ekonomiknoktadergisi-289

Page 1

Sayfa 44

Sayfa 28

Sayfa 21

Sayfa 16

Sayfa 76

NOKTA

WORLD MEDIA

Ekonomik

Aktüel Siyasi Ekonomi Dergisi 01

- 31

Ağustos 2020

Yıl 15

Sayı : 289 Fiyatı: 20 TL

Kamu Bankalarında Döviz AçıGı

Sayfa 52

Bill Gates

Schneider

corona

DİJİtal

vİrüsün hızlı

Dönüşüm

yayılmasının

Raporunu

sorumlusunu

Yayınladı

Sayfa 28

açıkladı

Sayfa 61

“TÜSİAD Bu

İngİlTERE

Gençlİkte

Elektrİklİ

İŞ Var!” 2020

Sayfa 118

Sayfa 110

Araç’A

73,5

Ödüllerİ

Mİlyon

Sahİplerİnİ

Yatırım

Buldu !

Sayfa 88



Yayın Türü Yaygın Süreli

EDİTÖR

Editör - Künye

Yayıncı Dünya Medya Basın Yayın Reklam Tanıtım Hizmetleri İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü İlker Kaplan 0 505 400 94 34

Nedir Bu İha /

İdari İşler Müdürü Hatice Karabay 0 505 400 94 33

Siha Meselesi ?

Reklam Müdürü Zafer Altın 0 546 675 59 49

İlker Kaplan

Muhasebe Müdürleri Sevda Öncü Düzgün Turgut 0 542 292 83 85

İ

leri teknoloji üretimi; içinde bilgi - arge ve yoğun emek barındıran, son kertede “katma değer” yaratan faaliyetler bütününü ifade eder. Saydığımız bu kriterlerin tümünü karşıladığınızda ülkeye fayda sağlarsınız. Bu kriterler yerine gelmediğinde; “ahbap çavuş ilişkisi” ile alınan ihaleler, yurtdışından getirdiğiniz “ileri teknoloji ürünü parçaları” karşılayamayacak durumda bir cari açıkla karşı karşıya kalırsınız. 83 milyon nüfusun hakkını yiyerek elde ettiğiniz haksız kazanç, tek etkinliğiniz olur.

Halkla İlişkiler Müdürü Ayşe Savranoğlu Yazı İşleri Simgenur Savranoğlu Grafik Tasarım Ezgi Kamburoğlu Abone Sorumlusu Defne Deniz Kaplan Beste Kamburoğlu Fotoğraf Editörleri Murat Çapkın Sinan Temur

Türkiye’de İHA / SİHA üretimi, diğer havacılık faaliyetleri ile birlikte; TUSAŞ bünyesinde 2004 senesinden bu yana devlet tarafından hayata geçirilmekte ve savunma sanayi açısından önemli yol kat edilmiş durumda.

İnsan Kaynakları Müdürü Sibel Şanlı İletişim Danışmanı Alper Tuna Bilişim Sorumlusu Kerem Mercan

TUSAŞ – TürkHavacılık Uzay Sanayi

Bölge Temsilcileri Çetin Sülün (Ankara) Mesut Karabay (İzmir) Umut Yıldız (Bursa)

Ankara’da 1973 yılında kurulan bir devlet iştiraki olan TUSAŞ, Türkiye’de havacılık sanayi adına yapılmış çalışmaların birçoğuna imzasını attı. Havacılık, , Savunma, Telekomünikasyon, alanlarında faaliyet yürüten kurum; Uçak Projeleri Havacılık Yükseltmeleri, Savunma Sistemleri üzerine ileri teknolojileri hayata geçiriyor. 4500 Çalışanı ve 4 milyar net geliri ile ülke ekonomisine katkı sağlarken; “Anka” adlı insansız hava aracının yapımını da “yerlilik oranı” yüksek şekilde hayata geçiriyor. Aynı zamanda havacılık alanında yetişmiş mühendisler için bir okul gibi çalışan TUSAŞ’ın aldığı teşviklere bakıldığında; gösterdikleri faaliyetlerin genişliği ve yaygınlığıyla ters orantılı çok cüzzi bir rakamlarla karşılaşıyoruz.

Avrupa -Almanya - Temsilcisi Pınar Açıkgöz Sosyal Medya Fatma Kurşun Dağıtım Ali Savranoğlu Zafer Kamburoğlu Genel Koordinatör Süleyman Kaplan Hüsniye Kaplan Katkıda Bulunanlar Meryem Savranoğlu Fatma Kaplan Selda Kamburoğlu Dağıtımcı Aras Kurye - PTT - Yurtiçi Kargo Yönetim Yeri Akşemsettin Mah. Güneş Sokak No: 48 D :10 Eyüp / İstanbul Tel:0 850 532 94 68 Fax : 0 212 427 00 15

Özel sektörde de bu faaliyetleri yürüten başka bir firma şu günlerde gündemde. Bu iki firmayı karşılaştırdığımızda; İleri teknoloji kullanımları, yurtdışı ve yurtiçi satış oranları, içeride aldıkları destekler, ürettikleri teknolojinin gelişmişliği açısından ortaya çıkan tabloyu ülkeye sağladıkları girdilerle birlikte ele aldığımızda ilginç veriler ortaya çıkıyor ve TUSAŞ’ın değeri daha iyi anlaşılıyor.

www.ekonomiknokta.com www.endustri40dergisizirvesi.com www.kesicitakimlardergisi.com www.worldmediagroupe.com www.makineotomasyondergisi.com www.elektrikpanodergisi.com www.autotuningworlddergisi.com makineotomasyondergisi@gmail.com worldmediareklam@gmail.com

Ekonomik Nokta Dergisi Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir. İçeriğindeki yazınsal ve görsel malzemeler, izin alınmaksızın; yazılı, görsel, işitsel ve elektronik medyada kullanılamaz. Reklamların hukuki sorumluluğu reklamveren firmaya aittir. Ekonomik Nokta Dergisi -Sayı 289 2020

3


İÇİNDE İçindekiler

3

İÇİNDEKİLER

6

Nedİr Bu İha / Sİha Meselesİ ?

Tsai Ing-Wen’den İşbİrlİğİ Çağrısı

Doğu Avrupa’da 10 yenİ fırsatlar kapıda

Facebook boykotu sonrası Zuckerberg’ten gerİ adım ! 13

Küresel Ekonomİde Dalgalanma Olabİlİr

4 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

30


EKİLER 35

İçindekiler

Rusya Enerjİ Bakanı Novak: “Petrol Üretİmİ Ağustosta Artacak”

Dünya Bankası’ndan Türkİye’ye 2.4 mİlyar 36 Kredİ

37

Trudeau “Kanadalılara yatırıma devam edeceğİz”

Merkel : “Covid 19 Pandemİsİ Avrupayı Zor Durumda Bıraktı” 148

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

5


İş Dünyası

Tsai Ing-Wen’den İşbİrlİğİ Çağrısı Tayvan Cumhurbaşkanı Tsai Ing-wen “Kopenhag Demokrasi Zirvesi” ndeki konuşmasında benzer küresel kavramlara sahip demokratik ülkeleri daha yakın işbirliği yapmaya çağırdı.

C umhurbaşkanı Tsai Ingwen, 19 Haziran öğleden

sonra Demokrasi İttifakı’nın (AoD) daveti üzerine Kopenhag Demokrasi Zirvesi video konferansında bir konuşma yaptı. Başkan Tsai, Tayvan’ın salgını önleme deneyimini

paylaştı ve COVID-19 salgını küresel tedarik zincirinin ve ekonomik stratejinin yeniden tanımlanmasını tetiklediğinde, dünya çapında benzer kavramlara sahip tüm demokratik ülkelerin daha yakın işbirliği yapması gerektiğine dikkat çekti. Ve ekonomik gücün demokrasiyi sağlamlaştırmak

ve güçlendirmek için kullanılması gerektiğini belirtti. Cumhurbaşkanı ikinci döneminde Tayvan’ın demokrasisini geliştirmeye devam edeceğini ve dünyadaki diğer demokratik ülkelerle ilişkileri derinleştireceğini de belirtti.

TL Mevduatı Yüzde 6 Zarar Ettİrdİ Parasını TL mevduatına yatıranlara kötü haber. TÜFE aylık %1,13 arttı. Buna göre enflasyon yıllık %12,62 oldu. Çekirdek enflasyondaki (C-Endeksi) yıllık artış ise %11,64 oldu.

Een nflasyonun çok parasını

yükselmesi bankalarda TL mevduatında tutan vatandaşları olumsuz etkiliyor. Enflasyondan arındırldığına parasını mevduatta tutan vatandaşların zararı yüzde 6’ya ulaştı. Halen bankalar Türk Lirası’na en yüksek 6 ile 7 6 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

arasında mevduat faizi veriyor. Bu da paranın enflasyon karşısında yaklaşık yüzde 6 değer kaybına neden oluyor. Kaybın önümüzdeki dönemde de sürmesi bekleniyor. World Media Group (WMG) Haber Servisi


İthalat

İthalat Ürünlere Ek Vergİ

K

orona virüsü salgını nedeniyle son iki ayda binlerce ürüne ek gümrük vergisi getirildi. İthalata son ek vergi düzenlemesi bu sabah yürürlüğe girdi.

İthalatta yeni gümrük kararı: 400’ün üzerinde ürüne 30 Eylül’e kadar ek yüzde 20 vergi... Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre tekstil, döküm ve kaynak makineleri, takım tezgahları, presler, tarım ve hasat makineleri, pompalar, gemi vinçleri, römorklar, kord bezi, sitrik asit, camlar, ateş tuğlaları, emniyet kemerleri, yapışkanlar, termostat, tartı alet ve cihazları, peruklar, kar küreyiciler, fırınlar, davlumbazlar, demir çelikten

eşya, kablolar ve kıymetli süs eşyalarını kapsayan 400’ün üzerinde ürün için 30 Eylül’e kadar geçici olarak ürün bazında değişen oranlarda yüzde 20’ye kadar, bu tarihten sonra ise 10 puana kadar daha düşük oranlarda ilave gümrük vergisi uygulanacak. Ayrıca, plastik kart ve akıllı kart üretiminde kullanılmak üzere ithal edilecek plastik plakalar için de gümrük vergisi yüzde 10 olarak belirlendi. Bu kararlar da 30 Eylül’e kadar geçerli olacak.

İşyerİ Kİralarında Şartlar Değİşİyor kira olarak kabul edilmektedir. Bunun yanında örneğin katma değer vergisi ile kira ödeyen bir kiracı, işyerinin gerçek bir kişiye satılması durumunda, kira bedelinde ayrıca stopaj farkını da ödemek zorunda kalacaktır. Depozito bedelleri de 3 aylık kira bedelini aşamıyor ve bankaya yatırılması zorunlu” dedi.

Y enilenen işyeri kiralarında, kira bedeli artış oranın 1

Temmuz itibarı ile tüketici fiyat endeksindeki on iki aylık ortalamayı geçemeyecek. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “Tacir kiracılı işletmeler tarafından yapılmış olan işyeri kiralarında kira bedelinin zamanında ödenmemesi halinde ceza koşulu ödeneceğine veya sonraki kira bedellerinin muaccel olacağına ilişkin

anlaşmalar geçersiz olacak. Ayrıca kira bedellerindeki artış oranında konutlarda olduğu gibi işyerlerinde de artık üst sınır son on iki aylık ortalama TÜFE olarak baz alınacak” dedi. KDV ve Stopaj Durumlarına Dikkat Edilmeli Kira kontratları yazılırken kira bedelinin net mi brüt mü olduğunun açıkça yazılması gerektiğini belirten Özelmacıklı “Yazılmaması durumunda bu kira bedeli brüt

Kira İlişkisinin Devri Mümkün Özelmacıklı “Kiracı, kiraya verenin yazılı rızasını almadıkça, kira ilişkisini başkasına devredemez. Kiraya veren, işyeri kiralarında haklı sebep olmadıkça bu rızayı vermekten kaçınamaz. İşyeri kiralarında devreden kiracı, kira sözleşmesinin bitimine kadar ve en fazla iki yıl süreyle devralanla birlikte müteselsilen sorumlu olur” dedi. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

7


İş Dünyası

İkİncİ El’de Dolandırıcılığa Dİkkat MASFED Genel Başkanı Aydın Erkoç ikinci el araç ticaretinde dolandırıcılık olaylarına dikkat çekerek önemli uyarılarda bulundu. “Araç satın alırken aracı görmeden kaparo vermeyin”

