Halk Ulasim Ekim by murat uzun

on-kapaki-ici-arka-kapak-ici:Layout 1 03.10.2013 21:34 Page 1

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 1

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 2

İÇİNDEKİLER

4-5

İmtiyaz Sahibi: Murat UZUN Gsm.: 0555 553 20 72

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ahmet ERGUN Gsm.: 0505 423 12 17

ZF TÜRK’ÜN 2 5 Y I L L I K SERÜVENİ

Editör Ahmet ERGUN

10-11

Muhabir Abuzer TAŞTAN

Halkla İlişkiler Müdürü Melek ALTUNDAŞ

BELEDİYE İLE UZLAŞAMIYOR

YAYIN TÜRÜ Ulusal Süreli Yayın - Aylık

14-15-16-17

Basım Yeri ANKA Matbaacılık LTD.ŞTİ.

İçindekiler

Grafik Tasarım EYLÜL GRAFİK-Satı GÖKÇE Tel: (0212) 252 62 57 Yönetim Yeri Tarlabaşı Bulvarı Kalyoncu Kullu Mh. Gönül Apt. No.:242 Kat: 2 Daire: 2 34435 Beyoğlu/İSTANBUL Tel&Fax : 0212 361 45 29 E-mail: halkulasim@hotmail.com

MİNİBÜSÇÜLER

KISA VADEDE EN İYİ ÇÖZÜM METRO ve METROBÜS

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 3

TEMEL PRENSİPLER

TRAFİK SİGORTASI ZAMMI HALK OTOBÜSÇÜSÜNÜN BELİNİ BÜKTÜ

EKİM DEVRİMİ!

Güzelim İstanbul'un zavallı ulaşımı! Ne oluyor dünya metropolü İstandul'da? Tam bir başıboşluk ile yönetilen bu koca şehrin ulaşımı daha ne kadar göz yummalar ile ayakta kalacaktır? ... Ekim ayı işgalin sonu demektir İstanbul için. 1923'de giden son düşman askerlerini ve özlenen o özgürlüğü hatırlatır bizlere. Ekim ayı Selahaddin Eyyubi'nin Kudus zaferini hatırlatır. Sütçü imamın işgalcilere kurşunu ve ardından gelen anadolu zaferi...

İşte böylesi ve daha niceleri yaşanmış Ekim ayında tek bir beklentim var esnaf için. 142 yıllık koca bir çınar olan İETT artık üstüne düşeni yapmalı. Halka hizmet eden esnafa sahip çıkmalı büyüklüğünü ve otoritesini göstermelidir. Birkaç cahilin eline bırakılmış olan esnaf en kısa zamanda İETT çatısında birleştirilmelidir. Hiçbir yaptırım ve çalışması olmayan şirket görünümlü derneklerin İstanbul ulaşımı üzerinden böylesi rant sağlamaları acilen bitirilmelidir. Esnaf kan ağlarken takım elbiseler içine saklanmış niteliksizlerin koltuk sevdalarına müsamaha gösterilmemelidir.

28-29

OTOBÜS DURAKLARININ OLUŞTURULMASINDA

24-25-26

editörden

“D4 BELGESİ” KANAYAN YARAMIZ

34-35

İstanbul dünyaca ünlü bir şehir ise bu şehrin ulaşımını da köklü ve kuvvetli İETT üstlenmelidir. Esnafını kendi çatısı altına alarak yönetmelidir. Bu en elzem durumdur. İstanbul olimpiyatlara talip oluyorsa önce bu adım atılmalıdır. Esnafın bile zorunluluklar yüzünden bağlı kaldığı bu yapılara neden halen göz yumuluyor? 2100 esnaf içerisinden 2000'i bu yapılardan bıkmışken nasıl olur da halen bir adım atılmaz. İSTANBUL'A EKİM'DE BİR DEVRİM ŞART! Bu devrimin öncüsü İETT olmalıdır. Büyükşehir Belediye Başkanımız İETT Genel Müdürlüğü'ne bu konuda her türlü desteği sağlamalıdır. Not: Bu o kadar basit ki. Sadece hakedişleri İETT esnafın kendi hesabına yatırsın yeter. Devamı zaten kolay olur. MURAT UZUN

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 4

ZF TÜRK’ÜN 25 YILLIK S E RÜ V E N İ

“

Türkiye’nin ve Dünya’nın lider güç aktarma ve aks üreticilerinden biri olan ZF Türk geçtiğimiz günlerde Türkiye pazarına girişin 25.yılını kutladı. ZF’nin 25 yıllık serüvenini, bu başarının mimarlarından biri olan ve kurulduğu günden beri şirket bünyesinde aktif olarak hizmet veren ZF Türk Genel Müdürü Ali Oruç’tan dinledik.

“Almanya’da makine ve lisansüstü olarak endüstri mühendisliği okuduktan sonra tesadüfen ZF’nin Türkiye’de büyük bir yatırım yapacağını öğrendim ve müracaat ettim. 1983’te ZF bünyesinde çalışmaya başladım diyen ZF Türk Genel Müdürü Ali Oruç “3 sene Almanya’da çalıştıktan sonra Türkiye’ye döndüm. 1988 yılında yabancılara tek başına şirket kurma lisansı çıkınca ZF Türk şirketi kuruldu. 1988-1994 arası sadece montaj üretim hattımız vardı. Mercedes, Man ve Bmc otobüs ve kamyonlarına üretim yaptık. Sonraki yıllarda sürekli gelişme göstererek bu günlere kadar geldik. 1983 tarihinde ZF bünyesinde hizmet vermeye başladığım zaman Türkiye de herhangi bir temsilciliği yoktu. Pazar payımız da çok düşüktü. O zaman sadece Man kamyonları ile çalışıyorduk. Daha sonra burada üretime geçmeye başladıktan sonra Bmc, Otasan, Mercedes kamyonları derken yüzde 1 olan pazar payımızı, özellikle kamyonlarda bağımsız üretici olarak yüzde yüz oranına çıkardık. Türkiye’de otomatik şanzıman kullanılmaya ve otobüsler alçak tabana geçmeye başladıktan sonra bu alandaki çalışmalarımız yoğunlaştı. 12 ve 18 metre otobüslerin aks kullanımındaki pazar payı-

mız yüzde 94’ler civarına geldi.” “Yalnızca Otomotiv Değil, Pek Çok Farklı Sektörde Lider Konumdayız” Ürün Gamınızda Hangi Ürünler var, ZF hangi sektörlerde yer alıyor? ZF mümkün olduğu kadar yüzde yüz otomotiv sektörüne bağlı kalmak istemiyor. Bu yüzden de rüzgâr enerjisi sektörüne girerek ciddi yatırımlar yaptı. Elektroniğe Macaristan’da bir Amerikan firmasını satın alarak giriş yaptı. Marin sektöründe de çalışmalarımızı arttırıyoruz. İnşaat sektörünün canlanması ile Türkiye’deki önemli üreticilerle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İş makinelerinde pazar faaliyetlerimizi arttırdık. Bu sektörde de yüzde 30 oranında pazar payı yakaladık. Türkiye’de son dönemde demir yollarına yapılan ciddi yatırımlar var. Biz de bu alanda ciddi yatırımlar yapıyoruz. Eğitim ile ilgili ve özel aparatlar ve yedek parça üretimi ile ilgili ciddi çalışmalarımız var. Ankara, Samsun ve Kayseri tramvaylarında bizim ürünlerimiz kullanılıyor. Servis olanağımızdan da faydalanıyorlar. Türkiye’de bizim İstanbul’daki binamız

Müşterilerimizden bize güvenmelerini istiyoruz. Bizim hatalarımız varsa her zaman biz eksiklerimizi düzeltmek için çalışırız.

haricinde ZF’ye ait 2 kuruluş daha var. ZF Sach Süspansiyon Sistemleri Gebze’de 600 istihdamla, İzmir’de de 300 kişi ile rotatif parçalar üretiyor. Toplamda ZF bünyesinde 75 bin çalışan var. Son yıllarda ürün geliştirtmeleri ve çıkardığımız yeni ürünlerle pazar payımızı yükselttik. İleriye dönük çok iddialı planlarımız var. 2025 yılında 45 milyar avro ciro hedefliyoruz. Özellikle binek araçlara yönelik yeni çıkardığımız şanzımanlar ile belli bir kâr artışı bekleniyor. “ZF Bir Vakıf Şirketidir. Temel Amacı Hizmet Üretmektir.” Türkiye’de otobüs pazarında şanzımanlarınız ile lider haline geldiniz. Müşterilerde artık araç aldıklarında “Şanzıman ZF mi?” diye soruyor. Bu başarıyı neye borçlusunuz? Biz müşterilerimizle uzun yıllar çalışıyoruz. Verdiğimiz teknik hizmetler ve yedek parça desteği, 7-24 çalışan servislerimiz sayesinde, şanzımanda herhangi bir sıkıntı olunca hemen bakımı yapılıyor. Kalitemiz konusunda kimsenin şüphesi yok. Fiyatlarımız gayet makul seviyelerde. Bu da bizi müşterililerimiz tarafından tercih edilen bir marka haline getiriyor. Müşterilerimiz, özelikle kamyon grubundaki adetler fazla olduğu için bizi bu yatırımı yapmaya zorluyor. İleride bu 2 fabrika harici üretim yapılacak yerler açabiliriz. Rüzgâr enerjisi sektöründe

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 5

kullanılan 5 ton ile 50 ton ağrılığında şanzımanlar var. Bunlara da servis olanağı sağlayacağız. Sektörde belli bir yer edinmek zor iş, lider konumdayız. Ulaştığımız başarıyı bu seviyede tutabilmek ve üstüne bir şeyler eklemek adına çalışıyoruz. Burada çalışan mühendis arkadaşlarımızla firmalara eğitim veriyoruz. ZF bir vakıf şirketidir. Temel amacı çok büyük kâr yapmak değil, müşterilerini memnun etmek, sektörde kendini kabul ettirmek ve insanlara iş olanağı sağlamaktır. Araştırma ve geliştirmelerimiz sürekli devam ediyor. Her yıl cirosunun yüzde 5’ini araştırma ve geliştirmeye ayırması şirketin büyüklüğünü gösteriyor. Pazarda kalmak istiyorsanız teknolojiyi takip etmek zorundasınız. Çalıştığımız her sektörde ilk 3 arasındayız. Tedarikçiler sıralamasında dünyada 9. sıradayken sektörde lideri konumuna geldik. Sektöründe lider çünkü bu kadar ürün aktarma ve organları üreten başka bir üretici yok. ZF müşterilerine ne söylemek istersiniz? Müşterilerimizden bize güvenmelerini istiyoruz. Bizim hatalarımız varsa her zaman biz eksiklerimizi düzeltmek için çalışırız. Ürünümüzün arkasındayız, müşterilerimizin şikâyetlerini her zaman değerlendiririz. Çalışmalarımızı ona göre sürdürürüz. Müşteri

için sıkıntısı olduğunda muhatap bulabileceğini bilmesi önemlidir. Çok cazip ucuz bir ürün almak önemli değil, pahalı da olsa bir ürünü alıp daha sonrasında rahat etmek çok önemlidir. İstanbul’da ki yerimizde 40 kişiyiz. Bizim çatımız altında 6 kişin çalıştığı marin bölümüyle birleşip 46 kişi olacağız. İlerleyen dönemde bu sayı artacaktır. ZF ola-

rak Türkiye’deki firmalara teknik destek vererek ürünleri pazarlama dışında Türkiye’nin çok sayıda ham madde ve yarı mamulünü alıyor, Türk ekonomisine katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Sektörde daha birlikte geçireceğimiz uzun yıllar var. ZF Türk müşterilerine en iyi hizmeti sağlamak adına çalışmalarını sürdürecek ve büyümeye devam edecektir.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 6

MALATYA’YA ENGELLİ KOMPLEKSİ Malatya Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Malatya’da aktif olan engelli dernek başkan ve temsilcilerinden oluşan heyeti kabul etti. Yapılan çalışmalardan dolayı Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a teşekkür eden engelli temsilcileri engelli kompleksi yapılması talebinde bulundular. Ziyarette heyet adına konuşan Kent Konseyi Engelliler Merkezi Müdürü Seyit Soner Yılmaz, bugüne kadar yaptığı hizmetlerden dolayı Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a teşekkür ettiklerini belirterek, “Özellikle göreve gelmenizle hizmete sunduğunuz engelli araçlarıyla engelli arkadaşların evlerinden dışarıya çıkmasını sağladınız.

Yol düzenlemeleri ve kaldırım çalışmalarıyla beraber de şehir içerisinde rahat bir şekilde hareket etmeleri imkanı oluştu. Malatya’da bir de engelli kompleksi ihtiyacı duymaktayız. Daha önce gündeme geldiğinde olumlu baktığınız ve içerisinde çeşitli spor salonlarının olacağı böyle bir merkezin yapılmasını engelliler adına talep ediyoruz” dedi. Usanmadan çalışmalıyız Belediye Başkanı Ahmet Çakır, engellilerimizden gelen talepleri dikkate alarak çalışmalar gerçekleştirdiklerini kaydederek “Başta ulaşım konusunda çalışmalar yaptık. Engelli kardeşimiz

her ortamda rahatlıkla gezebilmeli, seyahat edebilmeli; bunun önünde hiçbir engel kalmamalı. Sadece kurumlar, yollar, parklar değil özel şahısların mülkiyetleri, özel alanlara giriş çıkışlar da dahil olmak üzere gerçekten hepimizin usanmadan çalışması gereken bir konu. Özel sektör başta olmak üzere hem halkın bilinçlenmesi hem de kurumların kendi yatırımlarını yaparken bu durumu dikkate alması önemli. Bu konularda çok ciddi mesafeler alındı. Hükümetimizin özellikle sosyal politikalar anlamda görülmemiş derecede kaynak ayırması, projeler üretmesi çok büyük kazanımlardır. Tabi bununla sınırlı kalmamalı. Hala hedefler var” diye konuştu.

BAŞARILI ÖĞRENCİLERE HEDİYE OTOMOBİL

HALK OTOBÜSLERİNİN GÜZERGÂHI DEĞİŞİYOR Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’ne yolcu taşıyan Sivas Belediyesi halk otobüslerinin güzergâhları değişiyor. Cumhuriyet üniversitesine TOKİ ve İnönü Bulvarı üzerinden iki ayrı güzergâhtan yolcu taşımacılığı Sivas Belediyesi halk otobüsleri tarafından yapılıyor. TOKİ güzergâhı, Saraybosna caddesinden başlayarak hikmet ışık caddesine nalbantlar başını takip ederek sola dönüp Atatürk caddesinden devam ediyordu. Yapılan değişikliklerle Halk otobüsleri çarşamba gününden itibaren Saraybosna Caddesinden hareket ederek Hikmet Işık Caddesi, Said Paşa Caddesi, Dikilitaş Camii karşısındaki duraktan devam ederek Celal Bayar kavşağından sağa dönüp Atatürk caddesinden ilerleyecek. Diğer güzergâh İnönü bulvarından giden halk otobüsleri ise yine Saraybosna caddesinden yola çıkarak Sivas Lisesi kavşağından sola dönerek Maliye Kavşağından İnönü Bulvarından bağlanarak üniversiteye gidiyordu. Yine Çarşamba günü yürürlüğe girecek değişiklikle İnönü Bulvarını kullanarak Cumhuriyet Üniversitesine gidecek olan halk otobüsleri Saraybosna Caddesinden hareket ederek Mehmetpaşa kavşağından sola dönüp Bekir Sami Kunduk Caddesi üzerinden İnönü bulvarına çıkarak Kongre Binası yanındaki duraktan yolcu alacak ve üniversite güzergâhından yolcularını götürecek.

Üniversite sınavında ilk 100’e giren Kocaelili öğrenciler otomobil hediyelerini almaya başladı. Muammer Dereli Anadolu Öğretmen Lisesi’nde düzenlenen törenle Peugeot 206 marka sıfır kilometre, kaskolu ve ful depolu otomobiline kavuşan ilk öğrenci Berna Tarı oldu. Mutluluğunu ailesiyle paylaşan Berna Tarı, başarının paylaşmakla daha güzel hale geldiğini söyledi. Otomobilinin başında poz veren Berna Tarı, ehliyetini almak üzere olduğunu ve trafik kurallarına uyacağını söyledi. Otomobilinin anahtarını Başkan Karaosmanoğlu’ndan alan Tarı, ailesiyle birlikte otomobilinin önünde fotoğraf çektirdi. Başarı Paylaşmakla Daha Güzel Sıfır kilometre otomobile kavuşmanın sevincini yaşayan Berna Tarı, başarmanın güzel olduğunu ancak başarıyı paylaşmanın daha güzel olduğunu söy-

ledi. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu ve ekibine teşekkür eden Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Tarı, “Bugün yanımda bulunduğunuz için hepinize çok teşekkür ediyorum. Çalışında oluyor. Darısı sizlerin başına. Umarım sizler de başarılı olup otomobil alırsınız” şeklinde duygularını ifade etti. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı İbrahim Karaosmanoğlu da başarılı öğrencileri tebrik etmek ve ödüllendirmek için bu programı düzenlediklerini söyledi. Bunun yeni başarılara yol açacağını vurgulayan Başkan Karaosmanoğlu, “İlk 100’ün tamamı Kocaelili olursa bunun tamamına otomobil vereceğiz” ifadelerini kullandı. Kocaeli’de eğitimi artırmak için birçok çalışma yaptıklarını belirten Başkan Karaosmanoğlu, “Başta ailesi ve öğretmenleri olmak üzere bu başarıda emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:08 Page 7

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 8

NEVŞEHİR ENGELLERİ KALDIRIYOR Akülü tekerlekli arabaya sahip engellilerin, sosyal hayattan daha etkin şekilde yararlanmaları için bugüne kadar önemli katkılar sağlayan Nevşehir Belediyesi, engelliler için engelleri kaldırmayı sürdürüyor. Bedensel engelleri nedeniyle yürümekte güçlük çeken her yaş grubundan engelliler için halen devam eden mavi kapak toplama kampanyasını sürdüren Nevşehir Belediyesi,şehir merkezindeki sosyal yaşamdan yararlanmayı hedefleyen bu gruptaki vatandaşlar için bugüne kadar çok sayıda tekerlekli sandalyeyi bedelsiz olarak karşıladı.

Engelliler için tüm engellerin engellenmesi gerçeğinden hareketli sosyal duyarlılık projesi olarak gündemine aldığı mavi kapak toplama kampanyasını tüm okullarda ve çeşitli esnaf kuruluşlarında teşvik eden Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, geçtiğimiz günlerde 10 bedensel ve spastik engelli için de akülü tekerlekli arabaya sahip olmasını sağlamıştı. Akülü tekerlekli sandalyeye sahip olan engellilerin sosyal hayattan kopmamaları ve onların sosyal aktivitelerini geliştirmelerine katkı sağlayan Belediye Başkanı Ünver, akülü arabalar için şehir merkezinin 2 merkezinde de Engelli

Akülü engelli arabaların şarjlarının sağlanması için istasyon oluşturdu. Telekom Meydanının girişindeki yeraltı tuvaletinin yanı sıra Lale Parkı içerisinde 2 engelli araba şarj istasyonunu ,akülü araba kullanan engellilerin hizmetine sunan Nevşehir Belediyesi’nin bu hizmeti,engelliler arasında da sevinçle karşılandı. Engelliler, kimi zaman akünün gezi noktalarında bitmesi nedeniyle ciddi güçlüklerle karşılaştıklarını, bu şarj istasyonu ile bu sorununda kendiliğinden çözüme ulaştığını belirterek, Belediye Başkanı Hasan Ünver’e teşekkür ettiler.

