatörlüğünde 15 Şubat 2014 tarihinde Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile esnafımız bir araya geldi.

Sayın Başbakan, KDV ve ÖTV indirimi ile araç tanımı başta olmak üzere birçok konuda vaatte bulundu. Vaatler karşısında esnaf büyük bir sevinç yaşarken, 65 yaş üstü vatandaşların ücretsiz taşınmalarıyla adeta gol yedi. Bu esnafın zararına olan tek taraflı bir uygulamadır.

Araç sahipleriyle yaptığım sohbetlerde bu tür taşımanın dini acıdan caiz olup olmadığını hocaya sorduklarını söylediler. Aynı konuyu bende müftüye "özel halk otobüslerinde ücretsiz yolcu taşımak caiz mi? (yani sevap mı, günah mı?) diye sordum. Konu hakkında müftü ve imamların verdiği fetva aynı. Müftü ve imamların cevabı aynen şöyle: "Karşılıksız yaptığınız taşımacılıkta esnafın bir memnuniyeti

18

yoksa, bu işten zarar ediyorsa hiçbir şekilde caiz olmaz! Onun için dinen bu caiz değildir..."

Müftü Olmaz Diyor Trabzon Köprübaşı'na gittiğimde konuyu birde bizim bakkal Temel amcaya sorayım dedim. Selam verip içeriye girdim. Temel amca kasada oturuyor... Temel amca bizim arabalara biniyorsun, Allah razı olsun, hakkınızı helal edin deyip geçip arkaya oturuyorsun. Aynı şekilde bizde bakkalınıza geldik. 3 ekmek, biraz peynir ve zeytin alıp gideceğiz dediğimizde Temel amca olur mu öyle şey. Onlar bana bedava gelmiyor ki, sana bedava vereyim dedi. Ya biz bedava taşıyoruz deyince, senin sorununun muhatabı başbakan. Bu hakkın bize verilmesini başbakan sağladı, seninde sorununu o çözer dedi.

Dikkat edin biz 65 yaş üstünü taşımayız demiyorum, biz özel sektörüz eğer taşıyacaksak, bir şekilde de sübvanse edilmeli diyorum.

Tabii ki taşıyacağız. Babamızdır... Dedemizdir... Amcamızdır... Ninemizdir.. Gerekirse sırtımızda bile taşırız ama devlet tarafından yaptırılıyorsa, bunun bir karşılığı olması gerekiyor. Sonuçta bizim de bu işten bir memnuniyetimiz olması gerekiyor ki, bizde taşıyalım.

Ekmek bedava olmadıkça ulaşım da bedava olmamalıdır.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 19

“

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldikten sonra KDV ve ÖTV gibi kalemlerde düzenleme yapılacağı sinyalini alarak umutlanan halk otobüsçü esnafı şaşkın. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nca hazırlanan “Ücretsiz veya İndirimli Seyahat Kartları Yönetmeliği” nin Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmesiyle halk otobüsçü esnafı yeni bir darboğaza sürüklendi.

Yönetmelik 65 yaş ve üstü vatandaşlara ücretsiz ulaşım imkânı tanıyor.

İYİLEŞTİRME BEKLEYEN ESNAF ŞAŞKIN

65 YAŞ ve ÜSTÜNE ÜCRETSİZ ULAŞIM Yönetmelik uyarınca İstanbul’da toplu ulaşım hizmeti veren İETT otobüsleri, TCDD Hatları, İstanbul Ulaşım A.Ş. Hatları, İstanbul Otobüs A.Ş. Hatları, Özel Halk Otobüsleri Hatları, İstanbul Şehir Hatları, Dentur ve Turyol Hatları ile Mavi Tur Hatlarında seyahat 65 yaş üstü vatandaşlar için ücretsiz olacak. İstanbul’da yaklaşık olarak 700 bin civarında 65 yaş ve üzerindeki vatandaş bu uygulamadan yararlanacak. 65 yaş ve üzerindeki vatandaşlar ücretsiz seyahat kartlarını alıncaya kadar nüfus cüzdanlarını göstererek ücretsiz seyahat edebilecek.

4 Mart 2014 Tarihli Resmi Gazete'de Yayınlandı 65 yaş ve üstü bireylerin ücretsiz veya indirimli yolculuk hakkı MADDE 5 – (1) Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryolları ve denizyollarının şehiriçi hatları ile belediyelere, belediyeler tarafından kurulan şirketlere, birlik, müessese ve işletmelere veya belediyeler tarafından yetki verilen özel şahıs ya da şirketlere ait şehir içi toplu taşıma hizmetlerinden ücretsiz olarak yararlanır.

(2) Türk vatandaşı olan altmış beş yaş ve üzeri kişiler, demiryol-

ları ve denizyollarının şehirlerarası hatlarından %50 indirimli olarak yararlanır.

(3) Toplu taşıma araçlarının ait olduğu kurum ve kuruluşlar, belediyeler, belediyeler tarafından kurulan şirketler, birlikler, müessese ve işletmeler, altmış yaş ile altmış beş yaş arasında bulunan kişilerin toplu taşıma araçlarından ücretsiz veya indirimli olarak yararlanmasını sağlayabilir.

Yasa özel halk otobüsü esnafını olumsuz etkiledi 4 Mart 2014 tarihinden itibaren başlanan uygulamadan İstanbul’da 700 binin üzerinde vatandaş yararlanmaya başladı. İETT otobüslerinin yanı sıra özel halk otobüslerinde de geçerli olan sadece nüfus cüzdanını göstererek ücretsiz yolculuk etme sistemi, esnafı mağdur edecek gibi görünüyor. İstanbul’da kazanç konusunda büyük sıkıntılar yaşayan özel otobüsçülerinin, yasanın yürürlüğe girmesinden sonra günde ortalama 100 TL gelir kaybı yaşaması bekleniyor.

19

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 20

“Taşıdığımız yolcuların yüzde 30’u ücretsiz seyahat ediyor” C 266 Kasım Kaya Sabah ilk iş saatinden son servise kadar taşıdığımız yolcuların yüzde 30’u ücretsiz seyahat ediyor. Mazot fiyatları ortada. Yeni 65yaş yasası ile kazancımız ciddi oranda düştü. Biz buna bir çözüm istiyoruz. Başbakanımızın bize verdiği sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz. Beklentimiz, umudumuz bu yönde.

65 Yaş Üstü Yasasının Esnafa Faturası:

"AYLIK EN AZ 3 BİN TL ZARAR”

“Şoförler esnaftan daha çok para kazanır duruma geldi” B 032 Hüseyin Yusufoğlu Kazançlar bu kadar düşmüşken bir de bu yasa bizi iyice bitirdi. Şoförler esnaftan daha çok para kazanır duruma geldi. Adam kendi arabasında çalışmazsa zarar ediyor. Bir adam arabasını değiştirmek istese 10 bin lira senet öder ama bu parayı araba çıkaramıyor ki! Nasıl gitsin esnaf değişime? Günde en aşağı elli kişi binse 65 yaş üstü otobüslere 2 liradan 100 lira külfeti var.

Bunun bize devlet adına hayır işlemekten başka bir artısı yok.

“Mazot alırken verdiğimiz ÖTV’nin kaldırılmasını bekliyoruz” C 1622 Tuncay Kolcu Esnafın ortak görüşü günde 100 lira zarardayız. Biz amme hizmeti veriyoruz. Mazot alırken bizden alınan ÖTV vergisinin kaldırılmasını ya da ciddi oranda bir indirim yapılmasını bekliyoruz. Bu şartlar altında ayakta nasıl durabiliriz. İş çığından çıktı. Böyle devam ederse esnaf iflas eder. Herkese hayırlı olacak bir adım bekliyoruz.

20

“Kazançlarımız iyice dibe vurdu” C 303 Süreyya Umut Başbakanımızın buluşmamızda bize verdiği sözler var. Meclisin nasıl bir karar alacağı ve esnafı nasıl koruyacağı çok önemlidir. Yoksa bu kazançlar ile ayakta durmak zor. İnanın yasa çıktıktan sonra bizim araç başı günde 100 liradan fazla gelir kaybımız var. Zaten kazançlarımızda bir düşüş vardı. Şimdi hepten dibe vurdu.

İstanbul Özel Halk Otobüsleri esnafı Başbakanla buluşmalarının ardından umutlu bir bekleyiş içindeydi. Yaşadıkları sıkıntıları Başbakana iletme fırsatı bulan esnaf gider kalemlerinde iyileştirme bekliyordu. Fakat 65 yaş üstü vatandaşların toplu taşıma araçlarında ücretsiz seyahat etmesi ile ilgili yasasının yürürlüğe girmesi tam tersine esnafın gelir kaybına neden oldu. Esnaf “Yasa çıktıktan sonra vatandaşımız bir durak öteye gitmek için bile otobüslere biniyor. Yaşlı yolcuların otobüse binerken veya inerken sıkıntı yaşamamsı için çok dikkatli davranıyoruz. 65 yaş üstü yolcu sayımızın artmasıyla birlikte servislerimiz de yavaşlamak zorunda kaldı. Halk otobüsçülerinin kazanç konusunda yaşadıkları sıkıntıları artık herkes biliyor. Bu yasa ile araç başı günde en az 100 TL gelir kaybımız var. Yetkilerden taşıdığımız yolcu sayısı oranında hak edişlerimize katkıda bulunmalarını bekliyoruz.” diyor.

“Vatandaş artık ekmek almaya otobüsle gidiyor” A 104 Mustafa Çandır Arabamız eski, değiştirmek, halkımıza daha kaliteli hizmet vermek istiyoruz. Ama bunun için önce para kazanmam gerekiyor. Vatandaş artık ekmek almaya otobüsle gidiyor. Biz esnaf olarak vergimizi veriyoruz. Yüzde 18’den KDV ödüyor, belediyeye rüsum bedeli vermemize rağmen sonra 18 kalem bedava taşıyoruz. Bir iyileştirme yapılmazsa esnaf iyice sıkıntıya düşer. Bir otobüse günde ortalama yüz, 65 yaş üstü yolcu biniyor. 1 liradan siz hesap edin ne kadar zararda olduğumuzu…

“Toplu taşımacı esnafı vergilerden muaf olmalıdır” A 246 Ali Aynıkoğlu Bizim ortalama günde 800 lira akbil oluyor. Bunun yarısı mazota gidiyor. Şoför parası araç gideri derken, kalan para 100 TL’dir. Sizce bu kazanç bu yatarımı kurtarır mı? Yasa çıktıktan sonra mahallede oturan tüm yaşlılar yollara döküldü. Her yeri gezerken kaybolanlara denk geliyoruz. Ortalama araç başı rahat 2 bin lira gelir kaybına neden oldu. Benim tek düşüncem toplu taşımacılık yapanlar vergiden muaf olmalıdır. Dünya kadar bedava taşıyoruz. Bir de korsan yolcular var (orta kapıdan binip ücret vermeyen). Bunlarda ciddi oranda özellikle iş saatlerinde çok denk geliyor.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 21

“Halkımızı hizmet verirken, mağdur oluyoruz.”

A 037 Haşim Coşkun 65 yaş üstü yolcuların ücretsiz taşınması zorunlu hale geldikten sonra hak edişlerde ciddi bir düşüş var. Bize verilen sözler var. KDV, ÖTV ile ilgili. Biz bunları beklerken bir de üstüne bu yasa çıktı. Ben bu sistemin doğru olmadığını düşüyorum. Neredeyse herkesi bedava taşıyoruz. Yasa çıktıktan sonra bir otobüse günde en az 100 altmış beş yaş üstü yolcu bindiğini söyleyebiliriz. Bazı günler 250 kişinin bindiğini hesapladım. Halkımızı hizmet verirken, mağdur oluyoruz.

“Ücretsiz taşıdığımız yolcuların parasını devlet bize neden ödemiyor” C 125 Yılmaz Uludağ Bu kanun çıktıysa bizi de mağdur etmesinler. Yapılanlar doğru değil. Aylık 4-5 bin lira zarar var. Biz özel sektörüz. Ücretsiz taşıdığımız yolcuların parasını devlet bize neden ödemiyor? Zaten kazançlarımız ortada, kazandığımız paranın üçte ikisi mazota gidiyor. Şoför parası taksit derken biz nasıl bu işin içinden çıkacağız bilmiyoruz. Halkımıza amme hizmet verirken, mağdur oluyoruz.

“Çözüm KDV indirimi değil, Mazotta ÖTV’nin kalkması” C 222 Zafer Hasağdaş Biz yaşlıları ücretsiz taşımayı kabul ederiz.

Bu yasada devletimizin bize yaptığı bir yanlış var.

Ben elimde olsa kendim başbakana soracağım: 20 kaleme yakın yolcuyu bedava taşımamıza rağmen hala mazota ÖTV ödüyoruz. Bunun sebebi nedir?

Deseler ki size verirsek indirimi herkes ister. Bununda mantıklı açıklaması “Benim 18 kalem taşıdığım yolcuyu onlarda taşısın, onlar da istesin”.

KDV yüzde 18’den 8’e düşerse biz çok kâr edemeyiz. Öncelikle mazottaki ÖTV kalkmalı. 65 yaş yasasından sonra günde ortalama 100 lira, aylık 3 hak edişlerde düşüş var. Bütün şirketler birlik olup halk otobüsçüsünün taleplerini gerekli mercilere anlatarak çözüm bulmalıdır.

“Ücretsiz taşıdığımız yolcu oranında hak edişlerimize bir ekleme yapılmalı” B 002 Hacı Yaprak Yasa çıktıktan sonra kazancımızda ciddi oranda bir düşüş var. Nüfus kâğıdıyla binenler bizi daha zor duruma bırakıyor. Kartlarını aktifleştirseler sistem görür. Biz de kontrol ederiz. İETT veya Büyükşehir’e şu kadar yolcu taşıyoruz, ona göre hak edişlerimize ekleme yapın diyebiliriz. İşlerimiz de yavaşladı. Tabi yaşlılarımızın ulaşım hakkı var. İstedikleri yere gidip gelmeliler. Ama özelikle eski arabalarda büyük sıkıntı yaşıyoruz. Onlar inerken ve binerken çok dikkatli davranıyoruz. Çok şükür bir kaza olmadı daha ama bazen sıkışıklık oluyor.