K

amu bankaları tarafından açıklanan kredi destek paketleri sonrası piyasanın hareketlendiğini ve ikinci el araç ticaretinin hız kazandığını ifade eden Motorlu Araç Satıcıları Federasyonu (MASFED) Genel Başkanı Aydın Erkoç, buna paralel olarak internet üzerinden yapılan satışların da arttığına işaret ederek araç alacak vatandaşlara uyarılarda bulundu. Dolandırıcıların internette araçları piyasa değerinin altında göstererek, gerçekte olmayan araçların ilanını verdiklerini belirten Erkoç, ‘’ Örneğin İstanbul’dan verilen bir ilan için vatandaşlarımız Ankara’dan alıcı oluyor. Diyorlar ki kaparo gönderirseniz bu aracı satmayacağız. 8 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Vatandaş kaparosunu gönderip aracı almaya gidiyor, ortada araç da yok muhatap da… Ne yazık ki caydırıcı bir ceza da yok. O yüzden vatandaşlarımız araç alışverişlerini muhakkak kurumsal yerlerden, otomobil ticaret merkezlerinden, bayilerden yapsınlar. İnternet sitelerinde ne olduğu belli olmayan kişilerin verdiği ilanlara itibar etmesinler. Satın almak istedikleri aracı muhakkak görsünler’’ diye konuştu. Pandemi sebebiyle fabrikaların üretimi durdurması sonrası sıfır araçların henüz ülkeye gelmediğini, arz talep dengesinin bozulduğunu ifade eden Erkoç, dolandırıcıların bu durumdan da faydalandığını söyledi. Hiç meslekle alakası

olmayan, otomotiv ticareti ile ilgili vergi levhası dahi bulunmayan kişilerin sıraya girerek bayilerden araçları aldığını, kendi araçları gibi ilana koyarak sattığını belirten Erkoç, ‘’ Bu işi ayaküstü yapanlar sebebiyle hem piyasadaki araçların fiyatı artıyor hiçbir şekilde vergisini de ödemediği için kayıt dışılık artıyor’’ diye konuştu. ‘’İkinci El’de Yetki Belgesi ile önemli ölçüde kayıt dışılığın önüne geçebiliriz’’ 2019 verilerine göre Türkiye’de 8 milyon 600 bin aracın el değiştirdiğini, bunun 5 milyona yakınının ayaküstü araç alıp satanlar tarafından gerçekleştiğini söyleyen Erkoç, ‘’Kayıt dışılığın önüne geçilmediği sürece fiyatların yükselmesine engel olamayız. Ticaret Bakanlığımızdan, Gelir İdaresi Başkanlığımızdan, Vergi Denetleme Kurulu’ndan internet sitelerinin denetlenmesini ve kayıt dışılığın önüne geçilmesini talep ediyoruz’’ dedi. Sektöre bir standart getirecek olan ikinci el araç ticareti yetki belgesi ile önemli ölçüde bu kayıt dışılığın önüne geçileceğini ve sektöre bir standart geleceğini hatırlatan Erkoç, ‘’Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda bekleyen ve Ticaret Bakanlığı tarafından onaylanarak hayata geçecek olan mesleki yeterlilik belgesi alma zorunluluğu Ağustos ayına kadar uzatılmıştı. Bu süreçle birlikte sektöre bir çeki düzen gelmesini bekliyoruz’’ diye konuştu.


Döviz

Dış Borç Stoku Brüt 431 Mİlyar Dolar

H

azine ve Maliye Bakanlığı, 31 Mart itibarıyla brüt ve net dış borç stoku, Hazine garantili dış borç stoku ve kamu net borç stoku ile Avrupa Birliği tanımlı genel yönetim borç stoku verilerini açıkladı. Buna göre, Türkiye’nin brüt dış borç stoku 431 milyar dolar oldu. Stokun milli gelire oranı

yüzde 56.9 olarak hesaplandı. Türkiye’nin net dış borç stoku da aynı dönemde 256.5 milyar dolar olarak belirlendi. Stokun milli gelire oranı yüzde 33.8 olarak kayıtlara geçti. Hazine garantili dış borç stoku ise 14.2 milyar dolar oldu. Kamu net borç stoku bu dönemde 782.2 milyar lira olarak gerçekleşti. Stokun milli gelire oranı yüzde 17.7 olarak belirlendi.

AB tanımlı genel yönetim borç stoku 1 trilyon 554.5 milyar lira, bu rakamın milli gelire oranı da yüzde 35.1 olarak kaydedildi.

Türkiye’nin 31 Mart itibarıyla brüt dış borç stoku 431 milyar dolar, net dış borç stoku 256.5 milyar dolar oldu.

PASHA Bank, İkİncİ kez gerçekleştİrdİğİ Varlığa Dayalı Menkul Kıymet İhracı (VDMK) İle tarım sektörüne kaynak sağlamaya devam edİyor

P

ASHA Bank ve OMG Capital Advisors, Tarfin Tarım A.Ş. adına nitelikli yatırımcılara sunulmak üzere % 11,75 basit faizle, ortalama 89 gün vadeli 14.0000.000 TL tutarında Varlığa Dayalı Menkul Kıymet (VDMK) ihracı gerçekleştirdi. JCR Eurasia’dan AA- (Yüksek Düzeyde Yatırım Yapılabilir Kategori) kredi notuna sahip olan ihraca kurumsal yatırımcının ilgisi yüksek oldu. Dört dilim halinde ihraç edilen VDMK’ın ilk diliminin vadesi 14 Ağustos’ta, ikinci diliminin

vadesi 15 Eylül’de, üçüncü diliminin vadesi 15 Ekim’de ve son diliminin vadesi 16 Kasım’da dolacak. PASHA Bank ikinci kez gerçekleştirdiği VDMK ihracıyla sermaye piyasalarından tarım sektörüne çiftçilerin hasat vadeleri ile uyumlu fonlanma imkanı sağlamıştır. Pandemi sürecine rağmen gerçekleşen bu ihraç, hem Tarfin’in iş modelinin sürdürülebilirliği hem de VDMK’ların finansman modeli olarak reel sektörün finansmanında oynayacağı rolü tekrar kanıtlamıştır.

Tarfin Tarım A.Ş. Türkiye genelinde 46 ilde 2.600’e varan çiftçiye, 201 satış noktasında rekabetçi fiyatlarla ve çiftçilerin nakit akışlarına uygun vade imkanlarıyla gübre, tohum, yem ve benzeri tarım girdileri satışı alanında faaliyet göstermektedir. PASHA Bank, TürkiyeAzerbaycan-Gürcistan arasındaki ticaretin gelişimine katkı sağlamak, bölgede yatırım yapan işletmelere kaynak ve rehberlik sağlamak üzere, yatırım bankacılığı ve kurumsal bankacılık ürünleriyle hizmet vermektedir. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

9


İş Dünyası

Doğu Avrupa’da yenİ fırsatlar kapıda

D ış ticaret hacmi dikkate alındığında Doğu Avrupa ülkeleri Bulgaristan ve Romanya,

Türkiye’nin en önemli ilk 20 ticaret ortağı arasında yer alıyor. Pandemi sonrası artık tedarik zincirlerinin kısalması ve Batı’ya kayması bekleniyor. Yeni dizayn edilecek dünya düzeni Türkiye ile AB arasında daha yakın ilişkilerin geliştirilmesi için bir avantajı da beraberinde getiriyor. Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği “Koronavirüs’ün hedef pazarlarımızdaki seyri” webinar serisinin sekizinci ayağında Sofya Ticaret Müşaviri Sinem Taştan ve Filibe Ticaret Ateşesi Mehmet Ali Erdem, Bükreş Ticaret Müşaviri Sude Gürcan, Köstence Ticaret Ateşesi Kadir Yazıhan pandemi sonrası Bulgaristan ve Romanya’nın dış ticaretindeki gelişmelerle ilgili sunum yaptı, ihracatçıların sorularını yanıtladı. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, dünya konjonktürünün pandemi döneminde artık her bölgeye ihracat gerçekleştirmenin kolay olmadığını gösterdiğini söyledi. “Ülkeler en temel sağlık ekipmanlarının üretiminde bile ciddi krizler yaşadılar. Bu durumda coğrafi yakınlık, komşu ülkelerle güçlü iş birlikleri büyük önem arz ediyor. Romanya, Türkiye geneli 3,8 milyar dolarlık ihracatımızla 2019 itibariyle 12. sırada yer 10 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

alıyor. Bunun 215 milyon doları EİB tarafından yapılıyor. Türkiye’den Romanya’ya ihraç edilen ürünler arasında taşıt araçları, çelik ve kimya ürünleri yer alırken Ege İhracatçı Birlikleri’nden ise tütün, yaş meyve, zeytin ve zeytinyağı gönderiyoruz. Bulgaristan ise 2,5 milyar dolarla Türkiye geneli ihracatımızda 17. sırada ve 110 milyon doları EİB üyeleri tarafından gerçekleştiriliyor. Bulgaristan’a da tekstil, demir, demir dışı sektörler ve kimya ihracatımız ağırlıkta. EİB’den ise zeytin, zeytinyağı, işlenmiş gıda ürünleri önemli bir pay alıyor.” Eskinazi, pandemi döneminde temassız ihracata geçilmesi ve önlemler dahilinde Ro-Ro seferlerinin devam etmesinin tedarik zincirinin sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından çok önemli olduğunu sözlerine ekledi. “Türkiye geneli Ocak-Mayıs döneminde Romanya’ya 1 milyar 360 milyon dolarlık, Bulgaristan’a 875 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Pandemi döneminde Türkiye’nin toplam ihracatı yüzde 19 gerilerken buna paralel olarak Romanya ve Bulgaristan’a ihracatımızda da yüzde 20 civarında bir düşüş oldu. Ege İhracatçı Birlikleri özelinde ise Romanya’ya ihracatımız normal bir seyir izledi ve düşüş yüzde 4’te kaldı. EİB olarak ilk 5 ayda Romanya’ya 89 milyon dolarlık, Bulgaristan’a 40 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik.


Bulgaristan’a ihracatımızda ise yüzde 21’lik bir düşüş söz konusu. Gümrük kapılarının uluslararası yük taşımacılığına kontrollü bir şekilde yeniden açılması ve seyahat yasaklarının kalkmasıyla kendi coğrafyamıza yakın komşu ülkelere ve hedef pazarlarımıza yönelik ihracatımız yeni iş birlikleriyle artarak devam edecek. Türkiye’nin en büyük avantajı genç nüfus, nitelikli iş gücü ve hızlı üretim. Bu gücümüzü komşu ülkelerimizde kullanmak AB pazarından daha fazla pay almak için sağlam bir basamak olacak.” Romanya pazarı için tavsiyeler şu şekilde; • •

• • •

• •

Yıllık 250 milyar dolar seviyesinde GYSİH var. 165 milyar dolar dış ticaret hacmi söz konusu. İlk üç ay ihracatı yüzde 2, ithalatı yüzde 1 arttı. En fazla ithalat yaptığı ülkeler; Almanya, İtalya, Macaristan, Polonya, Çin, Fransa, Türkiye. AB ülkeleri ilk sırada. Türkiye 2019’da 7. sırada yer aldı. En fazla ihracat yaptığı ülkeler ise Almanya, İtalya, Fransa, Macaristan, İngiltere, Polonya, Bulgaristan. 2019’da Türkiye 8. sırada yer aldı. Avrupa Birliği dışındaki ülkelerde Türkiye, Romanya’nın ticaretinde birinci sırada. 1,3 milyar dolarlık ticaretimizde dış ticaret fazlası var. Pandemi nedeniyle ticaretimiz 1,1 milyar dolara geriledi. Ticaretimizdeki ilk 10 ürün içerisinde; dizel ve yarı dizel motorlar, karayolu taşıtları aksam, demiri çelik, domates yaş meyve sebze ürünleri var. Türkiye ve Romanya arasında uçak seferleri oturma izni ve Romanya vatandaşı olanlar hariç yapılmıyor. Uçuş sonrası 14 gün karantina süreci var. Pandemiden en çok etkilenen sektörler kimya, otomotiv ve mobilya. Romanya, Avrupa Birliği içinde en çok ekonomik büyümeyi gerçekleştiren ikinci ülke. Hizmet, inşaat, bilişim sektörleri öne çıkıyor. Yatırımların yüzde 23’ünü inşaat sektörü oluşturuyor. Avrupa Birliği, Romanya’ya ekonomik tedbirler kapsamında 1 milyar euroluk destekte bulundu. Yaş meyve ve sebze süt ürünleri, domates, peynir ürünleri, turunçgiller, işlenmiş tarım ürünleri, çikolata, kakao potansiyel ürünler arasında. Bunlar Türkiye’nin Romanya’ya halihazırda ihracat gerçekleştirdiği ürünler ama pazarda ihraç edilenden daha çok talep var. Plastik ürünleri, tekstil konfeksiyon, demir çelik bakır teller, makine aksam parçaları, elektrikli makine, kara nakil vasıtaları aksam, bebek bezlerinde potansiyel var. Yatırım alanları ve iş yapma fırsatları çok yüksek. Romanya’nın AB üyeliğiyle birlikte doğrudan yabancı yatırımlarda özellikle imalat sektörü ve inşaatta artış yaşandı. Otomotiv ürünleri revaçta. Romanya teknoloji ve bilgi işlem merkezi olmayı hedefliyor. Sağlık altyapısı güçlü olmadığı için sağlık alanında Romanya’da fırsatlar var. Geniş tarım alanları var ama tarım makinaları üretimi sınırlı.