OTOBÜS DURAKLARI YIKANIYOR

SERVİS ŞOFÖRLERİNE SEMİNER Van Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetlere Şube Müdürlüğü 2013-2014 eğitim öğretim yılı kapsamında öğrenci taşıyan servis şoförlerine seminer verdi. Van Şoförler ve Otomobilciler Odası toplantı salonunda gerçekleştirilen seminerin açılış konuşmasını yapan 31 Numaralı Umum Servis ve Okul Taşıtları Kooperatifi Başkanı Mümtaz Atacan’dan sonra kürsüye çıkan Van Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Faruk Alpaslan, şoförlerin sıkıntılarını dile getirdi. Servis şoförlerinin sıkıntılarının had safhalarda olduğunu ifade eden Alpaslan, “Bir yıl boyunca çalışmayan sadece okul dönemlerinde çalışan servis araçları, okulların kapanmasıyla araçlarını bağlamak zorunda kalıyorlar. Ama servis araçlarını çalışma tarihi olan okul başlangıcı velilerimizin ve halkımızın taleplerini göz önünde bulundurmaktan dolayı istediği parayı alamadığına ben şahidim. Biz bunları son çıkan yönetmelikle Esnaf Sanatkarlar Odası’ndan almaya çalışıyoruz ve aldık. Ama halkımızın şu anki maddi durumunu göz önünde bulundurarak Türkiye çapında en ucuz öğrenci taşımacılığını yine Van’da yapıyoruz. Biliyorsunuz araçlarımız enjeksiyonlu, kötü ya da kaçak akaryakıt yakmıyor. Enjeksiyonlu araçlarımız tamamen garanti kapsamında ve dünyada şu anda en pahalı akaryakıtı yakan ülkelerden birisi olmamızı rağmen en ucuz taşımacılığı yapıyoruz” dedi.

onguldak Kdz. Ereğli’de yerleşim alanlarındaki bütün otobüs durakları periyodik aralıklarla yıkanıyor. Kdz. Ereğli Belediye Başkan Yardımcısı Özkan Özyağcı’nın talimatıyla belediye çalışanları gençlerden oluşan bir gurup kendilerine verilen bu görevi en güzel şekilde ifa ediliyor. Şehri ve şehirde kullanılan ortak alanları temizlemekten rahatsızlık duymadıklarını dile getiren genç çalışanlar, ‘’keşke toplumumuz biraz daha duyarlı olsa da, temiz buldukları her yeri yine

temiz bıraksa, bizler çalışmaktan yılmayız ama etrafımızı sürekli kirli gördükçe üzülüyoruz. Her birimiz çevreciliği savunuyoruz ama çevreyi temiz tutmayı asla başaramıyoruz’’ diyerek, halktan bu konuda biraz daha duyarlı olmalarını beklediklerini dile getirerek. Temizlik kurallarını hiçe sayan, yanlış davranışlar sergileyen insanları mutlaka birilerinin uyarması mı gerekir. Neden bastığımız her yer, kullandığımız her şey temiz kalmasın’’ diye mesaj verdiler.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 10

KIRIKKALE

MİNİBÜSÇÜLER BELEDİYE İLE UZLAŞAMIYOR

“

Kırıkkale Belediye Başkan Yardımcısı Halil Danacı “Minibüsçülük, Türkiye’deki en sıkıntılı sektörlerden biridir. Kendi içlerinde hiyerarşik bir yapıları var. Bu yapı içerisinde dönüp duruyorlar. Siz kanunla ne kadar baskı yaparsanız yapın, bir yerde patlak veriyor. Biz esnafa 300 araç ilimize fazla, sayıyı 150’ye düşürüp 2 ortak bir otobüs şeklinde çalışın dedik. Baba ile oğul bile anlaşarak bu sisteme geçmeye yanaşmadı”

Kırıkkale’de toplu taşımada belediye ve halk otobüsçülüğü sistemi yok. Şehir genelinde toplu taşıma 300 minibüsle yapılıyor. Bu minibüslerin çalışma sistemi ise bir gün çalışıp bir gün yatmak üzerine şekillenmiş. Türkiye’nin birçok iline göre daha düzensiz olan sistem, zaman zaman ilde sıkıntılar yaşanmasına neden oluyor. Kırıkkale Belediye Başkan Yardımcısı Halil Danacı şehrin ulaşımında yaşanan sıkıntılar hakkında dergimize açıklamalarda bulundu. Danacı “Türkiye’de çok nadir görülen durum Kırıkkale’de belediyenin bu işten kazanç sağlamasının önüne geçmiştir. Kırıkkale Üniversitesi şehir üniversitesi olmasına rağmen ilçenin mücavir alanı içerisinde yer alıyor. D4 belgelerinde 100 km kadar yolcu taşımaya izin veriliyor. Bizim araçlarımız bu yüzden kanunen oraya giremedi. Para kazanılan hat orası olmasına

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 11

olarak buradan çekiliyoruz. Siz de araçlarınızı yenileyin, 300 arabayı 0 yapalım. 270 aracın 115 tanesi yenilendi. Geri kalanlar da 0-5 yaş arası 2.el otobüslere geçiş yaptı. Şehrimizde toplu taşımacılık için önemli bir gelişme oldu.

rağmen araçlarımızın üniversiteye girememesi ve şehiriçinde 300 minibüsün çalışıyor olması kentte belediyenin otobüsçülük yapmasını zorlaştırdı. İki defa ihale yaptık. Halk otobüsü olaraktan da herhangi bir firma bu işi yapmaya yanaşmadı. Biz de araçlarımızı çekerek minibüsçülerin önünü açtık. Belediye Olarak Hatlardan Çekildik Kırıkkale şehiriçi ulaşımında farklı bir yapılanma düşünülmüyor mu? Minibüs sayısı fazla, bu araçların birleşip halk otobüsüne geçmesi mümkün değil midir? Belediye olarak böyle bir çalışma içersindeyiz ama 300 kişi ile anlaşmak zor oluyor. Minibüsçüler yeni bir yatırıma hiç yanaşmıyor. Şehrimizde bu işi yapanlar aslında minibüsçü de değil. Bu kişiler köyde çiftçilik, pazarcılık yaparken dönemin belediye başkanları tarafından minibüs hatları verilmiş insanlardır. Minibüslerde şoför çalıştırıp, para kazanamıyoruz diye dert yanıyorlar. Minibüsler değişime gitmeden önce şehirdeki araçlar çok eskiydi. Değişimle akaryakıttan kâr edip biraz para kazanmaya başladılar. Onlara dedik ki; belediye

Minibüsler engelli erişimine uygun mu? Bu kanun çıkınca, birçok firmayı ilimize davet ettik, rampalarıyla geldiler. En yakın açılan rampa 2,5 metre açılıyor. Bunu göz önüne aldığınız zaman kaldırımla mesafe olması, durakların da değiştirilmesi gerekir. Bu alınan araçlar rampa takılacak durumda, insanlar elini vicdanına koymalı. İl genelinde tekerlikli sandalyesi ile toplu taşıma aracını kullanacak yolcu sayısı araştırılmalıdır. Bizim ilimizde bu rakam yalnızca 5 kişidir. Bu vatandaşlar için tüm araçlar yenilenecek. Bir rampa 4 bin TL, 300 ile çarpınca ortaya çıkan rakam neye hizmet anlamış değiliz. Kanun istiyorsa mecburen takılacak ama kanun çıkmadan alt yapısı iyice araştırılmalıydı. Araç takip sistemi kurulması gerekiyor fakat belediye otobüs çalıştırmadığı için arabaların takibi zorlaşıyor. Belediye bu işin içine girerse, minibüsçüde sıkıntıya girer. Kanun çok açık devletin verdiği özürlü kartı ile ilgili sorgulama yapamazsın. Polisi, postacısı, gazi yakını, postacıları ücretsiz taşımak zorunda. Kırıkkale’de bin polis var. Belediye çalışanı, postacısı, memuru derken kimi ücretli taşıyacağız. Araç maliyetleri de göz önünde alınırsa her yıl 1,5 milyon TL zarar ederiz. Bir de şu da çok önemli; bu koşullarda özürlü kartının önüne geçilemez. Yüzde 40 sol gözümde özür var diye ücretsiz taşıma isteyenler var. Belediye olarak şehiriçi taşıma yaparsanız bu vatandaşları ücretsiz taşınmak zorundasınız. Bizim gibi küçük şehirlerde belediye toplu taşıma işi yapamaz.

Minibüsçüler Türkiye’deki En Zor Esnaflardandır Esnaf “Belediye ve oda bize danışmadan bir firma ile anlaşıp, bizi 0 araç almaya zorladı. Terminal durağında sıkıntı yaşıyoruz, araç sayısı yükseltildi ve mağdur olduk diyor” bu konu hakkında ne söyleyeceksiniz? Terminal hattı kurulduğunda Başkanımız “Dışarıya hat vermeyelim. Mevcut minibüslerden terminale geçmek isteyenler, kura çekilerek belirensin ve hatta geçsinler” dedi. Bunun sonucunda 15 minibüs terminal hattına konuldu. Biz de minibüsçüye “Siz de kendinize çeki düzen verin, arabanızı değiştirin” dedik. Başkanımız ne dediyse yaptı fakat minibüsçü arkadaşlar sözünü tutmadı. Minibüsçülerle sürekli aynı sorunları yaşıyoruz. Resmi taşımacılık yapmıyorlar, araçlar kayıtlı değil, küçük eski model araçlarını da yenilmeye yanaşmıyorlar. Kendilerine çeki düzen vermeyince hatta sıkıntılar yaşanmaya başladı. Belli bir saat düzeni içinde çalışmıyorlar, kafalarına ve yolcu durumuna göre servis yapıyorlardı. Biz de hatlarda bir düzenleme yapmaya karar verdik. Şehirdeki yapılaşmaya göre belirli hatlardaki araç sayısını yükselttik. Para kazanamıyoruz diye isyan ettiler. Oysa verdikleri sözleri tutsalar ve belli bir düzende çalışsalardı hiç sıkıntı yaşanmayacaktı. Uyarılarımıza rağmen Ankara- Kırkıklale arası korsan taşıma yapanlar var. Minibüsçüler pazarcılar gibi çok zor bir esnaftır. Onlarla anlaşmak için duraklardaki baskın tipleri belediyemize çağırdık, görüşmeler yaptık. Bu görüşmeler sonucu, o baskın tipler diye nitelendirilen minibüsçüler bile araçlarını yeniledi. Minibüsleri yenilemeye veya 2 minibüs birleşip, daha büyük bir otobüsle ortak çalışmaları için onları ikna etmeye çalışıyoruz. Bu konu üzerinde belediye olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Zaman içinde bir uzlaşma sağlanacaktır. Bizim gayemiz esnafın mağdur olması değil, bu işi daha sistemli yapmasını sağlayarak kazançlarını arttırmasıdır.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 12

OTOMOTİVİN HEDEF PAZARI RUSYA

“

OİB Başkanı Orhan Sabuncu, "2020 yılında 35 Türk firmasının Rusya Federasyonu'nda üretime geçmesini öngörüyoruz. Son 4 ayda çi haneli büyümenin otomotiv endüstrisinin dış satıştaki iddiasını kanıtladı.”

Otomotiv endüstrisi ihracatını artırabilmek için ülke ülke, fuar fuar temaslarda bulunarak çıtasını yükseltiyor. Rekor denebilecek şekilde 52 firma ile MimsAutomechanika Fuarı'na katılan OİB, Türk markasının kalite ve güven algısını bu ülkede yükseltiyor. Rusya Federasyonu'nun 2018 yılında Avrupa'nın en büyük otomotiv pazarı olması beklenirken, Japonya, Güney Kore ve Çinli otomotiv devleri de bu ülkede yer alabilmek için fırsat kolluyor. Türk otomotiv endüstrisinin de aynı şekilde Rusya Federasyonu'nda mutlaka olması gerektiğine inanan OİB Başkanı Orhan Sabuncu da tüm çabalarının bu yönde olduğunun altını çiziyor.

Rusya'ya İlgi Yüzde 100 Arttı Sabuncu, Mims fuarına bu yıl ikinci kez katıldıklarını hatırlatarak, "Geçen yıl fuara 27 firma ile katıldık. Bu yıl katılımcı firma sayımız 52'ye yükseldi. Yine geçen yıl 600 metrekarelik alanda yer alırken, bu yıl bunu iki katına çıkardık. Bu yüzde yüzlük hızlı gelişme bize Rusya Federasyonu'nda yer alma adına ümit veriyor. Bu nedenle Rusya Federasyonu'nu hedef ülke seçtik ve OİB'in ofisini açtık. Rus otomotiv sektörü temsilcileri de Türk firmaların kalitesine ve kabiliyetine güvendiği için bizim burada olmamızı istiyor” dedi.

Karşılıklı temas halinde olduklarını ve işbirliğinin sürekli yükseldiğinin altını çizen Sabuncu, halen Rusya Federasyonu'nda 8 Türk firmasının yatırımı bulunduğunu, 25 Türk firmasının da burada yatırım için girişimlerde bulunduğunu kaydetti. 2020 yılına kadar 35 Türk firmasının Rusya Federasyonu'nda yatırım yapmasını beklediklerinin altını çizen Sabuncu, "Şu an itibarıyla Türk firmalarının 150 milyon dolar seviyesinde Rusya Federasyonuna yatırımı var” diye konuştu. Rusya'ya İhracat Yüzde 77 Arttı Rusya Federasyonu ile temaslarını geliştirmelerine bağlı olarak ihracatın da her ay kademeli olarak arttığını da kaydeden Sabuncu, ağustos ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 77 artışla 65 milyon dolardan 116 milyon dolara yükseldiğini kaydetti. Bu ülkeye ihracatta 2013'ün 8 aylık döneminde ise yine geçen yılın aynı dönemine göre de yüzde 18 yükselişle 640 milyon dolardan 757 milyon dolara ulaşılması dikkat çekti. OİB ihracat raporuna göre, 2011 yılı hariç son 4 yılın en iyi ağustos ayı performansı gerçekleşirken, bir milyar 267 milyon dolarlık dış satışa imza atıldı. Ürün gruplarında en büyük payı yan sanayi yüzde 10 büyümeyle 652 milyon, binek otomobiller yüzde 56 artışla 379

milyon, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar ise yüzde 25 büyüme ve 152 milyon dolarlık yükseliş gerçekleştirdi. Otobüs-minibüs ve midibüs ürün grubunda yüzde 31 gerilemeyle56 milyon dolarlık ihracat yapılırken, diğer grubu başlığı altında da ihracat geçen yılın ağustos ayına göre aynı seviyede kalarak 29 milyon dolarlık ihracata imza attı. 8 Aylık Dönemde Yüzde 10 Büyüme Yılın 8 aylık döneminde de toplamda yüzde 10 büyümeyle 13 milyar 774 milyon dolar dış satış gerçekleşirken, bu dönemde yan sanayi yüzde 9 artışla 5 milyar 956 milyon dolarlık ihracat yaptı. Binek otomobiller ürün grubu da yüzde 16 büyümeyle 4 milyar 583 milyon, eşya taşımaya mahsus motorlu taşıtlar yüzde 7 gelişmeyle 2 milyar 343 milyon, otobüs-minibüs-midibüs ürün grubu da yüzde 4 gerilemeyle 654 milyon dolarlık dış satış gerçekleştirdi. Diğer grubu başlığı altındaki ürünlerde de yüzde 2 yükselişle 237 milyon dolar ihracat yapıldı. Ağustos ayı ihracat raporunda ülke bazlı değerlendirmede de Almanya ilk sırayı yüzde 1 gerileme ve 195 milyon dolarlık ihracatla aldı. İkinciliği Fransa yüzde 6 azalışla 122 milyon, Birleşik Krallık da yüzde 51 artış ve118 milyon dolarla üçüncü sırada yer aldı.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 13

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 14

Ab d u l l a h K A Z DA L

KISA VADEDE EN İYİ ÇÖZÜM METRO ve METROBÜS

“

1971 yılında Rize’nin Güneysu ilçesinde doğdu. İlk ve orta öğrenimini Rize’de tamamladı. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi İşletme ve Mahalli İdareler bölümünden mezun oldu. Çalışma hayatına 1989 yılında özel sektörde başladı.1996 Yılında İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nde memur olarak göreve başladı. Ardından Bölge İşletme Müdürlüğü yaptı. 2008 yılında Otobüs İşletme Daire Başkanlığı’nda Koordinasyon Şube Müdürü oldu. 2012 yılı Ocak ayında Ulaşım Planlama Daire Başkanı olarak atandı. Nisan 2013'te Raylı Sistemler Dairesi Başkanlığına getirilen Kazdal, evli ve iki çocuk babasıdır.

Raylı Sistemler Daire Başkanı Abdullah Kazdal, İstanbul’daki Trafik sorunu, toplu taşımacılıktaki gelişmeler, metro ve metrobüs çalışmaları hakkında dergimize açıklamalarda bulundu. Abdullah Kazdal “Yol yaparak trafiği çözmek mümkün değil. Metrobüs, tren hızında lastikli taşıma olması, erişebilirlik konusunda sorun yaşatmaması ve ucuz olması yönüyle kısa vadede toplu taşımaya ve trafiğe ciddi bir çözüm getirmiştir” dedi

aylı sistem ile toplu taşıma aslında kültürümüzde var. 1871’de Sultan Abdülaziz zamanında Londra’dan sonra dünyanın ikinci metrosunu yaptık. Ama raylı sitem konusundaki gelişimler ülkenin içinde bulunduğu kötü dönemlere paralel olarak sekteye uğramış, gelişim gösterememiştir. Lastikli taşımacılıkla yapılan toplu taşıma ise İstanbul nüfusun artışı hızı oranında bir plan çerçevesinde yürütülememiş. Bugün baktığımız zaman 400-500 bin araç bir anda trafiğe çıkıyor. O kadar araca yol yetiştiremezsiniz. Tokyo’da kat kat yollar yapılarak trafik sorunu çözülmeye çalışılmış, yol yaparak trafiği çözmek

kısa vadede mümkün değil. ABD’de bir araçta tek kişi oturuyorsa o yola giremiyorsunuz. Bizim bazı uygulamalarımızı da yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. İnsanları toplu taşıma konusunda bilgilendirmek için sürekli çalışıyor, sempozyumlar düzenliyoruz. 1996 ve 1997 yıllıları arasında ulusal, 1998 yılında uluslararası ulaşım sempozyumları yapıldı. Her yıl yapılmaya devam ediliyor. İstanbul her yönüyle örnek bir şehir. İstanbul’da toplu taşımacılığı yürüten otorite bu konuda ciddi bilgi birikimine sahip olmalı. Biz İETT olarak kendimize çok güveniyoruz. İstanbul dışındaki şehirlerle de bilgi birikimimizi paylaşıyoruz.

