Bodrum Bülten Ekim Kasım 2011

Page 1



1


SAYI

169

20 ekim/kasım 11

i Ç i N D E K i L E R

2

4

MERHABA / Demircan Türkdoğan

6

ÇÜNKÜ BODRUM

8

DÜNDEN BUGÜNE BODRUM MANZARALARI

10

RESSAMLARIN BODRUM’U

12

KONUŞAN FOTOĞRAFLAR / Ömer Doğan

14

BİZDEN SÖYLEMESİ

18

BODRUM DENİZ MÜZESİ AÇILDI

20

OSMANLI TERSANESİ TEKNELERİ

22

23. DENİZ ŞENLİĞİ

24

BODRUM ŞENLENDİ

28

BODRUM KİLİSESİNE YENİDEN KAVUŞACAK

30

BODRUM’DA ŞARAP KEYİFTİR

32

HALİKARNAS DİSKO SUSTU

34

İÇİMİZDEN BİRİ / Cezmi Çoban

38

BODRUM’A İSMİNİ VERENLER

42

GEZ GÖZ ARPACIK / Yeşim - Kader Onay

44

BODRUM MU... BODRUM / Ayla Görgün

45

HABER TURU

56

BAKIPDURU

58

AYIN ANKETİ

60

ŞİFAHANEM / F. Jale Aytaç

61

LEZZET USTALARI / Onur Yunt

63

KARİKATÜR / Ali Şur

65

KENT REHBERİ

72

7 FARKI BULUN / Yunus İlkorur

41

22

53

18

24

42

27

32

28


3


DEMİRCAN TÜRKDOĞAN

BODRUMajans Yayın Grubu Adına Sahibi, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: CANSIN YUNT Web Editörü / Grafik Tasarım: YUNUS İLKORUR Sayının Yazarları: AYLA GÖRGÜN ERDOĞAN KAYALAR CEZMİ ÇOBAN F. JALE AYTAÇ KADER - YEŞİM ONAY ÖMER DOĞAN Sayının Çizeri: ALİ ŞUR Kapak Fotoğrafı: Dünya Model Yarışması’ndan Bir Model Reklam Müdürü: ONUR YUNT İletişim: Caferpaşa Cad. No: 52/3 48400 BODRUM Tel : 0 252 313 42 24 / 313 56 66 Fax: 0 252 316 44 42 info@bodrumajans.com.tr bodrumajans@gmail.com www.bodrumajans.com.tr Baskı: Ankara Ofset ANKARA Basım Tarihi: 24/10/2011 Dağıtım: Bodrum Yayın Dağıtım Yayın Türü: Yerel Süreli Yazları her ay “mayıs, haziran, temmuz, ağustos, eylül”, kışları iki ayda bir “kasım, ocak, mart” aylarında yayınlanır. Yayınlanan yazıların sorumluluğu imza sahibine, yayınlanan reklamların sorumluluğu reklam sahibine aittir. Bu dergi basın meslek ilkelerine uymayı taahhüt eder.

23.

DEMİRCAN TÜRKDOĞAN

Kurucusu Genel Yayın Yönetmeni:

MERHABA

KÜLTÜR ve YAŞAM DERGİSİ

G

Güzel şeyler oluyor...

eçtiğimiz ay Bodrum ve yarımadası şenlendi. Birbiri ardına sıralanan pek çok etkinlik beldeye büyük bir canlılık, büyük bir coşku getirdi.

hazırlandığı büyük bir armağan.

Bodrum Ajans yayınları arasında yer alacak olan, yüzlerce belgeyi içeren, “Osmanlı Arşivinde Bodrum” kitabının birinci cildi baskı aşamasına geldi. İki cilt olarak planlanan bu çalışmanın On yıl önce Karnaval provası artık birinci cildinin baskıya girmesine yapılmıştı, geçtiğimiz ay her yıl tekraraz bir zaman kaldı. lanmak üzere bir karnaval denemesi “Osmanlı Arşivinde Bodrum” kitabı, gerçekleştirildi. yakında Bodrum’un Osmanlı dönemini Bodrum’un en büyük yansıtan en değerli eserler arasındaki organizasyonlarından birisi olan Deniz yerini alacak. Böylelikle Bodrum, o Şenliği 23. kez tekrarlandı. dönemi yansıtan yüzlerce belgenin Film Festivali, Halk Dansları Festiyer aldığı çok değerli bir vali, Barok Müzik Festiarşivin sahibi olacak. vali ve yaz boyunca devam Erdoğan eden Gümüşlük Klasik Kayalar’ın asıl Hayırsever İşadamı Şevket Müzik Festivali Eylül ve sorunu, son Sabancı’nın Turgutris’e Ekim aylarında Bodrum günlerde çektiği kazandırdığı “Kültür ve yarımadasında öne çıkan doğum sancısı. Sanat Merkezi”, geçte olsa etkinlikler oldu. Bu, aylardır Bodrum’a kazandırılan üstünde “Denizcilik Müzesi” Dergimizin araştırmacı Bodrum Yarımadası’nın yazarı Erdoğan Kayalar titizlikle çalışarak Kültür ve Sanat yaşamına bir yandan sokakları Bodrum’a büyük katkılar yapacak arşınlamaya devam ediyor. sunmaya Bu sayı, “Bodum’a İsmini hazırlandığı büyük olan iki önemli girişim. Bu iki eseri de gerçekleştiVerenler” serisi kapsamında bir armağan. renler ve gerçekleşmesine Halikarnas Balıkçısı’nın Bodrum Ajans katkı verenler unutulmayaanısına “Cevat Şakir caktır. Caddesi”ni tanıtıyor bizlere. yayınları arasında Ama, Erdoğan Kayalar’ın asıl sorunu, son günlerde çektiği doğum sancısı. Kayalar’a doğum sancısı çektiren şey, aylardır üstünde titizlikle çalışarak Bodrum’a sunmaya

yer alacak olan, yüzlerce belgeyi içeren “Osmanlı Arşivinde Bodrum” kitabının birinci cildi baskı aşamasına geldi.

Bu sayının da yine dolu dolu olmasına, ilginizi çekecek konuların yer almasına özen gösterdik. Umarız becermişizdir... Bir dahaki sayıda buluşmak umuduyla hoşakalın...

ÜCRETSİZ • BODRUM BODRUM AJANS Caferpaşa Cad. 52/3 OASİS DANIŞMA - MİLTA MARİNA Ön Büro -CLINIC INTERNATIONAL DAĞITIM NOKTALARI TRIMSLIM / Estia Çarşısı • GÜNDOĞAN GALİPDOS MOBİLYA & AKSESUAR • KONACIK BODRUM MUTFAK - DENİZHAN - SEMPATİ MOBİLYA -ANKA CONCEPT-KIRÇİÇEĞİ • ORTAKENT BODRUM GOLF CLUB • TURGUTREİS BOOM CAFE/D-Marin • YALIKAVAK ERDEM ECZANESİ - BORA VETERİNER - PORT MARİN AYRICA BELLİ OTELLERİN RESEPSİYONLARINDAN ve LOBİLERİNDEN BİR AY ÖNCEKİ BODRUM BÜLTEN DERGİSİNİ ÜCRETSİZ OLARAK ALABİLİRSİNİZ...

4


5


Fotoğraf: ÖMER DOĞAN

Çünkü Bodrum...

HATİCE TOSUNOĞLU SELEN KUAFÖR SAHİBİ

Bodrum’u Seviyorum çünkü; Doğdum ve buradan ayrılmayı asla bana düşündürmedi.  Ailemin bana yakın olduğu yer burası  Eşimle her türlü zamanı geçirebilme imkanlarını bana sunan tek yer  Tarih, doğa, deniz ve yıl boyunca güneşin her daim olduğu tek yer 

.

6

ÖZAY ÜLGEN

PINAR KILINÇ EKONOMİST

AQUARIUM RESTORAN ŞEFİ

Bodrum’u Seviyorum çünkü; İnsanın uzun zamandır aradığı ve sonunda işte bu dediği yer.  Damağında tadını unutamayacağın anlarla dolduğu yer burası  Özlemini hep duyacağın kültürlerin ortak buluşma yeri Bodrum  Mavi ile beyazın uyumu 

Bodrum’u Seviyorum; Çünkü muhteşem bir günbatımı var  Farklı kültürlerin birleştiği bir cennet burası  Tarihi, doğal güzellikleri ve deniz manzarasıyla doyumsuz bir yer  Her yaşta insan için, gerek sosyal gerek sanatsal yönüyle zengin aktivitelerin olduğu bir yer. 

.

ERMAN TERCAN MADEN MÜHENDİSİ

Bodrum’u seviyorum Çünkü insanları kadar kendi de sıcak  Yazın gün batımında, kale manzaralı bir kafede içkimi yudumlamak gibisi yok  Masmavi ve berrak koylarında mest oluyor insan  Bembeyaz mimarisiyle gözlerimizde estetik bir imaj bırakıyor 


7


Fotoğraf: KADER ONAY

Sünger Depoları. Bodrum.

DÜNDENBUGÜNE

BODRUM MANZARALARI

88


9


B Bihrat Mavitan

Bihrat Mavitan

Bihrat Mavitan

1010



A yın İçinden

T

2

Her insanın söyleyecek bir sözü ve bir hikayesi her zaman vardır.

008 yılında Konya’nın Beyşehir ilçesinde düzenlenen Fotomaraton’a, dört fotoğrafçı arkadaşımla katılmıştım. Beyşehir Gölü’nün çevresini keşif için aracımızla dolaşırken Gölyaka beldesinden geçiyorduk. Beldenin hemen girişinde, bahçesinde 3-4 masanın olduğu küçük bir kır kahvesinde gözüme bir adamın yüzü takıldı. Aniden frene bastım ve “arkadaşlar, burada bir çay molası veriyoruz” diye buyurdum. Garson daha çaylarımızı getirmeden makinemi kaptım ve beni bu denli etkileyen adamın karşısına geçtim. Ondan izin istemedim, o da bana bir şey sormadı, sadece o bilge bakışıyla beni süzedurdu. Adamın güçlü yüz ifadesi beni adeta büyüledi. O kahvede ne kadar kaldık? Belki beş, belki on dakika – ama inanın ki bana beş saat gibi geldi. Oradan ayrılmadan adama bir kahve ısmarladım, bir sigara ikram ettim. O da bir şey söylemeden kabul etti. Akşam kamp alanında fotoğrafları bilgisayara indirdikten sonra portreyi tekrar inceledim, bu derin bakışların ardında bir iz, işaret yakalar mıydım? Nasıl bir hayatı vardı acaba? Dayanılmaz bir üzüntü hissettim. Kimdi bu bilge bakışın sahibi, neydi düşündükleri? Bunları hiçbir zaman öğrenmeyecektim… O portrelere ne zaman bakarsam içimden bir ses “Git bir daha Beyşehir’in Gölyaka köyüne, adamı bul ve saatlerce dinle onu” diyor.

1212


13


ZEYNEP OKÇU BALE OKULU ZEYNEP OKÇU BALE OKULU

10 yıldır 3 kıtada kazandığı onlarca kupa, madalya ve Dünya 1.likleri dahil pek çok derece ile hem Bodrum’u, hem de Türkiye’yi uluslararası yarışma ve festivallerde başarıyla temsil eden Zeynep Okçu Bale Okulu’nu hala duymadınız mı ? Çocuğum için faydalı bir hobi hatta ilerde belki meslek olarak seçebileceği bir aktivite arıyorum diyen anne-babalara duyurulur; Zeynep Okçu Bale Okulu yeni yerinde şimdi çok daha keyifli bir eğitim veriyor. Bizden Söylemesi…

GEMİBAŞI RESTAURANT’IN KALAMARI

Hürriyet Gazetesi Cumartesi Eki geçtiğimiz ay ‘Kalamarın en iyi 10 adresini’ seçti. Bunların 4 tanesi İstanbul, 2 tanesi İzmir, gerisi Ankara, Bozcaada, Akyaka ve bir tanesi de Bodrum’dan Gemibaşı Restaurant. Gazete, “Marina’nın karşısındaki restauranta Bodrum açıklarında günlük tutulan kalamarların, soda, limon suyu ve toz şekerle dinlendirildikten sonra tavası yapılıyor. Ayrıca ızgara, güveç, yahni ve dolması da var. Kalamarın tavasının porsiyonu 18, ızgara, güveç ve dolması 25 Lira.” diyor.

GEMİBAŞI RESTAURANT’DA KALAMAR

LUNAPARK EĞLENDİRİYOR

SÖYLEMESİ

BİZDEN

Bodrum Lunapark herkesin eğlenebileceği kültür ve eğlence merkezi olarak yazın olduğu gibi yaklaşan kış sezonunda da hizmet veriyor. Heyecan, adrenalin, kahkaha hepsini bir arada yaşamak isteyenler yaz-kış Bodrum Luna Park’ı doldurmaya devam ediyor... Bodrum’da düzenlenen modellik yarışmasına katılmak üzere 23 ülkeden gelen ve boş zamanlarında Bodrum’u gezen mankenler, lunaparkta ve ardından Oasis’te gönüllerince eğlendiler.

1414

LUNAPARK


15


16


17


A yın İçinden

Bu yıl 23.sü düzenlenen Bodrum Yat Festivali, Bodrum Deniz Müzesi’nin açılışı ile başladı. Denizcilik Müzesi’nde Bodrum’un 3 bin yıllık tarihi geçmişinde kullanılan balıkçı, süngerci, nakliye, gezi teknelerinin birebir tekne modelleri sergilendi…

B

odrum Ticaret Odası, Bodrum Belediyesi ve Bodrum Denizciler Derneği tarafından gerçekleştirilen projede Bodrum’un denizcilik tarihinde kullanılan teknelerin modellerinin sergilendiği Bodrum’un Denizcilik Müzesi açıldı. Açılışa, Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu, Deniz Ticareti Genel Müdürü Mehdi Gönülalçak, Muğla Valisi Fatih Şahin, Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Başkanı Gündüz Nalbantoğlu, Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz, Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın kızı İsmet Noonan ve deniz tutkunları katıldı. Müze; Cevat Şakir Mahallesi’ndeki İnci sokakta tarihi bedestenin içinde, düzenlenen törenle hizmete açıldı. 3 bin yıllık denizcilik geçmişi olan Bodrum’un, denizcilik müzesinde, balıkçı, süngerci, mandalina nakliye tekneleri ve gezi teknelerinin yat ustası 68

18

yaşındaki Ali Kemal Denizaslanı tarafından yapılan birebir 47 tekne modeli ile Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabağaçlı’nın kızı İsmet Noanan tarafından bağışlanan balıkçıya ait eserler, Bodrum’da süngercilerin kullandığı dalgıç kıyafetleri, eski çapalar, av malzemeleri sergilendi. İş adamı Hasan Güleşçi’nin bağışladığı Deniz Kabukları koleksiyonun önümüzdeki günlerde yer alacağı öğrenildi. Bodrum’un denizciliğinin tarihi geçmişini anlatan slayt gösterileri, fotoğraflar ve bilgilendirme tabelaları yer aldı. BODTO Başkanı Kocadon tekne maketlerini yapan Kemal Denizaslanı için “Büyük Ustam” demesi dikkati çekerken, konuşmasının son bölümünde “Projenin bu günlere gelmesinde el emeğinin yanı sıra büyük katkıları olan büyük ustam Ali Kemal Denizaslanı ve eşi Zehra Denizaslanı hanımefendiye teşekkür eder, büyük ustaya sağlıklı uzun ömürler dileriz. Deniz müzesi projesinin bugüne gelmesinde ve gerçekleşmesinde ilk günden beri en büyük katkıyı sağlayan Meclis Başkanımız Hüseyin Nail Sağat’e sevgi ve teşekkürlerimi sunarım” dedi. Bodrum Belediye Başkanı

Mehmet Kocadon da Bodrum’a gelen turistin ziyaret edebileceği mekanlar oluşturmanın birinci amaç olduğunu vurgulayarak “Biz zaten 12 ay turizmi geliştirmek için varız. Deniz müzesi de bu kapsamda açıldı. Başka müzeler de açarak kış turizmine katkı sağlamak istiyoruz. Etnografya müzesi açacağız, ayrıca eski kilisenin olduğu bölgede süngercilik müzesi projemiz var. Kış turizminin önünü açarak Bodrum ekonomisine katkı sağlayacağız” dedi. Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz açılışını yapmak için toplanılan bu mekanın özellikle denizcilik konusunda ülkemizin en önemli merkezlerinden biri olan Bodrum’un denizcilik geçmişline ışık tutacağını vurgulayarak “Hepimizin bildiği gibi tarihi Leleg Uygarlığı’na kadar uzanan ilçemizin denizcilik tarihi de pek çok ilk ve özellikle doludur. Dünyanın ilk kadın amirali Salamis Savaşı gibi birinci Artemisia ve ardından gelen Kral Mauselos’un karısı, Rodos fatihi ikinci Artemisia da kadın amiral olarak bu coğrafyada yaşamıştır. Mısırlı firavun ikinci Pitolemi


burada gemiler yaptırmıştır. Türklerin hakimiyetine geçtikten sonra tersanede Osmanlı donanmasına en büyüğü 76 metrelik Besaret Numa olan Hilal-i Zafer, Şef Baz-ı Bahri, Heybet-i Endaz gibi pek çok gemi yapılmış ve tamir edilmiştir. Tarih boyunca özellikle denizcilik yönünden stratejik ve önemli bir merkez olan Bodrum bu özeliğini günümüzde de sürdürmektedir. Tecrübeleri yüzyıllar öncesinden gelen Bodrumlular günümüzde de imal edip, bir marka haline getirdikleri Bodrum guletlerini hem tüm dünyaya ihraç etmemizi, hem de deniz turizminde kullandığımız dünyanın en büyük ticari yat filosuna sahip olmamızı sağlamıştır” dedi. Demiröz konuşmasının son bölümünde Bodrum Deniz Müzesinin önemini tekrar vurgulayarak “Geçmişini bilmeyen ve ders almayan toplumların gelecek garantilerinin olmadığını biliyoruz. Bu kadar büyük bir denizcilik tarihine sahip olan ilçemiz şimdi bu müze ile geçmişine sahip çıkıyor” dedi. Bodrum Deniz Müzesinin açılışına katılan Denizcilik Müsteşarı Hasan Naiboğlu da Bodrum deyince akla turizm geldiğini kaydettiği konuşmasında “Benim Bodrum deyince aklıma Denizcilik ve Cevat Şakir Kabaağaçlı geliyor. Çünkü denizcilik olamadan, dünyanın yarısı soğuktan donar, yarısı açlıktan ölür. İhtiyaç malzemeleri denizcilik yoluyla taşınır. Bir şey, şiirlere şarkılara türkülere edebiyata konu alınırsa o yaşanıyor ve kültür olmuş demektir. Bodrum’da deniz müzesinin açılmış olmasından duyduğum memnuniyeti belirtmek isterim” dedi.

19


A yın İçinden

GULET

ERDOĞAN KAYALAR

Bodrum tersanesinde, kalyonların günden güne önemini yitirmesi nedeniyle tersane ince donanma yapımına yönlendirilmiştir. Bu sınıftaki gemilerin yapımı, Bodrum Guleti’ni ortaya çıkarmıştır. Guletler aynı zamanda, “Yat” olarak da tanımlanmaktadır.

T

ürkler, denizin gücünü her zaman bilmişlerdir. Ekonomik varlığı desteklemek için siyasi otoriteyi her zaman denizin lehine kullanmışlardır.

İlk Kaptan-ı Derya Emir Çaka Bey, 1090 yılında donanma komutanıdır. Emir Çaka Bey’den sonraları Baltaoğlu Süleyman Bey, Piri Reis, Oruç Reis, Turgut Reis, Uluç Reis gibi Reisler, yıllar boyu forslarını denizlerde zaferle dolaştırmışlardır. Rumeliye geçiş, boğazları gündeme getirmiş, Çanakkale toprakları hükümranlık sınırları içine alınmıştır. İstanbul’un fethiyle, İstanbul Boğazına Fatih’in mührü basılmıştır. Akdeniz ile Karadeniz’in kilit noktası boğazlar, Türklerin eline geçmiştir. Aslında bu sular ticari sulardı. Venedik, Ceneviz ve Portakiz tekneleriyle, Osmanlı teknelerine iç denizler dar gelmeğe başlamıştı. Zaferlere alışmış Türkler, kalyon imalatına başladı. İstanbul Tersane-i Amire’de inşa edilen kalyonların yanı sıra, Gelibolu, Sinop, İzmit, Süveyş, Bodrum, Basra, Rusçuk, Samsun, Kefken gibi taşra tersanelerinde de kalyon yapımına geçilmiştir. Bodrum tersanesi 18 ve 19.uncu yüz yıllarda, Osmanlı donanmasına

20

yeni kalyonlar inşa ettiği gibi, hasarlı kalyonları da tamir etmiştir. 1782 yılında Bodrum tersane alanında inşa edilen 27 m. lik Şehtiye, hızlı hareket kabiliyeti nedeniyle çok beğenilmiştir. Sinop ve Bodrum tersanelerinde yılda, ikişer Şehtiye yapılmasına karar verilmiş, Bodrum tersanesi bir yılda iki Şehtiye’yi tamamlamış, İstanbul’a göndermiştir. Bodrum’da 18 yy. da kalyon yapımına önem verilmiştir. Rusya’da batan, Şehbaz-i Bahri kalyonunun aynı isimle daha büyüğü, Bodrum’da yapılmıştır. Bodrum’da yapılan kalyonlar: Adı Hilal – i Zafer Şehbaz – i Bahri Heybet i Endaz Besaretnuma

Yılı 1790 1793 1796 1796

Boyu 39 m. 43 m. 45 m. 76 m.

Personeli (Kişi) Cinsi 650 kişi 850 kişi 850 kişi 850 kişi

Kalyon Kalyon Kalyon Kalyon

Bodrum tersanesinde, kalyonların günden güne önemini yitirmesi nedeniyle tersane ince donanma yapımına yönlendirilmiştir. Bu sınıftaki gemilerin yapımı, Bodrum Guleti’ni ortaya çıkarmıştır.


TIRHANDIL Guletler aynı zamanda, “Yat” olarak da tanımlanmaktadır. Gulet formu teknelerin tarihsel sürecine baktığımızda, guletlerin benzer formdaki yelkenlilerin gelişim sürecinden doğduğu açıklanabilir. Örneğin Şalopa (Ambarsız küçük yelkenli savaş gemisi. İki direkli, 12 toplu, 60 mürettabatlı gemi) – Kotra (Avrupa kökenlidir. Tek direkli, ince gövdeli hızlı ve seri teklenerdir. Savaş gemisi olarak da hizmet vermişlerdir.) Ketch veya Yawl (İki direkli yelkenlilerdir. Mizana tipi yelken kullanılır.) Tırhandil (Üçe bir anlamına gelir. En büyük özelliği, eninin boyunun üçte biri olmasıdır. Alçak ve kavisli yapısı tekneyi güzelleştirir, denizci yapar.) Uskuna (Osmanlının son yelkenli gemileridir. 20 m. uzunluğundadır. Asıl amacı askeridir. Sancak ve iskelede topları vardır.) Brig (Makinalı gemilere geçmeden önceki dönemin en hızlı savaş gemileridir. İki direklidir. 8 ila 22 top taşır. Bu gemiler içerisinde, Mekteb – i Bahriye okul gemisi olarak kullanılmıştır.) gibi yelken gemileri GULET’in doğmasını sağlamıştır. Gulet (Kimine göre Fransızca, kimine göre İtalyancadır. Dilimize İtalyanca “Goletta” söcüğünden geldiğidir. İki direklidir. Puruva direği tam armalıdır. Silah donanımları Korvetlere benzer.) Bodrum’da gemi yapım faaliyetlerinin, 20 yy. başlarından itibaren kısıtlı imkanlarla yürütüldüğünü görüyoruz. Dönemin ünlü tekne imalatçıları; Naimin Mehmet, Ziya Usta (Güvendiren), Mehmet Özyurt, Mustafa, Engin, Ali Kemal Denizaslanı, İbrahim Dayı, Erol Ağan söylenebilir. Bodrum Guleti formunun doğmasına yaptıkları katkılar unutulamaz. Aynı zamanda, ekonomik alanlara katkı sağlayan sünger avcılığı ve Akdeniz çanağındaki zengin sünger popilasyonlarının varlığı Bodrum’u bu konuda da üne kavuşturmuştur. Süngercilik zahmetli bir meslek olsada zamanla Mavi Yolculuk güzergahları ortaya çıkmıştır. Halikarnas Balıkçısının Bodrum’lunun sosyo – ekonomik yapılarını yansıtan romanlarında da “Mavi Yolculuk” kavramının şemsiyesi altında deniz turizmi Bodrum için var olmağa başlamıştır. Kaynakça: Mustafa Gürbüz Beydiz; “XVIII ve XIX yüz yıllarda Bodrumdaki Osmanlı Tersanesi”

21


A yın İçinden

23. Uluslararası Bodrum Yat Festivali’nin açılış kampanasını ünlü Türk denizcisi Sadun Boro ve organizasyon komitesi birlikte çalarak startını verdi. Arsenal Kulübü eski Başkan yardımcısı David Dein ve Fenerbahçe Kulübü eski başkanı Ali Şen’in de katıldığı açılış kokteyline Bodrumlu dansçılar latin dansları ile damgasını vurdu.

23.

Uluslararası Bodrum Yat Festivali’nin açılış kokteyli Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nin Kuzey Hendeği’nde düzenlenen törenle gerçekleştirildi. Bodrum Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, festival organizasyon komitesi başkanı Erman Aras, Gümüşlük Belediye Başkanı Mehmet Tire, Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon, TÜRMEPA Deniz Temiz Derneği Yönetim Kurulu üyesi Can Pulak ve yat yarışına katılacak olan denizcilerin katıldığı kokteyle Fenerbahçe Kulübü eski Başkanı Ali Şen ve yarışmaya Bodrum tersanelerinde 5 yıl önce yaptırdığı 34 metrelik Take İt Easier isimli yat ile katılan Arsenal Kulübü eski başkan yardımcısı David Dein damgasını vurdu. Şen ve Dein birlikte uzun süre sohbet ederken gecenin en çok ilgi çeken ikilisi oldu. Kocadon, Sadun Boro, Aras, Gödekmerdan ve Tire, kokteylin sonunda yarışmaların sembolik startı olan Yarış Kampanası (Çanı)nı çalarak yarışmaların startını verdiler. Kokteyl Aziz Birsin ve orkestrasının verdiği konser ile sona erdi.

22


23. BODRUM KUPASI’NDA KAZANAN “DAİMA” Acıbadem ana sponsorluğunda düzenlenen 23. Bodrum Kupası’nı Malta bayraklı “Daima” yatı kazandı. 56’sı yarışan, 20’si organizasyon görevlisi toplam 76 yat, son gün olan Vodafone etabında sabah 10:30’da Kissebükü’nden demir aldılar. Sabah hafif esen rüzgar öğleden sonra güçlenerek yarışın final heyecanını arttırdı.

B

odrum Cup Mega kategorisinde yarışan Daima yatı, 4 günlük yarışta toplam 3 puanla kategorideki toplam 44 yatı geride bırakarak kupayı almaya hak kazandı. Daima daha önce 2009 yılındaki yarışlarda kupayı evine götürmüştü. Daima’yı Geleneksel Ahşap Yatlarda ikinci olan Sts Bodrum Yelkenli Okul Gemisi ve üçüncü olan Montenegro takip etti.

Belediyesi’nden DFM marka araba kazandı. Bodrum Denizciler Derneği ise teşvik ödülü olarak çekilişle 15 HP Yamaha motor armağan etti, çekilişte Feraye yatı ödülü kazandı.

Gecede Vodafone tarafından verilen Samsung Galaxy Tablet’i Swansong kazanırken, tüm kategori birincilerine Quantum tarafından saatler hediye edildi.