İş Dünyası Sağlık ve tarım makinaları alternatif pazarlar olabilir. • İnşaat sektöründe Türk firmaları altyapı üstyapı faaliyetlerde bulunuyor. Teşvik oranları yatırım yapılan bölgeye göre farklılık gösteriyor. Romanya AB üyesi olduğu için gümrük vergisi avantajı var. • Türkiye’ye coğrafi konum yakınlığı nedeniyle olumlu yaklaşımları var. Romanya, Türk iş camiasının yoğun faaliyetlerde bulunduğu bir ülke. 15 bin 800 Türk firması var. 5 bin-6 bin civarı aktif. Ülkede yabancı firmaların en çok faaliyette bulunduğu ilk üç ülke arasında Almanya ve İtalya’nın ardından Türkiye yer alıyor. Romanya’da doğrudan yatırım 7,5 milyar dolara ulaşıyor. • Romanya, Türkiye için Avrupa’ya ulaşımda iki geçit noktasından biri. Türk yatırımları 4 milyar seviyesinde. • Pandemi nedeniyle üretim düştü. Satışlar ve hizmetler sektöründe, otomotiv sektöründe de yüzde 90’lara varan düşüşler yaşandı ancak şu an toparlandı. • AB’ye son derece bağımlı bir ülke. Toplam cironun yüzde 52’si yabancı firmalar tarafından gerçekleştiriyor. AB fonlarının net kullanıcısı durumunda. Avrupa pazarlarındaki büyüme ve küçülmenin katlanarak Romanya’ya yansıma olasılığı tehlike arz ediyor. • Türkiye ile ticaret, Köstence özelinde deniz ticaretinin yoğunlaşmasıyla arttı. Ro-Ro seferleri başladı. Büyük fabrikalar üretimlerine yaz nedeniyle ara verdi. Bu da Ro-Ro seferlerinin 3 ay durmasına neden oldu. Sebze meyve gibi çürüyebilen kısa ömürlü ürünler bu yolla taşındığı için Ro-Ro seferleri önemli. Bulgaristan pazarı için tavsiyeler şu şekilde; •

Bulgaristan satın alma gücü paritesine göre dünyanın 74. sırasında yer alıyor. Dünya Bankası, Bulgaristan’ı üst orta ekonomik gelirli ülke olarak tanımlıyor. 2007’de AB’ye üye olmasından sonra ekonomik reformlar gerçekleşti ama hala AB’nin hala en fakir ülkesi. GSYİH yüzde 3,4 büyüyerek 60,7 milyar euroya ulaştı. İhracatı 2019’da 4,2 artarak 29,9 milyar euro, ithalatı ise 3,6 oranında artarak 33,3 milyar euro oranında gerçekleşti. 2020 yılında ihracatın yüzde 13,2 ve ithalatın da yüzde 12,5 oranında küçülmesi bekleniyor. 2019 yılında Bulgaristan’a doğrudan yapılan yabancı sermaye miktarı 1 milyar euro. İşsizlik oranı yüzde 4,2. Enflasyon yüzde 3,8. Yüzde 7,2 daralma öngörülüyor. Hizmetler sektörünün yüzde 71, sanayi sektörünün yüzde 25 ve tarımında yüzde 3 oranında pay aldığını görüyoruz. Yüzde 7,2 seviyesinde daralma olacağı öngörülüyor. Pandemide çok ölüm olmadı, kurallara uyuldu. Türkiye’nin iki günde yaptığı test miktarı ülkenin toplam yaptığı kadar. Sağlık altyapısı yetersiz. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

11


• •

İş Dünyası Dünya Sağlık Örgütü, Bulgaristan’ı daha kötü bir senaryonun beklediğini söyledi. Olağanüstü pandemi hali dönemi 15 Temmuz’a kadar uzatıldı. İş adamlarının gelişi gidişi, Bulgaristan üzerinden dünyanın dört bir yanına transit geçişlerde sıkıntı yaşanıyor. AB’den 1,5 milyar leva fon sağladı. Üç ay boyunca yüzde 60’ı perakende sektörüne olmak üzere tüm sektörlerin brüt maaşları ve sigortaları ödendi. Yerel üretici seralarından büyük tedarikçi perakende gıda ticaret şirketlerine yerel domates salatalık aldığında ton başına hibe desteği verdi. Bu durum üçüncü menşeili ülkelerin pazar payının daralmasına neden oldu. Avrupa Komisyonu 750 milyar euroluk toparlanma fonu oluşturulması çağrısında bulundu. 500 milyar eurosu hibe desteği, 250 milyar eurosu kredi desteği. Bulgaristan da 15 milyar euro finansman alacak. Bulgaristan’ın perakende gıda zincirlerinde yerel üreticilerin tarım ürünleri satılması zorunluluğu getirildi. Taze Bulgar sütünden elde edilen süt ve süt ürünleri, balık ve balık ürünleri, taze et, yumurta, arı balı, taze meyve sebze. Örneğin toplam satılan süt ve süt ürünlerinin yüzde 90’nı olması gibi. Giysi ayakkabı deriden mamul eşyaların satışları yüzde 66,5 düştü. AB ülkeleri arasında perakende satışların en çok daraldığı ülke oldu. Sektörlerin ciroları yüzde 56 azaldı. Perakende taşımacılık otel ve restoranlar yüzde 40 kapasiteyle çalıştı. Bulgaristan’ın 33,3 milyar dolar ihracat hacmi var. 2019’da 17 trilyon euro seviyesinde gerçekleşen küresel ithalat hacminden aldığı yüzde binde 2 payla en çok ithalat gerçekleştiren 60. ülke olmuş. İthalatında hammadde ve malzeme, yatırım ve tüketim malları, enerji ürünleri ilk sıralarda. Almanya, Rusya, Çin, İtalya ve Türkiye 6,6’lık payla ithalatta ilk 5’teki ülkeler. AB ülkelerinden yaptığı ithalat yüzde 60. 2019’da Çin’e ithalatı 38 kat artarak 2,8 milyar euro seviyesinde gerçekleşti. Bulgaristan en çok mineral yakıtlar, mineral yağlar ve müstahzarları, elektrikli makine ve cihazlar, aksam ve parçaları, nükleer reaktörler, kazan, makine ve cihazlar, aletler ve parçaları, kara taşıtları, parçaları ve aksesuarları, plastik ve plastikten mamul eşya, eczacılık ürünleri, metal cevherleri, cüruf ve küf, demir ve çelik, demir ve çelik, demir ve çelikten eşya, kimyevi maddeler ithal ediyor. Ham petrol yağları ve mineralli yağlar, bakır cevherleri, ilaçlar, doğalgaz, telsiz telefonlar, motorin, biodizel, elektrik devresi teçhizatın aksam ve parçaları, binek otomobilleri, ambulanslar, motorlu karavanlar, ayçiçeği tohumu da 2019’da Bulgaristan’ın en çok ithal ettiği ürünler arasında yer alıyor. İhracatında ise bakırdan katotlar, buğday, motorin, kurşunsuz benzin, ilaçlar, blister bakır, bakır anotlar, kıymetli metal cevherleri, elektrik enerjisi, mısır, biodizel var.

12 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

• •

Türkiye, AB ile yaptığı ticareti Bulgaristan üzerinden karayolu ile yapılıyor. Balkanların merkezinde olması coğrafi avantaj, AB üyesi olması, gümrük birliğine dahil olması, düşük vergi oranıyla Türk ihracatçılarının gözünde önemli. Bulgaristan küçük bir pazar. Vatandaşların satın alma gücü düşük. Mal ve kişilerin serbest dolaşımı nedeniyle Bulgarlar AB ülkeleriyle daha kolay ticaret yapıyor. Bulgaristan AB’deki ortalama büyüme oranından daha hızlı büyüdü. Altyapı güçlü. Siyasi küresel bölgesel krizler var. 2000 yılında 7 milyar euro tutarında ithalat gerçekleştiren Bulgaristan, aynı yıl Türkiye’den 234 milyon euro ithalat gerçekleştiriyor. Türkiye, Bulgaristan’ın payından yüzde 3,3 pay almış. Geçen sene ise tüm dünyadan 33,3 milyar euro ithalat gerçekleştiren Bulgaristan, Türkiye’den 2,2 milyar euro ithalatı yapmış. Türkiye, Bulgaristan’ın toplam ithalatından yüzde 6,6 pay alıyor. Türkiye 6’lı GTİP bazında 57 üründe Bulgaristan pazarında yüzde 70 ve üzeri paya sahip. Türkiye’nin Bulgaristan pazarında en yüksek pazar payına sahip olduğu ürünler; koyun ve kuzuların yaş derileri, bakırdan pul büriyeli tuzlar, ince pullar, taze karanfil, feldispat, iplik, sentetik devamsız lif, rafine edilmiş bakırdan tel, polyester esaslı lastik, tabii magnezyum karbonat, demir-çelik, çimento, alüminyumdan borular, taze ve kuru incir. Bu ürünlerden Bulgaristan’ın toplam ithalatının yüzde 83,5’ini, 20 üründe ise ithalatının yüzde 90’nını Türkiye’den gerçekleştiriyor. 40 üründe Türkiye’den ithalatı 1 milyon euronun üzerinde. Potansiyel olan ürünler ise demir ve alaşımsız çelik, soya yağı ve fraksiyonları, yüksek sıcaklıkta katranın damıtılmasından elde edilen yağlar, zararlı bitkileri yok edici, sürgünleri önleyici ve bitkilerin büyümesini düzenleyici ürünler, soya fasulyesi yağı üretiminden arta kalan küspe ve katı atıklar, ham ayçiçeği ve tohumu yağları, cüruf moloz demir/çeliğin imalinden elde edilen diğer döküntüler, ilaçlar. Son 20 yılda Bulgaristan’a Türkiye’den 33 bin 358 firma ihracat gerçekleştirdi. Her yıl yüzde 10 ihracatçı artışı var. Bulgaristan Balkanların merkezi ve AB üyesi olmasından faydalanmak lazım. Pandemi sonrası artık tedarik zincirleri kısalacak. Çin’den Doğu’dan Batıya kayması bekleniyor. Bulgaristan’ın işçi açısından sıkıntısı var. Tedarik zincirindeki daralmadan optimal faydalanılması için iş birliği mekanizmaları geliştirmeli. Türkiye’nin istihdamdaki gücünden faydalanıp Bulgaristan’da ciddi üretimler yaparak ürün gruplarına AB menşei kazandırılabilir. Et ve süt ürünleri işleyen tesisler ve mobilya tesisleriyle ilgili Avrupa’ya açılabilirler. En büyük mobilya üretim tesisi geçtiğimiz günlerde satışa çıktı. Et işleme tesisi de satışa çıkmaya hazırlanıyor. Hem Bulgaristan’a hem Avrupa’ya açılmak için bir fırsat olabilir.


Bilişim

Facebook boykotu sonrası Zuckerberg’ten gerİ adım !

G

eçen hafta başlayan Facebook boykotu hareketi hızla büyüyor. Ardı ardına büyük firmaların platformdan reklamlarını çekmesi sonrası, Zuckerberg geri adım atmışa benziyor. Facebook boykotu sonrası Zuckerberg hamlesi ABD’de başlayan George Floyd eylemleri tüm şiddetiyle devam ediyor. Her ne kadar eylemler eskisi kadar yaygın olmasa da, ABD Başkanı Trump halen eylemin baş aktörü durumunda. Twitter üzerinde yaptığı ırkçı paylaşımlar silinen başkan, Facebook üzerinde ise dilediği gibi paylaşım yapmaya devam

ediyordu. Özellikle Trump tarafından paylaşılan ırkçı olduğu söylenen paylaşımların Facebook üzerinden kaldırılmaması, bardağı taşıran son damla oldu. Bugün Coca-Cola‘nın arasına katılmasıyla Facebook reklam boykotu büyümeye devam ediyor. Daha önce de Verizon, North Face ve Unilever gibi bir çok büyük marka Facebook reklamlarını durdurmuştu. Zuckerberg ise dün gece yaptığı nefret söylemi politikası ile bu konuda ilk defa bir adım atmış oldu. Bu yeni güncellemeye göre, Facebook üzerinde nefret suçu kapsamına giren paylaşımlar etiketlenecek.

Paylaşım kaldırmaya karşı olan platform, kullanıcıların yanlış bilgi ve nefret suçu işleyen paylaşımları kolayca fark etmesini sağlayacak. Ancak platform tarafından atılan bu adım pek etkili olmamışa benziyor. Facebook eskisi kadar etkin olmasa da reklam gelirleriyle büyük bir kâr elde ediyor. Buna göre yılda yaklaşık 17,4 milyar dolar sadece reklam gelirlerinden elde ediliyor. Zuckerberg, Facebook boykotu sonrası dün borsada yüzde 8 değer kaybetti. Böylece dünyanın en zenginleri arasında olan Zuckerberg bu boykot sonrası şimdiden 7 milyar dolar gibi büyük bir kayba uğradı.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

13


Maden

AMORF Doğal Taş Tasarım ve Proje Yarışması’na Başvurular Tüm Hızıyla Devam Edİyor ! Ege Maden İhracatçıları Birliği (EMİB) tarafından düzenlenen AMORF Doğal Taş Tasarım ve Proje Yarışması’na başvurular 13 Temmuz 2020 tarihine kadar devam ediyor. Mimarlık, mühendislik, güzel sanatlar ve tasarım fakültelerinin ilgili lisans veya yüksek lisans bölümlerinde okuyan öğrenciler ile mezunlarının katılımına açık olan yarışmada, profesyonel ve öğrenci kategorilerinde, yurtdışı eğitim bursu dahil olmak üzere toplamda 10 projeye 10’ar bin TL tutarında para ödülü verilecek.