“15 günde 1337 ücretsiz yolcu” C 045 Nihat Aktaş Kaba bir hesap yaptık geçenlerde; 15 günde 1337 kişiyi ücretsiz taşımışız. Bir de sistemde görünmeyen, kimlik gösterip geçenler var. Bunların en azından yarısının belediye tarafından ödenmesi gerekiyor.

Bunun haricinde zaten bir sürü bedava taşıdığımız yolcu var. Belediye veya devletimiz bunun için bir adım atmalı esnaf çok mağdur, para kazanamıyoruz. Esnaf, mazot parasını çıkarmakta zorlanır hale geldi.

“Kaşıkla vermeden kepçeyle almaya çalışıyorlar” A 097 Seraceddin Aydeniz 65 yaş bize büyük bir yük getirdi. Yakıt fiyatlarlı ortada; 5 liraya mazot alıyoruz. Başbakanımız toplantıda bizi dinledi. Bir adım atıldı ama kaşıkla vermeden kepçeyle almaya çalışıyorlar. Sıkıntılarımıza artık bir çözüm bulunmalı, esnaf mağdur. Yaşlılarımız, ekmek almaya bir durak öteye giderken bile ücretsiz diye otobüse biniyorlar. Bizim de bu telaşla otobüse binenlerin, binerken veya inerken düşecekler diye ödümüz kopuyor.

“Eskiden evden çıkmayan yaşlılarımız artık yollara döküldü” B 1903 Hüsnü Culha Şimdi şöyle söyleyeyim her 100 kişiden sadece 20’si tam akbil basıyor. Geri kalanı indirimli veya ücretsiz yolculardır. Eskiden evden çıkmayan yaşlılarımız artık yollara döküldü. İnerken binerken bize zaman olarak sıkıntılar yaşatıyorlar.

Bedavaların çoğalması karşılığı bize de bir ödeme yapılsın ki esnaf da bu işi yapabilsin. İstanbul’da ulaşım adına büyük değişimler var. Toplu taşımacılık çok gelişti. Devletimizden ve Belediyeden beklentimiz bizi mağdur eden uygulamalarda bir düzenleme yapılmasıdır.

“Kanunda bir düzenleme yapılmalı” A 391 Servet Aksu 65 yaş üstü vatandaşların ücretsiz taşıma yasası ile ilgili bir düzenleme yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bize taşıdığımız yolcu sayısı kadar, belli oranda bir ödeme yapılaması gerekiyor. Onun haricinde piyasa durgun, biz sürekli çalışıyoruz. Kazançlarımız düşük olduğu için arabalarımızı yenileyemiyoruz. Biz bedava yolcu taşıyoruz ama mazot fiyatları, rüsum bedelinin yükselmesi bizi iyiden iyiye bitiriyor.

“Bu yasa esnafın beli iyice büktü” C 059 Musluh Çoban 65 yaş üstünün bedavaya taşıdığımızda bize vermiş olduğu mağduriyet belimizi büküyor.

Zaten biz 18 kalem yolcuyu ücretsiz taşıyoruz.

2011’den beri zam alamıyoruz. Bir de bu kanun ile mağduriyetimiz iyice arttı. Bu mağduriyetimiz gidermek adına en yetkili kişiye toplantımızda dosyalar verdik. Umarım en yakın zamanda bu beklentilerimize bir cevap verecektir.

21

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 22

NEVŞEHİR

Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Oktay Şımarmaz:

VATANDAŞ LAFA DEĞİL

İCRAATA BAKAR

“

Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Oktay Şımarmaz “İlimizde yaklaşık 10 yıldır Belediye toplu taşımacılık ulaşımı hizmeti vermiyor. Sistemi tamamen özelleştirdik. Kontrol ve denetimini yaparak halkımızın en kaliteli hizmeti almasını sağlıyoruz. Zaten vatandaş gideceği yere en hızlı ve en ucuz nasıl giderime bakar?

Bu işin belediye veya özel sektör tarafından yapılmasından çok, sistemli bir şekilde yönetilmesi önemlidir. Biz de yıllardır bunu en iyi şekilde yapmaya gayret gösteriyoruz”

22

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 23

Halk Ulaşım Dergisi olarak yaptığımız gezilerde gördük ki; birçok ilde esnaf ve belediye, ulaşımda kalitenin artması ve Avrupa standartlarına erişilmesi için öncelikli adım olarak şehiriçi ulaşımın tek bir sistemde yürütülmesi ve denetim mekanizmaları ile kontrol edilmesi gerekliliğini kabul ediyor.

Bu anlayış doğrultusunda hareket eden illerden biri olan Nevşehir’de de Belediye Başkan Yardımcısı Oktay Şımarmaz ile kentteki ulaşım sistemleri hakkında özel bir röportaj yaptık. Şımarmaz “Şehrimizde ulaşım faaliyetleri halk otobüslerine devir edildi. Belediyeye ait her hangi bir otobüs bulunmamaktadır. Midibüs adı verilen 75 adet araçla halka hizmeti özel sektör veriyor.

Vatandaşlar tek biletle şehrin her tarafına gidebiliyor. Biz de halk otobüslerinin denetimini yapıyor, halka en iyi hizmetin verilmesini sağlıyoruz. Otobüs duraklarımızda hangi otobüsün nereye gideceği ayrı ayrı renklerde yazılmış. Bu renk uygulaması okumuşluğu olmayan vatandaşlarımız içindir. Duraktaki yazının rengine göre hangi otobüsün hangi mahalleye gideceğini anlıyorlar.”

“Sistemin Kontrolü Ve Denetimi Belediyede” Şuanda halk otobüsleri ile yaptığımız toplantılarda tüm otobüslere kamera takılması ve şoförlerin tek tip kıyafet giymesi ka-

rarını aldık. Kıyafetlerde hemen uygulamaya geçiyoruz. Meclisten özel halk otobüsleri yönetmeliğini çıkartarak otobüslerin her yıl vizesini takip etmekteyiz. Ayrıca otobüslerde kimler şoförlük yapabilir, kimler yapamaz, bunun denetimini de yapıyoruz.

Her isteyen otobüs süremiyor. Adaylardan sağlık raporundan, psikiyatri raporuna kadar her türlü belgeyi istiyor, değerlendiriyor, ona göre belge veriyoruz. Esnafın sadece şoför olarak bildirdikleri kişiler biz onay verdikten sonra otobüslerde çalışabiliyor.

Daha önce şehirde çalışan minibüs ve belediye otobüsleri vardı. 2005 veya 2006 tarihinde belediye olarak hattan ayrılarak bunları özelleştirdi. İhale ile sınırsız olarak ulaşım işini özel halk otobüslerine devir ettik. Minibüslerde bire bir geçiş yaptı. Midibüs adı verilen 7,5 metre otobüslere geçildi. Belediye bu aşamadan sonra sistemin kontrolü ve denetimi konusunda çalışmalarını sürdürdü.

Ayrı ayrı hatlar vardı (üniversite ve terminal hattı) bunları da birleştirdik. Özel halk otobüsleri beş ayrı güzergâhta kendilerine nöbet yazarak çalışıyorlar. Otobüslerin çalışma saatleri ve güzergâhları konusunda her ay bilgi alıyoruz. Onlar da bize aylık olarak araç başı 300TL civarında (bilet bedeli, bilet fiyatına göre değişiyor) ödeme yapıyorlar.

“Vatandaş kaliteli hizmet ister” Araçların yaş sınır 15 yıl olarak belirlendi. İki yıl geçiş süreci koyduk. Bu geçiş süreci tamamlandıktan sonra filomuzdaki

tüm otobüsleri yenilemek istiyoruz. Yeni bir yönetmelik çıkaracağız. Vatandaşımızın daha kaliteli hizmet alabilmesi için otobüslerimiz ve şoförlerimiz bir değişim içersindedir. Herkes bu değişimden memnun görünüyor.

Zaten vatandaş gideceği yere rahat bir şekilde gidebilmeye bakar. Bu işin belediye veya özel şirketlerce yapılmasıyla ilgilenmez. Biz onları memnun etmek için dakik olmalı ve sistemli çalışmalıyız. Bu bağlamdan nerdeyse her iki dakika da bir otobüsümüz sefer yapıyor. Şuanda şehirde otobüs sayısının artırmak, hatları genişletmek gibi bir çalışma içerisinde değiliz. İhtiyaç halinde bu tür bir çalışmayı ileriki yıllarda yapabiliriz.

“Engelli yasasının hükümlülüklerini esnafa bildirdik” Engelli yasası ile ilgili yasa 1 Temmuz’dan itibaren yürürlüğe girdi. Biz de esnafımızı bilgilendirdik. Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü bünyesinde kurulan bir komisyon tarafından kontrolü sağlanacak diye biliyoruz. Bu komisyonda sosyal hizmetler il müdürlüğü, çevre ve şehircilik il müdürlükleri, bazı il müdürlükler ve şoförleri temsilen şoförler odası temsilcileri var. Valilikten izin alıp bir toplantı yapacaklar. Halen filomuzdaki 75 otobüsün üçte biri engelli erişimine uygundur. Değişime geçiş için süre uzatılmazsa 5 bin TL cezası var. Denetleme ve ceza yazma yetkisi Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğünde, biz elimizden geldiğince esnafı mağdur etmemek için çalışacağız. Fakat burada tek yetkili biz değiliz.

23

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 24

MARDİN

Mardin’de Halk Otobüsleri “HER 5 YILDA BİR YENİLENİR”

“

Mardin Özel Halk Otobüsleri Kooperatif Başkanı Halil Usanmaz “Mardin’de özel halk otobüsleri fiziki ve coğrafi şartlar yüzünden araçlarını eh geç beş yılda bir yenilemek zorunda kalıyor. Buna rağmen halk otobüsçü esna uzun süredir tatmin edici bir zam alamıyoruz.

Güney Doğu Anadolu Bölgesi’nde ağır fiziki ve coğrafi şartlar pek çok alanda olduğu gibi ulaşımda da ciddi sıkıntılar doğruyor. Bölgenin en gözde şehirlerinden bir olan Mardin’de toplu taşımacılık, 1998 yılından beri belediyenin çatısı altında özel halk otobüsleri tarafından yürütülüyor. Yolların çok bozuk olduğu şehirde, tek cadde

24

Çevre ilçelerden gelen araçların güzergâhlarımızda yolcu toplaması bizi kazanç konusunda mağdur ediyor. Bu sıkıntılarımızı belediyemize ve valimize ilettik. Bizi dinlediler ve çözüm sözü verdiler. Halk otobüsçüleri olarak sözlerine güveniyoruz. Gelecek adına umutluyuz.” dedi. üzerinden ulaşımın sağlanması zaman zaman trafikte ciddi sıkıntılara neden oluyor. 83 minibüs, 18 (7,5 metre) otobüsle şehirde toplu taşımacılık hizmeti veren Özel Halk Otobüsleri Kooperatifi Başkanı Halil Usanmaz Mardin’de bu işi yaparken yaşadıkları sıkıntıları ve gelecek adına beklentilerini, esnafın sesi Halk Ulaşım Dergisi’ne anlattı.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 25

MARDİN “ Yıllardır zam alamıyoruz. Güzergâhımızdan yolcu toplayan ilçe araçları bizi zor durumda bırakıyor” Büyük şehirlerde toplu taşımada birim fiyatlar her yıl düzenli olarak artar. Mardin’de biz en son 2011 yılında zam aldık. O günden beri taleplerimiz yerine getirilmedi. Mazot fiyatlarının sürekli artması bizi kazanç konusunda sıkıntıya düşürüyor. İkinci bir husus çevre ilerden, ilçelerden gelen araçlar güzergâhımıza girip yolcularımızı alıyorlar. Mesela Midyat tarafından ve Kızıltepe’den gelen birçok ilçe aracı bizim güzergâhımızdan yolcumuzu alıyor. Ortalama 4 ile 5 bin arası yolcu topladıklarını düşünürsek, bu gerçekten büyük bir külfettir. Bu konuyu birkaç sefer emniyete bildirdik. Belediye ve valiliğe başvurduk. Valimiz buraya geldi. Bize bu sorunu ortadan kaldırmak adına çalışmalar yapacaklarını söyledi. Esnafa “İnşallah yarın bugünden daha güzel olacak” dedi. Biz de onlara güvendik. İnşallah dedikleri gibi olacak. Bu çevre arabaları sorunu çözülürse işlerimiz bir nebze olsun düzelir.

“Mardin’de Sistem Nasıl Çalışır” Kooperatifimiz 1998 yılında ihale ile belediyeden toplu taşımacılık işini devir aldı.

Onlardan aldığımız halk otobüsleri ile o gün-

den beri bu işi biz özel olarak yürütüyor, halkımıza amme hizmeti veriyoruz. Bu ihalede belirli bir yıl aralığı yok. Yıllık iki taksit halinde belediyeye; bin bilet bedeli (1.000 ila 1.250 TL) katkı payı ödüyoruz. Hatlarımızı ve saatlerimizi biz düzenliyoruz. Hatlarda veya duraklarda herhangi bir sıkıntı yaşanınca belediye bize yazı gönderiyor, biz onu hemen çözüme kavuşturuyoruz. İlimizde havuz sistemine henüz geçilmedi. İlerleyen dönemde ihtiyaç doğrultusunda bu uygulamaya geçebiliriz. Şuanda herkese kendine çalışıyor. Filomuz çok geniş olmadığı için bu uygulamaya şuan için geçmeyi düşünmedik.