Ahşap ve Misafir tüm yatlar arasında genel klasman 1.liğini Hollanda bayraklı Swansong, Handikap uygulanmış sonuçlara göre Bodrum Kupası genel klasman 1.liğini Cocotte, Genel Klasman özel ödülünü Wendy kazandı. Yarışın ödül töreni Bodrum İskele Meydanına demirleyen Club Catamaran’da gerçekleşti. Geceye katılan Bodrum Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon, Gümüşlük Belediye başkanı Mehmet Tire, Bitez Belediye Başkanı İbrahim Çömez, Yalıkavak Belediye Başkanı Nevcihan Özcan, Bodrum Denizciler Derneği Başkanı Mustafa Demiröz, Deniz Ticaret Odası Gündüz Nalbantoğlu ve sponsorlar katılımcılara ödüllerini ve hediyelerini sundular. Bodrum Belediyesi, kategorilerinde birinci olan Montenegro, Knidos ve Kaptan Yarkın yatlarına teşvik ödülü olarak 4000’er TL’lik çek sundu. Ayrıca katılan ahşap yatlar arasında noter huzurunda yapılan çekiliş sonucunda Ahenk isimli yat sahibi Bodrum

FUAR İSKELE MEYDANINDA AÇILDI “Bodrum Yat Festivali” deniz malzemelerinin sergilendiği fuarla başladı. Organizasyon Komite Başkanı Erman Aras, gazetecilere yaptığı açıklamada, yat festivalinin Bodrum için çok önemli olduğunu söyledi. Festival boyunca ahşap yatların sergileneceğini belirten Aras, “Bodrum ve Türkiye’de çok güzel tekneler yapılıyor. Bodrum tarihi bir mekan. Bodrum Kalesi’nin önünde 4 gün boyunca ahşap yatları sergiliyoruz. Ahşap yat almak isteyen, ahşap yat yaptırmak isteyen herkesi fuarımıza davet ediyoruz. Fuarımızda yan sanayi ürünler de yerini alıyor. Hem teknolojiyi takip edebilme hem de yatlarımızı gelen misafirlerimize gös-

terebilme imkanı buluyoruz” dedi. Bodrum Yat Festivali’nin bu yıl 23?üncü kez düzenlendiğini ifade eden Aras, şunları kaydetti: “Gökova’da yapılacak festivalde ahşap yatlar tanıtılacak. Bu, dünyada olmayan bir konsept. Çünkü tekneyi karada görenler, denizdeki performanslarını da yat festivalinde görebiliyorlar. Festival bir deniz şenliğine dönüşmüş durumda. Gökova’nın cennet koylarına gideceğiz. 22 Ekim akşamı ise ödül töreni düzenleyeceğiz. Festivale organizasyon tekneleri dahil yaklaşık 100 tekne katılacak”

23


A yın İçinden Uluslararası Bodrum Karnavalı Barok Müzik Festivali Halk Dansları Festivali Film Festivali Ahmet Ertegün Saygı Konseri Gümüşlük Klasik Müzik Festivali Girit Havaları

Uluslararası Bodrum Karnavalı Bodrum Kültür ve Sanat Topluluğu (BKST) tarafından Bodrum Belediyesi’nin destekleri ile düzenlenen 5 gün sürecek Uluslararası Bodrum Karnavalı, 8 Eylül’de müzik ve sanat dolu bir program ile başladı.

ULUSLARARASI BODRUM KARNAVALI BAŞLADI

‘Bodrum Sokakta’ sloganı ile gerçekleşen karnavalın Hadigari Bar’da düzenlenen açılış kokteylinde Bodrum’da yaşayan sanatçıların resim ve fotoğraf sergisi gerçekleşti. Karnaval Bodrum Kalesi Kuzey Hendeği’nde Borusan Quartet konseri ile devam etti. Ücret talep etmeden Karnavala destek vermek için gelen Borusan Quartet’in ücretli satılan biletlerinden elde edilen gelir, UNİCEF’e bağışlandı. Somalilere yardımcı olmak için böyle bir girişimde bulunulduğu belirtildi. Hadigari Bar’da Ebru Yazıcı “Soul Experience”, Warrior Monks ve Dj Kenan’ın konseri ile devam etti. Caz müziğin sevilen şarkıla-

24

rını dinleyen sanatseverler, günün ilk ışıklarına kadar eğlendi. Karnaval Atölye Dut Ağacı’nda düzenlenen karma heykel ve resim sergisi ile devam etti. İskele Meydanı’nda kurulan sahnede Bodrum Folklor Araştırma ve Turizm Derneği’nin halk oyunları grubu gösteri sahneledi. Hiphop gösterileri ve Be The Band yarışması finalistleri de sahne aldı.

BODRUM SOKAĞA DÖKÜLDÜ

‘Bodrum Sokakta’ sloganı ile düzenlenen Uluslararası Bodrum Karnavalı yürüyüşü akşam saatlerinde yapıldı. Milta Marina A.Ş. önünden başlayan 2 kilometrelik yürüyüşe, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, organizasyon komitesi başkanı müzisyen Necmi Cavlı, karna-

vala katılan sanatçılar ve dansçılar ile yerli ve yabancı turistler de katıldı. Neyzen Tevfik Caddesi boyunca düzenlenen karnaval yürüyüşüne birbirinden ilginç kıyafet, kostüm ve dekorlarla 20 ülkeden 300 animasyon ekibi ve dansçı katıldı. Brezilyalı dansçılara turistlerde eşlik edince Bodrum sokakları dünyaca ünlü Rio karnavalını aratmadı. Kazak, Kırgız, Türkmen, Hollandalı ve Belçikalı dansçılar ise gösterileri ile izleyenleri büyüledi. İskele Meydanı’nda sona eren yürüyüşün ardından meydanda düzenlenen dans, gösterisi, şarkı ve türküleri yaklaşık 4 bin yerli ve yabancı turist izledi. Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un Kerimoğlu oyunu ile açtığı konser gecesinde, Oojami Müzik gurubu konser verdi.


Başkan Kocadon, BKST kurucusu Necmi Cavlı ile.

ETKİNLİKLERE DEVAM

Uluslararası Bodrum Karnavalı’nın üçüncü gününde Mahfel Kafe önündeki duvarlara Seramik sanatçısı İnci İyibaş, tasarımını kendisinin yaptığı nişleri duvara işledi. Çalışmasını atık fayansları kullanarak 10 günde hazırlayan İyibaş, Bodrum düğününü hazırladı. Tasarımlarının birinde gelini diğerinde damadı kullanan İyibaş’ın çalışmaları ilgi gördü. Rıfat Koçak ise aynı alanda 1 metre yüksekliğinde 4 metre genişliğindeki tuval üzerine yağlı boya çalışması yaptı. Koçak, içinden geldiği gibi Bodrum karnavalını resmetti. Ressam Koçak ve seramik sanatçısı İyibaş’ın çalışmalarına Billy Not On Holiday grubu müzikleri ile eşlik etti. Sıcak ve eğlenceli tavırları ile dikkat çeken tamamı yabancılardan oluşan grup, son olarak Türkçe bir şarkı söyledi. İzleyenlerden bol alkış aldı.

ÇİFT KUTLAMALI KAPANIŞ

Uluslararası Bodrum Karnavalı’nda finali MFÖ yaptı. Aynı zamanda Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’un doğum gününe de denk

gelen gece sürpriz bir kutlamaya da sahne oldu. MFÖ, 2 saatlik performansıyla, izlemeye gelen yaklaşık 10 bin kişiye inanılmaz bir gece yaşattı. Yoğun istek üzerine konserini uzatarak 4 parça daha söyleyen grup, konser sırasında Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’u sahneye davet etti. Başkan Mehmet Kocadon, grup üyeleri Mazhar Alanson, Fuat Güner ve Özkan Uğur’u tek tek kutladıktan sonra yaptığı konuşmada bu karnavalın Bodrum için yılların hayali olduğunu söyledi. Bundan sonra büyüyerek devam edeceğinin sözünü de veren Başkan Mehmet Kocadon, 1980’li yıllarda Bodrum’a gönül verip, Bodrum üzerine şarkılar yazmış MFÖ grubuyla karnavalı sonlandırmanın önemine dikkat çektikten sonra Bodrum’da yaşanan değişimle birlikte MFÖ grubundan Bodrum üzerine yeni parçalar beklediğini sözlerine ekledi. Konuşmasının ardından doğum günü dolayısıyla sahneye getirilen pastayı da tüm Bodrum için kestiğini ifade eden Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’u MFÖ grubu da tebrik etti. Bir ara Mazhar Alanson’un, başkanın elindeki mikrofona “başkanım sesin çok gür ve özelmiş,

K

ültür ve Turizm Bakanlığı, Gümüşlük Belediyesi, Bodrum Ticaret Odası ve Bodrum Belediyesi’nin ana sponsorluğunda gerçekleşen 8. Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali, 26 konser ve gösteriyle Türkiye’nin ve dünyanın en kapsamlı, en uzun soluklu festivalleri arasında yerini aldı. Öte yandan Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali, sanata kattığı artı değerin yanında kültür turizmi için de yörede önemli bir yer teşkil etti. Festival kapsamındaki 26 konser ve gösteriyi 10 binin üzerinde sanatsever izleme fırsatı buldu.

Sadece festival değil aynı zamanda okul

Kapanış konseri öncesinde bir değerlendirme yapan aynı zamanda festivalin Sanat Danışmanı Gülsin Onay, festivalin her yıl daha büyük bir başarıyla son bulduğunu belirterek, “Bu yıl da çok güzel geçti, her yıl finale geldiğimizde bir önceki yıldan daha büyük başarılara imza attığımızı fark ediyoruz. Gerçekten dünyanın en önemli sanatçılarını

şarkı söylemeyi düşünür müsünüz?” sorusu tüm izleyenlerden alkış alırken sahneyi kahkahaya boğdu. Mazhar Fuat Özkan grubunun muhteşem konseriyle Uluslararası Bodrum Karnavalı’nın ilki sona erdi.

ağırlıyoruz ve hiçbir zaman da programımızın dışına çıkmıyor ve kaliteden ödün vermiyoruz. Diğer yandan Eklisia Yaz Müzik Okulu (ESMA), masterclasslarımıza katılan genç yeteneklerin sanat yaşamlarında çok önemli bir yer teşkil ediyor ve gerçekten çok büyük ilerlemeler kaydederek ayrılıyorlar buradan. Sadece bir festival değil aynı zamanda bir okul olma özelliğine de sahibiz” dedi.

Gülsin Onay’dan muhteşem final

Bodrum’da Temmuz ayında başlayan 8. Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali devlet sanatçısı ünlü piyanist Gülsin Onay’ın verdiği konser ile sona erdi. Festivali yaklaşık 15 bin kişi izledi…

Önceki yıllarda olduğu gibi Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali’nin kapanış konserinde seyirciyle buluşan Devlet Sanatçımız Piyanist Gülsin Onay, yine ustalıklı yorumları ve seyirciyi büyüleyen tuşeleriyle unutulmaz bir final gerçekleştirdi. Konser sonrasında seyirci Gülsin Onay’ı yoğun alkışla sahneye tekrar davet etti. Onay, bis yaparak, bu defa; D. Scarlatti’den bir “Sonat” seslendirdi. 8. Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali muhteşem bir konserle bu yıl da sona erdi.

25


A yın İçinden

Ortakent-Yahşi Beldesi’nde Belediye, Sunu Sahne ve Turkuaz Tur’un işbirliğiyle düzenlenen 6. Uluslararası Halk Dansları Festivali, katılan grupların Kortej yürüyüşü ve kısa bir tanıtım gösterisi sergilemeleriyle başladı.

D

avul, zurna eşliğinde gerçekleşen yürüyüş sonrası Cumhuriyet Meydanı’nda festivale katılan gruplar kısa tanıtım gösterileri sahneledi. Uluslararası Halk Dansları Festivale katılan gruplar, Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’ni ve ilçe merkezini gezdiler. Ortakent-Yahşi Belediyesi bu yıl altıncısını düzenlediği Uluslararası Halk Dansları Festivali’ne katılan gruplar için bir kokteyl düzenledi, tüm grupların liderleriyle ve ekip

temsilcileriyle tek tek tanışan Başkan Şahbaz, Ortakent-Yahşi Belediyesince hazırlanan hediyeleri ve plaketleri dağıttı. HALK DANSLARI FESTİVALİ RENK GETİRDİ Romanya’dan 40, Bulgaristan’dan 40 genç, 34 çocuk, Polonya’dan 17, Hollanda’dan 22, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden 35, Endonezya’dan 35 ve Ankara’dan 45, Arhavi’den 43, Bursa’dan 40, Bodrum Halk Dansları’ndan da 32 kişi Uluslararası Halk Dansları Festivaline katıldılar.

Başkan Mehmet Onur Şahbaz katılımın yüksekliğinden ve katılan izleyicilerin coşkusundan ve mutluluğundan memnun olduğunu dile getirerek “Altıcısı gerçekleşen anlamlı bir festival benim için. 7 ülkeden 11 halk dansları grubu bu yıl bizlerle birlikte dans etti. Dünyanın en çok barışa ihtiyaç duyduğu bir zamanda, konuk ülkelerimiz, ülkelerinden bize barış ve sevgi getirdi. Ortakent Yahşi’den Uluslararası bir festival ile dünyaya sevgi ve barış mesajı yollayabilmek çok gurur verici” dedi.

Dünyanın en ünlü müzik şirketlerinden Atlantic Records’un sahibi olan ve 2006 yılında yaşamını yitiren Ahmet Ertegün anısına “Ahmet Ertegün Dijital Saygı Konseri” düzenlendi. Eşi Mika Ertegün ile birlikte Amerika’da yaşayan ve yaz aylarında tatil için son 35 yıldır Bodrum’daki villasına gelen ve 15 Aralık 2006 tarihinde tedavi gördüğü Amerika’da 83 yaşında yaşamını yitiren dünyanın en ünlü müzik şirketlerinden Atlantic Records’un sahibi Ahmet Ertegün’ ün anısına 23 Eylül Cuma günü saat 21.30’da “Ahmet Ertegün Dijital Saygı Konseri” düzenlendi. Bodrum Belediyesi ve Bodrum Kültür ve Sanat Gurubu tarafından İskele Meydanı’nda düzenlenen konserde 30 Haziran 2006 tarihinde İsviçre’nin Montreuks kentinde düzenlenen “Ahmet’e Saygı” konserinin tamamı dijital ortamda yayınlandı. Belediye Başkanı Mehmet Kocadon ve Ertegün’ün eşi Mika Ertegün’ün de katıldığı konserde Led Zeppeling Robert Plant, Nile Rodgers, Solomon Burke, Ben King, Steve Winwood, Stevie Nicks ve Paola Nutini gibi dünyaca ünlü caz ustalarının eserleri yer aldı.

26


Bodrum Yeni Türk Filmleri Festivali 1-8 Ekim 2011 tarihleri arasında gerçekleşti. KARYA Kültür ve Sanat Derneği 16-17-18 Eylül 2011 tarihlerinde, Bodrum Belediyesi desteği, Kültür Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürlüğü ve sponsorların da katkılarıyla II. KARSANAT Barok Müzik Festivali’ni gerçekleştirdi. Festival Sanat Yönetmeni Gülderen Erdoğmuş, “Günümüzde Barok dönem eserler, genelde tarihle bütünleşmiş mekanlarda icra edilip festivaller ile geniş bir seyirci kitlesine ulaşmakta ve evrensel etkinlikler çerçevesine girerek aynı zamanda o ülkenin kültürel göstergesi haline gelmektedir. Amacımız, düzenlediğimiz evrensel müzik festivalleriyle, Bodrum’un sadece uluslararası ün yapmış şirin bir tatil beldesi olarak değil, tarih boyunca koruduğu kültür ve sanat varlığını kaybetmeden geleceğe taşımaktır.” dedi.

Festival öncesi Bodrum Cinemarine sinemalarında basın toplantısı düzenlendi. Basın Toplantısına Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon Bodrum'un bir kültür ve sanat şehri olduğunu ifade ederek, "Bodrum'un turizmini 12 aya yaymak için birçok etkinliğe ev sahipliği yapıyoruz. Bu etkinlik de bunlardan biri. Oldukça önemli bir etkinlik. Bu etkinliğe destek verenlere teşekkür ediyorum" dedi… Bodrum'da kurularak markalaşan ve 6 ile yayılan Cinemarine Sinemaları tarafından düzenlenen "Bodrum Yeni Türk Filmleri Haftası" daha başlamadan büyüdü. "7 Gün 7 Yönetmen 14 Film" sloganıyla yola çıkan organizasyon 8 gün sürdü ve 10 ünlü yönetmen ile ünlü oyuncular Bodrum'a geldi. Toplantıda Cinemarine Sinemaları Yönetim Kurulu Başkanı Cenk Sezgin, bir ilk olma niteliğine sahip organizasyonun detaylarını anlattı. Her yıl Türkiye'de gösterime giren yaklaşık 250 filmin dörtte birinin yerli yapım olduğunu hatırlatan Cenk Sezgin, bu filmlerin çoğu zaman iyi tanıtılamadığını ve hatta salon bulamadığını belirterek, "Yerli yapım filmlerin doğru tanıtılmasına ve daha çok izleyiciye ulaşmasına katkı sağlamak amacıyla böyle bir organizasyon yaptık. Aslında bu bir tür fuar, bu fuarda yerli yapım filmlerimizi pazarlayacağız." dedi.

Yunanistan’ın Girit adasından Bodrum’da yaşayan yakınlarını ve mübadele zamanında göç etmek zorunda kalan büyükleri görmeye gelen Giritli Yunanlılar ve Giritli Bodrumluların, İskele Meydanı’na düzenlediği gece renkli görüntülere sahne oldu. Girit’ten Bodrum’a Bodrum’dan Girit’e göç etmek zorunda kalanların torunlarının ve çocuklarının buluştuğu gecede şarkılar söylendi oyunlar oynandı… Bodrum - İstanköy Dostluk ve Dayanışma Derneği ile Girit Artemisia ve Yeni Halikarnaslılar Derneği tarafından ortaklaya düzenlenen geceye Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, dernek başkanı Güler Birol,Yunanlı dernek başkanı Hacenyangu Evengalia ve Giritli Mahallesi olarak bilinen Kumbahçe Mahallesi’nin sakinlerinin bulunduğu yaklaşık 500 kişi katıldı. Geceyi Bodrum’u ziyarete gelen yerli ve yabancı turistlerde büyük ilgi ile izledi. Geceye katılan yaşlı Giritlileri başkan Kocadon ellerini öperek karşıladı. Başkan Kocadon bir zamanlar Bodrum’da yaşayan Yunanlıların

torun ve çocuklarını ağırlamaktan mutluluk duyduklarını belirterek “Bu gece bütün dünyaya Bodrum’dan bir dostluk, kardeşlik ve barış mesajı gönderiyoruz. İki ülke halkının torunlarının kaynaşmasını burada en az otuz ülkenin insanı hayranlıkla izledi. Yunanlı dostlarımızda bir zamanlar buradan göç etmişti, göç edenlerin torunları ile Bodrumluların torunlarını çocuklarını yeniden kaynaşırken görmek gerçekten çok güzel” dedi.

27


A yın İçinden Prf. Baskın Oran’ın Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’la yaptığı söyleşi 16 Kasım’da “O kiliseyi yapcez!” başlığıyla “Radikal Pazar” gazetesinin birinci sayfasında yayınlanınca “Bodrum Aya Nikola” kilisesi Prf. Baskın Oran tekrar gündeme geldi. Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 42 yıl önce Bodrum Halk Eğitim Merkezine dönüştürülen yapının eski haline dönüştürülmesi için kararlı gözüküyor

Bodrum KiLiSESiNE yeniden kavuşacak...

B

odrum’da 1960’larda yıkılarak yerine işporta çarşısı yapılan Aya Nikola Kilisesi yeniden inşa edilecek. Belediye meclisinden kararı oybirliğiyle geçiren Başkan Mehmet Kocadon kiliseyi kısa sürede yapmaya kararlı.

Bodrum belediye reisi buranın köklü ailesi Kocadonlardan. Soyadı da Kocadon. ‘Kocayürek’ de olabilirdi. Heyecanlanınca kayıverdiği o tatlı Bodrum aksanıyla diyor ki: “Ben gafaya godum hocam. Ben yıkcem bu çikin [çirkin] binayı! Çocukluğumdaki eski tarihî kiliseyi tekrar yapcem!” Önce bir izahat: 1923 Mübadelesiyle Rumlar gider. Arkalarında, balıkçıların koruyucu azizi Aya Nikola’ya adanmış çok güzel bir kilise bırakırlar. Burada önce sinema oynatılır. Ama sünger deposuna ihtiyacı olanlar da vardır. Biri çıkar: “Mihrabı yıkıp burayı kilise olmaktan çıkarmadan sinema oynatmak doğru değildir” der. Mihrap yıktırılır, bina depo olur. Ama o halde de kalamaz. Ankara’ya ihbarlar, Belediye Reisi Derviş Bey’e de baskılar başlamıştır: “Şurayı acilen yok et, yoksa biz etçez”. Çünkü tek-tük gelmeye başlayan turistler resim çekmektedirler ve amaçlarının burada bir Rum devleti kurdurmak olduğunu bütün milliyetçiler derhal çakozlamıştır. Derviş Bey Girit göçmeni; ihtiyar anasıyla konuştuğu dil Rumca; nasıl yıksın? Nihayet, Muğla’dan bir fen memuru gelir, “Tarihî bir özelliği yoktur; Nikola adlı biri tarafından yaptırılmıştır. Mail-i inhidam [çökme ihtimali] vardır” diye rapor yazar. Köyişleri Bakanlığı Aya Nikola’yı belediyeden on bin liraya satın alır, Milli Eğitim’e devreder. İşin daha ilginç tarafı, “yıkılma tehlikeli” anıta kazma-kürekle girişirler, yıkamayınca dinamit koyarlar, etrafta ne kadar ev varsa camları iner, yine yıkamayınca, ilk katın duvarları üzerine inşa ederler bugünkü o kazulet, o her yaz vıcık vıcık imitasyon işporta çarşısı olan Halk Eğitim binasını. Yıl 1969. Türkiye parçalanmaktan kurtulmuştur.

Reisim, gayrimüslimlerin sırayla öldürüldüğü, askerin misyonerlik konferansları düzenlediği günler geçti-geçmedi. Nasıl cesaret ediyorsun “Ben bu kamu binasını yıkıp yerine eski kiliseyi yapacağım” demeye? Gerçi Başbakan’ın 13.05.2010 tarihli gayrimüslimler genelgesi var, vakıflar da iki gün önce ilan etti kilise ve havraları kendi bütçemden restore ettireceğim diye, ama… Bu açıklamalardan da cesaret aldık da, göreve geldiğimden beri beynimin bir köşesindeydi bu. Meclisim oybirliğiyle karar aldı. Anıtlar Kurulu da “anıt eser olarak tesciline ve yapının geçmiş kimliğine kavuşturulabilmesi için restitüsyon çalışmasının yapılarak kurula iletilmesi” diyor. Arkasından, yazıyorum Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, hazırım diyorum, 3 Mayıs 2010 tarihli bir cevap geliyor. Diyor ki: “Eski kiliseden hiçbir iz kalmamıştır. Yapının geçmiş kimliğine kavuşturulabilmesi talebine gelince, bunun, kilisenin yeniden yapılması için değil, geleceğe bilgi ve belgeleri aktarma amaçlı olduğu anlaşılmıştır. Buna göre yapının yeniden yapılması mümkün

28

görülmemektedir”. Kilise bir biçimde yok edilmiş, geçmiş olsun diyor. Oysa bütün eski belediyeler burayı hep ‘Anıt eser-Kilise’ diye geçirmiş kayıtlara ve planlara.

Sonra ne oldu?

‘Balıkçılık ve Süngercilik Müzesi’ olsun, diye yazı yazdım. Kilise olmasın da, müze olsun. Bugünkü çirkin bina Bodrum’un kalbine saplanmış bir hançer gibi duruyor.

Ne cevap geldi?

Ne yapacaksanız bilgileri yollayın, kurallarımıza göre inceleyelim, dediler. 1/100 ölçekli plan, adresi ve tapu kaydı veya intifası, irtifak hakkı veya kira sözleşmesi, en az on yıl kullanma iznini gösteren belge, tüzelkişilerin yetkili organlarından karar… Yani sallıyorlar. Bunun üzerine bir karar daha çıkarttık, dedik ki, burası 370 m², biz Hazine’ye 4811 m²’lik bir yer verelim, takas edelim, dedik. Yine reddettiler.

Reisim, neden bu kadar kararlısın, ne yapacaksın kiliseyi?

Turizm yapacağım! Bodrum’un tek geçim kaynağı turizm. Alternatif turizm yaratabilecek her türlü olguyu Bodrum’a taşımak zorundayız. Biz ‘12 Ay Turizm’ sloganıyla geldik bu göreve. Bak, şu anda ekimin yarısı oldu, sokaklarda ne biçim turist var, görüyorsun.

Doğru. Hiç bu mevsimde bu kadar turist görmedim. Hepsi de yabancı. Nasıl oldu bu?

Önce, tanıtmak için çok mücadele veriyoruz. Geçen sene 1’i İstanbul’da 20’si yurtdışında olmak üzere 21 fuara 65 m²’lik ayrı standlar açarak katıldık. İkincisi, yolcu gemisi (cruise) limanı açıldı, bu sene içinde 78 gemi gelmiş olacak. [İzahat: Gemi yolcusu orta yaş ve üstü paralı turist getirir. Bodrum’un büyük sorunu gürültü işini de orta vadede halleder çünkü bu yaş grubu cıstak cıstak biracı değil, mum ışığında restoran arar].

Havalar soğuyunca ne yapacaksın?

Ona geliyorum. Üçüncüsü, Bodrum’da zor geçen 16 haftamız falan var: 15 Kasım’dan 15 Mart’a kadar. Bu süreyi kongre turizmiyle dolduracağız. Umurça Mahallesi’nde 16 dönümlük bir arazi ayırdık, fizibilitesini yaptık, 30 milyon dolarlık bir kongre merkezi yapacağız. Her şeyiyle.

Parasını?

Ya yap-işlet-devret olacak yahut değerli bir isim bulup adını vereceğiz. İşte, burada yine aynı yere, kiliseye dönüyoruz. Sadece deniz ve güneşle olmuyor; her yerde var. Ama her yerde bir Bodrum Kalesi, bir Aya Nikola Kilisesi yok. İnsanları kongreye getirdiğin zaman insanların gezebileceği yerler olması lazım. Kilise tek değil; paketin parçası ve esas parçası. Ayrıca Denizcilik Müzesi açıyoruz eski Tansaş binasında. Bodrum Müzesi açıyoruz eski kaymakam evinde; etnografya mı diyorlar. Kilisenin önemi, özellikle Yunanistan burnumuzun dibinde, oradan dedesinin bahsettiği mabedi görmeye gelenler bu çirkin binayı görünce yıkılıyor; yıkılmasın artık. Eski usul gidemeyiz artık. Bak, dünyada yeni kavramlar çıkıyor, Yavaş Şehir kavramı çıktı; sittaslov mu diyorlar.

Bodrum fıkır fıkır kaynıyor! Hiç Yavaş Şehir olabilir mi yahu?

Tabii ki şehrin kendisi olamaz. Ama trafiği olur. Yıllarca tartışıldı burada. Artık buna bir son verelim dedik. Geçen sene 1 Ağustos’ta trafiği kapattım.


Ben bu kötü binayı yıkayım, eskisini aynen inşa edeyim, yetkililer istedikleri gibi kullansınlar. İster kilise, ister müze.

Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon

Yaya bölgesi ilan ettim. Saat 19’dan sabah 04’e kadar. [İzahat: Bu sene Bodrum’da büyük değişiklik var. Geniş kaldırımlar, tek şeritli yollar. Tüm çevreye otopark yapılmış. Elektrikli vagonlar sakat ve yaşlı turist taşıyor, parasız. İçmeler’de yeni marina yapılıp 25 m’nin üstündeki guletler oraya alınıyor. Ekonomiyi canlandırsın diye de lüks tekneler Kale meydanındaki limanda demirleyecek].

Turistler memnundur da, halk ve esnaf nasıl karşıladı?

15 gün sonra bir anket yaptık. Yüzde 74 trafiğe kapatılsın istedi. Çünkü insanlar yürüyünce hem çok huzurlu oluyor, hem de daha çok alışveriş yapıyor. Restorancılarımız çok memnun, dükkâncılar çok memnun. Yaya trafiğine açılmasından sonra kafeler ve restoranlar çok iş yaptı bu sene. Bir tek, lüks gece kulüplerinde sıkıntı var. Bazı müşteriler lüks arabalarıyla kapının önüne kadar gelip görünemezlerse, gelmiyorlarmış.