E

ge Maden İhracatçıları Birliği (EMİB), dünya doğal taş rezervlerinin yüzde 35’ine sahip olan ülkemizin doğal taşlarının ihracat potansiyelini artırmak ve Türk doğal taşının prestijli projelerdeki kullanımını artırmak amacıyla Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile AMORF Doğal Taş Tasarım ve Proje Yarışması’nı organize ediyor. Doğal taş ile tasarım gücü yüksek, üretilebilir, katma değerli, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir projeler geliştirme hedefiyle sektöre kazandırılan yarışma, üniversitelerin mimarlık, mühendislik, güzel sanatlar ve tasarım fakültelerinin lisans veya yüksek lisans bölümlerinde okuyan tüm öğrenciler ile üniversitelerin mimarlık, mühendislik, güzel sanatlar ve tasarım fakültelerinin lisans ve yüksek lisans programlarından 14 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

mezun olanların katılımına açık olacak. Ege Maden İhracatçıları Birliği’nin sektöre kazandırdığı yarışma, doğal taş ihracatında rekabet gücünü artırmayı ve tasarım açısından güçlü, üretilebilir, katma değeri yüksek, çevreye duyarlı ve sürdürülebilir projeler geliştirmeyi hedefliyor. EMİB, AMORF Doğal Taş Tasarım ve Proje Yarışması’yla doğal taş sektöründeki firmalar ile sektöre ilgi duyan profesyonel ve öğrenci düzeyindeki tasarımcı, mimar ve iç mimarları buluşturacak bir platform oluşmasını amaçlıyor. AMORF ile Doğal Taş sektöründeki başarılı tasarımcılar ödüllendirileceği gibi Türkiye’de yapı kültürüne ve eğitimine katkıda bulunmak ve yaratıcı fikirler ve projelerin de desteklenmesi planlanıyor.

AMORF Doğal Taş Tasarım ve Proje Yarışması Jüri Üyeleri AMORF Doğal Taş Proje ve Tasarım Yarışması’nın jüri heyeti Platformİzmim Yönetim Kurulu Saymanı Gülçin Çalandağ, İzmir Serbest Mimarlar Derneği Başkanı Hüseyin Egeli, Mimar Sinan Üniversitesi Mimarlık Bölüm Başkanı Demet Binan, İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü Başkanı Can Özcan, Mimar Yelda Tuna, Tasarımcı Emre Yusufi, İç Mimar Hakan Kütahya, Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu Başkanı Sertaç Ersayın, ODTÜ Endüstriyel Tasarım Bölüm Başkanı Gülay Hasdoğan, Endüstriyel Tasarımcı Buket Hoşcan Bazman, İç Mimar Erman Bazman, Sezgin Marble Kurucu Ortağı


Robotik

Reyhan Sezgin ve Alpay Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Melike Alpay Özmen’den oluşuyor. Yarışma Kategorileri ve Ödüller AMORF Doğal Taş Proje ve Tasarım Yarışması’na yapılan başvurular mermer artıklarının değerlendirilmesi ve ekonomiye kazandırılmasına ilişkin tasarım projeleri, dış mekan projeleri ve iç mekan uygulamaları ile mobilya ve aksesuar tasarımları olmak üzere üç ana kategoride değerlendirilecek. Profesyonel ve öğrenci kategorilerinde toplamda 10

projenin finale kalacağı yarışmada finalistlerin her birine 10.000 TL tutarında para ödülü verilecek. Ayrıca, Ege İhracatçı Birlikleri’nin Ticaret Bakanlığı’na sunacağı projenin onaylanması durumunda, finale kalan öğrenci kategorisindeki yarışmacılara yine Ticaret Bakanlığı tarafından belirlenecek kişi sayısı doğrultusunda yurt dışında eğitim hakkı verilmesi planlanıyor. Bunlara ilave olarak, sponsor firmanın ve jüri üyelerinin kararı doğrultusunda finale kalan projeler arasından seçilecek bir tasarımın üretilmesi ve tasarımcının ticari hakları korunarak satışa sunulması

da söz konusu olacak. Jürinin seçtiği bir finalist projeye ise bir yıl süresince ürün ve iş geliştirme mentorluğu sağlanacak. Ege Maden İhracatçıları Birliği’nin düzenlediği AMORF Doğal Taş Proje ve Tasarım Yarışması’na başvurular 13 Temmuz 2020 tarihine kadar yarışmanın kurumsal web sitesi olan www.amorf.org üzerinden online olarak gerçekleştirilebilecek. Ödül töreninin, her yıl Ekim ayının ilk haftası kutlanan Dünya Mimarlık Günü ile eşzamanlı olarak, paralelinde düzenlenecek sergi ve mimarlarla network etkinliği ile birlikte gerçekleştirilmesi planlanıyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

15


İş Dünyası

Startuplar COVID-19 İle mücadele İçİn güçlerİnİ bİrleştİrİyor ! İstanbul Kalkınma Ajansı

İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) tarafından desteklenen, AIFD’nin TÜSEB ortaklığında ve ReDis Innovation işbirliğiyle yürüteceği BIOStartup CoronaSprint Projesi başladı. Proje kapsamında, sprint metodolojisinin kullanımıyla COVID-19 sürecinde oluşan ihtiyaçların önceliklendirilmesi ve paydaşların desteğiyle söz konusu ihtiyaçlara yönelik hızlı çözümler üretilmesi amaçlanıyor.

Tarafından Desteklenen BIOStartup CoronaSprint Projesi Başladı

16 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


İ

stanbul Kalkınma Ajansı “COVID19 ile Mücadele ve Dayanıklılık Programı” kapsamında desteklenen, BIOStartup CoronaSprint Projesi 8 Haziran tarihinde başladı. BIOStartup CoronaSprint, Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AIFD) tarafından Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) proje ortaklığında hayata geçiriliyor. CoronaSprint, ilgili alanlarda uzman mentörler ile ReDis Innovation’un işbirliğinde yürütülecek. İki ay sürecek programda AIFD ve ReDis Innovation işbirliğinde gerçekleştirilen Türkiye’nin ilk ve tek biyoteknoloji temalı hızlandırıcı programı BIO Startup Program’ın mezun havuzunda yer alan startuplar, COVID-19 ile ilgili ilaç, aşı, cihaz, tanı ve dijital sağlık teknolojileri alanlarında sahadaki ihtiyaçlara yönelik çözümleri uygulamaya geçirmek için çalışacaklar. Sprint metodolojisinin, Google Ventures (GV) tarafından geliştirilen bir hızlı inovasyon üretme yöntemi olduğunu belirten AIFD Yatırım Politikaları Direktörü Cengiz Aydın: “Sprint metodolojisi, kullanıldığı alana göre zaman zaman değişebilmekle birlikte, yenilikçi fikir geliştiren ekipleri altı adımda buluşturuyor. Bu adımlar; anlamlandırma, tanımlama, çözüm tasarlama, kararlaştırma, prototip geliştirme ve doğrulama. Sprint metodolojisi tüm bu aşamalarıyla sorunların tespiti, çözüm alternatifleri üretme, tartışma, planlama, tasarım, prototip üretme, pilot üretim, test etme, son kullanıcılara ulaştırma gibi uzun zaman alan süreçleri hızlandırıyor.

Geçmiş yıllarda yaptığımız özverili çalışmaların meyvesini bu kriz ortamında topluyoruz. Öte yandan, projenin sağlık ekosistemindeki çok değerli aktörler tarafından sahiplenilmesinin, inovasyon kültürünün desteklenmesi açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz. COVID-19 gibi küresel bir sorunun karmaşıklığı ve daha uzun bir süre pandemi ortamının devam edeceği düşünüldüğünde, çok farklı sorun alanlarında etkili çözümlerin ancak ilaç endüstrisi, akademi, startuplar ve düzenleyici kurumlar gibi paydaşların bir araya gelmesiyle geliştirilebileceği düşüncesindeyiz. BIOStartup CoronaSprint, hem sorun alanlarının tespitinde hem de çözümünde katılımcı bir model uyguluyor ve bu alanda ihtiyaç duyulan geniş kapsamlı işbirliklerini hayata geçirme açısından hızlandırıcı bir rol üstleniyor.” İki aylık bir süreci kapsayan BIOStartup CoronaSprint dört temel aşamadan oluşuyor. Aşamalar şöyle sıralanıyor: Programın ilk aşamasında startuplar dünyanın en büyük biyoteknoloji organizasyonuna katıldı BIOStartup CoronaSprint’in ilk aşaması kapsamında, BIO Startup Program mezunlarından beş çalışma alanını temsilen (ilaç, aşı, cihaz, tanı ve dijital sağlık) beş startup 8- 12 Haziran tarihlerinde gerçekleşen ve 64 ülkeden üst düzey katılımcıları bir araya getiren dünyanın en büyük biyoteknoloji organizasyonu BIO Digital’e katıldı.

İş Dünyası Burada COVID-19’a yönelik özel oturumlara katılarak kendi çözümlerinin ve araştırma alanlarının küresel dinamiklerle ilişkisini test ettiler. Biyoteknolojide bilimsel ve teknolojik gelişmeleri izlemek, küresel biyoteknoloji ekosisteminin farklı aktörleri ile temas etmek, işbirliklerine yönelik birebir görüşmeler yapmak için önemli bir fırsat sunan BIO Digital’e katılan startuplar bu yıl COVID-19 ile ilgili oturumlara da katılarak edindikleri deneyimleri, Sprint sürecinde yer alacak diğer katılımcıları ile paylaşacaklar. BIOStartup CoronaSprint Projesinin en önemli aşamalarından olan ihtiyaç analizi çalıştayları TÜSEB yetkilileri, AIFD üyesi firmaların temsilcileri, BIOStartup mezunları ve ilgili uzmanların katılımıyla ReDis Innovation işbirliğiyle gerçekleştiriliyor. 25 Haziran 2020’de ilki tamamlanan çalıştayın ikincisi 2 Temmuz 2020 tarihinde yapılacak. Dijital platformlar üzerinden yapılan çalıştaylar sayesinde sahadaki çalışmaları yakından izleyen ve aynı zamanda uygulamasında yer alan uzmanların ve proje ortaklarının katkısıyla ihtiyaçlar tanımlanacak. Tanımlanan ihtiyaçlar önceliklendirilerek programa katılan startup takımları ile eşleştirilecek, sprint sürecinde startuplar mentörlerin de desteği ile bu ihtiyaçlara yönelik çözüm yol haritalarını oluşturacaklar. Sprint sürecinin son aşamasında çıktıların sahadaki ihtiyaçlarla uyumu ve uygulanabilirliği değerlendirilecek.

Malİ Tatİl Başladı 5 604 sayılı Malî Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanunun birinci maddesinde “Her yıl temmuz ayının birinden yirmisine kadar (yirmisi dahil) malî tatil uygulaması hayata geçiriliyor. Haziran ayının son gününün tatil günü olması halinde, malî tatil,

temmuz ayının ilk iş gününü takip eden günden başlar.” hükmü yer almakta. Bu kapsamda Mali Tatil uygulaması bu yıl 1 Temmuz 2020 Çarşamba günü başlayıp, 20 Temmuz 2020 Pazartesi günü sona erecek. Firmaların ve muhasebe birimlerinin dikkatine… Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

17


Döviz

Bankacılık

Bankacılık Sektörünün Aktİflerİ 5,3 Trİlyon Lİraya Yaklaştı

Düzenleme krediler toplamı yüzde 19, menkul değerler toplamı da yüzde 37,8 arttı. Bu dönemde kredilerin takibe dönüşüm oranı yüzde 4,54 oldu.

ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, Türk bankacılık sektörünün toplam aktif

B

DDK tarafından, mayıs ayına ilişkin “Türk Bankacılık Konsolide büyüklüğü mayıs Sektörünün Olmayan Ana Göstergeleri” raporu yayımlandı. Rapora sonu itibarıyla göre, mayıs sonunda Türk bankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 5 trilyon 2019 sonuna göre 282 milyar 890 milyon lira düzeyinde gerçekleşti.

yüzde 17,6 artışla 5 trilyon 282 milyar

Sektörün aktif toplamı 2019 sonuna göre 792 milyar 73 milyon lira arttı. Söz konusu dönemde, en büyük aktif kalemi olan krediler 3 trilyon 161 milyar 718 milyon lira, menkul değerler 910 milyar 758 milyon lira oldu. 2019 sonuna göre sektörün aktif büyüklüğü yüzde 17,6,

Sektörün net karı 27 milyar 328 milyon lira oldu Bankaların kaynakları içinde, en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat 2019 sonuna göre yüzde 15,9 artışla 2 trilyon 974 milyar 200 milyon liraya yükseldi. 2019 sonuna göre özkaynak toplamı yüzde 11 artışla 546 milyar 248 milyon lira olurken, mayıs itibarıyla sektörün dönem net karı 27 milyar 328 milyon lira, sermaye yeterliliği standart oranı ise yüzde 19,44 seviyesinde gerçekleşti.