“Coğrafi şartlar bizi 3-5 yılda bir araç yenilemeye zorluyor” Engelli yasası ile ilgili yazıyı belediyemiz bize iletti. Toplamda halk tipi 18 aracımız var. Bunların 4 tanesi bu tür taşımaya uygun. Diğer araçlarımıza da kanun gereğince ya rampa takar ya da değiştiririz. Araç değişimde yaş sınırı bizim ilimizde uygulan bir sistem değil. Mardin yolları çok bozuk olduğu için bu ihtiyaç iki üç yılda bir kendini gösteriyor. Biz de mecburen otobüslerimizi yenilemek zorunda kalıyoruz. Maalesef ilimizde herhangi bir markanın servisi yok.

Halk otobüslerimiz servis ihtiyacı için Diyar-

bakır’a gitmesi gerekiyor. İki il arası 100 km’dir. Bu da bize 100-150 TL arası ekstra masraf doğuruyor. Bu konuda bir çalışma yapılmasını bekliyoruz. Halk Ulaşım Dergisi ailesi olarak size buralara kadar geldiğiniz ve bizi dinlediğiniz için sizlere çok teşekkür ediyorum.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 26

İSTANBUL VALİSİ YOLDAN ÇIKTI

“

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Kalkınma Ajansı’ndan alınan destekle hayata geçirilen ve İETT şoförleri ile Özel Halk Otobüsü şoförlerinin teorik ve pratik eğitimlerinin verileceği İETT Akademi açılışında simülasyon merkezinde otobüs kullandı. Valinin test sürüşünde aracı kontrolde zorlandığı gözlendi.Hüseyin Avni Mutlu“Bu kısa test sürüşünden sonra bir kez daha şoförlüğün ne kadar zor bir iş olduğunu farkına vardım” dedi.

İ

ETT, İstanbul’da toplu ulaşımın kalitesini yükseltmek amacıyla sürekli bir eğitim merkezi olacak İETT Akademi’yi hayata geçirdi. Proje kapsamında Kağıthane Garajında bulunan Simülasyon Merkezi, İkitelli Garajında bulunan Psikoteknik Değerlendirme Merkezi, Ruh Sağlığı Merkezi ile 6 adet eğitim salonunu içeren Eğitim Merkezi, 5 psikolog ve alanında uzman eğitmenler ile hizmet vermeye hazır hale getirildi. Ayrıca, Ayazağa Garajında oluşturulan ileri ve güvenli sürüş pisti ile şoförlere piste çıkmadan önce teorik eğitimlerin verileceği 1

26

adet eğitim salonu da tamamlandı.

Yapımı tamamlanan merkezlerin hizmete açılışı İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İSTKA Genel Sekreteri Doç. Dr Abdülmecit Karataş ve İETT Genel Müdürü Dr. Hayri Baraçlı, İstanbul Otobüs A.Ş Genel Müdürü Abdullah Yasir Şahin ve İstanbul’daki Özel halk otobüsleri şirket başkanları ve yöneticilerinin ve katılımıyla Kâğıthane Garajında düzenlendi.

Açılışta İETT hizmetleri ve gelişimi konusunda yapılan çalışmaları anlatan İETT Genel Müdürü Dr. Hayri Baraçlı, bu merkezin herkese hayırlı olmasını diledi.

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ise İETT’deki gelişmelerin farkında olduğunu bunun yeterli olmadığını Ulaşım işi içinde olan herkesin elini taşın altına koyması gerektiğini belirtti. Vali Mutlu, açılış töreninden sonra simülasyon merkezinde otobüs koltuğuna oturarak bir süre şoförlük bu deneyimi yaşadı. Vali Mutlu, Şoförlüğün ne kadar zor bir iş olduğunu bu küçük test ile bir kez daha anladığını belirterek, yeni eğitim merkezinin herkes için hayırlı olmasını diliyorum dedi.

01-27-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:06 Page 27

İETT'DEN DARÜLACEZE SAKİNLERİNE

DEV AKVARYUM GEZİSİ

İstanbul’da toplu ulaşım hizmetlerinin yanı sıra hayata geçirdiği sosyal sorumluluk projeleriyle de adından söz ettiren İETT, son olarak bir grup Darülaceze sakinini Florya’daki dev akvaryuma götürdü. Yaşlılar Haftası dolayısıyla düzenlenen geziye Okmeydanı’ndaki Darülaceze’de kalan 52 kişi katıldı.

Yaşlılar Haftası’na özel sosyal sorumluluk projesi 18-24 Mart tarihleri arasında kutlanan Yaşlılar Haftası dolayısıyla her yıl yaşlılara yönelik bir sosyal sorumluluk projesini hayata geçiren İETT, bu yıl bir grup Darülaceze sakinini Florya’da bulunan dev akvaryuma götürdü. Darülaceze sakinleri, Okmeydanı’nda bulunan merkezden sabah

saatlerinde kendileri için özel olarak tahsis edilen otobüslerle alındı. Daha sonra sahil yolunu takiple Florya’ya ulaşan sakinler, burada İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait sosyal tesislerde hep birlikte öğle yemeği yedi.

Ardından Florya’da kurulan dev akvaryuma geçilerek gezi programı tamamlandı. Gezinin sonunda katılımcılara, bu özel günün anısına çeşitli hediyeler verildi.

Geziye katılan Darülaceze sakinleri, güneşli bir İstanbul’da gerçekleştirilen geziden duydukları mutluluğu ve memnuniyeti dile getirdi. İlk defa bu kadar büyük ve çeşitli balığı bir arada gördüklerini ifade eden Darülaceze sakinleri, İETT’ye kendilerine sağladığı bu imkan için teşekkür etti.

TOSUN, ARTIK İSTANBUL YOLLARINDA İETT’nin sembolü, ilk Türk troleybüsü Tosun, 45 yıl aradan sonra İETT’li ustaların elinde yeniden hayat bularak İstanbullularla yeniden buluştu. 87 numaralı Edirnekapı-Taksim hattında sefere çıkan Tosun, sabah saat 9’u 10 geçe ve akşam 15.30’da Topkapı’dan hareketle Edirnekapı-Karagümrük-Fatih-Unkapanı-Şişhane-Taksim güzergâhında hizmet veriyor. İETT’li ustalarca 1968 yılında Şişli garajındaki atölyelerde 5 ay süren çalışma sonucunda üretilen ve yuvarlak hatları nedeniyle ‘Tosun’ adı verilen ilk Türk troleybüsü, 29 yıl aradan sonra yeniden yollardaki yerini aldı. İETT’li 6 işçi ve bir mühendis tarafından, İkitelli garajında tamamen orijinaline sadık kalınarak 3 ayda yeniden üretilen Tosun, 87 numaralı Edirnekapı-Taksim hattında seferlerine başladı.İlk etapta günde iki kez hizmet veren Tosun’un sefer sayıları ilerleyen aylarda biraz daha sıklaştırılacak.

Tosunun tarihine bir bakış İstanbullulara uzun yıllar hizmet veren ancak kentte artan nüfusla birlikte gelen yolculuk talebine cevap veremeyen tramvayların yerine düşünülen troleybüsler ilk olarak 1961 yılında sefere başladı. Toplamda 100 araçtan oluşan elektrikli otobüs filosuna 1968 yılında İETT’li ustaların eski bir otobüs şasisi üzerine imal ettikleri ve yuvarlak hatları nedeniyle ‘Tosun’ adını verdikleri araç 101 kapı numarasıyla eklendi. Tosun da diğer troleybüsler gibi çeşitli hatlarda İstanbullulara hizmet verdikten sonra 1984 yılında seferden kaldırıldı. İETT’nin 143 yıla ulaşan tarihinde önemli yere sahip olan Tosun, tıpkı nostaljik tramvay gibi 2013 yılında İETT’li ustaların elinde yeniden şekillendi ve sefere hazır hale getirildi.

27

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 28

EMBARQ Türkiye

Celal Tolga İMAMOĞLU

Sürdürülebilir Ulaşım Derneği

timamoglu@embarqturkiye.org

“

Kar, buz, sis, fırtına ve sağanak yağmur ve sel gibi meteorolojik olaylar kentiçi ulaşımını olumsuz yönde etkilemektedir. Kötü meteorolojik olayların, trafik akımı, trafik güvenliği ile halkı daha az etkilemesi için meteorolojik bilgi sistemleri ve ileri tahmin yöntemleri geliştirilmelidir. Kötü hava koşullarının en bilinen gerçeği, kaza sayılarının artmasıdır.

Tolga İMAMO ĞLU Ulaştırma Yüks ek Mühendisi

KENTİÇİ ULAŞIMI ETKİLEYEN METEOLOJİK FAKTÖRLER Kar, buz, sis, fırtına ve sağanak yağmur ve sel gibi meteorolojik olaylar kentiçi ulaşımını olumsuz yönde etkilemektedir. Kötü meteorolojik olayların, trafik akımı, trafik güvenliği ile halkı daha az etkilemesi için meteorolojik bilgi sistemleri ve ileri tahmin yöntemleri geliştirilmelidir. Kötü hava koşullarının en bilinen gerçeği, kaza sayılarının artmasıdır.

Kötü hava koşulları, trafik akımı ve sürücülerin davranışını aşağıdaki şekilde etkileyebilir.

• Hava koşullarından dolayı, kişiler randevularını iptal edebilir veya program değişikliğine gidebilir. Bunun sonucu olarak trafik talebinde azalma ortaya çıkabilir.

• Kişiler, kullandığı ulaştırma sisteminde zorunlu olarak değişikliğe gidebilir. İnternet teknolojisinin yaygınlaşması ve TV kanal sayılarının artmasından dolayı, kişilerin yolculuklarına başlamadan önce hava durumunu takip etmesi, hem ulaştırma sistemi seçiminde hem de zaman kaybını önemli ölçüde azaltacaktır.

Yolcu otomobili eşdeğerlik faktörü trafik planlamasında yaygın olarak kullanılmaktadır. Üstyapı tasarımında, eşdeğer standart dingil yükü cinsinden araçların eşdeğerlik faktörü hesaplanır. Benzer olarak kapasite ve sinyalizasyon tasarımında ağır taşıtların otomobiller

28

cinsinden eşdeğerlik faktörü hesaplanır, buradaki amaç, bir ağır taşıtın geçeceği süre içerisinde kaç otomobilin geçebileceğinin belirlenmesidir. Benzer bir çalışma, yağışlı havalarda ağır taşıtların eşdeğerlik faktörlerini belirlemek için yapılmıştır.

Literatürdeki bir çalışmada 99 gün boyunca yağışlı havalarda ölçümler yapılmış ve 1.316.864 araç sayımı yapılmıştır. Yapılan gözlemler sonucu, yağış miktarı az iken ağır taşıt eşdeğerlik faktörü fazla, yağış miktarı arttığı eşdeğerlik faktörü azalmaktadır. Çalışma kapsamında bulunan değerler aşağıdaki tabloda gösterilmiştir.

Tablo 1 -Yağışlı durumlarda ağır taşıt eşdeğerlik faktörleri

Meteorolojik faktörler, karayollarında hem hız azalmasına hem de trafik hacminin azalmasına neden olmaktadır. Tablo 2’de ise Utah’ ta yapılan bir çalışmada, kar yağışından dolayı hızın yüzde 36 seviyesinde azaldığı, trafik hacminin ise yüzde 20 civarında azaldığı görülmüştür.

Table 2 - Yol ve hava durumuna göre hız ve trafik hacmi azalması

METEOROLOJİK FAKTÖRLER Kar, buz, yağmur, fırtına, sis ve sel meteorolojik faktörler olarak değerlendirilebilir. Kar, buz ve yağmur gibi meteorolojik faktörler, lastik tekerlekli araçlarda tekerlek ile yol yüzeyi arasındaki sürtünme katsayısını azaltmakta ve bunun sonucu olarak duruş görüş uzunluğunu artırmaktadır. Özellikle yuvarlanma yüzeyinin buzlu olması durumunda, taşıtın kontrolü mümkün olmamaktadır. Bu nedenle yerel yönetimler, özellikle ana arterleri 24 saat trafiğe açık tutmak için sık sık tuzlama mücadelesi veya solüsyon kullanımı ile buzların erimesini sağlamaktadır. Sis, karayolu ve denizyolu araçlarında sürücünün görüş mesafesini azaltmakta, buna bağlı olarak, trafik hızı azalmakta, takip mesafesi artmaktadır. Bu bağlamda, lastik tekerlekli taşıtların kullandığı altyapının kapasitesi azalmaktadır.

Deniz ulaşım araçlarında görüş mesafesi

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 29

EMBARQ Türkiye Sürdürülebilir Ulaşım Derneği

belli değerin altında ise, seferler iptal edilmektedir. Fırtına, yine deniz ulaşım araçlarını olumsuz yönde etkilemektedir, özellikle yan yönden gelen rüzgarın şiddeti belli bir değerin üzerine çıktığında yine, yolcu vapuru seferleri iptal edilmektedir.

Raylı taşıtlar, kötü iklim koşullarından en az etkilenen ulaşım sistemidir. Sadece yoğun kar yağdığı zaman yolların kapanması durumunda seferler iptal olabilir. Bunun yanında, açık işletmecilik yapılan tramvay işletmesinde, diğer lastik tekerlekli araçlarla ortak platform kullanılan kesimler söz konusu olduğu için, sisli havalarda görüş mesafesinin azalması durumunda, seferler iptal edilebilir.

Yağmur Deniz, göl, nehir gibi yeryüzü suları güneş enerjisinin etkisiyle buharlaşır. Bu nedenle soluduğumuz hava, miktarı değişmekle beraber, su buharı içerir. Su buharı, atmosferden yükselirken soğuk hava ile karşılaşır.

Bu karşılaşma su buharının su zerrecikleri şeklinde yoğuşmasına neden olur. Yoğuşma sonucu, bulut meydana gelir. Bulutu oluşturan su zerrecikleri birleşerek su damlalarına dönüşür. Su damlaları bulutta tutunamayacak ağırlığa ulaştığında yeryüzüne yağmur olarak düşer.