Bence hepsinin boynu altında kalsın. Kiliseye direnç geldi mi Bodrumlulardan? Hiç. Bodrum’u Bodrum yapan, zaten, halkının çok medeni oluşu.

CHP ve MHP’den?

Hiç. Meclis’te zaten CHP çoğunlukta. Oybirliğiyle alındı karar.

Rant o kadar yüksek olduğu halde, yanan Baraz Oteli’nin yerine park yapmış belediye. Çarşıyı denize açmış. Ama adını niye Mahfel koydunuz yahu parkın? Çünkü eskiden orada askerî mahfel varmış, haftada bir askerî bando çalarmış, halk eğlenirmiş. Kilise meydanında Orman ve Gümrük lojmanları var denize sıfır. Dolgu alana yapılmış vaktiyle. Onları da yıkmak ve meydanı da denizle buluşturmak istiyorum. Zaten, Bodrum’un merkezindeki hapishaneyi, askerlik şubesini, ormanı, gümrüğü ve halk eğitimi dışarı çıkarmadıktan sonra biz Bodrum vizyonunda fazla oynama yapamayız.

Kültür ve Turizm Bakanı çok medeni insandır. Hiç görüştün mü?

Sayın bakanımızla birkaç konuşma yaptık bu konuda, bir sonuca ulaşamamıştık. Şimdi yeniden Ankara’yı ziyaret edeceğiz ve medeni çerçeveler içinde görüşmelerimizi yapacağız. Ben bu kötü binayı yıkayım, eskisini aynen inşa edeyim, yetkililer istedikleri gibi kullansınlar. İster kilise, ister müze.

Yine yapamazsın derlerse? Bu memleket her saniye değişir.

Oldu, oldu; olmadı, şeytan diyo ki, bi gece makineleri sok, içindeki eşyalarla birlikte yık. Zaten içinde işporta tezgâhından başka bi şey yok. Bana dediler ki, yıkma, kamu malına zarar vermekten soruşturma geçirirsin. Razıyım hocam. Geçirem, ne yapem? Nedir bunun cezası? İdamı mı vaa bunun? Kiliseden işporta pazarına Tarihi bir özelliği olmadığına kanaat getirilerek, ‘çökme tehlikesi’ bahanesiyle 1969 yılında yıkılan Aya Nikola Kilisesi’nin yerine Halk Eğitim Merkezi kurulur. Bugün Bodrum’un en merkezi yerinde bulunan binanın giriş katı işporta pazarı olarak kullanılıyor.

29


A dım Adım Bodrum Bodrum diyince akla hemen rakı-balık-deniz keyfi gelir. Harika bir üçleme olduğu doğrudur.

YEME İÇME / ÇARŞI PAZAR / EĞLENCE / KONAKLAMA / GİYİM / GÜZELLİK / SAĞLIK / DEKORASYON /

Hazırlayan: CANSIN YUNT

Peki Bodrum’da tarihi bir taş evde, harika peynirler eşliğinde şarap içme fikrine ne dersiniz? Tıpkı bir şarap mahseni gibi dingin, Bodrum’a yaraşacak kadar enerjik ve sohbetinizi renklendirecek kadar keyifli bir adres Bodrum Şarap Evi. İki genç arkadaş, bir şarap sohbetinde karar vermişler kendi yerlerini açmaya ve Bodrum’da şarap da keyiftir dedirtmeye… Öncelikle Ekin Çam ve Ferhat Karadede’yi tanıyalım. Siz Bodrum Şarap Evi’ni açmadan önce neler yapıyordunuz? E.Ç: Ben Bodrum’da büyüdüm, üniversite için İstanbul’a gittim ve son birkaç ay öncesine kadar 7 yıldır orada yaşıyordum. SinemaTv okudum. Buraya gelme kararı aldığımda master yapıyordum ki hala tezimi teslim etmedim, aynı zamanda öğrenciyim yani. Aslında planım öncelikle kendi mesleğimi yapmak İstanbul’da birkaç yıl geçirmekti, sonra da işletmecilik yapacaktım. Her zaman işletmecilik hayalimdi ama ikinci sıradaydı. Ancak bir gün kitap okurken bir anda kitabı kapattım ve bu yol, yol değil İstanbul’da yaşayamayacağım diyerek atladım geldim. Sinema-tv işini 2. Sıraya attım işletmeci oldum.

E.Ç: Hayır bir mimarla çalışmadık tamamen Ferhat ile birlikte kendimiz tasarladık ve restore ettik. Binanın taş duvarlarını ortaya çıkardık, kapanmış bir şömine bulduk içerde, onu kırıp tekrar açtık. Üzüm salkımı şeklinde ferforjeler yaptırdık. Özellikle inşaattan hiçbir şey anlamayan benim için çok zorlu bir dönemdi.

Peki burayı yeni bir yer haline getirirken aklınızda kalan anlar oldu mu paylaşır mısınız?

F.K: Ben Bodrum’a eşimle evlenmeden biraz önce taşındım, evlendikten sonra da birlikte Köşem Kafe’yi işletmeye başladık. Yani işletmecilik yapıyordum. Burayı açmadan hemen önce askerden dönmüştüm ve sürekli yeni bir şeyler yapsak diye Ekin ile oturup konuşurduk. Bir akşam şarap içerken burayı açmaya karar verdik ve hemen hayata geçirdik. Şimdi eşim orayı işletmeye devam ediyor bense Ekin ile birlikte yeni bir maceraya başladım.

E.Ç: Binaya ilk girdiğimde bu inşaat bitmez dedim. En az bir yıl verdim ama 3 ayda bitti. Ben master yapan bir öğrenciydim, inşaattan hiç anlamam ve bu restore işini bünyem kaldırmadı. Resmen amelelik yaptık. Ama Allahtan Ferhat konuya hakimdi. Yani aslında inşaatın kahrını o çekti, ben fikir verip sanki bir şeyler yapıyormuşçasına ortalıkta dolanan adamdım. Sürekli duvarlardan bir şeyler çıkıyordu. Mesela eski bir şömine bulduk kapatılmış, kırdık açtık onu şimdi çalışıyor. Her yeni bir şey ortaya çıkardığımızda çok eğleniyorduk. Hiçbir anı unutamam sanırım.

Peki bu binayı nereden buldunuz? Tarihi bir geçmişi var mı ?

Neden Şarap Evi açtınız?

F.K: Burası eşimin ailesine ait bir bina. Kayınpederimin doğduğu, dedemizin de terzilik mesleğini icra ettiği evmiş. Daha sonra kreş olarak ve mantı evi olarak işletilmiş. Daha sonra ise kapatılmıştı. Biz Ekinle bu fikri konuşunca aklımıza hemen burası geldi ve kolları sıvadık. E.Ç: Bu bina Anıtlar Kuruluna bağlı tarihi bir taş ev. Çok eskilerde bir Rum eviymiş. Biz burayı yeniden restore ettik.

30

Bir mimarla mı çalıştınız? Çünkü, çok iyi bir restorasyon ve dekorasyon görüyorum…

E.Ç: Ben Beyoğlu’nda oturuyordum ve hep Cihangir’deki Tünel’deki kafelere giderek oralarda zaman geçiriyordum. Bu zamanları da oralarda şarap içerek yaşamak büyük bir keyifti benim için. Bodrum’a geldim ve burada bir eksiklik olduğunu düşündüm, aklıma oradan geldi şarap evi açmak. Ayrıca da Bodrum’a yakışır dedim böyle otantik bir mekan ve yanında da şarap… F:K: Ben de şarap içmekten keyif alıyorum. Zaten buranın temellerini


de biz şarap içerek attık. Bodrum’da şarap içmenin de büyük bir keyif olduğunu göstermek istedik, o nedenle de şarabın yanına yakışır bir atmosfer yaratık. Loş ama Bodrum’a yaraşır şekilde enerjik, renkli bir yer açtık.

Bodrum Şarap Evi’ne gelenler ne yer, ne içer?

E.Ç: Burada yerli, yabancı, yöresel bir çok şarap türü var. İstediklerini seçip, yanında arzu ederlerse aparatif şeyler ile peynir tabağı alabilirler. Kışa kadar bu şekilde ama kışın mutfağı açmayı düşünüyoruz. Dedik ki şarapla makarna, salata, et… iyi gider. İki tane şöminemiz var karşısında şarap içmek keyifli olacak. Ama çay, kahve, soğuk meşrubat onları da tercih edebilir gelenler.

Bu mekanla ilgili hayaliniz ne?

E.Ç: Oturmuş bir marka yaratmak istiyoruz. Bodrum’da biz ilk akla gelen yerlerden olalım, bununla da kalmayalım Bodrum dışında da konuşulalım. Gittim çok keyifli mekan desinler. Burası dost sohbetleri için, tek başına kafa dinlemek için, kız kıza takılmak için yani tüm insanlar için güzel ve uygun bir mekan, istiyoruz ki bunu herkes bilsin…. F.K: Kapıdan içeri girdiklerinde keyif alsınlar, giderken mutlu ayrılsınlar. Buranın rahat ve farklı bir yer olduğunu bilsinler. Yani bizim gibi hissederek ayrılsınlar ki yeniden gelmek istesinler. Hayalimiz bu…

Size başarılar diliyorum. Bu keyifli mekanda, güzel günler yaşayın… E.Ç / F.K: Teşekkürler. Hep beraber yaşayalım…

Adres: Çarşı Mah. Sanat Okulu Cd. No:14 Bodrum Tel: 316 36 94

31


A dım Adım Bodrum

EĞLENCE / ÇARŞI PAZAR / YEME İÇME / KONAKLAMA / GİYİM / GÜZELLİK / SAĞLIK /

31 yıldır Bodrum’a hizmet veren, bir bakıma Bodrumla bütünleşmiş nadir mekanlardan birisi olan Halikarnas Disko, geçtiğimiz sezon açıklanmayan nedenlerle kapılarını Bodrum eğlence hayatına kapattı.

1

979 yılında hotel olarak açılan, bah-

çesinde de restoran olarak hizmet veren Halikarnas’ın, açıldıktan birkaç yıl sonra “Avrupa’nın en ünlü diskolarından birisi” olacağı o günlerde hiç kimsenin aklının ucuna bile gelmezdi. Kısa zamanda ünü dünyaya yayılan Halikarnas Disko, Bodrum’un simgesi haline geldi. Artık dünyanın ve ülkemizin ünlüleri, iş adamları, politikacıları Bodrum’a geldiğinde Halikarnas Disko’ya uğramadan gitmez oldu. Bodrum’a tatile gelenler en az bir gecelerini Halikarnas’a ayıramamışlarsa tatillerinde eksiklik hissettiler. Bodrum gece hayatına 31 yıl hizmet vermiş olan Halikarnas Disko, geçtiğimiz yıl kapılarını açmadı. Bodrum’un eğlence merkezi sustu. Sanıyoruz yıllardır müzik gürültüsünden yakınanlar bile onun eksikliğini hissetti bu yaz...

32

Hotel Halikarnas olarak açıldığı 1979 yılı...


“Dünya’nın 7 kıtasının modeli” Bodrum’da seçildi...

Bodrum da “Dünyanın 7 Kıtası Modellik Yarışması’na katılan modeller podyumda tüm hünerlerini sergiledi. 10 günlük kamp dönemi sonunda gerçekleştirilen yarışmada, iddialı olduğunu birinci olacağını belirten Ukraynalı model Nina Astrakhantseva (21), birinci olarak tacı kaptı…

Y

alı Beldesi’ndeki Latanya Otel’de düzenlenen “Dünyanın 7 Kıtası Modellik Yarışması’na katılan 23 model, hünerlerini sergiledi. Ermeni Modacı Kevork Shadoyan, Latanya Otel Genel Müdürü Şenay Kurcebe ve yarışmanın organizasyon komitesi üyelerinin de aralarında bulunduğu 7 jüri üyesi tarafından modeller değerlendirildi.

HALİKARNAS MAĞDURLARI Bu yıl Halikarnas Disko’nun açılamaması nedeniyle çevresinde iş yapan esnaf, sezonun durgun geçtiğini dile getirdi. Bodrum’da bir çok yeni mekanın açıldığını fakat marka olan Halikarnas Disko’nun hiç birisinin yerini tutamayacağını belirten Giritli Fırıncı İbrahim Kaba, Molla Büfeci Ergün Karabulut, Panchos Restoran’dan Tuncay Bera; “Bu yaz işler istediğimiz gibi gitmedi, disko açılmadığı için caddemizde haliyle bom boş kaldı. Disko açılmayınca sokak ışıklandırmaları ile de ilgilenmediler ve belediyeye birkaç kez müracaat etmemize rağmen olumlu bir cevap da alamadık. Aynı şekilde Cumhuriyet caddesinde bulunan bazı esnafı da etkileyen bu durumun gelecek sene olmaması en büyük temennimizdir. Bodrumla özdeşleşmiş bir disko olan Halikarnas’ın herkes ne zaman açılacağını soruyor. Biz de bilmiyoruz, merak içerisindeyiz ve mağduruz” dediler.

Yarışmada Simferepol Ulusal Teknik Üniversitesi Ekonomi bölümünde eğitim alan 2. sınıf öğrencisi, Ukraynalı model 21 yaşındaki Nina Astrakhantseva gecenin birincisi oldu. Modele tacını Oraganizasyon Komitesi Başkanı Ashot Khachatryan taktı. Astrakhantseva, yarışmada aynı zamanda “en iyi gece kıyafeti taşıyan model” seçildi. Astrakhantseva, Mart ayında düzenlenecek 2012 Miss Universe yarışmasında ülkesini temsil edecek. “Dünyanın 7 Kıtası Modellik Yarışması’na katılan Belaruslu model ikinci, Kırgızistanlı model üçüncü, Tataristanlı model dördüncü ve Litvanyalı model beşinci seçildi. Yarışmada Türkiye’yi 20 yaşındaki Eskişehirli Özüm Tuncay temsil etti. Joker Ajansı’nda 4 yıldır profesyonel olarak modellik yapan Tuncay, “En iyi Medya Yüzü” seçildi.

33


İ çimizden Biri

CEZMİ ÇOBAN / preveze1538@gmail.com

NAVARİN DENİZ SAVAŞI GAZİSİNİN TORUNU

DEDESİ HACI ALİ KAPTAN

n Cezmi Çoban’ın, Haris Tengiz ile çocukluğu, gençliği, ailesi ve Bodrum tarihi üzerine yaptığı söyleşi sırasında.

KENDİ ANLATIMIYLA HARİS TENGİZ

Bu soruyu bana gazeteciler, tarihçiler ilk olarak bunu soruyorlardı. Hatta bu Tengiz adı nereden geldi, Haris demek ne demek diye. Adım benim Haris, ama bizim lisanımızda Arapça kelime çoktur. Onun için halis insan manasına gelmez. Haris, peygamberimizin süt babasının adı. Doğunca eniştem koymuş bu ismi bana. Eski yazı Türkçeyi ben gayet güzel okur yazarım. Sırası gelmişken söyleyeyim. Tengiz nedir bilir misiniz.? Yüzücü, denizci demek. Eski Türkler, büyük göçler başlamazdan çok önce denizleri olmadan önce bile denize, teniz derlermiş.

34

n Üstte: Haris Tengiz ve eşi Hatice Tengiz tarafından, Akçaalan Mahallesine yaptırılan çeşme. n Yanda: Fransız ressam Auguste Mayer ( 18051890) tarafından 1848 yılında yapılan Navarin Savaşı Akşamı ( Evening of the Battle of Navarino) adlı tablo.

Babam da, kanun çıktığı zaman madem ki biz denizciyiz bu adı alalım demiş. Babam benim Bodrumun ilk liman reislerinden. Amcası var ilk olarak o tayin edilmiş. Babam da katip olarak verilmiş yanına. Amcam ölünce babam devralmış reisliği. Daha o zamanları Bodrumda insan o kadar çok yok. Sultan Hamit zamanında hem o görevi yürütmüş, hem de Bodrum sevahillerindeki bütün fenerlerin memuruymuş. Fenerler biliyorsunuz, Atatürk zamanına kadar Fransızların idaresindeydi. Fransızlara icara verilmiş. Babam ihtiyarladıktan sonra görevi, Tarık abime bıraktı.

Bizim sülalemiz çok eskilere dayanır. Osmanlı İmparatorluğu zamanında Trablusgarp’da harp okulu açılmış. Bizim sülalenin başı Hacı Ali Kaptan namı ile geçer. Hacı Ali Kaptan babasından izin alıyor. Bahriye gönüllüsü olarak Trablusgarbe gidiyor. Burada yetişiyor, kendini yetiştiriyor. Büyük bir kalyon gemisine kaptan oluyor. Bir gün merkezden gelen emir doğrultusunda, orada bulunan Kaptanı Derya bir Adalar-Akdeniz seferi tertip ediyor. Çıkıyorlar. Sahilleri dolaşa dolaşa Navarin limanına geliyorlar. Navarin limanının iki ağzı varmış. Birisi dar, diğeri biraz daha geniş gemi girecek şekilde. Orta yerinde de bir tane ada gibi bir tümseklik varmış. Orada da toplar bulunuyormuş. Kaptan hesap etmiş. Haçlılar donanması Akdenizde yok. Gemileri kalafata çektirmiş. Tam o esnada Navarinde sürgün bir İngiliz subayı bulunuyormuş. Donanmanın bu vaziyetini görünce süratle haber veriyor. Türk donanması burada kalafat halinde, derhal yakalayın diye. İngiltereden çıkan haçlılar donanması gece gündüz demeden yol alarak Navarin önlerine gelip limanın ağzını tutuyorlar. Bunları bana babam anlatmıştı. Haçlılar donanması ya teslim olun, ya da gemileri yakacağız


Yıllar sonra bir gün, Bodrum limanına bir filo geliyor. Yelkenli ve kürekli gemiler. Karşılıyorlar onu. İskeleye çıkıyor bir kumandan. “Bana Navarin gazisi Hacı Ali Kaptanın evini gösterin” demiş. Kumandana evi göstermişler. Hacı Ali kaptan da evindeymiş. Kumandan çıkarıyor cebinden bir mektup. Babamın çok selamı var, bu mektubu size gönderdi diyor. Mektup Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşa tarafından gönderilmiş. Mektupta: “Kardeşim Ali Kaptan, Navarin faciasında göstermiş olduğunuz büyük cesaretten dolayı Bodrum’a ait Karaada, Çatal adaları başta olmak üzere bütün adaları tapusuyla birlikte sizin emrinize verilmiştir.” yazıyormuş. Hacı Ali kaptan bakıyor, bir de Tepecikte bir cami vardır. Bu cami yıkıldı da sonradan yapıldı benim çocukluğumda. “Tepecik camisinden Bodrum kalesinin yanına kadar olan sahil de size hibe olarak takdim edilmiştir” yazıyor. Hacı Ali kaptan bunları okuyunca, asla kabul edemem demiş. Mektubu getiren de, arkadaşı Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşanın oğlu. Yakılan donanma için, Antalyada kalyon inşa edilmeye başlanmış. Hacı Ali Kaptanın bunları kabul etmemesi üzerine, öyleyse diyor Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşanın oğlu, madem ki burada liman reisliği, gümrük muhafızlığı yok, burada bir liman reisliği kuralım, siz de buranın başında bulunun diyor. O yüzden bizim sülalenin lakabı limanreisoğullarıdır. Gümrük ve liman daireleri teşekkül edince, Hacı Ali Kaptan oğlunu İstanbula göndermiş. Onu orada Bozcaadalı Hasan Hüsnü Paşa, benim kardeşimin oğlu diye okutmuş, yardım etmiş. Murat amcam, okulunu bitirince Bodruma gelip, liman reisi olarak görevine başlıyor. Babam da eski yazıyı söktüğü için, katip olarak gümrükte görev yapmaya başlıyor. Bodrumda o vakitleri memurluk yapacak insan yokmuş zaten. Nüfusu da 600-700 kişi. Babama da limanreisizade Mehmet Hilmi Efendi derlerdi. Benim de eski nüfus kağıdında yazardı. Orada da limanreisizade Mehmet Hilmi Efendi oğlu Haris Efendi. Annem de buralı. Babamla akrabalar. Halasının kızıymış annem. Annem 93 yaşında öldü. Ali Mandalinci’ nin kızıydı. Bizim sülale çok geniş, saymakla bitmez.

I. DÜNYA SAVAŞI VE İŞGAL EDİLEN BODRUM Ben 1913 de Bodrum Tepecik mahallesinde doğdum. Murat kardeşim, benim küçüğümün küçüğüydü. İtalyanlar biliyorsunuz, Antalyadan Kuşadasına kadar olan kısmı işgal ettiler. Yani, buradaki sebep rahmetli babam çok iyi biliyordu. Yunanlıların burada da zulüm yapmasını önlemek maksadıyla olduğunu babamdan duydum. Bir gün, Murat kardeşimle birlikte Yalıkahve’de bulunan babamın dairesine gidiyorduk. Kardeşimin elinden tuttum. Yangı sokağına geldik. Şimdi palmiyeler dikilmiş oraya. Ufak bir köprü vardır orada. İşte o sokağın köprüsü. Oraya gelince iki İtalyan subayı. Başlarında horoz kuyruğuna benzer şapkaları vardı. Biri, rahmetli Murat kardeşimi kucakladı sevmeye başladı. Ben: “Bırakın kardeşimi, bırakın kardeşimi” diye koşmaya başladım. Yüz metre kadar gittikten sonra benim yanıma bıraktılar. İtalyanlar, çok kibar ve terbiyeli insanlardı. Bir zamanlar Bodrum feneri vardı. Yaz oldu mu orada kalırdık. Biz de bizim sanırdık orayı. Bir gün annem kestiği karpuz dilimlerini, şimdiki gibi buz dolapları mı var, orada soba gibi bir yere koymuş. Sabah kalkıyor, iki-üç tane İtalyan askeri bizim karpuzları yiyorlarmış. Annem bunları görünce: “De gidi kör olasıcalar bunu mu buldunuz yiyecek” demiş. Askerler annemi görünce denize atlamışlar. Atlarken de: “Ni Nikolen, Ni Nikolen” diyorlarmış. Çocukkenden beri ezber ettim, aklımda kalmış kaçarken söyledikleri. Onlar da yüze yüze gemilerine gitmişler. İtalyan işgali zamanında hem Akçaalanda kalırdık, hem de Bodruma gider fenerde kalırdık. Abim vardı. Bir gün annem, ineğin ipini abime vermiş. İp nasıl olduysa hayvanın boynuzuna geçiyor. Başını sallayınca abimi de arka tarafa atmış. Kolu sakatlanmış. Nereye götürmek lazım. Yerli çıkıkçılar var. Onlara götürmüşler. Ancak haftalar geçtiği halde kol düzelmemiş. Babamın İtalyan subaylarıyla arası iyi idi. Subayların atları bile vardı böyle kızıl kızıl birbirine benzeyen. Böyle köyleri de dolaşırlardı. Bir gün babam İtalyan doktoru getirdi. Rahmetli Murat kardeşime baktılar. Kemiği çatlamış. Çıkıkçılar da yerine koyalım derken kemiği temelli yerinden ayırmışlar. Doktor babama bir mektup yazıyor. Bunu, Rodosa götüreceksiniz. Bu çocuk orada tedavi olacak, demiş. Rodosa götürüyorlar. Orada baktıktan sonra İzmire havale ediyorlar abimi. İtalyanlar, bizim hastalığımıza bile baktılar. Buradayken ne hükümetimize, ne maliyemize, ne de tahsildarlarımıza karışmadılar derdi babam.

ASKERLİK HATIRALARI VE II. DÜNYA SAVAŞI

Alaman harbinde asker oldum. İlk askerliğimi Bodrumda yaptım. Çünkü, Almanlar Avrupada işgallere başlayınca, asker sevketmeye vakit yok. Reisi Cumhur İsmet İnönü: “Her asker bulunduğu yerde vazifesini yapacak” dedi. Sonra dişimin ağrısı yüzünden tebdili hava verdi doktorlar. Kemer (Akyarlar) tarafında babamın yerleri vardı. Bir gün münakalat vekaletinden bir telefon geldi. Tarık abim, fenerde muhafaza memuruydu. Telefonda, ikinci bir emre kadar, Kemer Feneri söndürülecek diye emir vermişler. O günün akşamı uçaklar İstanköyü bombaladılar. Biz karşıdan görüyoruz. Orta yerde kocaman bir şilep yanmaya başladı. Çok sonra abimden duydum. İngilizler, İstanköyü bombalayacakları için fenerin söndürülmesini istemişler. Sabah oldu. Fenerin karşısında bir yıkıntı var. Taş yıkıntısı. Köy bekçisini çağırıp onunla bir posta gönderttim. Salih kaptan acele gel diye. Kayığın parasını da ben verecem dedim. Kaptan geldi. Açıktaki kayalıklara yanaştık. Boğulan insanlar onun etrafında dönüyor. Bırakmıyor akıntı onları. Sanki, denizin altında çay gibi bir şey geçiyor. 5-10 ceseti tutup karaya getirdik. Yüzerek kurtulanlardan bir tanesi bize zarar vermeyin diyormuş. Halbuki Türkler aman diyen kimseye zarar vermez. İtalyanları bile kurtardılar, İstanköyü ele geçiren Almanlardan. Onlara da muhacirlere de çok yardım ettik biz. İstirahatım bittikten sonra, Trakyaya gönderildim. Orada korgan alayına verildim. Biz Meriç nehrinin karşısındaydık. Almanlar geldi karşı yakayı aldılar. Ama bize ilişmediler.

Ü

diyorlar. Teslim olmuyor bizim kaptan. Sonra kanlı bir deniz muharebesi oluyor. Demin bahsettiğim sülalemizin başı Hacı Ali Kaptan bu hengamede gemisini kurtarıyor. Ama ne yelkeni kalmış ne de sereni. Çıkıyor denize ama nereye gidecek. İstanköy adasının oraya geliyorlar. Arkadaşlarına: “Yahu arkadaşlar burada bizim memleket var. Bodruma gidelim. Bu gemi ıslah olur mu, olmaz mı.? Donanma mahvoldu yerine gelir mi gelmez mi.? ” diyerek Bodrum limanına giriyorlar. Koca bir kalyon, yanmış direkleriyle limana giriyor. Ahali bakıyor, gönüllü olarak Trablusgarbe bahriye subayı olmak için giden Ali Kaptan. Tepecik mahallesinde evleri, tarlaları varmış. Evlerine getiriyorlar perişan bir vaziyette. Sonra bir yere gitmiyor, orada kalıyor artık. Bu arada hacca gidiyor.

35


İ çimizden Biri BODRUM’UN ESKİ AİLELERİ

BODRUM DÜĞÜN GELENEKLERİ

YAHUDİLER VE BODRUM

Düğün olmadan bir hafta önce, düğünün yapılacağı yerin enyüksek yerine bir bayrak asılır. Bu, evin düğüne başladığının işaretidir. Kızın çeyizi önce sandıklara, develere sarılır. Kim kızına daha çok cihaz eşya verebilirse, o kişi methedilirdi. Düğün hem kız evinde, hem de erkeğin evinde ayrı ayrı başlar. Oğlan evi varlıklı ise, davullar, zurnalar, pehlivanlar getirtirdi. Gelin alma günü, damadın arkadaşlarının bindiği atlılar önden giderdi. Atlılar, gelinin kapısından avluya girmeye çalışırlardı. Kim atını ilk avluya sokarsa, o kişi başbarmak olurdu. En çok hediyeyi, bahşişi o alırdı. Düğünde çeşitli yemekler olurdu. Gelinin evinde gelen misafirlere helva ekmek verirlerdi. Düğün davetiyesi olarak genelde mendil, havlu, iç gömlek vs. gibi eşyalar gönderilirdi. Akrabalara ise, yakınlık derecesine göre farklı davetiyeler okuntular gönderilirdi. Takım elbise, kuşak, gömlek gibi. Eski düğünlerde genellikle bir darbuka bir de kemancı bulunurdu. Düğün sahibi fakir ise, çalgı olmaz; hali vakti yerindeyse davul zurna cümbüşle düğünler yapılırdı.

