Halkulasim46

www.akia.com.tr

www.ulasim-ma.com

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:47 Page 1

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:47 Page 2

İÇİNDEKİLER

10-11

İmtiyaz Sahibi: Murat UZUN Gsm.: 0555 553 20 72

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ahmet ERGUN Gsm.: 0505 423 12 17

MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Satış ve Pazarlama Direktörü Eren Gündüz:

PAZARDAKİ DEĞİŞİME DOĞRU FİYAT POLİTİKASIYLA

AYAK UYDURAMADIK

Editör Ahmet ERGUN

18-19

Muhabir Abuzer TAŞTAN

Halkla İlişkiler Müdürü Melek ALTUNDAŞ

Ben Bu Otobüsü

Basım Yeri ANKA Matbaacılık LTD.ŞTİ.

YAYIN TÜRÜ Ulusal Süreli Yayın - Aylık

2

20-21

Yönetim Yeri Tarlabaşı Bulvarı Kalyoncu Kullu Mh. Gönül Apt. No.:242 Kat: 2 Daire: 2 34435 Beyoğlu/İSTANBUL Tel&Fax : 0212 361 45 29 E-mail: halkulasim@hotmail.com

İçindekiler

Grafik Tasarım EYLÜL GRAFİK-Satı GÖKÇE Tel: (0212) 252 62 57

YENİ İSTANBUL HALK OTOBÜSLERİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI YALÇIN BEŞİR:

ECZANEDEN PATATES İSTEMEK YERİNE

PROFOSYONELLEŞELİM

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:47 Page 3

DEMİRBAŞ VE DİĞERLERİ

Türkiye genelinde halk otobüsü esnafının en önemli iki gider kalemi mevcuttur. Bu iki kalem yıllık kazancın çok büyük bir bölümünü götürmektedir. Günlük olarak yakıt gideri ve ortalama 6 yılda bir araç değişimleri. Özellikle son 3 yılda şehiriçi otobüs piyasası yeni aktörlerin de yatırımı ile canlandı. Mercedes, Man, Karsan, BMC, Temsa, Isuzu, Otokar, Tezeller gibi birçok firma sektörün canlanmasını sağladı. Esnaf artık daha çok çeşit araç tercih hakkına sahip oldu. Lakin piyasanın canlanması ile bazı üreticiler zorunlu değişikliklerin olmasını fırsat bilerek esnafa pek de kaliteli hizmet sunmadığı ortaya çıktı. Eskiye nazaran daha çok şikayetlerin artması bunun en bariz göstergesi oldu. Esnaf özelikle satış sonrası hizmetlerde önemli sıkıntılar yaşıyor. Sattığı aracın arkasında durmayı ilke edinmeyen bu gibi firmalar yüzünden esnaf halka kaliteli ve düzenli hizmet sunamıyor. Servislerden düşen araçlar hem seferlerin aksamasına hem de esnafın hak edişlerinde düşmeye neden oluyor. Bir günlük iş kaybı esnafa yarattığı arıza gideri dışından 1000TL gibi de iş kaybına neden olmaktadır.

Belediyeler Bu Firmalara Dur Demeli Konforlu ve kaliteli taşımacılık sloganı ile yola çıkan büyükşehirler özellikle bu firmaları tespit etmeli. Üç kuruş ucuza satılıyor diye bu firmaların tercih edilmesi engellenmelidir. Bu firmaların ayıpları aslında doğrudan belediyelerinde kalitesiz hizmet sunduğu intibasına neden olmaktadır.

Esnafımız günün liste fiyatları ile alımların karlı olduğu inancından vazgeçmelidir. Günlük yaşanılacak iş kayıpları, servis hizmetleri, parça tedariki, sorun çözümleri ve ikinci el piyasalarını iyi takip etmelidir. Firmaların bünyesinde ki mühendis sayısı, arge yatırımları, test aşamaları ve bayi güvenceleri fiyatlardan çok daha önemlidir. Çünkü bu araçlar ticari araçlar ve günlük minimum 1000 yolcu taşımaktadır.

Hem de en az 6 yıl kullanılacağı ve 15 yıla kadar kullanım hakkının bulunduğu düşünüldüğünde. Önemli olan parça, servis, usta, kalitedir.

40-41

KURUMSALLAŞMA ADINA DAHA CİDDİ ADIMLAR ATMALIYIZ

BİLİNÇLİ MÜŞTERİ KALİTELİ HİZMET

24-25

İSTANBUL 12 METRE HALK OTOBÜSÜ PAZARINDA YILLARDIR DEĞİŞMEYEN MANZARA:

22-23

editörden

KENTİÇİ OTOBÜS DURAKLARI

MURAT UZUN

3

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:47 Page 4

HÜSEYİN ERDEVE’Yİ TANIYALIM 1963 Mardin Nusaybin doğumluyum. İlkokul ve liseyi Mardin’de okudum. Askeriliğimi yaptıktan sonra uluslararası taşımacılık işine girdim. Bu esnada Nusaybin’de Şoförler Esnaf ve Sanatkârlar Odası yöneticilikleri görevinde bulundum. Sonra Adana’ya yerleştim ve uzun süre orada özel halk otobüsü işletmeciliği yaptım. 1997 yılında İstanbul’a yerleştikten sonra 3 tane çi katlı özel halk otobüsü ve İstanbul Otobüs A.Ş. bünyesinde çalışan 17 otobüsün işletmeciliğini üstlendim. İstanbul Otobüs İşletmecilileri Derneği kurucusuyum ve bu derneğin başkanlığını kapatma kararı aldığımız güne kadar yürüttüm.

DERNEKLER AMACINDAN SAPTI

“

İstanbul Otobüs İşletmecilileri Derneği Kurucusu ve Başkanı Hüseyin Erdeve “İstanbul Otobüs A.Ş kurulduğu günden beri esnafının kazançlarını artırmak ve yaşanan sorunları gidermek adına çalışıyor. İstanbul Otobüs A.Ş. bünyesinde çalışan derneklerin de buna katkısı olmuştur. Fakat bu kurumların yaptırım güçleri yok. Dernek sayılarının sürekli artması ve bazı kişilerin koltuk sevdası adına yaptığı çalışmaların kimseye faydasının olmadığını gördük. Bu yüzden tek bir birlik çatısı altında birleşmek ve İstanbul Otobüs A.Ş. adına daha faydalı çalışmalar yapabilmek için üyelerimizle derneğimizi kapatma kararı aldık.”

İstanbul Otobüs A.Ş. bünyesindeki işletmecilere yönelik bir dernek kurmuştunuz. Geçtiğimiz günlerde üyelerinizle birlikte derneği kapatma kararı aldınız ve kapattınız. Derneğinizin kuruluş amacı neydi, neden kapatma kararı aldınız?

Kurucusu olduğum İstanbul Otobüs İşletmecileri Derneği ve İstanbul Otobüs A.Ş.’ye bağlı çalışan diğer derneklerin kuruluş amacı; ilk yıllarında kurum yöneticileriyle sektörel deneyimlerimizi paylaşarak esnafa katkı sağlamaktı. Süreç içersinde gördük ki kimi insanlar statü kazanmak, başkan olmak adına bazı işlere giriştiler. Dernek sayıları da sürekli artmaya başladı. Deneğimizin üye sayısı bizim kapatma kararımızdan önce 33’e kadar çıkmıştı. Kırka yakın üyemiz de diğer dernekler de kayıtlı idi.

Kalan işletmecilerimiz ise dernek fikrine sıcak bakmıyordu. Otobüs A.Ş. deki özellikle İstanbul bölgesindeki araç sahiplerine baktığınız zaman 194 aracın sahibi 30-35 kişiyi geçmiyor. Büyük araç sahipleri derneklere üye olmuyorlardı. Bu sıkıntıyı aşamadık. İstanbul Otobüs A.Ş. işletmecilerinden Hüseyin Özbek bir fikir ortaya attı. Dernekleri kapatalım. Anadolu, İstanbul ve Beyoğlu’ndaki bütün bölgelere hitap edecek Otobüs A.Ş. bünyesinde bir birlik gücü oluşturalım. Şahsen ben de aynı görüşte olduğum için bu konuyu arkadaşlarımla paylaştım. Birlikte aldığımız karar “A,B ve C bölgelerimde ayrı ayrı aidat ödeyeceğimize neden bu oluşumun içinde yer alıp, tek çatı altında birleşip maliyetleri düşürmeyelim” oldu. Çok başlılığı kaldırmak ve tek bir birlik çatısı altında toplanmak amacıyla İstanbul Otobüs İşletmecileri Derneğini kapatma kararı aldık.

Diğer derneklerde durum nedir. Onlardan da bu oluşuma katılmak isteyen var mı?

Bu konuda çok net bilgi sahibi değilim. İnsanlarımızın seçimlerden

4

sonra ellerini başlarının arasına alıp düşünmeleri gerekiyor. Şuanda 4 dernek var. Prosedür tamamlandıktan sonra biz kapatınca sayıları üçe düşecek. Bu derneklerin kuruluş amacı ilk yıllarında şehiriçi otobüs işletmeciliği konusunda Otobüs A.Ş yöneticilerine yardımcı olmaktı. Derneklerin tabii ki büyük katkıları da olmuştur. Bana sorarsanız artık işlevlerini yitirdiler. Büyük resmi görünce bu oluşuma katılmak isteyenler mutlaka olacaktır. İstanbul Otobüs A.Ş.’ye siz bir işletmeci olarak gittiğinizde dertlerinizi dinleniyor, sorunlarınızı çözebiliyor mu?

Yöneticilerimiz iyi niyetle sorunları çözmek için çalışıyor. Ama onların da benim gördüğüm kadarı ile aşamadıkları bir durum var. Örnek vermek gerekirse; İstanbul bölgesinde zarar eden hatlar nasıl rehabilite edilir veya yerlerine nasıl farklı hatlar konulur diye çalışmalar yapıp onlara götürüyoruz. Değerlendirmesini yapıyorlar ama ne yazık ki UKOME ve meclis kararı olmasına rağmen İETT’den bunu geçiremiyorlar. Dolayısıyla onların yetkileri bir noktada tıkanıyor. Sistemin tıkanmaması için ulaşımda halk otobüsçüsü, İETT ve Otobüs A.Ş. diye bir ayrımın ortadan kalkması gerekiyor.

Uzum Kilometrelerde Az Yolcu Taşıyan Esnaf Mağdur Oluyor Derneğimiz aktif olarak çalışmasa da Otobüs A.Ş. ile sürekli iletişim halindeyiz. Onlara çözüm önerileri sunuyoruz. İstanbul toplu taşımacılığında hatlarla ilgili yolcu sayısı ve kilometreler ile alakalı özel halk otobüsleri ve Otobüs A.Ş. arasında yaşanan çekişmelerin ortadan kalkması için yeni bir sistem getirilmelidir. Bize göre bu sistem şu şekilde olmalı; Otobüs A.Ş.’deki hak edişler ihale şartnamesinde yüzde 60 kilometreye,

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:47 Page 5

yüzde 30 yolcu esasına ve yüzde 10’da performansa göre ödenir. Ama yüzde 60 kilometre, yüzde 40 yolcuya göre hareket ediliyor. Bu sistem veya benzeri İstanbul’da ki tüm hatlar üzerinde oturtulup, dağıtımı eşit şekilde yapılmalıdır. Şuanda herkes kısa kilometrede, çok yolcu taşımak için uğraşıyor. Bu da demektir ki tarihi yarım ada içerisinde olan hatlar iş yapıyor, dışındakiler iş yapmıyor. Uzun kilometrelerde az yolcu taşıyan bölge esnafı bu haksız rekabet ortamında mağdur oluyor. A,B ve C bölgelerinde ne kadar yolcu taşınıyor, yakıt giderleri nedir, hepsinin hesabını yapıyor Otobüs A.Ş.’ye veriyoruz. Böyle bir sistem olursa herkes daha çok kilometre yapıp daha çok yolcu taşır.

Pansuman Değil Çözüm Sizce bu sistem halk otobüslerinde de uygulanılabilir mi?

Karar vericiler bu sistemi sağlıklı olarak dizayn ederlerse sorunları kökten çözerler. Mesele pansuman değildir. Yıllardır şu hattı iyileştireyim derken, diğer bir hatta zarar veriyorlar. Esnafta buna isyan ediyor. Bu kısır bir döngü, sistemi adaletli kurarsınınız; kim ne kadar çok çalışıyorsa ona göre pastadan payını alır. Bence doğru planlama ile İstanbul’daki tüm otobüsler bu sistemde çalışabilir.

Başbakan’ın halk otobüslerini ziyaretinde söylediği KDV indirimi sizi nasıl etkiler?

KDV düzenlemesi bizim gelirlerimizi artırmayacak ama giderlerimizi düşürecek. Zam yapmadan giderlerimizin düşmesi kâr oranını artırır. Her dönemde gelir gider arasında bir fark doğuyor. Şoförlerin maaşı, sigortası, arabanın bakımı, akaryakıtı gibi giderleri hepsini topladığımızda ciddi rakamlar ortaya çıkıyor.

KDV’nin yüzde 18 olması gider kalemimizi artırıyor. Sayın Başbakan verdiği talimat doğrultusunda kestiğimiz faturalarda, haksız yere ödediğimiz KDV masrafları düşerse bu bizim sırtımızdan büyük bir yükü alır.

Geçtiğimiz Ocak ayından itibaren Otobüs A.Ş., esnafının hak edişlerini Beyoğlu Böl-

gesi’nde 35 bin TL’ye İstanbul ve Anadolu Bölgesi’nde 37 bin TL’ye tamamlıyor. İşletmecileri rahatlatan bu çalışma İstanbul Otobüs İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Abdullah Yasir Şahin’in çabası ile oldu. Kendisi işin içinde, işletmecilerinin sıkıntıları görüyor. Bu otobüslerin geleceğine inanıp borçlanan, sistem tıkanınca evini satıp borç ödeyen arkadaşlarımızı gördü ve onlara yardımcı olmak için uygulamayı hayata geçirdi. Borç birikecek ve kazançlar artınca da ödenmeye başlanacaktır. Önemli olan bu süreçte esnafın mağduriyetine bir çözüm bulmaktı. Başkanımız Kadir Topbaş’ta da uygulamaya evet diyerek esnafa büyük bir katkıda bulunmuştur.

Temmuz’dan Önce Değişim Kazançlar bu dönemde artacak mı? İşletmecilerin borcunu önümüzdeki dönemde ödeyebilmeleri için çalışma var mı?

Otobüs A.Ş.’nin çalışmaları sürüyor. Biletlere zam veya sistem içerisinde bir değişiklik düşüncesi var. Hak ediş sisteminin değişeceğine dair duyumlar alıyoruz. Ama nasıl olacağı konusunda net bir şey söyleyemem.Yetkililerden duyduğum kadarıyla; Temmuz ayından önce sistem içinde bir değişlik yapıp, gelirleri belli bir rakama çekecekler. Bana sorarsanız bu sistem halk otobüslerine de yansımalıdır. Toplu olarak bir değişiklik olursa hak edişler 38-42 bin TL arasında olabilir. Kazançlar bu rakamlara çekilirse durmadan gelen yakıt zammı karşında ayakta durabiliriz.

Nemalanmaya Çalışanları Kınıyorum Otobüs A.Ş. sürekli iyileştirme ve düzenlemeler yaparken, derneklerde her düzenleme sonrası kendilerine kayıtlı esnafına mesajlar atarak bu gelişimlerden nemalanıyor. Bazı dernekler esnaflarına bu düzenlemeyi biz yaptık diye mesajlar gönderiyorlar.

Bu durum sizce Otobüs A.Ş.’yi nasıl etkiler?

Grev yapmak isteyenler var. Sizce bu esnafa zarar verir mi?

Bir kere Özel Halk Otobüsleri ve Otobüs

A.Ş işletmecilerinin grev hakları yok. Grev yaparlarsa direk ruhsat iptali var. Tabi durumlarını farklı bir şekilde yansıtabilirler. Durumun içler acısı olduğunu herkes kabul ediyor. Nasıl düzeltileceği konusunda yöneticiler kafa yoruyor.

Ama içinde bulunduğumuz seçim sürecini de görmek lazım. En basit bir zam sözü dahi ortalığı germeye yeter. Derler ya; memleketin bekası için gerekirse bazen susmak gerek. Esnaf olarak, memleket hayrına gerekli adımları atmalı, günü birlik düşüncelerle hareket etmemeliyiz. Dernekler kurulmadan önce de Otobüs A.Ş gelirleri artırmak ve sorunları gidermek adına çaba harcıyordu. Şimdiye kadar derneklerin katkısı yok demiyorum. Katkıları var ama yaptırım güçleri yok. Otobüs A.Ş çalışmalarını vatandaşı ve esnafı için yapıyor. Hakkı Hak’a teslim etmek için bunu yapıyor. Derneklerden bazı arkadaşların kendilerini ön plana çıkarmak, imtiyaz elde etmek adına bundan faydalanmaya çalışmalarını kınıyorum. Sorunlar belli. Direnmenin yolu sokak değil, masadır. Bana göre; Otobüs A.Ş. Genel Müdürü ve yöneticileri masa başında bu işi hakkı ile yerine getiriyorlar.

Son olarak derginiz ile alakalı bir iki şey söylemek istiyorum. Derginiz insanların ufkunu açıyor. Esnafı bilgilendirme ve vizyon kazandırma konusunda ciddi katkıda bulunuyor. Sektör hakkındaki basılı yayınlar, sesimizi duyurmamız açısından çok önemlidir. Bunun daha da yaygınlaşmasını istiyoruz. Keşke mümkün olsa da haftalık veya iki haftada bir yayın yapsanız. Bilgisayar kültürü bizde daha çok gelişmedi. Bu dergiyi; bir serviste, yedek parçacı da, dernekte, şirkette masa başında görünce insanlar daha çok takip ediyor. Başarılarınızın devamını diliyor size sektör adına teşekkür ediyorum.

5

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 6

YENİ İSTANBUL HALK OTOBÜSLERİ ESNAFI

“YALÇIN BEŞİR” İLE YOLA DEVAM DEDİ İ

stanbul Avrupa yakasında hizmet veren Yeni İstanbul Halk Otobüsleri Ticaret A.Ş.’nin 6. olağan genel kurulu Barcelo Eresin Topkapı Otel’de yapıldı.

Mevcut Başkan Şirin Varışlı ve Yalçın Beşir’in iki liste ile aday olduğu genel kurulda esnaf kendisini iki yıl boyunca yönetecek yöneticileri seçimle belirledi. Büyük çekişmenin yaşandığı seçimin galibi Yalçın Beşir ve listesi oldu.

Yalçın Beşir’in sarı liste, Eski Başkan Şirin Varışı’nın ise beyaz liste ile yarıştığı genel kurul öncesinde esnaf hep birlikte yemek yedi. Konuşmak isteyenler sıkıntılarını kürsüden paylaştı.

Her iki başkan adayı da seçimin esnaf adına hayırlı geçmesi dileklerinde bulundu. Daha sonra oy verme işlemine geçildi ve Yeni İstanbul Halk Otobüsleri Ticaret A.Ş. esnafı kendilerini 2 yıl boyunca seçecek yeni yönetim kurulunu seçti. Geçerli oy sayısının 351 olduğu kurulda sarı liste ile yarışan Yalçın Beşir 10 oy farkla yeni başkan seçildi.

6

YALÇIN BEŞİR’İN LİSTESİ Yalçın BEŞİR (Başkan),Nihat Pelen, Adil Evren, Süleyman Duman, Yılmaz Hekim,Selahattin Yıldırım,Özcan Yıldız ,Kıyasettin Kaçmaz,Veysi Dağtekin,Faik Tanhan, Muhammer Yüksel Denetim kurulu: Mehmet Şakir Tanrıyatapan,Enver Duran,Ekrem Balaç

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 7

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 8

Olağanüstü genel kurula esnafların ilgisi yoğun oldu.

CEMAL SOYDAŞ GÜVEN TAZELEDİ

“

Öz Tuzla Otobüsçüler Derneği 03.03.2014 tarihinde olağanüstü genel kurula gitti. Derneğin 6 yıldır başkanlığını yürüten Mehmet Cemal Soydaş ve yönetimi genel kurul seçiminde kullanılan 165 oyun 90’ını alarak güven tazeledi.

İ

stanbul özel halk otobüsü şirketlerinde seçimler devam ediyor. Ocak ayında Özulaş A.Ş. seçim heyecanı yaşarken Şubat ayında ise sırasıyla Yeni İstanbul Halk Otobüsleri Ticaret A.Ş. ve Öz Tuzla Otobüsçüler Derneği’nde olağanüstü genel kurul heyecanı yaşandı. Anadolu yakasında hizmet veren ve 175 üyesi olan derneğin olağanüstü genel kurulu Bostancı Green Park Hotel’de esnafının ve birçok davetlinin katılımı ile gerçekleştirildi. Mevcut Başkan Mehmet Cemal Soydaş ve özel halk otobüsü esnaflarından Hantemir Güneş’in iki liste ile yarıştı.

Beyaz liste ile yarışan Cemal Soydaş ve ekibi 90 oy alırken, Sarı liste ile seçime giren Hantemir Güneş ve ekibi 75 oyda kaldı.

Seçim sonrası kısa bir açıklama yapan Soydaş “Bize oy veren, vermeyen herkese teşekkür ederiz. Yönetici arkadaşlarımla esnaf için en doğru çalışmaları yapmaya devam edeceğiz. Cemal Soydaş olarak size söz veriyorum; bundan sonra esnafa sorulmadan, dernekte bir iğne bile alınmayacak Bize inandığınız ve tekrar bizi bu göreve layık gördüğünüz için hepinize şükranlarımı sunuyorum” dedi

Seçimi kazanan Mehmet Cemal Soydaş

CEMAL SOYDAŞ’IN EKİBİ Yönetim Asil Mehmet Cemal SOYDAŞ, Mehdi Düzova, Mehmet Emin Aslan, Mehmet Tatlı, Fahrettin Emektar, Erol Tekin, Bayram Başal Yönetim Yedek Sait Kurtoğlu Çağlar Polat, Selahattin Işık, Ümit Üzer, Ayşe Özcan Denetim Asil Aysel Öznam, Cemal Yaldız, Cuma Karakelle Denetim Yedek Ahmet Erim, Erdal Karaciğer, Emin Çoğan

8

Başkan adayları Hantemur Güneş ve Mehmet Cemal Soydaş

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 9

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 10

“

“Halk Ulaşım Dergisi MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş.’nin düzenlediği Basın sohbet toplantısında Satış ve Pazarlama Direktörü Eren Gündüz’e sektörün ve esnafın Man ile ilgili merak ettiği tüm soruları sordu. Eren Gündüz açık yüreklilikle cevapladı.