Yağmurlu havalarda yağmur damlacıklarının yere düşmesi ile yollarda özellikle ilk düştüğü anlarda yolda sabun etkisi yaparak yolun kayganlaşmasına neden olmaktadır. Bu kayganlaşan yolda sürücülerin fren pedalına dokunması ile aracın kaymasına ve kaza yapmasına neden olmaktadır.

Kaza yapan aracın diğer araçlarla çarpışması ve yol kenarlarındaki bariyerlere çarpması neticesinde yollardaki trafik sıkışıklığının oluşmasına ve uzun trafik kuyruklarına neden olmaktadır.

Yağmur, aynı zamanda görüş mesafesini azaltmakta, yol yüzeyi ile taşıt tekerleği arasındaki sürtünme katsayısını azaltmakta, ayrıca, aracın yanından geçen taşıtların sıçrattığı yol yüzeyindeki sular, görüş mesafesini azaltmaktadır. Kısa süreli şiddetli yağışlar, sele neden olabilmektedir. İngiltere’ de yapılan araştırmada, kazaların yüzde 20 sinin yağmurlu havalarda meydana geldiği ve bunların yarısının yağmur yağarken meydana geldiği görülmüştür Yağmurlu havalardan daha az etkilenmek için, karayolunun iyi bir

EMBARQ Türkiye Sürdürülebilir Ulaşım Derneği

drenaj sistemine ve poroz asfalt (boşluk oranı oldukça yüksek) gibi bir kaplama tabakası yapılması gerekir. Ülkemizde, poroz asfalt uygulaması yoktur, bunun da nedeni, ülkemizde toz miktarının fazla olması ve boşlukların kısa sürede toz ile dolma olasılığının yüksek olmasıdır.

Bunun yanında, araçlarda su tutmayı önleyici maddeler kullanılarak, suyun ön camdan uzaklaştırılması sağlanabilir.

Lastik tekerlekli araçlar, raylı araçlara ve denizyolu araçlarına göre, yağmura karşı kontrol ve görüş mesafesi yönünden daha hassastır.

Kar, bir yağış çeşididir. Kış aylarında güneş ışınları çok güçlü olmadığı için, bulutların bulundukları yüksekliklerde,hava sıcaklığı çok düşük olunca, yükselen su buharı, sıvı hale geçmeden, doğrudan buz kristali haline dönüşür. 0,l milimetre çapındaki

buz kristalleri birbirlerine yapışarak kar tanelerini oluştururlar. Eğer bulut ile yer arasındaki hava sıcaksa bu kar taneleri yere düşene kadar yağmur tanesi haline dö-

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 30

nüşebilirler, ama soğuksa yere kadar kar tanesi olarak inmeyi başarabilirler. Hafiflikleri nedeniyle yere o kadar yavaş inerler ki 3000 metreden inmeleri 2 saati alabilir.

Dünya üzerinde bir bölgede, kar yağışı olma ihtimali, o bölgenin ekvatordan uzaklık ve deniz seviyesinden yüksekliği ile doğru orantılıdır. Buna rağmen ılıman bölgelerin kara iklimi görülen kısımlarında, ekvatordan uzaklık ve denizden yükseklik şartları yeterli durumda olmasa bile, kar yağışı görülür.

Karın yağması sonucu yollarda, bölgenin iklimine göre değişmekle birlikte, yüksek akımlı yerlerde yolun kapanmasına veya araçların kar üzerinde kaymalarına neden olabilmektedir. Karın erimesi ile birlikte havanın soğuk olduğu dönemlerde, buz ve don olayına neden olmaktadır. Bazen gizli buzlanma şeklinde de görülen buzlanmalar kent içi ulaşımı için en tehlikeli ve en olumsuz yönde etkileyen bir faktör olarak önümüze çıkmaktadır.

Kar ile kaplanan yol kaplaması ile lastik tekerlekli araç tekerlekleri arasındaki sürtünme katsayısı oldukça düşük olacak ve bunun sonucu olarak, araçlar kayacaktır. Kar yağışlı havalarda araçların performansı da düşmektedir. Çok yoğun yağdığı zamanlarda, yol kaplaması tamamen kar ile kaplanabilmekte ve sürücülerin yol platformunu görmeleri mümkün olmamaktadır. Bu gibi durumlarda, karayolunun tamamen kapatılması gerekir. Kar yağmasından sonra, hava sıcaklığının eksi dereceleri düşmesi sonucu, buzlanma meydana gelebilir.

Buzlanma, trafik güvenliği açısından en riskli olanıdır; zira araçların kontrolü mümkün değildir. Bu nedenle, yerel yönetimlerin kar mücadelesini programlı ve yerinde yapması oldukça önemlidir.

Tipi Tipili hava durumunda, sürücülerin intikalreaksiyon süresinin artmaktadır. Havada tipi olduğu zamanlarda, fırtınalı havalarda olduğu gibi yolcuların, trafik tıkanıklığı ve kazalara karşı emniyette kalması açısından toplu taşımaya yöneltmektedir. Özellikle deniz ulaşımının etkilenmesi ile yolcuların emniyet açısından deniz ulaşımını tercih etmemesi ve sefer iptalleri ile yolcuların diğer ulaşım türlerine yönelmesi ve neticesinde diğer ulaşım türlerinin yolcu sayısındaki artışa neden olarak gösterilebilir .

30

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 31

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 32

ANKARA-İSTANBUL

TRENİ 200 KİLOMETREYE

ÇIKTI E

skişehir-İstanbul YHT hattında 180-200 kilometre hızla test sürüş çalışmalarının sürdüğünü bildiren Elvan, "275 kilometreye kadar ulaşmamız gerekiyor. Yüksek hızlı trene binildiğinde Eskişehir'den Pendik'e kadar ulaşılabiliyor. Herhangi bir sıkıntı söz konusu değil" dedi.

Elvan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ile Eskişehir YHT Demiryolu Geçişinin Yer Altına Alınması Projesine ilişkin yaptığı açıklamada, YHT hattının 2,2 kilometrelik kısmının kent merkezinde yer altından geçişinin sağlandığını söyledi. Elvan, "YHT'lerimiz, aç-kapa yöntemiyle açılan bu tünelden geçiş işlemlerine başladılar. Bunun, Eskişehir'i rahatlattığını düşünüyorum" diye konuştu.

Eskişehir'in demiryolu sektöründe farklı bir önemi olduğunu ifade

eden Elvan, kentin yüz yılı aşkın süredir "demiryolu kimliği" taşıdığını, 2009'da yüksek hızlı tren hattının, 2013'te Eskişehir-Konya yüksek hızlı tren hattının açıldığını anımsattı. Eskişehir-İstanbul YHT hattında 180200 kilometre hızla test sürüş çalışmalarının sürdüğünü bildiren Elvan, "275 kilometreye kadar ulaşmamız gerekiyor" diye konuştu.

Trenin, şehir merkezinde yer altından geçmesinin dünyada az sayıda örneği olduğunu belirten Elvan, bunun bir örneğinin İspanya’nın Cordoba kentinde bulunduğunu kaydetti. Bunun, kent estetiği ve çevresel duyarlılık açısından son derece önemli bir proje olduğunu belirten Elvan, kent merkezindeki hattın üst kesiminin yeşil alana dönüştürülmesi için çalışmalara başladıklarını ifade etti.

BAKAN ELVAN, ÖĞRENCİLERE TABLET DAĞITTI Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan Ermenek ilçesindeki programlarının ardından Karaman'a gelen Elvan, ilk olarak İrfan Ataseven Fen Lisesi'ndeki tablet bilgisayar dağıtım programına katıldı.

Burada 3 öğrenciye bilgisayarlarını veren Elvan, Milli Eğitim Bakanlığı'nın tabletlerin satın alımını gerçekleştirdiğini, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı olarak da kendilerinin etkileşimli tahtaları, yazıcıları ve tüm kameraları aldıklarını söyledi. Son ihalede 347 bin etkileşimli tahtayı satın aldıklarını belirten Elvan, ayda yaklaşık 20 bin civarında etkileşimli tahtayı okullara göndermeye başladıklarını dile getirdi. Elvan, tablet bilgisayar kullanımı konusunda öğrencilere tavsiyelerde bulundu.

Daha sonra Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği'ne geçen Elvan, burada oda üyelerine kentteki yatırımları anlattı. Elvan, Karamanı Konya'ya ve Akdeniz'e bağlayacak olan hızlı tren projesine devam edeceklerini vurgulayarak, şunları kaydetti: "Hızlı tren projesinde sadece demiryolu alt yapısı yok. Bu projeyi de süratle tamamlayacağız. Bu yıl Karaman'ı Mersine ve Adana'ya bağlayan hızlı tren hattı ihale çalışmaları devam ediyor. Kısa süre sonra ihalesine çıkacağız. Bu yaz Karaman'ı Mersin'e ve Adana'ya bağlayan hızlı tren için de kazmayı vuracağız. Bu sadece yolcu taşımacılığı açısından önem arz etmiyor. Aynı zamanda da yük taşımacılığı açısından da büyük önem arz ediyor.

Hızlı tren hattı yük taşımacılığı için de kullanılacak. Aynen bölünmüş yollar gibi duble çift tren hattı olacak. Dolayısıyla hem yük amaçlı, hem yolcu amaçlı kullanma imkanımız olacak."

KAHRAMANMARAŞ'A HIZLI TREN MÜJDESİ Elvan, "Hükümetimiz, Türkiye’yi dünyanın sekizinci Yüksek Hızlı Tren İşletmecisi ülkeler ligine soktu. Şimdi de Hızlı Tren Çağı'na Kahramanmaraş'ı da geçiriyoruz" dedi.

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, hızlı tren hatlarının Türkiye'nin dört bir yanına ulaştırılması için çalışmalara ağırlık verdiklerini söyledi. Elvan, yarım asırlık ihmalden sonra başlatılan demiryolu seferberliği ile demiryollarının üzerinde ölü toprağını kaldırdıklarını vurgulayarak, "1951-2003 yılları arasında yani 50 yıldan fazla bir süre de 945 km demiryolu yapılmışken biz 11 yılda bin 724 kilometre demiryolu yaptık. Diğer taraftan, 2 bin 500 kilometrelik demiryolu inşasına ise devam ediyoruz" dedi.

Maraş Hızlı Tren Çağına Geçecek Bakan Elvan, 2009 yılında Ankara-Eskişehir, 2011 yılında Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren hatlarını açarak demiryollarında yeni bir çağ başlattıklarını ifade ederek, "Hükümetimiz, Türkiye’yi dünyanın sekizinci Yüksek Hızlı Tren İşletmecisi ülkeler ligine soktu. Şimdi de Hızlı Tren Çağı'na Kahramanmaraş'ı da geçiriyoruz. Böylece, kahramanlar diyarı, yiğitler diyarı, evliyaların, şairlerin diyarı Maraş'ı Türkiye'ye daha hızlı bağlıyoruz" diye konuştu. Elvan, ulaşım ve iletişim altyapısına yapılan yatırımlarla Kahramanmaraş'ın mevcut etkinliğini kat ve kat artıracağına inandığını belirterek, hızlı tren ile Maraş'ın daha hızlı kalkınacağının altını çizdi.

32

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 33

KIZILAY-ÇAYYOLU METRO HATTI AÇILDI Ankara trafiğine nefes aldıracak Kızılay - Çayyolu metrosu açıldı.

Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği açışlı töreninde konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'yi 2023 hedeflerine hazırlamanın gayreti içinde olduklarını vurguladı.

Kızılay - Çayyolu metrosu açılış töreni Milli Kütüphane yanında yapıldı.

Törende konuşan Başbakan Erdoğan, metronun her aşamasında emeği geçenlere teşekkür etti. Erdoğan, firmaların da Ankaralıları bekletmemek için metroyu erken bitirdiklerini söyledi. Çayyolu'ndan metroya binenlerin 25-30 dakika içinde, trafiğe takılmadan, bir engelle karşılaşmadan Kızılay'a ulaşabileceğini kaydeden Erdoğan, hat üzerindeki 11 durağın 5'inde geniş otoparkların bulunduğunu, özel araçların bu otoparklara bırakılarak metronun kullanılabileceğini belirtti. Batıkent-Sincan metrosunu da öngörülen zamandan önce tamamlayarak hizmete açtıklarını anlatan Erdoğan, Keçiören-Tandoğan metrosunun da bu yıl sonuna kadar tamamlanacağını, böylece söz verdikleri üç metro hattını da An-

kara'ya kazandıracaklarını ifade etti.

Raylı Sistem Uzunluğu 67,5 Kilometreye Çıkacak Ankara'da Batıkent-Sincan hattı devreye girene kadar 23,5 kilometre raylı sistemin hizmet verdiğini, Batıkent-Sincan hattı ile buna 15,5 kilometre daha eklendiğini anlatan Erdoğan, bugünkü metro ile 16,5 kilometre daha artarak, böylece Ankara'daki toplam raylı sistem uzunluğunun 55,5 kilometreye ulaştığını bildirdi. Erdoğan, Keçiören-Tandoğan hattının da eklenmesiyle raylı sistem uzunluğunun 67,5 kilometreye çıkacağını kaydetti. "Bu projeleri sonuçladırdık diye 'tamam' demiyoruz. Yeni çalışmalar, projeler içindeyiz" diyen Erdoğan, Kızılay'dan Esenboğa Havalimanı'na 29 kilometre uzunluğunda bir metro hattı projesi ile Kızılay'dan Ankara Garı'na bir başka metro hattı üzerinde çalıştıklarını anlattı. Hükümet ve belediyeler olarak, şehirlerin çehresini değiştiren dev projeleri, önlerine çıkan tüm engellemelere rağmen azim ve kararlılıkla başlayıp, bitirdiklerini söyleyen Erdoğan, "eser, hizmet" siyaseti yaptıklarını vurguladı.

ESKİŞEHİR HASANBEY LOJİSTİK MERKEZİ AÇILDI Eskişehir'e, bugün bir ilki daha kazandırmanın, Türkiye'nin en donanımlı, en modern lojistik merkezlerinden birini yaparak hizmet sunmanın mutluluğu içinde olduğunu söyledi.