Hacımollaoğulları, Hacıresil (resul) ler, Nalbantoğulları, Karakayalılar vardı. Benim çocukluk zamanımdan çok önceleri türemiş insanlar bunlar. Bundan daha evvelkileri bilemiyorum şimdi. Fettahoğulları, Demirciler de vardı. Kocabacaklar vardı. Ahmet Billorları da hatırlarım.

Avram Galanti vardı Yahudi asıllı. Atatürk milletvekili yaptı onu mecliste Yahudilerden de temsilci bulunsun diye. Eskiden beri dağılmadıkları yer mi var onların. Nerede güzel, kârlı ticaret merkezleri varsa onlar oraya koşarlar. Öyle adamlar ki, sana dost olurlar. Sanırsın ki en birinci dostun olmuş. Kendilerini öyle gösterirlerdi. Bodrumda beş on yahudi ailesi vardı bildiğim. Sonra dağılıp gittiler.

BODRUM’UN ESKİ TAŞ USTALARI

Eskiden burada Rum yapı ustaları vardı. Türklere ücreti karşılığı ev yaparlardı. O zamanları Osmanlı idaresinde burası. Yapıcı usta Ni(e)çite vardı. Oğulları Aleksi, Yanni vardı. Onlar bizimle oyun oynarlardı. Ustalar çocuklarını yanlarında çalıştırırlardı. Onlara da muçi derlerdi. Yunanlılar, İzmir’de denize dökülünce bunlar korktular. Nereye gideceklerini şaşırdılar. Ni(e)çite bir gün babamın yanına geldi. Mehmet Efendi beni adaya gönder dedi. Karşıki adalara. Babam da benim kayığım yok nasıl göndereyim demiş. Kira yap, Mehmet Efendi parasını ben vereceğim diye yalvarıyormuş. Babam sonra ne yaptı, kayığı kiraladı mı kiralamadı mı bilemicem şimdi.

BİR DÜĞÜN ANISI

Kemer tarafında, fakir bir arkadaşımın düğünü olacaktı. Düğünün kemancısı yok, darbukacısı yok. Babam çalgıcılığa meraklı idi. Bir kız kardeşim vardı. Keman öğrensin diye hoca bile tuttu. Şimdi arkadaşın düğününü nasıl yapacağız. Karabağ altında otururduk o vakitleri. Babam cümbüş yapardı. Eve geldim, kimsenin haberi olmadan babamın Kilimli adasından getirdiği kemanı aldığım gibi, götürdüm gittim. Burada Mandıra denen bir yer var. Orada bir koyun çobanı var. Kabaktan bir alet yapmış: “Gıydiri gıydiri” çalmaya çalışarak, aldatıyor kendini. Tuttum onu buldum. Benden büyüktü: Halil dayı dedim, benim bir keman var. Gel şu fakirlerin düğününde tıngırdatıver de, düğünü yapalım dedim. Halil dayı olur dedi. Geldik düğün yerine, ihtiyar bir kadın var. O da darbuka çalıyor. Düğün sırasında yemek sofrası getirdiler bize. Yüksek dambaşa oturmuştuk. Ben bir aşka geldim. Tabancamı sıkayım derken, meğer otomatiğe ayarlıymış. Sıkar sıkmaz on mermi çatır diye arda arda atıldı. Düğün halkı korkudan bir kalkış. Ben de şaşırdım. Bekirin Mehmet vardı arkadaşım, tabancayı elimden aldı benim. Öyle tutup kalmışım. Düğünü kendimiz yapalım derken, insanları vuragomadık mı.? Düğün yakın arkadaşım Ördek İbram derlerdi, onun düğünüydü. Kemerden Kel Hasanların Aşa (Ayşe) ile evlendiler.

MİLLETVEKİLİ ZEYYAT MANDALİNCİ

n Zeyyat Mandalinci, Ahmet Gündoğan’ın düğün merasim sırasında. Zeyyat Mandalinci, benim akrabam. Dayımın oğluydu. Beraber okuduk. Sonra onu Kabataş Lisesine, beni de Sanat okuluna gönderdiler. Zeyyat, iki sefer milletvekili oldu. İlki Adnan Menderes rahmetlinin döneminde oldu. Ondan önce dört-beş sene Pariste durdu. Orada siyasi ilimler fakültesinde okudu. Bodruma dönünce ticarete atıldı. Ancak, Demokrat Partinin kurulmasından sonra, millet bunu aldığından milletvekili yaptı. Yani, işin Türkçesi böyle. Bodrum limanını, mendireğini yaptıran odur. Daha öncesinde liman sığlık bir şeydi. Sonra, Millî Korunma

36

Kanunu çıkardı. Ticaret bakanı oldu. Avrupada gördüklerini Türkiyede tatbik etmeye başladı. Zeyyatı çekemeyenler oldu çok, ardından istifa etti. 1960 İhtilali olduktan sonra, onu da Yassıadada yargıladılar. Sonra serbest bırakıldı. Onun kardeşi vardı Almanya’da. Turgut Mandalinci. Yüksek makine mühendisi. Önce onun yanına gitti. Oradan da İtalya’ya geçti. Avrupa ile Afrika arasındaki yardım heyetlerinde görev yaptı. Afrika perişan bir vaziyette idi o seneler. Daha sonra, temelli af çıkıp, yeni partilerin kurulmasıyla birlikte yurda dönüş yaptı. Süleyman Demirel’in Adalet Partisi zuhur edince, Zeyyatı partiye davet ettiler. Muğlaya

gidip partiye kaydını yaptırdılar. Seçimlerde de birinci sıradan milletvekili olup meclise girdi. Bir gün Bodruma geldi. Seninle bir yere gideceğiz efe dedi. Onun palamıtlık denen yerde arazileri, çiftlikleri vardı. Oraya gittik. Bana partiden istifa ettiğini söyledi. Ben de nereden icap etti bu istifa dedim. O zaman anlattı. Demirel oynaklık yaptı diye. Bize öyle talimatlar verdi ki, her milletvekili bölgesine gittiği zaman şunları şunları yapacak ve biz, bir daha muhalefet olmayacağız demiş. Bize başbakanlık adaylığı istemiyorum derken, arkamızdan başbakanlığa adayım diye demeçler vermeye başlamış basına. Sonra anladım, bu işte de hayır yok, vaktiyle bırakalım dedim, diye anlatmıştı.


ÇÖKERTME TÜRKÜSÜ VE HALİL EFE’NİN HİKAYESİ

şaşırmış. Halil efe Dertlioğluna Çok çeşit türküler vardır bu adamın karısını vereceksin Bodrumda. Mesela bir Halil efe demiş. Ali de, ben de karı marı vardı. Türküsü de yakıldı sonra. yok diyor tekrardan. Halil de, o Aşa bılla (abla) derdik. Bizim zaman kendi karını çıkar ver öyleyse oraya da çok gelirdi. Abisinin diyor. Karısı Gülsümü çağırıyor türküsünü yakan odur. Bir Çerkez içerden. Halil efe, bu ikisini bizim kaymakam varmış. Onu takip palamıt diye bir mevki var. Eski ettiren de oymuş. Aşa bılla bir ev de vardı hatta, yıkıldı sonra. türkünün sonunda hep: “Çok Oraya kadar götürüyor. Sonra saplama kamayı kaymakam bey. Aliyi bırakıyor. Gülsüme de, seni o Ben bilirim mahkeme yolunu.” adama götüreceğim diyor. Bu arada derdi. Halil efenin ailesi asıl Dertlioğlu da tek durmuyor. Halil Balatlı. 1870 lerde Akçaalanda efe karımı kaçırdı diye kaymakama dünyaya gelmiş Halil. Burada ihbar ediyor. Kaymakam da her büyüyor, delikanlı oluyor. Hatta yere müfreze gönderiyor. Dağlara dayım Köroğlu Mustafa derlerdi, sığınıyor Halil efe. Yalıkavak onunla arkadaşlık etmeye başlıyor. taraflarına gidiyor. Gülsümü görüp, Akçaalan o vakitleri köy. İki yanındaki kim dediklerinde, Datya mahalle bulunuyor: Akçaalanı taraflarından buldum getirdim Kebir, Akçaalanı Sagir adıyla. Bu dermiş. Daha sonra, Aspat taraflarına geliyorlar. Aspat dağı o iki mahalle arasında, düğünlerde hep zamanları yeşillik, battal bir yer. Büsbütün ormanlık. Halil kavga çıkarmış. Ben bozarım sizin düğünü, Çökertme efenin buraya kadar olan hikayesini bana öz sen dağıtırsın bizim düğünü gibi zıtlaşmalar. ’den Çıktı m Da Halil’im Bitez De dayım Köroğlu Mustafa anlatmıştı. Halil efe biraz daha büyüyünce bu işi Yalısına V A m an Basım armadan Arkadaşım Selâmet, Sonra Aspat dağını sarıyorlar. Halil hazmedemiyor. Delikanlılar da çekiniyormuş Halil’im A İbram Ça man Kop vuş Allah efe Gülsüme, git buradan demiş ondan. En sonunda düğün olduğu Burası Da tu Kıyam ’ıma Ema et. Asbat De net, ğ bırakmış. Gülsüm de gitmem, zaman, Halil efe orta yerde dinelirmiş il Halil’im A Ciğerime man Bite Ateş Sard ben senden ayrılmam demiş. Bu (dururmuş). Oyununuzu dürüst oynayın, z Yalısı, ı, Aman K ursun Yara sefer Gülsüm ona furulmuş. (aşık birbirinizi keymeyin güzel muamele edin s ı. Güverte D e Gezer İk olmuş) Sonra buldukları bir kayıkla, dermiş. Sonunda, Halil efe sayesinde en Aman İp ekli Mend Kunduram çökertme taraflarına gitmişler. Burada bu iki mahalle gençleri barışıyorlar. O ilimi Hali Kaydı, l’im Ama Çakır Da ne kadar kaldıkları meçhul. Sonra, vakitleri, yunanlılar adalardan gelip n Mor Rü Gözlü Gü z g â ls r Aldı. ü m ’ümü Çerk Burası Da İbrahim çavuş adındaki birinden hayvanları çalıp giderlermiş. Halil bir ez Kayma Asbat De ğil Halil’im kam Aldı, kayık kiralamışlar. Karaada’nın iki arkadaşıyla iskeleye iniyor. Yanında Ciğerime A m A te an Bitez Ya ş S ardı, Ama arkasından, İstanköyün önünden martini var. Martin, mavzerin küçüğü lı s ı, n Kursun Yarası. Aspat taraflarına gelecekler. Çökertme bir tabanca. Arkadaşlarıyla etrafı Gidelim G idelim Ha tarafından çıkınca büyük bir fırtına kolaçan etmeye başlıyorlar. Bir gün lil’im Çök Kolcular G ertme’ye kopmuş. Kayığın yelkeni de küreği de iskelede iken, bir adam geliyor elirse Ha V a ralım, lil’im Dere Teslim Olm kalmamış. Açıktan açıktan, ala kürek yanına, zavallı görünümlü düşkün. lere Kaça ayalım H lım. a li l’ B im u kayığı hareket ettirmeye çalışmışlar. Halil efe, Halil efe diyor. Benim rası Da A A m a n Kurşun S sbat Değ açalım, il Halil’im Kıyıya yaklaştıklarında, kıyıdakiler onları karımı Dertlioğlu Ali alıp kaçırdı, Ciğerime Aman Bit Ateş Sard ez Yalısı, tanıyorlar. Hemen karakola haber veriyorlar. bana yardım ediver diyor. Dertlioğlu ı, Aman K ursun Yara Adaboğazı derler, oraya sığınmışlar artık. Ali de, onun arkadaşı. Buranın sı. Kaymakam da Akyarlardaki kayıkçılara emir efelerinden. Dertlioğlu kayıkçılık vermiş, onlar da katılmışlar takibe. Halil efe yapardı. Buradan tavuk, gortlangoz, karpuz sıkıştırılınca Gülsüme de bir şey olmasın diye, topluyor adalara götürüp satıyor. Hali efe, Dertlioğlu Aliye silahının ucuna ipekli mendilini bağlıyor. bu adamın karısını ver diyor. Ali de, ben de karı marı yok cevabını Kolculara doğru sallıyor. Ama, kolcular teslim olan birine kurşun veriyor. Bu iki ahbab bu mesele yüzünden hasım oluyorlar. Aradan sıkmaya devam ediyorlar. Kurşunlardan biri, kalçasına isabet edip biraz zaman geçtikten sonra Halil efe, kamasını, mavzerini, alıyor önce güverteye, oradan da ambara düşüyor. Sonrasını da zaten yanına. Geliyor Dertlioğlunun kapısına, çalıyor. Kapı açılır açılmaz biliyorsunuz. n hiç kıpırdama geriye dönersen kurşunu yersin demiş. Dertlioğlu

Ü

bodrumbulten.com

37


SONSUZ BAHAR RÜZGARLARI ÜLKESİ BODRUM

38

ERDOĞAN KAYALAR / erdogankayalar@gmail.com

Çıplak şike

Mehet Şakir Paşa Girit sefiriyken, 17 Nisan 1890’da bir erkek çocuğu oldu. Anne, rüyasında Musa Peygamberi gördüğü için oğluna Musa dedi. Baba kendi adının önüne Sadrazam ağabeyinin adını da koyarak Cevat Şakir dedi. İşte bu, Musa Cevat Şakir Bodrumlu ların kalbinde ve Bodrum’da yaşayan Cevat Şakir’den başkası değil.

Bir zamanlar MODEHA (Mobilya Dekarasyon Halı) fuarı açılıyordu İstanbulda. Hilton Oteli’nin iki katındaki odalarda sunuluyordu ürünler. Mimar Baha ile bu fuarı gezmeye gitmiştik, dönüyorduk. Günlerdir yağmur yağıyordu. Susurluk’la Balıkesir arasındaki köprüler yıkılmıştı. Balıkesir yolu kapatılmıştı. Zorunlu olarak Çamakkale üzerinden İzmir’e inecektik. Çanakkale’yi geçmiş, Kaz Dağlarına tırmanıyorduk. Arabayı ben kullanıyordum. Yoğun bir trafik vardı. Tepeyi aştık aşağı sallandık. Göz gözü görmüyordu. Sis tüm vadiyi kaplamıştı. Ben, sıkıntıdan patlarken, Baha gülüyordu. Hırsla sordum: “Niye gülüyorsun?” “Tanrılar Tanrısı Zeus, çapkınlıkta. Sevgilisini İda Dağına kaldırdığı zaman kimse görmesin diye etrafı sisle kapatıyor. Farları yaktın amma Zeus’u göremezsin.” “Gökten altın bir elma düştü. Paris’in kucağına.” Evet dedi Baha. Ekledi. Balıkçı şöyle anlatıyor; “Hermes, sevişen çiftin kendine baktığını görünce yere kondu. Şöyle konuştu; “Tanrı Zeus’un buyruğu şudur ki, sen Paris, getireceğim üç ölümsüz Tanrıça arasından

en güzelini seçeceksin. Ve ölümlü çoban Paris şaşırdı. Çanakkale’nin Kaz Dağlarında dünyanın ilk “Güzellik Yarışması” yapılacaktı. Hakem, ölümlü çoban Paris. Tanrıçalar, Athena, Hera, Aphrodite. Tanrıçalar çırılçıplak soyundular. Skamandros (Küçük Menderes) suyuna girdiler. Yıkandılar. Giyindiler. Hakemin önünden geçiş başladı. İlk önce Hera geldi. Başında Hitit mihferi, bir elinde kargı, diğer elinde kılıç. Paris’in kulağına eğildi; “Sana tüm dünyanın egemenliğini sunarım. Elmayı bana ver.” dedi. Sonra Athena geldi. “Sana sonsuz bilgi vereceğim, elmayı bana ver”diye yalvardı. Aphrodite, üzerine tül atmış ve çırıl çıplak Paris’in önünden geçti. Bir ışık yumağıydı sanki. Paris altın elmayı uzattı. Tanrıçanın altın elmayı alıp almadığının farkında dahi olmadı. Kendine geldiğinde bambaşka bir adamdı. Gördüğü Kaz Dağı da, bildiği Kaz Dağı değildi artık…”

Cevat Şakir Kabaaçlı’nın çizimi.

Ve dünyanın ilk “Güzellik Yarışması”… Ve, Kraliçe seçilebilmek için verilen ilk primler… Ve dünyanın seçilen ilk güzellik Kraliçesi: Aphrodite… Çıplak Aphrodite… Ve. Ve… Çıplak şike…


İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Rumca ve Latinceyi bilir, ana dili gibi konuşurdu. Dante’nin “İlahi Komedisi” ni Latince olarak ezbere okurdu. Zekeriya Sertel’in Resimli Haftası’nın 13.Nisan.1925 tarihli sayısında Hüseyin Kenan takma adı ve “Hapishanede İdama Mahkum Olanlar, Bile Bile Asılmaya Nasıl Giderler” başlığıyla yayınlanan yazı Cevat Şakir’i İstiklal Mahkemesine götürdü. Cezası verildi: Bodrum’a 3 yıl sürgün. 18 saatte İzmir’e geldik. Anba oteline indik. Üstüm başımla yatağa uzandım. Uyuyup kalmışım. Sabah kahvaltıdan sonra, ver elini Bodrum. Tepeden Bodrum’u gördük. “Yokuşbaşına geldiğinde Bodrum’u göreceksin, sanma ki sen geldiğin gibi gideceksin. Senden öncekiler de böyleydiler. Akıllarını hep Bodrum’da bırakıp giddiler.” sözü düştü aklımıza. Beyaz bulutların gölgelemeye korktuğu, maviliğin ve ışığın sonsuza akıp gittiği şehir; Bodrum… 24 saat yaşayan şehir; Bodrum. Virajı döndük. Yokuş aşağı inip sola dönüyorum. Bu cadde Bodrum’un kalbine giden “Cevat Şakir Caddesi.”

CEVAT ŞAKİR CADDESİ

“CEVAT ŞAKİR CADDESİ”

Mehet Şakir Paşa Girit sefiriyken, 17 Nisan 1890’da bir erkek çocuğu oldu. Anne, rüyasında Musa Peygamberi gördüğü için oğluna Musa dedi. Baba kendi adının önüne Sadrazam ağabeyinin adını da koyarak Cevat Şakir dedi. İşte bu, Musa Cevat Şakir Bodrum’luların kalbinde ve Bodrum’da yaşayan Cevat Şakirden başkası değil. İyisiyle, kötüsüyle insanları seviyordu. Doğayı seviyordu. Denize aşıktı. Denizci olmak istiyordu. Ancak ailesi karşıydı. İstanbul Büyükada mahalle mektebinde başlayan okul hayatı, Robert Kolejden geçip, İngiltere’nin Oxford Üniversitesi “Yakın Çağlar Tarihi” bölümü diplomasıyla noktalandı. İtalyan karısıyla İtalya’da bir yıl kaldı. Resim ve Latince dersleri aldı. 1908’de yurda döndü. Diken, Resimli Gazete, Resimli Ay, İnci gibi dergilerde yazdı. Karikatürler çizdi. Kapak resimleri ve süslemeler yaptı. İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Rumca ve Latinceyi bilir, ana dili gibi konuşurdu. Dante’nin “İlahi Komedisi” ni Latince olarak ezbere okurdu. Zekeriya Sertel’in Resimli Haftası’nın 13.Nisan.1925 tarihli sayısında Hüseyin Kenan takma adı ve “Hapishanede İdama Mahkum Olanlar, Bile Bile Asılmaya Nasıl Giderler” başlığıyla yayınlanan yazı Cevat Şakir’i İstiklal Mahkemesine götürdü. Cezası verildi: Bodrum’a 3 yıl sürgün. “Tepedeki bir dönemeci dönünce “Şırrak”,

BALIKÇI CEVAT ŞAKİR

AT ŞAKİR YAZAR CEV

REHBER CEVAT ŞAKİR

BABA CE VAT ŞAK İR

39


“Guuurrr” diye Arşipel’in koyu çividisi ölçülmez açıklıklara kadar yayılıverdi. Deniz rüzgarı serin serin, tuzlu. Beyaz memleket. Bir kaç ev ötede bir darbuka inliyor. Bir kadının söylediği türkünün baş sözü; Şahboylum. Bu muydu sürgün yeri Bodrum? Cennet gibi, balıkçı kasabası Bodrum… Denizci olmak istiyordun işte sana deniz… İyisiyle kötüsüyle insanları seviyordun. İşte sana, denizin bağrında yaşayan insanlar. Doğa diyordun. İşte sana, çiçeği böceği, kuşu kurdu, balığı, yakamozuyla mehtebı, güneşiyle Bodrum. Paluko. Ahtopotçu Paluko da burda. Yüznumarası olmayan tekneyle seni Gökova’ya götüren kaptan. Şimdi yedi yıldızlı otel konforuyla yapılan “Mavi Yolculuğun”, zahmetli ilk seferinin kaptanı. Hani paralarınızı birleştirip, bir çift ayakkabı almışsınız ya… 35 DA 808 plakalı kırmızı minübüs çiçeklerle dopdolu. Bodrum’un yolunu tutuyor. İzmir arkada kaldıkça, Bodrum nefesini tutmuş Balıkçısını bekliyor. İnsanlar. İnsanlar kadını erkeği… Kızı kızanı… Çocuğu bebesi… İki yakası tutulmuş yolun. Yokuşbaşından aşağı. Çiçekler uçuşuyor havada. Bir ses dalgalanıyor: Merhaba… Kortej Balıkçının evine geliyor. Evde, balıkçılar, kaptanlar, gemiciler bekliyor. Alıyorlar Balıkçıyı

40

omuzlarına. Balıkçıyı koyuyorlar kayığa. Karaada kıyılarını turlayıp, O’nun sevdiği sahilleri dolaşıyor, limana giriyor kalenin önünde emaneti karaya çıkarıyorlar. O arada

birisi bağırıyor; “Yalnız balıkçılar gelsin.” Önce balıkçılar, ardından Bodrumlular elden ele uçuruyorlar mavi bayrağı Gönül Tepeye…

NE DEDİLER: n “Halikarnas Balıkçısı, bana ne zaman rehberlik yapabilecekse Türkiye’ye o zaman gelmek isterim.” Pompidou. Fransa Devlet Başkanı. n “Çağdaş Homeros” Ullo Belçika Trizm Bakanı. n “Dergimize giren yazılar sınırlıdır. Ancak sizin yazınızın sayfa adedine göre dergimizi tanzim edeceğimizi gururla duyururuz.” L’Astrodo. n “Balıkçıyı cennete götürmüşler, hani Gökova demiş.” Sabahattin Eyupoğlu. n “Anadolu gibi yurdun, Balıkçı gibi dostun olsun.” Azra Erhat. n “Cevat Şakir büyük bir sanatkar. Deha ile cinnet arasında gidip gelen bir harika çocuktu.” Burhan Felek. n “İleriyi gören adamdı. Taa o zamanlar bu sürat motorlarını, atomu anlatırdı bize.” Balıkçı Mahmut Demirörs. n “İlçemize çok büyük faydaları dokunmuş olan Cevat Şakir’e bir Bodrumlu olarak kucak dolusu sevgiler, saygılar.” Celal Atalay. “Hey Koca Yurt” diyorsun sen. Hey koca Balıkçı diyorum ben. Sonsuz bahar rüzgarları ülkesi Bodrum’dan MERHABA !...


38 yıl önce aramızdan ayrılan

den denizlerimize bakmak, doğayı korumak için O’nun düşüncelerini ve yaşam felsefesini mutlaka gelecek nesillere aktarmalıyız. Ancak günümüzde Bodrum’u onun gözünden görenler azaldı. Bunun nedeni ise bizler elimizden geleni, üzerimize düşüne yapmadık. Bodrum’da öğrenciler yat kaptanlığı eğitimi alıyor. Yat kaptanı olacak bir öğrencinin Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın felsefesini bilmeden, öğrenmeden hayata atılması, denize açılması kabul edilebilir değil. Bu nedenle deniz, doğa ve mavi yolculuk üzerine, Balıkçının yaşam felsefesini gençlerimize öğretmeliyiz” dedi. Törene katılan öğrenciler Cevat Kabaağaçlı’nın mezarına çiçek bıraktı.

Bodrum Belediyesi, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Halikarnas Balıkçısını Anma ve Yaşatma Girişimcileri, Bodrum Denizciler Derneği ve Oasis Alışveriş Merkezi tarafından Dünyaca ünlü edebiyatçı Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı ölümünün 38. yıldönümü nedeniyle Halikarnas Balıkçısı Müzesi’nde düzenlenen tören ile anıldı.

T

örene Çağdaş Yaşımı Destekleme Derneği Bodrum Şubesi Başkanı Meral Saraçbaşı, Halikarnas Balıkçısı’nın sevenleri Özel Yücel Etüt Merkezi öğrencileri ve Hüseyin Boyacı İlköğretim Okulu öğrencileri katıldı. Törene katılanlar, Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın kıyafetlerinin, fotoğraflarının, kullandığı eşyalarının ve kendi el yazısı çalışmalarının sergilendiği Halikarnas Balıkçısı Müzesi’ni gezdi. Balıkçı’nın eşyalarını inceledi. Törene denizci kıyafeti ile gelen Mahinur Cemal Uslu İlköğretim Okulu öğrencisi 10 yaşındaki Ulaş Polat Halikarnas Balıkçısı’nı denizci selamı ile selamladı. Özel Yücel Etüt Merkezi öğrencileri, emekli öğretmen Hatice Yücel tarafından derlenen Halikarnas Balıkçısı’na Merhaba isimli drama oyununu sahneledi. 12 yaşındaki Denizhan

Somon’un Balıkçı’yı canlandırdığı gösteride, neden Bodrum’a geldiği, Bodrum’a olan sevgisi ve mavi yolculuğa olan tutkusu anlatıldı. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Bodrum Şubesi geçmiş dönem Başkanlarından ve emekli öğretmen Hatice Yücel, öğrencilerin başarılı gösterileri sonrasında yöneticileri ve eğitmenleri sert bir dille eleştirdi. Yücel, “Cevat Şakir Kabaağaçlı’yı tanımamaları öğrencilerin suçu değil. Suç,onlara bu imkanı vermeyen, bizlerde yöneticilerde ve büyüklerdedir” dedi. Çağdaş yaşamı Destekleme Derneği Bodrum Şubesi Başkanı Meral Saraçbaşı, Halikarnas Balıkçısı Bodrum sürgüne gönderildikten sonra, eserlerinde bizim göremediğimiz ama aslında varolanı göstermeye çalıştığını belirterek, “Bodrum ‘da mavi yolculuğu başlatan Balıkçı sadece denizi değil doğayı ve insanları da bize sevmeyi öğretti. Balıkçının gözün-

Şakir

Oasis Alışveriş Eğlence ve Kültür Merkezi’nde Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın anısına 10 yıldır geleneksel olarak gerçekleştirilen sembolik ağaç dikimi yapıldı. Cumhuriyet ilköğretim Okulu, Bodrum Sağlık Vakfı- Özel Begonvil Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi engelli öğrencileri, Halikarnas Balıkçısı’nı Anma ve Yaşatma Girişimcileri ve Bodrum Denizciler Derneği’nin katılımı ile gerçekleşen dikim töreninde bu yıl Sembolik Ağaçlandırma Alanı’na “Bergamut” ekildi. Ağaç ekiminden sonra ise öğrencilerle birlikte, 2005 yılında, Halikarnas Balıkçısı’nın kızı İsmet Noonan ve torunlarının desteği ile hazırlanmış olan, Halikarnas Balıkçısı Fotoğraf Sergisi gezildi ve çocuklara Balıkçı’nın kitapları hediye edildi. Sergi, 15 Ekim Cumartesi günü Deniz Müzesi ve Yat Festivali için Bodrum’a gelen Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın kızı Sayın İsmet Noonan tarafından da ziyaret edildi. (Sergi, 23 Ekim’e kadar OASİS Hurmalı Cadde’de ziyaret edilebilecek. Halikarnas Balıkçısını anma etkinlikleri, Halikarnas Balıkçısı’nın izinde: Deniz’de yaşam paneli ile devam etti. Panelin ardından Halikarnas Balıkçısı Anısına düzenlenen resim, şiir ve öykü yarışmasının sonuçları açıklandı.