MTV Ödemelerİ Başladı

890 milyon lira oldu.

B

DDK 2020 yılına ait Motorlu Taşıtlar Vergisinin (MTV) 2. taksit ödeme dönemi 1 Temmuz 2020 tarihinde başladı. 18 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Araç Sahipleri, İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden şifre girişi yapmadan, MTV Ödeme alanına sadece plaka ve TC Kimlik Numarası bilgilerini girerek MTV borçlarını görüntüleyebilir ve ödeyebilirler. Ayrıca, www.gib.gov.tr internet sitesi (İnteraktif Vergi Dairesi, İnternet Vergi Dairesi ve GİB Mobil uygulaması) üzerinden 02:00 - 22:00 saatleri arasında;

Anlaşmalı bankaların kredi kartları ile anlaşmalı bankaların banka kartları veya banka hesabından ödeme yapabilirler. Bunun yanısıra anlaşmalı bankaların; şubelerinden, alternatif ödeme kanallarından (İnternet Bankacılığı, Telefon Bankacılığı, Mobil Bankacılık vb.), PTT işyerlerinden, Tüm vergi dairelerinden ödemeler gerçekleştirilebilir.


Petrol

Rus Askerler Lİbya’nın En Büyük Petrol Sahasına Gİrdİ Libya Ulusal Petrol Kurumu (NOC), ülkenin güneyindeki yüksek kapasiteye sahip ancak üretimin durmuş vaziyette olduğu Şerare Petrol Sahası’na yabancı paralı askerlerin girdiğini duyurdu.

K

urumdan yapılan açıklamada, “Rus ve diğer uyruklardan paralı askerlerin 25 Haziran akşamı ülkenin güneyindeki Şerare Petrol Sahası’na konvoy halinde gelerek burada Halife Hafter’den emir alan Petrol Tesisleri Muhafızları isimli silahlı grupla görüştü” denildi. Libya Ulusal Petrol Kurumu söz konusu adımı, ülkede petrol üretiminin yeniden başlamasını engellemek için yapılan girişim olarak nitelendirdiğini ve gelişmeden büyük endişe duyduğunu bildirdi.Açıklamada sözlerine yer verilen Ulusal Petrol Kurumu Genel Müdürü Mustafa Sanallah da, Libya’nın küresel petrol piyasasındaki yokluğundan yabancı ülkelerin faydalandığını mutlaka göz önüne almak gerektiğini söyledi. Bu ülkelerin bir kısmının Libya’nın petrol üretiminin kesintiye uğramasını kamuoyu önünde olumsuz karşıladığını

söylerken üretimi aksatan güçleri desteklediğine dikkati çeken Sanallah, “Libya petrol sahalarında üretimi duraklatma hedefindeki Rus veya diğer yabancı uyruklardan paralı askerlere ihtiyacımız yok. Bizim, petrol gelirlerinin tüm Libyalılara eşit ve adil biçimde dağıtılması için petrol üretimini devam ettirecek vatansever, profesyonel, bağımsız güvenlik güçlerine ihtiyacımız var” ifadelerini dile getirdi. Ayrıca,Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’e yakınlığıyla bilinen Yevgeny Prigozhin’e ait güvenlik şirketi Wagner grubu, Suriye, Ukrayna, Libya ve Afrika ülkelerinde paralı askerleri ve siyasi faaliyetleriyle tanınıyor. Rusya’nın Kırım’ı ilhakı ve Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçı gruplara Moskova’nın desteği sırasında ismi sıkça duyulan Wagner, BM raporlarına göre 1000’den fazla paralı askeriyle Halife Hafter saflarında savaşıyor. Halife Hafter’in, 2014’ten

bu yana Trablus hükümetine karşı yürüttüğü savaşın bir parçası olarak petrol üretimini de hedef alması, Libya’yı bugüne kadar milyarlarca dolar zarara uğrattığı biliniyor. Hafter’in, Libya hükümetine giden kaynakları kesmek için ülkenin doğu kesimlerindeki petrol tesislerini ocak ayında kapatmasıyla petrol üretimi neredeyse durma noktasına geldi.Libya Ulusal Petrol Kurumundan birkaç gün önce yapılan açıklamada, ülkede son 157 günde yaşanan kesintilerin ekonomiye zararının yaklaşık 6 milyar dolar olduğu açıklandı.Hafter 2019 başında düzenlediği operasyonla ülkenin güneyindeki petrol sahalarını da ele geçirmişti. Fizan bölgesindeki “kara altın madeni” olarak kabul edilen Şerare Petrol Sahası, ülkenin tek başına en fazla ham petrol üretim kapasitesine sahip petrol kuyusu olarak öne çıkıyor. Şerare’nin yanı sıra ElFil Petrol Sahası da bölgedeki önemli petrol yataklarından biridir. Libya ordusunun, Halife Hafter’e bağlı milislere karşı son dönemde elde ettiği başarıların ardından Şerare Petrol Sahası’nda üretim yeniden başlamış lakin bu bölgede Hafter yanlısı silahlı bir grup üretimi yeniden durdurmuştu. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

19


Üretim

Artan Talep Sonrası Tukaş Gıda’dan 525 Mİlyon TL Değerİnde Yatırım

K

onserve ve salça pazarının 58 yıllık en büyük oyuncularından biri olan Tukaş Gıda, Manyas, Torbalı ve Akhisar fabrikalarından sonra dördüncü üretim tesisini Niğde Bor Organize Sanayi Bölgesi’nde kurmak için kolları sıvadı. Okullu Ailesi tarafından 2014 yılında satın alınmasıyla hızla büyüyen Tukaş Gıda, Niğde’de 187.000m² arsa üzerine kurulacak yeni üretim tesislerinin 2021

20 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

yılında üretime başlaması hedefleniyor. Tukaş Gıda’ Gıda’dan alınan bilgiye göre Niğde’de kurulacak yeni üretim tesisinde salça, sebze konservesi ve dondurulmuş gıda üretimi yapılacak. 2021 yılı itibari ile ilk üretimini yapacak olan yeni tesis, yıllık olarak 300.000 ton domates, 100.000 ton patates ve 80.000 ton sebze işleme kapasitesine sahip olacak ve 700 kişiye istihdam sağlayacak.

Tukaş Gıda, farklı ürün çeşitleri ile pazarını genişletmeyi ve mevcut ürünlerinin üretim kapasitesini arttırarak yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda büyümeyi hedefliyor.


Üretim

Kısa çalışma ödeneğİnİn uzatılması konfeksİyon sektörüne soluk aldıracak Temmuz sonunda ihtiyaca göre bu yetkinin kullanılacağına inanıyoruz. KÇÖ’nin uzatılması konusundaki karardan dolayı Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Zehra Zümrüt Selçuk’a ve Hükümetimize teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

D

ünya genelinde yaşanan Korona virüs salgını sonrasında istihdamı korumak amacıyla Hükümet tarafından 3 aylığına getirilen Kısa Çalışma Ödeneğinin 1 ay süreyle uzatılması, istihdamın lideri konumundaki konfeksiyon sektörünü mutlu etti. Geçtiğimiz günlerde ‘Kısa çalışma ödeneği 3 ay uzatılsın’ çağrısında bulunan Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, konfeksiyon sektörünün üretimde 1 milyonu aşkın kişiyi istihdam ettiğini, mağazacılık sektöründeki çalışanlarla istihdam edilen kişi sayısının 2 milyona ulaştığını, pandemi sürecinde sektörün istihdam büyüklüğünün korunabilmesi için kısa çalışma ödeneğinin hayati öneme sahip olduğunu kaydetti. Siparişlerde artış var ama kapasiteleri dolduracak seviyede değil

Hazırgiyim ihracatında ilk üç Almanya, İspanya ve İngiltere İş gücü kayıplarının önüne geçmek için hayata geçirilen kısa çalışma ödeneğinden milyonlarca çalışanın yararlandığına vurgu yapan Sertbaş, “Türk hazırgiyim sektörü 17,7 milyar dolarlık ihracatının yüzde 80’den fazlasını Avrupa pazarına gerçekleştiriyor. Avrupa’da da normalleşme tam olarak sağlanmış değil. Siparişlerimizde Mart-NisanMayıs aylarına göre artış var ama kapasitemizi dolduracak konuma gelemedik. Sezon değişikliği itibariyle bu durum Eylül ayına kadar böyle devam edecek. Bu dönemde fabrikaları yaşatabilmek, istihdamı koruyabilmek için kısa çalışma ödeneğinin 3 ay daha uzatılması talebimizdi. Uzatma bir ay olsa da firmaları rahatlattı. Cumhurbaşkanımızın KÇÖ’ni tekrar uzatması mümkün.

Türkiye 2019 yılında 216 ülkeye 17 milyar 700 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirirken Almanya 3 milyan 73 milyon dolarlık tutarla zirvede yer aldı. İspanya, 2 milyar 318 milyon dolarlık Türk konfeksiyon ürünleri tercih ederken, üçüncü sıradaki İngiltere’ye 1 milyar 908 milyon dolarlık konfeksiyon ürünleri ihraç ettik. Türkiye’nin konfeksiyon ihracatı 2020 yılının Ocak – Mayıs döneminde pandeminin etkisiyle yüzde 26 gerileme yaşadı. 2019 yılının beş aylık döneminde 7 milyar 624 milyon dolarlık ihracat yapan Türk konfeksiyon sektörü, 2020 yılının aynı döneminde pandemiden en çok etkilenen sektörlerden biri oldu. Konfeksiyon ihracatı yüzde 26’lık azalışla 5 milyar 634 milyon dolarda kaldı.

Hazırgiyim ve

Konfeksiyon

Sektöründe

kısa çalışma

ödeneğinin

uzatılmasının

mutluluğu

yaşanıyor..

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

21


Üretim

Salgında Üretİmİ Duran Tekstİl Fabrİkalarında Yangın Güvenlİğİ “Yangın, mal kaybının yanı sıra itibar kaybına da neden oluyor”

S

algından korunabilmek için mecburen üretimine ara veren fabrikalar, yeni normale dönüş tedbirleri ile yeniden faaliyete geçti. Bünyesindeki 600 çalışanıyla aylık 800 bin m2’yi aşan halı üretimi sağlayan Milat Halı da personelini bir dönem ücretli izne çıkararak, “can ve mal güvenliğini” her durumda önde tuttuğunu tekrar gösterdi. Milat Halı Genel Müdürü Ejder Bilgiç, tekstil sektörünün yüksek risk taşıdığı bilinciyle yangın tedbirlerine de özen gösterdiklerine dikkat çekti. En kötü senaryonun önlenebildiği ve can riskinin olmadığı durumlarda bile yangının etkisinin ağır olduğunu anlatan Ejder Bilgiç;

22 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

“Yangından bahsediyoruz, sadece mal kaybına değil itibar kaybına da neden oluyor. Ürün sattığınız insanların size bakışı değişiyor, çünkü 3-4 koleksiyon bir müşteriye satabiliyorsunuz. Tedarikçinin sürekliliğinin olması gerekiyor. Nasıl biz EEC’den sürekli bir hizmet bekliyorsak mal sattığımız firmalar da bizden sürekli mal bekliyor. Firmanız yansa, maddi bir kayıp oluşur. Daha önemlisi, müşterinin nezdinde de saygınlığınızı kaybedersiniz. Kendi bünyemizde yangın konusunda çok duyarlıyız. Yangın oluşturacak bir durum varsa gerekli önlemleri alıyoruz” dedi. Bilgiç, “Sistemin bizim için önemi, oluşabilecek riski erken tespit edip bilgi vermesi çünkü bu olaya müdahalemizde çok önemli. İkincisi ürünle ilgili, alarmların ve uyarıların anlaşılabilir olmasıdır. Sistemde bir yerde bir alarm var, nerede, sistemin ona tepkisi ve hızı ne şekilde, bu konularda da ayrıca memnunuz.