Birinci ağızdan MAN ile ilgili merak edilenleri paylaşıyoruz”

MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret A.Ş. Satış ve Pazarlama Direktörü Eren Gündüz:

PAZARDAKİ DEĞİŞİME DOĞRU FİYAT POLİTİKASIYLA

AYAK UYDURAMADIK MAN, 1999’dan 2006 yılına kadar iyi satışlar yaptı. Esnaf fiyatı ne olursa olsun, kalitesine güvendiği için araç alırken MAN’ı tercih ederdi. Son dönemlere bakıyoruz, yeni bir araç üretilmesine rağmen bireysele satışı çok düşük oldu. Sizce neden özel halk otobüsü esnafı artık MAN’ı tercih etmiyor?

Bildiğim kadarıyla bu yıl 24 tane otobüsü 9 ayrı esnafa sattık. Bu rakamın iyi olduğunu söyleyemeyiz. Baktığınız zaman pazardaki koşular değişti. Eskiden Mercedes ve biz halk otobüsçüsüne araba satarken tek rakibimiz vardı, BMC. Şimdi ise pazara Temsa, Otokar, Karsan gibi birçok firma girdi. Herkes çok agresif fiyatlar veriyor, rekabet arttı. İkincisi eskiden basamaklı alçak taban değil de yüksek şaseli araçlarında fiyatta daha rekabetçiydik. Alçak tabana geçince bizim uygulamak zorunda olduğumuz standart seviyesi yükseldi. Alçak tabanlı araç dediğimizde, yükü taşıyan bir şase yok. Dolayısıyla paslanmazlık, çürümezlik profilin kalitesi daha çok anlam kazanıyor. Biz de

10

Avrupa birliğinin zorunlu tutuğu en üst seviye kalitede bunları yapmak zorunda kalıyoruz. Biz kataforez yapıyoruz, profili farklı kullanıyoruz, ön göğüste başka malzeme kullanmak zorunda hissediyoruz, rakiplerimiz bunu kullanmaya biliyor. Durum böyle olunca aradaki fiyat makası iyice açıldı.

BÜTÇE ÜRETMEKTE GEÇ KALDIK Halk otobüsçüleri ile konuşuyoruz. Derneklerle bir araya geliyoruz. Allah var, kimse arabanızda şu sorun var, arabanın tasarımı kötü demiyor. Herkes diyor ki arabanız çok iyi ama fiyatını şu seviyeye getirmeniz gere-

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 11

kiyor. Sağ olsunlar bizim için belli bir fiyat farkını da ödemeye hazırlar. Bize “Yüzde 5 ila 10 arasında daha fazla ödemeye razılar.

Bu bize bir nevi pazar mesajını veriyor. İlla gelin onların fiyat seviyesine inin, demiyorlar. Ama biz fiyatta yüzde 10’dan daha fazlayız. Gezi eylemlerinden önce kur 2.30’du.

3.20’lere çıktıktan sonra şimdi 2.99’lara düştü diye mutlu oluyoruz. Geçen sene o kurlarda bile bizim aracımız pahalıyken, şimdi yerli üreticilere göre daha da pahalı hale geldik. Bu yüzden gerçeği kabul etmek gerek, biz pazarın bu değişimine doğru fiyat yapılarıyla uyamadık. Belediye otobüsünde bütçe üretmekte geç kaldık. Şu anda o çalışmalar devam ediyor. Bir sonraki seçimden önce hazır hale gelmek istiyoruz.

TCV, MAN’IN YAN ÜRÜNÜ DEĞİLDİR Araba kaliteli, satar, satmaz buna bir şey diyemeyiz. Pazarda TCV isimli marka, sizin tesislerinizde üretim yapıyor. Duyumlarımıza göre firmanın yetkilileri bu araç MAN’ın yan ürünü diyerek satış yapıyormuş. MAN’dan da bugüne kadar konuyla ilgili bir açıklama gelmedi. Şimdi tekrar sormak istiyoruz. TCV ile MAN’ın ilişkisi nedir? TCV, MAN’ın yan ürünü müdür?

TCV tamamen ayrı bir markadır.

MAN’ın yan ürünü değildir. Sadece belli araçlarına bizden motor alır. Birçok firma gibi belli projelerde bizden motor alıyor.

Bunlardan farklı olarak bizim belli üretim yerlerimizi kiralamışlardır. Bizimle onun dışında herhangi bir bağlantıları yok. İkinci markamız kesinlikle değildir.

Bunun duyumu size gelmiştir? Neden basın açıklaması yapmadınız?

Biz arkadaşlarımızla bu konuyu konuşuyoruz. TCV ile de görüşüyoruz. Bozankaya

aynı zamanda bize belli malzemeler üreten bir firma ve bizim sağlayacağımızdır. Murat Bozankaya’da çok saygı değer bir dostumuz.

Onlarla konuştuğumuzda “Biz, böyle bir algıya sebep verecek hiç bir şey yapmıyoruz.

Asla buna izin vermiyor, hiçbir yerde dillendirmiyoruz” diyorlar. Bu konuda çok netler.

Bazı belli kurumlarının karşında bu tavrı ortak gösterdik. Bu duyumlar bizi de rahatsız ediyor. Ama kesinlikle aslı astarı yok.

CNG’Lİ MAN MOTORLARDAKİ SORUN İNCELENİYOR MAN kalitesi ile tartışılmayan bir marka. Bir ürün yıllarca testten geçirip, sonra piyasaya sürüyor. Fakat biz son dönemde bir otobüs markasında kullanılan MAN motorlarından çok ciddi sıkıntılar yaşandığını biliyoruz. İki aylık motorlar yanmış. En son Almanya’dan MAN mühendisleri gelip inceleme yaptılar, burada gelinen son durum nedir?

Açıkçası son durum hakkında net bilgi sahibi değilim. Bu sıkıntıyı ben de biliyorum. İkitelli’de Alman mühendisler gelip, incelemelerde bulunmuş. İki ihtimal var. Ya motorda teknik bir problem yaşanıyor. Ya da siz aldınız motoru sistemin devamındaki, beraber çalıştığı elemanlarla doğru tasarlamazsanız bu da motorda bir arızaya neden olabilir.

Bu motor MAN’ın kendi arabalarında kullandığı bir motor değil. Bu yüzden hiç bir fikrim olmadığı için bir şey söylemem doğru olmaz. Ama şunun sözünü vereyim; biz bir sonuç aldığımız zaman bunun hakkında bir duyuru yapacağız.

Biz sizin net bir açıklama yapmanızı bekledik.

Resmi açıklama yapmadık. Net bir sonuç elde etmeden bir açıklama yapmak doğru olmazdı. Şuanda net bir şey bilmeden motorda

suç dersek kendimize haksızlık etmiş oluruz.

Arabada problem var dersek TCV’ye haksızlık etmiş olurum.

Motoru değişmese bile revizyona uğramış olacak ve aracın değeri düşecek.

Eğer sorun MAN’ın üretim hatasından kaynaklanıyorsa Man esnafın aracındaki motoru değiştirmeyi kabul eder mi?”

Henüz yapılan net bir tespit yok. MAN bir kere kendi motoru söz konusuysa, müşteri ayrımı yapmaz. Belki bu motor komple revize edildi gibi bir algı yaratmadan çözüm çok basit bir yazılım ile çözülecek, böyle şeylere gerek kalmayacak. Belki de daha büyük şeyler konuşulması gerekecek. Ama şimdilik böyle bir şey ne konuşuldu, ne yönetim ile paylaşıldı. Ne desem yalan olur.

Ama Man bu işin arakasındadır.

Sorun gerçekken Man’dan kaynaklanıyorsa, bu bizi bağlar. Ama belki de motorun diğer sistemlere doğru entegre edilmemesinden kaynaklanıyordur. O zaman da onu o firmaya gel bu sorun sizden kaynaklanıyor. Şu şekilde düzlet diyeceğiz. Eğer öyleyse Bozankaya bunu üstlenir.

GÜLERYÜZ COBRA DA MI AYNI MOTORU KULLANDI? Bu CNG’li motor daha önce başka bir araçta kullanılmış mı? Piyasaya yeni çıkan CNG’li Cobra otobüslerde de aynı motor mu kullanılmış?

Man olmayan başka markalarda kullanılmış. Portekiz’de mesela. Man kendisi hiç kullanmamış. Güleryüz CNG’li araç üretmiş.

Onların kullandığı motor, aynı motor mu bilmiyorum. Güleryüz ekonomiye bakan bir marka olduğu için seçmiş olabilir. Bu konuda kesin bilgi sahibi değilim.

11

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 12

Halk Otobüsü ve İstanbul Otobüs A.Ş. İşletmecisi HÜSEYİN ERDEVE:

MAN VE ZF’YE GÜVENİM KALMADI

“

Özel halk otobüsleri ve İstanbul Otobüs A.Ş.’deki araçlarıyla şehiriçi yolcu taşıma hizmeti veren büyük işletmecilerden biri olan Hüseyin Erdeve Man ve ZF’den şikayetçi. Hüseyin Erdeve “Otobüslerimizdeki dizel Man motorları ve ZF şanzımanlardan yana ciddi sıkıntı yaşıyoruz. Bu iki markanın müşteri memnuiyeti düşünceleri zayıf. Biz işletmecilere karşı adeta “Nasılsa mecbursunuz bizden ürün almaya” tarzında bir tavırları var. Bu tavır bizi isyan ettirecek noktaya getiriyor. Açıkçası bu iki markaya olan güvenimi yitirdim. Farklı arayışlar içersindeyim”

H

üseyin Erdeve otobüslerindeki Man motorları ve ZF Şanzımanlarda sıkıntılar yaşadığını fakat çözüm konusunda iki firmanın da kendisine yardımcı olmadığını, bu yüzden ciddi zararlar ettiğini söylüyor. Esnafın yaşadığı her sı-

12

kıntıyı dinleyen ve çözüm konusunda ciddi katkılarda bulunan dergimiz, Hüseyin Erdeve’nin problemlerini, iddialarını birinci ağızdan sizlere ulaştırıyoruz. Takdiri siz değerli okuyucularımıza bırakıyoruz.

Otobüslerinizin motorları ile alakalı yaşadığınız sorunlar nelerdir?

Bizim araçlarımızdaki Man dizel motorlarda bir sıkıntı var. Biz yetkililere bunu ilettik ama nedense kimseden sağlıklı bir cevap alamıyoruz. 200 bin kilometreyi geçince bir

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 13

otobüs garanti kapsamı dışındadır. Süreç içersinde arabalarımızdaki turbo sisteminde bir bozukluk olduğunu, motora yağ verdiğini teknisyen arkadaşlardan diniliyoruz. Ne hikmetse bu sıkıntı, 200 bin kilometrelik süreç içerisinde tam anlaşılmıyor. 200 binden hemen sonra veya 200 bin kilometreye yakın kendini iyice göstermeye başlıyor. Daha geçtiğimiz hafta yaşadığımız bir sıkıntı yüzünden komple bir motor almak zorunda kaldım. Takriben 80-90 bin liraya yakın bir maliyet söz konusu. Bu otobüs işletmecisi için büyük bir darbedir. Çevremde Man motor kullanan bütün araçlarda genelde böyle bir problem var. Turbo yağ veriyor. Şuanda benim 7 aracımda bu sıkıntı yaşanıyor. Garantileri dolduğu için de bu saatten sonra ne yaparsam kendim yapacağım. Çünkü Man’dan çözüm noktasında bir çalışma göremiyorum.

Yetkili servis sadece bakım servisi olduğu için garanti kapsamında ise bizi yetkili Man servisine gönderiyor. Geçenlerde benim araçlarımdan birinde yakıt farkı olduğunu tespit ettim. Aynı güzergâhta 5 otobüsüm peş peşe çalışırken bir aracım diğerlerine göre fazla yakıyor dedim. Man yetkilileri, ZF’nin teknik elemanı ve Güleryüz Cobra yetkilileri bir araya geldiler. Bana sıkıntının şoförden kaynaklandığını söylediler. Şoförümün vardiyasını değiştirdim sonuç yine aynı oldu. Kimse sorunu üstlenmedi. Ben de farklı bir uygulama yaptım. ZF şanzımanın beyinlerini değiştirdim, bu sefer tam tersi oldu. Sorun ZF’den kaynaklanıyormuş. ZF yetkililerini aradım. Sizin sorun yok dediğiniz şeyi ben böyle bir uygulamayla giderdim, dedim. Yetkililer gelip inceleyeceğiz dediler ancak bir ay oldu ne gelen var ne giden. Man ve ZF’den yana ciddi sıkıntı yaşıyoruz. Müşteri memnuiyeti diye bir düşüncelerinin maalesef olmadığını görüyorum. Tek tabanca derler ya öyle bir pozisyon almışlar. Bazen bizi isyan ettirecek bir noktaya getiriyorlar. Farklı bir arayışa giriyoruz ama ne yazık ki oyuncular belli.

Man ve ZF’den yana ciddi sıkıntı yaşıyoruz.

Yakıt Farkının Kaynağını Bulamadılar Peki “Man” size konu hakkında bir açıklama yaptı mı?

Teknisyen arkadaşlarımızdan bazıları otobüste motorun dizaynı ile alakalı bir sorun var diyor. Bir kısmı ise motorun Türkiye şartlarına uygun olmadığını söylüyorlar. Bir arıza olduğu zaman biz servise gidiyoruz.

Man’ın farklı araçlarda kullanılan CNG ve DİZEL motorlarında yaşanan sıkıntıların ciddi boyutlarda olduğunu görüyoruz. Peki orijinal Man araçlarda da

buna benzer sıkıntılar var mı? Yaşadığınız sıkıntılar sizin ilerleyen dönemde tercihini değiştirmenize neden olacak mı?

Man’ın kendi ürettiği orijinal araçlarında motor farkı var. Onlar yatık, bunlar dik motor. Bilgi aldığımız teknisyenler Man’ın dik motor olarak belirttikleri dar bloklu motorlarında bu tür problemlerin yaşandığını söylüyorlar. Teknik olarak açıklayacak bilgim yok ancak Man’ın dizel dik motorlarında bir problem var diyebiliriz. Yatık motorlarda bir problem yaşandığını hiç duymadım. Özellikle turbonun yağ vereme problemi var. Çekişle alakalı bir problem yok.

Güven Veren Marka Ve Kişileri Tercih Edeceğim Man daha çok birçok üreticiye tedarikçi oluyor, motorunu satıyor. Siz o firmalardan Man motoru ve ZF şanzıman dışında başka markaları kullanan araç talebinde bulundunuz mu?

Başka markalarda böyle bir problem duymadım. Bu bizim sonraki tercihimizi değiştirir. Bir otobüste aylık bazda 2 bin TL yakıt farkı varsa, alırken bir daha düşünmez misiniz? Bir firma ile bir görüşmemiz oldu.

Bize tüm alçak taban araçlarımızı alıp yerine Cummins motor ve Allison şanzımanlı dizel araç vermeyi teklif ettiler. Bundan böyle bize güven veren marka ve kişilerle çalışmayı tercih edeceğim.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:48 Page 14

ULAŞIM MOTORLU ARAÇLAR

AKIA ULTRA ile ŞEHRİN YÜZÜNÜ YENİLEYECEK

“

İstanbul’da şehiriçi ulaşım sektörüne yönelik servis ve otobüs satış çalışmalarıyla kısa sürede büyük bir başarıya imza atan Ulaşım Motorlu Araçlar yeni bir dünya markasını esnafla buluşturuyor. İran’ın en büyük otobüs üreticisi AKIA DUICH COMPANY’nin 12 metre şehiriçi otobüsü AKIA ULTRA, Ulaşım Motorlu Araçlar güvencesiyle esnafın hizmetinde. Ulaşım Motorlu Araçlar Yönetim Kurulu Başkanı Remzi Baka önceki çalışmaları ve yeni araçları AKIA ULTRA ile ilgili merak edilenleri açıkladı.

Ulaşım Motorlu Araçlar’dan bahseder misiniz?

Ulaşım Motorlu Araçlar 2007 yılının Ekim ayında kuruldu. Kurulduğumuz günden bu yana hiç durmadan toplu taşıma sektörüne hizmet veriyoruz, sektöre yönelik olarak satış ve satış sonrası hizmetleri en üst düzeyde yürütmeye çalışıyoruz. Zamanın getirdiği yeniliklere ve hizmet sektöründeki güncel gelişmelere uygun olarak, kendimizi yeniliyor ve yatırımlara devam ediyoruz.

2013 yılı içinde İstanbul’un sanayi merkezi İkitelli’de 5000 metrekare alan üzerinde 2500 metrekare kapalı 2500 metrekare açık alan olmak üzere, 4S konseptine uygun yeni

14

hizmet binamızı açtık. Yeni hizmet tesisimizde günlük 35 araç kapasiteli 7/24 çalışma prensibine göre araçların bütün işlemleri, bakım, onarım ve hasar işleri olmak üzere yürütülmektedir. İstanbul ve çevresindeki illere hizmet verebilmek adına servis kısmında 45’e yakın çalışanımızla birlikte, 3 mobil servis birimimizle en iddialı satış sonrası hizmetleri veriyoruz. Esnafımıza kaliteli, hızlı ve ekonomik bir hizmet sunabilmek için tesisimizi tam donanımlı hale getirdik.

Firmamız satışını yaptığı araç ve markaların her ihtiyacıyla ilgilenen ve sattıktan sonra aracı kaderine terk etmeyen bir politika izlemektedir. Satış birimimiz, satış sonrası

hizmetler birimimizle iç içe bir çalışma yürütmekte ve böylece müşteri memnuniyetimizi üst düzeyde tutmayı amaçlamaktadır.

Ulaşım Motorlu Araçlar 2012 yılının Nisan ayında Tezeller firmasının Marmara Bölgesi kapsamında satış ve satış sonrası hizmetlerini yürütmek üzere bir anlaşma yaptı.

Tezeller 2013’ün Ağustos ayında üretimini durdurdu. Bu süre zarfında 167 araçlık bir satış grafiğiyle İstanbul’un Özel Halk Otobüsü piyasasına en çok araç satan firmalar arasına girerek ciddi bir başarıya imza attı.

Bu durum esnafın firmamıza karşı ne kadar güven duyduğunu gösterdi ve bu bizi gerçekten çok mutlu etti.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 15

Sonuna Kadar Sattığımız Araçların Arkasındayız Tezeller firmasının bayiliği ile özellikle İstanbul’da önemli başarılara imza attınız. Sonrasında neler yaşandı?

Tezeller 2012 yılının Nisan ayından itibaren başlayan istikrarlı üretimini 2013’te yaşadığı iç sorunlar yüzünden durdurmak zorunda kaldı. Önümüzdeki dönemde Türkiye’ye mal olmuş Tezeller markasının üretime yeniden başlamasını umuyoruz.

Buna rağmen biz satmış olduğumuz araçları satış sonrası hizmetler anlamında hiç mağdur etmedik. Hiçbir müşterimiz hiçbir konuda kesinlikle sıkıntı yaşamamış, yaşamayacaktır.

Hedef; Türkiye, Avrupa ve Dünya Pazarı Yeni bir marka ile piyasaya giriyorsunuz. Bu oluşumu bize anlatır mısınız?

Bilindiği gibi, tüm dünyada toplu taşımanın kullanılması yaygınlaşıyor. Tüm ülkeler özellikle büyük kentlerde halkı toplu taşımayı kullanmaya teşvik ediyor. Doğal olarak toplu taşımanın daha yaygın kullanılması için sunulan hizmetinde daha kaliteli ve ekonomik olması gerekiyor. Bu nedenle dünya çapında toplu taşımada kullanılan araçlar yenileniyor. Bu durum tabi ki Türkiye’yi de etkiliyor. Türkiye’de de toplu taşıma sektörü yenileniyor ve Türkiye üretmiş olduğu kaliteli toplu taşıma araçlarıyla dünya piyasasında ciddi bir aktör konumuna gelmiş bulunmaktadır. Türkiye’deki üreticiler Avru-

pa’daki üreticilerle rekabet edebilecek konuma yükselmiştir. Artık bir otobüste Türk Malı damgasının olması otobüsün kaliteli bir ürün olduğu anlamına geliyor.

Günümüzde dünyadaki büyük otobüs üreticileri Türkiye’deki uygun üretim koşullarını ve dünya pazarı açısından stratejik öneminin farkına vararak, Türkiye’de yatırım yapmaya ya da yatırımlarını Türkiye’ye kaydırmaya ilgi gösteriyorlar. Bu çerçevede günümüzde İran’ın en büyük otobüs üreticisi konumunda olan AKIA DUICH COMPANY’de Türkiye’deki bu uygun koşullara seyirci kalmamış, Türkiye’de de yatırım yapmaya karar vermiştir.

Biz Ulaşım Motorlu Araçlar olarak toplu taşıma sektöründeki deneyimimize dayanarak Türkiye, Avrupa ve Dünya pazarına hitap edebilecek, bütün toplu taşıma modellerine yönelik üretim yapabilecek, güçlü ve köklü bir firma arayışındaydık. 2013 yılından bu yana birçok üretici firma ile görüşmeler yürütüyorduk. AKIA ile Ulaşım Motorlu Araçlar arasındaki görüşmeler 2013 yılının başında başladı. Bu görüşmeler sonucunda Ulaşım Motorlu Araçlar ve AKIA firmaları 2013 yılında bu proje kapsamında iş ortaklığı kurmuş ve Türkiye’deki üretim tesislerini faaliyete geçirmişlerdir. İki firma uzun süreli

ve stratejik planlamalar yaparak, başta Türkiye olmak üzere Avrupa ve dünya pazarına yönelik üretim anlaşmalarını tamamlamıştır.

12 m Dizel, 12 m CNG ve 9 m Dizel Nisan Ayında Görücüye Çıkıyor AKIA’nın İran’da ki ve Türkiye’deki üretimi ve tesisleri hakkında bilgi verir misiniz?

