Ataköy Gazetesi

Page 1

KIZILAY’IN AYIBI

Sürekli, Etkili, Ýlkeli.

ATAKÖY

18

Ya þ ý n YIL:18

SAYI:193

MAYIS 2010

FÝYATI: 2.- YTL

http://www.atakoygazete.com.tr ATAKÖY PLUS AÇILDI

23 Nisan törenlerinde çelenkleri Atatürk Anıtı’na bırakamadılar

TEL ÖRGÜLER ARDINDA SAYGI DURUŞU

Yazısı 11. sayfada

ZUHURATBABA’YA GÖKDELEN Yazısı 13. sayfada 1994 yılında temeli atılan kapalı spor salonu açılıyor

YAŞAM ZORLAŞACAK Yıl 1996 Kadir TOPBAŞ kapatılan Fazilet Partisi’nin Bakırköy Belediye Başkan Adayı. Topbaş aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanı. Ataköylülerin spor alanlarına yapımı devam eden 32 bin kişilik kapalı salon için sorumuza ne cevap vermişti? Aynı kişi 6 yıldır Büyükşehir belediye başkanı. Şimdi inşaatı 17 yıl süren bu lenduha binayı savunuyor. Çevrede yaşayanların yaşamlarının nasıl olumsuz etkileneceğini hesaba katmıyor. Kadir TOPBAŞ 1996’da neler söylemişti? Yazısı 13. sayfada

Ataköylüler 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda 9. Kısım’daki anıta çelenk koydular.Davanın devam etmesine rağmen, Kızılay ‘’benim arsam’’ diyerek tel örgülerle çevirdiği için Atatürk Anıtı’na giremediler. Çelenkleri tel örgülere koyarak saygı duruşunda bulundular. Ataköylüler Kızılay’ın Bakırköy’deki yöneticilerine tepki göstererek ‘’19 Mayıs günü yine buradayız’’ dediler. ( Yazısı 33. sayfada)

KATILIM PAYINA TEPKİ Son günlerde tüm Bakırköylüleri yakından ilgilendiren kaldırımlar için istenen katılım payı ile ilgili Bakırköy Belediyesi Hesap İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Gülten TOZANLI geniş açıklama larda bulundu. Yazısı 23. sayfada

İŞGALLER SÜRÜYOR Bakırköy Belediyesi meclis üyesi Mehmet Emin ERTEKİN ‘’ Kamu yerlerinin işgali ile ilgili çalışma yapılması için Bakırköy Belediye meclisine gündem önergesi verdik. Kamuya ait yerlerin işgali kabul edilemez. Katılım paylarının Ahmet Bahadırlı döneminden kaldığı söylemleri tamamen yanlış. Sayın Başkan Ateş Ünal Erzen televizyon kanallarının birisine verdiği demeçte vatandaşlara katılım payını ödemeyin diyor. Sayın Başkanın dediği bana ispattır. Ben ödemeyeceğim. ‘’ Yazısı 22. sayfada



3

2

AYIN YAZISI

ÝZ BIRAKANLAR Gazetemiz 18. yýlýnda bir ilke daha imza atýyor. Bakýrköy’ün eðitim, saðlýk, kültür, sanat ve sosyal yapýsýna ciddi katkýlar sunanlarý ev veya iþyerinde ziyaret ederek plaket ile onurlandýrýyor. Nakipoğlu ailesi adına Hilmi Nakipoğlu iz bırakanlardan birisi. Nakipoğlu ailesi Kültür, Sanat dışında özellikle eğitim ve engellilere yaptığı katkılarla ön plana çıkıyor. 1990 yılında Silivri’de Kemal Nakipoğlu Anaokulu ve Kreşi, 1997 yılında Nefus Nakipoğlu Zihinsel Engelliler Eğitim ve Uygulama Okulu, 1999 yılında Bakırköy’ün Osmaniye mahallesinde Gürlek Nakipoğlu Lisesi, 1999’da Yeşilköy 2001 Koleji eğitime yaptığı katkıların başında geliyor. Nakipoğlu Eğitim Kültür, Sanat Vakfı bünyesinde bulunan rehabilitasyon ve terapi merkezi önemli bir yere sahip. Nakipoğlu ailesi son olarak Esenyurt’ta Cumhuriyet Anadolu Lisesi’ni eğitim camiasına kazandırdı.Türkiye’de İlk ve Tek Fotoğraf makinaları Müzesi de Nakipoğlu ailesine ait. Hilmi Nakipoğlu, ‘’İnsanlık adına eğitim ağırlıklı olmak üzere kazandıklarımızı kendi ellerimizle yurttaşlık adına halkın hizmetine sunuyoruz’’diyor. Nakipoğlu ailesi yaptığı hizmetlerle ön plana çıkmak istemiyor. Gazetemiz sahibi ve Genel Yayýn Yönetmeni Özcan Atamer Hilmi Nakipoğlu’na plaketini sundu. Nakipoğlu duygularını þu cümlelerle dile getirdi: “Bana verdiðiniz bu plaketi güzel bir anı olarak muhafaza edeceðim. Yaþadýðým süre hizmetlerimiz devam edecek. Beni çok ama çok mutlu ettiniz.Ailem adına da size teşekkür ederim” dedi...

Özcan Atamer e-mail

ozcanatamer@atakoygazete.com.tr

BEKLEYİP GÖRECEĞİZ... Öyle olaylarla karşılaşıyoruz ki artık sadece güçlülerin yaşayabildiği bir toplum haline geldik. Her kesimden aynı ses yükseliyor yaşanan olaylar karşısında. Bizi yönetenler etkili koltukları işgal edenler, koltuğundan olmamak için müdahale etmesi gereken olaylar karşısında sessiz kalıyorlar veya kendilerinden daha etkili ve hatırlı kişilerin “rica”larını yasaya uygun olmadığını bile bile yerine getirmeye çalışıyorlar ve getiriyorlar da. Kurumların çoğu halk nazarında güvenilirliğini yitirmiş durumda. Halkın çok büyük bir kesimi umudunu yitirmiş, sinmiş, adeta kendilerini evlerine kapatmışlar. Parası ve siyasi gücü olanlar canlarının istediği her şeyi yapıyor ve yaptırıyorlar. Bunlara kimse engel olamıyor. Yasal haklarını kullanarak engel olmaya kalkanlar horlanıyor, tehdit ediliyorlar. “Bu böyle nereye kadar gider?” sorusu artık yüksek sesle telaffuz ediliyor. Şöyle bir etrafınıza bakın, eminiz ki çevrenizde pekçok yasadışı olay ve uygulamayla karşılaşıyorsunuzdur. Biz mesleğimiz icabı bunları görüyoruz ve giderilmesi için bizi yönetenlere iletiyoruz. Bir süredir Bakırköy’deki işgallerle uğraşıyoruz. Kamuya ait alanları bir takım hatırlı kişiler istedikleri gibi kendi yaşam alanlarına katabiliyor. Ne yazık ki bunlara yol gösteren, yasal olmadığını bile bile taleplerini karşılayanlar, eskilerin tabiriyle “Kitabına uyduruyor”lar. Yani, hukuğu arkadan dolanarak katlediyorlar. Son bir ay içinde Ataköy 11. Kısım’daki kamu yol ve otoparklarının kişilerin özel kullanımına tahsisi de bunlara en güzel örnek. Birisi çıkıyor villamın önünde “fuhuş” yapılıyor diyor el yazısıyla kaymakamlığa iki satır dilekçe veriyor ve kamunun kullanımına açık yerleri özel mülkiyeti gibi kullanmaya başlıyor. Bu izin verilirken toplumun huzur ve güven içerisinde yaşaması için birinci derecede sorumlu olan güvenlik güçlerine sormak ve bilgi almak devletin ilçemizdeki temsilcilerinin aklına bile gelmiyor. Ama bizim aklımıza geliyor... Güvenlik birimleri geriye dönük bize intikal eden böyle bir olay yoktur diyor. Buna rağmen işgal devam ediyor. Blok yönetimleri, kamunun istifadesine sunulan yeşil alan ve çocuk parklarının etrafını çevirerek kendi özel mülkleriymiş gibi kullanmaya ve her Türk vatandaşının hakkı olan bu alanlardan istifade etmesini engelleyebiliyor. İşin en acı tarafı toplumu yöneten ve yönlendiren mevkii sahibi etkili kişilerin ağırlıkta olarak ikamet ettiği Bakırköy’de cereyan ediyor. Yani bu yasa dışı olaylar Anadolu’nun ücra bir kasabasında yada mezrasında yaşanmıyor. İşte tüm bu olaylar halkı bıkkınlık ve bezginliğe itiyor. Bunun sonucu da karamsarlık ve mutsuzluğu getiriyor. Mutsuz ve karamsar insanalrın sayısı artan topluluklar patlamaya mahkumdur. Düşünmeden kendmi alamıyorum, acaba bir takım güçler bilhassa mı bu yolu izliyorlar...? Ataköy O-2 Yolu girişinde spor alanlarına yapılan 32 Bin kişilik inşaatı 17 yıldır devam eden kapalı spor salonu açılma noktasına geldi. Kadir Topbaş’ın 1996 yılında ki bu konuyla ilgili söylemleri ile son günlerde yaptığı açıklamalardaki değerlendirmeyi, bu tesisin çevrede yaşayanları ne kadar olumsuzluğa sürükleyeceğini sizlerin değerlendirmesine bırakıyorum. Bizi yönetenlerin şehircilik anlayışlarının ne kadar geri olduğunu bekleyip göreceğiz.



5

‘’YA AFET GECE GELİRSE’’ BAKIRKÖY DEPREME HAZIRLANIYOR Yüksek binadan yaşlı ve engelli indirmeli ilk Gece Deprem Tatbikatı Ataköy’de yapıldı. Bakırköy’ün, meydana gelebilecek doğal afetlere hazırlanabilmesi ve ilçede yaşayanların eğitilmesi amacını taşıyan Gece Deprem Tatbikatı, Ataköy 9.10.Kısım’da bulunan A-13 Blok’ta gerçekleştirildi. Bakırköy Kaymakamlığı, Bakırköy Belediyesi ve CHP Bakırköy İlçe Başkanlığı’nın öncülüğünde, ‘’Ya Afet Gece Gelirse’’ adıyla gerçekleştirilen Gece Deprem Tatbikatı’nın proje sorumluluğunu Jeofizik Yüksek Mühendisi ve CHP Bakırköy İlçe Başkanı Dilek Baki, danışmanlığını ise TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı ve İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu yaptı. İstanbul Valiliği Arama Kurtarma Birlik Müdürlüğü, İtfaiye Eğitim Merkezi (İBİTEM), Bakırköy İtfaiyesi, TMMOB/Jeofizik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Mahalle Afet Gönülleri (MAG), Doğa Hareketleri Araştırma Derneği (DOHAD), Panik Atak ve Anksiyete Dostları Derneği (PANDOST), Bakırköy Belediyesi Arama Kurtarma Timi (BAKUT), Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE) ve Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’nin (TOFD) katıldığı tatbikatı, Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ve Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin’de izledi. Tatbikatın Organizasyon Komite .Başkanı ve CHP Bakırköy İlçe Başkanı Dilek Baki, yaptığı konuşmada; ‘’1999 yıkıcı depremlerinin ardından 11 yıl geçmesine rağmen, yapılan afet çalışmalarında, mühendislik bakımından ne yazık ki yeterince verimli olunamamıştır. Halen öncelikli olması gereken okullarımız ve hastanelerimiz bile yeterli güvenliğe kavuşturulamamıştır. Afet çalışmalarında, ilçemiz dahilinde mülki amirlik, belediye

ve sivil toplum ile son derece uyumlu bir eşgüdüm örneği sergilenmektedir. Bu çalışmamızdaki ana hedeflerimizden biri, mahalle afet gönüllülüğü örgütlenmesini yaygınlaştırmak, diğeri de, belki de Türkiye’de ilk kez uygulanan çok katlı binada, sakinlere yönelik eğitim ve tahliye refleksini canlandırmaktır. Bu çalışmamızı öncelikle psikolog eşliğinde bina sakinlerine psikolojik destek eğitimi vererek başlattık. Yine bina sakinlerine güvenli yaşam eğitimi, deprem eğitimi verilmiştir. Bu arada, bina sakinlerine tatbikat senaryosu ve güvenli tahliye bilgileri de anlatılmıştır. İlk ve örnek bu çalışmanın burada kalmaması, diğer bina sakinlerine de yayılarak, olası afetlerde donanımlı, hazır güvenli mahalleler oluşturabilmek ana hedefimizdir.’’ dedi.

‘’YA ’YA AFET GECE GELİRSE’’

‘’Ya Afet Gece Gelirse’’ adlı tatbikat, deprem ses ve görüntü efektlerinin verilmesiyle başladı. Tatbikatın senaryosuna göre, İtfaiye ekipleri 12. katta çıkan yangına müdahale eti. Kurtarma timleri de 7. kattaki yaşlıya sedye ile ve 6. kattaki engelliyi sandalyesi ile birlikte iplerle yapılan asansörle aşağıya indirdi. Triyaj Çadırı kurularak, tahliye edilen yaralılara ilk müdahale yapılarak ambulanslarla sevklerinin sağlandığı tatbikatta, LİDAM ekipleri de eğitimli köpekleri ile enkaz altında araştırma yaptı. İlçe halkının dikkatli gözlerle izlediği tatbikat, kurtarma ekipleri ve itfaiye çalışanlarının yaptığı özel gösteri ile sona erdi. Gece Deprem Tatbikatı’nı dikkatli gözlerle izleyen vatandaşlarda, özellikle bu tatbikatın oturdukları ilçede yapılmasından dolayı mutlu olduklarını söylediler ve Bakırköy Belediyesi’ne teşekkür ettiler. Vatandaşlar, olası bir depremde, merdivenlerden, balkonlardan uzak kalınması gerektiğini, deprem sırasında ilk olarak yaralıların ve hastaların tahliyesinin yapılmasını, kurtarma ekiplerinin işlerini zorlaştıracak davranışlardan kaçınmaları gerektiklerini öğrendiklerini belirttiler.



7

TÜRKİYE OMURİLİK FELÇLİLERİ DERNEĞİ’NDEN

“GÜLEN ÇOCUK ŞENLİĞİ”

Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) heryıl geleneksel olarak gerçekleştirdiği ‘Gülen Çocuk Şenliği’nin 4.’sünü geçtiğimiz günlerde Yeşilköy WOW Otel’de gerçekleştirdi. Trabzon’dan gelen işitme engelli çocukların Afrikalı işitme engelli çocuklara kolbastı

öğrettiği görüntülerle renkli bir havada gerçekleşen gecede Güney Afrikalı çocuklar da işaret diliyle şarkı söylediler. Doğa Rutkay ve Yosi Mizrahi’nin renkli sunumuyla gerçekleşen gecede konuşma yapan dünyanın Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) başkanı Ramazan Baş, dünyanın dört bir yanından gelen özürlü çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamak üzere İstanbul’da bir araya geldiklerini belirterek, “Her yıl geleneksel olarak düzenlediğimiz ‘Gülen Çocuk Şenliği’nin 4.sünü gerçekleştirdiğimiz bu gecede katılımın yoğun gerçekleşmesi derneğimizi ve çocuklarımızı mutlu etti. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı coşkuyla kutluyor olmaktan büyük mutluluk

duyuyoruz”dedi. Geceye İstanbul Valisi Muammer Güler in eşi Neval Güler, Vali Yardımcısı Mustafa Altıntaş, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen , Bakırköy İlçe

Emniyet Müdürü Nihat Çulhaoğlu ve Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Özcan ın da aralarında bulunduğu siyaset dünyasının birçok ünlü ismi katıldı… Türkiye Omirilik Felçlileri Derneği tarafından şenliğe katkıda bulunanlara plaketlerinin takdim edildiği gecede WOW Istanbul Hotels & Convention Genel Koordinatörü Ziya Cihan a ise plaketini Vali Yardımcısı Mustafa Altıntaş verdi. Gecede konuşma yapam Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) Başkanı Ramazan Baş, katılımlarından dolayı misfirlere teşekkür ederek “Bizlere her zaman desteklerini esirgemeyen başta Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin ve Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen olmak üzere tüm destekçilerimize teşekkür ediyoruz. Biliyoruz ki destekleriniz artarak devam edecektir.” dedi.



9

CHP Bakırköy İlçe teşkilatının düzenlediği ALTIOK seminerleri devam ediyor

"HÜKÜMET, İÇERİDE GERİCİ, DIŞARIDA VERİCİ VE SEÇİMLERDE DE GİDİCİDİR"

CHP Bakırköy İlçe Başkanlığı Gençlik Kolu tarafından düzenlenen "Altıok Seminerleri"nin dördüncü hafta konuğu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen oldu. "Dış Politikaya Genel Bakış" adını taşıyan seminer, Türkiye’nin dış politikası hakkında görüşlerini açıklayan Onur Öymen, Atatürk gibi bir lidere sahip Türkiye’nin dünyadaki en ayrıcalıklı ülkelerin başında geldiği söyledi. Türkiye’deki gelir dağılımına bakıldığında dünya ülkeleri arasındaki sıralamasının 1987 yılında neyse, bugünde aynı olduğunu belirten Onur Öymen, bu başarısızlığın hükümete ait olduğunu belirterek, “Ülkemizde ne yazık ki gece yatağa aç giren 400 bin vatandaş bulunmaktadır” dedi. Ülkemizdeki zenginlerin yüzde 20’sinin İspanya’daki zenginlerin refah seviyesinde yaşadığını ifade eden Öymen, bu ülkenin fakirlerinin de Fas’taki fakirlerin düzeyinde yaşadığını vurguladı. Doğu ile Batı arasındaki insanların yaşam farklarına da değinen Öymen, “Biz devlet olarak doğudaki insanlarımıza medeniyeti, yaşam standardını ne yazık ki götürememişiz. Bizler CHP olarak iktidara geldiğimizde doğuya yatırım yaparak oradaki insanlarımızın yaşam standartlarını kalkındıracağız. Ancak yine yazık ki, Türkiye şu anda gittikçe zengin kaynaklara sahip olduğu halde fakirleşmeye giden bir durumdadır” diye konuştu. Ülkemizdeki vatandaşlarımızın yüzde 17’sinin hâlâ okuma yazma bilmediğini ve bu tabloyu değiştirecek olan tek partinin Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu ifade eden Onur Öymen, dünyadaki özgürlük istatistiklerine bakıldığında da tablolarda hiç Türkiye’nin adının geçmediğini ve 90 civarındaki ülkenin bizden çok daha özgür olduğunu söyledi. Türkiye’deki basın özgürlüğüne de değinen CHP

Genel Başkan Yardımcısı, “Basın özgürlüğü olmayan yerde o ülke kalkınamaz. Basın özgürlüğü sıralamasında biz aşağıdan dördüncü sıradayız. Şu anda 37 gazetecimiz hapiste. Başbakanın muhalif basına baskısı akıl almaz bir durumdadır” dedi. Kadın erkek eşitliğinde de Türkiye’nin, dünya sıralamasında yerinin her yıl hızla gerilediğini söyleyen Öymen, konuşmasına Türkiye-Ermenistan

ilişkileri ile devam etti. Öymen, şimdiye kadar olan hükümetler döneminde Ermenistan konusunda Türkiye’nin hiç bu kadar zayıf duruma düşürülmediğini belirterek, “Bugüne kadar gelen her hükümet ülkenin haklarını korumuştur. Ama şimdiki hükümet Türkiye’nin haklarını korumakta zayıf kalmıştır. Sayın Genel Başkanımız Deniz Baykal, ( TürkErmeni protokolüne sakın imza atmayın) dediği halde bu hükümet o imzaları atmıştır. Protokolü incelersek içeriğinde Türkiye lehine ait tek bir madde yoktur. Ermenistan haritasını incelersek, ülkenin iki ayrı bölge olarak gösterildiğini ve Batı Ermenistan’ın haritalarında Türkiye’nin doğusu da yer almaktadır. Bayrak amblemleri Ağrı Dağı’dır. Bu ülkemiz için çok büyük bir acıdır. Ermenistan, işgal ettiği topraklardan çekilmediği halde protokolleri Meclis’te hâlâ niye bulunduruluyor. Demek ki hükümete yapılan baskı daha ağır basıyor.” Ortadoğu sorununa da değinen Öymen, bölgenin şu anda çok karışık durumda olduğunu, ama şimdiki hükümetin Ortadoğu’da Hamas örgütüne sahip çıktığını belirtti. Hamas’ın sivil insanları hiçbir suçu olmayan kadın-erkek çocuğu bombalayan öldüren bir örgüt olduğunu söyleyen Öymen, bu örgütün arkasında olduğunu söyleyen hükümetin, Türkiye için çok büyük bir kayıp olduğunu ifade etti. AKP hükümetinin, başka güçler tarafından yönetildiği ve baskı altında bulunduğu için ülkesini iyi yönetemediğini söyleyen Onur Öymen, “Türkiye Cumhuriyetini tek koruyacak olan parti CHP’den başkası olamaz. AKP hükümeti, içeride gerici, dışarıda verici ve önümüzdeki seçimlerde de gidicidir” dedi. ( Umut Gizem ALTAN )



11

ATAKÖY PLUS AVM AÇILDI

Ataköy 5. Kısım’da yapılan Ataköy AVM Alışveriş Merkezi, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Osmaniye Valisi Celalettin Cerrah, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin, Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen, Ataköy Plus AVM Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Delibalta ve birçok davetlinin katıldığı açılışla Bakırköylülerin ve İstanbulluların hizmetine sunuldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Kadir Topbaş, açılışta yaptığı konuşmada; İstanbul’u, finans merkezi, moda kenti, fuar kenti, kongre merkezi, turizm merkezi olarak arzu ettiklerini ve yapılan bu eserlerle birlikte bu arzularına ulaşacaklarını ifade ederek,” İşte böyle bir durumda burada konsepti farklı bir güzelliği Bakırköyümüze ve İstanbulumuza kazandırıyoruz. Sadece Bakırköy halkına değil, İstanbullulara hatta yurtdışından gelenlere hizmet vermek adına böyle bir konsept hazırlanmış. Ataköy Plus AVM Yönetim Kurulu’na hayırlı kazançlar diliyorum. Burada çalışan insanlara ve yöneticilere hayırlı işler ve bereketler diliyorum. İstanbulumuza ve Bakırköyümüze hayırlı olsun. ‘’ diye konuştu. Büyük alışveriş merkezlerinin servis ve ticaret kalitesini arttırdığını belirten İstanbul Valisi Muammer Güler ise şöyle konuştu: ‘Ataköy Konakları, Bakırköy’de çok tınaz bir konak oldu, böylesine güzel bir çarşıda bu güzelliği tamamladı. Bakırköy’de şimdiye kadar çok özel alışveriş merkezleri kuruldu. Bakırköy çok hareketli bir mekan haline geldi. Bakırköy İstanbul’un ilçeleri arasında gerçekten parlayan bir yıldız. Bu alışveriş merkezinde de böyle bir güzelliği yaşatacakları için emeği geçenleri kutluyorum. Bakırköy’ümüze İstanbullulara hayırlı olsun.”

İLK YARDIM SERTİFİKALARINI ALDILAR Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin başlattığı “İlk Yardım Son Yardım Olmasın” kampanyası kapsamında ilk yardım eğitimi alan 83 eğitimci düzenlenen törenle sertifikalarını aldı.

Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi’nin başlattığı “İlk Yardım Son Yardım Olmasın” kampanyası kapsamında, olası kazalarda yanlış müdahalelerin önüne geçmek ve ilk yardım bilinci oluşturmak amacıyla Bakırköy’deki eğitimcilere verilen ücretsiz ilk yardım eğitimleri tamamlandı. Acıbadem Sağlık Grubu ve International Hospital’ın desteği ile alanında uzman doktorların uygulamalı olarak verdiği ilk yardım eğitimini tamamlayan Bakırköy’deki yuva, kreş ve anaokulunda görevli 83 eğitimci, Yunus Emre Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle ilk yardım sertifikalarını aldı. Sertifika töreninde konuşan Bakırköy Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen, denizyıldızları örneğini vererek; “Aldığınız bu eğitimle kurtaracağınız tek bir yaşam bile,

o bilinen anlatıda sözü edilen denizyıldızıdır. Kurtaracağınız her yaşam hepimiz için büyük bir övünç kaynağıdır ama yaşamını kurtardığınız insan için yaşamın ta kendisi olacaktır” diye konuştu. Acıbadem Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Başkanı ve Acıbadem Bakırköy Hastanesi doktorlarından Doç. Dr. Özgür Karcıoğlu

ise; “İlk yardımla yapılacak doğru müdahale, sonraki bütün tıbbi işlemlerden çok daha etkili. Bu yüzden aldığınız bu eğitim, verdiğimiz tüm diğer eğitimlerden daha anlamlı” dedi. Konuşmaların ardından, ilk yardım eğitimini tamamlayan 83 eğitimciye ilk yardım sertifikaları verildi. (Umut Gizem ALTAN)



13

1994 yılında temeli atılan kapalı spor salonu açılıyor

YAŞAM ZORLAŞACAK Yıl 1996 Kadir TOPBAŞ kapatılan Fazilet Partisinin Bakırköy Beledyesi başkan adayı. Topbaş aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediye başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın danşmanı. Ataköylülerin spor alanlarına yapımı devam eden 32 bin kişilik kapalı salon için sorumuza ne cevap vermişti? Aynı kişi 6 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanı. Şimdi inşaatı 17 yıl süren bu lenduha binayı savunuyor. Çevrede yaşayanların yaşamlarının nasıl olumsuz etkileneceğini hesaba katmıyor

Kadir TOPBAŞ 1996’da neler söylemişti? Aralık 1996 yılında o dönem Bakırköy Belediye Başkanlığı seçimlerinde Refah Partisi’nden aday olan Mimar Kadir Topbaş, bir sorumuz üzerine gazetemize yaptığı açıklamada şunları söylüyordu: ‘’Ben teknik eleman olarak şunu söyleyeyim. Kaçak yapı olayı ayrı değerlendirilmelidir. Kaçak yapı öncelikle ilçe belediyesinin tavrı ile ilgili bir konudur. Evraklarda görüldüğü gibi bizzat belediye

KADİR TOPBAŞ’A SORUYORUZ 1996 yılında ki söylemlerinizi Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra ve tüm yetkiler elinizdeyken neden unuttunuz? Bu spor salonu açıldıktan sonra yalnız Bakırköy ve Ataköy değil başta sahil yolu ve O-2 Karayolu olmak üzere meydana gelebilecek trafik sorununu çözecek planlarınız nelerdir? Bu salonun çevresinde yaşayan insanlar üzerinde bırakacağı olumsuz etkiler hakkında neler düşünüyorsunuz?

mahkemeye bu yapıların kaçak olduğunu bildirmiştir. Yapması gereken yasaları uygulayıp bu kaçak yapıları ortadan kaldırmaktır. Şehir merkezindeki bu alanların zaten yoğunluğu had safhada olan, .alt yapısının ve ana arterlerin yeterli olmadığı bir bölgede 32 bin kişilik kapalı spor salonunun yer seçimi oldukça yanlıştır. Olimpiyat içinde olsa bu tesis için yanlış yer seçilmiştir. Esasında İstanbul’un şehir merkezi yoğunluğa doymuştur. Bu tip hizmetlerin şehir dışına taşınması lazım. Ali Sami Yen’in verdiği sıkıntıyı hep birlikte yaşıyoruz. Bu tesisin yapıldığı Ataköy,

bulunduğu bölge itibariyle kendi yerleşim birimlerine yeterli olmayan yol, ulaşım güzergahına sahip. Haftanın belli günlerinde dahi olsa böyle bir yoğunluğu getirdiğiniz zaman hem sahil yolu, hem de E-5 yolu biter. Çok yanlış bir yer seçimi yapılmıştır.’’ O dönemde İstanbul Anakent Belediye Başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanlığını da yapan Kadir Topbaş, bu işe bir an önce ‘’DUR’’ demenin gerektiğini, bunun içinde elinden gelen her şeyi yapacağını sözlerine ekliyordu..

ZUHURATBABA MAHALLESİNE GÖKDELENE RET Bakırköy Zuhuratbaba Mahallesi’nde eski adliye önünde bulunan top sahasının bulunduğu arsa tüm maliklerince, kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile Güvenilir İnşaat Tekstil ve Mühendislik Sanayi ve Ticaret Şirketine satıldı. İlgili firma da imar değişikliği için İstanbul Büyükşehir Belediyesine müracaat etti. 01.04.200323.10.2003 onanlı 1/5000 ölçekli Bakırköy Merkez ve Ataköy’e ilişkin Nazım İmar Planında kısmen kapalı ve açık semt spor alanlarında, kısmen

ticaret alanında kalmakta olan arsayı yeni

malikleri plan tadili istediler. Yeni malikler parsellerde kapalı ve açık spor alanı, T1

simgeli ticaret alanı fonksiyonunun iptal edilerk Konut +Ticaret alanına cevrilmesini istediler. Yapılacak konutlarda maksimum 70.50 mt olmasını talep ettiler. Meclisten imar komisyonuna havale edilen dosya gectiğimiz günlerde meclis gündemindeydi. Yapılan oylamada İmar komisyonunun’’... kayıtlı yere il işkin 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planı tadilatı teklifi incelenmiş olup, Yapı ve Nufus yoğunluğnu arttırıcı ve plan kararlarını bozucu nitelikte olduğundan komisyonumuzca uygun görülmemiştir.’’ raporu üzerine reddedildi.


14 Saygıdeğer okuyucularım; Genel olarak biz T.C. vatandaşları vatanını, ulusunu seven, vazgeçilmez haklarını bilen, bu hakların insanlık çıkarı yönünde kullanılması halinde kendilerine ve herkesin kazanacakları bilincinde olan bir milletiz. Ne varki bu vazgeçilmez haklarını kullanmak kendisine ve çevresine yarar sağlayabilmek, böylece toplum yaşamının önemini ortaya koyacak bireysel girişimlerden, tepkilerden yana örgütsüz ve duyarsız toplumuz. Yaşadığımız bölgelerde, caddelerde, sahillerde, park alanlarında, trafikte, ulaşımda hergün hepimizin şahit olduğu binbir olumsuzluklar, yanlışlar, eksikler vardır. Kafamızı ellerimizin arasına alarak şöyle bir derin düşünelim: sorumsuz davranan sürücülerin yanlışlıklarını, doğaya verilen zararları, yürünecek halden çıkan kaldırımları, altyapı ve dinlenme yerlerinin arzettiği manzaraları gözümüzün önüne getirelim ve kendimize şunu soralım “Ben bu konuda ne yaptım yada ne yapabilirim?” Değerli okuyucular; bütüm bu olumsuzluklara sebebiyet veren yerel yönetimlerden başlayarak tepedeki yöneticiler, milletvekilleri, bakanlar hatta cumhurbaşkanları bulundukları o yerlere siz ve biz bu ülkenin gerçek sahipleri taşımış değil miyiz? Onları oraya taşıyan toplum olarak yukarıda özetlediğimiz yanlışlar ve çarpıklılara güçlü bir “toplu ses” olarak niçin ilgili yerlere sorunları taıyamıyoruz, çözümü beceremiyor vede örgütlenemiyoruz?...

N I M A Þ A Y ÝÇÝNDEN

Fikret TORAMAN

haline dönüştüren, çocukların oynamasnı sağlayan seçilmiş ve halktan %60 gibi oy almış bir belediyenin yaptığı tesislerin masrafını hesap etmeden orası için tahliye davası açan TOKİ veya İstanbul Büyükşehir bu masrafları vatandaşların sırtından çıktığının hesabını yapmak zorundadır. Maksat hizmet ise bir belediyenin yaptığını diğerinin bozması hangi yasalara ve hangi mantığa uymaktadır ve TOKİ’nin bu yetkileri elde etmesini sağlayan Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki milletvekileri bu konuda hangi girişimlerde bulunmuşlardır? Vatandaş olarak doğrusu merak edilecek hususlardır. Birbaşka çarpıcı büyükşehir ve ilçe belediyelerinin arasındaki tatsız tartışma konusu yine sonuçta vatandaşın aleyhinde gelişmekte bence haksızlık yapılmaktadır. Bu konuda şudur sevgili okuyucularım: Evlerinizin çevresinden ve önünden geçen trevtuar (yaya kaldırımı) için ilgili parseldeki vatandaşlardan katkı bedeli büyükşehir belediyesince istenmektedir. Ama dikkat edin sevgili Bakırköylüler Bakırköy Belediyesi’ne yaptırtılmak istenmekte yani haksızlığın Bakırköy Belediyei’ne yüklenmek istendiği gözlenmektedir. Oysa vatandaşa hizmet vermek amaç ise yol, kanal, asfalt, trevtuar ve benzeri düzenlemeler zaten belediyelerin asil görevleridir. Büyük veya küçük belediye kim olursa olsun yapılan hizmet bedellerini de vatandaştan çıkarmak da ayrı bir sorumsuzluktur, yasa dışı bir davranıştır, ilgililer vatandaşın bu yükünü nasıl taşıyacağını düşünmek zorundadır. Olacak şey değil yapılmak istenenler; sen hizmet veriyorum diye alt yapı yol, kaldırım ve benzeri yaptım diye vatandaştan bunun maliyetini isteyecek hemde arada taksiratı olmayan birbaşka belediyeye bunu yüklemeye çalışacaksın. Vay uyanıklar tavşana kaç tazıya tut hikayesi. Tam bir ali cengiz oyunu.

TOKİ SORUMLULUĞU; VATANDAŞ DUYARLILIĞI VE YEREL YÖNETİMLERİN KONUMU

Bunları yapamadığmız için de hergün çoğalan sorunları yaşıyor, bizler sadece “Allah kahretsin, biz adam olmayız, bu memleket bitmiş” diye yakınıyoruz; haklarını kullanmayanların yakınmaya hakkı var mıdır? Ne ekersek onu biçmez miyiz? Evrensel hukuk hakları ile insanlara verilen yaşam ve hukuksal hakları böylece ortaya koyduktan sonra şimdide bu duyarsızlıklara, doğaya, insanlığa zarar veren bazı somut örnekleri irdeleyelim. Türkiye genelinde insanlığın ve hatta ormanların, denizlerde, göllerde yaşayan varlıklarında can damarı olan çevre temizliğini görelim. Onbinlerce metrekarelere varan orman, dağlık bölgelerde ağaçların kesilmesi ve yangınlarla imara açılmakta bunun sonucuda milyon tonluk toprak denizlere, göllere, ırmaklara kaymakta ülke çoraklaşmaktadır. çevremizdeki 4 denizin suyu da %80’lere varan oranda kirlenmiştir. Suların içinde yaşayan çeşitli balık, kuş, çeşitleri aynı oranda azalmıştır. Türkiyemizin en büyük göllerinden Van, Eğridir, Tuz Gölü, Bafa Gölü ve diğerleri yine çevredeki çarpık yerleşim nedeniyle kullanılamayacak derecede kirletilmiş, insanlığın sağlığına zararlı hale getirilmiştir.

TOKİ YETKİLERİ - İCRAATLARI Kuruluş biçimini, kanunun detaylarını ve yetki alanlarını bilmediğimiz TOKİ “DEVLET İÇİNDE DEVLET” gibi hareket eden imar planları yapabilen bu ucube kurumun son zamanlarda maalesef siyasi amaçlara

hizmet edecek durumda üzerine gidilen Ataköy ve sahillerini gözden geçirelim. Sevgili okuyucularım önce şunu belirtelim, Türkiye’de şehircilik ve mimari estetik açısından en önemli ve ilk yerleşim projesi olan Ataköy siteleri bugün kuşa dönüştürülmüş yeşil alanları, nefes alma alanları yoketme savaşı başlatılmıştır. 1960yıllarından beri 1. Kısım’dan bugün 11. Kısım’a kadar büyüyen bu yerleşim alanı o zamanki Emlak Bankası, belediyeler ve tapukadastro ihmalleri ve unutkanlıkları nedeniyle bugün bloklar arasında bırakılan vede binalara ait olması gereken alanlar tescili yaptırılmadığından TOKİ tarafından imara açılabilmekte, park-otopark alanları dahil istila edilerek oteler, moteller, yüksük katlı binalar yapılmakta ve yapılmaya devam etmektedir. Örneğin 5. Kısım’da tren yolu üzerindeki otopark alanına yapılan yüksek katlı otel ve konutlar gibi. Ayrıca 650 konutluk projeye 950 konut yerleştirilen konaklar ve devamında da oraya hiçbir şehirciliğe uymayan, ileride büyük trafik sıkıntısı yaratacak biçimde bir alışveriş merkezinin yapılması gibi. Birbaşka örnek ise Ataköy 2. Kısım doğu yanındaki “Ramazan Yeşil Parkı”na el atılması örnekleri. Bildiğiniz gibi burası çevredeki insanlar için yeşil ve çocuk parkı olarak Bakırköy Belediyesi’nce düzenlenmiş,kullanıma sunulmuş idi. Şimdi TOKİ buraya el atarak Bakırköy Belediyesi”nin yapmış olduğu tesislerin kaldırılmasını o alanın tahliye edilmesini ve belediyemizin bütçesi kadar büyük çapta işgal tazminatı istemesi taşan son damla haline gelmiştir. Değerli Bakırköylü dostlar, düşününüz ki bölgesinde yaşayan insanların kullanımına tahsis edilmek üzere orayı park

Yani özellikle siyasi amaçlı bu Ataköy hikayesi Bakırköyümüzün ve biz burada yaşayanlar için büyük sorun haline gelmiştir. O nedenle Ataköy’de ya da birbaşa yerde Yeşilköy Parkı’nda olduğu gibi halkın dayanışması, örgütlenmesi ve duyarlılık göstermesi bizler için bir vatandaşlık görevi olmuştur. Umarız kuşa çevrilmek istenen yeni anayasa maddelerinde bu yanlışlıklar düzeltilir vatandaşın bugibi olaylara karşı çıkma, eyleme katılma özgürlüğü dahah da çoğaltılır. Bu bağlamda Ataköy’de sahiller için yapılan eyleme 300 kişilik toplulukta olsa Ataköy 2. Kısım Derneği’nedestek vermek gerektiğini vurgulamak istiyorum. Eğer bu böyle devam ederse Bakırköy ve Ataköy ölgemizde artık alışveriş merkezi, konut çokluğu, Ataköy’ün ciğerine keder uzanan Türk Hava Yolları pisti ve benzeri gelişmeler sonrası. bu bölgede yaşamın en başta trafik nedeniyle yaşanmaz hale döneceğini düşünüyorum. O nedenle çevreye, doğanın katledilmesine, yasaların bizlere verdiği çerçeve içinde dayanışarak karşı çıkmak şart olmuştur. Aksi halde kendi düşen ağlamayacaktır. Saygılarımla...


15

Dileyen kamuya ait alanları kapatıp özel mülkü gibi kullanıyor

BU GÜCÜ NEREDEN ALIYORLAR? ‘’Bakırköy’ün hemen her yerinde kamuya ait yol, otoparklar adeta yağmalanıyor. Birilerinden güç aldıkları açıkca belli olan bazı kişiler dilediği gibi hareket ediyor. Bizi yönetenlerin adeta gözleri kör,kulakları sağır. Çocuğumla evimizin karşısındaki çocuk parkına gidemiyorum. Çünkü bloklar etrafını cevirmiş. Kendi malları ğibi kullanıyor. Oysa o çocuk parkına Bakırköy Belediyesi tabelasını asmış. Bizden toplanan vergilerle bakımın yapıyor. Gerekirse yenisini koyuyor. Ama birileri kendi malları gibi kullanıyor. Bunlara dur diyecek yürekli bir yetkili yok mu? ‘’ Yukarıdaki satırlar ismi ve adresi bizde saklı Ataköyde ikamet eden bir okurumuza ait. Yandaki Fotoğrafa şöyle bir bakın. Bakırköy Belediyesi tabelayı asmış ‘’KARANFİL PARKI’’ Ama blok yönetimi çocuk parkı dahil bina cevresinde ki tüm kamuya terk yeşil alanlar ile yaya kaldırımları tel ve lükstrümlerle kapamış. Girmek mümkün değil. Buradan bizi yöneten onlarca kişi hergün geçiyor.Ama işgalleri kaldırmaya kimsenin gücü yetmiyor. Vatandaş soruyor. Kim bu dokunulmazlık zırhına bürünenler? Türkiye hukuk devleti değil mi? Neden uygulamaya cesaret edemiyorsunuz?

ATAKÖY 11. KISIMDA Kİ YOL VE OTOPARK İŞGALİ SÜRÜYOR

POLİS ‘’11. KISIMDAN FUHUŞ YAPILIYOR ŞİKAYETİ ALMADIK’’ Ataköy 11. Kısım’da bir villa sahibi, villalarının önündeki kamuya açık otoparkta araçta gelenleri fuhuş yaptıklarnı ve kamuya açık ototparkı bariyerle kapatmak istediğini bildirdi. Kaymakamlıkta araştırma (!) yaptı ve ‘’fuhuş yapıldığı’’ gerekcesini kabul ederek bariyer konmasına izin verdi. İşte o dilekçe:

BAKIRKÖY KAYMAKAMLIK MAKAMI’NA; Ataköy 11. Kısım Mahallesi Messa Villaları’na ait 2 adet bağımsız açık otoparkımıza özellikle gece geç saatlerde dışarıdan araç ile şüpheli şahıslar gelerek park ettikleri bu esnada bu kişilerin genellikle alkollü oldukları, ve zaman zaman site sakinleri ile tartışmaya girdikleri ayrıca fuhuş gibi nahoş durumlarla karşılaşmaktayız. Bu nedenle, can ve çevre güvenliğimiz amacıyla sitemize ait otoparkın

girişine mekanik bariyer koyarak kapatmak istiyoruz. Gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. Messa Vilları sakinleri adına Dr.Fahrettin Kolon

POLİS ÖYLE DEMİYOR Ancak kaymakamlık makamının ‘Bu tür olay yaşanmış mı. Polise belirtilen yerden herhangi bir şikayet yapılmış mı’’ sorusunu sorması gereken yeri yani polisi devre dışı bırakarak kamu ya açık otoparkı birkaç kişinin kullanımına izin vermesi tartışılıyor. Gazetemiz konu ile ilgili Bakırköy İlçe Emniyet Müdürlüğüne yazı ile müracaat ederek, geriye dönük son 1 yıl içinde Ataköy 11. Kısımda araç içinde fuhuş yapıldığına dair şikayet alınıp alınmadığını sordu. Ayrıca araç içince içki içerek cevreyi rahatsız edenlerle ilgili şikayet olup olmadığınıda sordu. Emniyet Müdürlüğünden gelen cevap aynen şöyle; ‘’İlçe Emniyet Müdürlüğümüz Ataköy Polis merkezi Amirliği tarafından yapılan inceleme neticesinde; Son bir yıl içerisinde Ataköy 11. Kısım dahilinde bulunan kamuya açık otoparklar ve yollarda araç içerisinde fuhuş yapıldığına dair vatandaşların herhangi başvurusunun bulunmadığı ve Ataköy 11. Kısım çevresinde fuhuşla ilgili herhangi bir işlem yapılmadığı, Ataköy 11. Kısım dahilinde bulunan kamuya açık otopark ve yollarda meçhul araçlarla gelinerek içki içildiği ve site sakinleri ile tartışıldığı konusunda vatandaşların son bir yıl içerisinde herhangi bir müracaatlarının olmadığı ve bu konu ile ilgili işlem yapılmadığı, 24.12.2009 günü Ataköy 11. Kısım otopark içerisinde bulunan bir araç sürücüsü hakkında otoparkta yüksek sesle müzik çaldığından dolayı 5326 Sayılı

Kanunun 36. Maddesi gereği hakkında İdari para cezası uygulandığı hususları Ataköy Polis Merkezi Amirliği kayıtlarının tetkikinden anlaşılmıştır. Bilgilerinize rica ederim. Nihat Çulhaoğlu İlçe Emniyet Müdür V.

4. Sınıf Emniyet Müdürü Emniyetten gelen yazı çok açık. Buna rağmen Kaymakamlık bu izni nasıl verdi. Bu sorunun cevabını kamuoyu merakla bekliyor. NOT: Gazetemizi arayan bir yönetici ‘’siz yasaları istediğiniz kadar savunun biz de bloklarımızın içinde geçen yolu bariyerle kapatacagız. Kimse engel olamayacak. Bir süre bariyerleri açık tutacagız. Sonra devamlı kapatacağız.’’ diyor. Bu kişinin adı ve yöneticilik yaptığı bloklar tarafımızdan biliniyor. Başta Kaymakam olmak üzere isteyen yetkiliye vermeye hazrız.


16 Kaliforniya' da Stanford Universitesi' ne bağlı Boulder Creek Institude of HealthMath'deki bir grup araştırmacı son derece ilginç bir veri elde etmiş. Bu bilgi, kalbi anlamak isteyenlere yardım edebilir.

ma bulgularında böyle olduğunu söylüyorlar, son yok olanda kalp ve kalpteki beyin hücreleri olabilir mi. Böylelikle şu sonuca varmamız mümkün mü.... Sadece beynimizle düşünmüyoruz ve beyin ölümü gerçekBu paradoks her leştiğin de bile zaman var olmuşaslında hala haytur ; bir bebeğe atta mıyız? Bütün gebe kalındığında bu soruların Esra ERDOÐAN kalp beynin oluşcevapları bilimsel masından açıdan önce hala sır atmaya niteliğini başlar. Bu doktorları zekanın korusa da önümüze bildiklerimizden nerede başladığını ve duzenli kalp fazlasını sunduğu vebunun paradokatışının nereden geldğgini sal birdurumolduğu gerçeğini kabul düşünmeye yöneltmiştir. HealthMath' etmemiz gerekmez mi... deki bilimadamları kalbin kendi beyni olduğunu keşfetmeleri tıp Her geçen gün değişen dünyamız da dünyasının şaşkınlığa uğratmıştır; evet belki de bugün bildiklerimiz bir gün hakiki beyin hücreleri içeren gercek yalan olacak ama o zamana kadar bir beyin. Çok küçük ve sadece sanırım elde ki bilgilerle idare etmek40.000 civarında beyin hücresi olmak- durumundayız... la beraber gerçek bir beyin ve Bir de yazıda ki birşeyin dikkatimi anlaşılan kalbin sadece bu kadarına çektiğini söylemek isterim. Beyin kalbi ihtiyacı var. Bu inanılmaz keşif araştırıyor denmiş. Bence bu tam kalbin zekası ve kalbin beyine (veya olarak doğru değil... Neden mi .... zihine) önceliği olduğuna ilişkin Çünkü, bu perspektifden baktığımız asırlar boyunca eski uygarlıklarca da bilim adamları da sadece beyinleri yazılmış olanların doğruluğuna ile değil farkında olmadan kalpleri ile gerçeklik kazandırmıştır. de düşünüyorlarmış şimdiye kadar... Şimdi kendilerinde bu farkındalık HealtMath'deki bilimciler kalp ile ilgili geliştiğine göre buna, düşünce daha da önemli bir keşifte mekanizmaları ve sisteminin yeniden bulunmuşlar ; insan kalbinin bedende çözümlenmesi adına, kalbinde devrkafatasının içindeki beyin de eye girmesi demek daha doğru gibi dahil olmak uzere herhangi bir görünüyor bana... organdan daha geniş ve kuvvetli bir Farkında olmadığımız organlarımızla enerji alanı yarattığını ispat düşünüyor olmak, bu keşfi yaparken etmişlerdir. Bu elektromanyetik alanın onların devrede olamıdığı anlamına çapının 8-10 feet olduğunu gelmez, öyle olsaydı ötenazi hastamerkezinin de kalpte bulunduğunu larında oluşan paradoksa bir de bilim ortaya adamlarının bu buluşu ile buluşu çıkarmıştır. Şekil, genellikle evrende yaparken sadece yaptıkları buluşu benzersiz ve başlıca şekil olarak inkar anlamına gelen beyni kullanıyor kabul edilen torus'un formunu anımolacakları varsayımı eklenirdi ki satmaktadır (torus şekli elma yada durum içinden çıkılmaz bir hal alırdı. hokkaya benzer ve enerji hareketi Bir başka açılım da, kalp nakli yapılan kutuplardan içe doğrudur). kişilerin huylarının değiştiğinin yakınları tarafından sık sık kullanılan cümBebeğin oluşan ikinci organı maalesef leler arasında oluşudur ki bu da son beyin degil dildir, neden? Bu da keşifle örtüşen bir bilgi. Eğer beyin açıklanamıyor. Beyin doganın nakli gerçekleşse idi bütün sistem nezdinde neden ilk iki sıra içinde değişecekti ki kalpte de beyin değil bu da bilinmiyor. Yanıtı belki hücrelerinin varolduğunu bulduklarıeski Mısırlılar biliyordu; mumyalamana göre kalp nakli yapıldığında böyle da beyin cıkarılıp çöpe atılır, oysa bir değişikliğin olması gayet kalp titizlikle korunurdu. muhtemel görünüyor. Başka bir sorum daha var, cevabı Doğa kalbe neden bu önceliği verdi? kafamda çok da net olmayan bir sor Bunun anlamı ne? Kalbin ilk oluşan bu... Duygusal zeka dediğimiz EQ’nun organ oluşu tesadüf mu? Bu gelişim kalpte ki beyin hücreleri ile bağlantısı gerceğine rağmen neden insanoğlu olabilir mi... Neden birsürü zeki insan beyini (sanal merkez) öncelikli konu(IQ su yüksek) duygusal zekadan yokma yerleştiriyor? Beyinlerini sun olabiliyor* Bu sorunun da cevabı kullanan bilimadamları paradoksa belki odaklandıkları merkezlerin farklı rağmen bunu araştıryor.Yani beyin oluşu olabilir. kalbi araştırıyor... –Makale burada Dünyanın yuvarlak olduğunu yeniden son buluyorkeşfetmek gibi belkide eski kuşakların Bu bilgiyi sizlerle paylaşmak isteşu sözüne geri dönüyoruz.... KALP memin nedeni, belkide şöyle GÖZÜNLE GÖR... düşünüyor olmam. Eğer, ilk oluşan kalp ise ki bilim adamları son araştırSevgi ve Saygımla

GERÇEKTEN SİZ MİSİNİZ ?