Eskişehir'i dünyada parmakla gösterilecek, Roma'yla, Paris'le, Berlin'le yarışacak Yüksek Hızlı Tren şehri yaptıklarını ifade eden Elvan, şöyle konuştu: "2009 yılında hizmete sunduğumuz Ankara-Eskişehir Yüksek Hızlı Tren hattına, 2011 yılında Konya-Ankara'yı, 2013 yılında Eskişehir-Konya'yı ekleyerek çekirdek Yüksek Hızlı Tren ağını Eskişehir merkezli oluşturduk. İşe gider gibi, okula gider gibi, Eskişehirli hemşehrilerimiz, buradan Konya'ya, buradan Ankara'ya günübirlik seyahat ediyor, işini görüyor, belki Hacı Bayram Veli, Yunus Emre ve Mevlana Hazretlerini aynı günde ziyaret edebiliyor. Akşam olunca da mesai sonrası evine dönebiliyor. Kısa süre sonra, aynı gün içerisinde Eyüp Sultan'ı da ziyaret edebilecek, inşallah Eskişehirli hemşehrilerimiz. Sadece Konya değil sadece Ankara değil sadece İstanbul değil, şu anda yapımı devam eden Yüksek Hızlı Tren projeleriyle Bursa, Kocaeli, İzmit, Afyon, Uşak, Manisa, İzmir, Kırıkkale, Yozgat, Sivas, Erzincan da Eskişehir'in merkezde olduğu yüksek hızlı tren ağına bağlanacak.

Yüksek Hızlı Tren'in Bilet Fiyatı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı Eskişehir Hasanbey Lojistik Merkezi’nin açılışını yaptı.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, törende yaptığı konuşmada, Eskişehir-Ankara ve Eskişehir-Konya Yüksek Hızlı Tren hatlarıyla sadece Türkiye'de değil, dünyada yüksek hızlı trende marka yaptıkları

Öte yandan Bakan Elvan, bir gazetecinin "İstanbul'a Yüksek Hızlı Tren biletinin ne kadar olacak?" sorusunu, "Şimdi, arkadaşlarımız bir çalışma yapıyorlar. Vatandaşlarımıza, değişik kademelerde soru soruluyor. '50 lira olursa trene biner misiniz? Eskişehir'den İstanbul'a gidip gelir misiniz? 25 lira olursa, ne olur?, 30 lira olursa ne olur?' Dolayısıyla vatandaşlarımız hangi fiyata odaklanırsa inşallah o fiyattan bir ücretlendirme yapacağız ama ucuz olacak" diye yanıtladı.

33

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 34

“

2014 yılında 1000 Prestij satışı hedefleyen Temsa, bu hedef doğrultusunda teslimatlarını hız kesmeden sürdürüyor. Bultaş Taşımacılık 2 adet, Adana Tamer Tur 1 adet, SCC ve Güney Tur 1 adet Prestij yatırımı gerçekleştirdi.

TEMSA TESLİMATLARI HIZ KESMEDEN DEVAM Bultaş Taşımacılık’a 2 Prestij Filolarında daha önce 2 adet Prestij bulunduğunu, 2 adetlik yeni yatırımla birlikte Prestij sayısının 4’e yükseldiğini belirten Mehmet Bulmuş, Temsa tercihini şu şekilde açıklıyor: Temsa araçların sağlamlığı, güvenirliği konusunda hiç endişemiz yok. Ayrıca araçların düşük yakıt tüketimi de maliyetlerimizi büyük oranda azaltıyor. Prestij araçların bakım aralıklarının uzun olması da tercihimizde önemli bir etken oldu. Diğer araçları 10-15 bin km’de bakıma götürmek zorunda kalırken Temsa Prestij araçları 40 bin km’de bir bakıma sokacağız. Bu da maliyetlerimizi düşürecek” dedi.

Mehmet Bultaş, önümüzdeki dönemde yatırım yapabilmek için önlerini görmek istediklerini, önceliklerinin mevcudu korumak olduğunu belirtti.

SCC Tur ve Güney Tur’a 1 Prestij 1983 yılından beri taşımacılık alanında faaliyet gösteren Mustafa Barışık ve oğlu Sait Barışık, 2014 yılı içinde 3’üncü Prestij yatırımını gerçekleştirdi. SCC Tur’u bünyelerine yeni aldıklarını belirten Sait Barışık, personel taşımacılığı alanında hizmet verdiklerini söyledi. Adana merkezli firma olduklarını ve filolarında 40’ın üzerinde araç bulunduğunu ve bu araçların tamamının Prestij olduğunu belirten Sait Barışık, “Yıllardır araç yatırımında bu şe-

34

kilde geldik, böyle devam ediyor. Bu yılın başında 2 Prestij yatırımı yapmıştık. 1 Prestij daha aldık. Temsa bizim bölgemizin kuruluşu yerli bir şirket. Bu bizim için önemli bir unsur.

Araçların yakıt ekonomisi, satış sonrası hizmetlerde verilen kaliteli hizmet bizim tercihimizde önemli etkenler arasında” dedi. Yeni yatırıma yönelik olarak, önlerini görmek istediklerini ifade eden Sait Barışık, bir iki yıl sonra turizm taşımacılığı alanında hizmet vermek istediklerini kaydetti.

Adana Tamer Tur’a 1 Prestij 2006 yılında kurulan Adana Tamer Tur,

personel ve turizm taşımacılığı alanında faaliyet gösteriyor. Firma sahibi Ahmet Nokay, filolarında 10 araç bulunduğunu bu araçlardan 3’ünün Prestij olduğunu belirterek, “Yeni araç yatırımında tercihimizi Prestij’den yana kullandık. Araçların düşük yakıt ekonomisi sağladığını filomuzda bulunması nedeniyle zaten biliyoruz.” dedi. Ahmet Nokay, Eylül ayı içerisinde 1 veya 2 adet Prestij yatırımı daha yapmayı planladıklarını kaydetti. Araç Temsa Bölge Satış Yöneticisi Fırat Bakır tarafından firma sahibi Ahmet Nokay’a teslim edildi.

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 35

MOTAŞ CNG’Lİ AVENUE ARACI TEST ETTİ T

emsa’nın CNG’li Avenue aracı MOTAŞ tarafından 4 gün boyunca toplu ulaşım hatlarında denendi. Malatya Belediyesi Başkanı Ahmet Çakır ve MOTAŞ Genel Müdürü Hasan Alıcı Avenue araçta incelemelerde de bulundu.

Başkan Ahmet Çakır, CNG’li araçların düşük emisyon oranları ile çevreci özelliğinin ön planda olduğunu belirterek, “CNG’li araçlar daha düşük yakıt tüketimi ile maliyet avantajları sağlıyor. Ayrıca bu araçlar engelli erişimine uygunluğu ve konfor özellikleri ile de dikkat çekiyor. Bizde yeni yatırıma yönelik CNG’li araçlara yönelik bir inceleme ve araştırma sürecindeyiz” dedi.

850 Avenue Toplu Ulaşımda Temsa Pazarlama ve Satış Direktörü Murat Anıl, Türkiye genelinde

850 dolayında Avenue aracın toplu ulaşımda hizmet verdiğine dikkat çekerek, “ Özellikle çevre kirliliğinin önlenmesi, engelli taşımacılığa uygun araçların hizmet vermesine yönelik taleplerle birlikte getirilen mevzuat zorunlulukları toplu taşıma araçlarında bir değişim süreci yaşatıyor. Bu değişim süreci; farklı araç tipi ve daha modern teknolojik donanımlara sahip araçların üretimini zorunlu kılıyor. Birçok büyükşehir belediyesi Avrupa Birliği’nin de öngördüğü çevre standartlarında hizmet süreci sağlayabilmek ve bunu daha düşük maliyetle sunabilmek için CNG’li teknolojik donanıma sahip toplu taşıma araçlarına yönelmiş durumda. Filolar içerisinde CNG’li araçların sayısı hızla artıyor. Buna yönelik altyapı yatırımları da büyüyor.

CNG’li araçlar düşük emisyon oranları ile çevreyi korurken, daha düşük yakıt tüketimi ile de taşımacıya maliyet avantajları sağlıyor. Bu iki özellik CNG tercihinde en çok öne çıkan unsurlar arasında” dedi.

TEMSA GLOBAL’E ALTIN MADALYA “Otomotiv Sanayi Derneği Yan Sanayi ve İhracat Başarı Ödülleri” sahiplerini buldu. Temsa Global 100 milyon ve 500 milyon ABD doları arasında ihracat gerçekleştiren otomotiv sanayi kuruluşları arasında yer alarak Altın Madalya ile ödüllendirildi.

Türk Otomotiv Sanayi’nin gelişimini ve ülke ekonomisine daha fazla katma değer sağlamasını desteklemek üzere hizmet eden Otomotiv Sanayii Derneği’nin “40. Olağan Genel Kurulu Toplantısı” ve “Yan Sanayi ve İhracat Başarı Ödülleri Töreni” 21 Mart Cuma günü İstanbul Sanayi Odası’nda gerçekleştirildi.

1 milyar doları aşan ihracat kategorisinde yer alan kuruluşlar Altın Plaket, 100 milyon ve 500 milyon dolar arasında yer alanlar Altın Madalya, 30 milyon ve 100 milyon dolar arasında yer alan kuruluşlar ise Gümüş Madalya ile ödüllendirildi. Temsa Global 129 milyon doları aşan ihracat rakamıyla Altın Madalya alan kuruluşlar arasında yerini aldı.

Temsa Global Genel Müdürü Dinçer Çelik, ülke ekonomisine iç pazarın yanı sıra dış pazara yönelik ihraç ürünleri ile çok büyük bir katma değer sağladıklarını vurgulayarak, “2013 yılında 129 milyon 416 bin 600 dolarlık ihracat geliri ile Altın Madalya ile ödüllendirilmek gurur kaynağı oldu. Türkiye’de ürettiğimiz otobüsler bugün dünyanın 64 ülkesinin yollarında sadece kurumumuzu değil, ülkemizi temsil ediyor. 2014 yılında da benzer seviyede ihracat hedefliyoruz” diye konuştu.

35

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 36

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı

Orhan Sabuncu

OTOMOTİVDE SON 6 YILIN REKORU

“ O

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Başkanı Orhan Sabuncu, "Büyüme trendi bizi tatlı bir heyecana sürükledi. Acaba bu yıl 23 milyar dolarlık ihracatı yakalayabilir miyiz' duygusu yarattı” dedi.

tomotiv endüstrisi mart ayı ihracatıyla 2 milyar dolar bandını bir kez daha aştı. Yılın ilk çeyreğinde de 2013'ün aynı dönemine göre yüzde 8 büyüme sağlayarak 5 milyar 546 milyon dolarlık dış satış yakalayan sektör, aynı hızla devam etmesi halinde yeni bir rekoru kovalayacak.

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği'nin (OİB) hazırladığı mart ayı ihracat verilerine göre otomotiv endüstrisi 12 aydır kesintisiz artış trendinde. Ayrıca 2008 Eylül ayından bu yana en yüksek dış satışına ulaşan otomotiv endüstrisinin AB ülkelerine gerçekleşen yüksek oranlı ihracat artışının da istikrarlı büyüme göstermesi sektörü yeni hedeflere yöneltti.

AB ülkelerine yüzde 22'lik artış OİB Başkanı Orhan Sabuncu, otomotiv endüstrisi olarak Türkiye'nin toplam ihracatının üzerinde büyüme gösterdiklerini hatırlatarak, mart ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 14 artışla 2 milyar 128 milyon dolarlık ihracata imza attıklarını söyledi.

36

Sabuncu, "Ana ihracat pazarımız olan AB ülkelerinde son aylarda istikrarlı artışlar mart ayında kendini iyice gösterdi ve yüzde 22 seviyesine çıktı. Bu artışların sürekli hale gelmesi, hatta böyle büyük oranlarda olması bizi tatlı bir heyecanı sürükledi. Acaba bu yıl 23 milyar dolarlık ihracatı yakalayabilir, hatta yeni bir rekoru kovalayabilir miyiz' duygusu yaratı” şeklinde konuştu.

yüzde 11 büyümeyle 2 milyar 455 milyon, binek otomobiller yüzde 9 artışla bir milyar 809 milyon, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar yüzde 4 yükselişle 977 milyon, otobüs minibüs - midibüs ürün grubu ise yüzde 6 gelişerek 226 milyon dolarlık ihracata imza attı.

Diğer başlığı altındaki ürünlerde de yine yüzde 18 gerilemeyle 79 milyon dolarlık dış satış yapıldı.

Tüm ürün grupları ihracatını yükseltti İhracatta ürün grupları incelendiğinde ise yan sanayi mart ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13 büyüme ve 854 milyon dolarlık dış satışla ilk sırada yer aldı. Bunu yüzde 10 artış ve 718 milyon dolarla binek otomobiller, yüzde 34 yükseliş ve 422 milyon dolarla eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar izledi. Otobüs - minibüs - midibüs ürün grubu yüzde 15 yükselişle 104 milyon dolar, diğer başlığı altındaki ürünlerde de yüzde 46 azalışla 29 milyon dolarlık dış satış gerçekleşti.

Yılın ilk çeyreği dikkate alındığında ise geçen yılın aynı dönemine göre yan sanayi

İhracatın yüzde 74'ü AB ülkelerine Ülke bazlı ihracat verileri incelendiğinde ise mart ayında Almanya'ya yüzde 32 yükselişle 351 milyon, Fransa'ya yüzde 14 büyümeyle 240 milyon, Birleşik Krallık'a da yüzde 31 artışla 196 milyon dolarlık dış satış gerçekleşti. AB ülkelerine toplamda yüzde 22 oranında artış gerçekleşirken, dış satışların yüzde 74'ünün de bu bölgeye olması dikkat çekti.

Yılın ilk çeyreği dikkate alındığında ise Almanya'ya yüzde 24 artışla 920 milyon, Fransa'ya yüzde 3 gelişmeyle 577 milyon, Birleşik Krallık'a da yüzde 19 büyümeyle 562 milyon dolarlık ihracat yapıldı.