Akia İran’ın en büyük toplu taşıma aracı üreticisidir. 2005 yılında kurulan Akia, 85000 m2 alan üzerine kurulu, İran’ın Tebriz kentindeki tesislerinde günümüzde kullanılan son teknoloji üretim yöntemleri ile aylık 125 adet, yıllık 1500 adet araç üretim kapasitesine sahip bir kuruluştur. 500 çalışanıyla İran’ın Doğu Azerbaycan eyaletinin en büyük sanayi komplekslerinden biri halindedir. Ürün yelpazesinde 8 m, 9 m , 12 m, 18 m, 25 m, dizel, CNG ve elektrikli otobüs modelleri bulunmaktadır. Akia toplu taşıma teknolojisinde İsviçre’nin Hess firmasıyla işbirliği içindedir. Hess günümüz toplu taşıma dünyasında yeni ve modern çözümleri, insan/güvenlik/ekoloji odaklı toplu taşıma projeleriyle dünyada lider konumdadır.

Türkiye’de ki tesisleri de Türkiye’nin otobüs üretim üssü haline gelmiş olan

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 16

birimlerimizi oluşturacağız. İstanbul’da şimdilik 5 noktada satış sonrası hizmet ağımızı kurmaktayız. 3 adet servisle bu konuda görüşmelerimiz bitme aşamasında, bunu kısa süre içerisinde 5 noktaya çıkartacağız.

Zaten bizim başarımızdaki en büyük etken satış sonrası hizmetimizin çok hızlı ve kaliteli olmasından kaynaklanıyor. Bu konuda da oldukça iddialıyız, yaptıklarımız ortada. Servislerimizden istediğimiz temel birkaç nokta var. Öncelikle servislerimiz 7/24 esasına göre çalışmalı ve araçlarımızın en az iş kaybıyla çalışmasını sağlamalıdır.

Mobil yol yardım birimlerimizin profesyonel, donanımlı ve hızla olması gerekir. Müşterilerimize hizmet veren satış sonrası noktalarımızın kaliteyi, ekonomiyi ve hızı birinci planda tutmalarını istiyoruz.

Ekonomik, Kaliteli ve Sağlam Araç

Bursa’da, 40.000 metrekare açık alan üzerine 28.000 metrekare kapalı alanda yıllık 600 araç üretim kapasitesine sahiptir. İlk olarak 12 metre Dizel, 12 metre CNG ve 9 Metre Dizel tam alçak taban aracımızın üretimlerini tamamlayarak testlerini bitirip 2014 Nisan ayındaki Busworld otobüs fuarına 3 modelimizle katılacağız. Araç satışına da bu dönemde başlayacağız. Sonraki süreçte 8 m, 18 m, 25 m, dizel, CNG ve hibritotobüs modellerimizi üreteceğiz. İstanbul’a Hızlı ve Kaliteli 5 Servis İstanbul ve İstanbul dışında satış sonrası hizmetlerinizi nasıl yürüteceksiniz?

Biz satış sonrası hizmetlere fazlasıyla önem veriyoruz. Bununla bağlantılı olarak tabi kî servis ağımızda her yerde güçlendireceğiz. İstanbul’da ve aracımızı satacağımız her yerde önce servis ve satış sonrası destek

16

Ulaşım Motorlu Araçlar ve Akia olarak planlarınız ve hedefleriniz nelerdir?

Dünyada şu anda toplu taşıma yükselen bir konsepttir. Ekonomik, sürdürülebilir ve çevreci özellikleri içinde barındıran toplu taşıma günümüz büyük şehirlerinin birçok sorununa çözüm getirmektedir. Bu nedenle biz planlamamızı bu konsepte uygun yapıyoruz. Öncelikle Türkiye ve Avrupa pazarını esas

alarak tüm dünyaya yönelik bir üretim modeli üzerinde çalışıyoruz. Hem yakıt sistemlerinde ortaya çıkan son teknolojileri kullanmak hem de bölgesel ve ülkesel koşulları göz önünde bulunduran teknik şartlara uygun, yenilenebilir ve sürdürülebilir üretim modelleri oluşturduk.

Türkiye ve Avrupa başta olmak üzere tüm dünyada toplu taşıma kamu ve belediyeler tarafından yürütülmekte ya da sübvanse edilmektedir. Biz de üretim modellerimizi kamu ve belediyelerin araç ihtiyacını karşılayabilecek bir şekilde oluşturduk. Özellikle Türkiye’de özel sektörde toplu taşıma alanında ciddi bir ihtiyacı karşılamaktadır. Özel sektöre yönelik olarak da ekonomik, kaliteli ve sağlam araç üretim politikamızla oldukça faydalı olacağımızı düşünüyoruz.

Sonuç olarak günümüz Türkiye ve Avrupa pazarında mevcut markaları ve piyasa koşullarını göz önünde bulundurarak kaliteden ödün vermeden rekabetçi bir fiyat politikasıyla kamu, belediye ve özel sektöre oldukça avantajlı koşullar sunacağımızı düşünüyoruz. Çağdaş, ekonomik, çevreci ve kaliteli bir toplu taşıma modelinin ülkemizde oluşması ve yaygınlaşması için AKIA ve Ulaşım Motorlu Araçlar olarak üzerimize düşen sorumluluğu eksiksiz olarak yerine getireceğimize inanıyoruz.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 17

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 18

Ben Bu Otobüsü

“

Halk Ulaşım Dergisi Şubat sayısında Güleryüz Cobra firması ve servisleri hakkında mağduriyetini esnafla paylaşan C 127 kodlu otobüsün sahibi Bünyamin Akça: “Derginizde haber yayınlandıktan sonra birçok esnaf beni arayıp durumu sordu. Ancak Güleryüz Cobra’dan bir tane yetkili de arayıp bir şey diyemedi. 1500 TL’ye ben bu aracı yaparım diye ahkâm kesen Güleryüz Cobra’nın yetkili Servisi Marmara Toplu Taşım’a 3.500 TL ödedik. Yine değişen bir şey olmadı.

Artık biz umudu kestik. Bakalım nereye kadar devam edecek. Ama borcu biter bitmez basını çağırıp bu arabayı herkesin gözü önünde yakacağım”

H

alk Ulaşım dergisi her türlü baskıya, tehditvari açıklamalara rağmen her zaman esnafının yanında olmaya ve onların sıkıntılarına, tarafsız yayıncılık anlayışıyla yer vermeye devam ediyor. Şubat sayımızda Güleryüz Cobra firması ve yetkili servisleri ile yaşadığı sıkıntıları bizimle paylaşan özel halk otobüsü esnafı Bünyamin Akça bize geçen süre zarfında hiç yol kat edilmemesi ve firmadan herhangi bir

18

yetkilinin konu hakkında kendisine bir dönüş yapmamasının manidar bulduğunu söyledi. Bünyamin Akça “Araba kör topal gidiyor, ben bir daha onların kapınsa gitmem. Araba arızalansa bile Cobra servisi yerine, sokaktan bir adam bulup yaptıracağım. Adlarını bile anmak istemiyorum.

Derginin Güleryüz Cobra yetkililerine ulaştırdığını biliyorum. Buna rağmen bir tek yetkilinin bile dönüp esnafa bir açıklama yapmaması tam bir saygısızlıktır.

Naci Kayın “Ben Bu Otobüsü 1500 TL’ye Yaparım” Dedi. 3500 TL Paramızı Aldı. Yine Değişen Bir Şey Olmadı Güleryüz Cobra'nın yetkili satıcısı Marmara Toplu Taşım'ın Yönetim Kurulu Başkanı Naci Kayın dergiyi okuduktan sonra kardeşimle telefonda tartışmış. Ben buranın yetkili servisiyim diye ahkâm kesen adam, neden böyle bir açıklamada bulundunuz, demiş. Kardeşimde “Ben merkez servisim, halledeceğim, diyordun.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 19

3500 TL paramızı aldın, hiçbir şey yapmadın. Az bile söylemiş ağabeyim” deyince telefonu yüzüne kapatmış.

Biz bu servise ilk gittiğimizde sente ayarı mı ne varmış. “Bunu herkes yapamaz bunun ustası bende, benim adamım Almanya’da eğitim aldı. Ben bu arabayı 1500 TL yaparım” demiş. Araba bitmiş, motoru koymuşlar üzerine test etmeye çıkmışlar. Kardeşim demiş ki “Naci Bey, araba aynı, değişen bir şey yok”. Naci Kayın aynen şöyle demiş “Ne istiyorsun, araba uçsun mu?”. Araba bana geldiği zamanda gidiyordu. Yürümez halde değildi ki. Araba gaz yemiyor, gitmiyor diyoruz. Ne istiyorsun araba bir anda uçsun mu diyor! 1500 liraya hâl edelim diyen adam, yok motoru açtım, parçaları değiştirdim diye 3500 TL’mizi alıyor. Önceden motoru açacağını, parçalarının değişeceğini bilmeden mi bana fiyat verdin. “Beceremedim bu işi, 1000 TL el emeğimi ver, kusura

bakma” demesi gereken adamın yaptığına bak. Ben hepsini Allaha havale ettim.

Arabanın Borcu Bitsin Herkesin Gözü Önünde Yakacağım Arabanın 18 ay daha borcu var. Hele şu borcunu bitirsin zaten hemen değiştireceğim.

O gün geldiğinde medyayı ve bu işte parmağı olan herkesi çağırıp, bu arabayı herkesin gözü önünde benzin döküp yakacağım.

Araba artık kağnı arabası gibi çalışıyor. Gittiği yere kadar gitsin, bakalım ne zaman yolda bırakacak. Gitmediğimiz kapı kalmadı.

Her gittiğimiz servis, arabaya iki üç gün el koyuyor. Öyle olunca benim her seferinde en az 3 bin TL akbil hak edişim gidiyor. Sorun çözülecek diye sürekli bir yerlere gitmekten, doğru dürüst akbil alıp kenara koyamadım.

Artık hiçbir yere götüremeyeceğim. Ben muhasebeciyim, müşterilerim veya çevremdeki esnaflara araba alırken kesinlikle bu markayı

tercih etmemeleri gerektiğini söylüyorum.

Ben Yandım Kimse Yanmasın Diye Konuşuyorum Ben bu arabayı 6 ay önce aldım. İkinci el bile olsa 50 bin TL para harcamışın. Bir o kadar da masraf etmişim. Bu otobüs şuanda 50 bin TL eder mi, etmez. Arabalarına sahip çıkmıyorlar. Benim vaktim olsa onları mahkemeye vereceğim. Onlara dedim ki “Arabamı Bursa’ya getireyim, gerekirse bir iki gün de orda kalsın. Yeter ki şu problemi çözün”. Bana verdikleri cevap “ Biz senin arabanı Bursa’da nasıl yapalım. Benim burada garantili arabalara gücüm yetmiyor, bir de senle mi uğraşacağız oldu”.

Kaç kere kendileriyle konuştum. Bu araba yürümüyor, dedim. Savaş Bey’den tutun da oranın sahibine kadar herkese derdimi anlattım. Bana olayı basına vermek marifet mi diyorlar. Siz susmayı mı marifet sanıyorsunuz. Bir olay neden basına verilir.

Ben yandım başkaları yanmasın diye insanlara duyurmaya çalışıyorum. Ne yani, biz yalan mı söylüyoruz? İşimiz gücümüz yok, Güleryüz’e iftira mı atacağız. Ben ekmeğimim peşindeyim. 2012 model arabasında sorun yaşayıp, sesini çıkarmayan adam garantisi bitince ne yapacak? Benim arabam 2012 model olsa daha çok uğraşırdım onlarla fakat ben ikinci el almışım. Belki aracı kötü kullanan birinden aldım. O ayrı ama ben bu arabaya 50 bin TL harcadım ve hâlâ problem çözülmüyor. Tüm sıkıntısı olan esnafın çıkıp konuşması gerekiyor. Kimse vazgeçilmez değil. Bir sürü marka var, esnaf susursa onlar da sırtımıza çıkar. Esnaf artık hakkını aramasını da bilmeli.

19

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 20

YENİ İSTANBUL HALK OTOBÜSLERİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI YALÇIN BEŞİR:

ECZANEDEN PATATES İSTEMEK YERİNE

PROFOSYONELLEŞELİM

“

Yeni İstanbul Halk Otobüsleri Ticaret A.Ş.Yönetim Kurulu Başkan’ı Yalçın Beşir “Kişisel olarak kimseyi suçlamıyorum ama biz halk otobüsçüleri olarak bugüne kadar iyi yönetilemedik. Birlikte hareket edemedik. Gerekli makamlara, ne istediğimizi doğru bir şekilde aktaramadık. Tabiri caizse gittik, eczaneden patates istedik. Gitmemiz gereken makam belli, Başbakanlılık. Ama derdimizi anlatacak kimse yok. 65 yaş üstü ücretsiz taşıma kararı, anında bize yansıtılırken bizim taleplerimiz karınca hızı ile ilerliyor. Buna artık bir çözüm bulmalıyız”

Yeni İstanbul Halk Otobüsleri Ticaret A.Ş.

Olağan Genel Kurulunda rakibi Şirin Varışlı’yı geride bırakarak başkanlığı devralan Yalçın Beşir ile projeleri ve halk otobüsü camiasının gelecek ile ilgili beklentileri hakkında görüştük. Başkan Yalçın Beşir “19941997 yılları arasında bu şirkette bir dönem yöneticilik yaptım. O dönem bu şirketin iyi idare edilmediği kanaatine vararak, ikinci bir seçime girmeme kararı aldım. Bu işin geri planında durduk. Bugün gelinen şartlarda hâlâ bu şirketin iyi idare edilmediğini gören arkadaşlarım, kulisler oluşturup bir liste belirlemişler.

Onların önünde seçime girmem için beni ikna ettiler. Oluşumu mükemmel bir çalışma ile salona taşıdık ve yapılan seçim sonucu yönetimi devraldık. Seçim sonrası salonda yaşanan tatsız olaylar camiamız adına üzücüydü. Bir an

20

için bu olaylara ben sebep oldum, diye kendimi suçladım. Açıkçası bir hayal kırıklığı yaşadım. Esnaf arkadaşlarımızın manevi desteği ile yeniden hayata döndük. Bir hafta rotlarla görevimizin başındayız.”

Esnafı çoğu sizi tanıyor, fakat tanımayanlar için bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

1957 yılında Trabzon’un Arsin ilçesinde doğdum. Yüksek okula kadar süren, eğitim hayatımı Trabzon’da tamamladım. 1980’de Trabzon’da halk otobüsçülüğü yapmaya başladım. Yomra Belediyesi’nde özel halk otobüsçülüğü işinin kuruluşunu da ben yaptım.

Bir takım olaylardan ötürü bizim çalışma alanımızı, meydandan otogara taşıdılar. Zarar etmeye başlayınca oradaki işimizi bırakıp 1983

yılında İstanbul’a geldik. O günden beri de İstanbul’da halk otobüsçülüğü yapıyorum. Bilmediğin iş senin değildir. Biz bunu yaşayarak öğrendik. Plastik ve gıda sektörüne girdik ama büyük zararlar ettik. Bildiğimiz iş otobüsçülük onu en iyi şekilde yapmaya devam ediyoruz. Şehirlerarası ve şehiriçi otobüslerimiz var. Üç çocuk babasıyım, iki de torunum var. Kendi yağımızda kavrulmaya çalışıyoruz.

“65 yaş yasasının yürürlüğe girmesi esnafı iyice köşeye sıkıştırdı” Şuanda halk otobüslerinin durumunu nasıl görüyorsunuz?

Ben dâhil birçok esnafım araçlarını yenileyemiyor. Çünkü biz gerçekten para kazana-

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 21

mıyoruz. Benim iki aracım var. Ayda 6 bin TL senet ödüyor, üç eve bakıyorum. Orta düzeyde çalışan şirketlerde bir müdürün veya yöneticinin aldığı maaş bizim kazancımızdan daha yüksektir. Bizim sermayemize bakarsanız, ölçüyü size bırakıyorum. Çalıştırdığımız personel, onun sigortası, stopajı, ödediğimiz vergiler, yakıt gibi giderlerimizin fiyatları hızla artmaya devam ederken, bizim ücret tarifemiz yıllardır yerinde sayıyor. Biz bir yerde siyasete alet ediliyoruz. Biz ne sağcıyız, ne solcuyuz, sivil toplum örgütüyüz. Zaten onun için buraya geldik. Sıkıntılar çok büyük. Derdimizi anlatacak makam yoktu. Makamın başbakanlık olduğunu anladık. İnşallah bir şeyler yapılacak ve esnafın yüzü biraz gülecek. Şuanda önüme, yeni çıkan 65 yaş üzeri yolcuların ücretsiz taşınması hükmünde bir kararname var. Sanırım resmi gazetede yayınlanmış. Esnafım zannetmesin ki biz Yalçın Başkan’ı destekledik, o da bize 65 yaş üstü ücretsizleri dayattı. Bu, tamamen merkezi hükümetin verdiği bir karardır. Saygı duymaktan başka yapacağımız bir şey yok. Yaralıyız ve her geçen gün, kan kaybetmeye devam ediyoruz.

Yalçın Beşir “Sözde özel sektörüz ama kamu hizmeti veriyoruz. Otobüslerimize bedava binen vatandaş, markette gittiğinde ücretsiz bir sakız alabiliyor mu?”

Genel olarak halk otobüsü şirketlerine bakınca çok kurumsal olmasalar da giderlerini azaltma konusunda belli bir noktaya geldiklerini görüyoruz. Özellikle indirimli mazot almada. Fakat sizin şirket bu konuda biraz geride kalmış görünüyor. Yeni bir yönetim olarak bu konu ile ilgili ne gibi çalışmalar yapmayı düşünüyorsunuz?

Bizim esnafımız bireysel çabası ile akaryakıtı yüzde 2’den 8’lere kadar bir indirimle alıyor. Biz, gerçek bir indirim istiyoruz. Bu da ancak İETT, Belediye veya merkezi hükümetin katkılarıyla olabilir.

Hava ve deniz ulaşımında kişilere çok büyük muafiyetlerle akaryakıt temin ediliyor. Her ne hikmetse halk otobüsü esnafı bundan bir türlü faydalanamıyor.30 kalem ücretsiz taşıdığımız yolcuların bize hiçbir artısı olamadığı gibi hiçbir yerden muafiyet de getirmiyor. Bu araçlara bedava binen herhangi bir yolcuya, marketten ücretsiz bir çiklet veriyorlar mı? Onlarda da özel sektör, ben de. Vergiyse, vergiyi biz de veriyoruz. Aylık her araba içi 2 bin TL Belediye’ye katkı payı ödüyoruz. İETT garajlarına aynı şekilde, her sene ruhsat harcı da ödüyoruz. Tak-

sici minibüsçü araba satarken kimseye bir komisyon ödüyor mu? Onlara bir kişi bile bedava binemez. İETT neden bunu sadece bizden alıyor. Bizden her yönden faydalanıyorlar ama en ufak bir muafiyet vermiyorlar. Bana sorarsanız bu da bir nevi kul hakkı yemektir. “Şirketler kendi aralarında esnafının sesini her yerde duyurabilecek temsilciler seçmeli” Doğrusunu söylemek gerekirse özel halk otobüsleri esnafı olarak bugüne kadar iyi idare edilemedik. Gideceğimiz adresi hep yanlış seçtik. Tabiri caizse gittik eczaneden patates istedik. Biz tek başımıza bir hiçiz. 5 şirket ortak hareket etmelidir. Bizim, işinin piri birer siyasetçi, hukukçu ve medya ve halkla ilişkiler sorumlusuna ihtiyacımız var. Bu üç kişi, tüm şirketler adına çalışmalı, hakkımızı her yerde aramalı, gerektiğinde kamuoyu oluşturabilmelidir. Bugün 1.95 olarak görünen birim fiyatımız indirimli, ücretsiz ve aktarma sistemi ile 1.20 kuruşun bile altına düşüyor. Bizden talep edilen arabalarımızı yenilememizdir. Yeni bir araba almak 400 bin TL’dir. Faiz kurlarının yükselmesi; akaryakıtın yükselmesi ve giderlerimizin artması demek oluyor. Fakat gelirimiz hep yerinde sayıyor. Adım atmakta zorlanıyoruz. Bizi bankalarla yüz yüze bırakıyorlar. Taksitleri ödeyemediğimizden dolayı bir kargaşa ortamı yaratılıyor. İnsanlar mağdur oldukça isyan ediyor. Bunun olmaması için makul ve mantıklı kararlar alınmalı. 10 sene sonra, alınan sıfır otobüsler 40 bin TL bile etmez. Taleplerini yerine getirmemiz için, yetkililerin de bizim için bazı düzenlemeler yapması gerekiyor.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 22

İSTANBUL 12 METRE HALK OTOBÜSÜ PAZARINDA YILLARDIR DEĞİŞMEYEN MANZARA:

DEMİRBAŞ VE DİĞERLERİ

“

İSTANBUL 12 METRE HALK OTOBÜSÜ PAZARI DENDİĞİNDE RAKİP TANIMAYAN TEK İSİM KARŞIMIZA ÇIKIYOR; FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV. ESNAF DOSTU OLARAK TANINAN MUSTAFA DEMİRBAŞ’IN YÖNETTİĞİ FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV 2013 YILINI DA GENİŞLEYEN HALK OTOBÜSÜ PAZARINDA YENİ RAKİPLERE RAĞMEN EZİCİ BİR ÜSTÜNLÜKLE TAMAMLADI. MUSTAFA DEMİRBAŞ’IN 2014 HEDEFİ İSE 400 OTOBÜS SATIŞI. OCAK AYI İÇERİSİNDE 45 OTOBÜS ESNAFLARLA BULUŞTU BİLE.

İ

stanbul 12 m halk otobüsü pazarının yıllardır değişmeyen lider ismi FSM Demirbaş Otomotiv 2013 yılını da rakiplerine karşı ezici bir üstünlükle tamamladı. Öyle ki sadece satışla ilgili bir bayii olan FSM Demirbaş Otomotiv’i diğer firmaların bayileriyle değil doğrudan üretici firmalarla kıyaslamak gerekiyor.

ESNAFIN ÖNCELİKLİ ADRESİ Halk otobüsü esnafının tam güvenine sahip Mustafa Demirbaş’ın yönettiği FSM Demirbaş Otomotiv 2013 yılsonu verilerine göre İstanbul geneli (Halk otobüsleri ve İstanbul Otobüs A.Ş.) 12 metre halk

22

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 23

otobüsü pazarında BMC (826) ve Temsa (288) satışlarıyla %51 lik paya sahip. Toplamda 2197 adet 12m otobüsün bulunduğu İstanbul halk otobüsü pazarında FSM Demirbaş Otomotiv 1114 araç satışıyla rakip firmaların tamamından fazla satış yapmış. İETT kontrolündeki 12 metre halk otobüsü pazarında ise FSM Demirbaş Otomotiv farkı daha da çok göze çarpıyor. FSM Demirbaş Otomotiv bu pazarda 712 BMC ve 51 Temsa, toplamda 713 otobüs satışıyla %59’luk bir ezici üstünlük kurmuş durumda. İstanbul halkına 2011 yılından itibaren hizmet vermeye başlayan ve sektöre canlılık getiren İstanbul Otobüs A.Ş. işletmecilerinin ağırlıklı tercihi de FSM Demirbaş Otomotiv oldu. Demirbaş Otomotiv 237 Temsa ve 114 BMC, toplamda 351 otobüs satışıyla İstanbul Otobüs A.Ş. pazarında %39’luk bir paya ulaştı.