PSİKOLOGCA@hotmail.comgsm:0536 727 34 74 ŞIPKA-ŞIPKA Aile DANIŞMANLIK: 212 466 20 44

Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı Başkanı Saime Toptan

‘’ÖZÜRLÜLERLE İLGİLİ BÜYÜK GELİŞMELER YAŞANIYOR’’ Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Eski Başkanı Köksal Toptan'ın eşi Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı Başkanı Saime Toptan, Bakırköy Kaymakamlığı’nın düzenlediği “Özel Eğitim” konulu seminere konuşmacı olarak katıldı. Bakırköy Halk Eğitim Merkezi’nde düzenlenen seminere, Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Mütevelli Heyeti Başkanı Saime Toptan, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin, eşi Melahat Şahin, İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Özcan, okul müdürleri ve öğretmenler katıldı. Saygı Duruşu ve İstiklal marşının okunmasının ardından Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakfı’nın (ÖZEV) tanıtım videosu izletildi. Açılış konuşmasını yapan Kaymakam Dursun Ali Şahin, engelliler için ilçede birkaç istisna dışında tüm devlet okullarında ve Camilerde engelli rampası yapıldığını söyledi. Kaymakam Şahin, “İlçemizde sosyal devletin gereği olarak Rıfat Ilgaz Halk Kütüphanesinde Halk Eğitim Müdürlüğümüzle işbirliği için görme engellilere bilgisayar, İngilizce, gitar kursu veriliyor. Engelliler için her konuda sivil toplum kuruluşları ile hep işbirliği içinde hareket ediyoruz” diye konuştu. Türkiye Özürlüler Eğitim ve Dayanışma Vakıf (ÖZEV)Mütevelli Heyeti Başkanı Saime Toptan ise, 2005 yılında çıkan 5378 sayılı özürlüler yasası ile ilgili ülkemizde büyük bir gelişimin yaşandığına dikkat çekerek, daha önce 5 bin engellinin yararlandığı bakım ve eğitim yardımının 300 bine çıktığını ifade etti. Özürlüler ile ilgili geçen 25 yıla karşın çok büyük gelişmelerin yaşandığını vurgulayan Toptan şunları söyledi. “ Özürlüler ile ilgili alt yapı yatırımları söz konusu olduğunda artık Avrupa Birliği standartlarından bahsediyoruz. Biz yıllar önce özürlü çocuğu olan ailelere al çocuğunu dışarı çıkart diyorduk. Şimdi ise özel eğitim merkezlerinde bu çocuklara eğitim veriliyor. Bu değişimi görmek bizi mutlu ediyor. Geldiğimiz bu noktayı daha da ileri götürmek için öğretmenlerimize toplumun bilinçlendirilmesi açısından büyük görev düşüyor.” Seminerin ardından Saime Toptan, katılımcılara Sessiz Kar adlı şiir kitabını hediye etti. Şimdiye kadar üç kitap yazan Toptan, kitap satışından elde ettiği geliri özürlülere ile ilgili faaliyet gösteren dernek ve vakıflara bağışlıyor.


17

İTFAİYECİLERDEN FOTOĞRAF SERGİSİ Direnişteki İtfaiye İşçileri ve Belediye-İş Sendikası 5 nolu şube tarafından, işten çıkartılan itfaiye işçilerine destek vermek amacıyla gerçekleştirilen fotoğraf sergisi Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlendi. Sergide, daha önce yapılan eylemlerde çekilen fotoğraflar, yangın fotoğrafları ve yangınlarda ve görev başında şehit olan itfaiye işçilerinin bulunduğu fotoğraflar yer aldı, Sergide işten çıkartılan direnişteki itfaiye işçilerine destek olmak amacıyla bir de yardım kutusu açıldı. Direnişteki itfaiye işçilerinden ve fotoğraf sergisinin düzenlenmesinde emeği geçen Ömer Sert, işten çıkartılan itfaiyeciler için desteklerinin ve eylemlerinin devam ettiğini belirtmek amacıyla fotoğraf sergisini düzenlediklerini belirtti. Ömer Sert, “Amacımız itfaiye direnişinin bitmediğini, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın, ’68 tane itfaiyeci pişmanlarmış. Biz açız, yalvarıyoruz dediler’ diyerek yaptığı basın açıklamasına karşı aç olmadığımızı, pişman olmadığımızı ve haklı davamızı belirtmek amacıyla mücadelemizin devam ettiğini göstermektir.’’ dedi. ( Yavuz ARPACIK)

Bahçelievler Belediyespordan başkana destek plaketi

BELEDİYE SPOR HIZLI BAŞLADI Bahçelievler’de yeni kurulan Bahçelievler Belediye Spor Kulübü, (BBSK) Yusuf Yıldırım başkanlığındaki yönetim kurulu ile ilk kurumsal ziyaretini, Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu ile makamında görüşerek başlattı. Kulübün kuruluşu ve hedefleri konusunda başkan Develioğlu’na bilgi veren Bahçelievler Belediye Spor Kulübü Başkanı Yusuf Yıldırım, mavi-beyaz-yeşil renkleriyle kurulan kulübün öncelikle 5 branşta faaliyet göstereceğini, atletizm başta olmak üzere güreş, judo, halter ve karate dallarına ilave olarak yüzme, basketbol, tekvando, badminton, bisiklet ve masa tenisi branşlarında da çalışmaların kısa süre sonra başlayacağını, sonraki süreçte ise hedeflerinin branş sayısını futbol dışında 36’ya çıkarmak olduğunu söyledi. Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu’na “Bahçelievler’de ilk adım anısına, teşekkür plaketi de sunan kulüp başkanı Yusuf Yıldırım; “Bahçelievler’de spora aktif biçimde güç sağlayacağız. Belediye Başkanımızın diğer spor kulüplerine verdiği desteği

de yanımızda görerek heyecanla çalışmalara başladık. Türk Sporu’nun gelişimine örnek tesis çalışmalarıyla güç veren Belediye Başkanımıza, spor kulübümüzün de ülke genelinde sporda söz sahibi olması konusunda bizlere vereceği desteğe şimdiden teşekkür ediyoruz” dedi. Başkan Develioğlu’da; “Sporun her branşına desteğimiz sürüyor. Belediye Spor’un da başarılara adım atması ilçemize güç kazandırır. Yeni kurulan kulübümüzü kutluyor ve başarılar diliyorum” dedi. Öte yandan, BBSK’nın ilk resmi müsabakalarının 14 kişilik sporcu ve teknik ekiple katılacakları 17 Nisan’da Çorum’da düzenlenecek olan Türkiye Büyük Bayanlar Judo Ligi Terfi Şampiyonasında gerçekleşeceğini belirten BBSK Başkanı Yusuf Yıldırım daha sonra da, 15-16 Mayıs tarihlerinde Kahramanmaraş’ta gerçekleşecek olan Türkiye Karate Kulüpler Şampiyonasına 20 kişilik sporcu ve teknik ekiple katılacaklarını bildirdi...


18

TARİHİ SEMT YEŞİLKÖYDE ESKİ ARİF ŞENEL, YENİ ADIYLA NÜKET ERCAN ADALET MESLEK LİSESİ

Elektrik faturalarına yansıtılacak SOKAK LAMBALARINIDA VATANDAŞ ÖDEYECEK Elektrik Piyasası Kanunu tasarısına göre yılda 500 milyon TL`yi bulan sokak aydınlatmaları halkın faturasına yansıtılacak. Elektrik faturasına TRT payından sonra aydınlatma gideri de eklenecek. Faturalar biraz daha kabaracak. Hazine ile belediyeler arasında 2 milyar liralık borç sarmalı haline gelen sokak ve cadde aydınlatma faturaları vatandaşın elektrik faturasını karartacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından büyük gizlilikle hazırlanan Elektrik Piyasası Kanunu tasarısına SABAH ulaştı. Elektrik Piyasasında önemli değişiklikler öngören tasarı yasalaştığında önce vatandaşın elektrik faturasını çarpacak. Elektrik faturasına TRT payından sonra aydınlatma gideri de eklenecek. Tasarıyla, bugüne kadar Hazine ve belediyeler tarafından ödenen sokak aydınlatmalarının bakım ve elektrik faturalarından artık elektrik dağıtım şirketleri sorumlu olacak. Şirketler de bu bedeli `dağıtım tarifesi` kapsamında tüketicinin faturasına yansıtacak. Elektrikte büyük sorun haline gelen sokak ve cadde aydınlatmaları

giderlerinin yasal sorumluluğu belediyelerin üzerinde. Ancak kamu kurumu TEDAŞ`ın uzun zaman belediyelerden alacağını tahsil edememesi üzerine 2008`de Elektrik Piyasası Yasası`na geçici bir madde konuldu. FATURA BAŞINA 1,5 TL Maddeyle 1 Ocak 2009-31 Aralık 2015 arasında aydınlatma bedellerini Hazine`nin karşılaması öngörülerek geçici çözüm bulundu. Devlet Planlama Teşkilatı verilerine göre 2009`da sokak aydınlatmaları için Hazine 500 milyon liralık ödenek ayırdı. Türkiye`de yaklaşık 30 milyon abone olduğunu belirten yetkililer sokak aydınlatma bedelinin her tüketici faturasına aylık en az 1,5 lira olarak yansıyacağını belirttiler. Sokak aydınlanması borçlarının büyük kısmı Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere Büyükşehirlere ait. 2 milyarlık borç sarmalı yarattı Belediyelerin Sokak aydınlatmasının yıllık bedeli, yaklaşık 500 milyon lira. Belediyelerin kamuya olan genel aydınlatma borcu toplam 2 milyar lirayı buluyor. 2009`da yaklaşık 4 bin 200 milyar kWh`lik genel aydınlatma tüketimi gerçekleşti. Yeni yasa ile artık aydınlanma giderleri halkın faturasına yansıtılacak. ( Sabah Gazetesi)

BAKIRKÖY HALK EĞİTİMİ MERKEZİ’NDE BİR AYDA İKİNCİ GÖREV DEĞİŞİKLİĞİ Bahaettin Kabahasanoğlu’nun Malatya Kültür Müdürlüğü’ne atanmasından sonra müdürlük görevine atanan Ali Karakuş’un yerine Küçükçekmece Halkalı Mehmet Akif Ersoy Lisesi Müdür’ü Yened Yıldırım getirildi. YENER YILDIRIM KİMDİR? 1974 Kars doğumlu.1998 yılında öğretmen olarak Kars’ta göreve başladı. 2002 yılında İstanbul’a tayini çıkan Yıldırım çeşitli okullarda öğretmenlik ve müdür yardımcılığı ve müdürlük görevlerinde bulundu. Geçtiğimiz aydan itibarende Bakırköy Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğü yapmaktadır.

Ferhan KILIÇ

Osmanlı döneminde daha çok Rumların yaşadığı bir balıkçı köyü olan Yeşilköy, son 200 yıllık tarihimiz içinde birçok önemli olaya sahne olmuştur. 1930’lu yıllarda bucak olmuş, daha sonraki yıllarda belediye sınırlarına dâhil edilerek Bakırköy hudutları içine alınmıştır. 1970’lerde nüfusun hızla artmasından önce bir sahil köyü ve sahil dinlenme yeri olarak yaz aylarında hareketli olan semtimiz, şimdilerde İstanbul’un yazlı-kışlı oturulan en mutena semtleri arasında yerini

almıştır. Yeşilköy’ün Türk havacılık tarihinde de ayrı bir yeri ve önemi vardır. Osmanlı ordusunun balon ve uçakları için gereksinim duyulan tesisin kurulması amacıyla Yeşilköy’de 1912 yılında Hava mektebi kurulmuş, bu çekirdek teşkilat Türk Silahlı Kuvvetleri tarihinde, Hava Kuvvetlerinin temeli sayılmıştır. 1967 yılında Türk havacılığının doğup büyüdüğü yer olan Yeşilyurt’ta Hava Harp Okulu açılmıştır. 1985’de ziyarete açılan Havacılık Müzesi’de Yeşilköy’de bulunur. İstanbul’un ilk beş yıldızlı otellerinden biri olan Çınar Oteli, ayrıca ilk tam teşekküllü özel hastanesi olan İnternational Hospital’da Yeşilköy’dedir. Yine Polat Renassaince oteli, ilk yat limanlarından biri olan Yeşilköy Marina, Atatürk Hava Limanı ve hemen karşısında bulunan CNR & EXPO fuar merkezi de Yeşilköy’de bulunur. Yeşilköy burnu üzerinde eski adı Ayastefanos Feneri olan Yeşilköy Feneri de tarihi yapıların başında gelir. Birçok ünlü isim de Yeşilköy’de yaşamış ve burayı benimsemiştir. Örneğin; Edebiyatımızın önde gelen isimlerinden Halit Ziya Uşaklıgil bunlardan biridir. 1945 senesinde Yeşilköy’de çok sevdiği köşkünde vefat etmiştir. Nüket Ercan Adalet Meslek Lisesi, görünüm itibariyle Yeşilköy’ün en güzel tarihi yapılarından biridir. İnşasına 1930 yılında mimar Yahya Bey tarafından başlanan ve 1933 yılında eğitim-öğretime açılan okulumuz, ilk yıllarda 4. Okul adıyla açılmıştır, daha sonra semtin adından dolayı Yeşilköy İlkokul’u olarak anılmaya başlanmış ve bu isim 1972 yılına kadar bu şekilde kalmıştır. 1970-1971 ders yılı sonunda emekli olan okul müdürü Arif Şenel’in yaptığı yararlı çalışmalar nedeniyle; Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 1972 yılında okulumuz Arif Şenel İlkokulu adıyla eğitim-öğretime devam etmiştir. 1994-1995 öğretim yılından itibaren 8 yıllık ilköğretim okulu olarak köklü geçmişinden aldığı birikimle başarılı ve çağdaş öğrenciler yetiştirmiştir. 2008-2009 öğretim yılı başında bakanlık onayı ile bina Adalet Meslek Lisesi’ne tahsis edilmiş, fakat binanın ilköğretime uygun yapısı ve yıllardır tadilat görmemesi sebebiyle, eğitim öğretime başlanamamıştır. Adalet Meslek Lisesi SBS puanıyla öğrenci alarak, iki şubeyle Bakırköy Ticaret Meslek Lisesi bünyesinde eğitime başlamıştır. Binanın restoresine karar verilmiş, ancak 2008-2009 eğitim öğretimi yarıyılı geçmesine rağmen restore başlatılamamıştır. Anıtlar Yüksek Kurulu’na ait olan tarihi binanın, aslına uygun kalınarak restore edilmesi gerektiğinden bürokratik engeller restore işlemini geciktirmiştir. Hayırsever iş kadını Nüket Ercan’ın binanın restoresini üstlenmek istemesi ve devreye girmesiyle işlemler başlatılmıştır. 2009-2010 eğitim-öğretim yılı başında tertemiz, pırıl pırıl, çağdaş ve modern bir bina görünümüyle eğitim verilmeye başlanmıştır. Okul 140 öğrenci ve 5 şube ile eğitim vermektedir. Okulun ismi, binanın restoresini hiçbir fedakârlıktan kaçınmadan tam ve eksiksiz olarak yaptıran Nüket Hanım’ın katkılarından dolayı, Nüket Ercan Adalet Meslek Lisesi olarak değiştirilmiştir. Alanında eğitim veren Avrupa yakasında tek okul olma özelliğine de sahip olan okul, bu tarihi dokusuyla millete ve vatana faydalı evlatlar yetiştirmeye devam edecektir. Restore öncesi boş ve izbe bir bina olarak tinercilerin yuvası haline gelen bu tarihi bina, 2010 yılı Türkiye’sine yakışır bir duruma getirilmiş ve dimdik ayaktadır. Arif Şenel mezunları da binanın amaca uygun kullanıldığını görüp sevinmelidirler. Katkılarından dolayı Sayın Nüket Ercan’a ve Bakırköy kaymakamı Sayın Dursun Ali Şahin’e ilçemize bu eğitim yuvasını kazandırdıkları için teşekkürü bir borç biliriz. Bu arada restoreye tam destek veren İlçe Milli Eğitim müdürü ve Milli Eğitim Müdürlüğü çalışanlarını da unutmamak gerek. Sevgi ve saygılarımla


19

BAKIRKÖY’DE TEMİZ ÇEVRE İÇİN ELELE VERDİLER almak için bir araya gelen market yöneticileri temiz çevre için elele vermeye hazır olduklarını dile getirdiler. Belediye Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun da ,”Ülkemizde çok yaygın olarak kullanılan ve taşıdığı kimyasal maddeler ile çevreye büyük zarar veren plastik poşetlerin artık Bakırköy’de ekolojik dengeyi bozmasına izin vermeyeceğiz. Bakırköy’ümüzde 01 Ağustos 2010’dan itibaren plastik poşet yerine file, bez torba ve kese kağıdı kullanılacak. Market yöneticilerinin de Belediye Meclisimizin aldığı kararı desteklemesinden ötürü de memnuniyet duyuyoruz.”dedi.

Bakırköy Belediye Meclisi’nin 05 Nisan 2010 tarihli oturumunda alınan Bakırköy’de plastik poşet yasağı kararına Bakırköy’de faaliyet gösteren büyük marketlerden de destek geldi. Bazı market yöneticileri plastik poşet için son kullanım tarihi olan 01 Ağustos 2010’u beklemeden oxo biobozunur poşet kullanımına başladıklarını ifade ettiler. Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun ve Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Hacı Kuru ile plastik poşet kullanımının yasaklanmasıyla ilgili tebligatları

İŞİTME ENGELLİ ÖĞRENCİLER, YUNUS EMRE KÜLTÜR MERKEZİ’NDE BULUŞTU İstanbul 2010 AB Kültür Başkenti Projesi kapsamında, Bakırköy Kaymakamlığı, Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, Bakırköy Belediye Başkanlığı ve 118-E Lions Yönetim Çevresi Kulüpleri işbirliğiyle düzenlenen işitme engellilere yönelik proje, Yunus Emre Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Proje kapsamında düzenlenen ve sunuculuğunu Özcan Hakcan’ın yaptığı etkinliğe, Bakırköy İlçe Milli Eğitim Şube Müdür Yardımcısı Kemal Soytürk, İşitme Engelliler Komite Başkanı Semra Onuk, 118E Federasyon Başkanı Latife Baştuğ ve Paneller Komite Başkanı Cevahir Mekik’in yanı sıra Yahya Kemal Beyatlı Lisesi, Gürlek Nakipoğlu Lisesi, Ataköy Lisesi ile Yeşilköy 50. Yıl Lisesi öğrencileri de katıldı. Etkinlik, Mimar Sinan İşitme Engelliler Okulu ve Vezneciler İşitme Engelliler Okulu öğrencileri tarafından işaret diliyle istiklal marşının okunmasının ardından Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları anısına yapılan saygı duruşu ile başladı. Daha sonra sahneye çıkan ve istiklal marşını okuyan işitme engelli kız öğrenci ise katılımcılar tarafından uzun süre ayakta alkışlandı. Pop sanatçısı Gökhan Tepe’nin de mini bir konser verdiği etkinlikte, Mimar Sinan İşitme Engelliler Okulu ve Vezneciler İşitme Engelliler Okulu örgencileri tarafından sergilenen, gelin

arama tiyatro oyunu, Kolbastı Dansı, Bolu Halk Dansı, Kurdele Dansı ve ritim grubunun gösterileri büyük beğeni ile izlendi. Etkinlikte konuşan Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Kemal Soytürk, engelli veya engelsiz çocuklara imkan verildiğinde neler yapabileceklerini bir kez daha gördüklerini belirterek, ‘’Engelliler eğitiminin, eğitimimizin genel konularından birisi olduğunu burada bir kez daha gördük. Bizler Bakırköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü olarak Milli

Eğitim Bakanlığı’nın engellilerin eğitimine yönelik çalışmalarını taşrada en güzel şekilde uygulamaktayız. Bu anlamda Mimar Sinan İşitme Engelliler İlköğretim Okulu ve Vezneciler İşitme Engelliler İlköğretim Okulu öğretmenlerini ve öğrencilerini kutluyorum. Sivil toplum kuruşlarına ve organizasyonu düzenleyen Lions ailesine teşekkür ediyo-


20 1968 OlimpiyatLarı, hafızamdaki ilk spor olayıdır. Televizyon yok, TRT’nin yayın yaptığını hatırlamıyorum. Yaşım küçük, üstelik Yeşilköy’den Levent’e taşındığımız yaz... Onun için 68 Olimpiyatları’ndan kafama kazınan iki hadise, iki siyah Amerikalı madalya kürsüsündeki yumruklu protestosu ve yine Amerikalı atlet Bob Beamon’ın eski rekoru 55 santim geçerek kırdığı inanılmaz 8,90 metrelik uzun atlama rekoru, 1968’den kalma mı yoksa sonra mı idrak ettim, emin değilim. (1970 Meksiko Dünya Kupası’nı daha iyi hatırlıyorum. Hangisiydi unuttum, sonradan maçları sinemada seyrettiydik. 1972 Münih Olimpiyat Oyunları ise, en iyi ve en dikkatli izlediğimdir: rahmetli Kenanım’la birlikte, Basınköy’de, Nazmi Eniştemler’in bize tahsis ettiği siyah beyaz televizyonun önünde, günlerde sırt üstü yatarak...) Gençlik ve serdeki hafif anarşistlik... 200 metrede altın ve bronz madalya kazanan Amerikalı iki siyah atletin, Tommie Smith ve John Carlos’un siyah deri eldivenli yumrukları havada, başları önde posteri yıllarca hayal dünyamızı ve asıl oda duvarlarımızı süslemişti. İtiraf ediyorum ki, Aynur Çağlı’nın o muhteşem haberini okuyana kadar aynı karede önde duran, gümüş madalyalı Avustralyalı beyaz atlete hiç dikkat etmemişim. Adı Peter Norman imiş... İşte bu atlet geçen hafta öldü. Haberin ve konunun tekrar gündeme gelmesinin sebebi budur. *Gelelim hikayeye... Mexico City’de 200 metre finali koşulmuş. Amerikalı (siyah) atletler Tommie Smith ile John Carlos birinci ve üçüncü gelirken, ikinciliği Avustralyalı (beyaz) Peter Norman kazanmış. Madalya töreni için bekledikleri sırada, Carlos, Peter Norman’ın yanına gelerek sormuş: - İnsan haklarına inanıyor musun? - Evet, inanıyorum. - Peki ya Tanrı’ya? - Bütün kalbimle... Bunun üzerine, iki siyah atlet kafalarındaki eylem planını açıklamışlar, Norman tereddütsüz katılmış: - Ben eyleminizi destekleyeceğim, bana ne yapmam gerektiğini söyleyin! İlk defa, o günler için müthiş bir provokasyon hatta devrim sayılacak bir eylem planlıyor iki genç adam: Amerika’daki ırk ayrımcılığını ve siyahlara