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 37

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 38

İETT ŞOFÖRLERİ ANLATIYOR

Abdullah KAZDAL İETT Raylı Sistemler Eski Daire Başkanı

1 Günde Dünya’yı 12 Defa Dolaşıyorlar, Günde 1 Defa Ay’a Gidiyorlar

YOLLARIN EFENDİSİ Ankara Misket Ambarlardan Şirinevlere’e doğru gidiyorum. Ramazan ayı herkes oruçlu ve iftara 15-20 dakika var. Trafik çok yoğun, adım adım ilerliyoruz. Gidip, duruyoruz. Tabiî ki fren yapıyoruz. Bazen sert fren yapmak zorunda kalıyoruz. Sert fren yaptığım bir anda, yolculardan bir kaçı bana ser bir tavırla “Ne yapıyorsun” diye çıkıştı. Ramazan olduğu kafamdan geçti. Adamlara ne diyeceğimi şaşırdım. Bir anda durdum, arabanın frenini çektim, direksiyondan kalktım. Ayaküstü başladım misket oynamaya. Yolcular, ben oynadıkça ön tarafı arkaya doğru boşalttılar. Tahminim şoför aklını kaçırdı diye herkes uzak duruyor. Ben biraz oynadıktan sonra cevap verdim; “Görüyorsunuz, oynuyorum”. İlerideki durakta orta yaşlı biri boynuma sarıldı, yüzümden öptü. “Allah size sabur versin” dedi.

Fırsatçı Seni Ataköy-Taksim hattında çalışırken, Taksim’den kalktım. Ataköy’e giderken Tarlabaşı durağında giyimi gayet düzgün bir bey "Kaptan ben pasaport ve paramı çaldırdım, beni Ataköy'e kadar alır mısın?" dedi. Ben de tamam gelin beyefendi dedim ve Ataköy'e kadar kendisini götürdüm. Aradan yedi veya sekiz gün geçti. Aynı adam, yine aynı durakta bekliyor ve yine bana daha önce söylediklerini tekrarlayarak ücret vermeden Ataköy'e gitmeye çalışıyordu. Ben de "Beyefendi siz hala gidemediniz mi?"dedim. Bu sözlerim üzerine bo-

38

zuldu bana "Sen ne kültürsüz şoförsün" dedi. Ben de "Sen beni kandırmakla kültürlü mü oluyorsun!” diye tepki gösterip araçtan inmesini söyledim.

Sahtekâr Kazazede Bir gün 89 C hattında çalışıp, iş bitimi evime gittim. Aradan bir saat geçmeden o günkü hareket şefim beni aradı ve Fındıkzade durağında bir yolcuyu düşürdüğümü, yolcu yaralı iken bırakıp gittiğimi,

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 39

hemen garaja gelerek düşen yolcunun yanındaki kişi ile yüzleşmemi istedi. Ben tabiî ki böyle bir olay yaşamadığım için bir anda şok oldum. Neticede oturduğum semt olan Ataşehir’den kendi arabama atlayıp garaja geldiğimde beni garaj kapısında hem yetkili amir ve şef hem de yaralının yakınları bekliyordu. Yaralı yakınlarından biri “Buydu işte” dediği anda diğerleri üzerime saldırdılar.

Neyse ki araya giren bizim arkadaşlar tarafından olay yatıştırılıp sakinlik sağlanınca, hareket şefimiz beni bir hat amiri eşliğinde olay bölgesinden sorumlu Şehremini Karakolu’na gönderdi. Burada yapılan sorguda karakol amirine samimi bir şekilde olaydan haberdar olmadığımı anlattım. Karakol amiri bana inanmış fakat yapacak fazla da bir şey yoktu. Neticede karakol amiri derin derin düşünürken, birden yerinden kalkarak beni teşhis eden yaralı yakınına etkili bir ses tonuyla “Emin misin, hiç şüphen yok mu, bak bu şoför işinden oluyor?” diye tekrar sordu. Aldığı cevap “Hiç şüphem yok, tereddütsüz bu o adam” oldu. Oysa karakol amiri o şahsın doğru konuşmadığından şüphelenmişti. Yaralı şahsı Vakıf Gureba Hastanesine kaldırmışlar. Ayakları ezilmiş, bilincinin yerinde olduğu, karakola bildirilmişti. Karakol amiri hemen Şehremini garajından bana benzeyen dört şoför arkadaş daha çağırttı. Benimle beraber beş şoförü yararı şahsın yanına yüzleşmeye gönderdi. Polis nezaretinde yapılan yüzleşmede yaralı, Şehremini garajında çalışan başka bir arkadaşımızı gösterdi. Böylece büyük bir bunalımdan kurtulmuş oldum.

Sonrasında şahsın halk otobüsünden düştüğü anlaşıldı. İETT’nin olanaklarından faydalanmak için böyle bir yola başvurduğunu itiraf etti.

Sinirli Yolcu 98 M hattında çalışırken Beyazıt istikametinde oto pazarı mevkiinde almış olduğum bir yolcu ile ilerlerken bir sonraki durakta yolcu olamadığından yola devam ettim.50 metre ileride yürüyen bir adamın koşarak, el kol hareketi yaptığını gördüm. Durak harici olmasına rağmen mağduriyetini fark ettim ve otobüse aldım. Daha sonra neden el kol ha-

reketi yaptığını sorduğumda “Neden durmuyorsun lan, durakta” dedi. Bir durak evvel binen vatandaş olayı dikkatle izlemiş olsa gerek “Kardeşim bu şoför seni almak zorunda değildi, buna rağmen aldı. Neden sataşıyorsun adama” dedi. Sonra ortalık iyice karıştı ve iki yolcu kavgaya tuştular. İçeride oturan bir bayan, şoför bey aç kapıyı bu adam dün akşamda bir şoförle kavga etti. İndirelim aşağıya, dedi. Ben de “Bize ters düşer” diyerek nazik bir şekilde bayanı yerine oturtup teşekkür ettim. Olaya sebep olan vatandaş biraz şiddete maruz kaldıktan sonra sessizce yerine oturdu.

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 40

İSTANBUL’UN EMEKTARLARI

“

IKARUS & MAN

Otobüs filosunu baştan sona yenileyen İETT, İstanbul’da toplu taşımanın yükünü on yıllardır üstlenen ve şehrin gelişimine tanıklık eden IKARUS ve MAN marka otobüsleri geçen yılın sonunda servis dışına ayırdı.

TARİHİN TANIKLARI IKARUS VE MAN’LAR YOLLARDAN ÇEKİLDİ İ

ETT, başta İstanbullular olmak üzere İstanbul’a yolu düşen herkesin anılarında özel bir yer tutan; filmlerde, reklamlarda, kitaplarda, afişlerde ve insanların özel fotoğraflarında milyonlarca defa kareye giren IKARUS ve MAN marka otobüsleri hizmet dışına aldı. 2012 yılı itibariyle filosunda bulunan eski model araçları servis dışına ayırmaya başlayan İETT, ilk aşamada 1004 adet IKARUS ve 326 adet MAN marka otobüsü hizmet dışına aldı. 2013 yılı başlangıcından itibaren devam eden filo yenileme çalışmalarına paralel olarak, İstanbul yollarında seferlerine devam eden IKARUS ve MAN otobüslerin tamamı geçen yılın sonunda yollardan çekildi.

Ikarus’un serüveni 1957 yılında alınan bir araç ile başlamıştı İstanbul’un sokak ve caddelerinde seferlerini sürdürürken şehrin on yıllar içindeki hızlı gelişimine tanıklık eden ve milyonlarca insanı

40

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:17 Page 41

taşıyan IKARUS marka otobüslerin İETT’ye ilk giriş yılı 1957 yılında alınan bir araç ile başlamıştı. Daha sonrasında 1979-80 yıllarında Macaristan’da üretilen İkarus marka araçların alım ihalesine çıkılarak 305 adet Ikarus-Z260 (Solo) ve 190 Ikarus Z280 (Körüklü) İETT filosuna katılmış, IKARUS marka otobüslerin İstanbul yollarındaki uzun soluklu hizmet öyküsü devam etmişti. 1991-1994 yılları arasında yapılan ihalelerde ise 1404 adet İkarus daha İETT filosuna katılmıştı. İETT, söz konusu alımların ihalesine çıkarken, pazarlığı dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen yapmış, otobüsleri ise Macaristan’dan İETT şoförleri teslim almıştı.

Ikaruslar Meyve Sebze Karşılığı Alınmıştı 1979-80 yıllarında filoya dahil edilen İkarus marka otobüslerin ilginç bir alım öyküsü var: Türkiye’nin döviz sıkıntısı yaşaması ve kredibilitesinin yetersiz olması sebebiyle hiçbir otobüs firması İETT’nin alım ihalesine teklif vermemişti. Macaristan ise peşin alım şartıyla ihaleye gireceğini bildirmişti. Merkez Bankası ile Macaristan Milli Bankası arasında yapılan pazarlıklar sonucunda otobüslerin alımı gerçekleştirildi. Yapılan kefalet anlaşması ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi İkarus marka otobüsleri alırken, Macaristan da karşılığında Türkiye’den pamuk, tütün, yaş meyve ve sebze almıştı. Yani teslim edilen otobüsler karşılığında Macaristan, Türkiye’den çeşitli ürünler almıştı.

1992 ve 1994 yılları arasında yapılan alımlarda ise bu anlaşma iptal edilmiş ve banka kredisiyle 1404 adet İkarus otobüs İETT’ye teslim edilmişti. 80’li yıllarda alınan otobüsler ise İstanbul’dan Macaristan’a giden şoförler ile getirilmişti.

Yaklaşık 1500 km’lik yol, 20’şerli konvoylar halinde kat edilmişti.

Yeşilçam filmlerinin birçok sahnesinde görünen, 1950’li yıllardan günümüze birçok kuşağın hafızalarında yer tutan IKARUS ve MAN marka otobüslerden bazıları, Anadolu’da ihtiyacı olan belediyelere verilirken, 40 adet İkarus marka solo otobüs te İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü ortak projeler kapsamında Liberya, Çad Cumhuriyeti ve Monrovia Belediyesi’ne bağışlanacak.

Bazıları ise ilerideki yıllarda kurulması planlanan İETT Müzesi’nde eski ve yeni kuşakların ziyaretine sunularak tarihi görevlerine devam edecekler.

41

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 42

ENGELSİZ

İZMİR’E BİR ADIM DAHA İ

zmir Büyükşehir Belediyesi, akülü sandalye kullanan ortopedik engelliler için metro istasyonlarında şarj noktaları kurdu.

7-8 saatlik şarj süresini 1 saate indiren istasyonlar, engelliler tarafından çok beğenildi.

Türkiye’de engellilere yönelik ilk stratejik planı hazırlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, uygulamaya aldığı Kırmızı Bayrak, Engelsiz İlaç, Akıllı İşitme Sitemi projelerinin ardından akülü sandalyeyle ulaşım sağlayan ortopedik engellilerin günlük yaşamlarındaki en büyük sorun olan şarj konusuna da çözüm getirdi. Büyükşehir şirketlerinden İzmir Metro A.Ş. tarafından metro istasyonlarında hizmete alınan “şarj” istasyonları büyük ilgi gördü. İlk etapta Konak, Bornova ve Göztepe istasyonlarında hizmete alınan şarj noktalarından aynı anda 3 akülü sandalye

yararlanabiliyor. Şarj seviyesini algılama ve dolduğu zaman akım kesme özelliğine sahip. Şarj istasyonlarının kendilerine büyük kolaylık sağladığını belirten ortopedik engelli Gürbüz Koçak, “Daha önce dükkanlardan tekerlekli sandalyelerimizin akülerini şarj etmek için yardım istiyorduk. Şarj süresi 7-8 saati bulduğu için zorlanıyorduk. Şimdi 1 saatte şarj edip istediğimiz yere gidiyoruz. Ulaşım ve seyahat özgürlüğümüzü arttırdığı için İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

İZMİR’DE YENİ HEDEF “ERİŞİLEBİLİR” TURİZM ENAT Başkanı Laura, İzmir’i, Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri için destinasyon merkezi haline getirmeyi arzuladıklarını söyledi.

Avrupa Birliği üyesi ülkeler tarafından başta engelliler olmak üzere tüm gezginlerin özgürce seyahat etmeleri ve “erişilebilir” turizme öncelik verilmesi amacıyla kurulan ENAT ve MENA (Orta Doğu, Kuzey Afrika Ülkeleri Birliği) yöneticileri, İzmir Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. ENAT Başkanı Anna Grazia, Genel Sekreter Ivor Ambrose, Erişebilirlik Uzmanı Katerina Papamichail, ENAT Ürdün Temsilcisi İbrahim Abu-Helil ve Ürdün Kraliyet Havayolları’ndan Alexandra Anderson’dan oluşan grubu İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Dr. Sırrı Aydoğan karşıladı. ENAT Genel Sekreteri Ivor Ambrose, Ekim ayında İzmir’de “Herkes İçin Sürdürülebilir – Erişilebilir Turizm Forum ve Fuarı” düzenleyeceklerini, alt yapı çalışmaları için İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden gerekli desteği almak istediklerini bildirdi.

Merkezi Brüksel’de bulunan birliğin AB fonlarıyla kurulduğunu ve 30 ülkede 200’ü aşkın üyesi bulunduğunu hatırlatan Ambrose, “Amacımız turizmi herkese, özellikle de engellilere erişilebilir hale getirmek. İzmir’de sağlık turizmi açısından büyük potansiyel var. İzmir’i Avrupa’ya, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’ya bir köprü olarak kullanıp erişilebilir bir kent haline getirebiliriz” diye konuştu. ENAT Başkanı Anna Grazia Laura da İzmir’de turizmin gelişimi için büyük aşamalar kaydedildiğini ifade ederek İzmir’i, Büyükşehir Belediyesi işbirliği ile Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkeleri için destinasyon merkezi haline getirmeyi arzuladıklarını söyledi.