41


GEZ, GÖZ, ARPACIK

Hazırlayanlar: YEŞİM & KADER ONAY / www.gozgezarpacik.net

EN YAKIN KOMŞUMUZ

MİLAS Birçoğumuz için Milas’a gidip gelmek ya da Milas’ın içinden geçip başka uzak noktalara ulaşmak bir gezi değil sadece olması gereken bir şey gibi algılanır. Aslında Milas bizim en yakın komşumuz ve ziyaret edilmesi gereken en tanıdık yüzdür. Ama hep bizlerce ihmal edilmiştir. Nasıl insan yanı başında duran değerlerinin kıymetini bilmezse, biz de Milas’a “bizim” gözüyle bakmış ve nasılsa bir gün görürüm diyerek gezilerimizi hep ötelemişizdir.

42

B

iz bu sefer öyle yapmadık, Milas’ı enine boyuna gezip, güzelliklerini keşfetmek amacıyla yola çıktık. Torba, Güvercinlik, Boğaziçi köyü, Güllük ayrımı derken yarım saatte vardık Milas’a.

Beş bin yıllık tarihi olan Milas, tarihsel gelişimi ve birçok kültürü içinde barındıran mozaiği ile önemli bir şehir. Milas, tarihsel süreç içerisinde sırasıyla; Kalkolitik, Tunç Çağı, Demir Çağı, Pers, Hellen, Roma, Bizans, Selçuklu, Menteşe Beyliği ve Osman Dönemi’nde kesintisiz olarak kent yaşamına devam etmiştir. “Mylasa” adıyla Karia Bölgesi’ne başkentlik yapmış olan kent, Beçin merkez olmak üzere Menteşe Beyliği döneminde tekrar başkent olmuştur. 18. yüzyılda Firuzbey Külliyesi ve Çöllüoğlu Hanı ile Osmanlı’nın en güzel yapı örneklerini bünyesinde barındıran Milas; 19 yüzyılda ahşap cumbalı evleri ile Türk konut mimarisinin özgün eserlerini yansıtıyor. Milas’ın, doğa ve kültür turizminde önemli bir yeri var. Doğal organik tarımsal ürünleri, geleneksel el sanatla-

rı, kök boyalı yün iplerle dokunan Milas Halıları, misafirperver sıcak insanı, hava, kara ve deniz yoluyla ulaşım kolaylığı ile önemli bir marka. Milas’ın sınırları içinde 27 antik kentin kalıntıları var. Bunlardan İasos, Labranda, Euromos ve Heraklia şehrin uzağında ve başlı başına birer gezi noktası. Biz buraları daha önce gezmiş ve fotoğraflamıştık. Bu kez arabamızı şehrin içine bırakıp, Tarihi arastanın içinden geçerek Gümüşkesen Mezar anıtı, Uzunyuva ve Hekatomnos Lahti, Baltalı kapı gibi çok önemli antik eserleri görmeye gidiyoruz. İsimleri geçen bu yerlerin tamamı birbirine yakın yürüme mesafelerinde, bu yüzden hiç zorlanmadan tamamını ziyaret etmek mümkün. Genel formu ile Bodrum’daki dünyanın 7 harikasından biri olan Mausoleum’u çağrıştırsa da kendine özgü bir yapı olan Gümüşkesen Mezar anıtı gri mermerden yapılmış ve çok görkemli bir eser. M.Ö. 1. yüzyılın sonunda inşa edilmiş olan Baltalı kapı dış tarafındaki kilit üzerinde bulunan çift yüzlü balta kabartmasından dolayı bu ismi almış.


Roma döneminde Menandros adına dikilmiş olan onur sütununa Uzunyuva denmesinin nedeni sütun başlığının üzerinde duran leylek yuvası olsa gerek.

ruz. Çöllüoğlu Hanı 1720 yılında Abdülaziz Ağa tarafından yaptırılmış ve zanaatkarların çarşısı olan tarihi Milas Arastası’nın içinde bulunuyor.

Tarihi ziyaretlerimizi bitirdikten sonra tabana kuvvet arastaya geliyoruz. Yüzyıllardır Milas ve civar yörelerin ticaretinde önemli rol oynamış Arasta’da bugün de terziler, tenekeciler, esnaf lokantaları, ayakkabı yapımcıları gibi kaybolmaya yüz tutmuş meslek gruplarını görebilirsiniz. Arasta, yani sözlük anlamıyla çarşılarda aynı işi yapan esnafın bulunduğu kısım, modern dünyaya meydan okur gibi dimdik ayakta duruyor.

Bu kadar gezdikten sonra doğal olarak kurt gibi acıkıyoruz. Efsanevi Milas köftesini yapan salaş bir yerde lezzetine doyamadığımız köftelerimizi yiyoruz. Köfteler kağıt üzerinde, roka eşliğinde servis ediliyor ve yanında da ev yapımı köy ayranı veriyorlar. Hepsi de bir

porsiyonla yetinemeyeceğiniz kadar leziz. Üzerine de demli çaylarımızı içip, Bodrum’a doğru yola koyuluyoruz. Kısa mesafeli bu güzel gezi bizi çok mutlu ediyor. Adeta akşamın nasıl olduğunu anlayamıyoruz. Sizlerde yakınımızdaki bu güzellikleri görmeye gidebilir ve büyük keyif alabilirsiniz. Seyahat dolu güzel günler diliyoruz.

Milas’ta eski evler 19. yüzyıl Osmanlı kent kimliğini taşıyor. Cumbalı ahşap evlerin çatılarını süsleyen bacalar, çevresi tamamen kabartmalarla bezenmiş yuvarlak, dörtgen ve ikiz kuleli olarak baca ustalarınca yapılmış. Günümüzde hiçbir inceliği olmayan bacalara nispet yapıyorlar. Hisarbaşı mahallesinde yer alan 19. yüzyıl Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan ve şu anda Milas doğumlu büyük karikatür ustası Turhan Selçuk anısına “Turhan Selçuk Karikatür Evi” olarak hizmet veren Hacı Ali Ağa Konağı görülmeye değer. Hisarbaşı mahallesinde tarihi Çöllüoğlu Hanı’nı çevreleyen dükkanları gezerken kendimizi 19. yüzyıl Osmanlısında zannediyo-

43


BODRUM MU... BODRUM

AYLA GÖRGÜN

Zaman Tüneli 4

M Mavi yolculuğa çıkıyoruz bugün. Tertemiz berrak suları beyazdan turkuaza, turkuazdan laciverte nazlı nazlı renk değiştiren denizle aşk yaşayan harika bir yeşillik saracak etrafımızı. Medeniyetsiz bir medeniyet olmayacak çevremizde… Hava yaşam sevinci kokacak. Ormanları yanmamış, koyları kirletilmemiş, bağrına Termik Santral, bir kasap bıçağı gibi saplanmamış olan Gökova’ya gidiyoruz...

44

erhaba dostlar Mavi yolculuğa çıkıyoruz bugün. Tertemiz berrak suları beyazdan turkuaza, turkuazdan laciverte nazlı nazlı renk değiştiren denizle aşk yaşayan harika bir yeşillik saracak etrafımızı. Medeniyetsiz bir medeniyet olmayacak çevremizde… Hava yaşam sevinci kokacak. Ormanları yanmamış, koyları kirletilmemiş, bağrına Termik Santral, bir kasap bıçağı gibi saplanmamış olan Gökova’ya gidiyoruz... Rotamız zaman tünelindeki o doyumsuz cennet. Teknemiz Mustafa Kaptan’ın İrme’si. Atlayın tekneye dostlar. Mustafa Kaptanı da İrme’yi de seveceksiniz. Uzunlu kısalı molalar vererek birinden diğerine geçeceğimiz çok sayıda koy var yolumuzda… En minik koylardan biri olan Ballısu özel aşkımdı. Sahilde hemen suyun bitiminden yükselen ağaçların davetkar bir şekilde denize sarkıttıkları dallara oturup sudaki akislerimizi seyrederdik. Hemen sahilde ve deniz seviyesinde olan kuyunun tuz sızmayan tatlı suyu bir doğa mucizesiydi…

Teknelerin su ihtiyaçlarını karşılayabilecek kapasitede olan kuyusu, bizleri kucaklarına oturtup ağırlayan ağaçları, pırıl pırıl deniziyle yemyeşil bir koydu Ballısu… Yandığını duyduğum zaman çok üzülüp ağlamıştım… Ama birkaç sene sonraki gidişimde gördüğüm faciayı hayal bile edemezdim. Kayaların ve toprağın diktasındaki bir çöl buldum karşımda. Tek bir cılız fi dan… Bir tutam ot… Yeşilin lekesi bile yoktu sahilde. Eğilip kuyumuza baktığımda haykırarak söylediklerimi buraya yazamam. Yoğurt kaseleri, kirli kağıtlar ve poşetler, sebze artıkları… Pislik kaplamıştı suyun üstünü… Ballısu pis bir yağlısu olmuştu… Ruhuma giren sancıyla ağlayarak, avaz avaz lanetlemiştim yapanları. Talebeliğimde severek dinlediğim bir şarkı vardı. Water water every where… Su… Suuu… Heryer Su… Günlerdir susuz, gölgesiz bir sandalda, uçsuz bucaksız denizin ortasında mahsur kalmış bir kazazedenin ağıtsal yakınışlarıydı… Su… Suuu… Suuuuu… Kızgın güneşten derileri soyulmuş, susuzluktan dudakları çatlayıp, içi kavrulmuş bir zavallı inler dururdu şarkı boyunca… Water water every where… Deniz suyu yaralarına tuz basar bu durumdaki birinin… Ballısu kuyusunu katledenlerin böyle bir azabı yaşamalarını çok isterim. Pek çok mavi yolculuğum oldu… Ah gökova vah Gökova desemde hala çok seviyorum ara sıra o

sularda salınmayı. Geceleri güvertede, pırıl pırıl yıldızlarla dolu gökyüzünü yorgan yapıp uyumayı, günün ilk ışıklarıyla uyanıp denize atlamayı… Gökova hala çok güzel. Sonbaharda günler kısalıp, geceler serinleyince daha az yüzülür ama akşam sofraları erken başlayıp uzun sürerdi… Keyiften yana eksiğimiz olmazdı. Yüzerken dikkatli olmak zorundaydık. Temmuz, Ağustos aylarında hiç rastlamadığımız iriyarı denizanaları olurdu çevremizde. Billur şeffafl ığındaki renksiz gövdelerini mavi veya pembe nakışlar gibi süsleyen içorganlarının görüntüleri, duvak gibi dalgalanan uzun yüzgeçleriyle çok güzeldiler. Kapanımızın size değmelerine izin vermeyin çok kötü dalarlar ikazıyla çevremizi inceleyerek yüzüyorduk. Çabuk öğrendik denizi yüzlerce denizanasıyla başarılı bir şekilde paylaşmayı. Varlıkları görsel bir şölendi bizim için. Son mavi tura Nebil Ağan Kaptan’ın teknesiyle çıktık. Halikarnaslım… Ekiptekiler çok sevdiğim dostlarımdılar. Esprili ve sevimliydiler. Nebil kaptan ve yardımcıları Sinan’la Barış harika bir üçlüydüler. Aynı ekiple bir gezi daha yapabilmeyi çok isterim. Eşekarılarının nazarında ekipteki en popüler kişi bendim. Değişik koylarda defalarca soktular… Hep de sırtımdan vurdular. Kaptanımızın zulasındaki merhem olmasa halim haraptı. İster sahilde ister teknede olalım neden sadece beni seçtiklerini ve durduk yerde neden soktuklarını hiç anlayamadık… Döndüğümüzden birkaç gün sonra sokakta yürürken tekrar bir eşekarısı tarafından sokulmak şaşkınlığıma son noktayı koydu… Dönüş yolunda ani gelen bir fırtınaya yakalandık. Zor bela sığınacağımız koya ulaştık. Bizden önce sığınanlar bizden sonra gelenler derken koy tıka basa doldu. Rüzgardan demir tarayan teknelerin hasara uğramaması için verdiğimiz uğraş sabaha kadar sürdü. Bir yandan şiddetle çalkalanırken, sağanak altında teknenin kenarına dizilip üzerine gittiğimiz tekneyi ellerimizle itişimizi anlatırken beni güldürüyor ama işe yaradı. Hiçbir tekne hasar görmedi… Ertesi gün Bodrum’a döndüğümüzde geceyi çok ucuz atlattığımızı anladık… Paşatarlasında bağlı olan teknelerin küpeşteleri kırılmıştı… Sahillerde karaya vurup devrilmiş tekneler vardı. Olaylı geçen tekne turum aynı zamanda en çok eğlendiğim gezi oldu… Başka gezilerde görüşmek dileğiyle, sağlıcakla kalın… Sevgiler dostlar.


ŞEHİTLERİMİZ İÇİN SOKAKLARDAYDIK

Bodrum’da düzenlenen Şehitlere Saygı ve Vatan Yürüyüşü’ne yaklaşık beş bin kişi ile 300’e yakın motosikletli katıldı. Araçların karadan teknelerin ise limanda kornaları ile destek verdiği yürüyüşte Kara Kuvvetleri Kamp Eğitim Merkezi önünde askerlere alkış tutup şehitlerin isimlerini okuyan guruba, kamptaki askerlerde selam vererek ve alkışlarla destek verdi.

45


YKM BODRUM’DA Yeni Karamürsel (YKM), 66’ncı şubesini Bodrum’da törenle açtı.

Konacık beldesinde 3 katlı ve bin 500 metrekarelik bir alanda kurulan mağazanın açılışında konuşan YKM Yönetim Kurulu Üyesi Emir Kunt, Bodrum’da mağazayı açmayı uzun zamandır düşündüklerini söyledi. Bu düşünceyi bayilik olarak Konacık beldesinde gerçekleştirdiklerini belirten

Kunt, ‘’Daha çok Bodrum halkına hitabeden bir mağaza. Onların eksiklerini bulabileceği İstanbul’daki çeşitliliği ayaklarına getirebileceğimiz bir mağaza. Aynı zamanda yazın ürün çeşidini değiştirerek, yurtiçi ve yurtdışı turistlere hitap edecek bir mağaza olacak. Mağaza kendi dalında Bodrum’un en büyüyü oluyor’’ dedi. YKM’nin 100 mağazaya ulaşmak gibi bir hedefinin olduğunu ifade eden Kunt, ‘’Amacımız hiç kimsenin ulaşamadığı yörelere kentlere ulaşmak ve Türkiye çapında en yaygın mağaza olmayı, bir numara olmayı korumak’’ diye konuştu. YKM Bodrum Bayi Sorumlusu İlhan Altın ise Bodrum’da ailelerin çocuklarıyla gelerek mağazada rahatlıkla alışveriş yapabileceklerini kaydetti. Açılışa katılan Ali Şen de YKM mağazası yetkililerinin kendisinin aile dostu olduğunu ifade ederek, yeni açılan mağazanın herkese hayırlı olmasını diledi. Forever Club’ın catering hizmeti verdiği açılışa Bodrum Kaymakamı Mehmet Gödekmerdan, Konacık Belediye Başkanı Mehmet Tosun, çok sayıda iş adamı ve vatandaşlar katıldı.

FOREVER CLUB OTELİ BİR BELGEYE DAHA LAYIK GÖRÜLDÜ 1997 senesinden beri faaliyet gösteren Forever Club her daim gelişme, yenilenme ve ilerlemeyi ilke edinmiş bir otel.

Kuruluşundan itibaren yapmış olduğu ilerleme çalışmaları ile 2008 yılından beri otel birçok kalite yönetim belgesine sahip olmuş. Son olarak da 2011 Şubat ayında İngiltere’nin önemli Çevre ve İnsan temalı ödüllerinden olan Travelife sertifikası için gerekli çalışmalara başlanmış, 2011 Eylül ayında Forever Club Oteli Travelife Ödülüne layık görülmüştür. 2010 yılında otelde açılan Bodrum’un kültürel yemeklerinin sunulduğu A’la Carte restaurana ek olarak Travelife ödülü çerçevesinde oluşturulmuş olan sürdürülebilirlik sistemi ile otelimiz içerisinde bir

46

pano oluşturulmuştur. Panoda Bodrum’un kültürel ve yerel değerleri, mavi yolculuk ve sanatsal faaliyetlere farklı dillerde yer verilmiştir. Bu sayede otelimizde kalan misafir-lerin yerel değerlerimiz hakkında bilgi sahibi olmaları sağlanarak, Bodrum’un tanıtımına katkıda bulunmaya çalışılmıştır. 2011 Mayıs ayında otel plajı; Türkiye Çevre Eğitim Vakfı tarafından Mavi Bayrak ödülüne layık görülmüştür. Ayrıca otel National Brittania şirketi tarafından aylık olarak denetlenmekte ve her yıl yapmış olduğumuz çalışmalardan dolayı altın sertifika ile ödüllendirilmektedir.

DEMİRDÖKÜM BODRUM’DA

DemirDöküm’ün 42. VIP Servis Mağazası Bodrum’un Yokuşbaşı Mahallesi Emin Anter Bulvarı’nda düzenlenen törenle açıldı. Servis sorumlusu Tamer Solmaz ile birlikte Demir Döküm Yönetim Kurulu Başkanı Alman Christoph M. Grosser, Vaillant Group Türkiye Servis Direktörü Aykut Babila, Demir Döküm Satış ve Pazarlama Direktörü Erdem Ertuna ve yüze yakın Bodrumlu katıldı.

BİTEZ’DE YENİ BİR MEKAN DENİZ YILDIZI

Deniz Yıldızı Restoran, Bodrum’un Bitez Beldesi Aktur sapağından sonra yol üzerinde hizmete girdi. Haftanın üç gecesi Grup Şamata eşliğinde fasıl müziği yapılan Deniz Yıldızı Restoran Erman Arslan, Recep Dilek ve Tonguç Tüfekçi isimli üç arkadaş tarafından işletiliyor.

YERLEŞMEYE GELDİK

Bodrum’a büyük bir yatırımda bulunan Borusan Otomotiv tanıtım merkezi “Tatile değil yerleşmeye geldik sloganıyla bir açılış gerçekleştirdi. Konacık’ta açılan Borusan Otomotiv tanıtım merkezi, hem bu çevrede yaşayan, hem de tatil için Bodrum’u tercih eden, Borusan Otomotiv müşterilerinin uğrak noktası olmayı hedefliyor…


SEZON YORGUNLUĞUNU MAVİ SULARDA BIRAKAN EKİP TÜM ENERJİSİYLE 2012 İŞ REHBERİ’NE YOĞUNLAŞTI Bodrum Ajans Yayın Grubu’nun her yıl tekrarladığı mavi yolculuk, bu yıl da keyifli ve dolu dolu geçti. Bodrum Ajans Ailesi, hem yaz sezonunun yorgunluğunu geride bırakmak hem de enerji depolayıp Bodrum Ajans İş Rehberi çalışmalarına enerjik başlamak için mavi sulara açıldı. Barbaros Yatçılık firmasına ait Sparkle isimli tekneyle yolculuk eden ekip, 4 gün boyunca sezonun son güneşinin keyfine vardı. Ekipte bu yıl olta takımlarıyla göz dolduranlar bulunmasına rağmen, miğdeler balıkla doldurulamadı. Neyseki keyifler kaçmadı… Sohbet, dinlence ve kahkahalarla geçen gün ve geceler boyunca ileriye dönük projeler üzerinde de duruldu ve ekip yeni fikirlerle bir yolculuğu daha noktaladı.

bodrumajans.com.tr 47


3 ÇOCUKLUK ARKADAŞINDAN, ARD ARDA 3 MUTLULUK ADIMI…

Özge Çataltepe, Hasan Baysel

Ebru Arslan, Ceylan Öztok

Nur Uylaş, Erman Satı

Bodrumlu Baysel, Öztok ve Satı ailelerinin oğulları, arka arkaya birbirinden görkemli törenlerle nişanlandı. Hasan Baysel, Erman Satı ve M. Ceylan Öztok aynı mahallede büyümüş, aynı okullardan mezun olmuş çocukluk arkadaşları. Her biri diğerinin nişanında bulunarak birbirlerinin mutlu anlarına şahitlik edip, hepsi evliliğe giden yolda ilk adımı beraberce attılar. İlk olarak İnşaat Mühendisi Hasan Baysel ile Back office sorumlusu Özge Çataltepe, Eylül ayında 10 yıl süren ilişkilerini, nişan ile resmileştirdiler. İzmir’in Urla ilçesinde gerçekleşen nişanda yüzükleri Bodrum’un tanınan isimlerinden İbrahim Danacı taktı.

Hiciv yazarları Heccallerin dizelerinden, büyük örnekler sunarak misafirlere hoşça vakit geçirten Zübeyir Batur Albay’a, Ney’in o şahane sesi ile de Neyzen Fatih Kuru eşlik etti. Neyzen Meyhanesi’nin ortaklarından Çoşku Deniz, “Neyzen Meyhanesi; Bitez’de Bergamut Caddesi 67 numara’da mandalina bahçesi içerisinde bir yer. Daha önce eski Rakıcı’nın bulunduğu mekanı artık biz işletmekteyiz. Kapalı mekanımız da taş bina olarak tam anlamıyla müşterilerine meyhane havası vermektedir. Kapalı bölümümüz 50 kişi kapasitelidi. Yazın bahçedeki kapasitemiz daha büyük olduğu için 150 kişiye kadar müşterilerimizi ağırlayabiliyoruz. Kış döneminde akşam 19:00’dan 24:00’e kadar süren program ile canlı müzik yayını yapmaktayız. Canlı müzik günün şartlarına göre değişiyor, fakat biz akustik bir sistem ile çalışıyoruz. Çok hafif fonda çalan müzik eşliğinde müşterilerimiz fiks menü ve Alakart olarak ağırlamaktayız.” dedi.

Ardından Ekim ayı başında Bodrum Ajans Yayın Grubu’nun da Hukuk danışmanlığını yürüten Avukat M. Ceylan Öztok ve Bankacı Ebru Arslan Güllük’te gerçekleşen bir nişan töreni ile evliliğe bir adım daha yaklaştılar. Bu törende yüzükleri Oasis Avm.Yön. Krl. Murahhas Üyesi M. Mazhar Vardar yaptığı keyifli konuşma eşliğinde taktı. Stajyer Mali Müşavir Erman Satı ve Öğretim Görevlisi Nur Uylaş’ın nişanı ise Marmaris’te gerçekleşti. Erman Satı’nın babası Şahin Satı yaptığı duygu yüklü konuşma sonrasında çiftin yüzüklerini taktı. Hepsine yine ard arda gelen düğünler, dostluklarının bozulmadığı bir ömür ve aşk dolu yıllar diliyoruz. Mutluluğunuz her gün çoğalsın…

CANGIR AİLESİNİN MUTLU GÜNÜ

Bodrum’un köklü ailelerinden Dr. Kerim ve Nilgün Cangır çiftinin oğulları Kerem Cangır muhteşem bir sünnet düğünü ile erkekliğe ilk adımını attı. Sünnet

mevlüdü ile başlayan kutlamalar akşam Manzara Sitesi Meydan’da organize edilen düğün ile devam etti. Düğüne Cangır sülalesinin yanı sıra; CHP Muğla Milletvekili Prof. Nurettin Demir, geçmiş dönem Milletvekili Fevzi Topuz, Milas Belediye Başkanı Muhammed Tokat, Bodrum Belediye Meclis üyeleri, Muğla İl Genel Meclisi üyeleri, muhtarlar, CHP İl Yönetici Nesrin Özalın, CHP Bodrum Kadın Kolları Başkanı Saime Demirtaş, CHP Belde Başkanları ve yöneticileri, CHP eski ilçe başkanları, ile iş ve aile dostlarının da aralarında bulunduğu yaklaşık bin 500 kişi katıldı.

NEYZEN - HİCİV VE MUSİKİ BİR ARADA

Neyzen Meyhanesi geçtiğimiz ay hiciv sanatından en güzel örneklerin sunulduğu bir gecede, misafirlerini eğlendirirken aynı zamanda da düşündürdü. Gecede;

TED KOLEJİ BODRUM’A GELİYOR

Türk toplumunun değerlerine ve Atatürk ilkelerine sahip çıkan bireyler yetiştirmeyi amaçlayan Türk Eğitim Derneği, TED Bodrum Koleji’ni açıyor. 2012-2013 yılında eğitime başlayacak olan TED Bodrum Koleji Kampusu, Bodrum’un Ortakent Bölgesi’nde yer alacak ve ilköğretim ve ortaöğretim düzeylerinde eğitim verecek. Birinci öğretim yılında okul öncesinden 6. sınıfa kadar (6. sınıf dahil) öğrenci alacak. 12. sınıfa kadar olan düzeyler ise kademeli olarak açılacak. Anaokulu, 1., 2. ve 3. sınıflarda kura, 4., 5. ve 6. sınıflarda ise sınav sistemiyle öğrenci alacak olan TED Bodrum Koleji’nin irtibat ofisi ise Ocak 2012’de faaliyete geçecek.

bodrumajans.com.tr 48


15 yıl önce aramızdan ayrılan

Yaşamının son 10 yılını Bodrum’da geçiren Sanat Güneşi Zeki Müren, ölümünün 15. yıl dönümünde, Bodrum’da çeşitli etkinliklerle anılacak. Zeki Müren’in ölümünün ardından müze haline getirilen evinde gündüz mevlit okutulacak, ardından Bodrum Kalesi Kuzey Hendeği’nde düzenlenecek “Hatıralarda Zeki Müren” konseri ile anılacak…

Bu yılda 200 öğrenci Zeki Müren bursundan yararlanma imkanı bulacak” dedi. TSK Mehmetçik Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Emekli Tuğgeneral Osman Aydoğan, “Sanat Güneşi’nin yaptığı bağışlarla, Mehmetçiklere ve yakınlarına gerek bakım yardımı, gerekse yüksek lisans dahil eğitimi bitene kadar öğrenim yardımı yapıyoruz. Bize bu imkanları sağlayan Zeki Müren’e teşekkür ediyoruz, onun bizlere verdiği bu imkanlar sayesinde asla unutulmayacağını biliyoruz” dedi.

SAnAt gÜnEŞini AnMA KonSEri

Sanat Güneşi Zeki Müren’i 15’inci ölüm yıldönümünde, Türk Eğitim Vakfı (TEV) ve TSK Mehmetçik Vakfı tarafından organize edilen “Hatıralarda Zeki Müren” konseriyle anıldı. Konserin birinci bölümünde Zeki Müren’in Sanat ve Müziğini Koruma ve Yaşatma Derneği korosu, şef Ahmet Sabancı yönetiminde sahne aldı. Konseri baştan sona kadar TRT sunucularından Mustafa Yolaşan sundu. Konserin verildiği sahne mavi beyaz tüller, kelebekler ve kandiller ile süslenerek dekore edildi…

zEKi MÜrEn duALArLA AnILdI

Türk sanat müziğinin unutulmaz isimlerinden Zeki Müren, ölümünün 15. yılında Bodrum’da yaşadığı ve ölümünden sonra müze olarak düzenlenen evinde mevlit okutularak anıldı. Mevlit için Zeki Müren Sanat Müzesi’ne gelenler, Sanat Güneşi’nin yaşadığı evi ziyaret etme imkanı buldu… Bodrum’da yaşamını sürdürürken 24 Eylül 1996 yılında İzmir TRT stüdyolarında rahatsızlanarak yaşamını yitiren Sanat

Güneşi Zeki Müren, ölümünün 15. yılında yaşadığı ve ölümünden sonra 2000 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müzeye dönüştürülen evinde düzenlenen mevlitle anıldı. Mevlide Türk Eğitim Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal, TSK Mehmetçik Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Emekli Tuğgeneral Osman Aydoğan, yaklaşık yüz hayranı katıldı. Bodrum İlçe Müftülüğü görevlileri tarafından Zeki Müren’in anısına yasin okundu. TEV Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal, “TEV olarak Zeki Müren adına şimdiye kadar 1825 öğrenciye burs imkanı sağladık.