İNTERNET’TEN

reva görülen fakirliği ve ikinci sınıf vatandaşlığı protesto edecekler... Ama nasıl? Fikir Norman’dan geliyor: bir çift siyah deri eldiven buluyorlar, sağ tekini Tommie, sol tekini John eline geçiriyor; fakirliği sembolize etmek için çıplak ayakla kürsüye çıkıyorlar, başları kederle öne eğik, sıkılı yumruklarını havaya kaldırıyorlar. Önlerinde duran beyaz atlet Peter Norman da, dayanışmasını göstermek için kalbinin üstüne ‘İnsan Hakları İçin Olimpiyat Projesi Hareketi’nin kokartını iğneliyor. Amerikan milli marşı çalarken plan icra ediliyor ve eylem koyuluyor. Ve tabii (hatırlıyorum) dünya birbirine giriyor. Amerika ayağa kalkıyor. Olimpiyatlar bile gölgede kalıyor, dünya gazeteleri yumrukları havada siyah atletlerin fotoğrafını birinci sayfadan veriyor... Amerikan Olimpiyat Komitesi iki siyahın spor kariyerini o saniye bitiriyor. Eylem amacına ulaşmış, Amerika’daki zenci azınlığın durumu dünya gündemine girmiştir. Smith ve Carlos spor hayatlarını (ve buna bağlı olarak geleceklerini) feda etmişler ama dünya tarihine geçmişlerdir. Dünyadaki yüz milyonlarca ezilmiş siyahın ilahı haline gelmişlerdir. Peki ya Avustralyalı beyaz Peter Norman? Meslektaşım Aynur’un anlattığına göre, Norman’ın da hayatı kararmış. Tommie Smith diyor ki: “Peter, bir beyazdı. O günlerde siyahların haklarını savunma cesareti gösteren, onurlu ve belkemiği sahibi beyaz çok azdı. Peter, Avustralya’ya döndüğünde kimse yüzüne bakmadığı gibi, herkes tarafından yargılandı. Onun da atletizm kariyeri bitti, spor çevrelerinden dışlandı. Tehditler, işsizlik ve tecrit nedeniyle öyle sıkıntılı günler yaşadık ki, üçümüzün de ilk evliliği sona erdi.” Avustralya Devleti Norman’ı ölene kadar affetmemiş ama... Norman intikamını mezara götürmüş: 1968 Olimpiyatları finalinde ikinci olurken kırdığı 200 metre Avusturalya rekoru hâlâ, 38 yıl sonra kırılamamış. Ölene kadar süren ‘eylem kardeşliği’ İki amerikalı ve bir Avustralyalı ‘lanetli’ atletin o gün başlayan ‘eylem kardeşliği’ ve dostlukları ömür boyu sürmüş. Aradan geçen 38 yıl boyunca, yazışmışlar, buluşmuşlar, görüşmüşler. Ta, geçen hafta, Peter Norman evinin bahçesinde kalp krizi geçirip 64 yaşında ölene kadar. Ve şimdi, aşağıdaki fotoğrafa iyi bakın:

ZÜLKANÝ SÝRMEN HEP AYNI HİKAYE… Ülkemiz genelinde vatandaş bir yoruma takıldığında ‘ben bu hikayeyi daha önce duymuştum’ der ve de haklıdır. Siyasetin her zaman vatandaş üzerinde bıraktığı yorgunluk açıktır. Kurunun yanında yaşın da yandığı gibi. Bir ülkede generallerin, albayların, Atatürkçü ve laiklerin ceza evlerinde olan bir ülke var mı? Devleti yönetenler vatandaşla olan ilgilerini kendi hesaplarına göre ayarlarlar ve çıkarcı olamazlar. Güneş doğduğu zaman herkesin üzerine doğar. Buzun üzerine yazılan isimlerin kısa zamanda eriyeceği bir gerçek ve unutulmamalıdır. Ülke genelinde herkes şu günlerde sağ duyulu olmalı ve tahriklere kapılmamalıdır. Görünen o ki anayasa değişikliği ile ülkede yeni bir gerginlik yaşandığı görünüyor. Uzmanlarımız Türkiye’nin bu yasa ile ilgili nerelere gideceğini bizlere yazıyor ve söylüyorlar. Ülke bu sicimin üzerinden giderken hiç unutamadığım 18 mart çanakkalenin kurtuluşu yıldönümündeki sayın ali kırcanın çanakkaleden canlı yayın yaptığı FATMA NİNENİN söyledikleri hala kulağımda çınlıyor. Fatma nine ‘bu ülkemizin kolay kolay yıkılamayacağı ve kendisine bağlanmak istenen maaşını almaması ve babasının ülkemiz için şehit olduğunu söylediğinde insanın gözleri dolu dolu oluyor Ve Fatma ninenin söylediklerinden ders çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum. Hergün askerlerimiz şehit oluyor. Anaların babaların yüreğine kor düşüyor. Biz ise hala ergenekon gibi işlerle uğraşıyoruz.ekonomi günden güne çöküyor vatandaşın alım gücü azalıyor. Aslında son dönemlerde depremle ile ilgili her kafadan ses çıkıyor gazete ve televizyonlarda çeşitli yazılar yazılıyor ve söyleniyor. Vatandaşın ruh halini hiç düşünmüyorlar. O yazıları okuyan ve televizyonlarda izleyenler nasıl rahat olabiliyorlar bilemiyorum. İstanbulun bu tip afetlere hazır olması ve büyük şehir belediyesinin olası bir afet veya depremlere kolluk olarak hazır bulunması gerekir. Seçimlere artık kısa bir dönem kaldı. Herşey önümüzdeki günlerde netleşecek. Partilerin seçim çalışmalarını başlatması seçimin beklide biraz daha öne çekileceği yönde işaretlerin olması vatandaşın beklentisidir. Herşey gönlünüzce olsun….


21

BAKIRKÖY’DE PLASTİK POŞET KULLANIMI YASAKLANDI Plastik Poşet Kullanımı 01 AĞUSTOS 2010 tarihinden itibaren kullanılamayacak Bakırköy Belediye Meclisi yaptığı toplantıda Bakırköy’de plastik poşet kullanımını yasakladı. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’in yönettiği toplantıda oybirliği ile alınan kararla plastik poşet yerine file, bez torba ve kese kağıdı veya oxo biyobozunur poşet kullanımı zorunlu hale getiriliyor. Karara uymayanlar hakkında 2872 sayılı Çevre Kanunu ile 5326 sayılı Kabahatlar Kanunu’na göre ceza uygulanacak. Plastik poşetlerin çevre kirliliği ile ekolojik dengenin bozulmasına sebep olduğunu ifade eden Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen,” Dünyada yaklaşık olarak 500 milyar adet plastik poşet kullanılmakta ve bunun sadece %1’i geri dönüşebilmektedir. Çevre kirliliğinin en büyük kaynaklarından biri olan ve doğada dönüşüm süreci yüzyılları bulan plastik poşet yerine ilçemiz sınırları içerisinde file, bez torba ve kese kağıdı veya poşet kullanımının zorunlu olduğu yerlerde de dönüşebilir oxo biyobozunur poşet zorunluluğu getirilimiştir. Market ve işyerlerinin mevcut stoklarında bulunan taşıma amaçlı plastik poşetlerin 1 Ağustos 2010 tarihine kadar tüketilmesi gerekmektedir. Karara uymayanlar hakkında 2872 sayılı Çevre Kanunu ile 5326 sayılı Kabahatlar Kanunu’na göre işlem yapılacaktır.”dedi.


22

Bakırköy Belediye Meclisi Ak Parti grup sözcüsü Mehmet Emin ERTEKİN; ‘’ kamu yerlerinin işgali ile ilgili çalışma yapılması için Bakırköy Belediye meclisine gündem önergesi verdik. Kamuya ait yerlerin işgali kabul edilemez. Katılım paylarının Ahmet Bahadırlı döneminden kaldığı söylemleri tamamen yanlış. Sayın Başkan Ateş Ünal Erzen televizyon kanallarının birisine verdiği demeçte vatandaşlara katılım payını ödemeyin diyor. Sayın Başkanın dediği bana ispattır. Ben ödemeyeceğim. ‘’ Adalet ve Kalkınma Partisi Bakırköy Belediyesi meclis üyesi ve grup sözcüsü Mehmet Emin Ertekin kamu kullanımına ait yerlerin işgalleri ile son bir aydır Bakırköylülerin en çok konuştuğu konu olan ve Bakırköylülere ödeme emri gönderilen kaldırım katılım payları ile ilgili sorularımızı yanıtladı. Sayın Mehmet Emin Ertekin, geçtiğimiz meclis döneminde, meclise kamu kullanımına ait yerlerin işgali ile ilgili bir önerge verdiniz. Henüz daha cevabını alamadınız. Bu konuyu biraz açar mısınız? Önergeyi Aralık veya Ocak ayında verdik. Önerge soru önergesi değil kamu yerlerinin işgali ile ilgili çalışma yapılması için verilen gündem önergesiydi. Gündeme alındı. 3 ayrı komisyona sevk edildi. Fakat 1-2 ay içinde bu komisyonlardan hiçbir cevap gelmeyince biz bir daha sorduk. Maalesef komisyonlara dahi göndermemişler. Bakırköy’ün genelinde kaldırımlarda kamulara ait boş görülen her yerde işgal var. Herkes kendine göre bir işgal türü belirlemiş, onu uyguluyor. Kimisi zincirle çeviriyor arabasını park ediyor,kimisi bariyer koyuyor, kimisi saksıyla çeviriyor masa koyuyor, kimisi dubalar koyuyor, kimisi kaldırımların üzerine demirler koyuyor.İnsanlar artık Bakırköy’ün sokaklarında yürüyemez hale geldi. Ve gerçekten bundan dolayı da kazaya maruz kalmış, yaralanmış insanlar var. Biz bu işgallerin hangisinin insancıl olduğunu, hangisinin kötü örnek oluşturduğunu hangisinin yasa dışı olduğunu tespit için bu önergeyi verdik. Dedik ki Bakırköy Belediyesi böyle bir çalışma yapsın,hatta arzu ederseniz 5-6 kişi çıkalım beraber dolaşalım.Yerleri tespit edelim. Örnekleri gösterelim.Vatandaşlardan görüş alalım.Vatandaşların %99’u bu konuda muzdarip. Sayın Ertekin, Belediye, kamuya ait parklara tabelalar asıyor. Ve parkları bakıma alıyor. Olimpiyat Evi’nin tam karşısında 11. Kısmın 2. Etap Blokları’nın olduğu yerde bir park var. Orada da tabela var. Yani kamuya ait. Ama oradaki apartman sakinleri parkı tamamen kapatmışlar. Bırakın Bakırköy’ü Ataköy’de dahi otursanız o parka girme şansınız yok. Orası kamuya aitse ve vatandaşlardan toplanan vergilerle bakımı, onarımı yapılıyorsa oranın açılması herkesin faydalanması gerekmez mi? Güvenlik gerekçesiyle oraların kapatılmasının yanlış olduğu herkes tarafından söyleniyor. Ama hiç kimse de bu yanlışı düzeltmiyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz? Bakırköy’deki parklara girersek içinden çıkamayız. İnsanlar parkları kendi sitesinin içine katıyor, güvenlik açısından değil o insanlar parkları sitesinin içine katıyor ve özelleştiriyor. Bunun örneği yok, bunun açıklaması da yok. Ne münasebet yani kamuya ait bir parkın etrafını bir site çevirebilir mi?. Ataköy’de kamuya açık büyük parklar var. Orada da çocuğunuzu parka götürüyorsunuz. Oturmanız

için bank yok. Mecburen orada çay satan yerin masalarında oturacaksınız. 1,5-2 TL verip bir tane çay içeceksiniz. Çay bahçesi. parkın tamamını kaplamış Siz burayı verdiğiniz zaman parkın tamamını kiraya mı

verdiniz. Onun bir sınırı vardır. Yani dışarıya 3-5 tane masa koyar, gerisi halka açık bir yerdir. Oraya bank koyarsınız. İnsanlar gider çocuğuyla birlikte orada oturur. Parkta havasını alır, çocuğunu gezdirir. Şimdi Bakırköy’de ki parkların tamamında işgal var. Maalesef sokak işgalleri ve bu tür kamu yerlerinin işgalleri Bakırköy’de çok fazladır. İnsanlar kaldırımda yürümek istiyorsa, kaldırımda yürüyebilmelidir.Yani bir kaldırıma çıkacaksınız, bir kaldırımdan ineceksiniz, caddede yürüyeceksiniz, arabalardan kurtulmak için biraz daha açıktan, caddeden yürüyeceksiniz. Böyle bir şey yok. Bunun üzerine gidilmesi ve çözüm aranması gerekir. Bakırköy’de trafik yoğunluğu çok fazla. Belediye seçimlerinde her mahalleye bir tane otopark, bir tane havuz vaat edildi.. Şimdi 6 senede bir tane otopark yapıldı mı? Vatandaşın ihtiyaçlarını karşılamak için proje üretmek gerekir. Ama maalesef 6 senede 1 tane proje üretilemedi. Ve çözüme yönelik hiçbir çaba gösterilmedi. Sayın Ertekin, son bir ay içinde vatandaştan Bakırköy’de bütün mahallelerde kaldırım ve yol katılım payı talep ediliyor. Ciddi rakamlar telaffuz ediliyor. Ahmet Bahadırlı döneminden kalan işlemlerin şu anda uygulandığı söyleniyor. Bu konuda neler söylemek istiyorsunuz? Tamamen yanlış. Ahmet Bahadırlı döneminden kalma dedikleri yalan. İnsanların ellerinde tahakkukları var ve o tahakkuklarda yazılı, 2004 yılında yapılan bir çalışma. Şimdi bu yönetimin zamanında da yapılanlar var. Onlarda önümüzdeki sene tahakkuk edilecek. Şu an yapılanlar tahakkuk ettirilmeyecek mi? 5 yıl dolmadan tahakkuk ettirilmesi gerekiyor. 2009 yılının 15-16 Aralık’ta tahakkuk ettirilenler 2004 yılında yapılanlardır. Ve alelacele son 10 gün içinde bunları götürüp muhtarlıklara bıraktılar. O tahakkuklar tekrar muhtarlıklardan alındı ve insanlara tebligat yapılmaksızın posta kutularına atıldı. Ve her bir

daireye 600-700 TL civarında tahakkuklar geldi.. Buna insanların çok fazla tepkisi oldu. Ayrıca kesilen tahakkuklar nasıl toplanıyor onu da anlamış değilim. Ben Bakırköy’de oturuyorum. Bana da tahakkuk gelmiş. Bana gelen tahakkukta hiç kimse bana senin burada imzan var, bu tahakkuku biz size tebliğ ettik diyemez. Yasalara göre tahakkukların imza karşılığı tebellüğ edilmesi gerekir. Ve bu yüzden yarın öbür gün icra işlemi de yapılamaz. Kaldı ki icra işlemini bırakın Sayın Başkan Ateş Ünal Erzen televizyon kanallarının birisine verdiği demeçte vatandaşlara katılım payını ödemeyin diyor. Sayın Başkanın dediği bana ispattır. Ben ödemeyeceğim. Ve bunu ödemediğim gibi ben Sayın Başkandan bu borcun kaldırıldığına dair yazı isteyeceğim. Ya siz ödeyeceksiniz yada kaldıracaksınız. Ödeyenler ne yapacak peki? Sayın Başkanın bunu da söylemesi ve çözüm yolu göstermesi lazım.. Bu katılım paylarının Bakırköy’de çok yüksek olmasının nedeni ihalelerin çok yüksek rakamlara yapılması ve gereğinden fazla paraların harcanmasıdır. Başka ilçelerde katılım payları 20-30 TL gibi komik rakamlarda geliyor ve vatandaşın haberi bile olmuyor. Başka ilçelerde 1415 milyon TL’ye yapılan kaldırım ihaleleri Bakırköy’de 25-26 milyon TL’ye yapılıyor. AKP olarak, bize vatandaşlardan gelen bütün yazılı itirazları alıyoruz ve dava açacağız. Sayın Başkanın televizyonda bunu ödemeyin demesi bizim için bir kanıttır, bir emsal teşkil ediyor. Biz bunun için bunu ödemeyeceğiz, vatandaşlara da ödettirmeyeceğiz. Sayın Başkana bu tebligatları götürüp vereceğiz. Bakırköylülere vermek istediğiniz başka mesaj var mı? Siyasi görüşü ne olursa olsun Bakırköy’de hizmete oy verilmesini istiyoruz. Biz devamlı şunu söylüyoruz. 6 senede 6 tane iş yapamıyorsanız siz bu işi yapamıyorsunuz Siz CHP olarak Bakırköy Belediyesi’nin yönetimini alacaksınız ve 6 senede 6 tane projeyi ortaya koyamayacaksınız.Bakkart üzerinden, okullara koyulan arıtmalar üzerinden siyaset yapılıyor. Okullarda bulunan 40 tane arıtmanın 15 ‘i çalışmıyor. Her sene 100 küsür bin TL buraya bakım ücreti ödeniyor. Her mahalleye bir havuz her mahalleye kreş yapacağız dediler. Yaptıkları kaldırımlar çöküyor ve bunlar havuz haline gelecek ve vatandaşlar bunları havuz olarak kullanacak. Bakırköy’de bir sene önce yapılmış taşlar yerinden sökülmüş veya hepsi çökmüş vaziyette. Hem çok yüksek rakamlara ihale yapacaksınız ve bunlar 6 ay 1 sene sonra çökecek. Vatandaşta bunun parasını ödeyecek. Vatandaşa yüklenmeye kimsenin hakkı yok. Vaat ettikleri şeyleri yapmaları gerekir. Yapamadıkları şey varsa biz yardım etmeye hazırız Her zaman onlarla birlikte Bakırköy için varız.


23

Bakırköy Belediyesi Hesap İşlerinden sorumlu başkan yardımcısı Gülten TOZANLI

‘’KATILIM PAYI ALMAK YASAL ZORUNLULUKTUR’’ Bir aydır Bakırköy’de belediyenin gönderdiği kaldırım ve yol katılım paylarından ötürü fırtınalar kopuyor. Gelen rakkamların yüksekliği ise dedikodu malzemesi yapılmasına neden oluyor. Bakırköy adeta cadı kazanı gibi. Ayrıca Bakırköy Belediye başkanı Ateş Ünal ERZREN’in bir TV kanalında konu ile ilgili soruya ‘’ katılım paylarını kimse ödemesin’’ çağrısı kafaları iyice karıştırdı. Adalet ve Kalkınma Partisi Bakırköy Belediyesi meclis üyesi ve grup sözcüsü Mehmet Emin Ertekin’in gazetemize yaptığı açıklamada ‘’ ben belediye başkanımızın sözü üzerine katılım payını ödemeyeceğim. Kimse de ödemesin’’ demesi üzerine ortalık iyice karıştı. Tüm bu söylentilere son vermek ve kafası iyiden iyiye karışan Bakırköylüleri aydınlatmak için Bakırköy Belediyesi Hesap İşlerinden sorumlu başkan yardımcısı Gülten TOZANLI’ya sorduk; Sayın Gülten Tozanlı, son günlerde Bakırköy’de herkesin dilinde olan bir konu var. Herkese çok yüksek rakamlarda katılım payı geliyor. Bu nedir? Bir de buna bağlantılı olarak Sayın Başkan Ateş Ünal Erzen bir televizyon kanalına verdiği demeçte katılım payını ödemeyin dedi. Bu konuyu açıklar mısınız? Katılım payları 1984 yılından beri kanun gereği uygulanıyor. Belediye Geller Kanunu’nun 86,90,92,94,95.maddelerine göre kanun hükmüdür. Bütün belediyelerde uygulanır. Tahakkuk süreleri 5, tahsilat süreleri ise 2 yıldır. Bakırköy Belediyesi’nde geçmişten yapılan yollar diye bahsediliyor. Evet 2004 yılında yapılan ihaleler, ama yolun halka sunuluşu nasıl olur. 2004’te yapılan bir ihale, ihale yapıldığı andan itibaren yapılan iş halkın hizmetine sunulmuş demek değildir. O işin süreçleri vardır. İlgili firma ile geçici kabulü yapıldıktan sonra bu halkın kullanımına sunulmuş demektir. Ve bu tarihten itibaren 5 yıl içerisinde tahakkuk ettirilir. Tebliğ tarihinden itibaren de 4 eşit taksitle 2 yılda ödenir. Bu ödeme şekilleri tahakkuk edilen tarihten itibaren ilan tahtalarında yayınlanır. Belediye Meclisi de tarihlerini belirler. Buda yasalarla belirlenmiştir. Biz bunları Mayıs ve Kasım ayı olmak üzere tahsil ediyoruz. Kesinlikle kanun hükmünde yer alır. Ve bütün belediyeler de uygulanır. Uygulanmaması konusunda sıkıntı vardır, çünkü kamu zararına sebebiyet vermek demektir. Belediyeye aşırı şikayetler geliyor. Bununla birlikte başkanımız bu dosyaların bir daha gözden geçirilmesini istiyor. Bende aynı şekilde düşünüyorum. Belediye Gelirleri Kanunu’nun 93. maddesine göre ilgili belediyeler bunun tahsilat süresini uzatma noktasında Bakanlar Kurulu’ndan yetki talep etme hakkına sahiptir. Biz bu yola da gitmek istiyoruz. Bu tahsilat süresini uzatabilmenin yollarını arıyoruz. Ve de bu şikayetler üzerine Sayın Başkanımızın da söylemiş olduğu gibi bu dosyaları bir inceletelim, gerçekten bir usulsüzlük var mı? Yada fazla var mı? Yada o sokaktaki rayiçlerle ilgili vatandaşın itirazı haklımıdır. Bu itirazları değerlendirmek üzere durdurduk. Ama bu geçmişten yapılanında 5 yıllık süre aşamasında değil, bahsettiğim gibi 2004’te yapılan bir ihalenin vatandaşın kullanımına sunulana kadar, geçici kabulü yapılana kadar, o tarihten itibaren de 5 yıllık tahakkuk süresi ve tahsilat süresi başlıyor. Biz o noktadayız. Yani biz hemen günü gününe ihale yapılıp da vatandaşa bunun maliyeti budur diye ne ödeme emri, ne ihbarname, ne de tahakkuk fişi göndermedik. Şu anda gidenler 2004 yılında yapılıp geçici kabullerinde 2005’in sonlarına kadar yapılmıştır. Yani 2004’te ihale yapılmış bu ihale devam etmiş, vatandaşın kullanımına sunulmuş, geçici kabulü yapılmış, geçici kabulü yapıldıktan sonrada vatandaşa ihbarnameler tahakkuk edilip gönderilmiştir. Süreç budur. Sayın Tozanlı, hukuk bir zincirdir. Şimdi bir borç tebellüğ edildikten sonra itiraz hakkınız varsa itiraz

edersiniz. İtiraz hakkınız yoksa ödeme emrinin belirtildiği tarihte onu ödemezseniz tebliğ eden kişi veya kurum tarafından icra işlemi başlatılır. Şimdi burada bir açmaz var. Sayın Belediye Başkanı öde-

başlar veya Bakanlar Kurulu’ndan yetki alırsınız 5 yıla kadar uzatabilirsiniz.