Metrobüs İstanbul’da acil çözüm yöntemi mi? Metrobüs önemli bir toplu taşıma sistemidir. İlk olarak Kolombiya’da başlamış ve birçok ülkede başarılı uygulamaları ile benimsenen bir ulaşım modeli haline gelmiştir. Metro hızında lastikli taşıma olması, kısa vadede toplu taşımaya ve trafiğe ciddi bir çözüm getirmesi bizim ülkemizde de benimsenmesinde etkili olmuştur. 52 kilometrelik bir koridorda toplu ulaşımda büyük çözüm üreten bu sistemle her gün Avcılar- Kadıköy seferi yapan bir vatandaş metrobüs geldikten sonra “yılda 28 günlük yol tasarruf yapabiliyor”. Bu toplu taşımacılık açısından çok

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 15

önemli bir adımdır. Devlet toplu taşımayı tercihli yollar yaparak desteklemeli. Avrupa’nın ve dünyanın pek çok ülkesinde bunları görebiliyoruz. Toplu ulaşım yolu ayrı bir şekilde toplu taşıma araçlarına tahsis edilir. Bizim İstanbul yolları çok geniş değil. İstanbul’un her yerinde yollar en az 3 veya 4 şerit olmalı ki bu uygulamayı yapabilelim. 2 şeritli bir yolda bunu yapmak zor. Farklı uygulamalara gidiyoruz; mesela sabah 8 ile 9 saatleri arası yolun bir kısmında sadece toplu taşıma araçlarına ait olsun trafik bir nebze rahatlasın diye çalışma yürütüyoruz. Daha tam sistem oturmasa da bu teşvik yöntemi birçok bölgede uygulanıyor. Kesintisiz ulaşım için metrobüs sistemi yaygınlaşmalı Bu sistemde kesinti yok. 60-70 km aralığında hızımız var. Sınır olarak planlanan ortalamaya vurduğumuzda saate 35 kilometre hızla araçlar devamlı hareket halinde. Sisteme ilk geçtiğimizde günlük ortalama 350400 bin kişi tarafından kullanılacağını hesap ediliyordu. Bu sistem uygulanmaya başlandığından beri halk tarafından benimsendi. Günlük ortalama 750 bin kişiye hizmet ediyoruz. Yine yapılan anketlerde halkın yüzde 70 oranında bu sistemi çok beğendiği ortaya çıkıyor. Avcılar’dan Söğütlüçeşme’ye insanlar çok rahat ulaşabiliyor. Halen 470 araçla hizmet veriyoruz. Kış dönemine giriyoruz ve

araç sayımızı arttıracağız. İnsanlara daha rahat bir yolculuk sunmak istiyoruz. Ancak araç ilavesi de hızı düşürür. Sistemi yavaşlatmak sistemin özelliğini kaybetmesine neden olabilir. O nedenle sistemin hızını düşürmeyecek bir araç takviyesi yapmayı deneyeceğiz. İstanbul sürekli büyüyor. Metrobüste yetersiz kalırsa aynı hat üzerinde farklı sistemler düşünüyor musunuz? Halen kullanılan metrobüs doyum noktasına ulaşmıştır. Bu sistemi daha iyi işlemesi için metrobüsü kaldırıp raylı sisteme geçmek de söz konusu değil. Tüm ulaşım sistemlerinin bir arada koordineli olarak çalışabileceği bir planlama yapıyoruz. İstanbul’da 125 kilometre yeraltı treni var. Bu çok önemli bir gelişim göstergesidir. 2023’te 700 kilometrelik bir yeraltı treni ağı hedefleniyor. Bunların çoğunun temeli atıldı. Kamuoyu ile paylaşılan Bakırköy - İncirli’den Beylikdüzü’ne kadar E5 üzerinden çalışacak 52 kilometrelik güzergâh üzerinde metrobüse paralel çalışacak, yolcu yoğunluğuna göre yön alabilecek bir güzergâh planlaması yapılıyor. Böylece trafik rahatlayacak, bir taraftan da metrobüs çalışmaya devam edecek. Mecidiyeköy’den - Çağlayan ve Alibeyköy’e devam edecek metro ile entegre çalışan ağlar kurulacak. Marmaray açılınca da bir rahatlama olacaktır.

İstanbul’un farklı bölgelerinde metrobüs projeleri var İETT’nin önemli bir mutfağı var. Ulaşım Planlama Daire Başkanlığı, Strateji Geliştirme Daire Başkanlığımız sürekli çalışma halinde. 1871 yılında kurulan bir kurumuz, 142 yıllık bir mazimiz var. Bu kapsamda yaptığımız çalışmaları İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne sunuyoruz. TEM yolunu kullanalım istiyoruz. Metrobüs sistemine uygun 6-7 yol üzerinde çalışma yapıyoruz. Mesela Kozyatağı’ndan başlayıp İSTOÇ’a kadar gidebilecek oradan metro ile entegre çalışacak bir hat çalışması yürütülüyor. Aksaray’dan başlayıp TEM bağlantı yolundan Başakşehir istikametine, oradan da Atatürk Olimpiyat Köyü’ne gidecek ve Eminönü-Yeşilköy transit yol şeklinde çalışacak bir hat üzerinde duruluyor. Bunun gibi birkaç hat üzerinde planlamalarımız sürüyor. Basından takip ettiğimiz bir durum metrobüsten sonra Beylikdüzü’ndeki emlak fiyatları arttığını söylüyorlar. BeylükdüzüSöğütlüçeşme arası ulaşım 83 dakikaya indikten sonra bu olmuş. Normalde metrobüsten önceki durumda 3-4 saat sürerdi bu mesafe. Bir bölgeye ulaşımın kolay olması o bölgedeki ekonomik faaliyetleri de canlandırıyor. Metrobüs bu yönden bakıldığında geçtiği bölgelere değer katıyor.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 16

yor deniyor. Biz burada hattın üstündeki yoğunluklara göre sefer yaparak hattı rahatlatıyoruz. TUBİTAK’la aktarma noktalarını iyileştirmek için yapılan çalışmalar sonucunda yeni denemeler olacak. 34 A hattı sabah saatlerinde çalışıyordu, gün boy çalışacak. Dönüş rampaları yaparak hatlardaki kırılganlığı azaltmak istiyoruz. Erişebilirlik konusunda engelli vatandaşların daha rahat kullanımı için gelişmeler var. Duraklarda düzenlemeler yapıyor, asansörler ve üst geçitleri yenileniyoruz. Avcılara’da mesela insanları rahatlatmak suyla serinleme uygulaması yaptık. Bazı yoğun duraklara tuvaletler yaptık. Biz her türlü hesap kitabı yaparak, insanlara daha fazla ne sunabilirizi düşünüyoruz. Şoförlere Eğitim Veriyoruz Herhangi bir sağlık sorunu veya kazaya durumunda hatlara ambulans girişini kolaylaştırdık. En kısa sürede müdahale ediyoruz. Şoförlerimize ve personelimize devamlı eğitim veriyoruz. İşitme engeller için şoförlerimize “işaret dili eğitimi” verdik. Yakın zamanda turistlerle anlaşabilmeleri için yabancı dil eğitimi de vermeyi düşünüyoruz.

Raylı sistemle metrobüsü karşılaştırırsak; artıları eksileri ne olur? Aslında metro toplu ulaşımın en önemli aracıdır. Ama maliyetine, yapım süresine bakılınca uzun zaman ve ciddi para gerekir. 125 km metro olmasaydı İstanbul’un halini bir düşünün. Yeraltı treni ile taşınan yolcu sayısına baktığımızda, yerin altındaki bu hareket eğer yerin üstünde olsa biz İstanbullular olarak bugün dışarı çıkamazdık. Metro uzun vadede en iyi çözüm olur. Tren olduğu zaman elektrik kullanılacak, lastik aşınmayacak. İşletme maliyetinde pek bir fark olmasa da yerin altında yapılan yatırımlar ciddi maliyetler gerektirir. Dünyada 1 kilometre metronun kaç paraya mal olduğu bellidir. Böyle düşününce yeraltı treni ile tramvay ve otobüs arasında ciddi bir fark vardır. Kısa vadede çözüm için lastikli araçlar toplu taşımada gereklidir. Metrobüste bu açıdan en önemli toplu taşıma aracıdır. Kendi tercihli yolu, belirli bir hız sınırı ve yolcu potansiyeli olması nedeniyle de trafik açısından çok önemlidir. Metrobüste önümüzde dönemlerde ne gibi yenilikler olacak?

Biz devamlı vatandaşlarımızla iç içeyiz. Aralarına katılıyor, anketler yapıyoruz. Genel Müdürümüz akademisyen, onun bilgi birikiminden faydalanıyoruz. Yıldız Teknik Üniversitesi ve TUBİTAK kuruluşları ile ortak çalışma halindeyiz. Sistemin daha rahat nasıl işletilebileceği konusunda çalışmalar var. Günde 7 bin sefer yapıyor, 170 bin kilometre yol kat ediyoruz. Sistem içersinde iyileştirme ve hatların kırılma noktalarını yeniden revize etmek için çalışma başlattık. Önümüzdeki günlerde İstanbul halkı hatların kırılma noktalarındaki iyileştirmeleri görecek. Mecidyeköy, Zincirlikuyu ve Zeytinburunu metro istasyonları ile aktarmaların olduğu duraklarda ciddi çalışmalar yapıldı. Fiziki olarak bizim duraklarımız dar alanlarda olduğu için genişletme olanağımız olmuyor. Platform yaparak yoğunluğu üste alıyoruz. Cevizlibağ’da bu uygulama kısa zaman için faaliyete geçecek. 6 farklı hattımızda sürekli çalışma yapıyoruz. Mesela Avcılardan Zincirilikuyu’ya kadar gelen Söğütlüçeşme - Zincirliyuku 34 Z hattımız gibi Beylükdüzü - Avcılara kadar olan hatların kırılma noktaları neden tek hat yapılmı-

Metrobüs olarak kullanılan kaç çeşit araç var, arıza durumunda nasıl müdahale yapılıyor? 3 farklı modelde 470 aracımız var, 430 u gün içinde çalışıyor yani yüzde 90 kapasite ile çalışıyoruz. Arıza durumunda en fazla 5 dakika da çözüm üretiyoruz. 20 saniye aralıklara araç çalıştırdığımızı düşünürsek 5 dakikada da yaklaşık 30 araç kuyruk oluşturur ve sistem durur. Bizim bu konuda acil önlem planlarımız var. Araç, istasyon içersinde arıza yaptıysa, çok hızlı bir müdahale gerekiyor. Belli noktalarda bekleyen bakım ekipleri ve özel yapım çekici araçlar var. Bakım ekibi müdahaleyi hemen yapamıyorsa, araç istasyonun uygun bir tarafına çekilir, orda devam edilir. Öbür taratan da tek yön uygulamasıyla sistem devam eder. Sistemde tıkanma yaşanmaz. Biz bu işi tecrübemizle çok güzel bir işletme modeli haline getirdik. 2012 yılında 205 milyon yolcu taşıdık. Her geçen gün yolcu sayısı artmaktadır. Biz “Sistemi daha iyi nasıl işletiriz” in hesabını her gün yapıyoruz. Felsefemiz “İki günü eşit olan zarardadır”. Bu mantıkla hareket ediyoruz. İlk günden bu güne kadar metrobüs üzerindeki iyileştirmeler ortadadır. Bu sistemin daha iyi bir hale gelmesi için değişik sistemlerle bu metrobüsün yükü hafifletilmeli. Belediyemizin bu konuda çalışmaları var. Metrobüs uygulamasını sizden görüp geçen ülkeler var mı? Tabii ki. Pakistan ciddi bir şekilde bu sistemi uygulamaya başladı. Tahran, Fas, Endo-

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 17

nezya, İskoçya, Suudi Arabistan, Çin, Mısır, Brezilya gibi ülkelerden bizi ziyarete bakanlar, belediye başkanları geldi. Uluslararası boyuttaki bu ziyaretlerle yabancı ülkelerin bizden örnek almaları çok önemli bir gelişmedir. Metrobüs dünyada kabul görmüş bir sistemdir. Biz de bu sistemi çok iyi yürütüyoruz. Kitapçıklar bastırarak herkese sistem hakkında bilgi veriyoruz. İstanbul olarak 2009’da Washington’da Ulaşım Araştırma Koordinasyonu tarafından “Ulaşım Başarı Ödülü” aldık. 2011 Nisan’da Dubai’de Dünya Toplu Ulaşım Kongresinde “En İyi Toplu Ulaşım Modeli” ödülünü aldık. Yine 2011 Haziran ayında “Ulaşım Başarı Jüri Özel Ödülünü” aldık. Bu ödüller bizim ve ülkemiz adına gurur kaynağıdır. Son olarak, klasikleşen bir sorudur ancak herkes merak ediyor cevabını. Yıllardır İstanbul ulaşımına üst düzeyde hizmet veren biri olarak sizce İstanbul’da trafik sorunu ne zaman çözülür? İstanbul’da ki ulaşım yatırımlarına baktığımızda ümidimiz yüksek. Halen 125 km bir yeraltı treni ağı var. 10 yılda 50-60 km ilave edildi. Yerin altında harıl harıl bir çalışma var ve 700 km hedefleniyor. Londra’da yeraltı treni ağı o kadar gelişmiş ki insanların yerin altından yukarıya çıkma sebebi çift katlı otobüslerde keyif yapmak. Bu bize çok uzak değil. 2023 bizim için önemli bir tarihtir. O tarihe doğru ciddi adımlar atılacaktır. Metro projeleri tamamlanacak, trafik rahatlayacak. İstanbul bu yıl bile olimpiyat için Tokyo ile finale kaldı. Madrid’i eledik. Şehrimiz artık dünyada kabul gören bir cazibe merkezidir. Trafik sorunu en aza indirilmelidir. Bunun için atılan ciddi adımlar var. Devamının da geleceğini biliyoruz. Fakat deniz üzerinden ulaşım

bir türlü yaygınlaşmıyor. Sahilde trafiğin önüne geçmek için çalışmalar yapılıyor. Fakat biz Boğaz’ı kullanırken anlaşmalar gereği çok rahat değiliz. Bazı durumlarda engellere karşılaşılabiliyoruz. Deniz ulaşımının rahat kullanımı için devletin attığı adımlar var. İstanbul trafiğine çözüm için kısa sürede devreye sokulacaktır. İnancımız 2023’e kadar trafik sorunun tamamen olmasa da, maksimum oranda çözüme kavuşmasıdır.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 18

HIZLI TREN AFYON YOLCUSU

“

Ankara-İzmir YHT Projesinin Afyonkarahisar-Ankara kesiminin temeli 21 Eylül’de Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ile Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu tarafından Afyonkarahisar’da atıldı.

atandaşların yoğun ilgi gösterdiği törende konuşan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Afyonkarahisar’da tarihi bir günün yaşandığını belirterek, ulaştırma alanında hayata geçirilen projelerle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. “Yolların buluştuğu, kesiştiği bir yer olan Afyonkarahisar'ın Yüksek Hızlı Tren (YHT) ile buluşmasının ilk adımının atıldığını belirten Yıldırım, şöyle devam etti: "Bu bölge; kahramanlık destanının yazıldığı, efelerin harmanlandığı yerdir. Afyonkarahisar'a YHT getiriyoruz da Kütahya'yı, Uşak'ı unutuyor muyuz zannediyorsunuz? Bu tren Ankara'dan çıkacak, Polatlı'ya gelecek. Konya yolunda Yenice'den itibaren bu tarafa doğru Emirdağ, Bayat ve Afyonkarahisar'a inecek. Bundan sonra da Uşak, Manisa, ver elini İzmir; bu birinci hat. Gelelim öbür hatta. Orada da Ankara, Polatlı, Eskişehir ve Kütahya hattı olacak. Oradan, Kütahya-Antalya, Kütahya-İzmir hatları olacak. Bu bölgeye ne düşünüyorsak 3 ilimiz için düşünüyoruz. 2 milyon vatandaşımızın yaşadığı Afyonkarahisar, Kütahya ve Uşak'ın ortasına Zafer Havalimanı'nı yaptık mı? Yaptık. Ülkemize, bölgemize hangi hizmet geldiyse bunlar bir ekip çalışmasının, birlikte çalışmanın sonucudur.”

"Demiryolları bu ülkenin bağımsızlığının simgesidir". Yıl 2003 demiryollarının halini şöyle bir gördük. Yollar adeta bitmiş, trenler yollarda hız yapamıyor. Trenler lokomotifler eskimiş. Başbakanımıza, ‘Tren yolları ülkemizin yükünü taşıyamıyor. Ama bu yükü de taşımak zorunda’ diye ilettik. Başbakanımız ‘Bize bırakmak yakışmaz’ talimatını verdi. Çünkü Demiryolları bu ülkenin bağımsızlığının timsalidir. Biz Kurtuluş Savaşımızı demiryolları sayesinden kazandık, demiryollarını ayağa kaldırmak bizim namusumuzdur. 11 bin kilometre demiryolunun 7 bin 600 kilometresi tamamen yenilendi. Kendi tren setlerimizi, lokomotiflerimizi, makasımızı, raylarımızı, bağlantı elemanlarımızı yapar hale geldik. Türkiye’nin yerli demiryolu sanayisini kurduk, çünkü bu ulusal ulaşım ağımızı yabancılarımızın insafına bırakamazdık ve bunu başardık. 10 yılda sadece demiryollarını yenilemedik. Hızlı treni de Türkiye’ye getirdik. Türkiye’nin de artık yüksek hızlı treni var. "Ankara’dan hızlı trene binen kişi Afyon’a da dakikasında varacak." Bakan Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: “YHT Ankara’dan çıkıp Konya’ya, Eskişehir’e dakikasında varıyor. Her şey hayal etmekle başlıyor. Şimdi bir hayal daha

kuralım. Ankara’dan hızlı trene binen bir kişi Afyon’a da dakikasında varacak. AnkaraAfyon 1,5 saat. Herşey hayal etmekle başlıyor. Bu hat tamamlandığında vatandaşımız Ankara'dan yola çıkıp gelecek, ekmek kadayıfını yiyecek, termalde dinlenecek, hızlı trene binecek ve İzmir’e 2 saatte gidecek. Manisa’ya Uşak'a gidecek. Yani bir kişi Türkiye’nin bir çok ilini bir günde gezecek. Çok değil 5 yılda Türkiye’nin 15 vilayeti, 40 milyon, yani nüfusumuzun yarısı hızlı trenle buluşturulmuş olacak.” Konuşmaların ardından Bakan Binali Yıldırım ve Bakan Veysel Eroğlu, protokol üyeleri ile birlikte 6 bölgeyle gerçekleştirdikleri canlı bağlantılar ile Tekirdağ-Muratlı 2. Hat ve elektrifikasyon tesisleri açılışı, Çankırı Modern Makas Fabrikası VADEMSAŞ'ın açılışı, SivasBeton Travers Fabrikası SİTAŞ'ın açılışı, Malatya zemin altın tekerlek torna atölyesi açılışı, Adana-Mersin arasında 4 adet daha modern tren setinin sefere verilmesi törenleri ve İzmir-Bandırma sinyalizasyon, telekomünikasyon ve elektrifikasyon projesinin temelini attı. TCDD, Kuruluşunun 157. Yıldönümünü, tamamlanan projeler ve temeli atılan Ankaraİzmir YHT Projesinin Afyonkarahisar-Ankara kesimi temel atma coşkusu ile kutladı.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 19

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:09 Page 20

“

ZF’NİN TÜRKİYE’DEKİ İLK ÇEYREK YÜZYILI… Türkiye’de ve Dünya’da lider güç aktarma ve aks üreticilerinden biri olan ZF, Türkiye deki 25.yılını sektör temsilcileri ve iş ortaklarını aynı çatı altında toplayarak Beşiktaş Condrad Hotel’de düzenlediği özel bir gece ile kutladı.