Bodrum Kalesi Kuzey Hendeğinde Zeki Müren anısına ücretsiz olarak düzenlenen ve 3 saat 10 dakika süren konseri 3 bini aşkın sanatsever izledi. Anma konserinde, Zeki Müren’in unutulmaz şarkılarını seslendiren ses sanatçıları Melahat Gülses ve Bekir Ünlüataer, dinleyenlere eşsiz bir müzik ziyafeti yaşattılar. Konserin son bölümünde birlikte sahne alan sanatçı Bekir Ünlüataer ve Melahat Gülses’in birlikte yaptığı düeti’i binlerce kişi ayakta alkışladı. Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan, Muğla İl Emniyet Müdürü Kadir Ay Belediye Başkan Vekili Hüseyin Yıldızhan, TEV Genel Müdür Yardımcısı Güsel Bilal, TSK Mehmetçik Vakfı Genel Müdür Yardımcısı Emekli Tuğgeneral Osman Aydoğan, Müze Müdürü Aysel Özbulut yer aldılar. Konserde sonunda emeği geçenlere birer buket çiçek ile ödüllendirildi.

49


dÜnYAnIn En ÜnLÜ doKtorLArI bodruM’dA Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Muzaffer Buyruk’un hizmete soktuğu VitalMed Fizik ve Tedavi ve Rehabilitasyon Hizmetleri, Bodrum’daki başarılı çalışmalarına verdiği toplantılar ile de devam ediyor. 9-12 Ekim arasında Erasmus Üniversitesi ve Vitalmed’in düzenlediği, Bodrum Rotary Kulübü ve Bodrum Sağlık Vakfı’nın Desteği ile yapılan Uluslar arası katılımlı İkinci Entegre Spastisite Toplantısının Resepsiyonu Mavi Otel’de gerçekleşti. Toplantıya İngiltere, Belçika, İsviçre, İsveç, Romanya, Hollanda, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye ve Fransa’dan 50 uzman doktor katıldı. Bu yıl yapılan 11. toplantıda Çocuk doktorları, Fizik tedaviciler, Ortopedistler, Nörologlar, Beyin Cerrahları bulundular. Bodrum’da her yıl alanında dünyanın en ünlü profesör, doktor ve bilim adamlarına yönelik konferanslar düzenlediklerini belirten Dr. Muzaffer Buyruk; “10 yıldır Bodrum’da Üniversite sonrası eğitim, adı altında toplantılar yapmaktayız. İkinci Entegre Spastisite Toplantısını yine bu sene Bodrum’da yapmaya karar verdik. 10 yıldır Erasmus Üniversitesi adına bu tür toplantıları düzenliyoruz ve bu 11. toplantımız. Düzenli bir şekilde Amerika’dan Filipinlere kadar olan bir coğrafyada Profesörler, doçent ve uzman doktor ile fizyoterapistler bu toplantılarımıza iştirak etmektedirler. Bu güne kadar 3 binden fazla doktor ve öğretim üyesi bu tür toplantılara Bodrum’da katıldı. Biz bu toplantıları Holanda Roterdam da oraların yağmurlu havasında yapmaktansa, Bodrum’un güneşinde yapmayı daha uygun gördük. Hem Bodrum tanınsın, hem de ülkemiz tanınsın istiyoruz. Amacımız her yıl aksatmadan bu konferansları Bodrum’da düzenlemek” dedi.

YENİ ATANAN AMİRLERİ ZİYARET

Bodrum Yarımadası Belediyeler Birliği üyeleri Bodrum’daki kamu kurum ve kuruluşlarında yeni göreve başlayan amirlere ziyaretlerde bulundu. Ziyarete, Bodrum Yarımadası Belediyeler Birliği Başkanı ve Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, Turgutreis Belediye Başkanı Mehmet Dinçberk, Bitez Belediye Başkanı İbrahim Çömez, Ortakent Yahşi Belediye Başkanı Mehmet Onur Şahbaz, Mumcular Belediye Başkanı Birol Aydın, Yalıkavak Belediye Başkan Vekili Nevcihan Özcan, Göltürkbükü Belediye Başkan Vekili Mehmet Özcan ve Yalı Belediye Başkan Vekili Mesut Cenikli katıldı. Bodrum Yarımadası Belediyeler Birliği Başkan ve üyeleri, Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan, Bodrum Cumhuriyet Başsavcısı Hayati Keskin, Bodrum Garnizon Komutanı Albay A. Şevki Ulugün, Bodrum Jandarma Komutanı Binbaşı Hakan Demirörs, Bodrum İlçe Emniyet Müdürü Ergin Sıcakdemir ve Bodrum Mal Müdürü Nevzat Ernaz’ı makamlarında ziyaret ettiler.

ORTAKENT - YAHŞİ’DE TAPU SEVİNCİ

1996 yılında başlayan Bodrum- Turgutreis karayolu üzerinde bulunan OrtakentYahşi beldesinde arazileri karayolları kanununa göre kamulaştırılan 60 kişi belediye meclis salonunda düzenlenen tören ile tapularını almanın sevincini yaşadı…

KARAKAYA’DA TAŞ OCAĞI İSYANI

Gümüşlük beldesi Karakaya Mahallesi’nde iş adamı İlker Akalan’ın hazine arazisi üzerinde on yıllığına 70 dönüm, 49 yıllığına ise 990 dönüm arazi üzerinde işletme ruhsatı alarak bir hafta önce çalışmalara başladığı taş ocağı belde halkını ve çevrecileri isyan ettirdi. Gümüşlük Belediye Çay Bahçesi’nde Gümüş Derneği (Gümüşlük Çevre Doğa Kültür Sanat ve Eğitim Derneği) tarafından düzenlenen “Taşocağı’na Hayır Gümüşlük’ü Dinamitlemeyin” toplantısına aralarında çevreciler ve beldede yaşayan yabancılarında bulunduğu yaklaşık 400 kişi katıldı. Gümüş Derneği Başkanı seramik sanatçısı Yüksel Güner

butiK hizMEt AnLAYIŞIYLA gErçEK bir LidEr! Mutfak ve mobilyalar evin karakteridir, ruhudur... Güzel bir evin sırrı ise kalite ve estetiği ile öne çıkan mutfak ve mobilyalarında gizlidir. Bodrum Mutfak Mobilya, farklı zevklere hitap edebilen, estetik, uzun ömürlü ve kullanıcı dostu bir çok mobilya modelini mağazasında sunuyor. Mutfakta olduğu gibi mobilyada da zevkinize ve yerinize göre özel üretim yapıyor. Firma, yıllardır sürdürdüğü ve her geçen gün geliştirdiği “gerçek butik hizmet” anlayışıyla mutfak ve mobilya sektöründeki yerini daha da güçlendiriyor. Yeni yaşantılarını tasarlarken, mutfak ve mobilya imalatı konusunda yüksek kalite arayanlar, Bodrum Mutfak Mobilya markasının oluşmasında ve büyümesindeki en önemli unsur kuşkusuz gün geçtikçe

50

uzayan binlerce mutlu insandan oluşan dev referans listesi. Yüksek kaliteye, farklı modellere ve kişiye özel hizmete önem veren lüks konut ve rezidans tarzı projelerde Bodrum Mutfak Mobilya ürünleri ağırlıklı olarak tercih ediliyor. Mutfak, gardrop, banyo, oturma gurubu vb. mobilyaların yanısıra, Gaggenau, Smeg , Franke,Elica, Siemens gibi bir çok beyaz eşya markası da firmada yer alıyor. Bodrum Mutfak Mobilya, yurtiçiyurtdışı, mutfak ve mobilya sektöründeki yenilikleri dikkatle izleyerek hep daha da iyi olma arzusu ile sürekli yeni yatırımlara imza atıyor. Bodrum’da dünya devlerinin arasında liderliğini açık ara sürdüren firma dünya standartlarında kusursuz bir hizmet sunuyor


BODRUM YENİ KAYMAKAMININ BASINLA BULUŞMASI

yaptığı açıklamada “Evlerin 100 metre yakınında, mahalle içerisinde, ayrıca 800 yıllık Karakaya’nın yanında taş ocağının ne işi var. Buraya izin verenler hiç yerinde inceleme yapmadılar mı? 1200 imza toplayarak valiliğe müracaat ettik ayrıca bölge idare mahkemesinde ruhsatın iptali için dava açacağız, buraya ruhsat verilmesi saçmalıktır” dedi.

Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan turizm cenneti olarak nitelendirdiği Bodrum’da basın mensupları ile biraraya gelip tek tek tanışarak sohbet etti ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı. “Basınla çok yakın bir idareciyim.” diyen Gödekmerdan, Bodrum’a gelmeden önce yerel basının internet sitelerinden Bodrum hakkında bilgi topladığını belirterek, “Yerel basın önemli, sizlerin gördüğü eksiklik ve aksaklıkları bizlerle paylaşmanızı istiyoruz. Bunun için sık sık bir araya geleceğiz. Bodrum Kaymakamlığı’nda bir ilk olarak “Basın Bürosu” kuracağız” dedi.

BODRUM’A AVRUPA ÖDÜLLÜ EVLER

Önderler A.Ş.’nin Gümbet’te yapacağı “Gümbet RetrON Evleri” konsepti, Google ve Bloomberg televizyonu iş birliği ile düzenlenen Avrupa’nın en önemli yarışması 2011 Avrupa Gayrimenkul Ödülleri’nde dizayn kategorisinde ödüle layık görüldü. Önderler A.Ş. Yönetim kurulu Başkanı Arif Önder ve Mimar Dara Kırmızıtoprak, RetrON Evleri Projesi’nin Londra’da aldığı ödülle Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon’u makamında ziyaret ettiler… Projenin mimarı Dara Kırmızıtoprak ödül ve evler konusunda şunları söyledi: “Bu projemizi Başkanımız Mehmet Kocadon da yakından takip etti. Zaman zaman müdahale ederek bizi doğru yönlendirmiştir. RetrON Evleri projemiz, tek evler bölümünde hem iç hem de dış mimari bakımından Uluslararası Emlak Ödülleri için Avrupa’dan seçilen 5 projeden birisi oldu.” Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da Gümbet’teki görüntü kirliliğine karşı 2010 yılında başlatılan Değişim Projesi’nin başarılı olduğunu söyleyerek, “Artık Gümbet’te güzel projeler yapmak lazım. Bunun ilk örneğini proje bazında Önderler Ailesi getirdi ve bu ilk Projenin ödül alması Bodrum Belediye Başkanı olarak beni çok mutlu etti” dedi.

İnternetin önemine de değinen Gödekmerdan, yetersiz gördüğü Bodrum Kaymakamlığı’nın internet sitesinin de yenileneceğini ve Bodrum ile ilgili bilgi ve görsellerin sitede yer alacağını belirtti. Bodrum ile ilgili yapılan çalışmalarda şeffaf olunacağını ifade ederek “Şeffaf olacağız! İhalelerimizden de, tüm diğer çalışmalarımızdan da herkesin haberi olacak.” dedi. Bu basın buluşmasının ardından Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan ile kısa bir süre sonra tekrar bir basın buluşması gerçekleşti. Bu buluşmada ilk başta Kaymakamlığın taşınacak olması konusu görüşüldü. Mevcut binanın eksiklerini tamamladıklarını belirten Bodrum Kaymakamı, “Kaymakamlığın taşınmasıyla ilgili henüz bir şey yok. Bitez’de bizim hazine arazilerimiz var. Ama o zamana kadar biz bu binayı halkımıza

hizmet verecek şekilde tutmalıyız” şeklinde konuştu. Toplantı sırasında Bodrum Kaymakamı “Otogar, sanayi sitesi ve cezaevinin şehir içerisinde olmaması lazım” dedi ve ekledi “Ama bunlar yapıldığında Bodrum bugünkü gibi değildi. Şimdi Bodrum büyüdüğü için bu yerler şehir merkezinde kalmış. Bizim hedeflerimiz arasında bunların şehir dışına çıkarılması, ortaya çıkacak alanlarında belediye tarafından park, meydan ve yeşil alan düzenlemeleri yapılmasıdır. Bu en büyük temennimizdir. Otagar konusunda belediyemizin bir çalışması var. Ufak tefek pürüzlerin giderilmesine çalışılıyor” Bu arada Bodrum İlçe stadında suni çim saha konusuna da değinen Gödekmerdan çalışmaların 29 Ekim tarihinden önce bitilmesini talep ettiğini ifade ederek tribünlerinde büyütülüp yükseltilmesi gerektiğini, bu konuda da çalışma yapılacağını kaydetti. Belediyelerin birleşmesiyle ilgili bakanlıktan herhangi bir yazı gelmediğini söyleyen Kaymakam Mehmet Gödekmerdan, “Bakanlığın çalışmaları sürüyor henüz netleşmedi. Net bir bilgi yok. Böyle bir bilgi olduğunda sizler vasıtasıyla vatandaşlarımızla paylaşacağız” ifadelerini kullandı.

DEMİRÖZ AİLESİNİN ACI GÜNÜ Milas Ören yolu üzerinde trafik kazası geçiren ve kaza sonrasında yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayan Ethem Demiröz’ün eşi Pembegül Demiröz son yolculuğuna uğurlandı… Ailesiyle birlikte Ören beldesinden döndükleri sırada Milas’ın Beçin mevkiinde trafik kazası geçiren Penbegül Demiröz kurtarılamadı. Merhume Demiröz için Bodrum Belediye meydanında bulunan Adliye camiinde cenaze töreni düzenlendi. Acılı aile, merhumenin cenazesi başında sevenlerinin başsağlığı dileklerini kabul etti. Törene Ak Parti Muğla Mil-

letvekili Ali Boğa başta olmak üzere Bodrum Belediyesi meclis üyeleri, siyasi parti temsilcileri Demiröz ailesinin yakınları, sevenleri ve arkadaşları katıldı. Pembegül Demiröz kılınan cenaze namazının arından sevenleri tarafından Gümbet’deki türbe mezarlığına defnedildi.

51


bu AY

bir bihrAt MAvitAn hEYKELi nELEr YAPAbiLir ? Oasis Nurol Sanat Galerisi anlamlı bir sergiye daha ev sahipliği yapıyor. Geçtiğimiz aylarda Oasis Nurol Sanat Galerisi’nde sergisi açılan Bihrat Mavitan yine, Bodrumlularla aynı adreste buluşuyor. Sergi 29 Ekim günü açıldı ve 10 Kasım tarihine dek görülebilecek. Sergiden elde edilen gelir Bodrum Sağlık Vakfı’na, Engelli Çocuklar yarına bağışlanacak. Sergi Pazartesi hariç her gün, 12:00-20:00 saatleri arasında görülebilir.

OLTALAR KOS’TA ATILDI

3.Bodrum-Kos Uluslararası Balık Avı Turnuvası Kos’ta gerçekleşti. Sportif amaçla balık avcılarını bir araya getiren turnuvanın birincisi Arzu isimli tekneyle yarışan Bodrum Marin Group firmasının sahibi Haluk Tepe ve ekibi oldu.

EKiM gEçidi SErgiSi bodruM’dA idArt SAnAt gALEriSi’ndE 2002 yılından beri her yıl, İstanbul Modern Sanatlar Müzesi Derneği tarafından Atatürk’ün sanata verdiği önemi vurgulamak amacıyla yapılan “Ekim Geçidi” 10. Yılında. 25 İlde 1500’ü aşkın yapıtla gerçekleştirilen Ekim Geçidi Sergisi, Bodrum’da İdart Sanat Galerisi’nde. Bodrum Belediyesi’nin de destek verdiği sergi, 29 Ekim Cumartesi açıldı ve 19 Kasım tarihine kadar görülebilir.

gÖrKEMLi tEniS turnuvASI

Bodrum Tenis Akademisi’nin (BTA) düzenlediği Bodrum Tennis Cup 2011, muhteşem finaller ve kokteylle son buldu. 3 kategoride yapılan finalleri yaklaşık 500 tenis sever ilgiyle izledi. Comtech Tennis Life kortları tarihi günlerinden birini yaşarken, tesis içinde ve dışarıdaki otoparklarda yer bulmak mümkün olmadı. Araç kuyruğu yüz metrelerce uzadı. Yapılan finallerin ardından 35+ Erkeklerde Adnan Özbeğer İlhan

IGFA (Uluslararası Spor Balıkçılık Federasyonu) ve Bodrum Turnuvası’na özgü kurallar çerçevesinde, sportif duyarlılık ve çevrecilik temelinde düzenlenen turnuvaya Türkiye’den beş ekip katıldı. Yalnızca olta balıkçılığına izin verilen turnuvada, yakalanan fakat doğurganlık ve sperm olgunluğu düzeyine ulaşmamış balıklar yeniden denize salındı. Sert hava koşulları nedeniyle katılımın istenilen düzeyde gerçekleşmediği turnuva, Bodrum’dan Kos’a hareket eden Türk ekiplerin tarihi Kos Limanı’na varmasının ardından akşam Kos Marina’da düzenlenen kokteylle başladı. Kos Limanı’ndan ayrılan tekneler Kefalos Köyü açıklarında belirlenen bölgede oltaları saldılar. Morgül’ü, Kadınlarda Münevver Şafak Zehra Efendioğlu’nu, 18+ Erkeklerde Volkan Bulut Adnan Özbeğer’i aynı sonuçlarla 2-0 yenmeyi başararak Bodrum Tenis Kupası’nın sahibi oldu. Dereceye giren sporcular ayrıca toplam 4 bin TL’lik ödülü paylaştı. Gülen Peri Sanat Atölyesi’nin sahibi seramik sanatçısı Gülperi Pahna Angın’ın turnuvaya özel hazırladığı amfora kupalar sahiplerini bulurken, Özel Bodrum Hastanesi’nden bir sağlık ekibi finaller boyunca hazır bulundu. Oldukça renkş görüntülerin yaşandığı ödül töreninde kupalar dışında Bodrum Tenisi’ne katkıda bulunan tüm tenis antrenörleri, kişi ve kuruluşlar birer plaketle ödüllendirildi. Plaketleri BTA’nın yetiştirdiği 7-8-9 yaş grubu minik tenisçiler verdi. Bir hafta süren ve büyük ilgi gören Bodrum Tennis Cup 2011’in Bodrum’a çok yakıştığını söyleyen BTA’nın sahibi Nejdet Pişirici, Bodrum’un adının tenisle de tüm dünyaya duyurulmasından büyük memnuniyet duyduğunu belirterek; “BTA olarak düzenlediğimiz turnuvanın bu kadar büyük bir ilgi görmesi bizleri çok mutlu etti. Tenis sporuna yatırımlarımız devam edecek. Bodrum’dan genç tenisçiler yetiştirip Türk tenisine kazandırmak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz” dedi.

bodrumajans.com.tr 52


Turgutreis beldesindeki yazlığında yaz tatillerini geçiren iş adamı Şevket Sabancı, yaklaşık 2,5 milyon TL. ye mal olan kültür ve sanat merkezini beldeye kazandırdı.

Sanata ve sanatçıya verdiği destek ile de tanınan işadamı Sayın Şevket Sabancı’nın destekleri ile hayat bulan “Turgutreis Belediyesi Şevket Sabancı Kültür ve Sanat Merkezi”, resim, müzik, heykel, geleneksel sanatlar, desen, grafik ve bilgisayar alanlarında eğitim, etkinlik, sergi ve toplantılarla Turgutreislilere ve misafirlerine hizmet verecek. Sanat Merkezi’nin bünyesinde bir de Akdeniz Denizcilik Tarihi kitaplığı bulunuyor. Turgutreis Beldesi Atatürk Caddesi’nde hayırsever iş adamı Şevket Sabancı tarafından 2 dönüm arazi üzerine ve 1200 metre kullanım alanı bulunan Turgutreis Belediyesi Şevket Sabancı Kültür ve Sanat Merkezi, Bodrum Kaymakamı Feridun Cemal Özdemir, CHP’li Belediye Başkanı Mehmet Dinçberk, iş adamı Şevet Sabancı, eşi Hayırlı Sabancı ve yaklaşık 1500 kişinin katıldığı törenle hizmete açıldı. Sabancı tarafından belediyeye bağışlanan ve 10 personelin görev yapacağı merkezde 2 adet sanat galerisi (Turuncu Kafe Galeri ve Mavi Galeri), kültür ve sanat kitaplığı, 1 adet resim atölyesi, 1 adet tasarım atölyesi, 1 adet geleneksel sanatlar atölyesi, 1 adet gösteri sanatları atölyesi, 1 adet bilgisayar ve fotoğraf laboratuarı, 1 adet konferan salonu, 3 adet müzik odası ve Akdeniz Denizcilik Tarihi Arşivi bölümü yer alıyor. Merkezin açılışı öncesinde yaptığı konuşmada Mimar Ahmet Talu ve iş adamı Sedat Türkmen’in de destekleri ile merkezin beldeye kazandırıldığını belirten Şevmet Sabancı “Aslında iki bölümden oluşan merkezin bugün ilk bölümünün açı-

lışını yaparak sekiz ay içerisinde bitireceğimiz. 2200 metrekarelik ikinci bölümünde temelini atmış sayılıyoruz. Bu tür eğitim, kültür ve sanata yardım işleri sadece para ile yapılacak işler değil, bunlar gönül işleri, bu nedenle burada sadece benim değil, Sayın Dinçberk, Türkmen, Talu ve ismini sayamadığım birçok kişinin cid-

di emeği ve katkısı var. Bodrum ve Turgutreis dünyanın sayılı turizm merkezlerinden biri. Bu nedenle kültür ve sanat mekanlarının çoğalması beldenin geleceği ve gençlerin eğitimi açısından çok önemli, elimizden geldiğinde kültür, sanat ve eğitim alanlarında destek vermeyi sürdüreceğim” dedi.

53


bodrum’un gazetesi

EKiM KASIM 1983

HAFTADA BİR CUMA GÜNLERİ YAYINLANIR

20 Lira

Merhaba Kurucusu: Ender Uslu

Ölümünün 10. Yılında Balıkçı’yı Andık 13 Ekim 1973 tarihinde kaybettiğimiz Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaağaçlı Gümbet yolu üzerindeki mezarı başında yapılan törenle anıldı.

Halk kütüphanesi yöneticisi Ali Arkun’un konuşmasıyla başlayan anma töreninde Yazar Gazeteci Mustafa Yeşilova, Balıkçı ile ilgili hislerini dile getirdi. Daha

sonra Emekli Öğretmen Mehmet Uslu’nun okuduğu şiirle süren programda Lise öğrencisi Bora Yıldırım, Haluk Elbe’nin bir yazısını okudu. Kız Meslek Lise-

sinden Nazan Uğurlu’nun okuduğu şiirden sonra Balıkçı’nın arkadaşları Ali Esim, Salih Akçaalan, Recep Çelikoğlu ve Mehmet Dargan anılarını anlattılar.

balıkçının hikayesi tv Filmi oluyor

deniz teknik Lisesi önümüzdeki öğretim yılında açılacak

Trt Ankara Televizyonu Halikarnas Balıkçısının hikayesi “Aganta Burina Burinata”yı Bodrum’da çekmeye başladı. İhsan Yüce, Levent Özdilek, Nurper Gökhan ve Orhan Çağman’ın önemli rolleri üstlendikleri TV filminin yönetmenliğini Ziya Üstan yapıyor.

Önümüzdeki öğretim yılında Bodrum Deniz Teknik Lisesinin öğretime açılacağı öğrenildi. Milli Eğitim Bakanlığı Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğünce açılacak olan Deniz Teknik Lisesi için TMT turistik tesislerinin arkasındaki koyda hazineye ait 85 dönümlük arazinin tahsisinin yapıldığı bildirildi. Gemi Elektronikçisi, kaptan, tekne yapımcısı, güverteci, tekne bakımı dallarında öğrenci yetiştirecek okulun bünyesinde Deniz Trafik Sanat Enstitüsü’nün de açılacağı edinilen bilgiler arasında.

tersane Yangınında zarar 40 Milyon Lira Antik Tiyatro yakınlarında iki tersane önceki gün çıkan yangın sonucu tamamen yandı. Zararın 40 milyon lira civarında olduğu tahmin ediliyor. Geçtiğimiz cumartesi sabahı saat 4 sıralarında ihbar sonucu yangın yerine gelen Bodrum İtfaiyesi, Engin Nurşen ve Kenan Akay’a ait tekne imalathanelerinin yanmakta olduğunu gördü. İkibuçuk saat süren çalışma sonucu yangını kontrol altına alan itfaiye alevlerin bitişik tersaneye sıçramasını önledi. Ancak Engin Nurşan ve Kenan Akay’a ait imalathaneler tamamen yandı.

Öğretmenler günü Kutlandı 24 Kasım öğretmenler günü dün yapılan törenlerle kutlandı. Atatürk anıtı önünde başlayan törenlerde Kaymakam Necati Bilican, İlköğretim Müdürü Münir Köse ve Emekli öğretmen Mehmet Çevik birer konuşma yaptılar. En genç öğretmen Zehra Öz’ün and içmesinden sonra marşlar söylendi. Öğretmenler günü nedeniyle okullar da hendi bünyelerinde programlar hazırlayacak bu günü kutladılar.

bodrum’da da AnAP Önde Geçen Pazar yapılan milletvekili genel seçimleri sonucu ilimiz Anavatan Partisi’nden iki, Halkçı Parti’den bir, Milliyetçi Demokrasi Partisi’nden de bir milletvekilini meclise gönderdi. Muğla adaylarından Anavatan Partisi’nden Ahmet Altıntaş ve Umur Akarca, Halkçı Partisi’den Dr. İdris Gürpınar, Milliyetçi Demokrasi Partisinden Muzaffer İlhan seçimleri kazandı. Türkiye genelinde ANAP birinci, HP ikinci, MDP de üçündü parti sıfatını kazanırken, Bodrum’da ilk sırayı ANAP, ikinci sırayı MDP, üçüncü sırayı da HP aldı.

Kısa Haberler Hafta içerisinde Doğu bölgemizde meydana gelen depremde can ve mal kaybına uğrayan yurttaşlarımız için düzenlenen yardım kampanyasına Bodrumluların 1 milyon lira bağışladıkları öğrenildi. Bodrumspor bünyesinde oluşan takımlardaki sporculardan 4’ü basketbolcu 2’si de futbolcu olmak üzere 6 sporcu Kasım ayının ilk günlerinde vatani görevlerini yapmak üzere Bodrum’dan ayrıldılar. Büyük önder Atatürk ölümünün 45. Yıldönümünde Bodrum’da da anıldı.

1980/1991 yılları arasında yayınlanan Bodrum’un Haftalık Gazetesi MERHABA’nın arşivinden derlenmiştir.

54


Ayın Anketi Bakıpduru Sayılarla Bodrum Net Bakış Şifahanem Lezzet Ustaları Karikatür Ödüllü Bulmacalar

55


Bodrum cezası:

BİR YIL İHRAÇ! Bodrum’da bir kadınla tatil yaparken çekilen fotoğraflarıyla gündeme gelen ve BDP’lilerin tepkisini çeken Bengi Yıldız hakkındaki karar belli oldu. “BDP, Bengi Yıldız ile ilişkilerini bir yıl süre ile donduracak.” Bodrum’da tatil yaparken çekilen fotoğrafları nedeniyle günlerce konuşulan Bengi Yıldız, TBMM’nin açılışında da BDP grubuyla birlikte yemin etmemişti. BDP’li vekillere sorulan sorular arasında Bengi Yıldız’a ilişkin olanlar da vardı, verilen yanıt, “Yakında yemin edecek” biçimindeydi. Yıldız, 3 gün sonra BDP sıralarından meclis kürsüsüne gelerek yemin etti. CNN Türk’ün haberine göre, Parti içinde de tartışmalara ve kutuplaşmalara yol açan fotoğrafları nedeniyle özellikle kadın partililer Yıldız’ın ihracını istedi. Günler sonra BDP Disiplin Kurulu, Yıldız ile ilgili karara vardı. Buna göre, BDP, Bengi Yıldız ile ilişkilerini bir yıl süre ile donduracak. Bu karar nedeniyle Bengi Yıldız, TBMM’de de BDP grubu ile birlikte oturamayacak. Otursa bile BDP grubuna dahil olamayacak, alınan kararlarda söz sahibi olmayacak. Yıldız bu karar gereğince sadece Meclis’te değil, BDP’de de aktif rol alamayacak. Yıldız, partinin toplantılarına katılma, alınan kararlara dahil olma hakkından men edildi. Peki bir yıl sonra ne olacak? Alınan bilgilere göre, disiplin kurulu yeniden toplanacak ve Yıldız’la ilgili yeni bir karar alacak. Karar Bengi Yıldız’a da tebliğ edildi. Kaynak: HABERTÜRK

Sayılarla BODRUM...

 14

Bodrum’un ilk özel hastanesi Özel Bodrum Hastanesi 14 yaşında.