Benim bildiğim kadarıyla belediyenin Bakanlar Kurulu’ndan yetki alması söz konusu değildir. İçişleri Bakanlığı kanalıyla alınabilir? Evet İçişleri Bakanlığı kanalıyla. Yasa çok açık. Bu gibi taleplerde artık belediyeler olarak direkt İçişleri Bakanlığı’na yazabiliyoruz. Ancak bir görüş istersek bununla ilgili hiyerarşik sistemi uyguluyoruz. Ve yasa da aynen şöyle diyor, ‘’Harcamalara katılma payları belediyelerce veya bunlara bağlı müesseselerce 92. maddeye göre payların ilan ve tebliğ edildiği yılı takip eden yıllardan itibaren 2 yılda ve 4 eşit taksitle, peşin ödemelerde tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde tahsil olunur. Buda %25 indirimli olur. Ancak yukarıda yazılı dönem, ödeme süreleri ilgili belediyelerin teklifi üzerine 5 yıla kadar uzatılabilir. Ve buna göre tahsil sürelerini tespit etmeye Bakanlar Kurulu yetkilidir. Bakanlar Kurulu’nca bu yetkinin kullanılması halinde uzatılan ödeme süreleri içinde belediyeler, belediye meclisleri kararı üzerine ve 6183 sayılı Amme Alacakları Tahsili hususundaki, hakkındaki kanun uyarınca alınan tecil faiz oranını aşmamak üzere faiz alabilirler’’ Gerçekten kanun hükmüdür Ve meyin diyor. Ama belediyeden giden katılım payları belediyelerce 1984 ten beri uygulanan bir şeydir. ile ilgili resmi yazı, rakam olarak tebellüğ edilmiş İnsanlarda almışlar. Şimdi ne olacak? Bu arada arsa rayiç bedellerinin yeniden değerŞimdi burada sadece yol harcamalarına katılım lendirilmesine değinmek istiyorum. Bakırköy payına münhasır bir şey var. Yasa derki, tebliğ tari- Belediyesi’nce 2010 yılında arsa rayiçleri yeniden hini takip eden yıldan itibaren 2 yılda 4 eşit taksitle değerlendirildi. Ve çevre ilçelerin içinde sadece ödenir. Yani siz elinize geçtiği andan itibaren Bakırköy Belediyesi’nde arsa rayiçleri %10’larda hemen bunu ödeyin anlamında değil. Tebliği 2010 kalmıştır. Ben size birkaç örnek vereyim. yılında aldıysanız, bu demektir ki 2011 yılının Mayıs Bahçelievler Belediyesi’nde Açık Sokak 800 TL, bir ayında ilk taksiti başlayacak. Yani önünüzde 1 yıl önceki dönemde Bahçelievler Açık Sokak arsa birim süre var. Sayın başkan bunu belirtmek istiyor. Ve fiyatı 290 TL. Güngören Merkez Mahallesi Abdi televizyon kanalına verdiği demeçte zaman kısıtlı İpekçi Caddesi bundan önceki dönemde 170 TL, olduğu için ve teknik bir konu olduğu için sayın 2010 yılında uygulanan 1000 TL. Bunları da başkanımız bunu tam detaylarıyla anlatmamıştır. kıyaslamak lazım. Biz Bakırköy halkından bunlarla Anlatsa bile zaman nedeni ile detayın yayınlanilgili teşekkür de aldık. Bir vatandaşımızın madığını zannediyorum. Bakırköy’de ve Bahçelievler’de evi var. Vatandaşımız bize ‘’Benim oradaki evimle buradaki Diyelim ki ben belediyeden gelen katılım payı evimin değeri aynıdır, metrekareleri de aynıdır, evrakını bugün teslim aldım.? geçen yıl verdiğim emlak vergisi ile bu yıl verdiğim Bugün teslim aldıysanız ilk taksitiniz 2011 yılının emlak vergisini karşılaştırdım. Burada 70 TL verdim, Mayıs ayında başlayacaktır. 1 yıllık süre vardır. orada 360 TL verdim’’dedi. Dilekçe verdi, teşekkür Ama bu yol harcamalarına katılma payına özel bir etti. Bunlarında göz önüne alınması lazım. Ayrıca durumdur. Tebliğ tarihini takip eden yıldan itibaren neden 2004’te geçici kabulü yapıldıktan sonra gönderildiği konusunu da açıklayayım. Mülkiye Müfettişlerinin denetim sonucu harcama katılma pay1-Tahakkuk süreleri 5, tahsilat larının yasa hükmü olduğunu, yasal olarak alınması süreleri ise 2 yıldır gerektiğini, alınmaması noktasında belediyenin ve belediye meclisinin kamu zararına sebebiyet vere2- Gecici kabul tarihten itibaren 5 yıl ceği noktasında görüş bildirdiği için bunları gönderiyoruz. Ayrıca neden komşuma 100 TL geldi içerisinde tahakkuk ettirilir. bana 90 TL geldi öbürüne 110 TL geldi gibi bir çok şikayetler alıyoruz. Şimdi bunun standart bir ücreti 3 Tebliğ tarihinden itibaren de 4 eşit yok. Arsa metrekareleri farklıdır, daire metrekareleri farklıdır, emlak rayiçleri farklıdır. Ve taksitle 2 yılda ödenir. de emlak rayiçlerinin de alınacak harcama katılma payları emlak rayiç değerinin %2’sini geçemeyecek şekilde ayarlanmalıdır. Ancak bu şekilde %2’sini 4-Tebliği 2010 yılında aldıysanız, bu geçiyor ise kalan miktar üzerinden. 6183’e göre demektir ki 2011 yılının Mayıs ayında yani Amme Alacakları’na göre eğer ödemeyecek ilk taksiti başlayacak. Yani önünüzde durumda olanlar var ise, bu 6183’e göre de fakirlik ilmühaberi ile birlikte durumunu da gerekçe gös1 yıl süre var. terirse, kamu vatandaşı mağdur etmemek anlamında bu alacağından vazgeçebilir. 5-Evrekı bu günkü tarih ile teslim Bu çok önemli ama, O zaman Bakırköy Belediyesi aldıysanız ilk taksitiniz 2011 yılının Türkiye’deki ekonomik gidişatı örnek göstererek bu alacağından vazgeçem mi? Mayıs ayında başlayacaktır. 1 yıllık Bu kanundan gelen bir şeydir. Mülkiyet üzerinden süre vardır. Ama bu yol harcamaları- alınan bir şey bu. Mülkiyeti olmayandan bunu talep na katılma payına özel bir durumdur. edemiyorsunuz ki. Yasa size bunu emrediyor. Diyor ki, mülkiyet üzerinden alın, kimin mülkü varsa Tebliğ tarihini takip eden yıldan ondan alın. İnsanların barınacak evi yoktur maaşı itibaren başlar veya Bakanlar Kuru- yoktur ona sosyal devlet anlayışıyla zaten kaymakamlıklarda belediyelerde sağlık açısından lu’ndan yetki alırsınız 5 yıla kadar eğitim açısından yardım yapıyor.

uzatabilirsiniz.


24

GONK

İmza üstüne imza... Ama görüyorsunuz ya; Ortada ne mühür var, ne de Süleyman!.. *** OLAMAZ MI? İstanbul Güngören’de yağan yağmur sonucu meydana gelen çukura 11 otomobil düşmüş! Yağmurun, asitli olması sonucu kazanın meydana geldiği söyleniyor... Acaba?.. Asitten mi, kasıttan mı?.. *** BOŞ GEÇİN BUNLARI... “Beyoğlu’ndaki tarihi Emek Sineması yıkılsın mı? Yıkılmasın mı?..” Günlerdir bu konuşuluyor... İlahi tartışma meraklıları; Emeğin ne kıymeti var ki, sinemasının olsun!?. *** BAK HELE... Pop müziğin kraliçesi olarak bilinen Madonna, “Ben yerimde duramam” demiş. Ondan mı yoksa; Sürekli ev değiştiriyor haspa!

PAKETTEKİ (!) ANAYASA... “Anayasa Paketi” “Anayasa Paketi” Hale bakın... Gören de market alışverişi zannedecek... Ne yaptık, ettik sonunda koskoca Anayasa’yı da pakete soktuk ya helal olsun!.. *** MAYIS HALİ... “1 Mayıs...” “19 Mayıs...” “27 Mayıs...” Ajandası bayağı yüklü bir ay... Tarihleri belli de, coğrafyası nasıl diyeceksiniz? Belli değil mi?.. Hem hareketli, hem bereketli!..

BAYILDIĞIM SÖZLER “Allah uçmayan kuşa alçak dal verirmiş.” “Elden vefa, zehirden şifa bekleme” “Tarlada izi olmayanın harmanda yüzü olmaz” “Yapıcı bir tenkit, akıllı insanları güçlendirir.Ahmakları öfelendirir.” NAPOLYON GEL DE ŞAŞMA... “Düşmanınızın neden korktuğunu anlamak Çin’de yaşında bir kadınbakın” okuma yazma için, sizi102 ne ile korkuttuğuna ERIC HOFFER

*** DUYURULUR... “Silahlanma Yasası “ yoldaymış... Ülkemizde yılda 3 bin kişi ateşli silahlar sonucu hayatını kaybettiğine göre; Acaba “Silahsızlanma Yasası” ne zaman çıkacak?! *** ŞAŞTA KAL! Bir tutuklama... Bir tahliye... Bir tutuklama... Bir tahliye... Bu oyunu fazla sevdik galiba!.. *** METAMORFOZ! Rahmetli Nasrettin Hoca: “Çocuklarınıza ‘Eyüp’ adını koymayın, birgün gelir ‘İp’ olur” demiş... Korkarım... “Yargı Reformu” “Yargı Reformu” Diye diye , “Reform” da olacak “Deform”!.. *** İMZA VAR DA... “Islak İmza” “Kuru İmza “Depo İmza”

NORMALDİR! İşe alınmalar artık kur’a ile yapılıyormuş. Tabi ya... Kaçın kurrasıyız biz!?

GEL DE ŞAŞMA... Çin’de 102 yaşında bir kadın okuma-yazma öğrenmek için ilkokula başlamış. 6 yaşındaki çocuklarla aynı sırayı paylaşan Ma Xiuan, böylece dünyanın en yaşlı ilkokul öğrencisi unvanını elde etmiş. Ne diyeyim helal olsun! “Aman canım, 50’sinden sonra öğrensem ne olur, öğrenmesem ne olur” diyenlerin kulağı çınlasın!.. *** DURUM VAZİYET... Enerji Bakanı Taner Yıldız, yumruklu saldırıya uğramış... Daha önce de Ahmet Türk aynı saldırıya maruz kalmıştı... Maalesef bu hale geldik işte... Bakan da yumruklanıyor, bakmayan da!.. *** BİR BU EKSİKTİ... Meteorolojiye göre, ‘Volkanik küller’ (Biz görmedik ama)Türkiye’ye de gelmişmiş. Halimiz duman zaten, biraz da küllenelim bakalım!.. ***

*** S.O.S. “Açılıma ne oldu?” “Açılıma ne oldu?” Valla o kadar ‘açıldı’ ki, dönmediğine göre,maazAllah sakın boğulmuş olmasın! *** O DA İŞİNİ BİLİYOR! Et fiyatları almış başını gidiyormuş... Nereye, diye sormayın sakın... Nereye olacak, fakir-fukaranın tenceresine değil ya; Zenginin sofrasına! *** HALİ PÜR MELALİMİZ! Eloğlu: “Ay” diyor... Biz ise dünün tahıl zengini ülke olarak onun bunun kapısını çalıp: “Biraz buğday” diyoruz!.. *** ÇUF ÇUF! Ekonomide trend yukarı doğru çıkıyormuş... İyi de; Başka bir hesaba göre ise aşağı doğru giden ne? Tren mi!? *** LÜTFEN BİRAZ TEVAZU... Türkiye 2010’da ‘Altın Yılı’nı yaşayacakmış. Valla ne yalan söyleyeyim: Vazgeçtik altından, biz gümüşe va bakıra da fitiz! *** ...VE NİHAYET 50 yıldır IMF ile stand-by... 50 yıl sonra; Hadi bay bay!.. *** HAKKIMIZI YEMEYELİM.. Türkiye ‘cep’ ten konuşmada Avrupa üçüncüsüymüş. Demek ki; İş’de kazanamıyoruz ama, çenede bayağı iyimişiz hani!.. *** ACI GERÇEK... En fazla ihracatı Almanya’ yapmışmışız... Ona ne şüphe; 50 yıldır o topraklara insan ihraç ediyoruz! *** NEME LAZIIIIM... Uzmanlara göre: “Toplumda bir adaptasyon sorunu var”mış. Valla biz ona çoktan razıyız; EDEPtasyon sorunu olmasın da!.. *** ...VE MİNEL GARAİP! Türk Telekom, otobüs duraklarına ev yapmış. Oldu olacak; Tapusunu da versin bari!..


25

Engelliye komşularından örnek davranış

ATAKÖY 11. KISIMDA ENGELLİYE PARK YERİ İstanbul’un her yerinde olduğu gibi Ataköy 11. Kısımda da otopark sıkıntısı çekiliyor. Bu arada güçlüler yasaları hice sayarak, bizi yönetenlerin ve engel olması gerekenlerin himayalerinde kamuya ait yol ve otoparkları bariyerlerle kapatarak özel otopark olarak kullanmaya devam ediyor. Tüm bu sıkıntıya karşın 11. Kısım yönetimi Yasemin blokta oturan engelli komşuları için bu bloğun önündeki otoparkta özel bir yer ayırdı. Özel otoparka kavuşan engelli komşuları dilediği zaman aracı ile evinden çıkabiliyor. Dönüşte ise kendisine tahsis edilen otoparka aracını park edebiliyor. Konu hakkında gazetemize bilgi veren Ataköy 11. Kısım müdürü Lütfü BOZOK, 11. Kısımda ikamet eden genç bir sakinlerinin aracını otoparka park ederken sorun yaşadığını fark etmeleri sonucu bu uygulamayı yaptıklarını belirtirken, “Amacımız sitemizde oturan sakinlerimizin rahat hareket etmeleri ve sorunsuz bir şekilde yaşamlarını devam ettirebilmeleridir. Geçtiğimiz günlerde sitemizde yaşayan engelli bir gencimizin aracını park ederken ve araçtan inerken sorunlar yaşadığını fark ettik. Bunun üzerine site yönetimince özürlü vatandaşlarımıza rahat hareket alanı sağlayabilecek otopark alanlarının ayrılmasının uygun olacağını düşünerek bu alanları ayırdık” dedi.

KÜTÜPHANE HEM BAKIRKÖY’E, HEM DE TÜRKİYE’YE IŞIK SAÇIYOR

Bakırköy Belediyesi bünyesinde 25.11.2008 tarihinde müdürlük hüviyeti alan Bakırköy Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü Bakırköylülere kitap temin etmenin yanı sıra 2009 yılında Türkiye genelindeki okullara ve sivil toplum örgütlerine 10.885 adet kitap ve 56 koli test kitabı, ansiklopedi ve benzeri kitap gönderdi. Bakırköy Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü bünyesinde hizmet veren kütüphanede sadece Bakırköylülere değil Türkiye genelindeki okullara ve sivil toplum örgütlerine de ışık saçtıklarını belirten Bakırköy Belediyesi Kütüphane Müdürü Hulusi Diri,” Kütüphanemizdeki binlerce kitapla Bakırköylülere hizmet verirken kitap bağışçılarından topladığımız

kitapları yurdumuzun pek çok ücra köşesine de gönderiyoruz. Sadece 2009 yılında 10.885 adet kitap ve 56 koli test kitabı,ansiklopedi vb. kitapları da Şanlıurfa’dan Van’a, Silopi’den Mardin’e kadar olan geniş yelpazedeki illere gönderdik. Ayrıca Osmaniye Mahallesi’nde bulunan Müdürlüğümüzün olduğu binada internet salonu ve 20 kişilik eğitim ve kitap araştırma odasını da hizmete açtık. “dedi. Kütüphane Müdürü Diri, belediyenin diğer müdürlükleri ile de işbirliğine geçerek diğer iller kitap gönderirken 51 koli giysi ve 15 koli tıbbi malzeme de gönderdiklerini sözlerine ekledi.


26

BAKIRKÖY’DE ÖMRÜNÜ TAMAMLAMIŞ LASTİKLER TOPLANACAK

Bakırköy Belediyesi ile Lastik Sanayicileri Derneği (LASDER) arasında imzalanan protokolle Bakırköy’deki ömrünü tamamlamış lastikler toplanacak. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen ve Lastik Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Bahadır Ünsal’ın imzaladığı protokolün

detaylarını görüşmek için bir araya gelen Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun ve LASDER Lojistik Müdürü Erdoğan Şahin önümüzdeki günlerde uygulamaya geçileceğini bildirdiler. Protokolle ilgili bilgi veren Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Yervant Özuzun,” Bakırköy Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ekiplerimiz gerek kendi kurumumuzda gerekse bölgemizdeki araç servislerindeki ömrünü tamamlamış lastikleri toplayarak, LASDER’e teslim edecek. Bu amaçla Belediyemiz ömrünü tamamlamış lastiklerin toplanmasını, taşınmasını, geçici depolanmasını ve malzeme geri kazanım ve enerji geri dönüşümü amacıyla teslimini sağlayacak. Bu bağlamda Bakırköy’de plastik poşet kullanımının yasaklanmasının ardından ömrünü tamamlamış lastikleri toplayarak Bakırköy’de çevre

kirliliğini en aza indirecek önemli bir kararı daha uygulamaya başlayacağız.”dedi.

İstanbul Modern’de sanatçılarla birlikte graffiti, animasyon, müzik ve heykel çalışmaları devam ediyor

G E N Ç L E R C U M A R T E S İ A T Ö LY E L E R İ N D E B U L U Ş U Y O R İstanbul Modern Sanat Müzesi, Eğitim Sponsoru Garanti Bankası’nın katkılarıyla düzenlediği “Gençlik Atölyeleri” başlıklı program ile cumartesi günleri lise ve üniversite düzeyindeki gençleri sanatçılarla buluşturuyor. 13 Mart’ta başlayan ve 18 Aralık’a dek sürecek olan “Gençlik Atölyeleri”, graffiti, animasyon, müzik ve heykel çalışmalarının yer aldığı dört farklı atölye çalışmasını içeriyor. Gençler, ücretsiz olarak katılacakları graffiti atölyesinde Çağrı Küçüksayraç, müzik atölyesinde Alper Maral, heykel atölyesinde Seçkin Pirim ve animasyon atölyesinde Başar

Muluk ile birlikte yaratıp, üretiyor. İstanbul Modern’in genç izleyicilerinin beklenti ve taleplerinden yola çıkılarak tasarlanan “Gençlik Atölyeleri”nde, kelimeler ve cümleler görsel imgelere, sıradan nesneler enstrümanlara, fotoğraf kareleri filmlere, inşaat malzemeleri heykellere dönüşüyor. Her bir atölye, çağdaş sanat alanında çalışmalar gerçekleştiren sanatçıların sunumu ile başlıyor ve sanatçıların yönetiminde sanat çalışmalarının gerçekleştirildiği bir takım oyunu olarak şekilleniyor. Çağrı Küçüksayraç ile graffiti çalışmasında gençler, sokak sanatı olarak tanınan graffitinin doğasını ve bölgesel özelliklerini tanıyor, müzenin dış mekânında kendi stillerini geliştiriyor ve graffitiler yaratıyor. Alper Maral’ın “Gündelik Nesneler ile Duysal Tasarım” başlıklı atölyesinde, nota

bilen ya da bilmeyen, müziğe gönül veren meraklı ve hayalgücünü kullanmayı seven gençler, ses evreninde gündelik objelerle kendilerine enstrümanlar yaratıyor, sesleri ayrıştırarak seçiyor ve kompozisyonlar oluşturuyor. Başar Muluk ile Animasyon Atölyesi’nde gençler çeşitli malzemelerden yola çıkarak karakterler yaratıyor, senaryolarını hazırlıyor, storyboard ve layout çalışması yapıyor ve stop-motion teknikleriyle animasyonlarını tamamlıyor. Seçkin Pirim ile Heykel Atölyesi’nde gençler, yontma ve oyma tekniğiyle, beton malzemeyi işleyerek heykellerinden kollektif bir yerleştirme gerçekleştiriyor.

ATAKÖYLÜLER DERNEÐÝ

SORUNLARINIZIN ÇÖZÜMÜ ÝÇÝN ÜYE OLUN, DESTEK VERÝN

Telefon:(0212) 560 82 81


27

ARAÇ KULLANANLAR

KİTAP KURTLARINA KAYMAKAMDAN ALTIN Rıfat Ilgaz Halk Kütüphanesi’nde en çok kitap okuyan Fazilet Paker ve Halil Murat Gönenç’e Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin altın hediye etti. 46.Kütüphane Haftası Rıfat Ilgaz Halk Kütüphanesi’nde düzenlenen etkinlikle kutlandı. Etkinliğe Kartal Kütüphane Müdürü Lokman Serdar, Bakırköy Kaymakamlığı Yazı İşleri Müdürü Filiz Ayrancı, Bakırköy Malmüdürü Sabahattin Aydın, Çevre Koruma Müdürü Hasan Hüseyin Dönmez, görme engelliler, kitap dostları ve öğrenciler katıldı. Görme Engelli Selim ve Kerim Altınok kardeşlerin mini bir konser verdiği etkinliğe katılan Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin, en çok kitap okuyan yetişkin okurlardan Fazilet Peker’e altın hediye etti. Kitap okumayı teşvik etmek için altın ödüllerinin verildiğini belirten Kaymakam Şahin, “Atatürk cephe de dahi kitap okuyordu. Kitabın önemini bilen ve okuyan kişiler hayatta hep başarılı olmuşlardır. Bir kişi ayda en az bir kitap okuması gerekiyor. Çünkü su gibi akıp giden zamanı değerlendirmenin en iyi yolu kitaptır. Altı milyarı aşkın insanın sorunlarının temelinde eğitim yatıyor. İnsanı eğitirsek, dünyayı da düzeltmiş oluruz” diye konuştu. Çocuk okurlardan en çok kitap okuyan Halil Murat Gönenç ise altın hediyesini Kütüphane Müdürü Güler Derya İslam’dan aldı. Ayrıca görme engelliler için kütüphane bünyesinde kurulan Dijital Sesli Kütüphane’de gönüllü kitap okuyan Cemile Muti ve Sevgi Gemiciye teşekkür belgeleri Kartal ve Gaziosmanpaşa kütüphane müdürleri tarafından takdim edildi. Uzun süredir kütüphanede görme engellilere bilgisayar ve İngilizce kursu veren Selim ve Kerim kardeşler, kendilerine ait albümden seslendirdikleri şarkı ve türkülerle davetlilere unutulmaz anlar yaşattılar.

MUTLAKA OKUYUN Hürriyet Gazetesi köşe yazaraı Şükrü Kızılot aracınızda bulundurulması gereken ilk yardım malzemelerinin neler olduğunu yayınladı. Mesele çengelli iğne. Hemde 12 adet bulundurulması gerekiyor. Bulundurmazsanız araç kullanmaktan men edilebiliyor. 26 Aralık 2006 tarih ve 26301 sayılı resmi gazetede yayınlanan Sürücü Adayları ve Sürücülerde Aranacak Sağlık Şartları ile Muayenelerine Dair Yönetmeliğin 3. bölümü çok acık. Okuyun ve tedbirinizi şimdiden alın. Yoksa trafik kontrolundaaraç kullanmaktan men edilebilir ,

ÇÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli Hükümler

Araçlarda bulundurulması gereken ilk yardım malzemeleri MADDE 10 –(1) Araçlarda aşağıda belirtilen ilk yardım malzemeleri bulundurulması zorunludur.

CİNSİ : MİKTARI : -Büyük sargı bezi (10 cm x 3-5 m)

2 Adet

-Hidrofil gaz steril (10x10 cm 50’lik kutu) 1 Kutu

-Üçgen sargı 3 Adet

-Antiseptik solüsyon (50 ml) Flaster (2 cm x 5 m) 1 Adet

-Çengelli İğne 10 Adet

-Küçük makas (paslanmaz çelik) 1 Adet -Esmark bandajı 1 Adet

-Turnike (En az 50 cm örgülü tekstil malzemeden) 1 Adet

(Yavuz ARPACIK)

-Yara bandı

ÖZHAN CANAYDIN’IN İSMİ BAKIRKÖY’DE YAŞAYACAK Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’in yönettiği Bakırköy Belediye Meclisi’nde oy birliği ile alınan kararla Florya Metin Oktay Tesisler’inin karşısındaki isimsiz park ve yeşil alana vefat eden Özhan Canaydın’ın adının verilmesi kararlaştırıldı. Galatasaray Spor Kulübü Eski Başkanı Özhan Canaydın’ın Türk sporunda fair play centilmenlik anlayışının en büyük temsilcilerinden biri olduğunu vurgulayan Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen yaptığı açıklamada,” 22 Mart 2010 tarihinde vefat eden Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, Türk sporunda fair play centilmenlik anlayışının en büyük temsilcilerinden biri, örnek bir spor adamımızdır. Bakırköy Belediye Meclisimizin oy birliği ile aldığı kararla Özhan Canaydın’ın adı Florya

DİKKAT...

Metin Oktay Tesisleri’nin karşısındaki Germiyan Sokak ve Birgül Sokak arasındaki isimsiz parka ve yeşil alana verilecek. Parkın düzenleme çalışmaları devam ediyor.Özhan Canaydın Parkı kısa süre içerisinde hizmete açılacak.”dedi.