İZMİR METROSU "GÖZTEPE"YE UZADI İzmir Büyükşehir Belediyesi Ege Üniversitesi, Evka-3, İzmirspor ve Hatay’dan sonra sonra yerin 26 metre altındaki Göztepe istasyonunu da hizmete açtı. 30 Nisan 2014’de ise geriye kalan Poligon ve Fahrettin Altay istasyonlarında deneme seferlerine başlanacak.

Göztepe seferlerine katılarak vatandaşların mutluluğuna ortak olan İzmir Metro A.Ş Genel Müdürü Sönmez Alev, “Hattın ve İstasyonun testleri yapıldı. İşletme açısından biz 15 gündür trenlerimizi sürüyorduk. Bugün de güvenli bir biçimde seferlerimize başlayarak yolcularımızı aldık” dedi.

Göztepe İstasyonu’nun devreye girmesiyle yolcu sayısında büyük artış olacağını düşündüklerini ifade eden Metro A.Ş Genel Müdürü, “Zaten hep beklediğimiz gibi oldu.

Biz de buna göre çalışmalarımıza çok öncesinden başladık. Şu anda İzmir Metrosu, yaklaşık 250 binlere varan günlük yolcu sayısını taşıyor. Göztepe’nin işletmeye başlamasıyla bu yolcuya ciddi anlamda ek olacağını düşünüyoruz. Çünkü Göztepe civarında oturan yolcularımız daha önce Hatay’a yürüyebilen yolcularımız değil. Bu istasyonun kendi yolcusu olacak. Fahrettin Altay’ın açılmasıyla birlikte zaten sefer sayımızı artırmayı planlıyoruz ve yolcu sayımızın 250 binden 320-325 binlere yükseleceğini düşünüyoruz.

85 yeni araç ihalemiz yapılıyor. 10 araçlık ihalemiz yapıldı, kısa sürede bu 7-8 ay içerisinde bu araçlar gelecek. Filomuz iki mislinden büyük olacak” dedi.

42

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 43

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 44

SAĞLIK

Prof. Dr. Tekin Akpolat

İŞ HAYATINDA TANSİYONLA BAŞ ETMENİN PÜF NOKTALARI

“

Hipertansiyon erişkinlerin en sık karşılaştığı kronik hastalıkların başında geliyor. Dünyada yaklaşık olarak 1,5 milyar kişi bu rahatsızlıkla baş ederken, ülkemizde ise hipertansiyonu olan hasta sayısı neredeyse 15 milyonu buluyor. Liv Hospital Nefroloji Bölümü’nden Prof. Dr. Tekin Akpolat, birçok kişinin yaşamını etkileyen hipertansiyonun nedenleri, yol açtığı hastalıklar hakkında bilgiler verirken tedavi yöntemleri konusunda da ipuçlarını paylaşıyor.

Hipertansiyon nedir? Ülkemizde 15 milyon kişinin yaşamını etkileyen hipertansiyon hastalarının yaklaşık yarısı kan basıncının yüksek olduğunun farkında olmadan yaşantısını sürdürmeye devam ediyor. Bu 15 milyon hastadan yaklaşık 10 milyonu ise kan basıncını kontrol ettirmiyor. Hipertansiyonun önemi, sık karşılaşılması, belirti vermediği için hastalar tarafından fark edilememesi, fark edilse bile yeterli ölçüde tedavi edilmemesi hastalığı daha da tetikliyor. Yeterli tedavi alamayan hastalarda birçok organ olumsuz olarak etkileniyor. Yüksek tansiyondan en çok etkilenen organlar ise kalp, beyin, böb-

44

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 45

SAĞLIK rek, gözler ve ana damarlar oluyor. Hipertansiyon oluşumuna yol açan faktörlerden en önemlisi tuz kullanımının çokluğu ve genetik etkenlerdir. Tuzu fazla tüketen toplumlarda hipertansiyon sıklığı daha fazladır. Bunun yanı sıra ailede hipertansiyon olan kişilerde bu risk daha da fazlalaşıyor. Ayrıca stres, hareketsiz yaşam, şişmanlık, kötü beslenme alışkanlıkları gibi durumlar da hipertansiyon oluşumuna katkıda bulunur.

Hipertansiyona yol açan hastalıklar Hastaların yüzde 5-10’unda ise hipertansiyon başka bir hastalığa bağlıdır. Hipertansiyona yol açan hastalıkların önemli kısmı böbrek kaynaklıdır. Hormonal hastalıklar ise önemli diğer bir grubu oluşturmaktadır. Bu hastalıkların önemli bir kısmının tedavi edilebilir nitelikte olması, hastalıkların tedavisi ile de hipertansiyonun kalıcı tedavisinin mümkün olması her hastanın hipertansiyona yol açan hastalıklar açısından değerlendirilmesini zorunlu kılar.

Uzun çalışma saatleri hipertansiyonu yükseltiyor Uzun çalışma saatleri, masa başı çalışma düzeni ve düzensiz beslenme tansiyonu olumsuz etkiler. Çalışma hayatının stresi de göz önüne alındığında çalışanlar hipertansiyon ve hipertansiyona bağlı sorunlar için risk altındadırlar. Zamanın kısıtlı olması kişileri daha az hareket etmesine fırsat verir. İş yemekleri ve uzun süren toplantılar beslenme düzenini daha da bozar. Kişinin kendisine zaman ayıramaması tedavinin de aksamasına neden olabilir. Hipertansiyon tedavisi üç aşamadan oluşuyor; hipertansiyona yol açan hastalığın tedavi edilmesi, ilaç uygulaması, yaşam düzeninde değişikliğe gitmek. Tuz alınımının kısıtlanması, fazla kiloların verilmesi, fiziksel aktivitenin artırılması, sigara ve alkolün belli düzeyde tutulması başlıca yaşam düzeni değişiklikleridir.

Tansiyon kontrolünde pratik yollar İş yaşantısından tansiyonu kontrol etmenin yolları üç başlıkta incelenebilir. Bunlar, sağlıklı bir hasta-hekim ilişkisi, hipertansiyon hakkında yeterli ve doğru bilgiye sahip olmak, iş yaşantısı içerisinde hipertansiyon tedavisinde gerekli olan yaşam düzeni değişikliklerini gerçekleştirmektir. Tüm hastalıklarda olduğu gibi hipertansiyonda da tedavinin başarılı olması için hastanın önce bir hekim tarafından değerlendirilmesi ve tedavinin planlanması gerekir. Hipertansiyon açısından özel durum hipertansiyona yol açan bir hastalığın olup olmadığının araştırılmasıdır. Hipertansiyonun sık karşılaşılan bir hastalık olması ve hemen herkesin sosyal çevresinde hipertansiyonu olan bir yakınının olması nedeni ile hipertansiyon hastalar arasında sıklıkla konuşulan konulardan birisidir. Hastalar sürekli doğru-yanlış bilgi edinmekte ve tedavileri yönlendirilmektedir. Bu nedenle hipertansiyon hakkında yeterli ve doğru bilgilere sahip olmak gerekir. İş yaşantısında tansiyonu kontrol etme yolları arasında belki de en zor olan iş yaşantısı ile hipertansiyon tedavisinde gerekli olan yaşam düzeni değişikliklerini uyumlu hale getirmektir. Hastanın hastalığını kabullenmesi ve doğru yönlendirilme ile birlikte bu sorun kolaylıkla aşılabilir. Kan basıncını kontrol altına almanın yollarından birisi de bir kan basıncı ölçüm aletine sahip olmaktır. Günümüzde hipertansiyon hastaları şanslıdır, çünkü fiyatları oldukça makul ve doğru ölçen otomatik tansiyon ölçüm aletleri sayesinde hastane dışında kan basıncını ölçebilir. Burada önemli olan doğru alet seçmektir. Çalışma ofisinizde de bir alet bulundurmanızda yarar vardır.

Dışarıda yemek yerken dikkat edilmesi gerekenler  Çok aç yemeğe gitmeyin. Menüyü dikkatle inceleyin ve tuzsuz, az yağlı, yağsız ürünleri seçin. Porsiyonları oranlı tüketin. Kırmızı et yerine beyaz et tercih edin. Tatlı yerine meyve yiyin. Ara sıcaklarından kaçının. Su tüketimini artırın ve şekerli içeceklerden kaçının. Alkol alımını azaltın. Yemeklerde tuz yerine limon ve baharat kullanın

Yemek seçerken acele etmeyin İş yaşantısında en büyük zorluklardan birisi dışarıdan yiyecek tüketmektir. Ancak bilinçli ve planlı bir yaklaşımla dışarıda yemek tüketmek tansiyona olan olumsuz etkileri en aza indirger.

Hipertansiyondan kaçınmak için tuzu az kullanmak, ara öğünleri atlamamak ve doğru lokantaları seçmek önemlidir. Ülkemiz dünyada en çok tuz tüketen ülkelerden birisidir. Tuz açısından zengin gıdaların tüketiminden kaçınmak gerekir. Ara öğünlerde simit, kuru pasta gibi seçenekler tuz nedeni ile tercih edilmemelidir.

Evden çıkarken yanımıza bir meyve koymak, bir avuç fındık almak güzel seçenekler olabilir. Öncelikle diyete uygun alternatif sunabilen lokantalar tercih etmelisiniz. Restoranlarda yemek seçerken acele etmemek ve özel isteklerden kaçınmamak yararlı olur.

45

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 46

BUSWORLD TURKEY’DE KALAN SON YERLER

“

Başta minibüs ve midibüs segmentleri olmak üzere önemli bir üretici ve kullanıcı ülke konumunda olan Türkiye, 5. Otobüs Endüstrisi ve Yan Sanayi Uluslararası İhtisas Fuarı, Busworld Turkey 2014 ile gövde gösterisi yapacak. Son yerlerin kaldığı fuarda eski katılımcı firmaların yanı sıra çok sayıda yeni firma da fuara katılıyor.

En yeni otobüs, minibüs ve midibüs modellerine ek olarak yan sanayi sektöründe faaliyet gösteren firmaların da en son ürün ve hizmetleriyle ziyaretçi karşısına çıkacağı fuar, 24-27 Nisan tarihleri arasında İstanbul (CNR) Fuar Merkezi’nde 4 gün süreyle gezilebilecek.

Yerli ve yabancı profesyonel ziyaretçilere açık olacak fuarı, yurtdışından gelecek basın mensupları da yakından takip edecek. Fuarın resmi açılışı ve basın günü 24 Nisan.

B2B uygulaması, ilk defa Busworld Turkey Fuarı’nda Üst düzey yabancı firma ve yerel yönetim yetkililerinden oluşan alım heyetleri, katılımcı firmalar ile görüşmek amacıyla Busworld Turkey 2014 Fuarı’nı ziyaret etmek için İstanbul’a geliyor. Afganistan, Bosna-Hersek, Bulgaristan, Cezayir, Fas, Filistin, İran, Irak, Katar, Lübnan, Makedonya, Özbekistan, Pakistan, Sudan ve Tunus gibi ülkelerden gelecek yetkililer, Busworld Turkey Fuarı’nın katılımcı firmalarıyla fuar süresince ticari temaslarda bulunacak.

Katılımcı ve ziyaretçileri buluşturan B2B uygulaması, Busworld Turkey Fuarı’nda ilk

46

defa uygulanacak. Bu sayede fuarın tüm katılımcıları ve kayıtlı ziyaretçileri Busworld Turkey B2B web portalı üzerinden fuar öncesinde karşılıklı randevu alarak fuar alanında ikili görüşmeler yapabilecekler.

IPRU heyeti Busworld Turkey Fuarı’nda Türkiye’den TOFED ile birlikte; Ukrayna, Romanya, Gürcistan, İran, Azerbaycan, Makedonya, Bulgaristan, Ürdün, Rusya, Sırbistan, Sudan, Hırvatistan ve yeni dâhil olan Bosna-Hersek ve Karadağ ile birlikte toplam 15 ülkede karayolu yolcu taşımacılığı ile ilgili kuruluşları aynı çatı altında toplayan IPRU’ya (International Passenger Road Transport Union) üye ülkelerden gelecek olan heyet, Busworld Turkey 2014 Fuarı çatısı altında bir araya gelip hem fuarı ziyaret edecek hem de firma yetkilileri ile görüşecek.

Busworld Academy kapsamında Yangın Güvenliği Semineri Fuarın 2. günü olan 25 Nisan tarihindeki Busworld Academy kapsamında Yangın Güvenliği konulu bir seminer düzenlenecek. Moderatörlüğünü EBCA’nin (European Burn

Casualties Association) kurucu üyesi ve başkanı olan Dominiek Viaene’nin yapacağı Yangın Güvenliği konulu seminerde; İsveç’teki SP Teknik Araştırma Merkezi’nden (SP Technical Research Institute) Fredrik Rosén; “Otobüs ve Minibüslerdeki Motor Bölmelerinde Yangın Durdurma Sistemleri”, Fransız kaza uzmanı Patrick Botto; “Otobüslerde Çıkan Yangınların İnsan Kaynaklı Sebepleri ve Sonuçları”, ABD’li Kidde Technologies, Inc. Genel Müdürü Joseph Peoples; “Otobüs Yangınlarını Önleme, Tespit etme ve Durdurma Yöntemleri” ve Fairport Merkez Okul Bölgesi Ulaşım Direktörü Peter Lawrence; “Otobüs Sürücülerinin Eğitimi ve Nitelikleri”, İngiltere’den Yangın Güvenliği Platformu Genel Müdürü Michael Hagen; “Otobüs ve Minibüs Yangınlarından Kaçış Yolları”, Fransa’daki AREVA Ürün Müdürü, Dr. Franck Verbecke; “İlk Müdahale Ekipleri için Yakıt Pilli Otobüs ve Hidrojen Güvenliği Eğitimi” ve son olarak da Çin’deki Chongqing Jiaotong Üniversitesi’nden James Wang; “Otobüs ve Minibüslerde Güvenlik ve Yangın Güvenliği” konularında konuşma yapacaklar ve izleyicilerin sorunlarını yanıtlayacaklar.