56

 15

Sadece Yalıçiftlik ile Yokuşbaşı arasında tam 15 tane sarnıç var.


BİL, DAVETİ SEN KAZAN BU GÖRÜNTÜ HANGİ RESTORANDAN ? Bu görüntünün hangi restorandan olduğunu biliyorsanız, bodrumajans@gmail.com adresine adınızı, soyadınızı, mail adresinizi, telefon numaranızı ve tahmininizi yazıp gönderin. Doğru tahminde bulunan 5. kişi bu restoranda bir yakını ile birlikte davetli olacak.

tAbELAYI çEKEr MiSiniz ? ECzAnEYE girEMiYoruM… Sizin de dikkatinizi çekti mi bilmiyoruz ama biz önce tesadüf derken örnekler çoğalınca gördük ki olay tesadüflükten çıkmış. Konu; eczaneler ve dört bir yanlarını kaplayan tabelaları... Diğer iş kollarından farklı olarak Eczanelerin sağında solunda, önünde arkasında, girişinde çıkışında her noktasında tabelaları var. Dolayısıyla eczane bulmak kolay ama tabela sayısı arttıkça içeri girmek zorlaşacak, girmeden önce eczacıya sesleneceğiz; “Tabelayı çeker misiniz? içeri giremiyorum …”

Bizden kaçmaz diyenlerdenseniz gelin bu sayfayı hep birlikte oluşturalım.

Bodrum Yarıması’nda, olumlu ya da olumsuz, gözünüze ilişen şeyleri sadece siz görmüş, siz bilmiş olmayın, Bodrum Bülten’e ulaştırın sizin sayenizde herkes bilgi sahibi olsun, herkes görsün, okusun, öğrensin.

BODRUM’dan Kareler

bodrumajans@gmail.com tel: 313 56 66 / fax: 316 44 42

Fotoğraf: Mehmet Turan Arşivinden

Önceki sayıda yayınladığımız görüntü dr. no’ya aitti. doğru tahminde bulunan talihli okuyucumuz CAn ŞirvAn geçtiğimiz ay bir yakını ile birlikte dr. no’nun konuğu oldu. dr. no, bodrum Caferpaşa Caddesi’nde tel: 313 17 48

57


A yın A nketi a b

43 Markalaşmaya giden bir şehrin yeni de bir logosu 57 olması gerekir düşüncesiyle yola çıkan BOYTAV, Bodrum için 10 farklı logo çizdirdi ve birine karar vererek onu tescillettirdi. Bodrum’un yeni logosu hakkında siz ne düşünüyorsunuz?

% 43 % 57

- Beğendim - Beğenmedim

Geçtiğimiz ay, Bodrum Bülten’in www.bodrumajans.com.tr sitesi anket bölümünde, “Markalaşmaya giden bir şehrin yeni de bir logosu olması gerekir düşüncesiyle yola çıkan boYtAv, bodrum için aynı ajansa 10 farklı logo çizdirdi ve birine karar vererek onu tescillettirdi. bodrum’un yeni logosu hakkında siz ne düşünüyorsunuz?” dedik ve “evet-hayır” şıklarıyla değerlendirilmesini istedik.

Bodrum için yeni hazırlandı

Oylama sonuçları şöyle: % 57 “evet”, % 43 ”hayır”. Her beş kişiden üçü logoyu Bodrum’a yakıştırırken, ikisi ‘hayır’ şıkkını oylayarak beklentisinin daha farklı bir çalışma olduğunu vurguladı.

58

Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı (BOYTAV), Bodrum için yeni bir logo yaptırdı. Yaptığımız ankette, yeni logo için Bodrum’un tarihi, kültürel ve doğal yapısını yansıtıyor diyen kadar demeyen de aksini düşünen de var.


Bodrum Belediye ve Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı Başkanı Mehmet Kocadon:

“İŞTE YENİ LOGOMUZ” Bodrum’un tarihi, kültürel ve doğal yapısını yansıtan, anfora temalı logo seçtiklerini belirten Mehmet Kocadon Bodrum’un tanıtımında kullanılacak logoyu tanıttı…

B

odrum’un tarihi, kültürel ve doğal yapısını yansıtan, anfora temalı logo seçtiklerini belirten Başkan Kocadon, logonun Bodrum’u tanıtıcı DVD, CD broşür ve promosyon malzemeleri gibi her türlü tanıtım aracında yeni logonun kullanılacağını vurguladı. Özellikle yerel gazetelerde logonun kullanılmasını isteyen Başkan Kocadon artık bu logo ile hareket edileceğini söyledi.

toplum örgütlerinin görüşlerinin de alınmasıyla, 2 yıldır kullanılan mavi zemin üzerinde amfora simgesinin bulunduğunu ifade etti.

Bodrum Belediyesi Toplantı Salonu’nda yapılan basın toplantısına Bodrum Belediye ve Bodrum Yarımadası Tanıtma Vakfı Başkanı Mehmet Kocadon ile BOYTAV Genel Sekreteri Cemil Bayraktar katıldı. Bodrum tanıtım logosunun Bodrum’daki sivil

Bir Ajans tarafından yapılan 10 logo arasından seçilen amforalı logonun Bodrum’un denizini, tarihini ve doğal yapısını daha iyi yansıttığı için tercih edildiği belirtiliyor. Markalaşmaya giden bir şehrin logosu olması gerektiğini belirten her türlü görsel tanıtım malzemelerinde bu yeni logonun kullanılmasını isteyen Başkan Kocadon, “2 yıldır bu logoyu deneme amaçlı olarak kullanıyoruz. Markalaşmaya gitmenin şartlarından biri de şehrin turizm logosunun olmasıdır. Bundan sonra Bodrum’un turizmdeki tescilli logosu oldu” dedi.

Sanatçı, gazeteci ve turizmcilerden oluşan bir jürinin seçtiği ve 37 yıldır kullanılan

Bodrum Logosu

B

Türkiye genelinde açılan bir yarışma sonunda 10’un üzerinde katılımcı arasından seçilmişti.

odrum Turizm Derneği’nin kapısını itin. İçeri girin. Karşınızda kabına sığamayan iki hanım. Pırıl pırıl. İkisi birden gülerek sizi karşılıyor. Birisi esmer. Şenel Özpolat. Müdür. Diğeri kumral. Emine Çam. Müdür yardımcısı. Bu ikili kafa kafaya verip düşünüyorlar. Nasıl olur? Olur işte. Olugide. Basbayağı olur. Düşüncelerini Turizm Derneği Yönetim Kurulu’na taşıyorlar. Yönetim Kurulu heyecanlanıyor. Güzel. Güzel fikir. İlk adımı atıyorlar, “bodrum Logosu” için. Yarışma açılmasına karar veriyorlar. Ulusal basında, Milliyet, Cumhuriyet, Hürriyet gazetelerinde bir ilan. “bodrum Logosu Yarışması Açılmıştır.” Katılma şartları, istenilen ürün, süre, verilecek ödüller, seçici kurul. Hepsi yazıyor gazetelerde. Yıl 1974. Bodrum logosunun yapılış hikayesini araştırıyorum, bunun için Erdoğan Cingöz’ü arıyorum; “Ben jüri üyesiydim. Ama hatır-

layamıyorum.” Rüştü Gür; “Çok oldu hatırlayamıyorum.” Ali Arkun’a ulaşıyorum. İki gün sonraya randevulaşıyoruz. Hemen söze giriyor; “Şenel Özpolat Turizm Müdürü. Dernekçi. Heryerde, her iş için dernek kuruyor. Dernekte logo yaptırmaya karar verdik. Ben, ilhan berk, nimet Arzık, günfer Atabey, rüştü gür, Erdoğan Cingöz, hüseyin Cahit Karakaya, Emine çam, Şenel Özpolat jürideyiz. 10’un üzerinde katılımcı vardı. Zarfları açtık. Ben ve İlhan Berk logolarda Bodrum yazanları tercih ettik. Bazı arkadaşlar da katılınca ilk eleme yapılmış oldu. Kale, testi, kayık, deniz motifli üzerinde Bodrum yazan logoyu oy birliğiyle beğendik. Tasarımcı, Güzel Sanatlar Akademisi (Mimar Sinan Üniversitesi) Grafik Bölümü mezunu burhan taştan birinci seçildi. Birincilik ödülü bir haftalık mavi yolculuktu. Ancak sanatçı, eşinin hamile olması nedeniyle parayı tercih ederim dedi. Biz de 30 bin lira vermeyi kararlaştırdık. Ancak paramız yoktu. Bir aylık senet verdik. Seneti

ben imzaladım. Bir ay çabuk geçti. Paramız gene yok. Çarşıya çıktık. Kapı kapı dolaştık. Para topladık. Senet ödendi. İtirazlara pek kulak asmadık.” İşte, orijinal “bodrum Logosu” böyle ortaya çıktı. Sayfayı süsleyen logo da orjinaldir. Erdoğan Kayalar

59


ŞİFAHANEM

F. JALE AYTAÇ Soru ve Önerileriniz için Email: jaleaytac@gmail.com

Merhaba Sevgili Bodrum Bülten Okurları…

K

Yaz dönemi ara verdiğim yazılarıma tekrar başlayabilmenin, sizlerle buluşmanın heyecanı ve keyfiyle yazıyorum.

ış aylarına girdiğimiz şu günlerde, sıcak-soğuk değişimleri ve bu değişimler yüzünden hemen hemen herkesde aksırıklar, hapşuruklar, boğaz yanmaları başladı bile. Yaz döneminde çocuklar dahil hepimiz daha hızlı ve düzensiz yaşadığımızdan olsa gerek hepimizde yorgunluk ve enerjimizde bir düşüş de var. Aslında bu her sonbahar ve kışa girişte ruhsal ve bedensel olarak çoğumuzun yaşadığı bir sendrom. Ben de yazımda bu konudaki önlem ve önerilerimi sizlerle paylaşacağım. Öncelikle tıpkı mevsimler gibi ya da gecenin gündüze dönüşümü gibi yaşamın da zaten değişkenlikler üstüne kurulu olduğunu algılayalım. Akıl-beden-ruh olarak yaşamın içinde olduğumuza göre evrenin parçaları olan bizler de evrendeki her şey gibi ve her şeyle beraber her an değişim ve oluşum içindeyiz. Bu noktada sizlere Batı dünyasında en iyi bilinen Çin sembollerinden, içinde denge, uyum ve eşitliğin özünü barındıran yin ve yang’dan bahsedeceğim. Yin ve yang’ın her biri, akıcı çizgilerle birbirine yol verir ve her biri kendi içinde tam orta yerlerinde diğerine ait bir unsur taşır. Denge, uyum, eşitlik de burada yatar. Bünyemizde hem yin, hem yang’ı taşırız. Yin ve yang, kadın ve erkek, ay ve güneş, soğuk ve sıcak, yeryüzü ve gökyüzü tüm karşıtlıklar birbirini tamamlar ve bütünü oluşturur. Uyum, denge ve eşitlik böyle oluşur. Hepimiz bünyemizde yin-yangı taşımakla birlikte erkekler daha yang, kadınlar daha yindir. Güneş (ateş) yang, ay yindir. Dağlar yang, nehirler yindir. Yaz sıcağının yang kuvvetleri, sonbahar serinliğinde yine dönüşür, kışın dondurucu soğuğu ilkbahar aylarında sıcaklığın yükselmesiyle yang’a yol verir. Kendi bedenimizin yin ve yang’dan oluştuğunu kavrayarak, dualite (ikilik) gibi görünen bu durumun bileşimini dengeleyerek ve doğayı bu gözle görmeye başladıkça ken-

zun, ruhunuzun, zihninizin neye ihtiyacı olduğunu söyleyecektir. Şifalı bitkiler, şifasına inandığınız yiyecekleri, malzemeyi ihtiyaç duyduğunuzda taze ve az miktar da satın alın ve tabii alacağınız satıcıları iyi seçin. Bir çok ot kısa sürede etkisini kaybeder, hatta tadı bozulur ve hatta zararlı olur. Hemen hemen tüm bu tip malzemeler serin ve karanlık yerde saklanmalıdır ve mutlaka aldığınız tarihi üstlerine not edin, çoğularına göre altı ay ama bana göre en fazla 3 ayda tüketilmelidir. di bedenimiz ve ruhumuza, zihnimize enerjinin serbestçe ve dengeli akmasını sağlarız, böylelikle mevsimsel değişiklikler dahil her durumda akıl-beden-ruh sağlığımızı uyum içinde korumamız kolaylaşır. Örneğin eğer içecekleri aşırıya kaçırırsak heleki kış aylarında soğuk içeceklerle de yin’i arttırırsak, ya da aşırı yiyip kendimizi çok fazla yang’la doldurursak dengemizi yitiririz. Özellikle bu çok basit örneği verdim, çünkü bilirsiniz çeşitli nedenlerle ve özellikle mutsuzluklarımızı unuttururmuş halledermiş gibi çoğumuz yemeğe saldırırız ve beslenme alışkanlıklarımız yüzünden tüm dengemiz bozulur. Son yıllarda obezite, şeker hastalığı, karaciğer yağlanması gibi olumsuzlukların nasıl arttığını hepimiz biliyoruz. Yin ve yang yiyecekler, otlar nelerdir? Yin ve Yang organlar ve şifa yöntemleriyle ilgili daha fazla bilgi almak isteyen okurlarımız beni arayabilirler, çünkü şimdi geliyorum şifalı bitkiler kullanma, satın alma, saklama ve kış uygulamaları konumuza. Bir şey satın alırken, bir şeyler yerken, lütfen her zaman neye ihtiyaç duyduğunuzu, duyup duymadığınızı yani “gerçekten istiyor muyum” sorusunu kendinize sormayı öğrenin ve alışkanlık haline getirin. İçsel bilginiz size vücudunu-

Bitkileri yaban ortamdan toplamak gerekir, topladığınız veya aldığınız bitkilerin ne olduğundan emin olmalısınız. Çuha çiçeği diye ballıbaba veren, civanperçemini bir kekik türüyle karıştıran aktarlar olabildiğini gördüm, aman dikkat! Kış aylarında çocuk-büyük tüketilmesi gereken en önemli besin kaynaklarından biri pekmezler. Ancak ne olduğundan yüzde yüz emin olmadığınız sürece, asla ağızdan tüketilmek için üretilmiş bir şeyi yiyip içmeyin. Kimseye ne içerdiğini söylemeden bir şey önermeyin ve vermeyin en zararsız görülen şey bile alerjen olabilir. Hamile kadınlar ve 12 yaşından küçük çocuklara önerim eczacı, doktor veya bu konuda gerçekten uzman olmayan kişilere sormadan ev yapımı adı altında satılan ürünleri kullanmamaları, tabii otlar ve aromatik yağ, sabun vs.de de uzman onayı almadan kullanılmamasıdır. Uçucu yağlar kullanıyorsanız, piyasada çok ucuz ve çok da ucuz olmayan sahteleri var genellikle kimyasal esans içeriyorlar. Tohum, eterik yağ elde etmek kolay bir işlem değil, do-

Bazı Yiyeceklerin Özellikleri... Sarımsak: Arındırıcıdır, bağaşıklık sistemini destekler, kanbasıncını dengeler.

60

ları temizlemeye yaradığı ve ostrojen içerdiği bilinir.

Soğan: Güçlendirici ve arındırıcıdır, enfeksiyon ve hastalıkları tedavi eder.

Ispanak: Zengin klorofil ve D vitamini kaynağıdır, kanı temizler güçlendirir, Zihin ve fiziksel güç verdiğine inanılır.

Maydonoz: Zehir ve negatif etkiyi yok etmenin yanı sıra, idrar söktürür, eklem ağrılarına iyi gelir.

Kişniş: Doğal antibiyotik ve uyarıcıdır, Çinliler tohumlarının ölümsüzlük iksiri olduğunu söylerler.

Adaçayı: Hertürlü boğaz enfeksiyonunu rahatlattığı ve diş etlerini güçlendirdiği, ateş düşürücü olduğu, yara-

Kuşkonmaz: Mineral bakımından çok zengin ve afrodizyaktır.


layısıyla hangi firmanın ürettiği çok önemli ve Türkiye’de işini çok iyi ve düzgün yapan üreticiler var ve ihracat da yapıyorlar, ufak bir araştırmayla sizler de öğrenebilirsiniz sağlığınız için bu çabayı gösterin ve bu konuda da isterseniz beni arayabilirsiniz.

Hazırlayan: ONUR YUNT

Aquarium Restoran’dan Kaşarlı Köz Patlıcan ve Aquarium Spesiyal

Kaşarlı Köz Patlıcan Malzemeler (2 kişilik):

İlave şeker konulmadan, suyla kaynatarak değil eski usul ezerek koyu kıvamda ve organik veya saf olduğunu bildiğiniz pekmezleri kışın mutlaka tüketmelisiniz. Özellikle kansızlık, demir eksikliği, bronşit gibi durumlarda pekmezler ilaç gibidir. Üzüm ve dut pekmezi kansızlık için birebirdir, Harnup (keçiboynuzu) ve andız pekmezi solunum yolları akciğerler için tedavi edici ve söktürücüdür. Ayrıca hepsi bağışıklık sistemimizi yükseltir. Gelecek sayılarda kısa da olsa bu bilgileri vermeğe devam edeceğim. Çok kolay ama bir o kadar da faydalı bir çorba tarifiyle, yazıma son veriyorum. Sağlıklı günlerde, neşeli buluşmalar dileklerimle, kendinize iyi davranın. Bağışıklık sistemini güçlendirmesi açısından son derece faydalıdır. Ayrıca bu tarife istediğiniz her şeyi ekleyebilirsiniz. 1.5 kg tavuk suyuna 500 gr soyulmuş doğranmış patates, 500 gr soğan, 4 diş sarımsak, 1 çorba kaşığı kişniş. Malzemelerin hepsini tencerede bir taşım kaynatıp 15 dk. kısık ateşte pişirin. Ezin yada kevgirden geçirin, kuru maydonozla süsleyerek servis edin. Şifa olsun.

1 adet çekirdeksiz topan patlıcan Zeytinyağ Sarımsak Limon Tuz Kaşar peynir

Yapılışı:

1 adet patlıcanı kömürde közlüyoruz. (İsterseniz ocakta orta ateşte de közleyebilirsiniz) Patlıcan közlenirken sarımsağı sağanda ağza gelmeyecek şekle varıncaya dek dövüyoruz. Bir kapta yarım bardak zeytinyağ ve çeyrek bardak limonu karıştırıyoruz, dövdüğümüz sarımsağı da üzerine ilave ediyoruz. İyice yumuşayan patlıcanın üst kısmındaki kabuk soyulup, kaşık yardımıyla patlıcan ezilir. Ardından hazırlanan sos üzerine eklenir, bir tutam tuz da serpildikten sonra, kaşar peyniri patlıcanın üstüne rendelenir. Önceden 200 derece ısıtılmış fırında 3-4 dk. Pişirilen patlıcan artık servise hazırdır.

Aquarium Spesiyal Malzemeler (4 kişilik): • • • • • • • • • • •

4-5 adet jumbo karides 250 gr ahtapot 1 adet topan patlıcan 1 adet kırmızı biber 200 gr tereyağ 2 diş sarımsak Soğan Çarliston biber Domates Mantar Baharat

Yapılışı:

Soğan, mantar, sarımsak, çarliston biber, doğranıp tavada tereyağ ile kavrulur. Üzerine karidesleri koyup birlikte pişirilir. Daha önce haşlanmış ahtapotu da ekledikten sonra hepsi kremalize olana dek kavrulur. Kekik, pul biber, toz karabiber, tuz eklenir. En son ince kıyılmış domates eklenip eriyene kadar pişirilir. Kırmızı biber ayrı bir yerde tereyağında kavrulur. Üzerine baharat eklenebiir. Gene farklı bir yerde Patlıcan közlenir. Közden alınan patlıcan soyulur ve doğranır. Orta boy bir sacın en ortasına köz patlıcan, etrafına deniz mahsulü karışımı ve en dışa kırmızı biberler dizilir ve servis edilir. Afiyet olsun… ŞEF YÜCEL KAYA

MUTFAK SIRLARI

Gelelim sonbahar ve kış dönemi için en çok neler tüketmemiz gerektiğine: Tarçın, zencefil, zerdeçal artık herkezin bildiği ve kullandığı baharatlar. Bu baharatları balla karıştırarak tüketmek alışkanlık oldu buna seviniyorum ancak zencefili çokça tüketmek terlemeye yol açabilir. Özellikle menapoz dönemi yaşayan hanımların dikkatli olmasında yarar var. Zerdeçalı piştikten sonra koymak üzere tüm çorba ve tavuk yemeklerinizde de kullanabilirsiniz. Kişniş çok kuvvetli bir antibiyotiktir, ayrıca kişniş otu beyinde birikmiş A metalleri temizler. Bu baharatı da sayısız faydaları yüzünden aynı zerdeçal gibi kullanın derim. Soğan ve sarımsak kışın en çok tüketmemiz gerekenler, ilerleyen satırlarda çok basit bir soğan çorbası tarifi vereceğim. Çörekotu özellikle şeker hastalığı problemi olanlar ve herkes için muazzam bir metobolizma dengeleyici, sabah bir tatlı kaşığı peynirinizle veya direkt yutarak tüketebilirsiniz. Kimyon yediklerinizin gaz yapmaması, barsaklarda gıda emilimi, bağışıklık sistemi için çok önemli bir baharattır. Tarhana çorbası; İyi yapılmış bir tarhana çorbası gereken tüm besini vücudunuza sağlayacaktır. Pişirirken de içine mutlaka birkaç diş sarımsak atmanızı tavsiye ederim.

• • • • • •

Kızartma yaptıktan sonra koskmasını istemiyorsanız, bir kapta sirkeli su kaynatın. Tavuğun üzerine limon suyu sürer ve tuz serperseniz tavuğun nar gibi kızardığını görebilirsiniz. Kuru fasulyeyi haşladığınız suyu dökmeyin, soğuduktan sonra bitkilerinizi sulayın. Bu bitkileriniz için çok yararlı ve sağlıklıdır.

Bodrum Marina Karşısı BODRUM • Tel: 0252 313 21 71 - Gsm: 0533 344 89 43

61


net b@kış

CANSU TÜRKDOĞAN ŞİMŞEK

cansu@cansui.com

Matrak görüntüler • ilginç Siteler • Farklı görüşler • gırgır Sözler

NASI YANi

LÜzuMSuz biLgiLEr… İleri doğru bir adım atıldığında, insan vücudundaki 54 kas çalışır. İnsan beyninin ortalama ağırlığı 1.3kg.dır. Birinin yüzünü hatırlamak için beynin sağ tarafı kullanılır. Yetişkin bir insan günde ortalama olarak 23 bin kez nefes alır. Kasları yukarı kaldırmak için 30 kası harekete geçirmek gerekiyor. Erkekler kadınlara göre on kat daha fazla renk körü oluyorlar. Döllenmeden doğuma kadar bir bebeğin ağırlığı beş milyon kat artıyor.

- Ali ge - Gedim Oya ne va ? - Ali ata bakıvesen ya le - Oya ata bakıpdurun ya zati yeni saman vedim daha - Ali topu tutuve - Oya topu tutupdurun - Ali okul açıldı. - Oya napen - Ali okula goş - Oya okul gaçımıyo yaveş yaveş gidem - Ali ılık süt iç - Oya neden emir kipiyle gonuşupdurun - Ali su getir. - Yok ya - Ali çay demle. - Babanın uşa mı va - Ali çamaşırları as - Ne diyon gız doru gonuş - Ali iki yımırta gır - O yımırtayı kafanda gırcem

şimdi emir verip durma - Ali camları sil. - Abartıyosun Oya camların nesi va mis gibi işte - Ali bana cevap veme - Oya çeneni kapa - Ali bi dedimi iki etme - Oya az ye çok çalış da bi hizmetçi tut - Ali canımı sıkıpdurma - Oya ayağını denk al len - Ali beni tehdit etme - Oya canıma yetti gali ne le bu böle - Ali fişine itaat et - Oya beni ore getirtme - Ali fişten kovuldun - Sen kovmadın ben istifa edipdurun beleşçi Oya... Yılladır ne bu le senden çektiim çile be. Ali koş, Ali düş, Ali amuda kalk.... eeeeeeeeeehhhhhhh Efeyiz le biz öle yağme yok

bil bildir

1- Bodrum Deniz Şenliği’nin kaçıncısı yapıldı? 2- Bodrum’da yapılan Modellik Yarışması Kıraliçesi hangi ülkeden seçildi? 3- Bir belgeye daha layık görülen Bodrumun bu seçkin turistik tesisi hangisi? 4-Turgutreis’e bir Kültür ve Sanat Merkezi kazandıran ünlü işadamı kim? Soruların doğru yanıtlarını sırayla, alt alta yazıp fax ya da e-mail yolu ile bize ulaştıranlar 2011 bodruM AJAnS iŞ rEhbEri’ne sahip olacak. BODRUM AJANS • Fax: 316 44 42 • info@bodrumajans.com.tr • Caferpaşa Cad. 52/3 Bodrum

62

Bugünkü aklım olsaydı, Dün yaptıklarımı yapmazdım. Ama dün yaptıklarımı yapmasaydım, Bugünkü aklım olmazdı......


KARİKATÜR

ALi Şur

63


Hazırlayan: SERKAN ŞİMŞEK

hErKES doKunMAtiK EKrAn KuLLAnACAK... matik teknolojilerin gelişiminin akıllı telefon pazarındaki hızlı büyümeyi tetiklediği belirtiliyor. Başlangıçta kullanılan rezistif ekranlar yerini ilk olarak Apple iPhone ile yayılmaya başlayan kapasitif teknolojiye bırakmış durumda.

Araştırmaya göre 5 yıl içinde neredeyse tüm akıllı telefonlar dokunmatik ekranlı olacak. Araştırma şirketi ABI Research’ün “Mobil ve Dokunmatik Ekranlar” araştırmasına göre, akıllı telefonlarda dokunmatik ekran kontrolü en az bağlantı özellikleri kadar önemli. Rakamlar 2006’da toplam pazar payı sadece yüzde 7 olan dokunmatik ekranlı akıllı telefonların, 2010 yılında yüzde 325 artışla yüzde 75’e çıktığını gösteriyor. “Mobil ve Dokunmatik Ekranlar” araştırmasına göre, önümüzdeki 5 yıl içinde dokunmatik ekran özelliği en az Wi-Fi kadar önemli hale gelecek ve 2016 yılında akıllı telefonların yüzde 97’si dokunmatik ekrana olacak. Araştırmanın sonuç raporunda ekran ve dokun-

ABI Research Mobil Araçlar Başkan Yardımcısı Kevin Burden konuyla ilgili olarak “İki sensör yerine tek bir sensör katmanı kullanan ve yüzde 30 maliyet tasarrufu sağlayan düşük maliyetli dokunmatik kontrolörler daha düşük özellikli telefonlar için pazar oluşturuyor. Ekran ve dokunmatik teknolojilerinde en parçalı araç kategorisi olan eReader’lar artık sadece parmakla dokunma özelliğini sağlamakla kalmayan, bu segmentin ekranlarını standartlaştıran cazip bir maliyet de oluşturan seçenekler sunuyor” diyor.

iLginç tELEFonLAr.. bugAtti vEYron

Araba şeklindeki cebin dokunmatik ekranı (alt kısmında) kalem ile kontrol edilebiliyor. Cihaz ek olarak GPRS internet bağlantısına ve 3 megapiksel kameraya sahip. I’M wAtCh...

doSYA iŞLEMLErinizdE MÜziK dinLEYin! Büyük verileri kopyalarken veya taşırken canı sıkılanlar: Bu minik uygulama can sıkıntınızı çözecek! Windows’da bir işlemin tamamlanmasını beklerken çıkan ilerleme çubuklarını seyretmek size çok mu sıkıcı geliyor? Elevator Music ile bu dosya işlemleri sırasında bir arka plan müziğinin otomatik olarak çalmasını sağlayabilirsiniz.

Programı indirip kurduktan sonra tek yapmanız gereken, hangi uygulamalarda müzik çalacağını seçmek. Dilerseniz ilerleme çubuğuna sahip her uygulamada müziğin çalmasını sağlayabilirsiniz. Dilediğiniz uygulamaları hariç tutma seçeneğine de sahipsiniz.