988 yılından beri Türkiye’de faaliyet gösteren ZF, Türkiye’deki 25. yılını sektörle birlikte kutladı. Türkiye’deki birçok üreticinin tedarikçi partneri olan ZF Services Türk’ün 25. yıl kutlamasına; FSM Demirbaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Demirbaş, Temsa Global Genel Müdürü Dinçer Çelik, Temsa Otobüs Satış Müdürü Murat Anıl, OSD Genel Sekreteri Prf. Dr. Ercan Tezer, MAN Kamyon ve Otobüs Ticaret CEO’su Tuncay Bekiroğlu, Ford Cargo İş Birimi Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Kınay, TÖHOB Başkanı İsmail Yüksel, Otobüs A.Ş Genel Müdürü Abdullah Yasir Şahin, TOFED Genel Başkanı Mehmet Erdoğan, Has Otomotiv Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 21

Mustafa Sarıgül, Güleryüz Otomotiv Yönetim Kurulu Başkan İsmail Güleryüz ve sektörün önde gelen birçok ismi katıldı. ZF Türk Genel Müdürü Ali Oruç’un ev sahipliği yaptığı gecede söz alan birçok ZF yöneticisi Türk iş ortaklarına teşekkür ederken ZF hakkında genel bir bilgilendirme sunumu yaptı. Firma üst düzey yöneticileri tarafından, kuruluş ve üretim aşaması ile gelinen noktayı rakamlarla katılımcılara aktarıldı. Dünyanın en büyük kuruluşlarının neden ZF markasını tercih ettiğini müşterileri ile paylaşıldı. TEKNOLOJİ LİDERİ ZF ZF’nin güç aktarma teknolojisinde; şanzıman, aks şanzımanı ve güç aktarma modülleriyle, şasi teknolojisinde ise şasi sistemleri, şasi komponentleri, lastik ve plastik elemanlar ile süspansiyon teknolojisiyle yer aldığını ifade eden Genel Müdür Oruç, ticari araç teknolojileri ve endüstri teknolojilerinde lider konumda bulunduklarını söyledi. ZF'nin uluslararası pazarlar ve Türkiye'deki çalışmaları ile ürünleri hakkında bilgi verilen toplantıda, geleceğe yönelik olarak planlar da aktarıldı. Konuşmaların ardından firmanın iş ortaklarına teşekkür plaketleri verildi. Plaket törenin ardından Ünlü şarkıcı Candan Erçetin canlı performansını sergilediği özel konseri ile katılımcılara müzik ziyafeti sundu.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 22

ADIYAMAN’A YENİ HAVALİMANI TERMİNALİ Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman Havalimanı`nda yapımı tamamlanan yeni terminal binası ile genişletilen pistinin açılışını yaptı. Açılışta kısa bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, "Şu anda Adıyaman`ın bu yeni hava limanı terminal binasına kavuşmasıyla hizmette bire 23 kat bir artış var. Daha önce bin metrekarelik nitelik noktasında çok çok geri olan bir havaalanı hizmet binası vardı. Şimdi ise 23 bin

metrekare büyüklüğünde nitelikli bir hava limanı terminal binası var. Bu arada tabi pistlerde genişleme çalışmaları buna katıldı. Yaklaşık 66 milyona mal olan bir Adıyaman Havalimanı terminal binası ile birlikte diğer ek yatırımları gerçekleştirmiş olduk. Tüm Adıyamanlı kardeşlerime, tüm ülkemize, milletimize hayırlı olsun diyorum. Çünkü bugün Vilayet Meydanı`nda çok büyük bir hizmet furyasının, yaklaşık 900 milyon liraya yakın hizmetlerin açılışını yapacağız." dedi.

Başbakan Erdoğan, kurdeleyi eşi Emine Erdoğan, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, Tarım Hayvancılık ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik ve AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal ile kesti.

YILIN EN BAŞARILI GENEL MÜDÜRÜ

THY’DEN “FOOTGOLF” Türk Hava Yolları, bu kez tüm dünyanın vazgeçilmez tutkusu futbol ile golfün zarafet ve sosyal yönünü birleştiren “FootGolf”ü, gerçekleştirdiği bir etkinlikle Türk sporseverlerle buluşturdu. Birinciliği Samuel Holmen’in kazandığı turnuva Fenerbahçeli futbolcuların katılımı ile Türkiye’de gerçekleştirilen ilk “FootGolf” etkinliği oldu.Dünya çapında yürüttüğü pazarlama faaliyetleri ve havacılık sektöründe kaydettiği başarılı performans ile Türkiye’nin dünyaya arz edilen global markası Türk Hava Yolları, çeşitli spor dalları ile ilgili eğlenceli etkinliklere imza atmaya devam ediyor. Fenerbahçeli Futbolcular “Bizim İçin Farklı Bir Deneyim Oldu” Fenerbahçe’nin yıldız futbolcuları Dirk Kuyt, Emmanuel Emenike, Samuel Tobias Holmen, Caner Erkin ve Salih Uçan’ın hünerlerini sergileyerek birbirleriyle yarıştığı “Turkish Airlines FootGolf Turnuvası”, Kemer Golf & Country Club’da gerçekleştirildi. Turnuvada birbirlerine rakip olan Fenerbahçeli futbolculardan, Samuel Holmen şampiyonluğunu ilan ederken, Salih Uçan sıralamada ikinci, Caner Erkin ise üçüncü oldu. Emmanuel Emenike’nin 4’üncülüğü kazandığı turnuva sıralamasında Dirk Kuyt, son basamakta yer aldı.

Kamu Görevlileri Çalışanları Derneği (Kamu-Der) tarafından geleneksel olarak verilen başarı ödülleri sahiplerini buldu. Yapılan anket ve değerlendirmeler sonucunda DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal "yılın en başarılı genel müdürü” seçildi. Ankara`da düzenlenen 5. Geleneksel Ödül Töreni’nde bir konuşma yapan Kamu-Der Genel Başkanı Cevdet Baştuğ, ödüle layık görülen isimleri, derneğin internet sitesinde vatandaşlardan gelen e-maillerdeki tercihler ile seçici kurulun belirlediği isimler arasından belirlediklerini kaydetti. Birdal:"Bu Ödül Sadece Benim Değil, Tüm Ekip Arkadaşlarımın" Kamu-Der tarafından yılın en başarılı genel müdürü seçilen Orhan Birdal; yaptığı açıklamada “Kamu-Der ve benzer birçok kuruluşun büyük bir kadirşinaslıkla DHMİ’YE layık gördüğü ödüllerin arka planında büyük projeler bulunuyor. Bu büyük başarılar sayesinde Hava Yolu Halkın Yolu Oluyor, Başbakanımızın ‘Türkiye’de uçmayan vatandaşımız kalmayacak’ direktifi yerine getiriyoruz. Kamu-Der’in bu ödülü sadece benim değil, Devlet Hava Meydanları İşletmesinde çalışan tüm ekip arkadaşlarımındır. Bizi bu ödüle layık görenlere teşekkür ediyorum.” Dedi.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 23

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 24

EMBARQ Türkiye

Celal Tolga İMAMOĞLU

Sürdürülebilir Ulaşım Derneği

timamoglu@embarqturkiye.org

OTOBÜS DURAKLARININ OLUŞTURULMASINDA

TEMEL PRENSİPLER

Tolga İMAMOĞLU Ulaştırma Yüksek Mühendisi

“

Otobüs duraklarının yer seçimindeki en önemli faktörler, akılcı bir işletmecilik, enerji tasarrufu, güvenlik koşullarının sağlanması, çevreyi en az şekilde olumsuz etkileme ve de en uygun trafik akımının sağlanmasıdır. Hem yolcu güvenliği hem de sürücü sorumluluğu açısından otobüslerin durağa kolayca yanaşabilmesi ve ayrılması, yolcuların yola inmeden doğrudan otobüslere binmeleri sağlanmalıdır.

lkemizde kent içi yolcu taşımacılığının temeli olan toplu taşımacılık sistemleri içinde otobüsler oldukça önemli bir yer tutmaktadır. Otobüslerin toplandığı ve dağıldığı ana hareket noktaları genelde trafiğin ve yolcu sirkülasyonunun yoğun olduğu alanlarda bulunmaktadır. Araç ve yaya yoğunluğunun yüksek olduğu bu yerlerde mevcut otobüs duraklarına ait düzenlemeler yapılsa da bunların ne derece güvenli olduğu tartışılabilmektedir. Güzergâhların oluşturulması, güzergâh üzerindeki talep miktarının ve durak nokta-

larının yerlerinin belirlenmesi, taşıtların özellikleri, oluşturulan hatlar üzerindeki servis süresi ve sıklığın ayarlanması ile insan faktörü (konfor, güven, ekonomiklik, v.b.) gibi parametreler iyi planlanmış ve doğru çalışan otobüs taşımacılığı sisteminin ana öğeleridir. DURAK NOKTALARININ ÖNEMİ Otobüs taşımacılığı sistemi yerine getirdiği önemli ve vazgeçilmez görevlerinin yanı sıra, kent trafiği üzerinde yarattığı etki açısından da oldukça dikkatli incelenmesi gereken bir sistemdir. Özellikle yol üzeri durak noktalarının oluşturulması, gerek kaldırımı

kullanan yayalar, gerek bineceği otobüsü bekleyen yolcular, gerekse de trafikte bir otobüs arkasında ilerlemekte olan trafik akımı açısından büyük öneme sahiptir. Bunun yanı sıra otobüs durak yerleri, trafik ana kontrol noktaları olarak değerlendirilebilecek sinyalize kavşaklar açısından da oldukça önemli etkiler yaratmaktadır. Otobüs durakları sinyalden hemen önce, hemen sonra ya da uzak bir noktada oluşturulabilmektedir. Otobüs duraklarının yer seçimindeki en önemli faktörler, akılcı bir işletmecilik, enerji tasarrufu, güvenlik koşullarının sağlanması, çevreyi en az şekilde olumsuz etkileme ve de

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 25

en uygun trafik akımının sağlanmasıdır. Hem yolcu güvenliği hem de sürücü sorumluluğu açısından otobüslerin durağa kolayca yanaşabilmesi ve ayrılması, yolcuların yola inmeden doğrudan otobüslere binmeleri sağlanmalıdır. Ayrıca yolcu ve sürücüler açısından da duraklar rahatlıkla tanınmalı ve görülmelidir.

DURAK YERLERİ DÜŞÜNÜLÜRKEN Transit Cooperative Research Program (TCRP), durak yerleri düşünülürken takip edilmesi gereken adımları belirlemiştir. Bu adımlar güvenlik ve işletme açısından iki ayrı şekilde ele alınmıştır. Güvenlik açısından ölçütler; *

Akan trafikten yolcuların korunması,

Engelli insanların erişimi,

Her türlü hava koşullarında otobüse erişim

Yolcuların yaya geçidi ve kaldırıma yakınlığı

Ana yolculuk hattına yakınlık,

Yakın duraklara elverişli yolcu transferi sağlanması,

Karşı yönde aynı güzergâhtaki durakların yakınlığı,

Cadde aydınlatması,

İşletim açısından ise; *

Durakta otobüs sayısının artışına bağlı uygun kaldırım mesafesi,

Yakın alan üzerindeki otobüs durağının etkisi,

Cadde üzerindeki araç parklanmaları ve kamyon sevkiyat bölgeleri,

Örnek model otobüs güzargahı (kavşakta münferit otobüs hareketleri),

Yönler ve kesişen caddelerin genişliği,

Trafik sinyal işaretlerinin tipleri (sinyal, durma, yol verme),

Hacimler ve diğer trafikte dönme hareketleri,

Kaldırım genişliği,

Kavşağa doğru olan yaya aktiviteleri,

Yakınlık ve özel yollardaki trafik hacimleri, şeklinde tanımlanmıştır.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 26

Antropometrik ölçümler göz önüne alınarak; otobüs durakları önündeki kaldırım yükseklikleri ile otobüsün ilk basamağının yerden yüksekliğinin aynı olması insana sağladığı kullanım rahatlığı açısından tercih edilmelidir. Engellilerin otobüse rahat inip binmeleri için durak kısmı taşıt yolundan 20cm rampa ile yükseltilmeli ve 30cm’lik döşemeyle otobüse kolayca giriş sağlanmalıdır. Düşük zeminli otobüsler, kaldırım ve otobüs zemini arasında yükseklik farklarını azaltmaktadır. Engelli ve diğer tüm yolcular için erişimde kolaylık sağlamaktadır. Düşük zeminli otobüs erişim rahatlıklarından yararlanan farklı gruplardaki yolcular şöyle sıralanmaktadır; bebekli aileler, tekerlekli sandalye kullanıcıları, yaşlı insanlar, alışveriş yapan ya da bagajı olan yolcular, ayakta tedavi gören engelli kullanıcılarıdır. Otobüs ve kaldırım arasındaki ölçüler oldukça önemlidir. Kaldırım ve otobüs zemini arasındaki dikey mesafe rampanın eğiminden etkilenmektedir. Eğer bu eğim çok fazla ise, tekerlekli sandalye kullanıcıları otobüse iniş ve biniş gerçekleştiremeyecektir. Yeni otobüslerde bu yetersizliğin kaldırılması için 1.8 ya da %12 eğim en az 125mm kaldırım yüksekliği olarak belirlenmiştir. YAYA BÖLGELERİNDEKİ DURAK YERLERİ Yaya bölgelerindeki durak yerleri için üç çözüm türü mevcuttur, üçünde de yolcuların ve otobüslerin durduğu alan boya ve farklı yapı malzemelerinin kullanımı ile belirtilmelidir. “a” çözümünde yol ve kaldırım aynı seviyededir. Burada yolcu ve özürlülere indi bindi kolaylığının sağlanması için otobüslerin basamakları özel tertibat ile azaltılmalıdır. “b” çözümünde yol ve kaldırımın birbirinden ayrılması düşünüldüğünde maksimum kaldırım yüksekliği 7cm olmalıdır. “c” çözümünde yol ve kaldırım aynı seviyededir. Burada durak yerleri yükseltilerek yaya bölgesindeki diğer yayaların duraktaki bekleme alanını kullanmaları önlenmelidir. Bu çözümde yükseltilmiş durak yerlerinin önüne ve arkasına çiçeklik, kanepe vb sokak mobilyaları konulması ile durak alanı korunarak, yürüyen yayaların durak dışına kanalize edilmeleri sağlanmalıdır. Otobüs durakları yolcuların indirme bindirme yaptıkları, sadece durağın yerini gösteren bir tabela olmaktan çok, insanların beklerken yağmur, güneş gibi dış etkilere karşı koruyacak, kısa sürede olsa dinlenmeyi sağlayacak yerler olmalıdır. Bunu yaparken kent içi dolaşımı engellemeyecek biçimde uygun konum ve kullanım yoğunluğuna göre uygun boyutlarda olmalıdır. Örneğin duraklarla ilgili olarak göz önüne alınması gereken antropometrik ölçütler; *

Oturma yeri yüksekliği

Otururken göz yüksekliği

Ayaktayken göz yüksekliğidir.

Yapılan planlamalarda durak sayısı az olursa ise, binen yolcu sayısı o oranda fazla olacaktır. Bu da uzun binme zamanları ve uzun yolcu ilerleme zamanlarına neden olacaktır. Durak sayısının fazla olması ise otobüsün seyahat hızını, yavaşlamasını ve hızlanmasını azaltacaktır. Bunun yanında iniş biniş basamakları da otobüslerden iniş ve biniş süreleri üzerinde etkili olacaktır. Yapılacak olan yerleşim tasarımlarında tüm faktörlerin göz önüne alınması gerekmektedir. Kaliteli ve akılcı tasarımda uygun alanlara uygun durak tiplerinin düşünülmesi kaçınılmazdır. Otobüs duraklarının sayısı ve tipi yoldaki trafik akımı üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Trafiğin karışık ya da homojen olması durumlarında da farklılıkların olacağı düşünülmelidir. Durakların yapısı, yerleşimleri, durak tipleri vb. ülkemizde Türk Standartları Enstitüsünün (TSE 11783) kriterlerine uygun olarak düzenlenmektedir. Bu standart Teknik Kurulun 25 Temmuz 1995 tarihli toplantısında karar verilerek yayımına karar verilmiştir.

01-27sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:10 Page 27

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:29 Page 28

DİYARBAKIR

“

DİYARBAKIR SS 700 Nolu Kooperatif Başkanı Fesih Kaya “ Halk otobüsçüsü olarak amme hizmeti yapıyor, polisi, gaziyi, engelliyi ücretsiz taşıyarak belediyelerin yükünü azaltıyoruz. Kazanç konusunda yaşadığımız sıkıntılar ortada. Vergimizi veriyor, KDV’mizi ödüyoruz. Mazot ve Trafik sigortalarına yapılan zamlar Türkiye’de bu işi yapan esnafın belini büktü. 2011 yılında 300-400 TL ile yapılan sigorta şimdi 5 ile 6 bin arası değişiyor. Bu konuda toplu taşıma işi yapan tüm illerde sıkıntılar yaşanıyor.”