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 47

MİCHELİN’İN YENİ KIŞ LASTİĞİ ALPİN 5 Michelin, sektörde yüz yılı aşkın deneyimiyle yeni lastik teknolojileri üretmeye devam ediyor. Michelin’in Total Performance stratejisi ile uzun Ar&Ge çalışmaları sonucu geliştirdiği yeni kış lastiği Alpin 5, karla kaplı zeminin yanı sıra ıslak ve soğuk zeminde sağladığı yol tutuşu ve çekiş gücüyle göz dolduruyor.

Michelin’in kış mevsimine yönelik olarak geliştirdiği Alpin serisinin yeni jenerasyonu Alpin 5, Ekim ayından Nisan ayına kadar sürücülerin karşılaşacakları bütün mevsim ve yol koşullarında maksimum performans sunuyor. Ekim-Nisan ayları arasında karlı gün sayısının yalnızca birkaç gün olduğunu göz önünde bulundurarak; kış mevsiminde kuru, ıslak ve soğuk yollarda maksimum tutunma sağlayan Alpin 5, Şubat ayından itibaren yollarda olacak.

Kaza Bilimi Kürsüsü ve Fransız Ulaşım, Gelişim ve Ağlar için Bilim ve Teknoloji Enstitüsü (IFSTTAR) ile kurduğu işbirlikleriyle kaynağını gerçek hayattan alan Michelin Alpin 5, kış mevsiminde değişkenlik göste-

ren hava koşullarına sağladığı mükemmel uyumla rakiplerinden ayrılıyor.

Alpin 5 ilk kez bir kış lastiğinin sırtına yerleştirilen “Elastromer” teknolojisine sahip. Yenilikçi lastik sırtı teknolojisi sayesinde lastik sırtına yerleştirilen “Elastromer”ler, kauçuk bileşenini daha yüksek bir oranda silika kullanarak tek biçimli hale getiriyor. Bu sayede enerji verimliliği elde edilirken bir yandan da ıslak ve karla kaplı yüzeylerde yol tutuşunu sağlanıyor. Alpin 5’te kullanılan yeni kauçuk, dördüncü nesil Helio Bileşeni teknolojisi sayesinde lastiğin kış mevsimi koşullarında etkin çalışmasını da kolaylaştırıyor

LASSA’DAN Y KUŞAĞI LASTİK Hem ıslak hem de kuru zeminde sağladığı mükemmel yol tutuşuyla limitlerde sürüş imkânı veren yeni Phenoma, ani manevralara verdiği hızlı cevaplar ve mükemmel fren yeteneğiyle sportif sürüşü seven kullanıcıları baştan çıkarıyor!

Brisa’nın lastik sektöründe 40’ıncı yılını kutlayan markası Lassa, yüksek performansa sahip spor araçlar ve sportif sürücüler için tasarlanan spor segment Phenoma lastiğinin ‘Y hız sınıfını’ Türkiye ve uluslararası pazarlara aynı anda sunuyor.

Saatte 300 kilometre ve üstünde hız yapabilen lastikleri tanımlamak için kullanılan ‘Y hız sınıfı’ özellikle 17 inch ve üstü jant genişliğine sahip ‘ultra yüksek performans (UHP)’ lastikleri için önem taşıyor.

Brisa Genel Müdürü Hakan Bayman, giderek gelişen otomobil teknolojisine paralel olarak, pazardaki ‘Y’ hız sınıfı lastiklerin satış grafiğinde gözle görülür bir artış yaşandığını belirterek, “2011 ile 2013 lastik satışlarını kıyasladığımızda ‘Y’ hız sınıfı lastiklerin satışında %34 oranında artış olduğunu görmekteyiz.

Geçen yıl 17 jant ve üstü ‘Ultra Yüksek Performans’ segmentindeki satışların yaklaşık %40'ını ‘Y’ hız sınıfı lastikler oluşturdu. Bu lastiklerin üretimi için özel bir teknoloji, tasarım ve ekipman gerekiyor. Türkiye lastik sektörünün lideri olarak, pazardaki iddiamızı sürdürülebilir kılmak ve bu alandaki ihtiyacı karşılamak adına ülkemizde bu yatırımı yapmaya karar verdik. Türkiye’de pazara sunulan ilk yerli ‘Y’ hız sınıfı lastiği üretmiş olmaktan dolayı gururluyuz” diye konuştu.

İHRACATTA PIRELLI FARKI Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, 9 milyon 320 bin adetlik otomobil lastiği ihracatının gerçekleştirildiği 2013 yılında, ihraç edilen otomobil lastiklerinin yüzde 40’ında Pirelli Türkiye imzası yer aldı.

2013 yılı ihracat rakamlarını paylaşan Pirelli Türkiye, toplam 5 milyon 415 adetlik lastik satışıyla, gelirini bir önceki yıla oranla yüzde 5 artırarak 666 milyon TL ihracat geliri elde etti. Pirelli İzmit Fabrikası’nda yapılan üretimin yüzde 60’lık bölümünün ağırlıklı Avrupa ülkelerine ihraç edildiğini söyleyen Pirelli Türkiye Genel Müdürü Mete Ekin, “2013 yılında gerçekleştirdiğimiz 5 milyon 415 bin adetlik ihracat adedimizle, 666 milyon TL’lik bir ihracat geliri elde ettik. TÜİK verilerine göre, 2013 yılında Türkiye’den gerçekleşen 15 milyon 626 bin adetlik toplam ihracatın yaklaşık yüzde 35’lik kısmını Pirelli Türkiye olarak gerçekleştirdik ve bu anlamda Türkiye ekonomisine çok önemli katkı sağladık” şeklinde konuştu.

2014 yılında 300 bine yakın motor sporları lastiği ihraç etmeyi istiyoruz 2010 yılından itibaren lastik teknolojisinin en üst noktası sayılan ve sadece İzmit fabrikasında üretilerek dünyaya ihraç edilen Formula 1 lastiklerinin yanı sıra WRC, GrandAm, Ferrari Challenge gibi dünyanın en önemli motorsporları organizasyonlarının lastiklerinin üretimini de gerçekleştirdiklerini belirten Ekin, 50 bin adeti F1 lastiği olmak üzere toplam 220 bin adet motorsporları lastiği ihraç ettiklerini söyledi. 2013 yılında ihraç ettikleri 220 bin adetlik motorsporları lastiği ihracının önemli bir rakam olduğuna değinen Mete Ekin, 2014 yılında 300 bine yakın motorsporları lastiği ihraç etmek istediklerini belirtti.

47

28-48-sayi47:Layout 1 09.04.2014 22:18 Page 48

ELEKTRİKLİ OTOBÜS ANKARA’DA Doğalgazlı otobüslerle dünyanın en çevreci otobüs filosuna sahip olan Ankara Büyükşehir Belediyesi, şimdi de “Elektrikli Otobüs” filosu kurmaya hazırlanıyor. Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak tartışmasız dünyanın en çevreci, en yeşil otobüs filosuna sahip olduklarını vurguladı.

“

Şu anda 1300 doğalgazlı otobüsümüzle dünyada olmayan bir rekoru elde ettik. Yaş açısından, gençlik açısından da en genç olan filo Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde… Çevreci mücadelemiz devam ederken yeni bir ilk imza atmak için bugün sizlerle burada toplandık. Türkiye’de ilk defa elektrikle çalışan bir otobüsü devreye sokup deneme çalışmalarını yapıp vatandaşımızın teveccühünü de kazandığımız takdirde önümüzdeki dönemde çevreci filomuza elektrikli otobüsleri de kazandırmak istiyoruz. Çevre dostu elektrikli otobüsleri yılda 5 bin 200 ağacın sağladığı oksijenin yok olmasını önlüyor. Elektrikli otobüsün aküsü 5 saatte full olabiliyor. Yılda 900 varil petrol tasarrufu ile yakıtta yılda 170 bin lira da tasarruf sağlıyor. Egzoz yok, emisyon yok, gürültü yok, kirlilik yok, sıfır karbon, bol oksijen inşallah Ankara’ya bu otobüsleri kazandırmak istiyoruz.”

Fiyatlar Gün Geçtikçe Düşüyor Elektrikli otobüslerin gün geçtikçe fiyatlarının düştüğünü kaydeden Başkan Gökçek, “Elektrikli araçlar; doğalgazlı araçlar veya mazotlu araçlarla fiyat olarak da rekabet ettiği takdirde gerek Ankara’da olsun gerek diğer belediyelerde olsun elektrikli otobüsler tercih edilecektir. Çünkü dünyanın en çevreci otobüsleri bunlar” diye konuştu. Elektrikli otobüsleri 1 ay boyunca deneyeceklerini, fiyatlarında anlaşma sağlamaları halinde bundan sonra alacakları tamamını doğrudan doğruya elektrikli otobüslerden yana tercih edeceklerini kaydeden Başkan Gökçek, şöyle devam etti: “Pazarlıksız 400 bin EURO diyorlar ama bana kalırsa 100 bin EURO’ya almak isterim. Ancak zaman içinde fiyatların kesinlikle diğerleri ile rekabet edilebilir hale geleceğine inanıyorum. Bundan 2 sene önce yine elektrikli otobüsleri test ettiğimizde 800 bin EURO demişlerdi, inşallah daha aşağı iner. Bizim almış olduğumuz son doğalgazlı otobüsler, solo olanlar 285 bin Euro idi… Çok iyi bir pazarlıktan sonra almıştık, bu elektrikli otobüsler 400 bin Euro olduğuna göre biraz daha inecek olursa mutlaka tercih edilir hale gelecektir.”

48

Altınpark-Kuğulu Park Arasında Denenecek Elektrikli otobüslerin 5 saatte şarj olabildiğini belirten Başkan Gökçek, “Mesafe olarak da 150-250 km arasında kendisini idare edebiliyormuş. Durduğu son noktada şarj edilebilir olursa mesafe daha da yükselebilir, gün geçtikçe teknoloji de gelişiyor. Pillerin kullanım süreleri daha da artacaktır” dedi.

Başkan Gökçek 1 ay süreyle deneme amaçlı olarak getirtilen elektrikli otobüsün Altınpark-Kuğulupark arasında çalışacağını belirtti.Başkan Gökçek, “Bir ay deneme yapıp verimini göreceğiz, fiyatlarda anlaşabilirsek bundan sonraki yapmış olduğumuz ihalelerde elektrikli otobüslere geçmeye kesinlikle niyetimiz var” diye konuştu.Konuşmaların ardından Başkan Gökçek, elektrikli otobüsünün direksiyonuna geçerek Altınpark içinde tur attı.

on-kapaki-ici-arka-kapak-ici:Layout 1 09.04.2014 22:22 Page 2

Gülmece Temel

Diğerleri;

Temel'e sormuşlar

— Yandık hiç çekilmez bu herif! Bari dikkat edelim, der-

- Dünyanın en mesut insanı kimdür?

Temel:

ler.

Ama bir kaç gün sonra diğeri de basar bir ördeğin üze-

- Âdem babamuzdur. Onun kaynanasu yoktur da!

rine. Onun da koluna çirkin bir erkek kelepçeler Cebrail.

3.sü;

Anahtar

— Yooo! Ben kesinlikle basmamalıyım!

Gökdelenin asansörü bozulmuştu. İki arkadaş yirminci

O kadar dikkat eder ki, hiç bir ördeği çiğnemez. Bir yıl

kata kadar merdivenleri çıkmak zorunda kalınca, her katta

sonra Cebrail elinde yakışıklı bir erkekle görünür. Kadının

gülünç bir fıkra anlatmaya karar verdiler. Böylece tam on

koluna kelepçeler adamı.

dokuzuncu kata çıkmışlardı ki bir tanesi: “Şimdi” dedi. “En

Kadın adama döner;

şahanesini anlatacağım. Kapının

anahtarı

— Yaşasın! Ördeğe bas-

arabada

madım diye seni bana ödül

kaldı...”

olarak yolladılar!!

Adam döner kadına ve:

Sarhoş

— Salak kadın, ördeğe

Çok yaşlı ve bir o kadar

ben bastım!

da çirkin bir kadın soluk soluğa karakola gidip şika-

Anladığının İspatı

yetçi olur:

Tanıdıklardan biri, yaz-

-Adamın biri beni saat-

dığı romanın müsveddelerini

lerdir izliyor, kendimi bu-

Neyzen Tevfik’e göstererek

raya

fikrini sorar:

zor

attım,

galiba

sarhoştu memur bey, der.

Polis çirkin kadını tepeden tırnağa süzer ve cevaplar: -Galiba değil, mutlaka sarhoşmuş, belli...

Neyzen beğenmediğini ifade edince, adam: -İyi ama der. Siz hiç roman yazmadınız ki!

Neyzen Tevfik şu cevabı verir:

Ödül 3 kadına araba çarpar ve ölürler. Tam cennete girecek-

-Ben yumurtanın tazesini, bayatını iyi anlarım. Ama bu güne kadar hiç yumurtlamadım.

lerken Cebrail gelir ve der ki; — İçerisi ördek dolu; sakın ördeklere basmayın cezalandırılırsınız.

Oturmak istemez Abdülhak Hâmid’ in evindeki sohbette, konu gençlik ve

— Tamam, diyerek içeri girerler.

ihtiyarlıktan açılır. Yaşı geçmiş bir hanım, Abdülhak Hamid’

İçerisi gerçekten ördek doludur. Ama o kadar çoklardır

e döner ve:

ki üzerine basmamak mümkün değildir. Nitekim biri basar

-Efendim, gönül kocamaz, der.

üzerine ördeğin. Hemen Cebrail görünür ve yanında da çir-

Hamid cevap verir:

kin bir erkek getirir, kadının koluna kelepçeler.

-Kocamaz ama, kocamış bir vücut içinde oturmak da is-

— Bundan sonra bu adamla yaşayacaksın, denir.

temez.

FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV TEMSA Yetkili Satıcısı