Kontrol panosundan olay yerini anında tespit edilip ihbarda bulunabiliyorlar” dedi. Ürüne güvenini ise, “Endişe ettiğimiz kısımlardan biri de hava örneklemeli sistemin tozlu bir ortamda çalışıyor olmasıydı. Bundan doğabilecek sıkıntılardan korkuyorduk. Ürün, 1,5 yıldır sürekli tozlu ortamda ve sorunsuz çalışıyor. Bu bana göre başarılı” sözleriyle özetledi. Sisteme dair içinin rahat olduğunu aktaran Ejder Bilgiç, “En çok üzerinde durduğum nokta, yalancı alarmlardı, yani yangın veya bir risk bile olmadan alarm olmasıydı. Çünkü bir süre sonra gerçek alarmda insanlar ciddiye almıyor. Örneğin; alarm geldi, baktım hiçbir şey yok, “Ah dedim korktuğum başıma geliyor, yalancı ihbar”. Sonra öğrendim ki o noktada çok basit bir kaynak yapmışlar, duman çıkmış. Bunu öğrendiğimde memnun oldum. Çünkü hem sistemin hassas çalıştığını hem de gerçek alarm olduğunu gördüm.


Üretim

Yalancı ihbar olmaması ortalamanın çok üzerinde bir başarı” dedi. Bakım ihmalinden kaynaklanabilecek kötü tecrübelere dikkat çeken Bilgiç; “EEC’nin en çok tercih edilme sebebi servisi. Ürün kalitesini tartışmaya gerek yok ama olaya müdahale kısmı da çok önemli. Çünkü bu sıralamaya koyulacak bir iş değil.

Makinanız bozulur, bir hafta on gün üretim yapmazsınız ama yangın algılama böyle değil. Arızalı noktaya anında müdahale etmek gerekiyor. Düşünün şimdi alarm sistemi günlerce devre dışı kalsa, ya o esnada bir şey olursa? Kaybedeceğiniz şeyler, bir makinanın kaybından çok daha büyük olur” sözleriyle arızalara

zamanında müdahalenin önemini hatırlattı. EEC ekibi, pandemi sürecinde yoğunlaşan veya aksine yavaşlayan tesislerde yaşanabilecek güvenlik risklerini “doğru çözüm” ile kontrol altında tutarak, müşterilerinin güvenliğini sağlamaya devam ediyor.

Ineos Styrolution Yönetİm Kurulunda Değİşİm O

tomotiv, elektronik, inşaat, sağlık, paketleme gibi farklı endüstrilerdeki birçok günlük ürün için stirenik (Endüstride kauçuk yerine kullanılan bir çeşit polimer) tedarik eden Styrolution şirketinin yönetim kurulunda bir dizi değişiklik hayata geçirildi. Bu değişiklikler sonucunda Kevin McQuade Başkan ve Steve Harrington

CEO olarak dı. Halen EMEA Başkanı Rob Buntinx, Asya Pasifik Başkanı olarak görev aldı. Halen Amerika kıtası başkanı olan Alexander Glück, EMEA Başkanı olarak atandı. Halen Amerika Kıtası Başkan Yardımcısı olan Greg Fordyce, Amerika kıtası başkanı olarak görev değişimi yaşadı. Bu değişiklikler 1 Ağustos 2020’den itibaren geçerli olacak. Şirketin aşağıdaki pozisyonları ise değişmeden kaldı:

Markus Fieseler, CFO Pierre Minguet, Operasyon Başkanı

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

23


Otomotiv

J.D. Power’dan Hyundai Tucson ve Veloster’a Kalİte Ödülü • Tucson ve Veloster, J.D Power kalite raporuna göre segmentlerinde birinci modeller seçildi. • Accent ve Elantra ikinci, D-SUV segmentindeki Santa Fe ise aynı raporda üçüncü seçildi. • Kalite raporu, araçların satın alındıktan sonraki ilk 90 günü araştırılarak hazırlanıyor.

H

yundai, Amerikan J.D. Power Kalite Raporu (Initial Quality Study) araştırmasında yine köklü rakiplerini geride bırakarak ürünlerindeki sağlamlığını ve dayanıklılığını bir kez daha kanıtlamış oldu. Bu yıl Şubat ve Mayıs ayları arasında satılan alınan toplam 87.282 adet araç, ilk 90 günlük kullanımlarına göre araştırıldı. Araç sahipleriyle yapılan görüşmelere ve araçlardaki detaylı incelemelere göre, Hyundai modelleri segmentlerinde ilk üç sırayı domine etti. Amerika’da olduğu kadar Avrupa pazarında da son derece popüler olan 24 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Tucson ve Veloster, kendi sınıflarında birinci seçildiler. Accent ve Elantra ise sedan segmentlerinde ikinciliği elde ettiler. Geçtiğimiz günlerde yenilenen Santa Fe ise D-SUV segmentindeki en sorunsuz üçüncü araç oldu. Tespit edilen sorunların giderilmesini kolaylaştırmak ve ayrıca gelecekteki modellerin daha kaliteli üretilmesine olanak sağlayan rapor, 223 farklı sorudan oluşuyor. Raporda sadece 2020 yılında üretilen modellere yer verilirken, toplam dokuz araç kategorisi ele alındı. Kullanıcılara sorulan sorularda ve incelemelerde

bilgi-eğlence sistemleri, konfor donanımları, koltuklar, ana kontroller-butonlar, multimedya ekranları, havalandırma sistemleri, aktif sürüş asistanları, genel sürüş özellikleri ve motorlar en ince ayrıntısına kadar araştırılıyor. J.D. Power, tüketici görüşleri, danışmanlık hizmetleri ile veri ve analitik alanında bağımsız ve global bir kuruluş. Müşteri memnuniyeti ve araç satın alım süreçlerinde oldukça etkin bir rol oynayan J.D. Power, 1968 yılında kuruldu. J.D. Power’ın Amerika haricinde Asya Pasifik ve Avrupa’ya hizmet veren bölgesel şubeleri de bulunuyor.


Otomotiv

Ulusal Bağımsızlığın Mihenk Taşlarından Kabotaj Bayramı; Türkiye’nin kendi karasularında “özgürce gemi ticareti” yapmasının tüm dünya tarafından tanındığı 1 Temmuz 1926 gününden bu yana 94. Kez kutlanıyor.

K

abotaj, sözlük anlamı olarak ‘Bir ülkenin iskele veya limanları arasında gemi işletme işi’ manasına gelmektedir. İlk kez 1 Temmuz 1926 yılında ilan edilen Denizcilik ve Kabotaj Bayramı, gemi işletmeciliğini desteklemek ve kabotaj hakkının elde edilişini kutlamak için her yıl 1 Temmuz’da çeşitli etkinliklerle kutlanır. İşte Denizcilik ve Kabotaj Bayramı hakkında bilinmesi gerekenler… KABOTAJ NE DEMEK ? Kabotaj, bir devletin kendi limanlarına deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalıktır. Bu ayrıcalıktan yalnızca yurttaşları yararlanır. Bu da millî ekonomiye önemli bir katkı sağlamaktadır. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

25




İhracat

“Yasa dışı tütün tİcaretİne uygulanacak ceza İhracatımızı pozİtİf etkİleyecek”

E Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Ömer Umur:

ge Tütün İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Umur, 1 Temmuz tarihinde yürürlüğe giren ve “makaron veya yaprak sigara kâğıdının, içine kıyılmış tütün doldurulmuş olarak satışına” hapis cezası getiren uygulamanın tütün ihracatını olumlu yönde etkileyeceğini söyledi: “Kendi topraklarımızda kendi ürünümüze sahip çıkarak global tütün pazarında söz sahibi olmaya devam edeceğiz.”

26 Haziran tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren düzenleme ile “ticari amaçla makaron veya yaprak sigara kâğıdını, içine kıyılmış tütün, parçalanmış tütün ya da tütün harici herhangi bir madde doldurulmuş olarak satanlara, satışa arz edenlere, bulunduranlara ve nakledenlere” 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası getirildi. 1 Temmuz tarihinden itibaren yürürlüğe giren yaptırıma Ege Tütün İhracatçıları Birliği Başkanı Ömer Umur’dan olumlu tepki geldi ve kararın ihracat anlamında da pozitif etkisi olacağının altını çizdi. Uluslararası piyasalarda markalaşmış Türk tütününü korumak zorundayız Ege İhracatçı Birlikleri verilerine göre; yılın ilk 5 ayında Bitkisel Ürün İhracatında birinci sırada yer alan tütün ihracatını korumaya faydası olacak bu yasal düzenlemeyi memnuniyetle karşıladıklarını belirten Umur, yasa dışı sarmalık tütün satışına 2017 yılında hapis cezası getirildiğini, ancak şimdiye kadar uygulama tarihinin iki kez ertelendiğini hatırlatarak söyle konuştu: “Türkiye, bu sorunu önceden teşhis etti ama ceza uygulaması çeşitli nedenlerle ertelendi. Bu yıl ise sarmalık tütünün,

28 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

makaron içine doldurulmuş olarak veya yaprak sigara kağıdına sarılmış olarak satışına ceza uygulanmaya başlandı. Bu gelişme uluslararası piyasalarda markalaşmış Türk tütün tarımının sürdürülebilirliği için çok önemli bir adım oldu. Yetkililere buradan teşekkür ediyoruz.” “Yeniden erteleme olmamalı!” Başkan Ömer Umur, kararı doğru bulduklarını belirtirken, Ege’li tütün ihracatçıları olarak gelecek yıla dair beklentisini de ifade etti: “Bilindiği üzere Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan yetki belgesi almadan veya bildirimde bulunmadan tütün ticareti yapanlar da aynı yasa kapsamında 3 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile yargılanacaktı. Ancak, yasadaki bu uygulama 2021 yılına ertelendi. Ülke ekonomisini, ihracatını, çiftçinin gelirini ve sektörün yasal ticaretini korumak ve güçlendirmek adına izinsiz tütün ticareti yapanlara getirilecek bu yaptırım yasa dışı tütün ticaretini büyük ölçüde sonlandıracaktır. Önümüzdeki sene yasanın bu maddesi de yürürlüğe girdiğinde Türk tütün tarımı ve ihracatını korumak ve geliştirmek adına yapılmış bu düzenlemenin tam anlamıyla başarıya ulaşacağına eminim”


Otomotiv

Volkswagen, Türkİye Yatırımı Rİske Gİrdİ

Volkswagen Covid – 19 Pandemisi sonrası tüm dünyada düşen otomotiv taleplerini dikkate alarak. Türkiye’de

V

olkswagen kurumsal iletişim yetkilileri: “Salgın nedeniyle düşen talep sonrası Volkswagen bütün yatırımlarını durdurdu. Türkiye de buna dahil. Geleceğe yönelik olarak şu anda bir şey söylenemiyor.

Türkiye’ye olan yatırım kararı durdurulmuştur” bilgisini verdiler. Volkswagen geçtiğimiz yıl ekim ayında Manisa Muradiye Mevkisi merkezli Volkswagen Turkey Otomotiv Sanayi ve Ticaret A.Ş.’yi kurduğunu açıklamış; şirketin sermayesi 943,5 milyon TL olarak belirtmişti.

Ancak sonrasında; Türkiye’nin “Suriye Operasyonları” gerekçe gösterilerek yatırım ertelenmişti. Şu anda da Covid – 19 sebebiyle durdurulan yatırımlar, Volkswagen’in Türkiye’ye gelişini riskli bir duruma taşıdığı izlenimi uyandırıyor.

Generalİ’den Özel Şoför Hİzmetİ 1

50 yılı aşkın köklü geçmişiyle Türkiye’nin ilk sigorta şirketi olma unvanına sahip Generali Sigorta müşterilerini yılda iki kez faydalanabilecekleri özel şoför hizmeti ile buluşturuyor. Generali Sigorta’nın Mini Onarım ve İkame Araç paketini alan tüm müşterilerinin faydalanabileceği hizmet kapsamında poliçe sahipleri, kendi araçlarını kullanmak

üzere özel şoför talep edebiliyor. Generali Sigorta, havalimanlarına veya otogarlara gelecek misafirlerini karşılamaya gidemeyen müşterilerinin misafirlerini en profesyonel ve güvenli şekilde karşılıyor ve istenilen yere ulaşımlarını sağlıyor. Generali, ailesi veya sevdikleriyle özel bir gece planlayan ya da güzel geçen bir eğlence akşamının ardından

dahil olmak üzere tüm yatırımlarını durdurma kararı aldı. Generali Sigorta, “Mini Onarım ve İkame Araç” paketini alan tüm

müşterilerine araç kullanmayı dert etmek istemeyen müşterilerini de yılda iki kez unutmayarak, müşteriye ait araçla yılda iki kez özel şoför faydalanabilecekleri hizmeti kullanabilme hakkı özel şoför hizmetini sunuyor. sunuyor.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 29


Küresel Piyasa

Küresel Ekonomİde Dalgalanma Olabİlİr Avrupa Merkez Bankası (ECB) Başkanı Christine Lagarde, küresel ekonomide toparlanmanın inişli çıkışlı olabileceğini söyledi.

