Tehlikeli Oyunlar

Page 75

böyle olmazdı.» Bilge güldü. Saçmalama Hikmet. Mecburum albayım: İtiraf ediyorum. «Bana biraz daha kahve versene Bilge.» Bir de röntgen çektirelim. İçinizi görelim. «Herkes iyi geçinsin istiyordum. İlk defa bir tiyatroda karşılaştık sizlerle. Hemen yanınıza gelemedim. Sevgi'nin gözlerinde böyle bir istek yoktu. Benimse tek görevim, F 144 145 bakıyordu gülerek; tanıştırılmak istiyordu. Sevgi sizlere kızıyordu; kötü bir durumda teslim almıştı beni. Üzerimde çok uğraşmak gerekiyordu. Bana her gün tıraş olmayı öğretmek gerekiyordu. Beni, her gün gömlek değiştirmeğe alıştırmak gerekiyordu. Bana kötü bakmıştınız. Okurken sayfalarımı buruşturmuştunuz. Bu çocuğun aslında neye ihtiyacı var diye düşünmemiştiniz. Bu çocuğun aslında Sev-gi'ye ihtiyacı vardı. Uzakta bekliyordunuz. İşte Sevgi dedim içimden. İşte meşhur Bilge, işte meşhur Nazmi, Dum-rul. Hepsi dünya çapında. Herkes haklıydı. Değişik yalanlar söylemiştim. Aslında Sevgi'nin gözleriydi önemli olan.» Bilge düşündü. «Bütün bunları düşünerek nasıl yaşadın? Neden Sevgi'ye söylemedin bütün bunları?» Röntgende bir şey görülmüyor. Yemeklerden sonra midenizde bir yanma hissediyor musunuz? Bilmem. «Söyleseydim başka türlü mü olurdu sonumuz, diyorsun?» «Saçmalama Hikmet. Ne bileyim, konuşsaydm, anlatsaydm.» Dinleseydin. Birden, ferahlama gibi bir his duydunuz mu? Kanama, böyle bir his verir de insana. Bilmem. «Durmadan Sevgi'nin gözlerinin içine bakmaktan yoruldum galiba. İyi "bir öğrenci değildim Hepiniz dünya çapmdaydınız. Devler savaşı yapıyordunuz. Herkesin gözüne bakmak zorunda olduğumu sanıyordum. Savaş bitsin istiyordum-, fakat, anlaşmaya hiç niyetiniz yoktu. Sizleri izlemekten yorulmuştum. Acaba şimdi ne yapacak? Bu söze kızdı mı? Düşünür dururdum. Sonra, kendimi teselli ederdim: Onlar kendi başlarının çaresine bakarlar. Oyunlarınızı heyecanla seyreden saf bir seyirci gibiydim.» Durdu. «Sen oyun sever misin Bilge?» Bilge, gözlerini açtı: «Anlamadım, ne oyunu?» Kelebek oyunu. «Oyun canım işte. Bildiğimiz oyun. Play. Tiyatrodaki gibi. Filmlerdeki gibi.» «Bilmem. Bir oyun üzerinde çalıştığımızı hatırlıyorum. Ben hiç ezberleyemiyordum.» Böyle bir şey vardı. «Gizli Oturum,» dedi Hikmet. «Evet, galiba. Bir de akraban vardı, bir kız.» «Asuman,» dedi Hik„„„ UM,uEiuum; nil. c» oevgrnın başı ağnmıştır. «Sevgi'nin canı sıkılmıştı galiba. Gece geç vakitlere kadar prova yapıyorduk. Sevgi'nin bir rolü yoktu. Onun için, 'uykusu gelen kadm'ı canlandırıyordu oyun dışı olarak. Ha-ha.» Bilge şaşırdı: «Neden kötü kötü güldün öyle?» «Kötü bir şey hatırlamışımdır. Sevgi'ye gülmü-şümdür. Fısıltılarına gülmüşümdür. Sevgi suflörümüzdü ya. Artık hep kötü şeyleri hatırlıyorum. Uykumuz gelmedi mi Hikmet canım, Ha-ha.» «Kötüsün Hikmet.» «Arkasından da 'kızcağızın' diye başlayan bir söz etmelisin. Ha-ha. Sevgi, şimdi Asuman'ı çok sevi yormuş. Durmadan ona ta-şınıyormuş. 'Çok uğraştım Asumancığım, bir türlü kötü oyunlar oynamaktan vazgeçiremedim Hikmet'i, Ha-ha. Herkesin, bir fincan kahvesini içeceği bir yakını vardır Sevgi. Herkes, içini, yalnız içine dökmez. Ha-ha. Daha kahve var mı Bilge? Bir gecede, Sevgi'nin bütün fincanları kadar kahve içmek istiyorum. Bütün 'ha-ha'larımı bir gecede harcamak istiyorum. Salonda at yarışları oynamak istiyorum.» «Anlamadım?» dedi Bilge. Artık kendi yerimde oynamak istiyorum. Meyhane salonlarında beyaz at yarışları oynamak istiyorum; artık beyaz kadın


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.