TRAFİK SİGORTASI ZAMMI HALK OTOBÜSÇÜSÜNÜN BELİNİ BÜKTÜ D

iyarbakır’da halk otobüsçülüğü yapan 2 kooperatiften biri olan SS700 notu Kooperatif Başkanı Fesih Kaya şehirde halk otobüsçülerinin yaşadığı sıkıntıları ve çözüm üretmek için yaptıkları çalışmaları anlattı. Fesih Kaya, “Diyarbakır’da şehiriçi ulaşımda gerçekten sıkıntı çekiyoruz. Rekabet ortamı var. Minibüslerle özel halk otobüsleri ve belediye otobüsleri aynı güzergâhları paylaşıyor. Şehrimizde 80 belediye 100 halk otobüsü hizmet veriyor. Ticari taksiler her tarafta duruyorlar. Korsan çalışan bir sürü servis var. Duraklarımız işgal ediliyor. Bu sebeplerden dolayı vatandaşa yeterli hizmet veremiyoruz. Bu konuda defalarca kez valiliğe şikâyette bulunduk. Fakat Emniyet ve belediye görevini yapmıyor. Belediye yetki bende değil deyip, topu emniyete atıyor. Emniyette olayı çok ciddiye almıyor.” “Her Önüne Gelenin Ücretsiz Kart Almasının Önüne Geçtik” Artan mazot fiyatları, haksız rekabet ortamı ve sürekli artan vergiler küçük şehirlerde halk otobüsçülüğünün yapılmasını iyice zorlaştırıyor. Bizim en büyük sorunlarımızdan biri de ücretsiz taşıdığımız yolculardır. Diyarbakır’da bu konuda ciddi bir çalışma yaptık. İçinde belediyenin, bizim ve diğer halk otobüsü kooperatif üyelerinin de yer aldığı bir ko-

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:29 Page 29

misyon kurarak engelli kartı olan vatandaşları tespit ettik. Diyarbakır’da 15 bin kişi ücretsiz seyahat kartları kullanıyordu. Engelli vatandaşlarımızla bire bir görüştük. Raporlarını inceledik ve bu kişilerin yarısının aslında engelli olmadığını tespit ettikten sonra bu sayıyı 7 bin civarına çektik. Devletin kanunları gereği sadece yüzde 40 ve üzerinde engeli olan vatandaşların kart verilmesini sağladık. Böylece her önüne gelenin bu kartları kullanmasını önüne geçtik. Buna da bir sınır getirerek aylık akbil formatında 60 binimlik ücretsiz seyahat hakkı tanıdık. Aylık 60 kullanımı geçerlerse para ödüyorlar. “Araçlarımızı Yenilemek İçin Çalışma Başlattık” Yaz aylarında tatil ve Ramazan nedeniyle kazanç konusunda sıkıntılar oluyor. Türkiye’de maalesef yılın yarısı tatillerle geçiyor. Elimizdeki bütün otobüsler 9 metre. Biz araçları engelli taşımaya uygun hale getirmek ve kazanç konusunda artış sağlamak adına 7.80’lik araçlara geçmeyi düşünüyoruz. Küçülmeye gideceğiz çünkü gece geç saatlerde ve hafta sonları yolcu kapasitemiz çok düşük olduğundan neredeye hiç çalışamıyoruz. Elektronik kart sistemi var. Fakat özel halk otobüsleri bireysel çalışıyor. Otobüse ne kadar kişi bindiyse hesaplanıyor ona göre esnafa haftada bir ödeme yapılıyor. Mevcut araçlarımızın yüzde 10’u özürlü taşımaya uygun ve en eskisi 2009 model olmasına rağmen yakıt tasarrufu sağlamak için yenilemeyi düşünüyoruz. Mazot fiyatları da son dönemde çok yükseldi. Her otobüs ortalama 550 TL mazot yakıyor. Araçlarda değişime gidilerse daha çok kazanç elde edeceğimizi düşünüyoruz. Temel amacımız; yakıt tasarrufu ve otobüslerin daha verimli çalışmasını sağlayarak esnafımıza destek olmaktır. Bu konuda net bir sonuca ulaşamadık belediye ile görüşmelerimiz sürüyor “Trafik Sigortası Esnafı Zor Durumda Bırakıyor” 2011 yılında 300-400 TL ile yapılan Trafik Sigortası şimdi 5 ile 6 bin arası değişiyor. Bu konuda toplu taşıma işi yapan tüm illerde sıkıntılar yaşanıyor. TÖHOB’un bu konunun üzerinde durması lazım. Ülke genelinde bu işi yapan herkesin ortak sıkıntısıdır. Biz amme hizmeti veriyoruz. Polisi, engelliye, gaziyi, belediye çalışanını ücretsiz taşıyoruz. Trafik sigortası 1,5 yıl içerisinde 10 kata çıkmıştır. Kasko da artıyor fakat trafik sigortasının anormal artışı halk otobüsçüsü için ciddi bir sıkıntıdır. TÖHOB’un yaptığı çalışmalar önceki yıllara göre daha iyi gidiyor.65 yaş üstü ücretiz taşıma, vergi ve

KDV oranları ile ilgili olarak mecliste görüşmeler yapılmış, bazı girişimler olmuş. Temennimiz somut adımların kısa zamanda atılmasıdır. Size de teşekkür çok ediyoruz. Bizi dinleyip sessimizi duyurmamıza yardımcı oluyorsunuz. Umarım halk otobüsçüsünün yüzünü güldürecek gelişmeler kısa zaman içinde gerçekleşecektir.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:29 Page 30

METRO KAZANIYOR, MİNİBÜSÇÜ KAZANIYOR. OLAN HALK OTOBÜSÇÜLERİNE OLUYOR. DURAKLARI TAKSİM MEYDANI’NDAN UZAKLAŞTIRILAN HALK OTOBÜSÇÜLERİNİN ZARARI BÜYÜK.

TA K S İ M’ İ N Y E N İ HA L İ HALK OTOBÜSÇÜYÜ VURDU otobüsçüsünü de olumsuz etkiledi. Özellikle Taksim Meydan’a çalışan otobüsler güzergâh değişiklilerinden sonra ciddi sıkıntılar yaşadı. Olayların sonra ermesi ve yol çalışmalarının bitmesinin ardından esnafa bu sürecin kendilerini nasıl etkilediğini sorduk. Halk otobüsçü esnaf, yol çalışmalarının güzel olduğunu fakat özellikle Taksim Meydan Durağı yer değişiminin ardından, vatandaşın metroya veya meydanda hala aktif çalışan dolmuşlara yöneldiğini bu yüzden ciddi oranda yolcu kaybettiklerini, söylüyor.

A-011 Ömer Yusufoğlu Bu değişlik bizi çok etkiledi. 559C önceden meydanda yolcusunu alır. Neredeyse ful kapasite devam ederdi. Şimdi ise ring çalışıyoruz. Bir kaç yolcu ile yolumuza devam ediyoruz. Trafik sorununa biraz çözüm getirse de uygumla bizim kazançlarımızı ciddi oranda düşürdü.

C-544 Hasan Beşiroğlu 110 Kadıköy –Taksim hattı güzergâh değişikliklerinden sonra 7 hattan 4 hatta düştü. Buna rağmen yolcu sayısında da azalma var. Yolcular bu durağı fazla bilmiyor. Sarı dolmuşlara bir yönelme oldu. Eskiden 7 otobüsle 15 dakikada bir sefer yaparken şimdi yarım saatte bir sefer yapıyoruz.

A-052 Hüseyin Kurt Taksim Meydanı’ndan, yolcu almak kesinlikle yasak olunca, bizim yolcu sayımızda ciddi bir azalma oldu. İnönü Stadı’nın önünde akşam 5’ten 9’ a kadar mutlaka bir trafik polisi olmalı. Akşam saatlerinde burada bir izdiham oldu. Taksim’den çalışan tüm hatların kazançları düştü. Şirketimizde bu konuda bize yardımcı olmuyor.

B-057 Eyüp Yeşilyurt Gezi olayları başladıktan sonra biz uzun süre zarar ettik diyebiliriz. Yol şuanda çok güzel. Elmadağ tarafında bir sıkıntı oluyor, fazla önemli bir şey değil. Çağlayan Eminönü –Taksim yol güzergâhı arası çalışan hatlar için uygulama çok yerinde. Diğer esnafların sıkıntı yaşadıkları söyleniyor.

B-1889 Ahmet Aydın Taksim olaylarından sonra yapılan güzergâh değişiklikleri bizi çok etkiledi. Dün başka otobüsteydim bugün başka hatta çalışıyorum. Yol düzenlenmesi güzel bir uygulama, trafik açısından bir rahatlama getirdi. Yolcuların toplu taşıma araçlarını kullanırken daha duyarlı olmaları gerekiyor, otobüslerin içine bakarsanız belediye çöplüğünden farkı yok. Bu davranış, halkımıza yakışmıyor.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 31

C-1735 Yavuz Çelebi Gezi olaylarından önce duraklarımız taksim meydanındaydı. Yolcularımız bizi hemen fark ediyordu. Yeni yerimiz biraz kuytu kaldı, vatandaş bizim yerimizi bilmiyor. Meydanda bizim yeni yerimizi gösteren yönlendirici tabelalar olması lazım. Sarı dolmuşlar bizim yerimizi yolcuya söylemiyor, onlarda mecburen dolmuşa biniyor. Değişiklikle, Atatürk Kültür Merkezinin önünde bekleyen dolmuşların kazançları artarken bizim kazançlarımız azaldı.

D-002 Ali Çınar Taksim’de son bir yılda olan gelişmeler hepimizi üzdü. Fakat şuanda yapılan düzenlemeler ile durağımızın yeri değişti. Taksim’deki sıkışıklık giderildi. Meydan vatandaşa bırakıldı. Bizim hattımızda çalışan otobüsler rahatladı. Parktan gelenler burayı buluyor. Dolmuşlar 8 TL, bizim fiyatlarımız ise sabit. Taksim olayları ülkeyi bir kaosa sürükledi fakat her şey düzeliyor. Ülkemiz bu kötü günleri en kısa zamanda atlatacaktır.

A-071 Ahmet Karadoğan Feriköy-Eminönü arası çalışıyoruz. Belediye’nin belirlemiş olduğu ücret tarifesine göre öğrenciyi 30 kuruşa taşıyoruz. Mazotun listesi olmuş 4,5 TL, giderler sürekli artıyor. Gelirler azalıyor. 2 sene önce daha çok para kazanıyorduk. Taksim yol düzenlemesi bizim hattımızda çok etki göstermese de sahil bölgesi veya meydanda çalışan arkadaşlarımızı ciddi gelir kaybına uğrattı. Yolla ilgili bir sıkıntı yok diyebiliriz. Özellikle Cevahir durağında yolcu alamıyoruz. Bu durakta bir çalışma yapılmasını istiyoruz.

B-232 Adil Ceylan Taksim yolu açılmadan önce biz Tepebaşı’ndan gidemiyoruz diye şikâyetçiydik. O sorun çözüldü fakat yolcunun metroya yöneldiğini söylemek gerekiyor. Taksim’den Mecidiyeköy’e gelirken veya giderken ciddi yolcu kaybına uğradık. Belediye insanları mağdur etmeyeceğim söylüyor. Biz de umudumuzu yitirmiyoruz, bekliyoruz.

B-233 Orhan Baysal Düzenleme trafik açısından iyi oldu fakat yolcu metroya yönelince biz yolcu kaybına uğradık. Yeni yapılan yolda Şişhane’den Taksim’e gidiş yönünde sıkıntı olmasa da Elmadağ’dan Tarlabaşı’na gelişte tek durak, tek şeritli, 4 araba zor sığıyor ve yol tam kavşakta yer alıyor. O durakta ciddi manada sıkıntılar var. Sıkışıklık yüzünden kaza olma olasılığı çok yüksek olduğunu düşünüyorum.

A-002 Murat Soylu Sahil bölgesinde çalışan hatlarda güzergâh değişikliklerinden sonra Beşiktaş istikametine giden yolcuları dolmuşlar kaptı. Eski sistemde aktarma yolcularını ve Beşiktaş yolcularını alıyorduk. Millet Kabataş’a yöneldi. Yeni durağımız biraz uzak kaldı. Vatandaşın çoğu yerimizi bilmiyor. Buraya gelmektense Kabataş’a geçip oradan sahil bölgesine devam eden otobüsleri tercih ediyor.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 32

VODAFONE VE KARSAN’DAN YOLCULARA JEST

İNTERNETLİ MİNİBÜS

“

Vodafone İş Ortağım M2M Otomotiv çözümleri çerçevesinde Vodafone Türkiye ve Karsan işbirliği ile geliştirilen uygulamayla, Karsan Jest minibüslerine üretim aşamasında yerleştirilen internet cihazları ile sağlanan toplu taşımada ücretsiz internet hizmeti ICT Summit NOW 2013 Bilişim Zirvesi’nde dikkat çekti.

odafone Türkiye, toplu taşımada araç içi internet özgürlüğünü Türkiye’ye Karsan minibüsleriyle getiriyor. Vodafone İş Ortağım M2M Otomotiv çözümleri çerçevesinde geliştirilen ve Türkiye’de bir ilk olan uygulama, üretim aşamasında Karsan minibüslerine monte edilen cihazlar sayesinde yolculara akıllı tele-

fonlarını ya da bilgisayarlarını kullanarak kesintisiz internet keyfi yaşatıyor. 24-26 Eylül tarihlerinde Vodafone’un ana sponsorluğunda gerçekleşen ICT Summit NOW Bilişim Zirvesi’nde “İnternetli Minibüs” Karsan Jest dikkatleri üzerine topladı. Yaşlı ve engelli yolcular için geliştirilen

alçak tabanı ve elektrikli engelli rampası ile engelsiz erişim sağlayan Jest, ücretsiz internetiyle de yolcularına jest yapıyor. Türkiye’de yeni bir dönemin habercisi olan bu uygulamayı Karsan’ın ürün geliştirmedeki yenilikçi yaklaşımı çerçevesinde hayata geçiren Vodafone Türkiye, Karsan

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 33

minibüslerindeki bu uygulamayla toplu taşımada araç içi internet dönemini başlatarak yolculara kesintisiz internet hizmeti sağlıyor. “Connected car” kavramını başlatan uygulamanın ilerleyen aşamalarında aracın seyriyle ilgili detaylı bilgi aktarımları sayesinde çeşitli önlemler alınabilecek ve sürüş güvenliği arttırılabilecek. ‘İşinize Özel Teknolojiler’ Sunuyoruz Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Vodafone Türkiye olarak, yeni hizmet ve iş modelleri yaratarak, verimlilik ve tasarruf sağlayan mobil iletişim teknolojileri sunarak daha iyi bir geleceğin inşası için lokomotif rol üstleniyoruz. “İşinize Özel Teknolojiler” sloganımız ile Vodafone İş Ortağım çatısı altında global birikimimizin gücü ile Türkiye’deki şirketlerimize güç katmayı, iş dünyasının gelişimine sürdürülebilir ve akıllı iş modelleri ile hizmet sunmayı he-

defliyoruz. Bu hedefimiz doğrultusunda M2M teknolojilerinin kullanıcılar açısından sunduğu en değerli avantajın “bilginin ve hizmetin zaman ve mekândan bağımsız erişilebilirliği”, noktasına taşımak olduğuna inanıyoruz. Bu yeni uygulamayla toplu taşımada yeni bir sayfa açıyoruz. M2M Otomotiv çözümlerimiz altında Karsan’la birlikte geliştirdiğimiz uygulamayla, internet cihazlarını henüz üretim aşamasında araca monte ederek bir ilki gerçekleştiriyoruz ve yolculara özgürce ücretsiz ve kesintisiz internet keyfi sunuyoruz. Araçlara üretim aşamasında sunulan internet sağlayıcılar sayesinde sürüş güvenliği gibi konularda da çözüm hedeflerimiz bulunuyor. Global bilgi birikimimizi Türkiye’ye taşıdığımız sistemin herkes için çok faydalı olacağına inanıyoruz. Kurumların güvenilir iş ortağı olmayı hedeflediğimiz Vodafone İş Ortağım çatısı altında sunduğumuz hizmetlerle, iş dünyasına kazandırdığımız esnek ve dinamik zemin üzerinde, yeni nesil çözümleri kurumlarımızın hizmetine sunmaya devam edeceğiz.”

Engelleri İletişimde De Kaldırdık Zirveye katılan Karsan Pazarlama Satış ve İhracat Müdürü Selim Aydınlıoğlu, ise konuyla ilgili yapılan açıklamaya şöyle devam etti: 47 yıldır otomotiv sektöründe üretim yapan Karsan Otomotiv olarak, sınırsız ulaştırma çözümleri vizyonumuz kapsamında hazırlamakta olduğumuz yeni ürün ailesinin en küçük üyesi olan Jest’in lansmanını Mayıs ayında yaptık. Bu ürünün en büyük özelliği engelsiz erişim sağlıyor olması. Jest, hareket engellilere, pusetli annelere ve yaşlılara şehir içi toplu ulaşımda eşit ve engelsiz bir erişim sağlıyor. Tüm bu özelliklerimize ek olarak engelleri iletişimde de kaldırarak Vodafone Türkiye ile yaptığımız işbirliği sonucunda toplu taşıma süresince yolcularımıza ve hatlı minibüs sahiplerine tamamen ücretsiz olarak 2 yıl boyunca internet erişimini sağladık. Bu hizmeti tüketicilere ulaştırmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz”

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 34

ORDU

“D4 BELGESİ” KANAYAN YARAMIZ

“

Ordu Giresun 26 Nolu Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Ahmet Yörük; “Ulaştırma Haberleşme Ve Denizcilik Bakanlığı’nca çıkarılan “Tarifeli ve tarifesiz olarak 100 kilometreye kadar olan şehirlerarası ve taşıma mesafesine bakılmaksızın il içi ticari yolcu taşımacılığı yapacaklara verilecek D4 yetki belgesi devletin, esnafın üzerinden rant elde etme yönteminden başka bir şey olduğunu düşünmüyoruz. Mahkemeye başvurduk. Türkiye genelinde yapılan D4’le ilgili tüm işlemlerin iptaline gidilmesini bekliyoruz.” Ordu-Giresun arası taşımacılık yapan taşımacı esnaf D4 Yetki Belgesinin; tanımının, başvuranlarda ve araçlarda aranan şartların, alt yapısının yapılmadan hazırlandığı için taşımacıları mağdur ettiğini düşünüyor. Ordu-Giresun arası taşımacılık yapan 26 Nolu Taşıyıcılar

Kooperatifi Başkanı Ahmet Yörük bu kanunun alt yapısının yetersiz olduğunu aynı güzergâhta çalışan esnafı birbirine düşman edeceğini söyledi. “Biz bunun için Ankara idare mahkemesine dava açtık. Ankara mahkemesince görevsizlik kararı verildi. Trabzon idare

mahkemesi ise yürütmeyi durdurma kararı verdi. D4 belgesi ile ilgili Ulaştırma Denizcilik Ve Haberleşme Bakanlığının yapmış olduğu işlemlerin hukuka uygun olmadığını beyan etti. Biz de dava ile yürütmeyi durdurmaya aldık, gerekçeli kararı bekliyoruz. Bakanlık

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 35

verilen süre içerisinde buna cevap veremeyeceği için davayı kazanacağız diye umuyorum. Zannediyorum D4’lerle ilgili Türkiye genelinde yapılan tüm işlemelerin iptaline gidilecek”. 45 Kilometrelik Hatta 7,5 TL’ye Yolcu Taşıyoruz 2001 yılından beri kooperatif başkanlığını yürüten Ahmet Yörük “Ben üniversite mezunuyum, başında bulunduğum taşıyıcılar için kendimi büyük bir şans olarak görüyorum. Biz kooperatif başkanlığına geldiğimizde korsan ve yasal olmak üzere 110 tane minibüs vardı. Ben yasal yoları işleterek korsanları aradan çıkardım. Ordu ve Giresun ortaklaşa 50 minibüse düştü. 2006 yılı sonunda minibüsler satıldı. 50 minibüs artık 25 otobüs olarak çalışıyor. 17 tanesi Ordu’ya, kalanları Giresun’a bağlı olarak uzlaşma içinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 15 kişilik minibüsler yerine, 30 kişilik otobüslere geçilerek, kazanç konusunda da esnafın sıkıntıya düşmemesi sağlandı. Biz Özel halk otobüsleri olarak insanları taşıyor, devlete hizmet ediyoruz. Ordu- Giresun arası 7,5 liraya vatandaşı taşıyoruz. Devamlı gidip gelenlere servis indirimi, gaziye yüzde 50 öğrenciye yüzde 25 indirim uyguluyoruz. Esnafa net kazanç sağlayamıyoruz. Bu yüzden diyorum ki bakanlık ya da bizimle ligli yasa yapanlar, bizim haklarımızı da düşünmelidir. Her gün yeni bir vergi çıkıyor. Nakliyeci esnafı resmen soyuluyor. Düne kadar D4 belgesi 200 liraya alınırken, şimdi 6000 liraya alınıyor. Bu derece bir zam nasıl yapılır! Biz en ufak bir zam yapsak, yolcu bizi mahkemeye verir. Biz neden hakkımız arayamıyoruz.