I’m watch, Android’li saatler üretmeye odaklanan yeni bir İtalyan şirketi. Android 1.6’ya sahip saat, Apple veya Android cihazlarıyla eşleşerek bluetooth üzerinden içerik görüntüleyebiliyor. Fiyatı ise 249 Euro ile 11.999 Euro arasında değişiyor. John’S PhonE

www.instantelevatormusic.com

Steve Jobs’un bilinmeyen 10 özelliği • Ailesi onu evlatlık aldı. • Asla et yemez. O, tam bir vejeteryan. • İdolleri Bob Dylan, HP’nin kurucularından Dave Packard ve Intel’in kurucularından Bob Noyce, Andy Grove. • 100’den fazla Levi’s 501 kotu var. • Beatles’ın Apple tarafından yapılan kayıtları hoşuna gittiği için şirketin ismini

64

Apple koydu. • Steve Jobs, Budizme inanıyor. • 2008’de yalan haber ile öldüğü açıklandı. • Homer Simpson’ın uzaktan akrabası. Jobs’un biyolojik kız kardeşi ünlü yazaar Mona Simpson, Simpsonlar dizisindeki karaktere adını verdi. • Bir disleksi. Yani öğrenme zorluğu çeken birisi. • En sevdiği kelime ‘inanılmaz’, en sevdiği cümle ise ‘Harika olmaz mıydı?’

John’s Phone’da herhangi bir SMS yazma özelliği, internet tarayıcısı veya Facebook uygulaması bulunmuyor. Bir ekrana sahip olmayan cep, bunun yerine basabileceğiniz bir tuş takımı sunuyor. Telefonun içindeki muhteşem kalem sayesinde ise telefon numaralarını not alabiliyorsunuz. Cihazın pili, bekleme modunda üç hafta dayanabiliyor. 70 Euro’luk yurtdışı fiyatına sahip cihaz, bu özellikleriyle aslında pek de hesaplı sayılmaz.


Kent Rehberi sayfaları sizi de hedefinize ulaştırır, yeni müşteriler edinmenizi sağlar... İLANLARINIZ İÇİN:

313 56 66


emre esmer

66


GEREKLİ TELEFONLAR MUĞLA VALİLİK - 214 10 01 KAYMAKAMLIK - 316 10 01 ELEKTRİK A -186 - 316 12 11 GÜMRÜK - 316 11 12 LİMAN BAŞKANLIĞI - 316 10 98 MİLTA MARİNA - 316 18 60 METEOROLOJİ - 313 08 86 MÜZE MÜDÜRLÜĞÜ -316 10 95 PTT - 316 12 12 PASAPORT BÜROSU 316 12 15 POLİS İMDAT - 155 - 316 10 05 POLİS / GÜMBET - 316 12 18 YANGIN - 110 / 316 10 71 OTOGAR - 316 26 37 SAHİL GÜVENLİK - 313 42 00 SAHİL RADYO - 316 27 66 SU ARIZA - 185 - 316 50 13 TRAFİK - 154 - 316 80 80 TUR. BÜROSU BODRUM 3161091 TURGUTREİS D MARİN 3829065 YALIKAVAK Tur.Bürosu 385 4465 YALIKAVAK MARİNA - 385 38 60 YANGIN - 110 - 316 10 71 BODRUM-MİLAS HAVAALANI 523 01 01 BODRUM BÜLTEN - 313 42 24

ÖZEL SERVİS NUMARALARI

ADSL Destek Hattı - 444 0 375 Alo Doktorum Yanımda - 113 Alo Emniyet Danışma - 174 Alo Gürültü - 176 Alo Post - 169 Alo Sahil Güvenlik - 158 Alo Telefon Arıza - 121 Alo Turizm Bilgi - 170 Alo Tüketici - 175 Alo Valilik - 179 Alo Zabıta - 153 Arıza İhbar - 121 Bilinmeyen Numaralar - 11818 Cenaze Hizmetleri - 188 Elektrik Arıza - 186 Fono Tel - 141 Jandarma İmdat - 156 Kablo Tv Arıza - 126 Kadın Ve Sosyal Hizmetler - 183 Kodlu Arama - 168 Orman Yangını İhbar - 177 Polis İmdat - 155

Posta Kodu Danışma - 119 Ruhsal Bunalım Danışma - 182 Sağlık Danışma - 184 Sıhhi İmdat - 112 Su Arıza - 185 Yangın İhbar - 110

BELEDİYELER BODRUM - 316 10 09 TEMİZLİK İŞLERİ - 313 19 05 ZABITA - 153 - 316 11 85 BİTEZ - 363 82 96 KONACIK - 319 19 43 GÖLTÜRBÜKÜ - 357 79 10 GÜMÜŞLÜK - 394 44 80 GÜNDOĞAN - 387 78 95 MUMCULAR - 373 52 00 ORTAKENT - 358 53 70 TURGUTREİS - 382 30 19 YALIÇİFTLİK - 368 98 29 YALIKAVAK - 385 49 22

SAĞLIK

AMBULANS SOS - 0212 505 72 72 ASKERİ KAMP - 313 02 48 CLINIC INTERNATIONAL 313 30 30 DEVLET HASTANESİ - 313 14 20 GÜNDOĞAN Sağ. Oc. 387 9655 INTER TIP Polikliniği 313 40 66 MEDICARE - 316 70 51 ORTAKENT Sağlık Oc. 358 50 27 ÖZEL BODRUM Has. - 313 65 66 TURGUTREİS Sağ. Oc. 382 30 27 UNIVERSAL HOSPITAL 319 1919

DİŞHEKİMİ BANU ERDOĞAN ARAS 313 58 84 Çarşı Mh. Artemis Cd.8 Bodrum ÇINAR AĞIZ ve DİŞ Pol. 313 1007 Atatürk C.32 Bodrum

HASTANELER POLİKLİNİKLER TÜM HASTANELER İÇİN TEK TELEFON - 444 0 911 BASINÇ ODASI - 313 14 20 BODRUM KALP HASTALIKLARI MERKEZİ - 316 54 64 DEVLET HASTANESİ 313 14 20 (6 hat) BODRUM SAĞLIK OC. 316 13 53

CLINIC INTERNATIONAL 3133030 Kıbrıs Şehitleri Cd. No: 181 OMEGA KLİNİK TANI LABORATUARI - 316 80 84 ÖZEL BODRUM HAST. -313 65 66 SSK DİSPANSERİ - 313 32 95 UNIVERSAL HOSPITAL 319 15 15 C. Şakir Mh. Gavaklı Sarnıç Cd.

ULAŞIM

HAVA ULAŞIMI BODRUM HAVAALANI -523 01 01 BODRUM HAVAALANI THY 5230129 THY / OASİS 317 12 03 - 04

HAVAŞ 313 89 72 - 523 00 40 BODRUM RENT A CAR 317 1555 DENİZ ULAŞIMI BODRUM EXPRES - 316 10 87 Onur Air, Atlas Jet BODRUM FERİBOT - 316 25 78 OTOBÜS DEVLET DENİZ YOLLARI KAMİL KOÇ - 313 04 68 3161781 KARADEVECİ - 316 25 60 FAHRİ KAPTAN - 316 18 08 PAMUKKALE - 316 13 69 MEANDER - 316 50 26 VARAN - 316 78 49 - 382 26 33 ULUSOY - 313 01 67 - 317 16 40

67


ÇEŞİTLİ

AKARYAKIT ARMADA / MOİL - 363 87 00 Açıkkırlar Mevkii Konacık

AMBALAJ

BODRUM PC - 358 70 11 Balkanoğlu İş Merkz. Koonacık DEVECİOĞLU - 313 0 444 C. Şakir Cad. 75/A Bodrum EGE BİLGİSAYAR - 317 00 62 İSTANBUL TEKNOLOJİ - 385 50 85 Çökertme İş Merk. Yalıkavak

BRANDA DÖŞEME

CLASS TENTE - 319 69 65 RAF/HAKAN AMBALAJ - 319 03 00 Balkanoğlu İş Mrk. C Blok No:3 Atatürk Bulv. No:65 Konacık ÇAĞDAŞ EGE - 319 28 91 Podium Çarşısı 329/A Konacık BAR CAFE EGE BRANDA - 367 18 00 CAFE VANİLLA - 0554 932 32 85 Torba Girişi Tansaş Yanı No:20 C. Şakir cad. 37 C/1 Bodrum ESKİCİ - 316 84 34 VİTTORIA - 316 57 61 MMM Migros Karşısı No:236/B P.T.T. Karşısı Bodrum FİNAL - 358 63 48 Cumhuriyet Cad. 73/B Ortakent

BASIMEVLERİ

AKBAŞ - 313 50 02 Gümbet Kaş. Bodrum HALİKARNAS - 317 02 91 Temel Yapı İş Merk.No: B-6

BÜRO MALZEME

BASIN YAYIN

AYHAN CAM - 358 73 76 Kemer Mvk. No: 67 Ortakent HALİKARNAS CAM - 316 13 66 Sanayi Sitesi 1810 Sk. Bodrum

BODRUM AJANS - 313 56 66 Caferpaşa Cd. 52/3 Bodrum

BİJUTERİ

POZİTİF /OASİS - 317 22 29

BİLGİSAYAR BODRUM USTA - 313 85 37

68

BÜROSAN - 358 70 33 Balkanoğlu İş Merk. Konacık

CAM, ÇERÇEVE

ÇİÇEK - BAHÇE ARMAĞAN - 316 50 68 Artemis Caddesi 46/C Bodrum

ÇOCUK YUVALARI & ANAOKULU BAL DAMLAM - 363 98 44 Atatürk Blv. 1136 Sk. 3 Bitez GÖKKUŞAĞI Anaokulu 313 80 52 Umurça Mh. Dedeoğlu C. Bodrum KARTANESİ ANAOKULU 363 95 14

Cumhuriyet Cd. No:7 Bitez

DEKORASYON BODRUM MOZAİK - 358 65 31 Balkanoğlu İş Merkezi Konacık ELİF DEKORASYON - 316 94 85 Dr. M. Ataman Cad. 24 Bodrum

DERSHANE KURS AMERİKAN KÜLTÜR 316 92 01 Cafer Paşa Cd. Karakaya Plaza AYKENT SÜRÜCÜ - 313 90 90

Yokuşbaşı Mah. Bodrum BORA ETÜT MERKEZİ 363 03 30 MMM Migros Karşısı Bodrum BORA SÜRÜCÜ KURSU 316 44 22 MMM Migros Karşısı GÜNIŞIĞI SÜRÜCÜ - 319 37 33 Hoca A. Yasevi Sk. 27 Bodrum MERKEZ SÜRÜCÜ - 316 92 92 Yokuşbaşı Mh. Yılıkçı Cd. Bodrum

DOĞRAMA ATÖLYESİ HAN CAM / PVC - 316 74 13 Mümtaz Ataman Cad. 26 Bodrum

DÖŞEMELİK PERDELİK APRE PERDE- 317 12 52 Atatürk Blv. Jandarma Kavş. DEEP PERDE -317 24 45 Kıbrısşehitleri Cd. 240/A Konacık DOST TİCARET - 319 00 26


69


OASİS Alışveriş Merkezi Bodrum KUAFÖR MAYORAL / OASİS - 317 07 97 BEBEK GÜZELLİK - 382 34 37 PATİ (0-14 yaş) OASİS 317 0032 M. Hilmi Cad. 107/A Turgutreis HERA KUAFÖR - 317 21 25 GÜZELLİK MASAJ Oasis Alışveriş Merkezi BODRUM ESTETİK - 317 11 11 SELEN BEAUTY - 363 76 08 Kıbrısşehitleri Cd. 224/1 Bodrum Atatürk C. 1129 Sk. 10 Bitez NATUREL GÜZELLİK - 316 99 14 Neyzen Tevfik Cd.Cizdar Sk.No2 KURUYEMİŞ, KAHVE, TRIM SLIM - 317 10 02 BAHARAT Konacık Yokuşu Estia Çrş. Bodrum ŞİFAHANEM - 316 18 20

HEDİYELİK ERHAN TİCARET - 313 91 14

İLAÇLAMA MHA-TÜRK - 317 01 66 Konacık Çarşısı 16/B Konacık

İLETİŞİM SİSTEMLERİ ANFORA - 313 91 42 C. Şakir Cad. 70/1 Bodrum ESVEN KAREL - 319 62 62 Atatürk Bulvarı No:1 Konacık

İNŞAAT ASA MİMARLIK - 385 23 78 Bodrum Cad. 22 Yalıkavak AYAN İNŞAAT - 385 20 56 Atatürk Cd. No:16/A Yalıkavak EFE MÜHENDİSLİK - 363 79 41 Atatürk Cad. 30 Bitez İLK YAPI - 382 07 92 Melengeç Mevkii İslamhaneleri KEÇELİOĞLU - 385 21 41 Kalın İş Merkezi Yalıkavak NB İNŞAAT - 363 97 41 Pamir İş Merkezi B Blok Konacık RK İNŞAAT - 0532 400 87 30

H. Reşat Öncü Cad. 3 Bodrum Şube. Eski Hükümet Sk. Bdrum

KURU TEMİZLEME ve ÇAMAŞIRHANE ECE - 313 43 93 Turgut Cd. MMM Migros Karşısı İRFAN - 313 77 81 Turgut Cd. MMM Migros Karşısı OSMAN EROL / Oasis 317 05 90 OSMAN EROL 319 00 97 S. Kaptan İş Mrk. Konacık

MİMARLIK, MÜHENDİSLİK OFİSİ E.N.A - 313 41 02 C. Şakir Cad. 89/C Bodrum SÖYLEV MİMARLIK - 382 00 17 U&G Plaza İslamhaneleri UMAT HARİTA Müh. - 319 10 15 Çakır Efe Sk. 4 B/1 Konacık

MOBİLYA

MARMARA KOLEJİ - 358 61 13 Ortakent Bodrum

Cevatşakir Cd. 125/A Bodrum LEVENT EMLAK - 316 65 35 Caferpaşa Cad. 50 Bodrum REMAX ARTEMİS - 317 00 17 Kıbrısşehitleri Cad. 254/A Bodrum TEPE EMLAK - 317 13 05 Oasis Alışveriş Merkezi Bodrum

ELEKTRİK ELEKTRONİK

FITNESS MERKEZİ

AKEM Elk. Müh. - 358 57 09 Balkanoğlu İş Merk. Konacık İLTEK - 316 27 06 Türkkuyusu Cd. 76 B Blok D: 2 TEKSAN Jeneratör - 358 52 25 Balkanoğlu İş Merk. Konacık

SİSMO - 317 10 85 Tuncer Ersoy Çarşısı 20 Bodrum

KATERİNG & ORGANİZASYON

GIDA-İÇECEK TOPTAN

FOREVER CLUB - 313 55 55 Atatürk C. İçmeler Yolu Bodrum NİLYUM - 316 87 85 Caferpaşa Cad. 35/C Bodrum STAR LIFE - 313 18 21 Caferpaşa Cad. 54/B Bodrum

ANKA - 319 10 46 Atatürk Bulvarı 49 Konacık AYAN MOBİLYA - 385 20 56 Atatürk Cad. 16/A Yalıkavak BELLONA - 319 04 29 Atatürk Bulvarı 4 Konacık DECOR AND MORE - 358 52 95 Yalıkavak Yolu Üçtepeler Kavşağı EMA EV MOBİLYASI - 319 32 52 Seyit Onbaşı Cad. 26 Konacık GALİPDOS - 387 96 51 Şehit Uyar Öztop Cd. Gündoğan İNKA DEKORASYON 317 13 60 Atatürk Bulv. Konacık Çar. 16 KARATAŞ - 319 15 82 Atatürk Bulv. 119 Konacık SEMPATİ - 363 78 88 Atatürk Bulv. 151 Konacık

KÖPEK PANSİYONU

MUTFAK

Atatürk Bulvarı, Karabekir Cd. REKOR - 319 53 04 - 07 Podium İş Merkezi 327/A Bodrum

EĞİTİM KURUMU

EMLAK HİKMET EMLAK - 316 41 81 Atatürk Cad. 40 Bodrum KARYA - 316 36 06 Kıbrısşehitleri Cad. 215 Bodrum MAVİ EMLAK - 313 03 00

70

GÜNTOP - 363 88 18 Podium Çarşısı Karşısı Konacık HÜRTOP - 363 83 21 Açıkkırlar Mevkii Konacık

GİYİM ATA Organik Bebek - 317 02 74 OASİS Alışveriş Merkezi Bodrum DAGİ - 317 08 38

KARGO TAŞIMA USLU NAKLİYAT - 313 48 71 Umurça Mah. 4 Bodrum

TURGUTREİS COUNTRYRANCH 382 56 54 İslamhaneleri

BODRUM MUTFAK - 363 86 77 Atatürk Blv. Yahya Konacık

CAN MUTFAK / Oasis - 317 19 75

OTEL ve BAR EKİPMANLARI BODİNOKS - 358 62 12 Cumhuriyet Cad. No:1 Ortakent

OTEL-MOTEL-APART ARTEMİS OTEL - 316 15 72 Cumhuriyet Cad. 121 Bodrum AZKA OTEL / Bardakçı 316 89 92 BEBEK OTEL - 316 24 41 Paşatarlası Bodrum BODRUM MAYA OTEL - 316 47 41 Gerence Sk. 33 Bodrum EL VİNO - 313 87 70 Omurça Mh. Pamili Sk. Bodrum GÖLKÖY SUITES - 357 79 81 GÖZEGİR OTEL - 316 37 37 Cumhuriyet Cad. 163 Bodrum LA BLANCHE - 382 00 00 Bahçelievler Cad. Turgutreis MARİN-A HOTEL - 382 83 50 G. M. Kemal Bulv. 45 Turgutreis SALMAKİS - 316 65 06 Bardakçı Koyu Bodrum THECORNER - 363 04 08 Şah Cad. No:21 Bitez

BODRUM AJANS - 313 42 24 Caferpaşa Cad. 52/3 Bodrum CAD TANITIM - 313 18 18 Artemis Cad. 5 Bodrum GIRAS REKLAM - 316 71 25 Kıbrıs Şehit. Cd.267/A Bodrum NOVA REKLAM - 316 48 99 Turgutreis Cad.144/C Bodrum SHOW REKLAM - 313 70 17 Caferpaşa Cad. 56/1 Bodrum

RESTAURANT

ALİN’S - 316 92 90 Belediye Meydanı Bodrum AQUARIUM Bodrum - 313 21 71 Gümüşlük: 394 36 82 Yalıkavak: 385 41 51 BULVAR RESTAURANT - 316 46 78 Neyzen Tevfik Cad. 12 Bodrum CHINESSE INN - 317 11 16 OASİS Alışveriş Merkezi COUNTRYRANCH - 382 56 54 İslamhaneleri Turgutreis ÇAKIROĞLU - 385 41 43 İskele Meydanı 166 Yalıkavak DENİZ FENERİ - 316 35 34 Belediye Gıda Çarşısı 12 Bodrum DENİZCE - 313 25 94 Cumhuriyet Cad. 12 Bodrum OTO KİRALAMA DENİZHAN - 363 76 74 AYKENT - 303 00 01 Turgutreis Yolu Üzeri Konacık Yokuşbaşı M. Kazman S. Bodrum EFENDİ Restaurant- Beach BODRUM RENT A CAR 317 15 55 316 23 18 Akçabük Mevki OASİS Alışveriş Merkezi ERAY BALIK REST. - 316 79 44 WHISKY TRAVEL - 319 50 57 Manavlar Yanı 27/A Bodrum Karya Cad. 1563 Sk. 13/2 Bitez FENER RESTAURANT - 393 63 93 Kemer Mevkii Akyarlar OTOMOTİV GÜNDOĞAN KÖFTECİSİ 387 7738 PAŞALI - 363 79 66 Şehit Uğur öztop Cad. Gündoğan Turgutreis Yolu 4. Km. Bodrum HANIMEFE - 313 06 03 Neyzen Tevfik Cad. 2 Bodrum OTO TAMİR - PARÇA HONG KONG - 316 85 37 BODRUM OtoMarket - 316 66 48 Neyzen Tevfik Cad. 204/A Bodrum Sanayi Sitesi 127 Bodrum İZMİR KUMRU - 313 26 75 CHARISMA CAR - 363 99 43 Neyzen Tevfik Cad. 58 Bodrum Konacık Sanayi Sitesi 6 C/9 KAFEDAKİ - 317 02 75 Oasis Arkası (Bodrum konut) PASTANE - TATLI KUYTU - 313 39 57 VANİLYA PASTA EVİ - 317 19 10 Manavlar Yanı 187 Bodrum Severcan C. Damla Sk. 6 Bodrum MANGALCI ET-MANGAL 369 22 55 Danacı Mevki Yalı Beldesi REKLAM İŞLERİ MÜSKEBİ ET-MANGAL 358 66 99 AKBAŞ - 313 50 02 Metro Karşısı Ortakent Turgutreis Cad. 257/A Gümbet NO:8 Restaurant 0531 627 97 87 AKTÜEL - 316 15 22 Dr. M. Ataman Cad. 28/A bodrum Turgutreis Cad. 257/A Gümbet OLD GARDEN - 313 24 31


Derviş Görgün Cad. 43 Bodrum SAHİL KÖFTECİSİ - 316 61 57 Neyzen Tevfik Cad. 64/A Bodrum SEVİLLA ÇAKIROĞLU - 385 30 80 İskele Meydanı 41/A Yalıkavak ŞECİ RESTAURANT - 358 71 42 Armutalan Sk. 9/A Ortakent SETBAŞI İSKENDER 319 66 61 Shel Benzinci içi Konacık THE LEMON TREE - 363 95 43 Sahil Yolu 28 Bitez ZAZU - 313 36 45 Neyzen Tevfik Cad. 144/A Bodrum

SAĞLIK HİZMET ve MALZEMELERİ BODRUM İŞİTME CİHAZLARI 316 80 83 Caferpaşa Cd. 26/B COUNTRYRANCH - 319 42 96 Atatürk Bulv. 70 Konacık

SANAT GALERİLERİ BODRUM BELEDİYE 316 77 18 BETTİNA - 369 25 04 CAM SANAT - 316 93 23 CASA DELL’ARTE - 367 18 48 EV + GALERİ - 319 56 63 GALERİ ARTEO - 316 10 56 GÜMÜŞLÜK AKADEMİSİ 394 3178 HALİKARNASSOS - 358 61 13 HALUK ELBE - 316 25 16 İDART - 313 22 85 KAYNAK - 363 95 13 NUROL KÜLTÜR MERKEZİ OASİS 317 35 49 NT GALERİ - 316 33 31 OSMANLI TERSANESİ 316 18 60 TILSIM - 385 24 61 TRANÇA - 316 67 16

SİGORTA ŞİRKETİ AK SİGORTA - 313 33 35 C. Şakir cad. 22/G Bodrum MAVİ BEYAZ - 313 84 07 Cevat Şakir Cad. No: 56 Kat:1

MİNDOS SİGORTA - 313 01 40 Caferpaşa Cad. No: 43/D Bodrum

SİNEMA CINE MARINE - 317 00 01

SPOR TESİSLERİ BODRUM GOLF CLUB 313 46 43 Kemer Mevk. Ortakent BORA SPOR CENTER - 313 34 20 Dr. M. Ataman Cad. 41 Bodrum COUNTRYRANCH - 382 56 54 Piren Cad. No: 15 İslamhaneleri

SU ARITMA AROKS - 317 20 92 Zeytindalı 2 Evleri C Blok Bodrum NB - 363 97 41 Pamir İş Merkezi No:1 Konacık

SU SATIŞ AK - SU - 316 04 64 Artemis Cad. 46/B Bodrum AQUALIFE - 313 58 95 İçmeler No:1 Bodrum KARADENİZ SU - 0533 514 11 63 Artemis Cad. No:5 Bodrum

SÜT ve YAN ÜRÜNLERİ YAYLA SÜT ÜRÜNLERİ 363 91 17 Sanayi Sitesi J12 Konacık

TEKNE BAKIM MALZEME

DURMAZ MEKANİK - 313 33 44 Trandil Sk. 87 İçmeler Bodrum MACSMARİN - 316 99 35 Atatürk Cad. İçmeler Yolu No:111/A

TEMİZLİK HİZMETİ MHA-TÜRK - 317 0 166 Konacık Çarşısı 16/B Konacık

TURİZM SEYAHAT BARBAROS YACHTING 316 39 19 Neyzen Tevfik Cad. 92 Bodrum PİRİ TOUR - 316 19 58

Yeniköy M. Karakaya Sitesi Bodrum

TÜP SEDAT KETEN / Ergaz -316 07 50 Sanayi Sitesi Demiröz Sk. Bodrum

UNLU MAMULLER BODRUM BÖREK EVİ - 313 72 67 Sanayi Sitesi No:1 Bodrum GİRİTLİ - 316 76 64 Halikarnas Disko Karşısı bodrum PANPAN - 316 09 30 Caferpaşa Cad. 33 Bodrum YUNUSLAR - 316 17 48 Cumhuriyet Cad. 13 Bodrum

VETERİNER HEKİMLER AHMET KURT - 316 76 98 Caferpaşa Cad. 57 Bodrum BORA VETERİNER - 385 23 51 Naz Eser İş Merkezi Yalıkavak COUNTRYRANCH - 382 56 54 İslamhaneleri Turgutreis

WEB TASARIM BODRUM AJANS - 313 56 66 DYNAMIC WEB - 316 53 01 Cevatşakir Cd. No:117 MEMBRA - 0532 314 49 81 YUNUS ARSLAN - 319 72 55 Kurtuluş Sk. 5 Konacık

YANGIN SÖNDÜRME ALARM ÜÇLER - 316 02 00 Emin Anter Bulv. 65

YAPI MALZEMELERİ ASSUVA MERMER - 363 79 18 Mİmar Sinan Cad. 42 Konacık FATİH YAPI - 319 18 79 Atatürk Blv. 99/B Konacık İLK YAPI - 382 07 92 İslamhaneleri Bodrum ÖNDERLER - 358 63 00 Yalıkavak Yolu 2. km. Ortakent

YARIMADA’DA PAZAR YERLERİ

Bodrum yarımadasında haftanın yedi günü Pazar Yeri kurulur. Sadece Bodrum’da ki pazarda kumaş ve yiyecek ayrı günlerde, onun dışındaki yörelerde kurulan pazarlarda her şeyi birarada bulabilirsiniz. BODRUM /Salı (Kumaş Giyecek) Perşembe, Cuma (Yiyecek)

BİTEZ / Çarşamba, Perşembe. GÖLKÖY / Salı GÜMBET / Pazar GÜMÜŞLÜK / Çarşamba GÜNDOĞAN / Çarşamba ORTAKENT / Çarşamba TURGUTREİS / Cumartesi AKÇAALAN / Salı TÜRKBÜKÜ / Pazartesi YALI / Pazar YALIKAVAK / Perşembe

71


Hazırlayan: YUNUS İLKORUR

Fotoğraf: Era Yelken Kulübü Arşivi

Fotoğraf: KADER ONAY

İki resim aras ındaki 7 farkı bulun

MUĞLA VALİLİK - 214 10 01 KAYMAKAMLIK - 316 10 01 ELEKTRİK A -186 - 316 12 11 GÜMRÜK - 316 11 12 LİMAN BAŞKANLIĞI - 316 10 98 MİLTA MARİNA - 316 18 60 METEOROLOJİ - 313 08 86 MÜZE MÜDÜRLÜĞÜ -316 10 95 PTT - 316 12 12

72 72

PASAPORT BÜROSU 316 12 15 POLİS İMDAT - 155 - 316 10 05 POLİS / GÜMBET - 316 12 18 YANGIN - 110 / 316 10 71 OTOGAR - 316 26 37 SAHİL GÜVENLİK - 313 42 00 SAHİL RADYO - 316 27 66 SU ARIZA - 185 - 316 50 13 TRAFİK - 154 - 316 80 80 TUR. BÜROSU BODRUM 3161091

TURGUTREİS D MARİN 3829065 YALIKAVAK Tur.Bürosu 385 4465 YALIKAVAK MARİNA - 385 38 60 YANGIN - 110 - 316 10 71 BODRUM-MİLAS HAVAALANI 523 01 01 BODRUM BÜLTEN - 313 42 24

ÖZEL SERVİS

23. Bodrum Deniz Şenliği




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.