B

irleşmiş Milletler toplantısı için hazırlanan video mesajında konuşan ECB Başkanı Lagarde, “Ekonomide kötü geride kaldı. Fakat daha en zoru ise henüz gelmedi.” dedi. Lagarde, küresel ekonomide

30 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

salgının şoklarının belirleyici olacağını, toparlanmanın belirsiz ve eşit olmayan bir şekilde, inişli çıkışlı gerçekleşebileceğine işaret etti. Küresel ekonomideki değişimin işsizliğin ve eşitsizliğin artmasına neden olacağını belirten Lagarde, hassas durumda

olan insanların zor durumda kalabileceğini söyledi. ECB Başkanı Lagarde, “Eğer yeşil ve sürdürülebilir kalkınmayı her şeyin önüne koymazsak ve dayanışmayı temel prensip olarak benimsemezsek, tuhaf ve hoş olmayan ikaza maruz kalabiliriz.”


Vergi

Gelİr Vergİsİ Ödeme Dönemİ Başladı

G

elir Vergisi Ödemelerinizi, GİB Mobil uygulamalarından (IOS ve Android), İnteraktif Vergi Dairesi uygulamalarından (IOS ve Android), GİB internet sayfasında (www. gib.gov.tr) yer alan “Borç Sorgulama ve Ödeme” bölümünden 02:00 - 22:00 saatleri arasında anlaşmalı bankaların banka kartı, banka hesabından havale yöntemi ve yabancı ülkede faaliyet gösteren bankalara ait kartlar ile, anlaşmalı bankaların internet bankacılığı ile Anlaşmalı banka şubelerinden ve PTT İşyerlerinden,ayrıca tüm vergi dairelerinden yapabilirsiniz.

Hazır Beyan Sistemi ile beyan edilen kira, ücret, menkul sermaye iradı, diğer kazanç ve iratlardan kaynaklı gelir vergisinin GİB internet sitesi üzerinden anlaşmalı bankaların banka kartı/kredi kartı, banka hesabından havale yöntemi ve yabancı ülkede faaliyet gösteren bankalara ait kartlar ile ödenmesi mümkün. İnternet üzerinden yapılacak ödemelerde herhangi bir mağduriyetin oluşmaması için, tarayıcıya www.gib.gov.tr adresi ya da bankaların resmi internet adresleri yazılarak giriş yapılmasına dikkat edilmesi gerekmektedir.

İlk 500’de Koç Damgası İstanbul Sanayi Odası tarafından hazırlanan “Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” 2019 yılı araştırmasına bu yıl da Koç Topluluğu damga vurdu.

T

ürkiye’nin en büyük 10 sanayi kuruluşunun dördü, Koç Topluluğu şirketlerinden oluştu. TÜPRAŞ listenin ilk sırasındaki yerini korurken, FORD OTOSAN ikinci, ARÇELİK altıncı, TOFAŞ yedinci oldu.

2019 yılında elde edilen gelir unsurlarına ilişkin Gelir Vergisi 2. Taksit ödeme dönemi 1 Temmuz 2020 tarihinde başladı.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

31


Sektör

Türkİye’nİn En Büyük Nıke Mağazası Başkent’te Açıldı Türkiye’nin

En Büyük,

1000

m2’lik Nike

Mağazası,

ANKAmall

Alışveriş

Merkezi’nde

kapılarını

Açtı

Eyönetilen CE Türkiye tarafından ve dünyanın en

seçkin markalarıyla birlikte 330’u aşkın mağazasıyla alışveriş tutkunlarının uğrak noktası olan ANKAmall, bu kez de Türkiye’nin en büyük Nike mağazasına ev sahipliği yapıyor. Dünya genelinde önde gelen spor giyim markalarından olan Nike, insanları spora teşvik etmek ve sporseverlere ilham vermek için Türkiye’de yapılanmasına devam ediyor.

32 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

1000 metrekare alan üzerinde konumlanan ve Anadolu genelinde diğer mağazalarda bulunmayan en yenilikçi modelleriyle müşterilerini ka rş ı l aya n A NK A m a l l N i ke , Jordan özel koleksiyonunu da ilk kez bu mağazasında ziyaretçilerin beğenisine sunuyor. Geniş alanlar ve üst düzey hijyen

Misafirlerini geniş alanlarda temiz hava ve rahatlıkla sosyal mesafe kurallarına uygun şekilde ağırlayabilen ANKAmall’dahijyen çalışmaları da aralıksız devam ediyor. Büyük mağaza alanları, geniş ve konforlu ortak kullanım alanları da pandemi döneminde alışveriş merkezi için büyük avantaj sağlıyor; çalışan ve ziyaretçilerin sağlığı ve güvenliğini en üst düzeyde koruyor.


Sektör

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

33


Otomotiv

NSK otomotİv yenİleme pazarına yönelİk yenİ çevrİmİçİ katalog NSK otomotiv yenileme pazarına (AAM) yönelik, tekerlek rulman kitleri portföyünü de kapsayan çevrimiçi ürün kataloğunu tanıttı. NSK ProKIT çözümlerinin tamamını distribütörlerin, bayilerin ve servislerin kolayca ulaşabilecekleri bir hale getirerek doğru tekerlek rulmanı kitini arama ve seçmenin oldukça kolaylaşmasını sağladı.

A

AM için ProKIT paketleri, OEM tarafından test edilip onaylanmıştır ve sadece %100 orijinal tekerlek rulmanlarını içerir. Dahası, ProKIT ilgili ürünü monte etmek için gereken segmanlar, contalar ve bağlantı elemanları gibi tüm bileşenleri de bünyesinde barındırır. Yeni NSK çevrimiçi kataloğu, binek otomobiller, ticari araçlar ve aks uygulamaları için OE referansına göre gruplandırılan kapsamlı bir ProKIT çözümleri koleksiyonu sunar. Site 34 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

ziyaretçileri araç üreticisini ve seriyi seçerek ProKIT paketlerini görüntüleyebilir. Yeni katalog, Avrupa’daki hemen her uygulamayı kapsayan ve sürekli genişlemekte olan ProKIT çeşitlerini içermektedir. Daha ayrıntılı filtre uygulamak isteyenler için gelişmiş arama özelliği mevcuttur. Sitede izleme listesi oluşturma, karşılaştırma yapma, favori üreticileri kaydetme ve ürün bilgi formlarını indirme gibi seçenekler bulunmaktadır. Her bir ProKIT ürün bilgi formu, seçilen poyra rulmanlarının

araç markası, modeli, üretim yılı ve OE referansı gibi tüm özelliklerini içerir. Bilgi formları, masaüstü bilgisayar ya da mobil cihazlarda ideal şekilde görüntülenmesi için PDF formatındadır. Dokuz farklı dil seçeneği bulunmaktadır: İngilizce, Almanca, İspanyolca, Fransızca, İtalyanca, Lehçe, Portekizce, Türkçe, Rusça ve Japonca. NSK distribütörleri, bayiler ve servisler, daha fazla destek gerekmesi durumunda doğrudan irtibata geçebilir.


Enerji

Rusya Enerjİ Bakanı Novak: “Petrol Üretİmİ Ağustosta Artacak”

R

usya Enerji Bakanı Aleksandr Novak, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) anlaşmasının mevcut kesinti kotalarıyla uzatılmasına yönelik bir karar alınmadığını belirterek, “Mevcut anlaşmaya göre taraf ülkelerin üretimleri 1 Ağustos’tan itibaren artacak.” dedi. Novak, Valday Düşünce Kulübü’nün video konferans yoluyla düzenlediği toplantıda, OPEC ve OPEC dışı bazı petrol üreticisi ülkeler arasında devam eden petrol kesintisi anlaşmasına ilişkin değerlendirmede bulundu. Anlaşma kapsamında yapılan günlük 9,7 milyon varillik kesintinin temmuz sonuna kadar geçerli olduğunu anımsatan Novak, “Anlaşmanın bu kesinti

miktarıyla temmuz sonrasına uzatılmasıyla ilgili bir karar alınmadı. Mevcut anlaşmaya göre taraf ülkelerin üretimleri 1 Ağustos’tan itibaren artacak.” diye konuştu. Petrol piyasalarındaki durumu incelemeye devam edeceklerini aktaran Novak, “Duruma ve teknik verilere bakacağız. Sonrasında OPEC Teknik Komitesi anlaşmanın uygulanmasına yönelik bir değerlendirme yapacak ve bunu istişare edeceğiz.” dedi. Konuşmasında, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının küresel petrol piyasalarına etkisini de değerlendiren Novak, şöyle konuştu: “Herkes küresel enerji yapısının değişeceğini düşünüyor. Hidrokarbon kaynakların küresel enerji tüketimindeki payı 2040’a kadar yüzde 85’ten yüzde 75’e

gerileyecek ve yenilenebilir enerji yükselişe geçecek. Benim tahminime göre alternatif enerji kaynaklarının payı 2040’a kadar tahmin edilenden daha da yüksek olacak.” OPEC ve OPEC dışı bazı petrol üreticisi ülkeler, nisan ayında alınan günlük 9,7 milyon varillik petrol kesintisi anlaşmasını temmuz ayının sonuna kadar uzatma kararı almıştı. Söz konusu kesinti ağustostan itibaren günlük 7,7 milyon varil düzeyinde olacak. Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RDIF) Başkanı Kiril Dmitriyev, bir süre önce yaptığı açıklamada, OPEC anlaşmasındaki üst seviye kesintileri bir ay daha uzatmanın “mantıksız” olduğunu söylemişti. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

35


Finans

Dünya Bankası’ndan Türkİye’ye 2.4 mİlyar Kredİ

Dünya Bankası, Türkiye Demiryolu Lojistiği İyileştirme Projesi için 314.5 milyon euro (2.4 milyar TL) tutarında bir krediyi onayladı.

Y

apılan açıklamaya göre proje, seçilen demiryolu yük taşımacılığı koridorlarında taşımacılık maliyetlerini düşürmeyi ve T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın demiryolu yük taşımacılığı bağlantılarını gerçekleştirme ve demiryolu bağlantılı lojistik merkezlerini yönetme kapasitesini güçlendirmeyi amaçlıyor. Açıklamada şu bilgiler yer aldı: “Proje, Türkiye’nin ulusal demiryolu ağının öncelikli düğüm noktalarında son kilometre bağlantıları ile çok modlu bağlantı altyapısının yapımını destekleyecek. Bu müdahalelerin ulaştırma ve lojistik sektörünün yeniden canlandırılmasına yardımcı olması ve buna bağlı olarak COVID-19 sonrasında projenin hedef koridorlarında tedarik zincirleri işleten yük sahiplerinin sürdürülebilirliğine katkıda bulunacağı bekleniyor.”

36 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Açıklamada görüşleri bulunan Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Auguste Kouame kredinin onaylanması vesilesiyle yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Uygun ekonomik coğrafyasına ve emtia ihtisaslaşma özelliklerine rağmen, demiryolu Türkiye’nin taşıma tonajının sadece yüzde 4’ünü oluşturuyor. Bu yük taşımacılığının çok büyük oranının halen karayolu üzerinde gerçekleştirildiği anlamına gelmektedir. Bu tablo, kaçınılabilir lojistik maliyetleri ve çevresel dışsallıklar bakımından önemli bir ekonomik değer potansiyeli ortaya koymaktadır. Proje kapsamında yapılacak yatırımlar Türkiye’de demiryolu yük taşımacılığı potansiyelinin tam olarak kullanılmasına ve ulaştırma sektöründe çevresel açıdan daha yeşil bir yaklaşımın izlenmesine katkıda bulunacaktır.” Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı (UAB) tarafından

uygulanacak projenin üç bileşeni bulunuyor: - Birinci Bileşen; Filyos Limanı, Çukurova Bölgesi Sanayi Bölgeleri, İskenderun Körfezi Limanları ve uygulama sırasında seçilecek ilave öncelikli yerler dahil olmak üzere öncelikli demiryolu ağı düğüm noktalarında demiryolu iltisak hatlarının ve çok modlu bağlantıların yapımını içeriyor. - İkinci Bileşen; İlave yük taşımacılığı düğüm noktalarındaki son kilometre bağlantı altyapısı için fizibilite etütlerinin, detay mühendislik projelerinin, çevresel ve sosyal dokümanların hazırlanmasını ve kontrolörlük hizmetlerinin sunulmasını içeriyor. - Üçüncü Bileşen; Demiryolu teknik standartlarında yeknesaklığın sağlanmasına yönelik teknik yardım, demiryolu yük taşımacılığı sektörünün performansının iyileştirilmesine yönelik bir strateji belgesinin hazırlanmasına destek sağlanması ve demiryolu bağlantılı lojistik merkezleri için bir işletme ve yönetim planı hazırlanması yoluyla Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın desteklenmesi dahil olmak üzere, proje uygulama desteği, kurumsal güçlendirme, kapasite oluşturma ve ikinci aşama COVID-19 müdahale desteği sağlanmasını içeriyor.


Dünya

Merkel : “Covid 19 Pandemİsİ Avrupayı Zor Durumda Bıraktı”

Almanya Başbakanı Merkel, yeni tip koronavirüs sebebiyle Avrupa’nın tarihin en zor durumunda bulunduğunu söyledi.

A

lmanya Başbakanı Angela Merkel, video konferans yoluyla Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) hala kaybolmadığını ancak bu virüs ile daha iyi bir şekilde yaşamanın öğrenildiğini belirtti. “Avrupa’nın tarihinin en zor durumunda olduğunu biliyoruz” diyen Merkel, bunu ekonomik verilerden gördüklerini kaydetti.