2014 HEDEFİ 400 OTOBÜS Daima uygun fiyat ve ödeme koşulları ile esnafın yanında yer alan FSM Demirbaş Otomotiv, esnafın alım gücüne yönelik satışlar ile pazar payını genişletiyor. Banka kredilerinden araç fiyatlarına kadar esnafların kazançları göz önüne alınarak sunulan ürünler ile hem esnaf hem de İstanbul halkı kazanıyor.

Yıllardır sektörde liderliği kimseye kaptırmayan, halk otobüsü esnafının güvenini asla boşa çıkarmayan esnaf dostu Mustafa Demirbaş’ın 2014 yılı hedefi ise 400 otobüs satışı. Sektörde yaprağın kımıldamadığı Ocak ayında bile 45 otobüs satışına ulaşan FSM Demirbaş Otomotiv hedeflediği rakama çok kısa sürede ulaşacağa benziyor.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 24

ÖZULAŞ TOPLU TAŞIM A.Ş.

OSMAN AYDANOĞLU YÖNETİM KURULU BAŞKAN VEKİLİ

Esnaf Odamız Daha Aktif Olmalıdır Başbakan’ın buluşması çok güzel bir organizasyondu. Bu organizasyonda emeği geçenler arasında beş şirket ve oda vardır. Bunu herkesin görmesi gerekiyor. Odanın yakın zamanda bir seçimi var. Bana göre bu zamana kadar çok aktif değildi. Minibüsçüler Odası’nı takdir etmek lazım. Minibüsçü esnafına zarar geleceğini anladıklarında hemen müdahale ediyorlar. Geçenlerde yine Saraçhane’de buluştular ve sorunlarına çözüm buldular. Bizim odamızdan da böyle çalışmalar yapmasını bekliyoruz.

KURUMSALLAŞMA ADINA DAHA CİDDİ ADIMLAR ATMALIYIZ

“

Başbakanımızla buluşmamızdan sonra insanların özel halk otobüslerine bakış açısı bir nebze değişti. O toplantı ile ne kadar büyük bir aile olduğumuzu herkese gösterdik. Şimdi özel halk otobüsü şirketlerin yapması gereken ilk iş; kendi içinde önce kurumsallaşmayı tamamlamaktır.

H

alk otobüsü esnafının Başbakan ile ilk buluşması 30 yıllık bir camia için çok önemli bir organizasyondu. Başbakanımız, bu sayede Özel Halk Otobüs camiasını daha yakından tanıdı. Yaşadığımız sıkıntıları bizzat bizden dinledi. Artık bizim talep ettiklerimize daha farklı gözle bakacaktır.

Kurumsallaşmayı Doğru Bilmek Lazım Aynı yöneticiler burada 3-5 dönem arka arkaya görev yapınca ister istemez monotonlaşıyor. Bu insanın doğasında olan bir özelliktir. Biz biraz kadroyu değiştirdik. Ekibimiz hemen hemen aynı. Aramızda ki yeni arkadaşlarımızı daha motive olmuş, daha canlı ve aktif görüyorum. İnşallah başarılı olacağız Bizim ilk hedefimizde yıllardır bahsedilen kurumlaşma adına adımlar atmak var. Bu bir senede iki senede olacak bir şey değil. Bunun basın, hukuk ve siyaset ayağı farklıdır. İnsanlar şöyle sanıyor; ben arabamı şirkete veririm şirket ne hali varsa görsün. Kurumsallaşmak bu değildir.

Bunun aşamaları var. Kendi iç işleyişinden başlar, bunları uygulamak zaman alır. İlk adımımız bölgelerimizdeki deneticiler. Kendi bölgesindeki aracın raporunu, kilometresini kendi yapıyor ve yöneticisine getiriyordu. Yönetici burada değerlendirip, hak edişlerini raporlarını

24

cevaplarına yansıtıyordu. Biz bu işi bir merkez de topladık. Bir birim oluşturduk. Bu birim tüm bölgelerin yani 453 arabanın tek yetkilisi olacak.

Araç Yenilemek Büyük Sıkıntı Başbakan ile buluşmamız bana göre 30 yıllık bir camia için çok güzel ve önemli bir organizasyondu. Ben istiyorum ki bu birliktelik Ankara, İETT ve Büyükşehir Belediyesi’nde de sürsün. Esnaf bu buluşmadan sonra geleceğe daha umutlu bakıyor. KDV indirimi ve ÖTV’siz mazot desteği sağlanırsa esnafın tamamı arabalarını yeniler. Kazançlar dibe vurmuş durumda. Esnaf şuanda ancak kendini geçindirebiliyor. Bir yatırım yapması, araç değiştirmesi imkânsız hale geldi.

Kimilerinde toplu otobüs değişimleri ile şirketlerin otobüsleri 20-30 bin TL ucuza alacağı düşüncesi var. Aslında bakarsanız toplu alımlarda indirim pek olmaz. Satış sonrası için bir artı olabilir. Mesela garanti süresi uzatılabilinir. Servis bakımı 5 yıl ücretsiz sağlanabilinir. İETT’de toplu alımlarda ancak bu imkânları sağlıyor. Oysa ki esnafın şuan aradığı 20-30 TL fiyat indirimi değil. Tabi ki toplu alımlarla satış sonrasında kazanımlar elde etmek güzel şeylerdir. Ancak mevcut durumda bu indirimler dahi esnafın araç değişimine imkan sağlayamaz.

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 25

Dövizde Yaşanan Artış Ve Faizlerin Yükselmesi Esnafa Külfet Oldu 17 Aralıktan önce faiz oranları yüzde 0,60’a düşmüştü. Daha önce hiçbir dönem kredi faizleri bu seviyeye inmemişti. Bir daha da bu oranı görmemiz mümkün görünmüyor.

Ben esnafa şunu söyledim: “Bu araçlarla bu işi bize yaptırmazlar. Artık eski devir bitti. Herkes konforlu arabaya bakıyor. Yolcu arabanın yenisine binmek istiyor. Faizler bu seviyedeyken bir an önce yenilemeye gidin”. Otobüs fiyatları da o zaman 340-360 bin TL civarındaydı. O Dönem arabasını yenileyemeyenler şimdi faizlerin 1,30’a çıkması ve araç fiyatlarının da 400 bin TL’ye yükselmesi ile 70-80 bin TL fazla para ödeyecekler. Bunu iyi görmek, ileriyi iyi takip etmek gerekiyor. Bu dönemde akıllı hareket eden araçlarını yeniledi.

Ekonomide her gün bir karışıklık oluyor, seçimler yaklaşıyor. Yarın bir gün belki bu faiz oranlarını da bulamayabiliriz. Uygun fiyatı bulduğu zaman araç değişimi ihtiyacı olan esnaf durumu varsa hemen bu geçişi yapmalıdır. Çünkü faiz oranları düşsün diye beklerken daha kötüsüyle karşılaşabilirler.

Büyükşehir, İETT ve Üretici Firmalar Bize Gerekli Desteği Verdi İETT şu sıkıntılı dönemi atlatmamız için büyükşehir ile birlikte bize büyük destek veriyor. Talep ve sıkıntılarımızı dile getirebildik.

Onlar yapabileceklerini yaptılar. Hakediş bazından Büyükşehir’in sübvanseleri, 15 kuruş mavi akbil desteği. Bu da nerden baksan araç başı 2 bin TL civarı bir destektir. Üretici firmalar da bu sıkıntılı süreçte es-

nafa destek oldu. Döviz kurlarındaki artışla aynı oranda arabaya yansıdığı zaman 380 Bin TL olan aracın fiyatı 440 Bin TL olması gerekirdi. Fakat üreticilerimiz bunu biraz törpülemişler. Bire bir yansıtmadılar. Bu esnaf için önemli bir durum. Ayrıca servis ağlarında ve garanti sürelerinde de eskiye nazaran önemli gelişmeler sağlandı.

Her Yıl Mazot Zammı oranında Fiyat Ayarlaması Yapılmalı İstanbul gibi her geçen gün büyüyen bir şehirde, yolcunun azalma şansı yok. Sıkıntı fiyat politikasında, bu politika komple değişmelidir. Ücretsizi, mavi indirimli, öğrencisi, emeklisi, birinci aktarması ikinci aktarması gibi çok farklı kalem var. Tek tek bunları hesaplarsanız birim fiyat çok düşük rakamlara geliyor. Yıllardır gider maliyetleri yükselirken geliriniz aynı kalıyor. Ağustos ayında alınması gereken zamlar halen alınamadı. Geçen zaman içerisinde ki mazot artışı daima cebimizden karşılandı.

Servisçiler her okulların açıldığı dönemden önce giderler zam talep ederler.

Artık rutin hale gelmiş. Bizim de her yıl fiyat oranlarımız belirlenmeli ve bu fiyat en önemli giderimiz olan mazota göre ayarlanmalı.

Her sektör böyle yukarı aşağı giden dalgalanmalar yaşayabilir. Önemli olan aşağıdayken bu süreci iyi atlatmaktır. Kurumsallaşarak gider maliyetlerini azaltma ile bu süreç atlatılacak.

“Biz büyük bir camiayız 30 yıldır bu işi yapıyoruz” diyoruz ama araya bir sürü aktör girmiş. Demek ki biz İstanbul için eksik kalmışız ki, bu ihtiyaç doğmuş. Biz bu yüzden kendimizi neyi eksik yapıyoruz diye sorgulamalıyız.

Başbakan ile buluşmamızda gördüğümüz o birlikteliğin sürmesi için şirketler kendi içinde önce şu kurumsallaşmayı bitirecek sonra 5 şirketin bir üssü oluşturulacak bu iş oradan yönetilecek. Her Şirket farkı hareket ettiği sürece bu iş yürümez. Şuanda TÖHOB bunu Türkiye nazarında oluşturmaya çalışıyor.

Bizler de İstanbul’da 5 şirketi bir araya getirmeliyiz.

Esnaf Karamsar Olmamalı Esnafta işler kötüye gittiğinde bu işi bırakayım otobüsümü satayım, gideyim mantığı var. Bu ticaretin mantığına ters.

Araba olsun, mal olsun dibe vurduğunda satılmaz, alınır.

Araba kazanmaya başladığında ise kimse satmaz. 20-25 senedir bu işi yapıyoruz çok kötü dönemler de yaşadık. Bu bir süreçtir. Çok karamsar olmadan bu süreci atlatmayı düşünmelidir. Başbakan’ın görüşmesi KDV ve ÖTV düzenlemesi yapacağım demesi ve yapılacak düzenlemeler bu işi biraz daha yukarı çeker. Bu yüzden esnaf çok karamsar olmamalı ve geleceğe daha umutlu bakmalı.

İstanbul gibi her geçen gün büyüyen bir şehirde, yolcunun azalma şansı yok.

Neyi Eksik Yaptığımızı Sorgulamalıyız Bizim çok para kazandığımız zamanlar olduğu gibi dibe vurduğumuz dönemler de oldu.

25

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 26

BAŞBAKAN’DAN İNDİRİM SÖZÜ

“

İstanbul'da ki halk otobüslerinin sorunlarını çok iyi bildiğini kaydeden Erdoğan, Gerek KDV, gerekse ÖTV'lerle ilgili bir çalışma yaptıracağız ve bu çalışmadan sonra da inşallah İsmail Bey kardeşimizle de irtibatları kurmak suretiyle gerekli adımları da en kısa zamanda inşallah atmış olacağız."dedi.

B

aşbakan’ın katılımıyla düzenlenen Halk otobüsçülerinin sorunlarının ele alındığı toplantıda Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Genel Başkanı İsmail Yüksel ile özel halk otobüsü şirketleri, otobüs sahipleri ve şoförler yer aldı. İstanbul'da toplu taşıma hizmetinin çok zor olduğunu bildiğini anlatan Erdoğan bundan dolayı tüm esnaflara teşekkür etti.

EN ZOR İŞ OTOBÜS ŞOFÖRLÜĞÜ İstanbul'da otobüs şoförlüğü yapmanın dünyanın en zor işlerinden biri olduğunu ifade eden Erdoğan, "Zor vazifeyi hakkıyla yerine getirdiğiniz için teşekkür ediyorum.

Sabrınız için, dirayetiniz için her birinize şahsım ve tüm İstanbullular adına şükranlarımı sunuyorum. Her gün büyüyen, genişleyen bir şehirde hizmet üretiyorsunuz. Nüfusu ve turist sayısı da her yıl katlanarak artan İstanbul'da hizmet veriyorsunuz. Artan refahla birlikte insanların daha çok seyahat ve hareket ettikleri şehirde görev yapıyorsunuz.

Böyle bir şehirde, böyle bir şehrin trafiğinde insanımızı bir yerden alıp bir yere götürmek, hem dikkat, hem sabır, hem de tahammül istiyor" diye konuştu. İstanbul'un nüfusunun 1969'da 1,5 milyon, 1980'de 3 milyon, 1990'da 6,5 milyon olduğunu, şu anda ise nüfusun 15 milyona dayandığını vurgulayan Erdoğan, "İstanbul'da araç sayısı katlanarak arttı. 20 yıl önce araç sayısı 1milyon civarındayken, şu anda ise 3 milyon 200 bine ulaştı. Son 10 yılda otomobil sayısı 900 binden 2 milyon 200 bine çıktı. Otobüs sayısı son 10 yılda 16 binden 55 bine çıktı. Bu kadar hızlı büyüyen, hızlı şekilde refahı artan şehirde sizler de bizler de belediye başkanlarımızla hizmet üretmeye, hizmet yetiştirmeye çalışıyoruz" şeklinde konuştu.

"SABRINIZ YOLLARI GERİLİMDEN, KAVGADAN UZAK TUTUYOR" Erdoğan, Kasımpaşa'da doğup büyüdüğünü, İETT'de çalıştığını belirterek, İstanbul

01-27-sayi46cooppyy:Layout 1 14.03.2014 23:49 Page 27

şehir kültüründe taksicinin sadece taksici, otobüs şoförünün sadece şoför, esnafın sadece esnaf olmadığını, bunların verdikleri hizmet kadar aynı zamanda toplumun adeta tutkalı olduğunu kaydetti. "Sizler emniyetin, huzurun tesis edicilerisiniz. Esnafın, taksicinin dayanışması nasıl ki mahalleleri, sokakları, hırsızdan, arsızdan, yangından, kavgadan uzak tutuyorsa, sizin dirayetiniz, sizin sabrınız da yolları gerilimden, kavgadan uzak tutuyor" diyen Erdoğan, trafikte her suçun, hatanın taksi, halk otobüsü, minibüs ve otobüsçülere yüklendiğini söyledi.

Erdoğan, oysa trafikte en fazla hürmet gösterilmesi gereken kesimin bunlar olduğunu vurgulayarak, "Sizler toplu taşıma yapıyorsunuz, sizler bir kişi değil, onlarca, yüzlerce kişiyi taşıyorsunuz. Özel aracında konfor içinde seyahat edenlere karşı sizler binbir zorluğa göğüs gererek, özel aracı olmayan, o konforu yaşayamayan kardeşlerimizi evlerine, işlerine ulaştırıyorsunuz. Trafikte herkesin, özellikle de özel araç sürücülerinin sizin halinizi anlamalarını, sizi anlayışla karşılayıp saygı duymalarını rica ediyorum. Sizlerin de trafikte, taşımacılıkta kurallara uyarak, topluma ve sürücülere örnek olmaya devam edeceğinize yürekten inanıyorum. Şehrin taksicileri, minibüs ve otobüs şoförleri ne kadar iyi olursa, o şehir de o kadar iyi, huzurlu, güvenli olur.

Sizin bundan sonra da İstanbul'u güven ve emniyet içinde tutacağınıza gönülden inanıyorum" diye konuştu.

"KDV VE ÖTV'LERLE İLGİLİ ÇALIŞMA YAPTIRACAĞIZ" İstanbul'daki halk otobüslerinin sorunlarını çok iyi bildiğini kaydeden Erdoğan, Otobüslerde biletçilerin kaldırıldığını, hizmet bedellerinin azaltıldığını, yıllık ruhsat harçlarının kaldırıldığını hatırlatan Erdoğan, devir bedellerinin bir defaya mahsus kaldırıldığını ve öğrenci geçişine ilave 15 kuruş bütçeden destek sağlandığını anımsattı.

"Bu ve benzeri reformlarla halk otobüsü esnafımızın gelirlerinde yüzde 7-8 gibi bir iyileşme sağlandı. Şimdi bu reformlarımız kararlılıkla devam edecek. Ben Müsteşarıma da söyledim. Gerek KDV, gerekse ÖTV'lerle ilgili inşallah Maliye Bakanıma bir çalışma yaptıracağız ve bu çalışmadan sonra da inşallah İsmail Bey kardeşimizle de irtibatları kurmak suretiyle gerekli adımları da en kısa zamanda inşallah atmış olacağız."

“AHDE VEFANIZ İÇİN ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM” 30 Mart'ta inşallah bir kez daha yetkiyi aldığımızda İstanbulumuzu da, tüm Türkiyemizi de devam ettirdiğimiz tüm projelerle daha büyük çözümlerle inşallah kucaklaştıracağız. 30 Mart sonrasında İstanbul'u 2023'e farklı bir şekilde hazırlamaya devam edeceğiz. İnşallah Kanal İstanbul ile aynı şekilde İstanbul farklı taçlanacak. İnşallah havalimanımız 2017'ye hazırlanacak. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sorunlarımızı birlikte konuşacağız, istişare edeceğiz, inşallah hepsini tatlıya bağlayacağız. Ben bir kez daha bu güzel buluşma için İstanbul Büyükşehir Belediyemize, İstanbul Milletvekilimiz Osman Aşkın Bak Bey'e ve dernek başkanı değerli kardeşim, aynı zamanda hemşehrim İsmail Bey'e huzurlarınızda tekrar teşekkür ediyor, tüm halk otobüsçülerimizin başarılarının, birliğinin artarak devamını diliyorum. Katıldığınız için, coşkunuz için, heyecanınız için, ahde vefanız için sizlere şükranlarımı sunuyorum. İstanbul yollarında hepinize kazasız, sorunsuz yolculuklar diliyorum.

27

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 28

GAZİANTEP

Antep Belediyesi Zabıta Ve Ulaşım Daire Başkanı Ömer Yalım:

ULAŞIMDA FARK YARATMAK İÇİN TEK SİSTEMDE ÇALIŞMALISINIZ

“

Gaziantep Belediyesi Ulaşım konusunda birçok şehre örnek teşkil edecek bir uygulamayı hayata geçirdi. Şehirde çalışan 487 minibüs halka daha kaliteli hizmet vermek ve haksız rekabetin önüne geçilmesi amacıyla 7.75 metrelik halk otobüsüne dönüştürüldü. İlde ulaşım adına yürütülen tüm işler belediyenin kontrolünde yapılırken, Avrupa standartlarında bir toplu taşımacılık sistemi kurmak adına her geçen gün daha büyük adımlar atılıyor.

Anadolu’nun diğer illerine de örnek teşkil etmesi beklenen bu sistem hakkında dergimizde açıklamalarda bulunan Gaziantep Belediyesi’nde Zabıta ve Ulaşım Daire Başkanı Ömer Yalım “Gaziantep’te ulaşım işi 30 yılı aşkın bir süredir Belediye’nin kontrolünde yürütülüyor. Chevrolet arabalardan, dolmuşlara, onlardan da otobüslere geçtik.1990’ların ortalarında halk otobüsü kavramı şehrimize kazandırıldı. 2010 yılına gelindiğinde ise dünyanın modernleşme trendine bağlı olarak hafif raylı sistemleri toplu

28

taşıma filomuza ekledik. Şuanda raylı sistemlerin yanı sıra; filomuzdaki 86 tane belediye otobüsü, 76 tane belediye tarafından işletmeciliği bir şirkete devir edilmiş özel otobüsü,184 tane özel halk otobüsü ile minibüsten 7.75 metreye dönüştürdüğümüz 487 otobüs (özel halk otobüsü statüsünde çalışan) ile halkımıza ulaşım hizmeti veriyoruz.

Bizim öncelikli hedefimiz; sabah evinden çıkıp işine veya başka bir yere giden vatandaşımıza en kısa sürede, en konforlu ve hızlı toplu taşımacılık sistemini sunmaktır.

Kaliteyi artırmak adına minibüsleri halk otobüsüne dönüştürdük.

Uzun süren müzakereler sonucu belediye bu dönüşümünü yapma kararı aldı. Bu ulaşımda bir devrimdir. Bu sayede şehrimizde çalışan 487 minibüs sıfırlanarak hem 7.75 metrelik halk otobüsüne dönüştürülmüş, hem de kart sistemine, araç takip sistemine ve engelli erişimine uygun hale getirilmiş oldu. Şehrimizin yüzde 60 civarında ulaşım yükünü taşıyan bu ağı teknolojinin en son ye-

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 29

GAZİANTEP nilikleri ile düzenleyerek halkımızın hizmetine kazandırdık.

Halk otobüsleri bu sistem içerisinde 184 tane otobüsle yer alıyordu. Midibüslerinde devreye girmesi ile tamamen sistemden parayı kaldırıp durak havuzları oluşturmayı düşünüyoruz. Böylece kişiler arası rekabeti ortadan kaldırıp, daha sistemli bir toplu taşıma ağını kentimize kazandırmış olcağız.

Bunların hepsi birbirine bağlı entegreli olaylardır. Aldığımız kararlar ve uyguladığımız politikalar ile kaliteyi artıracağız Midibüsler girince hatlarda değişim söz konusu olacak mı?

Mevcut hatlarda çalışan araçlar belediye kanunundaki ilgili hükümler gereğince, UKOME tarafından belirlenen güzergâhlarda çalışıyor. İhtiyaç duyulması halinde hatlar ile ilgili bir değişiklik yapılabilir. Kent büyüyor, buna duyarsız kalamazsınız. Yeni yerleşim yerleri oluşuyor. Buralarda yeni hatların açılması ve hatların uzaması söz konusu olabilir.