Engelli Yasası İçin Alt Yapı Henüz Sağlanmadı Hepimizin bildiği gibi özürlü yasası kanunu, ülke ve toplu taşımacılık adına çok önemli bir adımdır. Özürlü vatandaşlarımızın ulaşım hakkı olmalı, onları taşımak zorundayız. Ama kanun çıkarken alt yapı çalışmaları yapılmadı. Şehir genelinde çalışan bütün araçlarda mı özürlü taşımaya uygun olsun, yoksa hatlardaki belli sayıdaki araçlar mı bu tür taşımaya uygun olsun henüz kesinleşmedi. Ordu küçük bir şehir, bizim hatta 25 otobüsümüz var. Günde en fazla 5-6 özürlü vatandaş bizim araçlarımızla yolculuk yapıyor. Bazı günler ise hiç engelli binmediği oluyor. Hattımızdaki tüm araçları engelli yasası gereği değiştirip, alçak taban araçlarla yenilemek demek esnafın 10 yıl sadece otobüslerin taksitine çalışması demektir. Devletin bunları göz önünde bulundurması gerekiyor. Farklı projeler yapılmalıdır. Mesela karşılıklı birer otobüs alınır. Diyelim durağa engelli bir vatandaş geldi. Durakta engelli erişimine uygun otobüs diğeri ile yer değiştirir. 25 otobüs alacağıma 2 otobüs alır, bu problemi çözerim. Tüm araçlara değiştirmeyi zorunlu kılarsa esnaf bu yükün altından kalkamaz. Otobüs fiyatları 270- 300 bin lira arası değişiyor. Alırken 10 yılık vade alacağımız araçlar 10 yıl sonra tekrar değişecek. Bir yasa yapıyorken ileriyi düşünmek lazım, dolmuşçunun çilesi bitmez. Ahmet Yörük “Taşımacılıkta Köklü Hizmet Vermek İstiyorum” Elektrikli Otobüslerle ilgili piyasayı takip ediyoruz 2006’dan 2007’ye geçerken araçlarımızın

yüzde 90’ını sıfır aldık. Otobüsler yarı yaşına geldi. Değişimi engelli yasasına geçişte düşünüyoruz. Ordu - Giresun arası çalışan araçlar çok büyük ya da küçük olamaz. 9 metre idealdir. Alçak taban olması yaşlıların binmesine kolaylık sağlar.25 aracımızda bu tipe geçirebiliriz. Sayı artırımı olmayacak, araç kapasitesi artacaktır. Zaten sayı artırımı esnafın kazancında olumsuz etkileyebilir. Elektrikli araçlar uygun olsa bu tip araçlara geçmeyi düşünüyoruz. Günde 200 kilometre yapıyoruz. Bu bize ciddi bir yakıt tasarrufu sağlar. Fiyatlar normal seviyelere düşerse tercihimizi elektrikli otobüslerden yana kullanırız.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 36

İBRAHİM YETMEN 1958 İzmir Doğumlu İbrahim Yetmen 1981 yılında Ege Üniversitesi Makine Fakültesini bitiriyor. İbrahim Yetmen’in ilk iş süreci ESHOT oluyor. 32 yıllık ESHOT geçmişinde 1992 yılından beri atölye müdürlüğü ve değişik birimlerde müdürlük yapan Yetmen, Türkiye’de ilk üretilen körüklü otobüsün proje ve geliştirme çalışmalarında sorumlu mühendis olarak emeğim var. Yapı Tesisleri Dairesi Başkanlığı ile Makine ve Malzeme İkmal Dairesi Başkanlığı’nın ardından Yetmen 1.5 yıldır Araç Bakım Onarım Dairesi Başkanlığı’nı yürütüyor.

70 YAŞINDAKİ ESHOT KAMU VE ÖZEL SEKTÖRE ÖNCÜLÜK EDİYOR

“

İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentiçi toplu ulaşımda son yıllarda çok büyük gelişmelere imza attı. Büyükşehir bünyesinde toplu ulaşıma hizmet veren ESHOT, modern otobüs filosunun yanı sıra, bakım ve onarımda ulaştığı seviye ile öncü olmaya devam ediyor. ESHOT, kentiçi toplu ulaşımda tek bir biletle bütün taşıma modlarından 90 dakika yararlanma hakkı sunarak başarılı bir sistemi de hayata geçirdi.

Kuruluşunun 70’yılını kutlayan Türkiye’nin öncü kuruluşlarından ESHOT, bu süreçte birçok ilke imza atmayı başarmış. Türkiye’de İlk troleybüs ile ilk körüklü otobüs üretimini gerçekleştiren ESHOT, körüklü otobüs üretiminde 1991 yılına kadar üretim sürecinin içinde aktif şekilde yer almış. ESHOT’un araç bakım ve onarım biriminin üretimin de katkısıyla en iyi bakım ve

onarım birimi olarak bilindiğini belirten Araç Bakım Onarım Daire Başkanı İbrahim Yetmen, “hem kamu hem de özel sektör açısından birimimizin çok başarılı olduğu ifade ediliyor” dedi.

roser aksamları ile ilgili ağır bakım hizmeti veriliyor. Ayrıca bazı parçaların üretimi de burada yapılıyor. İnciraltı, Karşıyaka, Mersinli ve Buca Adatepe’de atölyelerimiz mevcut” dedi.

Beş atölye ile hizmet Araç bakım onarımında beş atölye ile hizmet verdiklerini açıklayan Yetmen, “90 dönümlük bu alanda motor, şanzıman ve ka-

1150 araca hizmet ESHOT’un bakım ve onarım bölümünün 334 değişik hat güzergahında günlük sefere çıkan 1150 araca, 890 personelle hizmet ver-

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:30 Page 37

diğini belirten Yetmen, hedeflerinin hızlı, en ucuz maliyetle kaliteli bakım ve onarım hizmeti sunmak olduğunu söylüyor: Toplu ulaşım hizmeti verilen 21 ilçemiz var. Yerel seçimlerin ardından bu sayı 30’a çıkacak. Şu anda bile yaklaşık 10 bin 500 km yüzölçümünde bir alana hizmet sunulmakta, dünyanın sayılı kentlerinden İstanbul vilayetinin yüzölçümünün iki katı kadar bir alana hizmet veriyoruz. ESHOT filosundaki tüm otobüs bakım onarımlarını kendimiz yapıyoruz. Kauçuk ve metal esaslı çok sayıda yedek parçanın üretimini dahi yapabiliyoruz.” Eskiyi at, yenisin al anlayışı içinde değiliz Her arızada yeni bir parça almak yerine eskisini ‘nasıl tamir edebiliriz’ anlayışı ile hareket ettiklerini belirten İbrahim Yetmen, “Hem yönetici mühendis arkadaşlarımız, hem tekniker personelimiz ile bu çaba içindeyiz. ‘Eskiyi at, yeniyi al’ anlayışını kırmada bu ekip çalışması ile başarıldı. Bu bize çok büyük kazanç sağlıyor. Çünkü gelişen teknoloji ile birlikte elektronik parçaların ağırlığı arttı. Genelde elektronik parçalar, arıza yaptıktan sonra atılıp yenisi takılır. Ama biz arıza yapan parçayı bulup, tamir edebilecek düzeydeyiz. Örnek olarak bazı körüklü otobüslerin kapı kumanda sisteminde 6 bin lira değerinde elektronik parça var. Onun elektronik devreleri tamamen tahrip olmuyor, 15-20 liralık bir parçası içerde yanıyor. Biz onu buluyor ve tamir ediyoruz. Yenisinin maliyet fiyatının çok çok altında maliyetle bunu yapmayı başarıyoruz. Körüklü otobüslerimizin bütün körük üretimini de biz yapıyoruz. Bir otobüs körüğü 40-60 bin lira, biz onu 10/1 biri maliyetle üretiyoruz. Bugüne kadar hiç dışarıdan körük almadık. Ayrıca motorun komple reftikiye, krank taşlama,

ana yatak barası, biyel kolu barası işlemlerini, yakıt pompası ve enjektör ayarlarını da yapıyoruz. Klima sistemlerinde, motorlarda, diferansiyel, şanzıman, süspansiyon sistemi, kapılar, fren sistemi, ön düzen ayarları gibi tüm araç aksamlarının bakımlarında güncel teknoloji takip edilerek sürekli gelişme kaydediliyor. Amaç iyi kalitede ve ucuza yapmak” dedi. Otomatik şanzıman bakım ve onarımda iyiyiz Otomatik şanzımanla ilk tanışmalarının 1993 yılında olduğunu belirten İbrahim Yetmen, “O yıl Makedonya’dan 300 solo otobüs alındı ve il kez otomatik şanzımanlı araçlarla tanıştık. Hiç bakım ve onarım tecrübemiz yokken, personelimize Almanya’dan gelen uzmanlar eşliğinde eğitimler verildi. Hemen 6 ay içinde tüm bakımlarını öğrendik ve 20 yıldır otomatik şanzıman bakım ve onarımını başarıyla yapmaktayız, bu konuda Türkiye’de en iyiler arasındayız” dedi. Eğitimli personelle kaliteli hizmet İbrahim Yetmen, bakım onarım personelinin meslek lisesi mezunu olmasına dikkat ettiklerini belirterek; “Teknik personelin tamamı usta-

lık belgesine sahip. Araç bakım onarımın her kademesinde motor meslek lisesi çıkışlı personeli çalıştırabiliyoruz, camcı, akü bakımcısı dahi olabiliyorlar. Bu hem hizmet kalitesini artırıyor, hem de bizlere güven veriyor” dedi. Tedarikçiler bize katkı sağlıyor İbrahim Yetmen, tedarikçilerin garanti kapsamı süresince atölyelerinde oluşturdukları merkezde hizmet vermesinin çok büyük katkılar sağladığına dikkat çekti: Bir kere ga-

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 38

ranti ile bir süreç kaybı yaşamıyoruz, çok hızlı müdahale ediyorlar. Şu anda 300 aracın aynı marka olmasının büyük bir memnuniyeti var. Bizim burada avantajımız şu oldu; motorları, teknolojik yapıları filodaki araçlarla uyum sağladı.” Yolcu memnuniyeti arttı Filodaki yenileme ve bakım onarım da sağlanan gelişmelerle birlikte yolcu memnuniyetinin de arttığına belirten Yetmen, “Bize gelen şikayetler giderek azaldı. Yolcu konforlu bir araca binmekten dolayı çok mutlu. Yolda kalma ve klima arızaları çok azaldı” diye konuştu. Periyodik bakım ve yakıt ekonomisine odaklandık İbrahim Yetmen, çalışmalarında önceliği periyodik bakımları ve yakıt ekonomisini daha da geliştirmeye verdiklerini belirterek, “Periyodik bakımlara önem veriyoruz. Bir aracın servise geldiğinde a’dan z’ye her şeyini gözden geçirip eksikliklerini tamamlamak istiyoruz. Bu alanda çok daha etkin olmak amacındayız. Ayrıca yakıt ekonomisini sağlayacak her türlü önlemi alma gayreti içindeyiz. Yıllık 150 milyon TL civarında bir yakıt tüketimimiz var. Yüzde 1’lik bir iyileşme 1.5 milyon TL tasarruf sağlamamıza katkı yapacak. Avenue araçlardan memnunuz İbrahim Yetmen, 300 Avenue’nun yakıt ekonomisinde sağladığı işletme avantajlarından kendilerinin, teknolojik düzeyinden şoförlerin, konforundan da yolcuların memnuniyet duyduğunu ifade ediyor: Filomuza 300 Temsa Avenue aldık. En üst teknolojiye sahip, yakıt ekonomisi sağlayan ve

çok iyi satış sonrası hizmet verilmesi bizleri çok memnun ediyor. Şoförlerimiz Avenue’nun görüş açısının genişliği, her donanımın iyi çalışması, kışın daha rahat ve konforlu olmasından dolayı mutlular. Aracın çekişi de yüksek. Avenue araçların yakıt tüketimi ile ara ara değerlendirmeler yapıyoruz. Bu araçların elimizde klimalar çalıştığı halde ekonomik olduğunun tespiti var. Bize verdikleri 100 km’de 34 litre rakamlarına çok yakın bir yakıt tüketimi var. Satış sonrası hizmetler konusunda çok

iyi niyetli, çok iyi organize olmuş bir ekiple çalışıyoruz. Müşteri memnuniyeti sağladılar diyebiliyorum. Her konuda cevap alabiliyoruz. Şoförlerimize çok iyi eğitim verdiler. Bu eğitimler sonucunda hiç şoför hatası ile karşılaşmadık, araçlar hiç yolda kalmadı diyebilirim. Şoförlerimiz her türlü bilgiyi alabildiklerini söylüyorlar. Melik bey, zaman zaman kendi görevi olmadığı halde bize danışmanlık yapıyor, fikirler veriyor. Başka araçlarda gözüne çarpan bir şey olduğunda bize iletiyor, çok fayda sağlıyoruz.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 39

BALÇOVA TELEFERİĞİ ÇÖZÜLÜYOR İ

zmir Büyükşehir Belediyesi, Balçova’daki yeni teleferik tesisleri için gerekli yıkım ve temizlikleri yaptıktan sonra inşaat ve kurulum çalışmalarına başladı. Saatte 1200 yolcu taşıyacak yeni teleferiğin kabinleri, gökkuşağı renklerinde olacak Uzun yıllar İzmir’in simgeleri arasında yer alan ancak Makine Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin “kullanılması sakıncalı” raporu sonrasında hizmete kapatılan Balçova Teleferik Tesisleri’nin baştan sona yenilenmesi için yapım çalışmalarına başlandı. İzmir’e tekrar

kazandırılan modern tesisin gökkuşağı renklerindeki kabinleri de kente ayrı bir renk katacak. Zorlu bir süreç yaşandı Zorlu bir sürecin ardından proje ve yapım ihalesini sonuçlandırarak uygulama projelerini hazırlayan Büyükşehir Belediyesi, işe eski teleferik tesislerindeki direkleri ve halatları sökerek başladı. Binaları ve döner gazinoyu yıktıktan sonra çıkan molozları alandan uzaklaştıran ekipler, teleferik alanını yeni tesisleri kurmaya hazır hale getirdi. Geçtiğimiz Haziran

ayı sonunda kiralama imza protokolü gereği uygulama projelerini onay için Orman Bölge Müdürlüğü İşletme Müdürlüğü’ne gönderen Büyükşehir Belediyesi, onayın gelmesi ile birlikte yeni teleferiğin inşaat ve kurulum çalışmalarına başladı. Saatte 1200 yolcu taşıyacak olan Balçova Teleferiği, 8’er kişilik kabinlerle hizmet verecek ve yolculuk süresi 2 dakika 42 saniye olacak. 12 milyon 65 bin 500 TL maliyet ile yaşama geçirilecek yeni tesisin, önümüzdeki yılın ilk aylarında hizmet vermeye başlaması planlanıyor.

HEDEF 1 MİLYON 600 BİN YOLCU

Okulların açılmasıyla birlikte İzmir’in toplu ulaşımında yeni rekor getirdi. ESHOT, İZULAŞ, Metro, İZBAN ve İZDENİZ’de taşınan günlük yolcu sayısı 1 milyon 508 bini aştı. Üniversitelerin açılmasıyla birlikte bu rakamın 1 milyon 600 bini geçmesi bekleniyor İzmir Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşıma yaptığı yatırımların meyvesini topluyor. Ücretsiz aktarma sistemiyle toplu taşımacılığı özendiren Büyükşehir Belediyesi, 1 milyon 500 bin yolcu hedefine kısa sürede ulaşınca çıtayı daha da yükseltti. Okulların açıldığı 16 Eylül Pazartesi günü, denizden ve karadan taşınan yolcu sayısı 1 milyon 508 bin 214’e ulaştı. Geçtiğimiz yıl okulların açıldığı gün 1 milyon 433 bin 111 yolcu taşındı. Bu yıl yolcu sayısındaki en fazla artış İZBAN’da yaşandı. Geçtiğimiz yıl okulların açıldığı gün 158 bin 143 yolcusu olan İZBAN, bu yıl 194 bin 199 yolcu taşıdı. Yolcu sayılarındaki artış otobüs ve metroda da yaşandı. Metro yolcu sayısını 171 bin 815’ten 195 bin 735’e, ESHOT ve İZULAŞ 1 milyon 65 bin 422’den 1 milyon 80 bin 561’e çıkardı. Üniversitelerin açılmasıyla birlikte taşınan günlük yolcu sayınının 1 milyon 600 bini aşmasını beklediklerini belirten İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, aktarma sisteminin İzmir’de ücretsiz olması ve raylı sistemin yolcu sayısının günden güne artmasıyla, İzmir’deki toplu taşıma sisteminin giderek güçlendiğini belirtti. Yetkililer, ulaşımdaki toplu taşıma payının artmasıyla hem özel araç trafiğinin hem de onların çevreye olumsuz etkilerinin azalacağını ve ciddi bir ekonomik kazanç sağlanacağının da altını çizdi.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 40

TEMSA, Körüklü ve CNG’li Avenue’yu Pazara Sundu

AVENUE ŞİMDİ DAHA DA BÜYÜK

“

Kentiçinde fark yaratan Avenue ürün gamı iki yeni modelle büyüyor. 18 metrelik Körüklü ve 12 metrelik CNG’li Avenue araçların tanıtımı Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet N. Pekarun ve TEMSA Genel Müdürü Dinçer Çelik’in katılımıyla 30 Eylül 2013 Pazartesi günü yapıldı.