10 Adet

-Alüminyum yanık örtüsü 1 Adet

-Tıbbı eldiven 2 Çift

-El feneri 1 Adet

Cezai işlemler

MADDE 11 –(1) Bu Yönetmelikte belirtilen hükümlere uymayan sürücüler, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun ilgili hükümlerine göre cezalandırılır. (2) Ayrıca, bu Yönetmelikte belirtilen kural, yasak, zorunluluk ve yükümlüklere uymayan sürücüler araç kullanmaktan men edilir.


28

ŞAMPİYON OKUL BAKIRKÖY’DEN Bakırköy’de ilk defa bir okulun bu başarıyı elde ettiğini vurgulayan okul müdürü Fadime Ertop; ‘Sınav maratonu çok zorlu geçti.Ama öğrencilerimiz gerçekten çok yoğun bir tempoda çalıştılar.Hatta öğretmenlerimizle birlikte derslerden sonra akşamları en az 2 saat matematik olimpiyatına hazırlandılar. Ve başardılar. Bakırköy’de ilk defa bir okul bu başarıyı elde etti. Belediye Başkanımız Ateş Ünal Erzen ve ekibine teşekkür ediyorum Başarımızı hemen kutladılar ve bunu Bakırköy’ün bir çok noktasına astıkları tebrik pankartları ile dile getirdiler. İlçe Milli Eğitim Müdürümüz Özcan ve Şube Müdürümüz Kemal Bey, telefonla arayarak

tebrik ettiler ve öğrencilerimizin bilgilerini istediler. Bakırköy ilçesine böyle bir derece getirmek bizi çok onurlandırdı.’ dedi. Olimpiyat ikincisi olmaktan dolayı çok mutlu olduğunu söyleyen Beyza Ayduı ise, ‘Bu sınav için çok çalıştım. Hocalarımızla birlikte çok iyi hazırlandık ve sonunda istediğimiz başarıyı elde ettik. Benin bu yarışma da başarılı olmam için destekleyen öğretmenlerimize ve okul idaremize çok teşekkür ediyorum’’ diye konuştu. Olimpiyat üçüncüsü Gizem Işık’ta öğretmenlerine ve okul müdürüne teşekkür ederek, çok mutlu olduğunu ve başarılarının devam edeceğini vurguladı.

Özel Çoşkun Eğitim Kurumları’nın düzenlediği ve İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü onaylı ‘’Coşmaya 2010 Matematik Olimpiyatları’’na katılan Bakırköy Özel Orkunoğlu İlköğretim Okulu, ilköğretim 8. sınıf kategorisinde İstanbul birincisi oldu. Bu yıl 11.’si düzenlenen yarışmaya özel ve resmi 401 okul ve 3 bin 500 öğrenci katıldı. İlköğretim 8.sınıf kategorisinde Beyza Aydın olimpiyat ikincisi, Gizem Işık’ta olimpiyat üçüncüsü olarak Bakırköy Özel Orkunoğlu İlköğretim Okulu’nu birinciliğe taşıdılar.

KUTLU DOĞUM HATFASI ETKİNLİKLERLE KUTLANDI

Kutlu Doğum Haftası etkinilklerle kutlandı. Düzenlenen i konserde sahne alan sanatçı Ahmet Özhan seslendirdiği ilahilerle Küçükçekmecelilere duygu dolu anlar yaşattı. İslam aleminin, peygamber efendimizin doğum yıldönümleri olarak kutladığı Kutlu Doğum Haftası, Küçükçekmece ilçesinde

Ahmet Özhan’ın eşsiz yorumuyla gerçekleştirdiği konserle anıldı. Yüce peygamberimizin iman, adalet, ibadet, ahlak fazilet, insan ve insanlık sevgisi gibi bütün güzel yönlerini anmak suretiyle O’na bağlılığımızı tazelediğimiz bu haftada sanatçı Ahmet Özhan, yorumladığı ilahilerle Küçükçekme-

celilere duygu dolu anlar yaşattı. Konserin ikinci bölümünde ilahiler söylemeye devam eden sanatçıya, programın sonunda Başkan Aziz Yeniay memnuniyetini dile getirerek çiçek takdim etti.


29 Bilinmeyen numaraları aramadan 118’i aramak Amerika’yı önce bu yazıyı mutlaka okuyun. Bazı aramalar var ki Amerika'yı aramaktan daha pahalı! 2007 yılının ağustos ayında rekabete açılan ve bu yılın ocak ayında fiilen hayatımıza giren bilinmeyen numara hizmetlerindeki rekabet, şimdilik reklamlarla sınırlı kaldı. Bir telefon numarasını öğrenmenin tarifesi 96 kuruştan açılırken, yurtdışını aramanın bedelinin 6 katına kadar çıkıyor. BTK’dan lisans alan 8 şirkete karşılık hem sabit hem de cep telefonu numaraları alanında hizmet veren şirket sayısı üçte kalırken, bu şirketlerin ücretlendirmede farklı saniye periyotları kullanması tüketiciler için beklenmedik faturalar doğurabilir. 118XY’li rehberlik hizmeti verebilmek için BTK’ya 2010 yılı için 24 bin 119 TL’lik kullanım hakkı ücreti ödeyen şirketleri aramanın dakika ücreti 96 kuruş ile 1.24 TL arasında değişiyor.

aramaktan daha pahalı

118’İ ARAKEN BİR DAHA DÜŞÜNÜN

Faturulurınız kabarabilir Ancak arama yapan kişinin numarasına göre (sabit veya GSM operatörü) ücretlendirme farklı periyotlara göre tespit ediliyor. Şu anda aktif olan 118XY’li rehberlik hizmeti verenlerde bu süre 6, 15, 20, 30 veya 60 saniye olarak uygulanıyor. Bu sürenin kısa olması tüketicinin lehine. Örneğin 60 saniyelik ücretlendirme yapan bir rehberlik hizmetini aradığınızda, toplam Bu haber milyonlarca araç sürücüsünü ilgilendiriyor. Plakaya kesilen cezalarla ilgili sürücüleri sevindiren bir haber var. Plakaya kesilen ancak pul parası olmadığı için yıllardır sürücülere gönderilemeyen trafik cezaları, postalanmaya başlandı. Ancak yasal süre olan 7 gün aşıldığı için, itiraz halinde ceza iptal ediliyor. Gazeteport'ta yer alan haber yüzbinlerce hatta milyonlarca araç sahibini sevindirecek. Çünkü bu uygulamadan habersiz olanlar boş yere trafik cezası ödemiş oldu. Çünkü yönetmelik sürücülerin lehine düzenleme içeriyor.

periyodunda görüşmeniz 10 saniye bile sürse, faturanıza 1 dakikalık görüşme maliyeti olarak yansıyor. Periyot ne kadar düşük tutulursa, bu, tüketicinin ne kadar görüşme yaptığıysa sadece o kadar ücretlendirilmesini sağlıyor. TT ve GSM operatörlerinin de kendi aboneleri için sunduğu bilinmeyen servis numaraları bulunuyor. Bu servislerden TT’nin 118 11’inde sadece sabit telefonlar, Turkcell’in 118 32, Avea’nın 118 55 ve Vodafone’un 118 42 hatlarında da sadece kendi abonelerinin sorgulaması yapılabiliyor.

118’i aramak ABD’den daha pahalı Bazı 118XY şirketleri, rehberlik hizmetlerinin yanı sıra sorgulanan numaraya yönlendirme hizmeti de sunuyor. Ancak bu da 118XY’li tarife üzerinden yapıldığı için faturaya yaklaşık 10 kat pahalıya yansıyor. Sabit bir numaradan şehiriçi görüşme yaptığınızda dakikası 8.8 ile 15 kuruş arasında değişen ücret, 118XY üzerinde yönlendirme ile devam ettiğinizde 96 kuruş ile 1.1 TL arasında değişiyor. Dakika ücreti, sabit hattan ABD, Çin, Japonya, Avustralya gibi ülkeleri aramaların dakika ücreti olan 12.1 ile (İnternet’ten) 19.8 kuruşu yaklaşık 6’ya katlıyor.

BU TRAFİK CEZALARINI ÖDEMEYİN

HEMEN ÖDEMEYİN: MAHKEME KARARI VAR Ancak, Trafik Para Cezalarının tahsil ve takibi ile ilgili yönetmelik, tebligat işlerine 7 gün içinde başlanmasını öngörüyor. Bu süre geçtikten sonra adrese gelen ceza tutanakları için mahkemeye itiraz halinde iptal imkanı bulunuyor.

EMSAL KARAR VAR İstanbul Şişli 2. Sulh Ceza Mahkemesi, kendisine 7 günden sonra trafik ceza tebligatı yapılan bir sürücünün cezalarını itiraz üzerine kaldırmıştı. Hakim Rukiye Şahin’in verdiği kesinleşen kararda, aracının plakasına, yokluğunda 4 adet ceza kesilen sürücü Mustafa Yücel’in itirazı kabul edilerek şöyle denildi: ‘’Tanzim edilen trafik suç tutanağı ile ilgiliye tebliğ edildiği tarih arasında geçen süre nazara alınarak, Trafik Para Cezalarının tahsiline ve takibine uygulanacak Esas ve Usuller ile Kullanılacak Belgeler hakkındaki yönetmeliğin 10 A ve B maddeleri gereğince, 7 günlük süreye aykırı davranıldığı ve ilgilinin savunma hakkının kısıtlandığı, ayrıca trafik ceza tutanağının sürücünün yokluğunda tescil plakasına düzenlenmiş olduğu anlaşılmış ve

görüşmeniz 1 dakika 1 saniye sürdüğü zaman, 2 dakika üzerinden ücretlendiriliyorsunuz. Veya aynı ücretlendirme

trafik ceza tutanaklarının iptaline, evrak üzerinden

yapılan incelemede kesin olarak karar verildi’’

İŞTE O MADDE Yedi günlük süre sınır getiren yönetmeliğin ilgili maddesi şöyle: ‘’Madde 10 - (Değişik madde: 22/04/2003 - 25087 s. R.G/Yön) Karayolları Trafik Kanununun 116. maddesi hükümleri gereğince, görevlilerce yetki sınırları içerisinde tescil plakasına göre düzenlenen tutanaklar; a) Aracın kayıtlı olduğu kuruluştan arşiv kayıtlarına göre araç sahibi veya işleteni tespit edilerek (birden fazla ise ilk sıradaki) tutanağın boş kalan yerleri doldurularak ilgiliye 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca tebliğ edilir ve tutanağın bir nüshası takip ve tahsil için ilgili mal sandığına gönderilir. Tebligat işlemine yedi iş günü içinde başlanır. Yapılan tebligatta bu şekilde uygulanan cezalar için, tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde yetkili mahkemeye itiraz edebilecekleri belirtilir. İtiraz, ödemeyi ve ödeme ile ilgili süreyi durdurur. Ancak itiraz üzerine verilen kararlar kesindir. b) Tescil plakasına göre tutanak düzenlenen araçlar, tutanağın düzenlendiği yerin dışında başka bir tescil kuruluşuna kayıtlı olup bilgisayar sorgulamasında adresi tespit edilemiyorsa adres tespiti için tutanağın iki nüshası ilgili tescil kuruluşuna yedi iş günü içerisinde gönderilir. Tescil kaydına göre araç sahibi veya işleteninin adresleri arşiv kayıtlarından tespit edilir ve 7201 Sayılı Tebligat Kanunu hükümleri uyarınca 7 iş günü içerisinde tebliğ işlemlerine başlanarak tebligat yapılır, tutanağın bir sureti de takip ve tahsili için ilgili mal ( Bu haber Gazeteport internet itesinden alınmıştır) sandığına gönderilir.’’

NÜFUS cüzdanı kayNÜFUS CÜZDANI KAYBOLANLARIN KORKULU RÜYASINA SON Vatandaşların çoğu, bolanlarla ilgili olumlu bir gelişme vergi dairesine oldu. başvurmaları gerektiğini bilmedikleri için, yukarıda örnek gösterilen bazı Kaybolan ya da çalınan nüfus cüzdanını bulan kötü niyetli kişiler; sorunları yaşıyorlardı. Hatta içlerinde hapse girenler bile vardı. - Bu kimlikle, şirket ya da şirketler kurabiliyor, - Vergi dairesinde mükellefiyet kaydı yaptırabiliyor, Ortada garip bir durum vardı. Maliye bir genelge yayınlamış ve bütün vatan- Sahte fatura düzenlemek suretiyle, yasa dışı gelir elde edebiliyor, daşların bu genelgeyi bileceğini varsayıyordu. Vatandaşların ise yüzde - Akla gelmeyecek birçok olumsuz işte ya da faaliyette kullanabiliyorlardı. 99'unun böyle bir genelgeden haberi yoktu. Daha ötesi nüfus cüzdanı kaybolan ya da çalınan kişi, çoğu kez açılan davalardan (örneğin naylon fatura düzenleme ile ilgili davalardan) haberdar Bu konuda 13 Şubat 2010 tarihli Hürriyet'te yayımlanan uyarımız göz önüne olmamakta ve hüküm giyebilmekteydi. İtiraz etmediği daha doğrusu alındı ve 2010/1 No.lu Vergi Kimlik Numarası İç Genelgesi ile nüfus cüzdanı edemediği kararlardan dolayı da mağdur olmakta, hakkında çıkan arama çalınan ya da kaybolanların, vergi dairesine bildirme mecburiyetine son verilkararı üzerine yakalanması sonucu, ciddi sorunlar yaşayabilmekteydi. di. Nüfuz cüzdanının çalındığı ya da kaybolduğunun, nüfus müdürlüğüne bildirilmesi yeterli olacağı belirtildi.

BİLDİRİM KALKTI

Bu konuda, Maliye Bakanlığı'nın da bir düzenlemesi vardı. Gelir İdaresi Başkanlığı'nın “Vergi Kimlik Numarası” 2007/1 No.lu İç Genelgesi ile; nüfus cüzdanları kaybolan ya da çalınanların, durumu bir dilekçe ile vergi dairesine bildirmeleri isteniyordu.

Yeni uygulamaya göre, vergi dairesi; MERNİS/Kimlik Paylaşım Sistemi'nden, nüfuz cüzdanının kayıp veya çalıntı olup olmadığını sorgulayacak. Bu sorgulama sonucuna göre de “mükellefiyet kaydı” yapacak ya da yapmayıp durumu bir yazı ile emniyet müdürlüklerine bildirecek.

Başvuruda bulunmayanlar, yukarıda belirtilen olumsuzlukları yaşayabiliyor, “Acaba nüfus cüzdanımı ne gibi kanunsuz bir işte kullandılar?” diye korkulu rüya görüyorlardı.

Üç yıl gecikmeli de olsa, bu yeni düzenleme, vatandaşları kaybolan veya çalınan nüfus cüzdanları nedeniyle vergiler, naylon fatura ve hapis cezaları yönüyle “korkulu rüya” görmekten kurtardı. (Hürriyet Gazetesi köşe yazarı Şükrü KIZILIT’tn alanmıştır)


30 08 NİSAN 2010 PERŞEMBE 05 Nisan 2010 PAZARTESİ MECLİS BAKANI:ATEŞ ÜNAL ERZEN Kadın Sorunları Komisyonu’na Bahar Sunman, Gürsel Alparslan, Uğur Beceren, Şebnem Şan, Yurdanur Kırıcı’nın 4 ret Emin Ertekin, Yalçın Kayalı, Ayhan Can, Elif Arıkan Can, 1 çekimser , Ramazan Baş oya karşılık oy çoğunluğuyla kabulüne. Ulaşım ve Trafik Komisyonu’na Ali Kenan Kır, Dursun Alagöz, Serdar Kılavuz, Yarvant Özuzun, Servet Deniz’in 4 ret. Emin Ertekin, Yalçın Kayalı, Ayhan Can, Elif Arıkan Can 1 çekimser Ramazan Baş oya karşılık oy çoğunluyla kabulüne.Eğitim ve Kültür Komisyonuna Bahar Sunman, Gürsel Alparslan, İlknur Meral, Kenan Zülaloğlu, Servet Deniz’in 4 ret, Emin Ertekin, Yalçın Kayalı, Ayhan Can, Elif Arıkan Can, 1 çekimser Ramazan Baş oya karşılık oy çoğunluğuyla kabulüne. 2010 Kültür Avrupa Başkenti ve Sanat Komisyonu’na Ohannes Karabekyan, Selim Malga, Servet Deniz, Ali Kenan Kır, 4 ret, Emin Ertekin, Yalçın Kayalı, Ayhan Can, Elif Arıkan Can, 1 çekimser Ramazan Baş oya karşılık oy çoğunluğuyla kabulüne. Marmara Belediyeler Birliği’ne Yarvant Özuzun, Sefa Birinci, Ferzan Özer, Adnan Türkoğlu, Uğur Beceren’in 4 ret, Emin Ertekin, Yalçın Kayalı, Ayhan Can, Elif Arıkan Can, 1 çekimser Ramazan Baş oya karşılık oy çoğunluğuyla kabulüne. Başkanlığımızın 2009 yılı faaliyet raporu daha önceden gruplara dağıtıldığından okunmuş olarak kabul edildi ve görüşmelerin 09.04.2010 Cuma günü yapılmasına oybirliğiyle karar verildi. Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nün ilçe sınırları içerisinde plastik poşet kullanımının yasaklanmasına yönelik ve file, bez torba, kese kağıdı ve oxo biyobozunur poşetlerin kullanılmasına dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne. Park Ve Bahçeler Müdürlüğü’nün Şenlikköy Mahallesi, Florya Mevkii’nde Germiyan Sokak- Birgül Sokak arasında bulunan yeşil alana Özhan Canaydın isminin verilmesine dair başkanlık teklifinin oy birliğiyle kabulüne. AK Parti Grubu’nun vermiş olduğu iki adet soru önergesi okundu. 2009 yılı denetim raporunun zamanında başkanlık makamına verildiğine dair meclise bilgi verilmiş olup birleşim, Belediye Başkanı Ateş Ünalerzen tarafından 06.04.2010 Salı günü saat 16:00’da toplanılmak üzere kapatıldı. 06 NİSAN 2010 SALI MECLİS 1. BAŞKAN VEKİLİ: HASAN ERSOY Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Serdal Kılavuz, Selim Malga, Ferhan Özer, Sefa Birinci ve Servet Deniz’in izinli olduğu diğer üyelerin mevcut olduğu tespit edilerek bileşim, Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy

NİSAN 2010 BELEDÝYE MECLÝSÝ’NDE NELER GÖRÜÞÜLDÜ tarafından açıldı. Geçen bileşime ait zabıt özeti okundu. Yapılan düzenlemeler de oybirliğiyle kabul edildi. AK Parti Grubu’nun Ataköy 7,8 Kısım sağlık kabini hakkında ve şahsi otopark hakkında vermiş oldukları yazılı soru önergelerinin başkanlık makamına gönderilmesine karar verildi. Gündem maddelerinin görüşülmesi neticesinde Özel Kalem Müdürlüğü’nün 19-25 Mart 2010 tarihleri arasında düzenlenen yurt dışı temas programları ile ilgili anılan tarihlerde meclis toplantısı olmadığından geriye dönük meclis kararı alınmasına dair başkanlık teklifinin oybirliği ile kabulüne İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü’nün norm kadro fazlası olan 3 adet memur, 1 adet mühendis kadrolarında derece değişikliği yapılması ve norm kadro fazlası 4 adet memur kadrosunun iptaline dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne karar verilerek bileşim meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 07.04.2010 Çarşamba günü saat 16.00’da toplanmak üzere kapatıldı. 07 NİSAN 2010 ÇARŞAMBA MECLİS 1. BAŞKAN VEKİLİ: HASAN ERSOY Bakırköy Belediye Meclisi’nin 6. seçim dönemi 2. toplantı yılı 2010 senesi nisan ayı olağan meclis toplantısının 08 Nisan Çarşamba 2010 Perşembe gününe ait 3. birleşimini açıyorum. Sayın divan katibi geçen birleşime ait zabıt özetini okuyunuz. Divan Katibi: Bakırköy Belediyesi’nin 6. seçim dönemi 2. toplantı yılı 2010 senesi nisan ayı olağan meclis toplantısının 07 Nisan 2010 tarihli 3. birleşimine ait zabıt özetidir.Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Selim Malga’nın bulunmadığı, Uğur Beceren’in izinli olduğu , gelemeyen üyelerin izinli sayıldığı diğer üyelerin mevcut olduğu tespit edilerek meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından açıldı.Geçen birleşime ait zabıt özeti okundu, oy birliğiyle kabul edildi. Gündem maddelerinin görüşülmesi neticesinde 1- Özel Kalem Müdürlüğü’nün Uluslararası Yeşilköy Halk Dansları Festivali’ne dair evrakın Bütçe Plan Komisyonu’na havalesinin oy birliğiyle kabulüne. 2- Özel Kalem Müdürlüğü’nün Kent Konseyi Çalışmaları için ödenek aktarımı ve Özel Kalem Müdürlüğü bütçesinden karşılanması dair evrakın Bütçe Plan Komisyonu’na havalesinin kabulüne oy birliğiyle karar verilerek birleşim Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 08.04.2010 Perşembe günü saat 16.00’da toplanmak üzere kapatıldı.

MECLİS 1. BAŞKAN VEKİLİ: HASAN ERSOY

Bakırköy Belediyesi’nin 6. seçim dönemi 2. toplantı yılı 2010 senesi nisan ayı olağan meclis toplantısının 08 Nisan 2010 tarihli 4. birleşimine ait zabıt özetidir. Yapılan yoklamada meclis üyelerinden Hüseyin Uğur Özhabeş’in izinli olduğu, gelmeyen üyelerin izinli sayıldığı, diğer üyelerin mevcut olduğu tespit edilerek bileşim Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıt özeti okundu. Oy birliğiyle kabul edildi. Gündem maddelerinin görüşülmesi neticesinde; 1- Mali Hizmetler Müdürlüğü’nün, Fen İşleri Müdürlüğü’ne ödenek aktarımı yapılabilmesine dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne, 2- Özel Kalem Müdürlüğü’nün, 2010 mali yılı sonuna kadar yapılacak her türlü iç ve dış temas gezisine katılacak katılımcıların belirlenmesi, görevlendirilmesi ve ilgili kurumlarla yazışma yapılabilmesi için başkanlık makamına yetki verilmesine dair başkanlık teklifinin oybirliğiyle kabulüne karar verilerek birleşim Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 09.04.2010 cuma günü saat 16.00’da toplanmak üzere kapatılmıştır. 09 NİSAN 2010 CUMA MECLİS 1. BAŞKAN VEKİLİ: HASAN ERSOY

Bakırköy Belediyesi’nin 6.seçim dönemi 2. toplantı yılı 2010 senesi nisan ayı olağan meclis toplantısının 09 Nisan 2010 tarihli 5. birleşimine ait zabıt özetidir. Hüseyin Uğur Özhabeş, Suat Polat ve Sefa Birinci’nin izinli olduğu, diğer üyelerin mevcut olduğu tespit edilip birleşim Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından açıldı. Geçen birleşime ait zabıt özeti okundu. Oy birliğiyle kabul edildi. AKP Parti Grubu, Yeşilyurt Mahallesi Siphaioğlu Caddesi, 9/3 kapı sayılı yerde bulunan hasarlı binayla ilgili sözlü soru önergesini vermişlerdir. Gündem maddelerinin görüşülmesi neticesinde Bakırköy Belediye Başkanlığı 2009 yılı Faaliyet Raporu daha önceden gruplara dağıtılmış olduğundan dolayı okunmuş olarak kabul edilip oybirliğiyle kabul edilmiştir. Bakırköy Belediye Başkanlığı 2009 yılı Faaliyet Raporu 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu’nun 41.maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 18. maddesi a bendi gereğince hazırlanan Bakırköy Belediye Başkanlığı 2009 yılı Faaliyet Raporu’nun 5 ret oya karşılık oy çokluğuyla kabulüne karar verilerek, birleşim Meclis 1. Başkan Vekili Hasan Ersoy tarafından 03.05.2010 Pazartesi günü saat 16.00’da toplanmak üzere kapatılmıştır.

Meclis oturumlarýnýn tamamýný gazetemizin

www.atakoygazete.com.tr sitesini ziyaret ederek okuyabilir ve sesli olarak dinleyebilirsiniz.