Aksi takdirde yolcunun taleplerini karşılayamazsınız. Bir bölgede gelen talebe göre belediye yasanın ön gördüğü hükümlere dayanarak tasarruf yaparak hat açar, mevcut hattı uzatır veya o hata ilave araba koyar.

M plakalı otobüsler halk otobüsüne geçerken haklarında feragat ettiler mi?

M plakalar tahditli, 10 553 sayılı kanuna göre verilen plakalardır. Tanımları 14+1 kişi ve dolayısıyla bunun üstünde yolcu taşıyamazlar. Ama yolcunun taleplerinin çok üst düzeyde olduğu saatlerde ve kentin geldiği

nokta itibarıyla bunların yeterli olmadığı ortaya çıktı. Biz de bu dönüşümden sonra M plakalar ile yasal olarak bu işi yapamayacaklarından o plakaları askıya alarak yeni “H” serisinde 201 den itibaren devam eden plakalar ile çalışmalarını, midibüs olarak devam etmelerini istedik. Belediye meclisi ve UKOME kararı ile uygulamaya koyduk.

Onlar yılbaşı itibarı ile araçları buraya getirdiklerinde M plaka değil H plaka ile sisteme dâhil oldular.

Gaziantep’te çalışan diğer otobüsler engelli erişimine uygun mu?

Belediye otobüslerinin tamamı CNG’li, alçak tabanlı ve engelli erişimine uyumlu.

Belediye tarafından işletmeciliği ihale ile bir taşıma şirketine verilen 76 tane otobüsün de büyük bir kısmı bu tür taşımacılık için uygun şartlarda hizmet veriyor. Özel Mavi Halk otobüslerinde ise yasaya uygun olmayan araba sayısı biraz fazla. Onlarla gerekli yazışmaları yapıp, tebligatları verdik. Yasaya göre bir düzenleme yapmaları gerektiğini belirttik. Onlarda bunun farkındalar. Düzenlemeye gitmeye başladılar. Elimizden geldiği kadar onlara yardımcı oluyoruz. En kısa sürede Gaziantep’te çalışan tüm otobüsleri bu yasaya uygun hale getirmeye çalışacağız.

Halkın yoğun talebi, raylı sistemlerin ne kadar yerinde bir yatırım olduğunu gösterdi.

Raylı sistemi Gaziantep’e kazandırmak için çalışmaya başladığımızda bazı kesim-

lerde belediye bu işten zarar edecek düşüncesi vardı. Fakat halkın yoğun talebini görünce bu fikirler yıkıldı. Raylı sistem taşımacılığından vatandaşımızın neredeyse hiç şikâyeti yok. Tüm toplu taşıma araçlarının denetlemesini yapıyor ve şikâyetleri dinliyoruz. Raylı sistemden gelen şikâyetlerin binde bir bile olmadığını söylemem yanlış olmaz. Bu tramvayın halk tarafından ne kadar sevildiğinin bir göstergesidir. Belediye olarak ulaşım sistemin doğru çalışmasını, kaliteli hizmet üretmesini ve halkın en ucuz fiyata faydalanmasını istiyoruz. Kent içinde çalışan herkesi gözeterek, kentin toplu taşımasını layık olduğu yere getirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 30

A 008 Mustafa Hışır Mazotun 5 TL olduğu bir ülkede, ciklet fiyatına yolcu taşıyoruz.

Başbakanımız söylediklerini yerine getirirse esnaf için çok iyi olur. Mazotun 5 TL olduğu bir ülkede ciklet fiyatına yolcu taşıyoruz. Bu yetmezmiş gibi taşıdığımız yolcuların neredeyse yarısı ücretsiz seyahat kartları ile yolculuk yapıyor. Esnaf bu konunun çözümü için beklenti içinde. Başbakanın sözleri bizi gelecek adına biraz olsun umutlandırdı.

BAŞBAKAN’IN VA AT L E R İ ESNAFA UMUT OLDU

B 024 Adem Türk Vatandaşı taşıyor, amme hizmeti veriyor, 5 liraya mazot alıyoruz!

Esnafın beklentisi belli; mazotun ÖTV’sinin düşürülmesidir. Adam denizden balık tutuyor 1 liraya mazotunu alıyor. Biz vatandaşı taşıyor, halka hizmet verip, belediyenin yükünü azaltıyoruz ama 5 liraya mazot alıyoruz.

Bu sizce adil mi? Ticari araçta trafik sigortası 7 bin TL, kasko gideri 10 bin TL’ye çıktı. Başbakan KDV indirimi ve rüsum da indirim yapacakmış. Şimdiye kadar olmadı, şimdiden sonra olur inşallah.

B 236 Mehmet Berk Kazançlar artarsa tüm otobüsler yenilemeye gidecektir.

Başbakan’ı dinledik hepimiz. Söylediklerinin bir an önce yapılmasını bekliyoruz. Tabi dediği gibi vergilerin düşmesi, araba rüsumlarının kalkması, halk otobüsçülerinde büyük bir masraf giderini düşürecektir. Esnaf umutlu. Bunlar sağlanırsa esnafta yeni yatırım yapar. Otobüslerini yenilemeye gider. Kazanç olmayınca yatırımda yapamıyoruz.

30

A 078 Recai Düzgün Düzenleme olmazsa esnaf bu şartlar altında geçinemez.

Toplantımıza katılamadık. Verilen sözleri kulaktan duyduk. İstiyoruz ki bu vaatler bir an önce hayata geçsin. Bedava taşınan yolcular, başkasına ait kullanılan kartlar ve yolcunun bize tutumu hep ortada. Esnaf ÖTV, KDV oranlarında bir düzenleme beklentisi içinde. Mevcut durumda otobüs yenilemeye gidemiyor, hatta geçinmekte bile sıkıntı yaşıyoruz.

İstanbul Özel H alk Otobüsçüler i Esnaf Odası 15 günü Başbakan Şubat 2014 Recep Tayyip Er doğan’ın katılım bir toplantı düze ı ile büyük nledi. Türkiye ge nelinden yönetic nafların yoğun ilg ilerin ve esi gösterdiği toplan tıda sıkıntılar B Recep Tayyip Er aşbakan doğan’a iletildi.

Başbakan toplan çülerin kazanç ko tıda; otobüsnusunda yaşadı ğı sıkıntıların fa duğunu belirttik rkında olten sonra şehiriçi ulaşımda uygula ve ÖTV ile ilgili bi nan KDV r düzenleme yapı lması talimatını açıklaması halk vereceğini otobüsü camiası nı gelecek adına dırdı. Esnaf Başb umutlanakan’dan emin am a gerekli adımla önce atılmasını rın bir an bekliyor.

A 111 Yasin Özdemir Başbakanın katıldığı toplantı bizim son umudumuz, tek çıkar yolumuzdu.

Esnaf şuan köşeye sıkışmış durumda. Akaryakıt fiyatları, araba değişiminde ödenen vergiler bizim belimizi büküyor. Herkes arabasını yenilemek, bu şehre yakışan hizmet vermek ister. Ama maddi olanaklar bizi zorluyor. Biz özel sektörüz. Belediye kadar iyi hizmet vermek için bize karşı uygulanan bazı yaptırımlardan vazgeçilmelidir. Bu konuda başbakanımızdan bir söz aldık. Bakalım yapılanlar beklentimizin üstünde mi olacak, altında mı göreceğiz. Takdiri ilahi, inşallah iyi olacaktır.

B 139 Serkan Ertuğrul Birçok esnaf zararına çalışıyor.

Başbakan bize ÖTV ve KDV için müsteşarım ile görüşeceğim dedi.

Bizim beklentimiz yüksek, esnafın sıkıntıları saymakla bitmez. Şuanda birçok esnaf zararına çalışıyor. 15-16 bin TL mazot yakan arabalar 30 bin TL ancak topluyor. 6 bin TL şoföre veriyoruz. Bize kalan paranın çoğu vergiye, araba yenilemeye gidiyor. Eskiden 2 taksi eden otobüsler şimdi bir ticari taksi etmiyor. Bir düzenleme olmazsa, esnafın hali ne olur bilmiyorum. Seçimden önce reel adımlar bekliyoruz. Başbakanın konuşması hepimizi umutlandırdı.

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 31

B 1644 Nurullah Yamak Başbakanın verdiği sözleri tutacağına eminiz.

Akbillere zam gelmese bile ÖTV, KDV yapılan indirim bizim için yeterli olacaktır. Esnaf kazandığının yarısını mazota veriyor. Düzenleme olursa hem esnaf, hem de vatandaşımız mağdur olmayacaktır.

Bir de şunu söylemek istiyorum. Son zamanlarda, ne yazık ki şoförle kavga etmek resmen moda olmuş.

Biz vatandaştan biraz daha duyarlılık bekliyoruz. Bu şartlar altında devam ederse toplu taşıma araçlarında şoför kabini zaruri bir ihtiyaç haline gelecek.

D 17 Adem Ağır Esnaf şoförüne maaş verirken bile zorlanır hale geldi.

Halk otobüsü esnafı şoförlerine maaş verirken bile zorlanır duruma geldi. Esnaf şuanda başbakanın verdiği sözlere odaklandı. Bunlar yapılırsa, onlarda derin bir nefes alabilecek. Biz şoförler ayrıca toplu taşımada tercihli yol uygulamasının yaygınlaşmasını istiyoruz.

D 025 Mesut Kızıltaş Esnaf arabasını bırakıp gidecek duruma geldi.

Başbakan verdiği sözü tutar. Sadece ÖTV ve KDV indirimi ile olmaz.

19-20 bin lira yakıt alıp 30 bin lira kazanıyoruz 5 bin lira şoföre verdin mi, kaldı sana 5 bin TL. Bir arabanın kaskosu sigortası, bakımı senelik 10 bin TL’den fazla. Millet arabasını bırakıp gidecek duruma geldi. İndirimli kartları 35 kuruşa, 30 kuruşa taşıyoruz. Belediye öğrencilere bunu sağlamışsa esnafına da ödemesi konusunda yardımcı olmalıdır.

C 108 Turan Küçük Maliye bakanı indirim yok diyor.

Başbakanın bazı sözler verdi ama bağlayıcı olarak Maliye Bakanı’nı gösterdi. Maliye Bakanı ise geçen gün televizyonda şuan için KDV ve ÖTV indirimi olmayacak diyor. Esnaf olarak ilk beklentimiz mazot fiyatlarında getirilecek bir düzenlemedir. Özürlü kartlarının haddinden fazla, başkasına ait kart kullanımının önüne geçemiyoruz.

Sahte kartları toplamaya çalışsak, devlet verdi sana ne oluyor. Bu konuda da bir düzenleme bekliyoruz.

C 297 Erkan Mercan Avrupa da bir yolcu 2 litre mazot alırken bizde 4 yolcu 1 litre mazot alamıyor Esnafın beklentisi KDV indirimi ve Mazotta ÖTV’nin kaldırılmasıdır.

Biz özürlüyü, gaziyi, zabıtayı, basını hatta muhtarı bile bedava taşıyoruz.

Adam dünya kadar maaş alıyor, 800 TL’ye çalışan işçinin günlük yol masrafı 4 TL. O adama yazık günah değil mi? Avrupa’da bir yolcunun ödediği ücretle 2 litre mazot alınırken bizde 4 yolcu 1 litre mazot alamıyor. Yaşlıları bedavaya taşıyoruz. Esnafa, taşıdığın oranda para verelim diyen yok. Devlet benim sırtımdan iyilik yapacağına her yaşlıya bir aylık akbil versin. Böylece hiç sorun kalmaz. Eğer yönetim bizi düşünüyorsa bu konuları da görmelidir.

Biz her gün kan kaybediyoruz. Başbakan düzenlemelerden bahsetti fakat bundan sonra şöyle olacak diye net bir şey demedi. Yine de biz umudumuzu koruyoruz.

A 018 Oğuz Ateş Giderimiz düşerse zam almadan da bu işi yaparız.

Başbakana taleplerimizi sunduk, O da bize yapabilecekleri, yapamayacaklarını sırladı. Biz ÖTV, KDV oranları ve bedava taşınan yolcular konusunda büyük sıkıntılar yaşıyoruz. Başbakan tüm konularda bize yardımcı olacağını söyledi.

Bedavacılar kalkar, mazot fiyatları da düşerse, giderlerimiz azalacağından zam almadan da bu işi yapabiliriz. İnşallah seçimden sonra olacak. Bir otobüs günde yüze yakın bedava yolcu taşıyor. Bu kartlarda bir düzenleme olsun. Kazançlarımız belli bir standart gelsin istiyoruz.

C 1818 Orkun Çağlayan En kısa zamanda toplu ulaşımda bir sistem düzenlemesi olacaktır.

Başbakanımız toplantımızda “Otobüs camiasının ne zorluklar çektiğini biliyorum” dedi. Mazottaki ÖTV’nin kaldırılması ve KDV indirimi sözü verdi. Biz bunun en kısa zamanda onaylanacağına inanıyoruz.

Toplu ulaşım sisteminde bir düzenleme beklentisi içindeyiz. 6 ay sonra zam yapılması konuşuluyor. Taşıdığımız 10 yolcudan 4’ü bedava seyahat ediyor. Başbakan bunları bildiğini ve sıkıntılarımızı çözeceğini söyledi.

C 389 Ferit Deniz Esnaf bittik halde.

Ben başbakana güveniyorum, kesinlikle verdiği sözleri tutacaktır. Bu iş ne kadar kısa sürede çözülürse, bizim için o kadar iyi olur. Yakıt fiyatları ve 30 kuruşa taşıdığımız yolcular bizi zor durumda bırakıyor. Esnaf bitmiş durumda. Hatlar çok yoğun fakat kazançlar düşük. Şirket başkanlarının oturmaktan başka yaptığı bir şey yok. Bizim tek umudumuz Başbakanımızın bize verdiği sözlerin bir an önce hayata geçirilmesidir.

31

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 32

“

Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından alınan 100 adet doğalgazlı otobüs düzenlenen törenle hizmete sunuldu.

KONYA’DA ÇOK BÜYÜK DEĞİŞİM Büyükşehir Belediyesi Mevlana Kültür Merkezi’nde düzenlenen törene Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, Meram Belediye Başkanı Serdar Kalaycı, AK Parti Meram Belediye Başkan Adayı Fatma Toru, meclis üyeleri, ilçe ve belde belediye başkanları, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı.

OTOBÜSLERE 10 YILDA 150 MİLYON LİRA Konya’da ilk kez 100 adet doğalgazlı, çevreci ve modern otobüsün hizmete sunulduğunu belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek, yeni otobüslerin hayırlı olmasını diledi. Görev aldıklarında yaklaşık 200 otobüs bulunduğunu vurgulayan Başkan Akyürek, “Şu anda sefere koyduğumuz otobüslerle birlikte Konya merkezde 448 otobüs hizmet verecek. Sadece bu 100 otobüse ödediğimiz para yaklaşık 70 milyon lira. 10 yıl içinde aldığımız tüm otobüsleri hesaba katarsak sadece otobüsler için harcadığımız para 150 milyon lirayı buluyor. Her yıl sadece otobüs için 15 milyon

32

lira para harcamış olduk. Konya toplu ulaşımı her zaman gündemimizde oldu, her zaman önceliğimiz oldu” dedi. ÖRNEK RAYLI SİSTEM YATIRIMLARI Raylı sistem yatırımlarında da KONYARAY başlığıyla 5 proje yürüttüklerini dile getiren Başkan Akyürek, “Eski tramvayların düşük de olsa taksitlerini ödemeye devam ettiğimiz süreçte Türkiye’nin en avantajlı ihalesini yaparak en modern, yüzde 100 düşük tabanlı, engelsiz, klimalı tramvayları en hesaplı şekilde 300 milyon liralık yatırımla şehrimize kazandırdık. Yeni tramvaylarımız gelmeye başladı. Deneme seferlerinin ardından dün ilk tramvaylarımız hizmete girdi” diye konuştu.

Konuşmasında Alaaddin-Adliye raylı sistem hattı, Yeni Ulaşım Master Planı, mevcut hattın hafif metro

sistemine dönüştürülmesi çalışmalarından da bahseden Başkan Akyürek, “KONYARAY’ın 5 projesinden 3’ünü hayata geçirdik, biri ihale sürecinde, diğerinin de ihale hazırlıkları devam ediyor. 2,5 yıl içinde KONYARAY’ın 5 ayağını tamamlayacağız. Projenin bir ayağını da Eski Sanayi bölgesinde yapımı başlayacak hızlı tren istasyonu oluşturuyor. Orada raylı sitem hattımız metro istasyonu ile buluşacak. Oradaki kentsel dönüşüm, hızlı tren istasyonu ve KONYARAY metro istasyonu eş zamanlı olarak yapılmış olacak” dedi.

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 33

NATURELGAZ 100 MİLYON METREKÜP YERLİ DOĞAL GAZI KULLANIMA SUNACAK

Türkiye'deki en yüksek kapasiteli tesis ağına, en geniş CNG iletim-dağıtım filosuna ve en büyük CNG stoklama alt yapısına sahip olan Naturelgaz, Trakya bölgesindeki kullanılamayan yerli doğal gazı Türkiye’nin kullanımına sunmaya hazırlanıyor. Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan proje ile Trakya Bölgesi’ndeki kullanılamayan doğal gaz kuyularından çıkan gazı kuyu başında CNG’ye dönüştürecek olan Naturelgaz’ın hedefi, 100 milyon metreküp yerli doğal gazı Türkiye’nin kullanımına sunarak cari açığın azalmasına katkıda bulunmak.

G

lobal Yatırım Holding iştiraklerinden, CNG dağıtım pazarında Türkiye’nin lider konumundaki şirketi Naturelgaz, Trakya bölgesinde bulunan kuyulardan çıkartacağı yerli doğal gazı Türkiye’nin kullanımına sunacak. İlk etapta test amaçlı başlanan projeyle günlük 15bin metreküp doğal gazı Boru Hatları İle Petrol Taşıma Anonim Şirketi’nin (BOTAŞ) Edirne şehrinde bulunan geri basma istasyonunu kullanarak ana iletim hattına pompalayacak olan Naturelgaz, bu alandaki çalışmalarını kullanılamayan diğer kuyularda da yaygınlaştırmayı hedefliyor.

Trakya bölgesindeki aktif olarak kullanılmayan kuyuları değerlendirilerek 100 milyon metreküp yerli doğal gazı BOTAŞ’ın geri basma istasyonları aracılığıyla Türkiye’nin kullanımına sunmayı amaçladıklarını belirten Naturelgaz Operasyon ve Yatımlardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Yavuz Ünal, Türkiye’deki yerli kaynakları kullanarak enerji üretimi ve verimli enerji kullanımını sağlayan yenilikçi alanlarda yatırımlarına devam edeceklerini belirtti. Türkiye’deki eko-

nomik büyümenin başında yer alan orta ölçekli sanayicilere enerji çözümler üretmenin Naturelgaz için hayati öneme sahip konuların başında geldiğini vurgulayan Ünal, “Trakya’da önemli miktarda doğal gaz rezervi olduğu kamuoyu tarafından bilinen bir gerçek.

Bu bölgede aktif olarak kullanılmayan doğal gaz kuyuları var. Bu kuyulardaki doğal gaz kuyu başında özel separatörlerle BOTAŞ standardlarına uygun hale getiriliyor ve daha sonra CNG’ye dönüştürüyor. CNG’ye dönüştürdüğümüz doğal gazı BOTAŞ’ın geri basma istasyonunda ana iletim hattına vererek Türk halkının hizmetine sunuyoruz” şeklinde konuştu.

Yavuz ÜNAL: “Yerli Kaynak Kullanımımız Devam Edecek” İlk etapta test amaçlı olarak bir kuyuda çalışmalara başladıklarını belirten Yavuz Ünal, “Şu anda tek kuyudan günlük 15bin metreküp doğal gazı BOTAŞ istasyonuna aktarıyoruz. Bu da tek kuyudan yıllık yaklaşık 4.5 milyon metreküp yerli doğal gaz üreteceğimiz anlamına geliyor. Test aşamasının ta-

mamlanmasıyla birlikte kullanılamayan başka kuyuları da hizmete açacağız. Yeni kuyuların açılmasıyla birlikte 100 milyon metreküp yerli doğal gazı Türkiye’nin kullanımına sunmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Naturelgaz’ın hedefleri arasında, hem istasyon ve CNG dönüşüm servis ağını genişletmek hem de kamyon ve otobüslerin CNG’ye dönüşümlerini gerçekleştirip, yeni araç motorlarının CNG’ye dönüştürülmesi için yapılacak ARGE ve yazılım çalışmalarına hız vermek olduğunun altını çizen Ünal; önümüzdeki dönemde Naturelgaz olarak yerli kaynaklara yönelmeye devam edip hem istihdam yaratmaya hem de ülke ekonomisine katkıda bulunmaya devam edeceklerini belirtti.

11 dolum tesisi ve bayileriyle 7 gün 24 saat hizmet veren Naturelgaz’ın mevcut müşteri sayısının elektrik santralleri de dahil olmak üzere 500’ün üzerinde olduğunu açıklayan Ünal, yerli kaynakların kullanımının ve böylelikle cari açığın azalmasına katkıda bulunmanın Naturelgaz’ın hedefleri arasında olduğunun altını çizdi.

33

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 34

AKSARAY

y a r a s k A

HALK TAKSİ

“

Aksaray’da Özel Halk Otobüsleri Derneği’ne bağlı olarak çalışan esnaflarla görüşüp sıkıntılarını dinledik. Esnaf “Kart sisteminden memnun değiliz, kazançlarımız çok düşük. Belediye Başkanı bizim sorunlarımızla hiç ilgilenmiyor. Belirledikleri orel saatleri ile bizi iyice zor duruma sokuyorlar. İşi doğru dürüst bilmeyen zabıtalar yüzünden sürekli bize ceza kesiliyor. Gece yarılarına kadar mahalle aralarına bir yolcu için adeta bir taksi gibi servis yapıyoruz. Biraz anlayış bekliyoruz” diyorlar.

A

ksaray esnafı dertli. Her ilde olduğu gibi Aksaray esnafına da bir dokun bin ah işit. Türkiye turumuz kapsamında uğradığımız illerden biri de Aksaray idi. İlde ziyaret ettiğimiz halk otobüsçüleri “Halimizden hiç memnun değiliz.