ılda 11 bin 500 araç üretim kapasitesine sahip olan ve 64 ülkeye ihracat gerçekleştiren TEMSA GLOBAL, müşterilerini yeni ürünlerle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyor. Kentiçinde işletme sürecinde sunduğu avantajlar ile toplu taşımacıların gözde ürünü haline gelen Avenue, ürün gamına iki yepyeni ürün katıldı. 18 metrelik körüklü Avenue ile 12 metrelik CNG’li Avenue düzenlenen toplantı ile tanıtıldı. Sabancı Center Sadıka Ana Salonu’ndaki toplantının açılışında konu-

şan Sabancı Holding Sanayi Grup Başkanı Mehmet N. Pekarun, Türkiye’nin otobüs üretiminde ve ihracatında 27 AB ülkesi arasında birinci sırada yer aldığını belirterek, “Otobüs sektöründe zaman zaman ekonomik koşulların etkisi ile sıkıntılar yaşansa da her zor durumu kendisi için yeni başarılar elde etmeye yöneltmiştir. Sadece ürünleri ile değil, tasarımları ile fark yaratmayı başaran otobüs sektörümüz hedeflerini büyütmeye ve ülke ekonomisine katkı sağlamaya, istihdam yaratmaya devam edecek. Temsa, yıllık 4 bin otobüs, 7

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 41

bin 500 hafif kamyon ile toplam 11 bin 500 üretim kapasitesi ve 64 ülkeye gerçekleştirdiği ihracat ile ülkemizin önemli kuruluşları arasında yerini alıyor. 2012 yılında elde edilen 604 milyon dolar konsolide cironun, 164 milyon dolarını ihracat gelirleri oluşturuyor. Bugün TEMSA’nın üretimini gerçekleştirdiği araç ürün gamına iki yeni ürünün katılmasının mutluluğunu yaşıyoruz. Bu araçlarımızın hem taşımacılarımız için hem de kaliteli ve konforlu ulaşım hizmeti bekleyen, isteyen insanlarımız için hayırlı olmasını diliyorum ” dedi. Toplu Taşımada Yeni Model İhtiyacı Türkiye’nin son yıllarda elde ettiği ekonomik başarılar ile büyük bir değişim süreci yaşadığını bu değişim sürecinin en önemli unsurlarından birinin ulaşım olduğunu ifade eden Temsa Genel Müdürü Dinçer Çelik, “Ülkemizde kentleşme sürecinde yaşanan gelişmeler toplu taşımada yeni modellerin oluşturulmasını zorunlu kılıyor. Bugün büyükşehirlerimizin bütçelerinin en büyük bölümünü ulaşım yatırımları alıyor. Artık insanlarımıza şehiriçinde ve karayolunda daha kaliteli ve konforlu ulaşımı sağlamak bir zorunluluk. Büyükşehirlerimiz Türkiye’nin gelişimine uygun olarak otobüs filolarını yenilemek için büyük çaba harcıyorlar. Bu çabanın sonuç vermesi ancak üreticilerin kendisini geliştirmesine ve ihtiyaçlara yönelik yeni ürünler sunması ile mümkün. Temsa olarak Avenue aracımız bugün İstanbul, İzmir ve diğer birçok ilde ulaşımda fark yaratır hale geldi. Halen İstanbul Otobüs A.Ş’nin 852 araçlık filosunun en büyük grubunu 234 araçla Avenue oluşturuyor. İzmir ulaşımında 300 Avenue hizmet veriyor. Avenue aracımız hem bireysel taşımacılara hem de kamu kuruluşlarımızın işletme de sunduğu avantajlar ile çok önemli bir tasaruf imkanı sunar hale geldi. Ülkemizin, insanımızın kazancının daha fazla olması, daha konforlu bir ulaşım imkanı sunulması bizim için en önemli gurur kaynağı” diye konuştu. İki Gurur Duyacağımız Araç Daha Avenue araçların gösterdiği başarının ardından taşımacıların, belediyelerin yeni ürünlere yönelik talepleri ile ürün gamını geliştirmeye yönelik çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Dinçer Çelik, “Bugün hem taşımacıların hem de kamunun övgüyle bahsedeceği iki yeni ürünümüzü tanıtmaktan mutluluk ve gurur duyuyoruz. Tasarım süreci tamamen Türk mühendislerinin ürünü olan bu iki araç sadece ülkemiz içinde değil, yurtdışında da büyük bir ihtiyaca cevap verecek. Ekonomik koşulların getirdiği zorluklarla birlikte, daha çevreci araçların pazarda olmasına yönelik taleplere çözüm üretmek bizim görevimiz. 12 metrelik CNG’li Avenue aracımız taşımacıların özlemle beklediğini dü-

şünüyoruz. 18 metrelik körüklü Avenue ise çok yolcu taşımak ve bunu daha ekonomik koşullarla yapmak isteyen kamu için yeni bir fırsat oluşturacak. Özellikle 2014’teki yerel seçimlerin ardından büyükşehir sayısının 30’a çıkacak olması kentiçi ulaşımda yeni modellerin ve yeni ihtiyaçların oluşmasını hızlandıracak. Biz bu ihtiyaçlara yönelik tüm ürün gamımızla cevap ve hizmet vermenin mutluluğunu yaşıyoruz.” dedi. 2 Yıl İçinde İki Yeni Ürün Bu araçlarla TEMSA’nın şehiriçi ulaşımda tüm ürün gamını tamamlamış olduğunu belirten Dinçer Çelik, önümüzdeki 2 yıl içinde “E6” olarak 2 yeni ürün planladıklarını sözlerine ekledi. TEMSA Avenue Körüklü Otobüs Türkiye’de üretilen 18 metre uzunluğundaki TEMSA Avenue Körüklü Otobüs, özellikle kalabalık nüfusa sahip büyükşehirler için hedefleniyor. Yeni otobüs, tek seferde çok sayıda yolcu transferini sağlayarak, ulaşım sorununun çözümüne katkı sağlarken, ulaşım maliyetlerini önemli ölçüde azaltıyor. Araçta, şehiriçi otobüslerde yeni yönetmelik ile devreye girecek engelli insanların kullanımına uygun rampanın yanı

sıra elektronik kontrollü aktif süspansiyon sistemleri standart olarak sunulurken, alçaltma, yükseltme, yana yatma gibi özelliklerin yanısıra araç stabilitesi ve araç kalitesi üst seviyede tutuluyor. Bu özelliklere ek olarak; otomatik park freni fonksiyonu, yokuşta destek fonksiyonu ve durak freni sistemi gibi güvenlik paketleri sunuluyor. TEMSA Avenue CNG Şehir içi toplu taşıma için önemli olan yüksek taşıma ve kabin soğutma kapasiteleri ile büyük ilgi gören TEMSA Avenue CNG’nin en büyük özelliği doğalgaz yakıtı ile çalışması. 12 metre uzunluğundaki solo tip araç, çevreci yakıtı sayesinde büyükşehirlerde yaşanan hava kirliliği probleminin ortadan kalkmasına katkı sağlıyor. Araçta yeni nesil Tip4 doğalgaz tüpleri kullanılıyor. Elektronik kontrollü süspansiyon sisteminin standart olduğu araçta, alçaltma, yükseltme, yana yatma gibi özelliklerin yanı sıra araç stabilitesi ve sürüş kalitesi üst seviyede tutuluyor.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 42

TOPLU TAŞIMADA AKILLI KART DÖNEMİ

“

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, yılbaşından itibaren belediye otobüslerinde akıllı kart sisteminin uygulanmaya başlanacağını, kartların ise 10 Ekimden itibaren dağıtımının gerçekleştirileceğini bildirdi.

aşkan Gökçek, akıllı kart sistemiyle önceki yıllarda öğrenciler için uygulanan paso sisteminin de kaldırılacağını, öğrencilerin bir kereye mahsus alacakları“İndirimli Akıllı Kart” ile eğitim hayatları sona erene kadar şehir içi ulaşımdan faydalanabileceklerini belirtti. Başkan Gökçek’in verdiği bilgiye göre, EGO, eğitim öğretim yılı başında okullardan alacağı öğrenci listeleri ile sistemi güncelleyip, mezun olan öğrencilerin kartlarını elektronik olarak kullanıma kapatacak. Başkan Gökçek, uzun yıllardır öğrencilerin şikayetçi olduğu “bandrol” uygulamasına son verildiğini müjdeledi. 10 Ekim tarihinden itibaren yeni akıllı kartların dağıtımının başlayacağını duyuran Başkan Gökçek, öğrencilerin Akıllı Kart’a bir kereye mahsus 5 TL ödeyeceğini bildirerek, “EGO’nun almakta olduğu 24 TL’lik bandrol ücreti artık alınmayacak...” açıklamasını yaptı.

İndirimli Kartları Ego Güncelleyecek Öğrenciler, bir kereliğine alınacak indirimli akıllı kartlarını eğitim hayatlarının sonuna kadar kullanabileceklerini dile getiren Başkan Gökçek, şöyle konuştu:

“Akıllı kartlarını bir kereye mahsus 5 TL karşılığında alacak olan öğrencilerin bu haklarının devamlılığını EGO, okullardan alacağı listeler ile güncelleyecek. Mezun olan öğrencinin indirimli kart kullanma hakkı her eğitim öğretim yılı başında elektronik olarak sistemde kapatılacak. İndirimli kart kullanım hakkı iptal edilen öğrenci, toplu taşımadan faydalanmak için tam kart alacak.” 1 Ocak’tan İtibaren Yürürlükte “Ankarakart” adı verilen “Temassız Akıllı Kartlar”ın1 Ocak tarihi itibariyle uygulamaya geçeceğini ifade eden Başkan

Gökçek, “Çalışmaları hızla sürdürülen kartlar ‘Serbest (ücretsiz), indirimli ve tam’ olmak üzere üç çeşit hazırlanacak ve bu kartlar kişiye özel olacak” bilgisini verdi. Kart sahiplerinin istedikleri miktarda parayı kartlarına yükleyebileceklerini söyleyen Başkan Gökçek, “UKOME tarafından belirlenen toplu taşıma ücretleri her binişte yolcunun kartındaki miktardan düşecek. Kişiselleştirilen kartın kaybedilmesi durumunda başkaları tarafından kullanımı engellenerek, mağduriyeti önlenecek. Denetim daha iyi sağlanacak” diye konuştu.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 43

BİSİKLETLİYE METRO HİZMETİ İSPARK, şehir ulaşımının sağlıklı ve çevreci alternatif aracı olan bisikletin yaygınlaşması için park ünitelerine yenilerini eklemeye devam ediyor. Bu amaçla İSPARK, kent genelindeki 4 ana metro hattında 32 istasyona ücretsiz bisiklet park ünitesi kurdu. Kadıköy-Kartal arasında başlattığı akıllı bisiklet uygulaması ile İstanbulluların beğenisini kazan İSPARK, şimdi de metro istasyonlarına bisiklet ünitesi kurdu. İSPARK, “Bisikletini Park Et Metro ile Yoluna Devam

Et” sloganıyla Kadıköy-Kartal, Bağcılar-Başakşehir, Zeytinburnu-Kabataş ve HacıosmanTaksim metro hatlarında hizmete sunduğu ücretsiz bisiklet park üniteleri ile bisiklet kültürünün yerleşmesine de katkı sağlayacak. Bisiklet parklar yaygınlaşıyor Vapur hatları, metro, metrobüs ve uygun olan ulaşım akslarına bisiklet üniteleri kurmaya devam eden İSPARK, projeyi ulaşımın her ayağına entegre ederek yaygınlaştırmayı hedefliyor. İSPARK, İstanbul genelinde halen

YENİ VATMANLAR EĞİTİME BAŞLADI

48 noktada yaklaşık 600 kapasiteli bisiklet parklarında bisiklet severlere hizmet veriyor. Çevre dostu ve sağlıklı yaşamı destekleyen bisikletin daha yaygın kullanılabilmesi için İstanbul Büyük şehir Belediyesi ile koordineli çalışmalar yürüttüklerini belirten İSPARK Genel Müdürü Mehmet Çevik, “Kent genelinde uygun olan ulaşım akslarına bisiklet üniteleri kurarak projeyi yaygınlaştıracağız. İSPARK, bu uygulama ile toplu taşımayı teşvik ederek sürdürülebilir ulaşıma katkı sağlamayı hedeflemektedir. ” dedi.

Gaziantep’te Raylı Sistem üçüncü etabında hizmet verecek vatmanların teorik ve pratik eğitimleri başladı. Eğitimler 09 Eylül - 28 Aralık 2013 tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. Ulaşım ve Raylı Sistem Daire Başkan Vekili Ömer Yalım, ’’Büyükşehir Belediyemiz tarafından kentimize kazandırılan Raylı Sistemin 3. Etabının çalışmaları büyük bir hızla devam ediyor. Diğer etaplarda olduğu gibi İbrahimli 3. Etabında da vatandaşlarımıza kaliteli, konforlu ve çağdaş ulaşım hizmeti sunmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda tramvaylarımızda hizmet verecek olan vatman adaylarımızın teorik ve pratik eğitimine bugün itibarı ile başladık. Belediyemizin vatandaşla birebir temas eden birimlerinin başında gelen ulaşımın olmazsa olmazları kaliteli ekipman ve kaliteli personeldir” dedi. Yeni vatman adaylarına her birinin belediyenin yüzünü temsil ettiğini hatırlatan Ömer Yalım, “300 canı emanet edeceğimiz siz değerli arkadaşlarımızın vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğinden sorumlu olduğunuzu unutmamanızı, dolayısıyla eğitimlere bu hassasiyetle katılmanızı bekliyorum’’ diye konuştu. Büyükşehir Belediyesi Çetin Emeç Toplantı Salonu’nda başlayan ve toplam 16 hafta sürecek olan eğitimlere 16’sı bayan olmak üzere 60 vatman adayı katıldı.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 44

OTOBÜS ESNAFI ÇALIŞTAYDA BULUŞTU

“

İETT’nin yönetiminde çalışan Özel Halk Otobüslerinin hizmet kalitesinin yükseltilmesi için çalıştay düzenlendi. Çalıştayda İETT’nin yeni araç alım modelinin Özel Halk Otobüslerine uygulanabilirliği konusu masaya yatırıldı.

Harbiye’deki Crown Plaza’da düzenlenen ve bir gün süren “İETT Araç Alım Modelinin Özel Halk Otobüslerine Uygulanabilirliği Çalıştayı”na İETT Genel Müdürü Dr. Hayri Baraçlı, Genel Müdür Yardımcıları Mümin Kahveci, Dr. Hasan Özçelik, Dr. Maşuk Mete, ilgili daire başkanları, TÖHOB Genel Başkanı İsmail Yüksel ile İstanbul Halk Ulaşım, Öztaş, Yeni İstanbul Halk Otobüsleri, Mavi Marmara AŞ, Özulaş yöneticileri ve üyeleri yetkilileri katıldı. Açılış konuşmasını İETT Genel Müdürü Dr. Hayri Baraçlı’nın yaptığı çalıştayın ana konusu araçların yenilenerek engelli erişimine uygun hale getirilmesinin yanı sıra çift katlı otobüslerin durumu, Akyolbil sisteminin işleyişi, müşteri ilişkileri yönetimi ve gelen şikayetlerin değerlendirilmesi, ÖHO kaza ve arıza yönetim modelinin oluşturulması, ÖHO hat ve güzergah taleplerinin değerlendirilmesi ile yönerge çalışmaları detaylarıyla görüşüldü.

İETT Modeli Dünyaya Örnek Oldu İETT Genel Müdürü Dr. Hayri Baraçlı, çalıştayın açılış konuşmasında İETT’nin uygulamaya aldığı yeni araç alım modelini ve bunun Özel Halk Otobüslerine uygulanabilirliğini anlattı. Baraçlı, “İETT kendi çapında çalışırken aynı zamanda dünyaya örnek olan bir kurum. Biz bir kamu kurumu olarak bunu başardık. Hepimiz toplu ulaşım sektöründe çalışıyoruz. Bu hizmetin dört bileşeni var. Bunlar yol, yolcu, araç ve şoför. Bu unsurların ihtiyaçlarını en iyi şekilde yerine getirebilecek yönetim anlayışına sahip olmanız gerekiyor. Özel sektör mantığıyla hareket ederseniz maliyet önemli bir unsur. Biz kamu kaynaklarını özel sektör mantığıyla yönetmeye çalışıyoruz. Dolayısıyla bir yandan yolcu ve şoför memnuniyetini sağlarken diğer yandan servis şartları ve yolla ilgili sorunları da çözebilecek mantığa sahip olmamız gerekiyor.” dedi. 21. Yüzyılda Anahtar Kelime Sürdürülebilirlik Toplu taşımada hizmet kalitesini artırmanın yolunun müşteri ihtiyaç ve taleplerini karşılarken aynı zamanda açığa çıkmamış ihtiyaç ve talepleri de öngörmek gerektiğini söyleyen Baraçlı, bu aşamada yaşlı ve engelli vatandaşları da unutmamak gerektiğine dikkat çekti. Hizmet kalitesinin sağlanmasında sürdürülebilirliğin önemine değinen Baraçlı, “Pazartesi üretilen hizmetle Çarşamba günü üretilen hizmetin aynı olması gerekiyor. 21. yüzyılın en önemli şartlarından biri sürdü-

rülebilirlik. Bu esasında kültürel bir değişim. Klasik düşünce anlayışında, bir ağaçtan dönem içerisinde kazanabildiğiniz kadar meyve alabilmek esastır. Oysa yeni anlayışta ağacı sulamak, budamak, bakımını yapmak var. Yani hizmeti sürekli iyileştirmek, kurumsallaşmak, açık, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim anlayışını benimsemek gerekiyor.” dedi. İşletme Maliyetlerinde Yüzde 70 Tasarruf Genel Müdür Baraçlı, konuşmasını şöyle sürdürdü: “İETT’nin yeni araç alım modeli ömür boyu maliyet odaklı bir yönetim anlayışıyla hayata geçirildi. Yani sözleşmenin garanti süresi boyunca devam etmesi, sözleşme süresince sınırsız bakım ve yedek parça garantisi, garaj işletme giderlerinin yükleniciye ait olması, işletme esnasındaki risk ve sorumluluğun paylaşılması, üreticinin işletme şartlarından tam geri bildirim alması sağlandı. İETT olarak sözleşme süresini beş yıl olarak belirlediğimiz bu sistem sayesinde kamu işletmeciliğindeki bakım onarım ve işletme maliyetlerinde yüzde 70 oranında bir tasarruf sağladık. Anahtar teslim bir işletmecilik yönetimi olarak tanımlayabileceğimiz bu yeni modelde, işletme sadece garajın güvenlik, aracın şoför ve yakıt maliyetlerinden sorumlu oluyor. Garajı üretici firmaya bırakırken onların bizim uyguladığımız model çerçevesinde çalışmasını sağlıyoruz ve hem süreç hem ara hem de son kontrolleri yapıyoruz.” Genel Müdür Baraçlı, toplantının ikinci bölümünde Özel Halk Otobüsü temsilcilerinden gelen soruları yanıtladı.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 45

ŞEHİRİÇİ HIZ LİMİTİ 50 KİLOMETRE E

mniyet Genel Müdürlüğü, şehir içi hız düzenlemesiyle ilgili devam eden çalışmanın sona ermesine kadar, mevcut hız limitinin 50 kilometre olduğunu bildirdi. Emniyet Genel Müdürlüğü, şehir içi hız düzenlemesiyle ilgili çalışmaların devam ettiği, düzenlemede UKOME ve İl Trafik Komisyonlarınca hız artırımı yapılabilecek yolların niteliklerinin ve yeni hız üst limitlerinin belirlendiği, çalışma sonuçlanana kadar mevcut hız limitinin 50 kilometre olarak devam ettiğini bildirdi.