31

SERTİFİKALI GÖNÜLLÜLER

Bahçelievler Belediyesi Arama Kurtarma Birliği (AKB), tarafından düzenlenen Temel Arama Kurtarma Eğitimi alan gönüllü vatandaşlar, düzenlenen törenle sertifikalarını aldılar. Belediye yeni sahne salonunda düzenlenen sertifika törenine Bahçelievler Kaymakamı Şevket Cinbir, İstanbul Sivil Savunma aramakurtarma birlik komutanı Can Avcı, Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) birim sorumlusu Türkay Esin, İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, Belediye Meclis Üyeleri, Muhtarlar, İl Arama Kurtarma Birliği yöneticileri ve per-

sonelinin yanı sıra arama kurtarma gönüllüleri ile vatandaşlar katıldı. Bahçelievler’deki kamu kurum ve kuruluşlarında görevli, gönüllü arama kurtarma ve sivil savunma gönüllülerini eğitimden geçirilerek, olası doğal afetlerde görev alabilmeleri için çaba gösterdiklerini belirten Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu, sertifika almayı hak eden tüm gönüllüleri kutladı. Törene katılan Başkan Yardımcısı Yakup Dalkılıç ise yaptığı konuşmada; “Her türlü doğal afet sonrasında yardıma koşan gönüllülerimize, olası bir afet anında daha da bilinçli olabilmeleri için arama kurtarma temel eğitimi aldırıyoruz. Yaklaşık 2 bin olan gönüllü sayımız her geçen gün artıyor. Hedefimiz Bahçelievler’in her sokağında en az 3 kişinin eğitilmesi ile onların da sokaklarda oturan

insanlara yardımcı olmalarını sağlamak. Bahçelievler Belediyesi olarak 40 kişilik profesyonel bir ekiple, 2 tam donanımlı Arama Kurtarma Aracımızı da hizmete sunduk. Sivil savunma makine parkımızla, doğal afetlere karşı insan gücümüzle de, bölgemizi güçlendirmeyi sürdüreceğiz” dedi. Bahçelievler’deki çeşitli kamu kurumlarında görevli personel ve sivil gönüllülerden, 5 gün süren hafif arama kurtarma temel eğitimini bitirerek sertifika almaya hak kazanan gönüllülerin sertifikaları Kaymakam Şevket Cinbir, Belediye Başkan Vekili Mevlid Uyan, Belediye Başkan Yardımcıları Zeynel Yıldırım ve Yakup Dalkılıç tarafından verildi.


TEKNOLOJÝ DÜNYA SI

GÖKHAN ATAMER gokhanatamer@atakoygazete.com.tr

MODERN WARFARE 2 KAVGASI GİDEREK BÜYÜYOR Modern Warfare 2 büyük bir hit oldu ama sonrasında yaşananlar giderek ciddileşiyor... Dünyanın gelmiş geçmiş en popüler bilgisayar oyunlarından birisi olan Call of Duty: Modern Warfare II'yi geliştiren ekip Activision'a ödenmeyen paraları yüzünden dava açmıştı. Geliştiriciler, Activision'un kendilerine vadettiği payları, bonusları ve diğer ödemeleri yapmadığını iddia ediyor ve davanın bedeli yaklaşık 500 milyon doları buluyor. Activision, oyunu geliştiren Infinity Ward'ın kurucularından Jason West ve Vince Zampella'nın "kontratı çiğnemek ve itaatsizlik" suçlarından kovmuştu. Ama o günden bu yana çalışanların artan şikayetleri, istifaları ve şimdi de davalarıyla karşı karşıya. Bu ikilinin ayrıca açtığı davanın bedeli de 36 milyon doları buluyor. Bütün çalışanların şikayeti aynı "Paramız ödenmedi"... PALM'İN YENİ SAHİBİ HP Akıllı telefon pazarında strateji hataları yüzünden zor duruma düşen Palm’a sonunda müşteri çıktı. Dünyanın en büyük beş bilgisayar üreticisinden biri olan HP, Palm'a 1 milyar dolar, firmanın alacaklılarına da 200 milyon dolar olmak üzere toplam 1.2 milyar USD'ye Palm'ın yeni sahibi olacak. Avuçiçi bilgisayar üretimine başlayan ilk firmalardan olan Palm, akıllı telefon modelleriyle de dikkat çekiyor. Firma en son yılın ilk aylarında Palm Pre Plus ve Pixi Plus modellerini duyurdu. Ancak özellikle operatörlerle yaptığı aşırı kısıtlı kontratlı satış anlaşmaları ve Avrupa pazarına bir türlü girememesi yüzünden planlanan satış rakamının yanına bile yaklaşamadı. Palm telefonlarda çalışan WebOS adlı işletim sistemi esasında cihazın en kıymetli bileşeni. Satın alımla ilgili olarak konuşan HP CEO'su Jon Rubinstein, "Asıl mesele WebOS idi. Bunu geliştirip mobil olan platformlarımıza, yani akıllı telefon, tablet bilgisayar ve belki netbook'lara yayacağız" dedi. SAMSUNG'TAN TÜRKİYE'YE 3D ÇIKARMASI Samsung erken davrandı, 3D LED televizyonlarını 28 Nisan 2010 itibarıyla Türkiye'de mağazalara verdi. Türkiye’yi Orta Doğu bölgesinin en önemli ikinci pazarı olarak gördüğünü açıklayan Samsung, üç boyutlu görüntü sistemleriyle adeta çıkarma yaptı. Üstelik sadece LCD değil, dünyanın en ince 3D LED televizyonlar ve Blu-Ray oynatıcılar da koleksiyona dahil. İstanbul’da yapılan tanıtım toplantısında, Samsung’un yıl içinde toplam 22 LED, 29 LCD ve 9 plazma televizyonu Türkiye pazarına sürmüş olacağı açıklandı. Bunlardan 11’i 3D özelliğe sahip ve ilk modeller bugün itibarıyla mağazalarda bulunabiliyor. Elbette 3D setlerin hepsi Full HD özelliğine sahip. Firma yetkilileri, tanıtım değil ama 3D ürünlerle mağazaya çıkış anlamında Türkiye'de ilk olduğunu belirtiyor. Avrupa ve ABD’de tek tük 3D televizyon yayını yapılsa da Türkiye’de bunlara henüz rastlanmıyor. 3D BluRay formatında sadece tek bir film üretilmiş durumda ancak yıl içinde bu sayısının artması bekleniyor. Samsung’un açıkladığı bilgiye göre 2010’un sonuna kadar 200’e yakın 3D film üretilmiş

ATAKÖY

olacak. Bunlar elbette BluRay disk olarak da yayınlanacak. Yine de Samsung sabırsız izleyicileri düşünerek 3D LED televizyonlarına ‘sanal’ 3D efekti veren, yani 2D görüntüleri üç boyutluymuş gibi gösteren bir yazılım eklemiş. Firma yine de elde edilen sonucun gerçek 3D gibi olamayacağını ekliyor. Pazara sürülen 3D LED 7000 serisinin çarpıcı bir başka özelliği, beraberinde gelen uzaktan kumandanın LCD ekranın çok işlevli özelliği. Kumanda ekranı istenirse komut tuşlarını istenirse başka bir kanalda yayınlanan programı gösterebiliyor. Böylece televizyonda kanalı değiştirmeden, başka bir kanaldaki programın başlayıp başlamadığı kontrol edilebiliyor. Firmanın tahmini, Türkiye’de bu yıl 15 bin adet 3D televizyon satılacağı yönünde. Dünya pazarının ise 2010 sonu itibarıyla 4 milyona ulaşması bekleniyor. Samsung halen yüzde 20’lik payla Türkiye düz ekran pazarının birincisi konumunda. Samsung 3D televizyonların fiyatları 3,300 TL’den başlıyor. Ancak iki adet aktif (pille çalışan) 3D gözlük seti için de 250 TL ödemek gerekiyor. Monster vs. Aliens filminin hediye edildiği 3D BluRay oynatıcı pakedinin fiyatıysa 900 TL. EDİTÖRÜN EVİNE iPhone 4G BASKINI Haziran’da pazara çıkması beklenen yeni iPhone için ‘viral’ haberler devam ediyor. Son olarak cihazın ‘barda unutulan’ prototipini alarak haberleştiren Gizmodo sitesinin editörünün evini polis bastı. Sitede yer alan habere göre California polisinin bilişim suçları dairesine bağlı ekipler, mahkemeden aldıkları arama emriyle editör Jason Chen’in evine girerek iPhone prototipini aradı. O sırada evde olmayan Chen’e ait 4 bilgisayar ve 2 sunucuya el kondu. Ancak baskının hukuk dışı olduğunu iddia eden Chen, bölge başsavcılığına başvurarak baskının ve el koymaların “haber kaynağının korunmasını güvence altına alan” yasalara aykırı olduğunu iddia etti. Bölge savcılığı şimdi şikayeti ve mahkeme emirlerini inceleyerek karara varacak. Eğer Chen haklı bulunursa California bilişim polisi hakkında soruşturma başlatılabilir. Teknoloji haber sitesi Gizmodo, iPhone 4G veya HD olarak adlandırılması beklenen yeni cihazın prototipini “barda bulan’ bir kişiden 5 bin dolara satın alarak incelemiş, fotoğraf ve videolarını internette yayımlamıştı. Bir süre sessizliğini koruyan Apple daha sonra Bruce Sewell imzalı bir mektupla cihazı Gizmodo'dan geri istemişti. Merak edenlere kısa bir bilgi; yeni iPhone kaybolduğu anlaşılınca Gizmodo'nun eline geçmeden uzaktan devredışı bırakıldı dolayısıyla Gizmodo tarafından yapılan detaylı inceleme ancak cihazın donanımı ve görünümü hakkında çok net bilgiler verebildi, kullanılabilirlik ve birçok detay henüz bir sır. Eldeki verilere göre köşeli hatlara sahip olan yeni iPhone'un ön yüzünde ikinci bir kamera, arkada geliştirilmiş ve flash ilave edilmiş bir kamera, gürültü filtrelemek amaçlı ikinci bir mikrofon, yüksek tanımlı ( HD ) bir ekran yer alıyor. YÖNETİCİLER FACEBOOK'A TUTKUN "Türkiye'nin Sosyal Medya Trendleri" araştırmasında, yöneticilerin dörtte üçünden fazlasının Facebook'a üye olduğu ortaya çıktı. Konuyla ilgili yapılan açıklamaya göre, ERA Research&Consultancy ve Bersay İletişim Danışmanlığı işbirliğiyle düzenlenen araştırmanın amacı, orta ve büyük ölçekli işletmelerin pazarlama ve iletişim yöneticilerinin sosyal medya algısını ortaya çıkarmak. Pazarlama ve iletişim yöneticilerinin sosyal medya platformları içinde en yaygın internet üzerinden video izleme, blog okuma ve sosyal ağlarda profilini yönetme/güncelleme olduğu saptanan araştırmada, her gün giriş yapılma oranları açısından başı çeken platform ise sosyal ağlar (profilini yönetme/ güncelleme) olarak belirlendi. Bireysel internet kullanıcılarına paralel olarak, pazarlama ve iletişim yöneticileri nezdinde de kullanım oranı en yüksek olan sosyal ağ, Facebook olarak tespit edilen araştırmada, yöneticilerin dörtte üçünden fazlası (yüzde 80) Facebook'a üyeyken, yaklaşık yarısı (yüzde 48) ise aktif olarak Facebook kullanıyor. Facebook'tan sonra kullanımın en yüksek olduğu ağların Linked-in ve Twitter, Linked-in'e üye olanların oranının yüzde 60, Twit-

ÝMTÝYAZ GENEL Taner SAHÝBÝ, KÜÇÜKTEPE Hukuk Danýþmaný: Av.

YÖNETMEN VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ

Ofset Baský ; ÜNÝFORM

Özcan Renk Ayýrým; FÝLMEVÝ

ATAMER

AYLIK BÖLGE GAZETESÝ Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi YeþiladaHaber Sokak No:2/1 Koordinatörü Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul Aylýk Süreli yayýn Gökhan ATAMER Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16 YIL: 18 Sayý:193 MAYIS 2010 Haber Merkezi Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ. tarafýndan yayýnlanmaktadýr. info@atakoygazete.com.tr

Umut Gizem ALTAN Köþe yazýlarýndaki sorumluluk, yazarlarýnaBASIN aittir GAZETEMÝZ AHLAK YASASINA UYMAYI TAAHHÜT ETMÝÞTÝR

ter'a ise yüzde 54 olduğu ortaya çıkan araştırmada, aktif kullanım oranı da benzer biçimde bu iki sosyal ağ için Facebook'a kıyasla daha düşük. Pazarlama ve iletişim yöneticilerinin çoğunluğunun sosyal medyanın kurumların dış ilişkilerini olumlu yönde etkilediği düşünülen araştırmada olumlu bulma oranı kurum içi ilişkiler için ise yüzde 52 seviyesinde kaldı. VERİ HIRSIZI VİRÜS 1. SIRADA Bilgisayarlardaki kişisel bilgileri çalan Win32/Agent, Türkiye'deki en büyük tehdite dönüştü. Güvenlik yazılımı alanında faaliyet gösteren ESET'in, Mart ayı Türkiye Tehdit Raporu'na göre, Win32/Agent (ajan) adlı zararlı yazılım, tüm tehditler arasında sıyrıldı ve 1 numaraya yükselerek, Türkiye'de bilgisayarlar için en büyük tehlike haline geldi. PC veri hırsızı kategorisinde değerlendirilen Win32/Agent, kişisel bilgileri çalıyor. Bu zararlı yazılım, online oyunlardan bulaşan ve Türkiye;de aylardır en yüksek tehdit olan ''Win32/PSW.OnLineGames'' adlı virüsü geride bıraktı. Win32/Agent, internet üzerinden kullanıcının haberi olmadan bulaşıyor. ESET bu zararlı yazılımı, PC veri hırsızı kategorisinde değerlendiriyor. Raporda, ''Win32/Agent etiketi birçok taşıyıcıdan yararlanarak yayılan geniş bir yelpazedeki zararlıları tanımlıyor. Bu grubun üyeleri belli başlı davranış biçimleri ve önemli kullanıcı bilgilerini uzaktaki saldırgana yönlendirebilmeleri ile ayırt edilebiliyorlar.'' yazıyor. ÇEVRİMİÇİ OYUN ÇILGINLIĞI Ağlar aracılığıyla oynanan çok oyunculu çevrimiçi oyun pazarı hızla büyüyor. 2009 rakamlarına göre pazarın hacmi 15 milyar doları geçti. Industrygamers sitesinin aktardığı bilgilere göre, internette çevrimiçi oyun oynatan ağlardan Play Station Network’ün üye sayısı 40 milyonu, Xbox Live’ın ise 20 milyonu geride bıraktı. Bu iki ağın üyeleri, 2009’da 52 milyar saatten fazla zaman geçirdi. Çevrimiçi oyunlar içinde 2009’da en popüler olanlar, Xbox 360 ve Play Station 3 için halo 3, PC için de World of Warcraft. Bunları sırasıyla Cal of Duty 4: Modern Warfare ile Runescape izliyor. Bu oyunların müptelalarına bakıldığında, yüzde 58’inin erkek olduğu görülüyor. Bunların ortalama yıllık geliri de 35 bin ile 75 bin dolar arasında. ABD'de Xbox oyuncuları haftada 7.3 saatlerini çevrimiçi oyunlara harcarken, bu rakam PC'de 6.6, PlayStation 3'te ise 5.8 saat. Çevrimiçi oyun rakamlarındaki bu artış, iki temel nedene bağlanıyor. Bunlardan ilki, katlanarak artan bağlantı hızları ve buna bağlı olarak düşen fiyatlar. İkincisi ise oyun teknolojilerindeki gelişmeler sonucunda çok etkileyici ve eğlendirici oyunların yapılabiliyor olması. KÜL BULUTU SKYPE'I UÇURDU Internet üzerinden görüşmeler yapmaya imkan tanıyan Skype, İzlanda'daki yanardağ patlamasının oluşturduğu kül bulutundan etkilenen kullanıcılarının 5 günde normalden 20 milyon dakika daha fazla sesli ve görüntünü konuşma yaptığını bildirdi. Konuya ilişkin açıklamada, hafta boyunca birçok ülkede uçuşların iptaline sebep olan volkanik kül bulutunun,internet üzerinden yapılan sesli ve görüntülü iletişimde büyük artışa neden olduğu belirtildi. Kül bulutunun Avrupa hava sahasını etkileyip geçtiğimiz hafta boyunca uçuşların iptal edilmesine, milyonlarca kişinin havaalanlarında ve gitmiş oldukları şehirlerde mahsur kalmasına yol açtığı anımsatılan açıklamada, bu durumun internet üzerinden sesli ve görüntülü iletişimde patlama yaşanmasına neden olduğu kaydedildi. Aileleri, yakınları ve işverenleriyle iletişime geçmeye ihtiyaç duyan kitlelerin, dünya çapındaki kafe, otel ve havaalanlarındaki WiFi bağlantı noktalarından faydalanarak volkanın sebep olduğu durumun tatsızlığını unutmaya çalıştığı dile getirilen açıklamada, ''Skype'ın merkezinden yapılan açıklamaya göre, yazılımın kullanıcıları 5 gün içerisinde normalden 20 milyon dakika daha fazla sesli ve görüntülü görüşme yaptı. Bu süre, Ay'a yaklaşık olarak 2 bin kez gidip gelmeye veya Londra'dan New York'a 2,5 milyon uçuş yapmaya yetecek bir süreye denk geliyor'' denildi.

Hukuk Danýþmaný: Av. Taner KÜÇÜKTEPE Ofset Baský : ÜNÝFORM Renk Ayýrým : FÝLMEVÝ Ýdare Yeri: Ýncirli Caddesi Yeþilada Sokak No:2/1 Ferhat Apt. Kat: 1 D:4 Bakýrköy / Ýstanbul Tel: (0-212) 543 86 64-543 86 65-543 86 47 Fax: 543 86 16 Ataköy Gazetesi, Yurtgün Ýç ve Dýþ Ticaret A.Þ. tarafýndan yayýnlanmaktadýr. Gazetemizde yayýnlanan yazý ve fotoðraflar kaynak gösterilmeden kullanýlamaz


33

KIZILAY tel örgülerle çevirdiği için 23 Nisan törenlerinde çelenkleri Atatürk Anıtına bırakamadılar

TEL ÖRGÜLER ARDINDA SAYGI DURUŞU ATATÜRK ANITI

ATATÜRK’ün Selanikteki evinin maketi

KIZILAY’ın tel engeli

tarılmış oldu ve kafesli teller de arsa sınırına Ataköy 9-10. Kısım’da Yunus Emre Kültür yeniden kondu. Ataköylüler resmi bayramlarMerkezi ile muhtarlık arasında bulunan, da Türkiye’nin heryerinde olduğu gibi Atatürk 2058 metrekare arsa TOKİ tarafından Anıtı’na çelenk koyuyor. 23 Nisan günü satıldı. İmar planlarında “Hizmet Alanı” Atatürk Anıtı kafesli tellerle çevrildiği için olarak görülen düşük yoğunluklu (hektara girmek mümkün olmadı. Törene Belediye 200 kişi) bu arsayı Kızılay 1 Milyon 852 Bin Başkanı, bazı meclis üyeleri, sivil toplum TL’ye (1 Trilyon 852 Milyon) satın aldı. İhale kuruluşları temsilcileri ve halkın katılımıyla günü Bakırköy Belediyesi ihaleye katılmak kafesli tellerin önünde yapıldı ve çelenkler üzere gittiğinde “İhale şartlarına uymadıkları gerekçesiyle” ihaleye sokulmadı. TOKİ ihale Kızılay Bakırköy Şube başkanı İbrahim Ethem Veli aynı gün Cumhuri- tellere yaslandı. uyrt meydanında yapılan kutlamalarda Atatürk Anıtına çelenk koydu Kızılay’ın henüz davası devam eden arsanın şartlarını öyle bir şekilde hazırlamıştı ki etrafını kafesli tellerle kapatması Bakırköy Kızılay’dan başkası ihaleye giremez ve ihale Kaymakamı Dursun Ali Şahin ve Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen Kızılay’a kalır. Nitekim öyle oldu ve ihaleye Kızılay’dan başkası giremedi. Bu duruma halk dilinde “ İhaleye fesat karıştırmak” derler. tarafından da eleştrildi. Kaldı ki, ihale şartlarında Atatürk Heykeli ve Bakırköy Belediyesi İdare Mahkemesi’ne “Rekabet ortamının sağlanAtatürk’ün Selanik’teki doğduğu evin maketi uygun şekilde bu mamış olması”nı gerekçe gösterek dava açtı. Dava hala devam ediyarazide kalması şartı var. Buna rağmen Kızılay’ın Bakırköy’deki or. Bu arada Kızılay ilk iş olarak muhtarlığın bitişiğindeki bir bölümü yöneticilerinin bu yola başvurmalarına tepkiler devam ediyor. Ataköylüler “19 Mayıs günü de buradayız. Biz yine çelengimizi yine bu arazide kalan Emlak Bankası’ndan tahsisli taksi durağını çıkarbu tellere yaslayıp törenimizi yaparız. Bu ülkeyi bize kazandıran başta maya çalıştı ve yüksek kira ücreti istedi ( Kızılay taksi durağı yöneticilerini mahkemeye vermiş durumda). Daha sonra da arazinin çevresini Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimize saygı duruşunda bulunuruz. Bu durumda Kızılay’ın Bakırköy’deotoparkın bir bölümünü de içine alacak şekilde kafesli tellerle çevirdi. ki yöneticilerinin utanç duyması gerekiyor” diyorlar. İtirazlar sonucu teller söküldü ve bu kez otoparkın bir bölümü kur-

ATAKÖY 11. KISIMDA 23 NİSAN COŞKUYLA KUTLANDI

Ataköy ’de 11. Kısım yöneti mi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı etkinliklerle kutladı. Çocuklar düzenlenen çeşitli etkinliklerle bayramın tadını çıkartırken , apartman komşularıda uzun süre birbirleri ile sohbet etme imkanı buldular.



35

ATAKÖY PLUS GENEL MÜDÜRÜ

CAPACITY GENEL MÜDÜRÜ

CEM İL DE Mİ RB AK AN

ÖZCAN EKŞİB

Tarkan Yurdaay’ın Capacıty Genel Müdürlüğü’nden ayrılması ardından Capacıty AVM’nin Genel Müdürlüğü’ne Özcan EKŞİB getirildi. 17 Nisan’da açılışı yapılan Ataköy Plus AVM’nin Genel Müdürlüğü’ne Cemil DEMİRBAKAN atandı 17 Şubat 1971 tarihinde Ankara’da doğan Cemil Demirbakan, 1993 yılında Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi, Endüstri Mühendisliği’nden mezun oldu. 1998 yılında Menkan A.Ş.’de Satış Şefi olarak görev yapan Demirbakan, iş hayatına Migros’ta planlama uzmanı olarak devam etti. Demirbakan, Migros’ta sırasıyla Kiralama ve Satınalma Yöneticisi ve Kiralama ve Yatırımlar Müdürü olarak görev yaptı. 2007 yılından itibaren Kahve Dünyası’nda Kiralama Müdürlüğü yapan Demirbakan, son olarak Satış ve İş Geliştirme Müdürü görevini yürütüyordu. Cemil Demirbakan, iş hayatıyla beraber 1994 yılından beri profesyonel olarak yürüttüğü müzik hayatına Yüksek Sadakat Grubu’nun solistliğinin ardından solo olarak yürüttüğü kariyeriyle devam ediyor. Cemil Demirbakan evli ve bir kız çocuk babasıdır.

Özcan EKŞİB, Capacity Alışveriş Merkezi’nin yeni genel müdürü olarak görevine başladı. 25 yıllık mesleki kariyerinde Beymen, Çarşı, YKM, Mithat Selection, Tansaş gibi kurumsal firmalarda Mağaza Genel Koordinatörlüğü, Bölge Müdürlüğü ve Genel Müdürlük görevlerinde bulunan Özcan Ekşib Mağazacılık deneyimlerini 2000 yılından sonra alışveriş merkezi sektörüne taşıdı. Özcan EKŞİB, Konya Kulesite, İzmit Dolphin Center, İstanbul Aymerkez, Colony Outlet ve Markacity Alışveriş Merkezleri’nde Genel Müdür’lük görevlerini başarıyla sürdürdü. Eğitimini, İ.T.İ.A’da tamamlayan ve 1959 doğumlu olan Ekşib, evli ve 2 çocuk babası.