Belediye her yere bir araba koyuyor. Ulaşım sisteminde bir kaos ya-

34

şanıyor. Bunun temel sorumlusu da belediye. Kartlı sistem ile şehiriçi ulaşıma bir düzen getirilmek istendi ancak bu çalışma esnafı mağdur etmekten başka bir işe yaramadı. Kart sistemine geçeli 6 ay oldu, havuz sistemi de uygulanıyor. Fakat biz küçük esnaf olarak bu uygulamalardan memnun değiliz. Şoförlerimiz araç kullanırken kart kont-

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 35

AKSARAY rolünü yapamıyor. Belediye Başkanı ise bizim sorunlarımızla hiç ilgilenmiyor. Aksaray gibi bir ilde gece saat 01.00’e kadar servis yapıyoruz. Otobüslerimiz çoğu zaman 1 kişi için mahaller aralarına adeta bir taksi gibi servis yapıyor. Şehir içinde tüm esnaflar kapanıyor ama biz geç saatlere kadar zararına servis yapıyoruz. İşi doğru dürüst bilmeyen zabıtalar yüzünden sürekli ceza kesiliyor.

Esnaf olarak belediye ile bir türlü uzlaşmaya varamamaktan şikâyetçiyiz” diyerek isyan ediyorlar.

Belediye bizi bitirmeye çalışıyor Belediyenin halk otobüsü esnafı ile resmen uğraştığını belirten halk otobüsçüler “Çalışma saatlerimizi belediye belirliyor. 186 tane 7,5 metre halk otobüsümüzle kart ve ortak havuz sistemi ile çalışıyoruz. Fakat bu sistemden memnun olmayanlar yüzünden esnaf arasında gruplaşmalar oldu. Bazı arkadaşlar eskiden daha çok kazandığını söyleyip sistemi bozmak istiyorlar. Belediye başkanı esnafı dinlemiyor. Belediye bize resmen bu işi siz yapamazsınız, ben yaparım diyor. Bizi bitirmeye çalışıyor. 5 bin TL aylık gelirle bu iş yapılır mı? 2 bin TL yakıt 2 bin TL de vergisi derken elimize ne kalıyor. Resmen hamallık yapıyoruz. Belediyeden esnafa bir düzenleme yapmasını bekliyoruz” diyorlar.

Engelli Yasası Yürürlüğe Girerse Esnaf Tümden Biter Aksaraylı esnaflar “Engelli erişimi yasası gereğince, şehir içinde toplu taşımacılık yapan araçların engelli erişimine uygun dizayn edilmesi veya sıfır alçak taban 3 kapılı olması gerekiyor. Yasa ile belediye bize çok kısa bir süre içinde otobüslerinizi yenileyin derse, esnaf tümden biter. Çünkü biz zaten para kazanmıyoruz. Bize bu değişimi 2015 yılına kadar tamamen sağlayın diyorlar.

Açıkçası şuanda yeni otobüs alma gücümüz de yok. Ancak İSO ve TSE belgeli, garantili engelli rampası (asansörü) takılırsa yeni araç almaya gücü yetmeyen esnaf biraz rahatlar.

Fakat bu asansörlerin takılmasında da kriter-

ler var. Öyle her araca takılmıyor. Bu konuyla ilgili çalışmalarımız sürüyor. Tabi maddi durumu elveren arkadaşlarımız da yeni otobüs alarak bu geçişi sağlayacaktır. İl genelinde çalışan esnafların birçoğu bu yükün altından kalkacak durumda değil. Belediye bunu zorunlu tutarsa, herkes kredi çekip bir şekilde otobüs alacaktır. Ama bu kazançlarla ödeme sıkıntısı çekeriz. Biz de vatandaşız. Belediye bizim de zor durumda olduğumuzun farkına varmalı ve bize karşı biraz daha anlayışlı olmalıdır. Sorunlarımızı dinlediğiniz için derginize Aksaray esnafı olarak teşekkür ediyoruz”

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 36

İETT ORHANGAZİ GARAJI TÖRENLE HİZMETE AÇILDI

S

ancaktepe’de toplu açılış törenine katılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İETT Orhangazi Garajını törenle hizmete açtı.

Sancaktepe Yarı Olimpik Yüzme Havuzu, Yenidoğan Kültür Merkezi, İETT Orhangazi Garajı, Orhangazi Parkı ile Sancaktepe İSMEK Kurs Merkezi’nin ilçeye ve İstanbul’a hayırlı olmasını dileyen Kadir Topbaş; İstanbul’da dünyanın birçok medeni şehrinde bile olmayan kalitede otobüslerle hizmet vermeye başladıkların ve vatandaşları eski İkarus’lardan kurtardıklarını söyledi. İstanbul’da bir model ortaya koyduklarını ve bütün Türkiye’nin bu modele göre şekillendiğini vurgulayan Kadir Topbaş, inşaatı hızla devam eden Üsküdar-ÜmraniyeÇekmeköy-Sancaktepe Metrosu’nun 2015 yılında tamamlanacağını, bu

hattı ve Marmaray’ı kullanarak şehrin her tarafına, hatta Ankara’ya hızlı trenle gidebileceğini söyledi. İstanbul’un her noktasında yapılamaz denen, hayal bile edilemeyen büyük projelere imza attıklarını, bu yıl dahil İstanbul’a toplam 68,5 milyar liralık yatırım yapmış olacaklarını anlatan Topbaş, “Dev eserler ortaya çıkarmak için karıncalar gibi çalışıyoruz. Bugün çok farklı bir Sancaktepe var, yarın çok daha farklı olacak. Hizmet ederken her daim milletimizi yanımızda hissettik ve engel tanımadan hizmet ettik. İstanbul’daki gelişmeler ülkemizin başka şehirlerinde ve yurtdışında hayranlıkla izleniyor. Nerede bir ihtiyaç ve eksiklik varsa çözümü vardır diyerek üzerine gitmekteyiz” ifadelerini kullandı.

İSTANBUL’A 100 BİN KAPASİTELİ MODERN OTOPARKLAR İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Ataşehir’de sivil toplum kuruluşları ve muhtarlarla kahvaltıda buluştu. Kahvaltının ardından Ataşehirlilerle buluşan Başkan Kadir Topbaş, Ataşehir yeni kurulan bir ilçe olmasına rağmen sorunlarla boğuştuğunu belirterek, “Yerel yönetimler halka en yakın temsil noktası olmalıdır.” dedi. İstanbul’daki otoparklar 250 bin araç kapasitesini geçecek İstanbul’a 100 bin kapasiteli otoparklar yapacaklarını müjdeleyen Başkan Topbaş, İSPARK’ın işleteceği otoparkların büyük bölümünün kapalı ve bir kısmının da açık otopark olacağını söyledi. İstanbul’un ‘Otopark Haritası’nı çıkarttıklarını ve ihtiyaç duyulan her yere otopark inşa edeceklerini vurguladı. Başkan Topbaş konuşmasının devamında “Bu otoparkların büyük bölümünün kapalı ve bir kısmı açık olacak. Otoparkların bir kısmını metroların yakınlarında inşa edeceğiz. Buralar bir transfer merkezi gibi çalışacak, aracını park eden metroyla devam edecek. Bu projemizin planları önümüzdeki hafta İBB Meclisimizin gündemine gelerek karara bağlanacak. Bir kısmı büyük olan otoparkları mahalle aralarına kadar yayacağız. İstanbul’daki otoparklar 250 bin araç kapasitesini geçecek. Otoparkları İSPARK şirketimiz işletecek” dedi.

İSTANBULLU İLK YERLİ ÜRETİM TRAMVAY RAYLARA İNDİ İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbul’un ilk yerli üretim tramvayını tanıttı ve deneme sürüşünü gerçekleştirdi.

Başkan Topbaş, yeni araçların yüzde 50 az maliyetle üretildiğini belirterek, “Sadece tasarruf etmiyoruz, hem teknolojik deneyim kazanıyoruz hem de geleceğin mühendislerini yetiştiriyoruz” dedi.

Ulaşım alanında sorunları çözmek için birçok çalışma yaptıklarını kaydeden Başkan Topbaş, İstanbul’da ulaşım ile ilgili çeşitlendirme çalışmalarını başarıyla yürüttüklerini belirtti. Yerli tramvay üretiminin kolay bir iş olmadığını ifade eden Topbaş, “Göreve geldiğimizden bu yana ulaşım sorununu çözmek için birçok proje başlattık. 60 milyar TL’lik yatırımımızın 32 Milyar TL’si ulaşım ile ilgili. Ciddi mesafeler kaydettik. Hummalı bir çalışma sonucunda gerçekten kayda değer bir başarıyı ortaya koydu Ulaşım AŞ firmamız. Farklı bir ölçekte başarıdır bu. Ulaşımda sorunları çözmek, konforu artırmak ve gelişim sağlamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.

Yerli üretim geleceğin mühendislerinin yetişmesine katkı sağlıyor Başkan Topbaş, yerli tramvay üretiminin sadece maliyet olarak değil teknolojik deneyim ve eğitim açısından da ülkeye büyük katkı sağladığını belirterek, “Bu çalışma bir mühendislik harikası. Daha önce yedek parça üretimi ile başlayan çalışma bugün dizayn ve yazılım her yönüyle yerli hale geldi. Türkiye’de üretilen en önde gelen hafif metrolar bunlar. 2 tanesi raylara indirildi. 16 tane gelecek. Siz hesaplayın ne kadar kar ettiğimizi. Ayrıca bir teknolojik deneyim kazanıyoruz. Üniversitelerimizden öğrencilerimiz geliyor, staj yapıyorlar, yakından görüyorlar, uygulamalı öğreniyorlar. Geleceğin mühendislerini teknik adamlarını yetiştiriliyor.

Sadece bir vagon yapıp içine binip gidiyoruz değil. Bu bir eğitim müessesi haline geldi. Geleceğimiz kuşaklarına farklı fırsatları gösteriyor. Yarın bu öğrencilerimiz daha iyilerini yapacak” diye konuştu.

36

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 37

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 38

SİNCAN METROSU AÇILDI Başkent trafiğini daha da rahatlatacak, kent içi ulaşıma yeni bir soluk kazandıracak Batıkent-Sincan metro hattı, görkemli bir törenle hizmete açıldı.

Açılış sonunda Sincanlılara bir de müjde vardı. Açılışa katılan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün isteği üzerine Sincan Metrosu’nun yeni açılan Sincan-Batıkent bölümü 1 hafta ücretsiz hizmet verecek.

Sincanlılar, şehir merkezine daha hızlı bir ulaşım imkanı sunacak yeni metrolarına kavuştu. Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımına başlanan ve yüzde 71.78’lik gerçekleşme oranı, 216 milyon (trilyon) liralık yatırım ile 2011 yılında Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Ba-

kanlığı’na devredilen metro muhteşem bir törenle hizmete girdi.

Açılış törenine Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İspanya Başbakanı Mariano Rajoy, bakanlar, Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, milletvekilleri, bürokratlar, meclis üyeleri ile çok sayıda Başkentli katıldı.

ENGELLİYE YENİ HİZMET “ŞARJLI OTOBÜS” İstanbul Otobüs A.Ş Bünyesinde bulunan Erguvan Otobüslerinde Engelli vatandaşlarımız için yeni dönem başlıyor. Erguvan otobüslerinde yolculuk yapan engelli vatandaşlarımız akülü arabalarını ulaşım süresince şarj edebilecek.

Otobüs A.Ş bağlı çalışan erguvan otobüsleri, İstanbul’da 977 araçlık filosuyla günde ortalama 750 bin yolcuya hizmet veriyor. Bir yandan da araçlara kazandırdığı teknolojik yenilikleri ile farkını her geçen gün biraz daha ortaya koyuyor. Tamamı engelli dostu olan otobüslerde geliştirilen yeni sistem ile engelli vatandaşlarımız akülü arabalarını parklanma alanına park ettikten sonra otobüslerin içinde bulunan hızlı şarj prizi sayesinde ulaşımları süresince şarj edebilecek.

Güvenlik konusunda sıkıntılar yaşanmaması için prizler farklı bir cisim dokunduğunda kendini kitleyecek. “İstanbul Otobüs A.Ş’ye bağlı çalışan erguvan otobüslerinin en büyük özelliği tamamı engelli erişimi için alçak taban olarak dizayn edilmiş olması ve kullandığı son teknoloji ile İstanbul halkına Avrupa standartlarında ulaşım hizmet vermesi olduğunun altını çizen Otobüs A.Ş yetkilileri “yeni araçlarımız engelli kardeşlerimize hayırlı olsun” dedi.

METRO, HAVARAY, TELEFERİK VE OTOPARK PROJELERİNE ONAY Başkan Kadir Topbaş’ın açıkladığı 19 adet metro, havaray ve teleferik projesi ile 100 bin araçlık otopark projeleri, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından planlara işlendi. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi, Şubat ayı toplantısında Başkan Kadir Topbaş’ın açıkladığı 19 adet havaray, teleferik ile yeni metro hattı ile 100 bin araçlık yeni otopark planlarını ele aldı. Meclis 1. Başkan Vekili Ahmet Selamet’in yönettiği toplantıda,yeni projeler nazım imar planlarına işlendi. Kararlar meclis üyelerinin oy çokluğuyla alındı.

Planlara işlenen Metro Hatları: İTÜ-İstinye Metro Bağlantısı, Dudullu-Ataşehir-Bostancı Metro Hattı, Ayazağa Köyü-İTÜ Metro Hattı, Kirazlı-Halkalı Metro Hattı, Göztepe-Ataşehir-Ümraniye Metro Hattı, Avcılar İst. Üniversitesi-Sahil Füniküleri, Planlara işlenen Havaray Projeleri, Üsküdar Libadiye Caddesi Havaray Hattı, Kartal Sahil-D 100 Havaray Hattı, Kadıköy-MaltepeKartal Havaray Hattı, Maltepe-BaşıbüyükHavaray Hattı, KasımpaşaOkmeydanı-Mecidiyeköy Havaray Hattı, Sefaköy-Halkalı-Başakşehir Havaray Hattı.

Planlara işlenen Teleferik Hatları: Mecidiyeköy ZincirlikuyuAltunizade Çamlıca Teleferik Hattı, Eyüp-Piyerloti-MiniatürkTeleferik Hattı, Miniatürk-Alibeyköy-Vialand Teleferik Hattı, Kartal D 100 - Yakacık-Aydos Teleferik Hattı, Büyükada Ayayorgi-Büyükada Meydan Teleferik Hattı.

Planlara işlenen Otoparklar: Avrupa yakasında Arnavutköy, Bağcılar, Bakırköy, Bahçelievler, Beşiktaş, Güngören, Fatih, Şişli ve Zeytinburnu’nda, Anadolu yakasında ise Ataşehir, Kadıköy, Ümraniye, Maltepe, Kartal, Pendik, Sancaktepe, Tuzla’da inşa edilecek.

38

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 39

n e d z i S

paylaşmak isterim. Kadıköy-Pendik arası sefer yapıyordum.

Salıpazarı civarında 5 km hızla gidersiniz. O esnada pazardan çıkanlar da arabaya doluşur. Ziverbey yolunda otobüsün içinde bir patırtı koptu. Durdum, ne oluyor diye arkaya baktım. Koltukta oturan bir vatandaş, ayakta duran bir yolcunun poşetindeki balığın suyunu üzerine sıçrattığını söylüyor. Ben de elinde balık olan vatandaşa “Gel kardeşim kapının önünde dur da kimse rahatsız olmasın” dedim. Adam kapının önünde dururken “Ben burada gitmem!” diye sinirlendi ve otobüsten indi. Biz de yolumuza devam ettik.

Bir durak sonra arabanın içinden bir hanımefendi, durakta bekleyen bir polisle seslenerek, benden şikâyetçi olduğunu söyledi. Ben ve diğer yolcular daha ne olduğunu bile anlamadan polise “Ben bu şoförden şikâyetçiyim. Eşimi, tekme tokat dövüp, otobüsten indirdi” dedi. Hanımefendiye saygımızdan bir şey diyemedik. Sonra otobüsten inen adam da yürüyerek yetişmiş, yanımıza geldi.

Polise, eşim haklı, aynen böyle oldu, dedi.

“Memur bey, arabada 60 kişi var. Yolculara soralım” dedim. Kimsenin aleyhimizde şahitlik etmemesine rağmen polis arabamızdaki yolcuyu boşalttı. Hakkınızda şikâyet var, diye bizi karakola götürdü. Adam orda konuşuyor bunlar şöyle böyle adamlar diyor.

O dönem çalışan arkadaşlarımız minibüsçülükten, dolmuşçuluktan geldiği için bizi de öyle görüyorlar. Ön yargıyla bakıyorlar. Saatlerce orda kaldım. O kadar kişinin şahitliğine rağmen göz göre göre iftiraya uğruyor, suçlu konuma düşüyordum. Hırsımdan oturup ağlamışım. Biz şoförler ne yazık ki insanların ön yargıları yüzünden buna benzer nice olaylarla karşılaşıyoruz. Bu yüzden vatandaşımızdan bize karşı biraz daha sağdu-

R E L N GELE OTOBÜSTEN DÜŞTÜ (Osman AYDANOĞLU) On sene evvel, başıma gelen bir olay.

Hava çok sıcaktı. Mecidiyeköy’de bir genç kız, annesi ve teyzesiyle birlikte arabama bindi. Kız basamakta duruyor, yukarı çıkmıyor. Kıza “kapıyı kapatacağım yukarı çık” diyorum. Bana yalvarıyor, çok rica ediyorum, hava almam lazım, kapatmayın kapıyı, diyor.

Ayağımı frenden çekmişim, lastik dönüyor.

O ara konuşurken arkasını döndü, istifra edecek sandım. Kız şuursuca otobüsten düştü.

Yol adeta kana bulandı. Kızı Şişli Etfal’e, beni karakola aldılar. Beklerken kızın iyi haberi geldi. Ben raporumu cevaplarken olayı olduğu gibi anlattım. Hastanedeki polislerden duyduğum kadarıyla kız anne ve teyzesinin baskısına rağmen benden şikâyetçi olmamış. “Ben yalvardım çok ısrar ettim, o yüzden kapıyı açık bıraktı. O adamın hiçbir suçu yok” demiş. Kızcağız düşerken cep telefonu kırılmış. Ben bunu sonradan öğrendim. Kıza bu davranışından ötürü hiç suçum olmasa da teşekkür etmek maksadıyla bir cep telefonu aldım. Fakat o cep telefonunu bile kabul etmedi. Genç kızın bu olgun tavrı beni duygulandırdı. İFTİRA (Yalçın BEŞİR) Yıllar önce uğradığım bir iftirayı sizle

yulu olmalarını istiyoruz. ÖN KAPIDAN İNMEK ÇOK PAHALI (Ramazan ARICI) Sene 1998 veya 1999. Sahil hatlarından birine çalışıyoruz. Hafta sonu ve hava oldukça güzel. Trafik var, yolcu var, saatler zor yetişiyor. Otobüsler artık 3 kapılı olmuş fakat hala orta kapı yerine ön kapıyı kullanma alışkanlığı değişmemiş. Ön kapıdan hem inmeye hem binmeye çalışanların karmaşası işimizi iyice zorlaştırıyor. Ön sağ camın arkasındaki güneşliğe A-4 kâğıdı ile "Ön Kapıdan İnmek Ücretlidir " tarzı bir şey yazıp esprisine yapıştırdık. Bir de "1000 Lira" yazan, bir üründen söktüğümüz minik sarı etiketi de yazının altına iliştirdik. Bir sonraki servis ön kapıdan inmeler oldukça azaldı. Biz de şaşırdık, tesadüf diye düşündük. Beşiktaş’tan Ortaköy'e vardığımızda bizi kahkahalara boğan olay gerçekleşti ve olayın aslını öğrendik. Bayan yolcu ile aramızda geçen diyalog: -Ben ön kapıdan inebilir miyim? Poşetlerim var da. Yalnız fiyatını okuyamadım, çok küçük yazıyor. Çok mu pahalı ki ki?

Ben de biraz da esprisine: -1000 TL hanımefendi.

- Aaaa çok değilmiş. Daha fazla bir şey yapsaydınız da sadece çok işi olanların göze alabileceği bir fiyat olsaydı.

- Hanımefendi zaten o esprisine yazılan bir yazı, ön kapıdan inilmesinin önüne geçemeyince böyle bir şey yaptık.

-Ya, gerçekten mi? Aslında gayet güzel bir fikir olmuş. Bence sökmeyin o yazı öyle kalsın.

Meğersem fiyatı göremedikleri için ön kapıdan inmeye çoğu kişi cesaret edememiş.

Not: Otobüste yaşadığınız ilginç anılarınızı bize iletin, yayınlayalım. halkulasim@hotmail.com

39

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 40

EMBARQ Türkiye

Celal Tolga İMAMOĞLU

Sürdürülebilir Ulaşım Derneği

timamoglu@embarqturkiye.org

“

Otobüs duraklarına tüm istikametlerden gelen yolcuların, emniyetli olarak doğrudan erişimini sağlamak, araç bekleme sürelerini minimize etmek; rahat, güvenli ve trafiği aksatmayacak bekleme alanları oluşturmak, engelliler için duraklarda, otobüs iniş-binişlerinde engellerin ortadan kaldırılması, durakların tanımlanması kolay algılanacak tarzda yapılması önemli noktalardır.

Tolga İMAMOĞLU Ulaştırma Yüksek Mühendisi

KENTİÇİ OTOBÜS DURAKLARI Kent içi otobüs durakları ile ilgili kavramlar Otobüs durakları, eşzamanlı olarak durağı kullanacak olan otobüslerin sayısına bağlı olarak bir ya da birden fazla otobüs yükleme alanından oluşan, yolcu iniş ve binişlerinin gerçekleştiği alanlardır. Toplu taşımacılık düzenlemelerinin önemli bir bölümünü oluşturan otobüs duraklarının, yolcular ve işletmeciler açısından en uygun şekilde konumlandırılması; durak yeri, sayısı ve aralıklarının bu doğrultuda belirlenmesi, toplu taşımacılık hizmetlerinin performansı ve toplu taşımacılığa olan talep üzerinde oldukça etkili olmaktadır.

Otobüs duraklarına tüm istikametlerden gelen yolcuların, emniyetli olarak doğrudan erişimini sağlamak, araç bekleme sürelerini minimize etmek; rahat, güvenli ve trafiği aksatmayacak bekleme alanları oluşturmak, engelliler için duraklarda, otobüs iniş-binişlerinde engellerin ortadan kaldırılması, durakların tanımlanması kolay algılanacak tarzda yapılması önemli noktalardır.

Bir otobüs durağının kapasitesi, genel olarak otobüs durağını oluşturan bindirme-indirme (yükleme) alanlarının kapasitelerine, sayısına, tasarımına ve trafik kontrol koşullarına bağlıdır. Şekil 1’ de otobüs yükleme alanı (L) ve otobüs durağı (S) görülmektedir (Transit Capacity and Quality of Service Manual, 2003).