EGM'den yapılan yazılı açıklamada, bazı basın yayın organlarında hız sınırının artırılmasına yönelik haberlerin yer aldığı ve kamuoyunda "tüm yerleşim yerlerinde hız limitlerinin 90 kilometreye çıktığı" yönünde yanlış bir algının oluştuğu belirtildi. Karayolları Trafik Yönetmeliğinde yerleşim yerlerindeki hız limitlerinin 50 kilometre olarak belirlendiği hatırlatılan açıklamada, "Bu hız limitleri, illerdeki Ulaşım Koordinasyon Merkezleri (UKOME) veya İl Trafik Komisyonlarının kararıyla otomobiller için 20 kilometreye kadar (50+20=70) arttırabilmektedir"

İstanbul’da toplu ulaşımın kalitesini yükseltmek için bilgi ve teknolojiden yararlanan İETT, sürekli bir eğitim merkezi olacak İETT Ulaşım Akademisi projesini hayata geçiriyor. İlk etapta 5 bin İETT şoförünün eğitime tabi tutulacağı akademide daha sonra Özel Halk Otobüsleri ile minibüs, taksi ve dolmuş sürürcülerine de teorik ve pratik eğitim verilebilecek. Ulaşım Akademisi; ruh sağlığı ve psikoteknik merkezi, Ayazağa garajında kurulan güvenli sürüş pisti ve Kağıthane garajında kurulan simülasyon merkezinden oluşuyor. Kağıthane garajında kurulan ve yapımı tamamlanan simülasyon merkezinde 2 otobüs, 1 metrobüs ve 2 binek araç simülatörü ile eğitim sınıfları, dinlenme odası ve eğitmen odaları bulunuyor. Merkezde, konusunda uzman eğitmenlerle deneyimli ileri sürüş hocaları nezaretinde şoförlere teorik ve uygulamalı eğitimler verilecek. Her şoföre 12 saatlik simülatör eğitiminin verileceği merkezde ayrıca enerji verimliliği, ileri ve güvenli sürüş, algı ve trafik kuralları, davranış, görev senaryoları başlıklı konular da anlatılacak. Simülatör cihazlarında ileri ve güvenli sürüş tekniklerini öğrenen şoförler simülatörde yaptığı hataları görerek gerçek sürüş esnasında bu hatalardan kaçınmaya çalışacak. Böylece yolcuların daha güvenli seyahat etmeleri sağlanmış olacak. Ruh Sağlığı Merkezi Kuruluyor İETT Ulaşım Akademisi bünyesinde çağımızın en önemli sorunlarından olan ruh sağlığı alanında hizmet vermek üzere bir de ruh sağlığı merkezi kuruldu. Proje, İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) tarafından da destekleniyor. Bu merkezde çalışan psikologlar şoförleri rutin taramalardan geçiriyor, ihtiyacı olanlara terapi hizmeti veriyor. Ayrıca yakın bir zamanda göreve başlayacak bir psikiyatrist de ihtiyacı olan şoförlerin ilaçlarını düzenleyecek. Bu terapiler ve daşınmanlık hizmeti sayesinde çalışanların kendi içinde yaşadığı çatışmalarn azalması, aile yaşamından iş yaşamına kadar birçok alanda olumlu yönde etkileyerek verimin artırılması hedefleniyor.

bilgisine yer verildi. Mevcut düzenlemede UKOME ve İl Trafik Komisyonlarının şehir içi yerleşim yerlerindeki tüm yollarda hız limitlerini artırma yetkisinin bulunduğuna dikkat çekilen açıklamada, "İçişleri Bakanlığınca hazırlanan yeni düzenlemede, yerleşim yerlerindeki hız limiti 50 kilometre olarak devam ettirilmekle birlikte UKOME ve İl Trafik Komisyonlarına verilen 20 kilometre hız limiti artırma yetkisinin, bazı yollarda 32 kilometreye kadar arttırılması (50+32=82) öngörülmektedir" ifadesi yer aldı.

İETT ŞOFÖRLERİNE

“PİLOT EĞİTİMİ”

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 46

SAĞLIK

Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Aycan KAYIKÇIOĞLU

Kadın ya da erkek fark etmiyor, Türkiye’de estetik ameliyatlarda en çok burun tercih ediliyor. Bu ameliyatlarla burun küçültülüp büyültülebiliyor ya da eğriliği düzeltilebiliyor, burun ucun delikleri daraltılabiliyor, burun ucu şekli değiştirilebiliyor. Tüm bu işlemlerle hem rahat nefes alıp veren, hem de estetik açıdan güzel bir burun hedefleniyor. Kulaktan dolma bilgilerle yaptırılan estetik operasyonların istenmeyen sonuçlara yol açabileceğini söyleyen Liv Hospital Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Aycan Kayıkçıoğlu “İnternetten, dergilerden fotoğraf örnekleri getirerek operasyonu planlamak isteyenlerin sayısı giderek artıyor. Maalesef böyle bir planlama imkansızdır. Çünkü her burnun dokusu, kıkırdak şekilleri ve daha da önemlisi yüzün ihtiyaçları farklıdır. Cerrah elindeki materyali değerlendirerek yüze yakışacak bir burun oluşturabilmelidir” diyor.

MÜKEMMEL BURUN ESTETİK OLDUĞU

ANLAŞILMAYANDIR B

urun görünümü ve fonksiyonel yapısıyla yüzümüzün temel taşını oluşturur. Burun bölmelerini ikiye ayıran septum adı verilen oluşum genellikle eğrilikler içerir. Hafif eğrilikler nefes alma fonksiyonlarını bozmamasına rağmen estetik ameliyatla küçültülen burunlarda bu eğrilikler bile önem kazanarak ciddi fonksiyonel bozukluklara yol açabilir. Burnun şekline nasıl karar veriliyor? Burun içi ve dışı bir bütün olarak ameliyat öncesinde fizik muayene ile değerlendirilir. Hastanın ihtiyaçlarına bağlı olarak açık veya kapalı yöntem uygulanabilir. İçerideki sorunlardan başlayarak eğrilikleri giderip, konka adı verilen burun içi etlere gerekiyorsa radyofrekans koter ile müdahale edilir. Yapısal sorunları çözdükten sonra de estetik değişim için hareket geçilir. Günümüzde bilgisayar üzerinde ameliyatın planlanması sanki en önemli unsurmuş

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 47

gibi sunuluyor. Oysa ne bilgisayar planlaması, ne de gazete-dergilerden kesilecek fotoğrafların sonucunuza olumlu etkisi vardır. Herkesin parmak izi nasıl farklıysa, burun dış ve iç yapısı da farklıdır. Başarılı bir burun ameliyatının kriterleri nelerdir? Plastik cerrahın başarısı mevcut yapıyı yüze yakışacak en iyi görünümü kazandırmakla ölçülebilir. Planlamaya değil, cerraha güvenmek gerekir. İnternetten dergilerden fotoğraf örnekleri getirerek operasyonu planlamak isteyenlerin sayısı giderek artıyor. Maalesef böyle bir planlama imkansızdır. Önerilen burnu yapamazsınız, çünkü her burnun dokusu, kıkırdak şekilleri ve daha da önemlisi yüzün ihtiyaçları farklıdır. Estetik Cerrah elindeki materyali değerlendirerek yüze yakışacak bir burun oluşturabilmelidir. Örneğin etli, ucu ve delikleri kaba yapılı bir burunda normalin biraz büyüğü bir burnu hedeflemek gerekir. Böylece hem nefes alma sorunlarının önüne geçmek hem de mevcut dokuyla daha güzel ve doğal görünen bir burun elde etmek şansı olabilecektir. Mükemmel bir estetik mümkün mü? Mükemmel estetik ameliyat sonucu doğal görünen ve ameliyat olduğu hasta yakınları tarafından bile anlaşılmayan sonuçtur. Hastayı

BURUN ESTETİĞİNDE YA Z K I Ş FA R K E T M E Z Burun estetiğiyle ilgili hala yanlış bilinen bir kanı var. Yaz aylarında burun estetiği ameliyatı olmak sakıncalı diye biliniyor. Oysa böyle bir durum yok. Aslında kışın da aşırı soğuklar zararlı olabilir. Tabii ki burun estetiği ameliyatları yapıldıktan sonra hemen güneşlenmemek, güneş gözlüğü takamamak gibi birtakım dezavantajlar oluyor. Burun estetiği yaptıranlar doktorunun önerilerine uyduğu ve 1 haa ev ortamında dinlenebileceği sürece hiçbir sorun yaşamayacaktır.

önceden tanıyan insanlar bir hoşluk, güzellik hali olarak tanımlamalıdır. Botoks, dolgu uygulamaları için de aynı sonuç geçerlidir. Kişinin botokslu olduğunu diğer insanlar fark etmemelidir. Burun son şeklini ne zaman alıyor? Burnun son şeklini alması 1-2 yıl alacaktır. İlk günlerde güzel görünen bir burnun zaman geçtikçe kötü görünmesi veya tersine kötü görünen bir burnun giderek güzelleşmesi olasıdır. Yüzde 5-10 burun hastasında ikinci bir düzeltme işlemine gerek olabilir. Bu işlem çoğu kez lokal anestezi altında yapılacak kısa bir müdahale olacaktır.

28-48sayi41:Layout 1 03.10.2013 21:31 Page 48

İSTANBUL RAYINA OTURACAK

“

"Her Yerde Metro, Her Yere Metro" sloganıyla çalışmalarını yürüten İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Haliç Kongre Merkezi’nde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin “Raylı Sistem Yatırımları” ile ilgili bilgilendirme toplantısı yaptı.

Daha hızlı, konforlu ve güvenli toplu ulaşım için 9 yıldır aralıksız çalışmalarını sürdürdüklerini dile getiren Başkan Kadir Topbaş, “İstanbul rayına oturacak” dedik, metro yatırımlarına hız verdik. Cumhuriyet Tarihi’nin en büyük metro yatırımını gerçekleştirdik” diye konuştu. Göreve geldikleri günden bu güne, 263 kavşak ve yol yaptıklarını kaydeden Başkan Topbaş yeni Metro hatları ile ilgili de şu bilgileri verdi: “Kadıköy - Kartal Metro Hattı’nı 2012’de hizmete aldık, şimdi Tuzla’ya kadar uzatıyoruz. Otogar - Bağcılar Kirazlı - Başakşehir - Olimpiyatköy Metro Hattı hizmette. Taksim’i Yenikapı’ya bağlayan Haliç Metro Geçiş Köprüsü, bu yıl ulaşım sistemine entegre oluyor. Üsküdar - Ümraniye - Çekmeköy Sancaktepe Metro Hattı’nı rekor sürede tamamlayıp 2015’te açıyoruz. Mecidiyeköy Kağıthane - Alibeyköy - Mahmutbey Metro Hattı’nın temelini bu yıl atıyor, 2017 yılında hizmete sunuyoruz.”

İstanbul’u Demir Ağlarla Örüyoruz Başkan Topbaş, göreve geldiklerinde yaptıkları ulaşım master planları hayata geçtiğinde dünyanın hatırı sayılır metro hatlarından birine sahip olacaklarını altını çizdi. Başkan Topbaş şöyle devam etti: “New York’un 800, Londra ve Tokyo’nun 500, Paris’in 400 km’ye ulaşan metro ağlarını dikkate alırsak, İstanbul’un 2019 sonrasında dünyada New York’tan sonra en büyük metro ağına sahip ikinci kent İstanbul olacak. Bu bir hayal değil. Bu bir Proje. Adım adım uy-

gulamaya koyuyoruz. Yer altında 24 saat esaslı yerin 30-40 metre altında İstanbul’u demir ağlarla örmeye çalışan emeği geçen alın teri döken insanlarımız var. Kendilerine teşekkür ediyorum, bir tarih yazıyorlar. Şuanda bizim 1973'teyapımı başlayan ve 1875’te tamamlanan tünel metrosunu yapanları bilmiyoruz ama kullanıyoruz. Kentin önemli ihtiyacını karşılıyor.” Raylı Sistemler Dönemi Başlıyor Başkan Topbaş metro kelimesinin duyulma ihtimalinin bile olmadığı yerlere metro projeleri yaptıklarına dikkat çekerek konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sarıyer’e de Beykoz’a da metrodan bahsediyoruz. Yani İstanbul’da metronun gitmediği ilçe kalmayacak. İstanbul’u demir ağlarla örmekteyiz. Bu bir hayaller manzumesi değil. Bir hayalden bahsetmiyoruz. Ortaya koyduğumuz ve

başarıyla hayata geçirdiğimiz güzelliklerden bahsediyoruz. İstiyoruz ki İstanbul’da yaşayan herkes yaşamının tadını alsın. İstanbul’daki metro ağları dünyanın en ileri teknolojisi. Dünyanın neresin hangi teknoloji varsa daha iyi halde buraya uyguladık. Makinistsiz kullanılan metrolar var. Böyle ileri teknoloji. Evelsi gün New York’ta görüştüğümüz kimseler bu hatları kullanmış ve övgüyle bahsettiler. Kilometresi 100 milyon civarında olan böyle bir yatırımı İstanbulluların bize emanet ettiği bütçeden ortaya koyuyoruz. Bir söz var, ‘Yüreği yanmayanın gözü yaşarmaz” diye. Bizim derdimiz bu kent bu ülke hak ettiği yere gelsin. İstanbul’un her noktasına metrolar geleceğini izledik. Artık İstanbul’da ulaşım rayına oturuyor. Artık sistem ağırlıklı raylı sistemler dönemi başlıyor. Bireysel araç kullanma dönemi bitecek.”

on-kapaki-ici-arka-kapak-ici:Layout 1 03.10.2013 21:34 Page 2

Gülmece BEN SANA GÜVENİYRUM Temel ile Fadime nişanlanırlar. Temel bir gün Fadime’nin telefonu alır kontrol etmek ister. -Fadime şifren nedur? -İlk tanıştığımız günün tarihudur Temelum -Neyse, pen sana güveniyrum bakmayacağım. 58 KAYSERİLİ Bir uçakta 58 Kayserili ile 1 Laz yolculuk yapıyorlarmış. Kaptandan bir ses gelmiş, uçaktaki ağır eşyaların hepsini atın yoksa düşecek. Bunun üzerine tüm ağır eşyalar atılmış. 10 dakika sonra kaptan tekrar seslenmiş uçağın sağ kanadını koparmak zorundayız yoksa düşecek kanadı da koparmışlar. Sonra kaptan tekrar seslenmiş sol kanadı da koparacağız. Uçak kanatsız ilerlerken kaptan seslenmiş, kusura bakmayın ama uçağın alt kısmını kesmezsek hepimiz öleceğiz. Tüm yolcular yukarıdaki tutacaklara tutunmuşlar ve alt kısım kesilmiş. Yolculuk devam ederken kaptan, maalesef kontrolü sağlayamıyoruz o yüzden içinizden 1 kişinin atlaması lazım der. Bunun üzerine 58 Kayseliri Laz’a döner. Laz ise şöyle der başını sallayarak; tamam tamam anladım ama hani alkış der. Kayserililer de alkışlar. FIKRA Padişah bir gün atıyla kır gezintisi yaparken seyislerine demiş ki: - Bu atı çok sevdiğimi bilirsiniz. Bu atın ölüm haberini bana getiren seyisin kellesini vururum, atıma çok iyi bakacaksınız. Aradan birkaç yıl geçmiş, seyisler bakmışlar ki padişahın atı ahırda ölmüş. Seyislerden biri padişahın sözünü hatırlamış, telaşlanmışlar, ne yapacaklarını bilememişler. Birinin aklına İncili Çavuş gelmiş, bu işi ona danışalım demişler. İncili'ye varmışlar, durumu anlatmışlar. İncili demiş ki: - Ben bu işi çözerim, siz işinize gücünüze bakın. İncili, padişahın huzuruna

varmış. - Padişahım, senin bir küheylan vardı ya... - Evet... - Ahırda gördüm. Yanına yaklaştım. Su verdim içmedi, yem verdim yemedi, nalları da havaya dikmiş öylece duruyor. - Yahu sen şuna öldü desene! - Padişahım ben demedim, sen söyledin öldüğünü. Bir ceza vereceksen kendine ver. YAVRU TAVŞAN Bir gün bir yavru tavşan ormanda neşeyle yürüyormuş. Derken karşısına tanımadığı bir mahlukat çıkmış. - Nesin sen, diye sormuş. - Ben katırım. Annem eşek, babam ise bir attır demiş. Yavru Tavşan "hmm... hayli enteresan" diyerek yoluna devam etmiş. Derken yine tanımadığı bir hayvana rastlamış. - Peki sen nesin? - Ben bir kurt köpeğiyim. Annem köpek, babam ise kurttur. Yavru Tavşan yine enteresan diyerek ilerlemiş. Ancak bu sefer karşısına ne idüğü belirsiz bir hayvan daha çıkmış. - Sen de kimsin?

- Ben bir devekuşuyum, demiş. Bu sefer Yavru Tavşan biraz düşünmüş ve… - Hadi len ordan !!! DELİYİZ BİZ Adamın birisinin arabasının lastiği tam akıl hastanesinin önünde patlar. Adam arabanın lastiğini söker. Ama lastikten söktüğü 4 bijon yuvarlanıp yağmur mazgalının içerisine düşer. Adam bakar mazgaldaki bijonlar görünmüyor bile, çaresiz oturup düşünmeye başlar. Olayı başından beri gören bir deli parmaklıkların arkasından adama derki : - Arkadaşım sen ne yapıyorsun orada öyle? - Sorma bilader, lastik patladı. Tam değiştirecektim bijonlar mazgala düştü. - Düşündüğün şeye bak. Ondan kolay ne var. Bütün lastiklerden birer bijon çıkar. Lastiğe tak. Hepsinde 3 bijon olur. Seni lastikçiye kadar idare eder. - Adama çok mantıklı gelir, hemen delinin dediğini yapar. Giderkende deliye der ki : - Senin ne işin var bu akıl hastanesinde. Deli cevap verir : - Biz burada delilikten yatıyoruz, salaklıktan değil.

FSM DEMİRBAŞ OTOMOTİV TEMSA Yetkili Satıcısı