BEHİYE SELİM PARS İLKÖĞRETİM OKULU’NDA 23 NİSAN COŞKUSU Selim Pars Kolejinde binlerce öğrenci yetiştiren ve milli eğitime unutulmaz katkılar sağlayan Selim Pars ani bir kararla Selim Pars kolejini kapatmıştı. Ancak Selim Pars eğitimden kopamadı. Milli eğitime bağışladığı Behiye Selim Pars İlöğretim Okulu’nun her şeyi ile ilgileniyor ve okulda yapılan tüm etkinliklere katılıyor. Behiye Selim Pars İlköğretim Okulu'nda TBMM'nin 90.Kuruluş Yıldönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı. Tören Atatürk ve silah arkadaşları için

Mevlana'nın semazenleri ile karşımıza çıktı.Kimi sınıflar Latin Amerikan Rüzgarı estirdi.Kimi sınıflarda Roman havası ile izleyenleri coşturdu. Bütün bir yılın emeği ile hazırlanmış olan bayram etkinlikleri veliler tarafından da takdir ile karşılandı.

yapılan saygı duruşu ve ardından okunan İstiklal Marşı ile başladı .Okul Müdürü Tülay Eker tarafından yapılan konuşma büyük alkış aldı. Selim Pars ile İlköğretim Müfettişi Necati Vatan bu güzel günde öğrencileri yanlız bırakmadı. Öğrencilerin heyecanları sundukları gösterilerle doruk noktasına ulaştı.Tüm sınıfların hazırlamış olduğu gösteriler birer yarış havasında sunuldu. Yurdumuzun her köşesine ait folklör oyunları görülmeye değerdi. Kimi sınıflar büyük din düşünürümüz



37

MHP’LİLER KAHVALTIDA BİR ARAYA GELDİ Bakırköylü MHP’liler MHP Bakırköy İlçe Başkanlığı’nın düzenlediği kahvaltılı toplantıda bir araya geldiler. Osmaniye Sağlık Ocağı Binası’nın alt katında bulunan salonda verilen kahvaltıya, MHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Didinmez, İstanbul Milletvekili Atilla Kaya, 3. Bölge Başkanı Volkan Yılmaz, MHP Bakırköy İlçe Başkanı Gürhan Kaya, İl Teşkilat Başkanı Yüksel Aydın, İl Yönetim Kurulu Üyeleri İsmet Çerçi, Hikmet Karaman, Osmaniye Mahallesi Muhtarı Serdar Uzunoğlu ve bir çok vatandaş katıldı. Kahvaltılı toplantıyı düzenleyen MHP Bakırköy İlçe Başkanı Av. Gürhan Kaya; ‘’Biz MHP Bakırköy İlçe Başkanlığı olarak elimizden geldiği kadar her mahallemizde bu ve buna benzer kahvaltılar yapmaya çalışıyoruz. Bu kahvaltılardaki amacımız Bakırköy’deki insanlarımızla bir gönül muhabbeti oluşturabilmek. Bakırköy’deki insanlarımızla birlik ve beraberlik içerisinde ülkemizin içinde bulunduğu şartlarda durumumuzu net bir şekilde ortaya koyabilmek. Ülkenin şartları ile ilgili ve vatandaşlarımızın sorunlarıyla ilgili ne yapılabileceğini konuşabilmek. Bütün vatandaşlarımızın dertlerini, sıkıntılarını dinleyip bunlara çözüm bulabilmektir.’’ dedi. Toplantıya katılan MHP Teşkilatlarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bülent Didinmez ise, toplantıda bulunmaktan dolayı mutlu olduğunu belirtti (Yavuz ARPACIK)

gerçekleştirirken, çocuklarla birlikte podyuma çıkan manken Tuğba Özay da yeni albümünden seslendirdiği şarkılarla çocukların bayramına neşe kattı.

Carousel Alışveriş ve Yaşam Merkezi, her yıl olduğu gibi bu yıl da 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda şölen yaşattı. Eğitici ve eğlenceli etkinlikleriyle bir kez daha unutulmaz bir

CAROUSEL’DE 23 NİSAN COŞKUSU

organizasyona imza attı. Carousel, çocukları sevdikleri ünlü isimlerle buluşturan Carousel Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nin düzenlediği çocuk defilesinin sunuculuğunu çocukların sevgilisi şarkıcı Ülkü

Genç İstanbul Modern, çocuk ve gençleri yansımaların renkli dünyasına davet ediyor

“Işığın Sihri”

İstanbul Modern Sanat Müzesi, Paris’teki Centre Georges Pompidou’nun işbirliği ve Eğitim Sponsoru Garanti Bankası’nın katkılarıyla gerçekleştirdiği “Genç İstanbul Modern” etkinliklerinin yedincisini “Işığın Sihri” başlığıyla sürdürüyor. 13 Nisan – 2 Temmuz 2010 tarihleri arasında 6-16 yaş grubundaki çocuk ve gençlere yönelik gerçekleştirilecek olan etkinlik, interaktif atölye çalışmalarıyla sanatla teknolojiyi buluşturuyor ve günümüz sanatının anlamlandırılması ve yorumlanmasında yeni açılımlar sunuyor. Programda, çocuk ve gençler çeşitli oyun alanlarında projeksiyonlar ve tepegözler aracılığıyla farklı

doku, renk, şeffaflık ve boyutlardaki nesnelerle yaratıcı kompozisyonlar oluşturuyor, ışık ve yansımalarla büyülü görüntüler yaratıyor. Projeksiyonlar, tepegözler, oyuncak mankenler, doğal, yapay malzemeler ve animasyon filmlerinden oluşan çeşitli oyun alanlarında sanatta ikinci ve üçüncü boyut derinlemesine inceleniyor. Genç İstanbul Modern’in “Işığın Sihri” adlı atölye çalışmasına, Pazartesi hariç haftaiçi ve hafta sonu her gün, 10.00-11.30, 13.00-14.30, 15.00-16.30 saatleri arasında katılabilirsiniz. Gruplar 20 kişi ile sınırlıdır. Rezervasyon ve ayrıntılı bilgi için: 0212 334 73 41



39

DÜNYA ÇOCUKLARI ATAKÖY’DE Ataköy Lisesi’nin düzenlediği halk oyunları gösterilerine Çin, Rusya, Bulgaristan, Bosna Hersek ve KKTC’den gelen öğrenciler katıldı. Ataköy Lisesi’nin bahçesinde gerçekleştirilen şenliğe katılan her ülke, kendi ulusal halk oyunları gösterilerini sergileyerek büyük beğeni topladı. Okul Müdürü Ahmet Yönem yaptığı konuşmada, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen öğrencilere teşekkür ederek, ‘Savaşları, tartışmaları ve siyasi kavgaları bir kenara bırakıp bizlerle bulundukları için bu kardeşlerimize teşekkür ediyoruz.” dedi. Organizasyonun düzenlenmesinde büyük katkısı olan Edebiyat Öğretmeni Musa Pehlivan da, amaçlarının dünya çocuklarının kardeşlik, dostluk ve sevgi tohumlarıyla kaynaşmalarına zemin hazırlamak

olduğunu ifade ederek, ‘’Bu etkinlik bir kültür şöleni. Niyetimiz çocukların birbirlerini tanıyıp daha güzel dünyalara adım atmaları. Bütün çocuklarımızın kardeşlik dostluk ve sevgi tohumlarıyla kaynaşmalarına zemin hazırlamak için buradayız. Değer yargılarını erken yaşta tanıyan çocuklarımızın birbirlerine hoşgörü ile yaklaşmalarını ve her milletin birbirlerine sevgi bağı ile bağlanmalarını diliyoruz. Dünya barışı için yapılan bu anlamlı etkinlikte bulunmaktan mutluluk duymaktayız..Çok uzaklardan ülkemize gelen dünya çocuklarına ve bu etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ederiz.’’ diye konuştu. ( Umut Gizem ALTANYavuz ARPACIK )

“HOCA ALİ RIZA’NIN RESİM SERGİSİ’’ AİRPORT OUTLET CENTER’DA SERGİLENDİ ‘’İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti’’ kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı, Milli Kütüphane Başkanlığı ve Airport Outlet Center işbirliği ile düzenlenen ‘’İstanbul Ressamı Hoca Ali Rıza’nın Yağlıboya ve Suluboya Resim Sergisi’’ Ataköy Airport Outlet Center’de sergilendi. Türk resminin ustaları arasına adını altın harflerle yazdıran Hoca Ali Rıza’nın birbirinden değerli suluboya ve yağlıboya tablolarından oluşan 64 eserin bulunduğu serginin açılışını Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay yaptı. Airport Outlet Center’de düzenlenen sergide Hoca Ali Rıza’nın ve Türk resim tarihinin en önemli eserleri arasında yer alan, ‘’Oda İçi, Kız Kulesi, Karacaahmet’ten, Meyveler, Yemişler, Fırtınada Deniz, Üsküdar’dan, Şehzade Başında Burmalı Mescit,

Eyüp Sırtlarında Sultan, Çiçekler, İncir Köyü, Paşabahçe’’ adlı eserler de resimseverlerin beğenisine sunuldu. Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin’inde hazır bulunduğu serginin açılışında konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay; ‘’Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bir toplumun gelişmişlik düzeyi kültüre, sanata, kültür sanat insanlarına ve kültür sanat eserlerine verilen değerle ölçülebilir.Türkiye’de son yıllarda bu alandaki girişimlerini ve bu alandaki eserlerini, ürünlerini sadece kamu mekanlarında değil özel kesiminde bu tür girişimlerinde sergileme imkanı buluyor. Bunu toplum yaşamımız için bir gelişmenin, bir iyileşmenin, bir güzelleşmenin vesilesi sayıyorum.

Kütahya Ceza İnfaz Kurumu’nda yatan mahkumların el emeği çinilerinden oluşan eserler, Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nda kurulan çadırda sergilendi. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü Kütahya Ceza İnfaz Kurumu’nun düzenlediği, Bakırköy Belediyesi ve Bakırköy Kaymakamlığı’nın katkılarıyla gerçekleştirilen serginin açılışına, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Kulaç, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, Kütahya Cumhuriyet Başsavcısı Rıza Can, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül, Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin, ve Bakırköy Askerlik Şubesi ve Garnizon Komutanı Albay İhsan Bursalı katıldı. Bakırköylülerin yoğun ilgi gösterdiği sergide Kütahyalı mahkumlar tarafından 5 bine yakın el emeği sergilendi.Serginin açılışında konuşan Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Kulaç, tutuklu ve hükümlülerin de insan olduklarını ve bir defaya mahsus hata yapmış olabileceklerini düşünmek gerektiğini

Bugün burada Hoca Ali Rıza merhumun 64 eseri sergilenecek. Hoca Ali Rıza, 1856-1930 yılları arasında yaşamış Türk resminin önemli isimlerinden birisidir. Bir anlamda onun resimlerine bakarken 20. yüzyılın başındaki İstanbul’da mekan mekan, bugünkü kadar doğası bozulmamış ve tarihi tahrip olmamış şekilde görmek ve izlemek imkanına sahip olacağız Bugün burada, tarihe fırçasıyla, gözleriyle,ve yüreğiyle tanıklık etmiş bir ressamın 64 eserini sergileyip, İstanbul halkına izletme imkanı sunuyoruz. Mekanın sahiplerine, yöneticilerine ve böyle bir alışveriş merkezinde bir kültür-sanat mekanı, sergi mekanı açmayı fikir edenlere yürekten teşekkür ediyorum. Bu mekanların çoğalmasını diliyorum..İşbirliği yapan herkese yürekten teşekkür ediyorum ve hayırlı olmasını diliyorum’’ dedi.

vurgulayarak, “Bu sergide özellikle onların iç dünyalarının güzelliklerini, toprağa, seramiğe, çiniye yansıttıklarını göreceğiz’’ dedi İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Aykut Cengiz Engin ise, Türk Ceza Sistemi’nin herhangi bir suça bulaşmış insanları tecrit etmek, toplumdan soyutlamak olmadığını aksine onları yeniden topluma kazandırabilmek olduğunu ifade ederek, “Tutuklu ve hükümlüler dışarıya çıktıklarında, hayata yeniden döndüklerinde mutlaka bu mesleklerini el işlerini devam ettirecekler. Ve topluma yararlı bireyler olacaklardır..’’ diye konuştu. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Adagül; ise, “Öyle güzel eserler var ki; insanlar burayı gezerken içeride yatan hükümlü ve tutuklularımızın duygularının toprağa seramiğe, çiniye nasıl yansıdığını görme şansı bulacaklar” dedi.

MAHKUMLARDAN EL SANATLARI SERGİSİ

( Yavuz ARPACIK )



41

GÖNÜLLÜ ÇEVRECİLERDEN PLASTİK POŞET TEŞEKKÜRÜ

Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’in başkanlığında toplanan Bakırköy Belediye Meclisi’nin Bakırköy’de plastik poşet kullanımını yasaklamasına gönüllü çevrecilerden teşekkür geldi. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen’i makamında ziyaret eden bir grup Bakırköy Gönüllü

Çevreciler Sosyal Yardımlaşma Derneği üyeleri plastik poşetlerin ekolojik dengeye çok büyük zarar verdiğini belirterek yasak kararının çok örnek bir davranış olduğunu söylediler. Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen de işletmelere ellerindeki stokları kullanmaları için 1 Ağustos 2010 tarihine kadar süre verdiklerini hatır-

latarak,” 1 Ağustos’tan sonra Bakırköy’de file, bez torba, kese kağıdı veya oxo biyobozunur poşet kullanmayıp plastik poşet kullanmakta olan işletmelere 2872 sayılı Çevre Kanunu ve 5326 sayılı Kabahatlar Kanunu’na göre Zabıta Müdürlüğü ve Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü ekiplerimiz cezai işlem uygulayacaklardır” şeklinde konuştu.

MARMARA’DA YAKALANAN BALIĞIN İSMİ BİLİNMİYOR Marmara Denizi Beylikdüzü açıklarında adı sanı belli olmayan devasa büyüklükte ilginç bir balık yakalandı. Balıkçı Kenan Gürpınar Tesisleri’ndeki Türkiye Deniz Canlıları Müzesi’nde sergilenmeye başlanan eşsiz balık, hem balıkçıları hem de vatandaşı şaşırtıyor. Yakaladığı köpekbalıklarıyla gündeme gelen İstanbul’un ünlü balıkçısı Balıkçı Kenan Tesisleri’nin sahibi Kenan Balcı, dün yine Marmara Denizi Beylikdüzü açıklarında yakalanan ve adı sanı belli olmayan 150 cm eninde 85 cm uzunluğundaki yassı şekildeki balığı müzede sergileyerek herkesi şaşırttı. İlk bakışta vatoz balığını andıran ancak vatoz balığı ile arasında en ve uzunluk açısından boy, kuyruk yapısı, ağız, sırt ve gövde bakımından farklılıklara sahip bu balığın adını denizde avlanan balıkçılar da bilemedi.

Ne balıkçılar ne de uzmanlar adını bilemedi Balıkçı Kenan Tesisleri’nin sahibi Kenan Balcı 40 yıla yaklaşan balıkçılık tecrübesine rağmen böyle bir balıkla karşılaşmadığını belirterek, “Görenler ilk bakışta bu balığı vatoz balığı sanıyor ancak vatozla uzaktan ya da yakından bir ilgisi yok. Balıklar uzunlamasına büyürler. Aynı durum vatoz için de geçerlidir. Ancak, bugün burada sergilediğimiz balık uzunlamasına büyümenin aksine genişlemesine büyümüş. Kuyruğu ise

or. Deniz canlıları ansiklopedilerinde bir benzeri yok, uzmanlar adını bilmiyor” diye konuştu.

İsimsiz balık müzeye eklenecek

vatozun aksine çok kısa. Ağzı da kendi büyüklüğüne göre çok küçük. Sırtı ve gövdesi de pullu değil ve çok saydam” diye konuştu. İnsan insana benzer diye bir söz vardır. Bu balık hiçbir balık türüne benzemiy-

Kameralar karşısında balığın boyunu ölçen Balıkçı Kenan Balcı; adı, sanı, türü bilinmeyen balığın vatoz ve kalkan balıklarıyla karıştırılmaması için de aynı yerde bir vatoz bir de kalkan balığı örneği bulundurdu. Marmara Denizi’nde önceki gün yakalanan bu balığa isim takmakta acele etmediklerini söyleyen Balıkçı Kenan, “Çok araştırdık. Belki benden daha iyi bilen balıkçılarımız vardır diye denizde avlanan balıkçılarımıza da sorduk ama bilen olmadı. Balığa isim takmak için vatandaşımızın da fikrini almak istiyoruz. İsmini belirledikten sonra bu balığı da Gürpınar’da kurduğumuz dünyada bir ilk olan Türkiye Deniz Canlıları Müzemizde diğer deniz canlısı türlerinin yanına ekleyeceğiz” dedi.


42

KUTLU DOĞUM HAFTASINDA 10 BİN KARANFİL DAĞITILDI Bakırköy Müftülüğü’nün Kutlu Doğum ve Kur’an Yılı etkinlikleri kapsamında Cumhuriyet Meydanı’nda açtığı standı gezen Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin ve Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen vatandaşlara karanfil dağıttı. Konser, seminer ve konferansların verildiği etkinliklerde 10 Bin karanfil dağıtıldı. Kutlu Doğum ve Kur’an Kerim’in 1400. Yılı kutlama etkinlikleri nedeniyle Bakırköy Müftülüğü ilçe genelinde bir dizi etkinlik düzenledi. Kutlu Doğum Haftası açılış programı Amine Hatun Camii’nde yapıldı. Açılışa Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin, Bakırköy Belediye Başkan Yardımcısı Aykut Çeliker, İlçe Müftüsü Zakir Uzun, Sağlık Grup Başkanı Dr Ali Osman Çolak, din görevlileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Kaymakam Şahin’in ve Müftü Uzun’un birer konuşma yaptığı programda kaside ve ilahiler okundu. Daha sonra Kaymakam Şahin ve beraberindekiler, vatandaşlara 100 adet

Kuran-ı Kerim dağıttı. Programın sonunda katılanlara pilav ikram edildi. Aynı gün Cem Karaca Kültür Merkezi’nde yapılan programda “Kur’an ve Hz Muhammed” isimli bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Daha sonra Bakırköy Müftülüğü Türk Tasavvuf Musikisi Korosu birbirinden güzel eserler seslendirdi. Koronun ardından Doç Dr. İzzet Altın ‘Kuran-ı Kerim ve Dua’ konulu bir konuşma yaptı. Etkinliğin diğer günlerinde ise Çarşı Camii, Ataköy Yunus Emre Cami, Yenimahalle Camii ve kuran kurslarında vatandaşlara yönelik ‘Kur’an ve Hz. Muhammed’ ana temalı konferanslar verildi. Etkinliğin son gününde ise Ataköy Ömer Duruk Camii’nde çevre ilçelerden katılan imam hatiplerin sunduğu Kur’an Tilaveti büyük beğeni topladı. İlçedeki din görevlilerinden oluşan Türk Tasavvuf Musikisi Korusu da dinleyenleri adeta mest etti. Kutlu Doğum Haftası etkinliği kapsamında Bakırköy Müftülüğü’nün Cumhuriyet Meydanı’nda açtığı kitap standını ziyaret eden Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin ve Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen birlikte vatandaşlara karanfil dağıttı. Bakırköy Belediyesi’nin katkısıyla Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında 10 bin karanfil dağıtıldı. ( Umut Gzem ALTAN)

^ İ DİL TÜRK SANAT MÜZİĞİ TOPLULUĞU SUZÇALIŞMALARI ATAKÖYLÜLER DERNEĞİNDESÜRDÜRÜYOR

Bakırköylü usta sanatçı Nezih Elbirler tarafından geçtiğimiz günlerde başlayan Türk Sanat Müziği çalışmaları yoğun katılımla gerçekleşiyor. Türk Sanat Müziği çalışmalarına ilginin yoğun olduğunu belirten Nezih Elbirliler, “Sazımız az olmasına rağmen profesyonel arkadaşlarımız var. Eserleri nota dağıtarak aslına uygun bir şekilde icra ediyoruz. Çalışmalarımız gayet sevecen şekilde, disiplinli, Türk Müziği’nden taviz vermeden devam ediyor. Ben kanun sanatçısıyım. Klarnetimiz var klasik kemençemiz var. Ut sanatçısı arkadaşımız var. Amacımız Türk Sanat Müziği ve Türk Müziği’ni sevenlerle burada beraber olmak Türk Sanat Müziği’ni sevdirmek. Türk Müziği’ni taviz vermeden ileriye taşımak. Ben 35 seneden beri kanun çalıyorum. Bestekarım. Çeşitli derneklerde, vakıflarda, sahnelerde görev aldım” dedi. Elbirler ayrıca koro ile ilerleyen zamanlarda konserler vereceklerini de belirtti.

SOSYAL BELEDİYECİLİK PROJE ÖDÜLÜ BAHÇELİEVLER’İN Bahçelievler Belediyesi, 2010 yılına ödüllerle girdi. ocak ayında Türk gençliğine spor tesisleri kazandıran belediye hizmet ödülünü İstanbul Gazeteciler Derneğinden alan Bahçelievler Belediyesi bu kez de, Sosyal Belediyecilikte Sevgi evi, rehabilitasyon projesiyle AK Parti Yerel Yönetimler Başkanlığınca, Türkiye’de 21 Belediye’ye verilen, ödüllerden birisine sahip oldu. Dün Ankara’da Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın katıldığı Yerel Yönetimler toplantısında ödülünü

Başbakan’ın elinden alan Bahçelievler Belediye Başkanı Osman Develioğlu “Bahçelievler Ülkemizin güzide ilçesi olmasını, çalışmalarıyla sürdürecektir. Halkımıza layık olmak ve halkımıza en kaliteli hizmeti sunmak görevimiz ve sorumluluğumuz. Ödüller, gücümüze güç katıyor ve daha çok çalışmamıza hız kazandırıyor. Saygı değer Başbakan’ımıza ödül için halkımızın teşekkürlerini sunuyorum” dedi.



Ayamama Deresi üzerindeki 600 yıllık tarihi köprü tüm uyarılarımıza rağmen yokedildi

SORUMLULAR SORUMLULAR HESABINI HESABINI VERMELİ VERMELİ

BAKAN BEY NEREDESİNİZ?

19 HAZİRAN 2008

BÖYLEYDİ

2010 Avrupa Kültür Başkentlerinden biri olarak ilan edilen İstanbul’da tarihe saygısızlık örneklerinden biri yaşanıyor. Ataköy Ayamama Deresi üzerinde bulunan resmi kayıtlara göre genç devir Osmanlı mimari özellikleri taşıyan ve tahmini 600 yıllık olduğu belirlenen köprü ile ilgili ilk haberimizi Haziran 2008 sayımızda yayınlamış ve ilgililerin dikkatini çekmiştik. Her konuda olduğu gibi ilgililerden ses seda cıkmadı. 2009 yılı Haziran ayında Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a Ataköy Marina’daki Mavi Bayrak Töreni’nde rastlayınca konuyu açtık. Yanında bulunan Bakırköy Kaymakamı Dursun Ali Şahin’e ilgilenmesini söyledi, bildiğimiz kadarıyla yazışmalar hala devam ediyor. Bu arada İSKİ’nin yaptığı çalışmalar nedeniyle hiçbir önlem alınmadığı için tarihi köprü sona doğru ilerliyor. CHP Antalya Milletvekili Tayfur Süner’in tarihi köprü ile ilgili TBMM’ye verdiği soru önergesine bakan imzasıyla verilen cevap yasak savma cinsinden. Nisan ayı başında bir resim sergisi açılışında bakan Günay’a tarihi köprünün uyarılarımıza rağmen yok olduğunu hatırlatıyoruz, çevresinde bulunan Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’dan sorumlu Vali Yardımcısı Feyzullah Özcan’ı yanına çağırıyor ve ilgilenmesi talimatını veriyor. Vali Yardımcısı ile yaptığımız görüşmede Ataköy 5. Kısım’da oturduğunu “Randevulaşalım, bir sabah Ataköy’de buluşalım bende yerinde göreyim” diyor. Vali Yardımcısı Feyzullah Özcan randevu saatinde telefonla aratarak mazeret bildirerek gelemeyeceğini iletti. Vali yardımcısında o günden bu güne cevap yok. Ve yukarıdaki fotoğraflarda da göreceğiniz gibi artık tarihi köprü yok. İstanbul’u Avrupanın Kültür Başkenti ilan edenlere, bu nedenle vergilerimiz sonucu oluşturulan devlet kasasından yüzlerce trilyon harcayanlara duyurulur.

23 NİSAN 2010 BU HALE GELDİ


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.