40

Şekil 1- Otobüs Yükleme Alanı ve Otobüs Durağı Otobüs Yükleme Alanı, bir otobüsün yolcu iniş-binişlerinin gerçekleştiği alandır. Yükleme alanlarının sayısı, durağı kullanacak tarifeli otobüslerin sayısını karşılayacak yeterlilikte olmalıdır. Otobüs durağının alanını sınırlandıran bir takım bölgesel faktörlerin yanı sıra, üçten fazla yükleme alanından oluşan bir otobüs durağı yolcular için karmaşık ve zor bir durum oluşturabilir. (Transit Capacity and Quality of Service Manual, 2003).

Bir yükleme alanının dolayısıyla bir otobüs durağının kapasitesi, aşağıdaki faktörlere bağlıdır; Duruş Süresi: Araç kapılarının açılma-kapanma süreleri de dahil olmak üzere, yolcu inişbiniş hareketlerinin tümünü de içeren ortalama süredir.

Boşaltma Süresi: Bir otobüsün ivmelenerek yükleme alanını boşaltması ve bir sonraki

otobüsün yükleme alanına girmesi için gerekli olan süredir. Bu süre, trafikteki herhangi bir problemden doğan gecikme süresini de içermektedir.

Duruş Süresindeki Değişkenlik: Yükleme alanını kullanan otobüslerin duruş süreleri arasındaki yakınlık ve tutarlılık.

Başarısızlık Oranı: Bir yükleme alanına gelen otobüsün gireceği alanın, bir başka otobüs tarafından işgal ediliyor olması durumudur.

Kent içi otobüs duraklarının konumu Genel olarak otobüs durakları, mevcut trafik akımından bağımsız olup olmaması kriterine göre 2 türlü tasarlanmaktadır; • Yol Üstü Otobüs Durakları • Yol Kenarı Otobüs durakları Yol kenarı otobüs durakları, trafik akımından bağımsız olarak konumlandırılan otobüs durakları olup; dört ya da daha fazla yükleme alanının sağlanabilmesi durumunda, yol üstü otobüs duraklarına oranla daha yüksek kapasite ile çalışabilmektedir. Yol üstü otobüs durakları ise, bir ya da iki yükleme alanının sağlanabilmesi durumunda, daha yüksek kapasite ile çalışabilmektedir. Yapılan çalışmalar, üç yükleme alanının sağlanması halinde, yol üstü ve bağımsız otobüs durak kapasitelerinin yakın değerlerde olduğunu göstermektedir.

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 41

EMBARQ Türkiye

EMBARQ Türkiye

Sürdürülebilir Ulaşım Derneği Otobüs durak yerinin kavşak ve kesişim noktalarına olan konumuna göre de 3 türlü tasarım söz konusudur.

• Kavşak ve kesişim noktalarından hemen önceki duraklar • Kavşak ve kesişim noktalarından hemen sonraki duraklar • Blok ortası durakları Bu tasarım seçimi yapılırken etkili olan faktörler genel olarak, mevcut arazi kullanım durumu ve hareketliliği, otobüsün rotası ve otobüsün kavşaktan dönüş yapıyor olup olmama durumu, otobüs sinyalizasyon önceliği, kavşak işletme koşulları, kesişen transit rotalar, kavşak geometrisi, park yerleri ve park yeri gereksinimleri, yolcu seyahatinin başlangıç ve bitiş noktaları, yaya erişimi, engellilerin erişim durumu, fiziksel yol kenarı engelleri, potansiyel yolcu talebi, otobüs şeridinin varlığı, trafik kontrolleri olarak listelenebilir.

Kavşak ve kesişim noktalarından hemen önceki duraklar; Avantajlar: • Kavşak geçtikten sonraki yol kesimindeki yoğun trafiğin etkilerinden doğabilecek akım aralıklarını minimize eder.

• Yaya geçidine yakın olmasıyla yaya erişimini kolaylaştırır.

• Otobüsün hareket alanını genişletir.

• Çift sıra duruşu engeller.

• Kırmızı ışıkta duran otobüsten yolcu iniş binişi sağlanabilir.

• Sürücünün yaklaşan trafiği görme imkanı daha yüksektir, Dezavantajlar: • Sağa dönen araçlarla arasındaki karmaşayı arttırır.

• Trafik kontrol araçları ve karşıdan karşıya geçen yayaların görüşünü kısıtlayabilir.

• Otobüsün sağında karşıya geçecek araçların görüş mesafelerini kısıtlayabilir.

• Pik saatlerde oluşan otobüs kuyruk oluşumları, doğru akımı olumsuz etkileyebilir.

• Yayalar için, karşıdan karşıya geçişte görüş kısıtlamasından doğan problemler oluşturabilir.

Kavşak ve kesişim noktalarından hemen sonraki duraklar; Avantajlar: • Sağa dönüş yapan otomobil ve otobüsler arasındaki karmaşayı minimize eder.

• Trafiğe daha fazla sağa dönüş kapasitesi sağlar.

Sürdürülebilir Ulaşım Derneği

• Kavşak yaklaşım kollarında görüş mesafesi problemlerini minimize eder.

• Yayaların otobüs arkası geçişlerini destekleyici etkisi olur.

• Otobüsler için kavşakları da kullanarak daha kısa yavaşlama mesafe gereksinimi yaratır.

• Sinyalize kavşaklarda oluşan trafik akım boşluklarının avantajlarının kullanımına yardımcı olur.

Dezavantajlar: • Zirve saatlerde otobüslerin durması sonucu kavşakların tıkanmasına sebep olabilir • Geçen araçların görüş mesafelerini kısıtlayabilir.

• Yaya geçidindeki yayaların görüş mesafesi problemlerini arttırabilir.

• Kırmızı ışıktan sonra yeniden durması sürücüler tarafından beklenmediğinden dolayı, kazalara sebep olabilir.

• Kavşakta tıkanmalara sebep olabilir.

Blok ortası duraklar: Avantajlar: • Araçlar ve yayalar için görüş problemlerini minimize eder.

• Yolcu bekleme alanlarında daha az yaya oluşumu meydana gelmektedir.

Dezavantajlar: • Park kısıtlaması olan kesimler için ilave mesafe gereksinimi doğar.

• Yayaların yol ortasından karşıya geçişlerini arttırır.

• Kavşaklardan karşıya geçen yayalar için yürüme mesafesi artar.

Ulaşım sisteminde uluslararası standartlara erişebilmek amacıyla Türk Standardları Enstitüsü (TSE)’ nin konu ile ilgili yayınladığı çalışmaya göre de; Duraklar trafik şartları sebebi ile kavşaklara yakın yerleştirilmeli; bu mümkün olmadığında iki kavşak arasındaki yaya geçidine en yakın ve emniyetli mesafede durak yeri seçilmelidir. Kavşağa yaklaşmadan 30–50 metre mesafede durak yeri seçilmeli; kavşakta bekleme yapan araçların durak yerindeki yol kesimine sarkmaları önlenmelidir. Kavşaklardan önceki ve sonraki duraklar kavşak kollarından gelen trafiğin birbirini emniyetli şekilde görüp durmalarını engellememelidir. Işık kontrollü (sinyalize) kavşaklarda otobüs öncelikli sinyalizasyon yoksa, durağın sola dönüş yapacak otobüslere kolaylık sağlayabilmesi için kavşaktan 50 metre – 60 metre önce olması gereklidir. Kavşaktan sağa dönüş yapacak otobüslere ait duraklar kavşaktan en az 30 metre önce olmalıdır. Kavşaktan hem sağa hem de sola dönüş yapacak otobüslerin olması halinde kavşak giriş kolundaki durak kavşağa en az 35 metre mesafede olmalıdır.

Kavşak çıkış kolunda durak oluşturulması, sola dönüş yapan otobüsler için kavşakta öncelikli sinyalizasyon sistemi yoksa ve sola dönüş yapıldıktan sonra kavşak çıkış kolundaki trafik yoğunluğu az ise uygundur. Karşıdan karşıya geçen yolcuların otobüslerin arkasından geçmelerinin sağ-

lanması için, bu tip duraklar kavşak çıkışından en az 48 metre – 50 metre ileride yapılmalıdır. Üç kollu kavşaklardaki durak yerleri, kesinlikle kavşaktan sonra, kavşak çıkış kolunda yer almalıdır. Durağa yanaşma mesafesinde diğer araçların duruş ve park etmeleri yasaklanmalı veya mümkünse otobüsler için cepli duraklar yapılmalıdır. (TSE 11783).

Kent içi otobüs durak yerlerinin belirlenme esasları Yolcu sayısının belirlenmesinden sonra, durak yerleşimi mevcut trafik koşullarında otobüs, araç ve yaya akımları arasında karmaşalar yaratmaktan kaçınarak, güvenlik etkilerini, işletme koşullarını göz önünde bulundurarak yapılması gereken bir çalışmadır. Söz konusu bölgenin ticari bir yerleşim bölgesi, iskan bölgesi, sanayi bölgesi olup olmamasıyla doğrudan ilgilidir. Genel olarak, yolcu talep üretiminin fazla olduğu noktalara yakın durak yerlerinin belirlenmesi, yaygın olarak kullanılan bir yaklaşımdır.

Otobüs durak yerlerinin belirlenmesi, birçok güvenlik faktörü ve işletme faktörünün bölgesel olarak değerlendirilmesiyle verilen bir karardır. Trafik akımından yolcuların korunması, engellilerin erişiminin sağlanması, otobüse binip inerken gerekli her türlü hava koşuluna uygun yüzeyin olması, yaya geçitlerine ve üstgeçitlere yakın olması, yolcu seyahat üretim bölgelerine yakın olması, aktarmalı olarak farklı rotalara gidecek yolcuların erişimini kolaylaştırması, aynı rota üzerinde ters yönde gidecek yolcular için yakın durakların olması, yeterli ışıklandırma, aynı anda durakta olması planlanan otobüsler için yeterli alan bulunması, yol kenarı park durumları ve ağır vasıta dağıtım bölgeleri, otobüs rotalarının durumu, kavşak kesimlerindeki yönler ve yol genişlikleri, trafik hacmi ve dönüş hareketleri, yaya kaldırım genişlikleri, kavşaklardaki yaya hareketleri, çevresel yolların trafik hacimleri ve bu yollara olan mesafeler bu esasların en önemlileri olarak sayılabilir.

Ulaşım sisteminde uluslararası standartlara erişebilmek amacıyla Türk Standartları Enstitüsü (TSE)’ nün konu ile ilgili yayınladığı çalışmaya göre de; Durak yerleri, otobüs güzergahı ile çakışan yaya arterlerine yakın yerlerde seçilmeli böylece yolcular için erişme kolaylığı sağlanmalıdır. Mevcut trafiğin işletme hızının azalmaması için iki durak arası, 400– 500 metre olmalıdır. Birinci derecedeki yollarda ise bu mesafe, 600–700 metre olmalıdır. Yolcu yoğunluğunun çok olduğu yol kesimlerinde bu mesafeler 100’er metre azaltılabilir. Bölünmemiş yollarda (orta refüjü olmayan) yol kenarı duraklar yapılması durumunda aynı yöndeki diğer trafiğe en az bir şerit bırakılmalıdır.

Bunun sağlanabilmesi için durak yapılacak yolun kaplama genişliği 9–10 metre olmalıdır.

Yolun kaplama genişliği 6-7 metre ise ve oradan otobüs hattı geçiyorsa ve durak mecburiyeti var ise bu takdirde yol, tek yön yapılmalıdır.

Bölünmemiş yollarda iki ayrı yöndeki duraklar diğer trafiği aksatmamak için karşı karşıya bulunmamalı; duraklar arası mesafe en az 80 metre olmalıdır. (TSE 11783)

41

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 42

Temsa’nın Antalya Merkezli Bayisi Ant Oto, İstanbul’dan Sonra İzmir Dedi

ANT OTO İZMİR’DE

“

Ant Oto, Antalya ve İstanbul’dan sonra İzmir’de de faaliyet göstermeye başladı. Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Göksoy, bölge otobüsçüsünü Temsa’nın kaliteli ürünleri, Ant Oto’nun bakış açısı ve hizmet kalitesi ile tanıştırmak istediklerini söyledi.

Ant Oto İzmir Şubesi Adres: İzmir-Ankara Asfaltı Belkahve Mevki No: 409 Bornova/ İzmir İzmir Bölge Otobüs Satış Sorumlusu: Mehmet Kırkağaç Telefon: 0530 151 15 93 0532 417 53 28

42

T

emsa’nın otobüs ve midibüs pazarında daha iyi temsil edilmesi amacıyla İzmir lokasyonunu hizmete açtıklarını belirten Ant Oto Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Göksoy” Biz Antalya merkezli bir firmayız. 2011 Mart ayında İstanbul’da faaliyete başladık. 2014 Şubat ayı itibariyle de İzmir’deyiz. İzmir’de otobüs ve midibüs pazarında Temsa’nın bir adım daha iyi temsil edilmesini sağlama niyeti ile hareket ediyoruz.

Buradaki otobüs müşterilerinin hem Temsa markasından hem de diğer markalardan ye-

teri kadar hizmet almadığını düşünüyoruz.

Dolayısıyla bizim bakış açımızı, imkanlarımızı İzmir’e taşıyalım istedik. İzmir üçüncü büyük ilimiz. Fakat her nedense İstanbul İzmir ve Ankara’ya göre pazarı daha dar. İlerleyen zamanlarda hem bizim imkanlarımızı işin içine katacağız hem de pazarı bir göreceğiz” dedi.

Temsa’nın özellikle geçen yıldan itibaren otobüs ve midibüs pazarında çok ciddi bir hareketlenme yaşadığını vurgulayan Hasan Göksoy, “Bu hareketlilik tabi bütün damarlara da yansıyor. Bu yıl için Temsa,

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 43

İzmir’in ardından farklı bir lokasyon düşüncesi olup olmadığı yönündeki soruya ise Hasan Göksoy, “Buna yönelik bir düşünceyi söylemek için henüz erken. Yeni bir bölgedeyiz artık. El attığımız işleri öncelikle layıkı ile yerine getirelim fikrindeyiz. Antalya, İstanbul ve İzmir ile zaten pazarın yüzde 6070’in içindeyiz. Bu üç bölgede iyi temsil edildiğiniz takdirde Türkiye’de iyi temsil edilmiş pozisyona giriyoruz. Bu lokasyonlar yeterli diye düşünüyoruz” dedi.

Prestij ürününe yönelik 1000 adet satacağız yönünde iddialı bir hedef belirledi. Biz de bu hedeflerin gerçekleşmesi için elimizden gelen katkıyı sunacağız” diye konuştu.

1000 Prestij’in 350’sini Ant Oto Satacak 1000 Prestij satışının 350 kadarlık bölümünün Ant Oto’nun oluşturacağını düşündüklerini ifade eden Hasan Göksoy, “Temsa ürünlerinin büyük bir oranının pazarlama faaliyeti bizim sırtımızda. Biz de bütün imkanlarımızı Temsa ürünlerinin pazarlanması için seferber ettik. Bu çabamızın meyvelerini alıyoruz. Hem maddi imkanlarımızı bu yöne kanalize ettik, hem de örgütlenme bazında yeni bir döneme doğru adım attık. 12 metre Safir ürününün büyük bölümünü zaten biz satıyoruz. Bu 2013’te de böyleydi. Bu yıl da böyle olacağına inanıyoruz. Tabi 2014, 2013 gibi olmayacak. Ekonomik bazda ciddi bir yavaşlama söz konusu. Nisan sonuna kadar bunun devam edeceğini de düşünüyoruz. Seçimlerden sonra pazarda ihtiyaçların tekrar öne çıkıp, geçen seneki kadar tempolu olmasa bile hareketleneceğini düşünüyoruz” dedi.

Ant Oto’nun başarısının altında yatan en önemli unsurun, müşteri ile çok yakın temas içinde olmaları olarak açıklayan Hasan Göksoy, şunları söyledi: Temsa’nın otobüs üretimi 1987’de başladı. Bizde hemen bayisi olduk hatta banttan çıkan ilk 8 ve 9’uncu Maraton’u biz aldık ve sattık. Dolayısıyla bu süre içerisinde bizim pazarda müşteri ile ilişkilerimiz olgunlaştı.

Biz müşteriyi, müşteri

bizi tanıdı. Geniş imkanları müşteri hizmetine sunduk. Müşteri ile yakın temas halinde olmaktan kaynaklanan bir avantajımız var. İşimizi iyi biliyoruz. Ant Oto’nun finansman imkanları da genişledi. Müşterilerimize bu imkanları sunuyoruz. Bu da bizi pazarda büyüten unsurlardan bir tanesi” İstanbul lokasyonumuz çok başarılı Hasan Göksoy, İstanbul lokasyonlarından çok memnun olduklarını da belirtti: İstanbul ticari baş şehrimiz olarak söylenebilir.

Türkiye’de pazarlanan bir malın İstanbul’da satılmaması gibi bir ihtimal yok. Her türlü ürünün yüzde 65’inin tüketim yerinin İstanbul olduğu ifade ediliyor. Biz de Ant Oto olarak Temsa’yı ve markamızı iyi temsil etme gayreti içindeyiz. İstanbul’da çok başarılı bir ekibimiz var. Geçen sene büyük otobüs bazında 167 otobüs satmışız. Bu ciddi bir rakam olarak görülüyor. Diğer ana üreticilerin ikinci el faaliyetlerine göre Ant Oto olarak çok iyi bir noktaya gelmiş durumdayız” diye konuştu.

Ana stratejimiz mevcut bayilerle büyümek Temsa Pazarlama ve Satış Direktörü Murat Anıl, ana stratejilerinin mevcut bayilerle büyümek olduğunu söyledi: İzmirlilerin bizi yıllardır çok sevmesine rağmen bir ilgi eksikliğimiz vardı. Bizimde yeni dönemde bu bölgede yeni bir yapılanma gerekliliği doğdu. Temsa olarak mantalitemiz yeni bir bayilikten ziyade, mevcut bayilerle büyümek, ana stratejimizi oluşturuyor. Bu bağlamda Ant Oto’nun bu bölgede yapılanma arzusu bize uygun geldi. Dolayısıyla bu yolda kendisine ve bize göstermiş olduğu desteğe teşekkür ederiz.

Temsa Bayisi Ant Oto İzmir’de Hızlı Başladı 4 Firmaya 3 Safir, 10 Prestij Temsa’nın İzmir’deki yeni bayisi Ant Oto, faaliyete başlar başlamaz hzlı bir teslimat süreci başlattı. Ant Oto İzmir, 4 firmaya 3 Safir, 10 Prestij teslimatı gerçekleştirdi.

Teslimatı gerçekleştirilen firmalar: Çeşmeli Özbek Turizm’e 3 Safir, Yelpaze Turizm’e 4 Prestij, Gürbüz Taşımacılık’a 2 Prestij, Akkoyun Turizm’e 4 Prestij

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 44

İETT ŞOFÖRLERİ ANLATIYOR

Abdullah KAZDAL İETT Raylı Sistemler Eski Daire Başkanı

1 Günde Dünya’yı 12 Defa Dolaşıyorlar, Günde 1 Defa Ay’a Gidiyorlar

YOLLARIN EFENDİSİ ÇALINAN TELEFON Eminönü hattında çalışıyordum. Kabataş durağına girdik. Bir kız bağırdı “Şoför Bey, sakın kapıları açmayın. Benim cep telefonum çalındı. Başka bir yolcu da “Telefonu çaldıralım, kimde olduğunu anlarız” dedi. Telefon aradık, çaldı. Hepimiz korkulu ve kuşkulu gözlerle telefonun kimden çıkacağını merak ediyorduk. Herkes yanındakinden şüphelenir oldu. Sonra kız telefonunu, çantasının dibinde buldu. Herkes derin bir oh çekti. Bu arada kızcağız da üzgün bir şekilde hepimizden özür diledi.

TAKDİR EDİLEN SOFÖR İETT’de yaklaşık 18 yıllık şoförken, o dönemlerde uzun müddet Taksim-Topkapı hattında çalışıyordum. Yine Taksim’den hareket edip Topkapı yönüne doğru ilerliyordum. Yanıma yaşlı bir amca geldi ve bana şöyle dedi: “Oğlum, ben uzun zamandır senin arabana biniyorum ve seni takdir ediyorum. Aynı benim gibi araba sürüyorsun. Ben 50 yıldır hiç kaza yapmadım. İnşallah sende yapmazsın” der demez, koltuğa yığılıverdi. Apar topar adamı en yakınımızda olan Haseki Hastanesi’ne kaldırdık. Meğer adamın kalbi durmuş. Beni bu şekilde onura eden amcanın kurtulması için çok dua ettim. Aradan bir saat geçti. Aldığım habere çok sevinmiştim. Doktorlar amcanın kalbini çalıştırmayı başarmışlardı.

44

HALKA HİZMET, HAKKA HİZMETTİR Sabahın alaca karanlığı, yollar sokaklar bomboş. Bu saatte sıcak yatağından kalkmış evine ekmek parası kazanmak için yollara düşmüş, beyninde bin bir türlü meseleler dolaşan yiğit… Akşam, yatağına yatan ama gözlerine uyku girmeyen dertleri, doluya koysa almıyor, boşa koysa olmuyor. Her gün bin bir dert, bin bir terslik.

Dün yine babası aradı. Sesi ağlamaklıydı. Önce hal hatır sordu, sadece sordu. Cevabını duymadı, duyamadı… Hıçkırıklara artık pranga vu-

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 45

rulsa durdurulamazdı… Babasının ağzından duydukları onun beyninde paslı bir hançer saplanmışçasına acı verdi çünkü yüreğinde bir yerler duyduklarıyla yırtılmış, koparılmıştı. Başkası olsa belki ‘kader’,der geçiştirirdi ama öyle diyemedi. Kendisini suçlu hissediyordu. Belki gurbete gelmezse, anasını babasını gözü yaşlı bırakıp İstanbul sevdasıyla, o doğduğu şehri bırakıp; o aklından çıkmayan, kendini İstanbul’a getiren yeşil mavi renkli otobüse binip İstanbul’a gelmeseydi. Babasının başına bunlar gelmezdi. Babasının, anasının ağlamaklı bakışları beyninde fırtınalar koparmazdı Babası telefonda ona rahatsızlığının ‘kronik böbrek yetmezliği’ olduğunu söylüyordu. Hemen işyerinden izin alıp memleketine gitti. Anasını, babasını alıp İstanbul’a getirdi. İstanbul’daki doktorlar da babası için aynı teşhisi koymuştu. Bundan sonraki yaşamını haftada üç sefer diyaliz makinesine bağlı olarak geçirecekti. Buna da şükrediyordu. Babasının yaşaması için işine dört elle sarılması gerekiyordu. İşi, hiç de kolay değildi. İstanbul gibi bir şehirde İETT gibi amme hizmeti veren bir kurumda çalışıyordu. Kısacası toplu taşımacılık yapıyordu.

Gecenin bir yarısında kalkıyor, insanların mışıl mışıl uyudukları anda o iş başı yapıyordu. İstanbul’un yoğun trafiğinde hizmette adeta yarışıyordu ama kafası devamlı evinde, hasta babasındaydı. Öyle zaman oluyordu ki durması gereken durağı geçiyor, yolcuların “Kaptan, inecek vardı, durağı geçtik” demesiyle kendine geliyordu. İstanbul’un bu yoğun ve meşakkatli trafiğinde, ağustos sı-

cağında, vücudundan boncuk boncuk terlerin döküldüğü anlarda, hele bir de kendini bilmez şehir magandaların trafiği birbirine kattığı anlarda adeta kahroluyordu. Bazı günlerde Sarıyer’den Taksim’e dört saatte gittiği oluyordu. Bunları da sineye çektiği halde duraklardaki yolcuların “Yaa, bir saattir bekliyorum, nerede kaldınız?” dediği an adeta beyninden vuruluyor, bu tepkileri normal karşılaması gerektiği halde zaman zaman kendisi de bu hataya düşüyor ve istenmeyen olaylara karşılaşıyordu.

Tabi ki bitmeyecekti İstanbul’un çilesi.

Yaşlısıyla, genciyle çalışmak zorundaydı, insanlar. İşlerine giderken de toplu taşıma araçlarını kullanmak zorundaydı. Bin bir çeşit insanların kullandığı otobüse binmek zorunda kalıyorlardı. Kiminin sigara kokusu, kiminin ter kokusu, kiminin alkol kokularıyla adeta mücadele ediyordu ama olsun. “Halka hizmet, Hakka hizmetti.” Bu kısa cümle uzun ömrü için bir hayat düsturu olmuştu. Arabasına binen yaşlı bayanları ve beyleri görünce anne babası aklına geliyor, onlara göstermediği ilgiyi, yakınlığı o yaşlılara göstererek içindeki vicdan yangınını söndürmeye çalışıyordu. Sıradan geçen günler onun için çok daha yorucu, zor ve güçlüklerle dolu geçiyordu. Çünkü o yaptığı işin bilincinde olan, hizmeti kendisine düstur edinen binlerce İETT hizmet gönüllüsünden sadece biriydi...

KAYSERİ’YE GİDER Günün birinde Eminönü’den yolcu aldım. Yeşilpınar’a gidiyorum fakat yol ça-

lışması olduğundan güzergâhım değişmişti.

Bu yoldan Eminönü’ne giden otobüslerde vardı. Durağa geldiğimde yolcular tek tek “Eminönü’ne gider mi?” diye soruyorlardı.

Gider, dememe rağmen otobüse binen kişiler yerlerine oturduklarında aynı soruyu sürekli tekrar sormaya devam ediyorlardı. En sonundan ben de şakasına “Hayır bu otobüs Kayseri’ye gider.”dedim. Bunun üzerine arabadaki birçok yolcu inmeye kalkıştılar…

Bu olay aklıma geldikçe kendimi gülmekten alamıyorum…

Not: Otobüste yaşadığınız ilginç anılarınızı bize iletin, yayınlayalım. halkulasim@hotmail.com

28-48-sayi46:Layout 1 14.03.2014 23:59 Page 46

Prof. Dr. Tekin Akpolat

SAĞLIK

TUZSUZ YEMEK TATLI HAYAT

“

Birçoğumuzun düşünmeden yemeklere bol bol serptiği tuz, vücudun baş düşmanı. 11-17 Mart Dünya Tuza Dikkat Haftası. Uzmanların tuz ile ilgili belirlediği motto ise “Tuzunuzu değiştirin”. Tuz yerine baharat, limon suyu, nar ekşisi ya da sirke kullanımına ağırlık vermek tuz tüketimini sınırlamak açısından önemli bir kilit nokta.

L

iv Hospital Nefroloji Bölümü Uzmanı Prof. Dr. Tekin Akpolat, hipertansiyon, kalp, böbrek hastalıkları başta olmak üzere obezite, diyabet ve bazı kanser türlerinden korunmak amacıyla günlük tuz tüketimini 5 gram ile sınırlamak gerektiğine dikkat çekiyor. Prof. Akpolat “Size sormadan çayınıza ya da kahvenize şeker ekleyebiliyorlar mı? Öyleyse neden size sormadan yemeklerinize tuz ekliyorlar? Buna izin vermeyin, sağlığınızı koruyun” diyor.

Günde 15 gram tuz alıyoruz Tuzun azaltılması kan basıncını kontrol altına almanın yanı sıra hipertansiyon gelişimini de önleyebilir. Hipertansiyon sorunu ile karşılaşmamak için yapılacak işlerden birisi de tuzun azaltılmasıdır. Yüksek tansiyon için önemli olan sofra tuzu olarak bilinen NaCl’dür. Batı tarzı beslenmede kişiler günde ortalama 8-9 gram tuz alır. Bu tuzun günde 5 grama düşürülmesi kan basıncının kontrol altına alınmasını kolaylaştırır. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıklarının 2012 yılında yaptığı araştırmaya göre günde ortalama 15 gram tuz alıyoruz. En önemli tuz kaynakları yemek pişirilirken eklenen tuz ve ekmektir.

46

TUZ TÜKETİMİNİ AZALTACAK 10 PRATİK ÖNERİ 1. Yemeğin tadına bile bakmadan tuz koymayın. Tuzsuz yemek çok tatsız diyorsanız biber, sirke, limon suyu ve değişik bitkilerle yemek tatlandırılabilir.

2. Tuzsuz ekmek yiyin. Taze sebze yiyin. Konserve, turşudan uzak durun.

3. Yemek pişirirken tuz koymayın, pişirdikten sonra da koymayın.

4. Tuzu azaltılmış peynir yiyin.

5. Doktor veya eczacıya danışarak yapay tuz kullanabiliriz 6. Dışarıda yemek yerken seçici olun 7. Nane, kekik, soğan, sarımsak yemeklere tuz olmadan lezzet verir. Etleri sarımsak, sirke, limon suyu ile terbiye edin.

8. Sebze, meyveler genel olarak az tuz içerir 9. Taze fındık, ceviz, semizotu yemeğe lezzet katar 10. Alışveriş yaparken gıda etiketindeki tuz miktarına bakalım.

28-48-sayi46:Layout 1 15.03.2014 00:00 Page 47

SAĞLIK

BOYUN AĞRISINI CİDDİYE ALIN Günümüzde en sık şikayet edilen durumlardan biri boyun ağrısı. Pek çoğumuz ağrının kendi kendine geçebileceğini düşünse de tedavi edilemeyen şiddetli ağrılar, daha ciddi rahatsızlıklara neden olabiliyor. anormal durumlardır” diyor.

Liv Hospital Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Bölümü Uzm. Dr. Elif Gürkan’a göre son yıllarda teknolojinin getirdiği rahatlıkla beraber artan bilgisayar kullanımı, özellikle çalışan kişilerde boynun şeklinin değişmesine hatta ilerleyerek fıtık oluşumuna sebebiyet veriyor. Liv Hospital Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Yrd. Doç.

Dr. Ömür Kasımcan ise bu ağrıların altında yatan asıl sebebin basit bir kas spazmı olabileceği gibi cerrahi müdahale gerektirebileceği konusunda uyarıyor.

Boynumuz neden ağrıyor?

Başlangıçta sadece kas ağrısı ve kas tutulması şeklinde kendini gösteren bu rahatsızlık; hareketsizlik, ters ve ani hareketler, ağır kaldırma, boynu öne doğru zorlama, yanlış egzersiz, stres ve genetik olarak bağ dokularının zayıf olması gibi pek çok faktörden etkileniyor. Gürkan, “Hastaların yeni başlayan akut ağrıları ve tutulmalardan birkaç hafta içerisinde kurtulması mümkün. Ancak ağrıların omurlar arasındaki disklerde hasara yol açması, oradan taşan maddelerin sinire dokunması ve bununla beraber kolumuzda da ağrı oluşması durumunda mutlaka doktor muayenesi yapmak gerekir” diyor. Teşhiste kişinin tüm omurgasını mutlaka görmek gerektiğinin altını çizen Gürkan, “Kıyafetle yapılan bir muayene bile yanlış sonuca götürebilir. Boyun ve sırttaki eğrilikler, kas zayıflıkları, asimetrik görünümler, bir omzun düşük olması, kürek kemiğinin daha çıkıntılı olması, boyun hareketlerindeki kısıtlanmalar ve ağrılar, boynun tam dönmemesi ya da tam arkaya gitmemesi

Boyun Ağrılarında Fizik Tedavi Uzm. Dr. Elif Gürkan’a göre fizik tedavide hastanın kaslarındaki sıkışan noktaları açılıyor. Eğer ciddi bir kuvvet kaybı veya fıtık düşüncesi varsa emar ve röntgen düşünülüyor. Gürkan, “Fizik tedavi egzersiz programları doğru yapıldığı, özellikle manuel tedavi ile birleştirildiği zaman son derece faydalı. Özellikle problem ilerlemeden yapılırsa hastanın uzun dönemde şikâyetlerinin azalmasına ve ilerleyen zamanlar için ciddi bir önleyici tedavi olma önemine sahip” diyor. Gürkan, boyun etrafındaki omurganın derinlerine yerleşen kasların kuvvetlenmesine ve eklem kısıtlama hareketlerinin açılmasına yönelik germe hareketleri ve esnetme hareketlerinin aynı anda yapılmasının da önemli olduğunu vurguluyor. Liv Hospital’a gelen hastalar günlük yaşamlarına bu egzersizleri adapte etme ve ağrısız bir yaşam sürmeleri için gerekli koşullar konusunda da bilgilendiriliyor.

Ne Zaman Cerrahi Müdahale Gerekir?

Yrd. Doç. Dr. Ömür Kasımcan, hastanın zaman zaman boyun ağrılarında cerrahi müdahaleye ihtiyaç duyabildiğinin altını çiziyor. Boyun fıtığına kola yayılan ağrının eşlik ettiği hasta grubunda tercih edilen cerrahi yaklaşımın Anterior Servikal Mikrodiskektomi ve Füzyon olduğunu söyleyen Kasımcan; “Boynun ön sağ tarafından yapılan yaklaşık 2-3 cm kesiyle hastanın omurgasının ön yüzüne ulaşılır. Burada mikroskop altında servikal disk hernisi ve ağrıya neden olan osteofitik çıkıntılar temizlenir. Tamamen boşaltılan diskin yerine diskin yüksekliğini korumak amacıyla PEEK kafes konularak ameliyat sonlandırılır. Gerektiği durumlarda Anterior plak- vida sistemi konulması gerekebilir” diyor. Kasımcan, boyun ağrılarına yürüme güçlüğü, ellerde kuvvetsizlik ve idrar kaçırmanın eşlik ettiği durumlarda ise Servikal Laminektomi ve Posterior Füzyon ile boynun arkasında orta hatta yapılan bir kesi ile boyun omurlarının arka arkı çıkarılarak omurilikte mevcut basının ortadan kaldırılabileceğini de sözlerine ekliyor. Mekanik dengenin bozulması halinde, laminektomi ile birlikte omurganın sabitlenmesinin gerekli olabileceğini de belirten Kasımcan, “Bu durumda arkadan yaklaşımda Lateral mass vidaları ya da pedikül vidaları ile omurganın stabilizasyonu (enstrumasyonu) sağlanır” diyor.

47

28-48-sayi46:Layout 1 15.03.2014 00:00 Page 48

TRAMVAY BİR TIK KADAR YAKIN Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından hizmete sokulan ve 2010 yılından bu yana kent içi toplu taşımada hizmet veren Hafif Raylı Sistem ile bilgileri vatandaşlar internetten öğrenebilecekler.

Vatandaşlar, Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Planlama ve Raylı Sistemler Daire Başkanlığı tarafından hazırlanan ve belediyenin resmi web sitesi www.gaziantep-bld.gov.tr adresinde yer alan Tramvay Hareket Saatleri butonunu tıklayarak bilgi alabilecekler.

Bilgisayarlardan ve akıllı telefonlardan kullanılabilecek sistem hakkında bilgiler veren Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Asım Güzelbey, “1.

etabını 2010 yılında hizmete soktuğumuz çevreci, ekonomik ve çağdaş ulaşım sistemlerinin en yaygın örneklerinden olan Hafif Raylı Sistem kent içi ulaşımda Gaziantep halkının vazgeçilmezi oldu. Test sürüşlerinin tamamlanmasının ardından hizmete sokmayı planladığımız İbrahimli 3. etap ile günlük taşıdığımız yolcu kapasitesi 65 bin kişiye ulaşmış olacak” dedi.

Vatandaşların ulaşımda modern, çevreci ve ekonomik olan tramvayı seçtiklerinin altını çizen Güzelbey, “Sistem ekonomik oluşunun yanı sıra bekleme yapmaksızın zamandan tasarruf sağlama özelliği ile de ayrı bir tercih sebebi. Halkımızın yaşamını kolaylaştırıcı bu sistemin yaygınlaştırılması, insanların hizmete kolay ulaşımlarını sağlamak için çalışmalarımız devam ediyor. Şubat ayı başında devreye soktuğumuz akıllı durak uygulamasının ardından şimdi de sistemde yer alan ulaşım yazılımını hazırladık.’’ şeklinde konuştu.

MALATYA’DA CNG TEST EDİLİYOR Malatya Belediyesi Ulaşım Hizmetleri A.Ş (MOTAŞ) tarafından toplu taşımayı rahatlatmak amacıyla yapılan araştırma ve inceleme çalışmaları devam ediyor.

Bu çerçevede daha önce Malatya’ya getirilerek test edilen doğalgazlı (CNG - Compressed NaturalGaz) otobüsün ardından, farklı marka bir otobüs daha getirilerek test edilmeye başlandı.

Geçtiğimiz ay TEMSA firmasının otobüsünün Malatya’da test edilmesinin ardından şimdi de Otokar firmasının aracı incelemeye alındı. Malatya Belediyesi hizmet binası önüne getirilen CNG’li otobüsü Belediye Başkanı Ahmet Çakır, inceleyerek yetkililerden bilgi aldı.

Doğalgazlı otobüsün avantajları hakkında bilgi alan Başkan Çakır, otobüsün Malatya’da test edilmesi yönünde talimat verdi.

Daha düşük maliyet, gürültü, yakıt emisyonu, egzos partikülü avantajlarına sahip olduğu belirtilen CNG’li araçların ekonomik ve çevre dostu araçlar oldukları kaydedildi.

AZERBAYCAN’DA TOPLU ULAŞIM KARTLI SİSTEME GEÇTİ Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de toplu taşıma, Cardtek Group tarafından geliştirilen projeyle artık temassız özellikli banka kartlarıyla yapılabiliyor. Bakü’de temassız banka kartlarıyla toplu taşıma ücretini ödeme imkanından, Azerbaycan halkı kadar, yurt dışından gelen turistler de faydalanabiliyor.

Performans ve işlevsellik alanındaki ürünlerini üst seviyeye taşıyan grup şirketleriyle hizmet çeşitliliğini uluslararası pazarda artırmaya devam eden Cardtek Group, Azerbaycan’da ödeme sistemlerine yönelik hayata geçirdiği projelerine bir yenisini daha ekledi.

Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de toplu taşıma, Cardtek Group şirketlerinden CordisNetwork tarafından geliştirilen projeyle, kartlı sisteme geçti. MasterCard PayPass EMV’li kartların kullanıldığı projede, Azeri halkının yanı sıra, yurt dışından ülkeyi ziyarete gelen turistler de, mevcutta bulunan aynı özellikli banka kartlarını toplu taşımada kullanabiliyorlar.

48

Önce Otobüslerde, Sırada Metro Ve Taksiler CIS (Commonwealth of Independent States-Bağımsız Devletler Topluluğu) bölgesinde 2012 yılından beri önemli projeleri Cardtek Group olarak geliştirdiklerini belirten CordisNetwork Genel Müdürü İbrahim Durak, projenin Bakü gibi çok hızlı gelişen ve dünyanın sayılı başkentlerinden birinde olmasının önemini vurgulayarak: “2 bin 500 adet otobüs ile başlayacak proje şehrin tüm ulaşım sistemi ile entegre bir şekilde devam edecek. MasterCard PayPass özellikli EMV kartlar aynı zamanda tüm şehir yaşamının ayrılmaz bir parçası olacak ve Azerbaycan’da banka kartlarının kullanımında önemli bir milat olacak. Sadece banka kartlarının geçerli olacağı projede tüm sistem açık mimari ile çalışacak. Projenin bu büyüklükte komple açık sistem olarak tasarlanması ve ilk başkent projesi olması açısından tüm dünyaya örnek olacağını düşünüyoruz” dedi.

on-kapaki-ici-arka-kapak-ici:Layout 1 14.03.2014 23:54 Page 2

Gülmece En Güzel Şey Temel'e sormuşlar; - Dünyada ne olmak en güzel şeydir?

-Tava!

Demiş. Nedenini sormuşlar? Bilgece cevaplamış; - İçinde sürekli yiyecek bir şeyler var, yani karnin hep tok.

Altın sürekli sıcak. Sapın da sürekli bir kadının elinde!

mızı ışıkta geçtiğimi filan da söyleyebilir."

İki Avcı Ormanda dolaşan 2 avcıdan biri birden bire yere düşer. Arkadaşı, düşen adamın nefes almadığını ve gözlerinin ferinin söndüğünü görür.

Bunun üzerine telefonla acil yardımı arar. "Arkadaşım öldü, ne yapabilirim" diye sorar.

Telefondaki ses yanıtlar: "Sakin olun. Size yardım edebilirim. Ama önce arkadaşınızın ölüp ölmediğinden emin olalım."

Telefonda bir süre sessizlik olur ve bir silah sesi işitilir.

Avcı telefonu tekrar eline alır ve şöyle der: "Evet, tamam. Şimdi ne yapacağım?"

Kadınları Mutlu Etmek Tatile çıkmış bir grup kız arkadaş, beş yıldızlı bir otelin önünden geçerken otelin kapısında; “Yalnızca bayanlar için” yazan bir afiş görürler. Yanlarında eşleri ya da erkek arkadaşları olmadığı için, bu otelde konaklamaya karar verirler. Resepsiyondaki çok yakışıklı genç, oteli kısaca anlatır: “Otelimiz beş katlıdır. Teker, teker katları çıkın. İstediğiniz katta kalabilirsiniz. Hangi katta ne olduğunu açıklayan küçük tabelalar size yardımcı olacaktır. Yalnız dikkat edin, bir kez üst kata çıktınız mı, bir daha alt kata inemezsiniz. Kızlar hemen merdivenlere davranırlar. Birinci kattaki tabelada; “Bu kattaki erkeklerin hepsi kısa boylu ve vasat tiplidir” yazmaktadır.

Burun kıvırıp, ikinci kata devam ederler. Buradaki tabela da çok parlak şeyler vaat etmez: “Bu kattaki erkeklerin hepsi kısa boylu ve yakışıklıdır.” Kadınlar elbette buna da omuz silkerler. Üçüncü kata geldiklerinde gözlerine üzerinde; ”Bu kattaki erkeklerin hepsi uzun boylu ve vasat görünümlüdür” yazan tabela çarpar. Doğal olarak dördüncü katta şanslarını dememeye karar verirler. Dördüncü katta nihayet karşılarına; “Bu kattaki erkeklerin hepsi uzun boylu ve yakışıklıdır” yazan tabela çıkar. Fakat yine de yukarıda bir kat daha olduğunun farkındadırlar ve yukarı çıkmaya karar verirler.

5. katın tabelasında şu yazmaktadır: “Burada erkek falan yok. Bu kat, yalnızca kadınları memnun etmenin bir yolu olmadığını kanıtlamak amacıyla inşaa edilmiştir.”

Kırmızı Işık Adamın birini kırmızı ışıkta geçtiği için polis durdurmuş, adamdan ehliyet ruhsat istemiş. Adam da "Yanımda yok, arkadasın evinde içiyorduk, sanırım fazla kaçırdım, biraz sarhoşum orada unutmuş olmam lazım" demiş. Polis dumur olmuş tabii.

Kırmızı ışık, alkol, ehliyet ruhsat yok... Gitmiş komiserine durumu anlatmış. Komiser gelmiş adama ehliyet ruhsat sormuş, adam çıkartıp uzatmış hemen. Komiser şaşırmış tabii. Alkometreyi çıkarıp üfletmiş, adamda zerre alkol yok. Sasırmış tabi.

"Ya memur bana sizin alkollü olduğunuzu ve ehliyetinizin yanınızda olmadığını söyledi" demiş.

Bizim uyanık dönmüş komisere: "Siz ona aldırmayın, pek iyi değil galiba.. Birazdan size kır-

Rahat Ol Yaşlı adam ameliyat olacakmış. Ameliyatı cerrah olan oğlunun yapması için ısrar etmiş. Çok daha uzman olan doktorlar olduğu halde bu ısrarının nedenini soranlara ise "Onun bu ameliyatı çok iyi yapmasını sağlayacak formülü biliyorum" diyormuş.

Ameliyat günü gelmiş ve ameliyathaneye giderken oğlunu yanına çağırmış ve söyle demiş: - Oğlum, zor olduğunu biliyorum. Bana bir şey olursa annen içinde sakın üzülme. Zaten gelmeden annenle de konuştuk. Eğer bana bir şey olursa, eşyalarını alıp sizin yanınıza yerleşmesine karar verdik. Seninle ve geliniyle daha mutlu olur.

O nedenle rahat ol...

Keyif Mi Sanki Kadının biri, kocasının her akşam uğradığı meyhaneye gider. Onun oturduğu masaya, adamın şaşkın bakışları altında oturdu. Önündeki şişeden bir kadeh doldurdu. Bir yudumda dikti. Ağzından burnundan ateşler fışkırmış, gözlerinden yaşlar boşanmıştı.

- Allah kahretsin! Bu zıkkımı nasıl içesin?

- Gördün mü? Bir de benim buraya gelip keyif yaptığımı sanıyorsun?

FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV TEMSA Yetkili Satıcısı