Merkel, Almanya’nın üstlendiği AB Konseyi Dönem Başkanlığı’nda Kovid-19 krizinin üstesinden gelinmesinin gündeme alındığını ifade etti. Gündemde ayrıca gelecekle ilgili iklimin korunması ve dijitalleşme konularının da yer aldığını anlatan Merkel, bu konularda AB Komisyonu’ndan öneriler beklediklerini kaydetti. AB’de mali konularda anlaşma sağladıktan sonra AB Komisyonu’nu göç politikasına ilişkin de önerilerde bulunacağını aktaran Merkel, göç politikasında ilerleme sağlanmasının olumlu olacağını ifade etti.

Merkel, Kovid-19 salgınıyla mücadele için hazırlanan kurtarma paketi ve AB bütçesi konularında anlaşma sağlanamaması durumunda ne olacağına ilişkin bir soruya karşılık, “Herkes, benzeri görülmemiş krizin cevabının güçlü olması ve gerçekten fark yaratacak şekilde tasarlanması gerektiğini biliyor. Herkes burada zamanın da önemli olduğunu biliyor” cevabını verdi. Bununla ilgili müzakerelerin zorlu geçeceğini söyleyen Merkel, “Temmuz’da bir anlaşma olması iyi olur. Biraz zamana ihtiyacımız olursa bu iyi bir seçenek olmaz” ifadelerini kullandı. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

37


Endüstri

Dyneo+, çok yüksek verİmlİlİk sevİyelerİne sahİp yenİ motor serİsİ

Nidec Leroy-Somer, yeni, süper premium verimliliğe sahip, sabit mıknatıs destekli senkron relüktans motor Serisi Dyneo+ ‘ı takdim eder. Senkron sabit mıknatıs teknolojisinin performansını asenkron motorların kolay kurulumuyla birleştiren Dyneo+ motorları, endüstriyel uygulamaların en katı gereksinimlerini karşılamak üzere tasarlanmıştır ve dijitalleştirme kullanıldığında daha da fazla seçenek sunmaktadır.

38 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Dijitalleştirme sayesinde hızlı ve kolay kullanım

1

5 yıllık tecrübesi ve 3 gigawatt’ın üzerinde kurulum deneyimi ile Nidec Leroy-Somer, yüksek enerji verimliliğine sahip senkron motor ve değişken hızlı sürücü çözümlerinin tedarikinde lider olarak kabul edilmektedir. Güçlü uzmanlığı ile Nidec Leroy-Somer tek başına indüksiyon ve senkron sabit mıknatıs teknolojilerinin tüm faydalarını içeren ve akıllı sürücü çözümleri açısından ek olarak önemli ilerlemeler sunan süper premium verimliliğe sahip sabit mıknatıs destekli senkron relüktans motorların yeni bir serisi olan Dyneo+’yu geliştirmiştir. Enerji verimliliği sınıfında lider IEC 60034-30-2 ve NEMA Süper Premium / Ultra-Premium en yüksek verimlilik seviyelerine ulaşan IE5’in üzerindeki enerji verimliliği seviyesi ile Dyneo+ değişken hız ve yükte döngüde gerçek kullanımda önemli miktarda enerji tasarrufu sağlar. Sonuç olarak, bu seri piyasadaki en düşük toplam maliyetle elde edilmektedir. Dyneo+ senkron motor serisi, Nidec Leroy-Somer değişken hızlı sürücüler, Powerdrive F300 ve yeni Powerdrive MD Smart ile birlikte geliştirilmiştir. Dyneo + motor performansını optimize etmek için mükemmel bir şekilde uyarlanmış olan bu son nesil yüksek güç hızlı sürücüler kullanıcı deneyimini zenginleştirmek ve yeni Systemiz uygulamasının özelliklerinden tam olarak yararlanmak için yeni bir HMI ve güvenli bir Bluetooth bağlantısı ile donatılmıştır.

Kendini Dyneo+ motorlarına odaklamış olan Nidec LeroySomer, sistemler arasında bilgi alışverişini kolaylaştırmak ve sonraki eylemleri tetiklemek için çok çeşitli dijitalleştirilmiş hizmetler sunan benzersiz bir interaktif uygulama olan Systemiz’i tasarlamıştır. Tüm ürün literatürüne anlık erişime ek olarak, Systemiz sadece motor plakasındaki QR kodunu tarayarak kolay ve sezgisel sürücü ayarı için motor parametrelerine doğrudan erişim sağlar. Yeni ve tamamen yapılandırılabilir Powerdrive MD akıllı ara yüz modülü sayesinde, özelleştirilmiş alarm üretimi ve yenilikçi teşhis araçları yardımıyla öngörülen bakım ayarı artık mümkündür. Etkileşimli yapılandırma ve hızlı kurulum, önemli bir avantaj olarak ciddi bir maliyet tasarrufu sunar. Tork ve hız performansı Değişken hız için tasarlanan bu yeni ürün serisi, pozisyon geri bildirimi olan veya olmayan çalışmalar için optimize edilmiş genel çalışma performansı sunar. Doğru hız ve tork kontrolü sunan Dyneo+ motor ve sürücü, gerilim azaltma veya cebri havalandırma olmaksızın genişletilmiş hız aralıklarında sabit torku garanti eder. Bu aynı zamanda, yüksek hızda yüksek tork gerektiren uygulamalar için son derece etkili ve uygulanması kolay bir çözümdür. Sensörsüz modda yüksek başlangıç performansı enkoder ihtiyacını ortadan kaldırır. Güvenilirlik ve basitlik Nidec Leroy-Somer, sağlamlığı ve güvenilirliği ile bilinen Imfinity® asenkron motorlarının mekanik platformuna dayanan Dyneo+ serisini geliştirmiştir. Kanıtlanmış parçaların kullanımı, bu yeni motorlara büyük bir tasarım gücü ve uzun bir servis ömrü sağlar.

Endüstri Diğerlerinin yanı sıra, bu yapı seçenekleri arasında değişken hız uygulamalarına uyarlanmış ve şaft üzerindeki ağır yüklere dayanacak şekilde boyutlandırılmış rulmanlar, takviyeli izolasyonlu sargılar, düşük aşırı ısınmaya sahip yeni nesil topraklamasız rotor bulunmakta ve standart olarak takılan PTC ve PT100 sensörleri sayesinde mükemmel termal koruma sağlamaktadır. Dyneo+ hızlı kurulum, basit parametre ayarı ve kolay bakım sağlamak üzere tasarlanmıştır. Daha kolay kablolama için büyük bir terminal kutusu ile donatılmış olan motor, asenkron motor kadar basit bir şekilde monte edilebilir veya sökülebilir. Düşük rotor kaybını kullanan teknoloji sayesinde Dyneo+, özellikle yüksek yağlama frekansında bakım maliyetlerini azaltır. Yüksek derecede adaptasyon Dyneo+ 6000 rpm’ye kadar olan hızlar için 11 ila 430 kW arasında her türlü konfigürasyon için uygun iki opsiyon sunmaktadır: - Makinelere, uygulamalara veya sistemlere herhangi bir değişiklik olmadan mevcut tasarımı ile kolayca entegre edilen standart bir IEC motor ile %100 değiştirilebilir dizayn - Herhangi bir alan kısıtlamasını aşmak ve enerji tüketimini optimize etmek için piyasadaki en yüksek güçağırlık oranına sahip son derece kompakt bir dizayn Alüminyum gövdeli IP55 versiyonuna (LSHRM serisi) ve IP23 çelik versiyonuna (PLSHRM serisi) ek olarak, Dyneo+ korozif ortamlar veya şiddetli mekanik gerilmelere maruz kalan uygulamalar için ideal bir demir döküm gövde aralığı (FLSHRM) önermektedir. Bu avantajlar, Dyneo+’yı endüstriyel soğutma, kompresör, pompa, havalandırma, ekstrüder, öğütme vb. pazarların gereksinimlerine tam olarak uyum içinde son derece çok yönlü bir ürün serisi haline getirmektedir. Dyneo+, enerji zorunluluklarını ve verimlilik ihtiyaçlarını birleştirerek proses uygulamalarına uyum sağlar. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

39


Marka

Lexus, “Lexus Creates” adı altında yeni bir içerik serisi başlattı. Sosyal medya öncülüğünde başlayan program, Lexus markasının tasarım ve işçiliğini vurgulayan, hem bilgilendiren hem de eğlendiren faaliyetlerle öne çıkıyor.

Lexus’tan Yaratıcılığa Teşvİk K atılımcılar buradaki faaliyetler ile yeteneklerini ortaya koyarken aynı zamanda yeni şeyler üretmeye teşvik ediliyorlar. Her zaman otomotiv dünyasının ötesine geçerek kullanıcılarıyla farklı şekillerde iletişim kurma yolları arayan Lexus, bu defa markanın insan odaklı yanına ve el işçiliğine olan önemini ortaya koyuyor. “Lexus Creates” atölyesinin ilk serisinde ise, origami sanatçısı Coco Sato’nun yaratıcı çalışmaları kullanıcılara ilham veriyor. Önce origami kedisi yapmaya başlayan sanatçı, ardından yaprak ve sonrasında da daha zor olan kelebeğin nasıl yapılabileceğini anlatıyor. Coco Sato kağıt, kumaş, yiyecek veya basit elektronikleri kullanarak geleneksel Japon estetiğini modern dünyaya aktarmasıyla biliniyor. Lexus, işçiliğiyle öne çıkan sanatçılarla çalışarak el sanatının önemini anlatmayı ve takipçilerine ilham verici içerikler sunmayı hedefliyor.

40 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Dünya

Justin Trudeau “Kanada Gününü” Kutladı

Kanada’da milli bayram olarak kutlanan bu gün içerisinde, Kanada’daki tüm devlet kurumları, okullar ve şirketlerin çoğu tatil edilmektedir. 1 Temmuz günü, bugünkü Kanada’nın kökeni olan dört eyalet’ten oluşan federasyona yerel yönetim hakkının verildiği gündür. 1982 yılına kadar Dominyon Günü olarak kutlanan gün, 27 Ekim 1982 tarihinde alınan kararla “Kanada Günü” adını aldı.

K

anada Başbakanı Justin Trudeau Kanada gününe özel verdiği mesajda: “Kanada yaşamak için harika bir yer. Tüm yurttaşlarımızla birlikte; iyi ve kötü günde hep birlikte olacağız. Pandemi zorluklarını hep birlikte atlatacağız. Irkçılığa karşı hep birlikte duracağız. Herkese mutlu günler…” dedi.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 41


Güncel

Hazİne Taahütü ve Grev Zararı Bütçeyİ Deldİ

G

aranti ödemeleri, Karayolları projeleri, Avrasya Tüneli için yapılan garanti ve katkı giderleri 2019 yılı bütçe hedeflerini vurdu. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın “2019 Genel Faaliyet Raporu”, 2019 bütçesinde yapılan harcamaların neden hedefleri tutulmadığını ortaya koydu. Cari transferler için öngörülen 391.3 milyar lira ödenek eklemelerle 402.2 milyar liraya çıkarıldı. Gerçekleşme 400.3 milyar lira oldu. Raporda, “görev zararları, Hazine yardımları ve hanehalkına yapılan transferler”e dikkat çekildi. Görev Zararı - Görev zararlarına yönelik transferler için 79.6 milyar lira ödenek öngörüldü. Gerçekleşme ise 91.3 milyar lira oldu. Hedefin tutmamasının, işverenlere sağlanan 5 puanlık sigorta prim indirimleri ile asgari ücretteki artış nedeniyle sosyal güvenliği olmayanların sağlık prim ödemelerinin artmasından kaynaklandığı belirtildi. 42 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

- Hazine yardımları ödeneği 130.5 milyar liraydı. Gerçekleşme 136.2 milyar lira oldu. Artışla ilgili nedenler arasında Karayolları Genel Müdürlüğü’ne yapılan garanti ödemeleri de sayıldı. Hanehalkına yapılan transferler için 58.9 milyar lira ödenek öngörülmüşken, 62.1 milyar lira harcama yapıldı. Rapordaki şu vurgu dikkat çekti: “Karayolları Genel Müdürlüğü’nün yapişlet-devret modeli ile yürütülen projelerde ödeme döneminde yapılan değişiklik ve bazı kesimlerinin planlanan tarihten önce trafiğe açılması. Bunun yanı sıra Avrasya Tüneli için araç geçişlerine bağlı olarak yapılan garanti ve katkı ödemeleri de artışta etkili oldu. Hazine Taahhüdü - Kuzey Marmara Otoyolu Kurtköy-Akyazı ve KınalıOdayeri kesimlerinin dış finansmanı için Hazine, 4.4 milyar dolarlık borç üstlenim taahhüdü sağlandı. Böylece “kamu-özel sektör işbirliği” ile yürütülen projeler için

verilen taahhüt, 2019 sonunda 17.2 milyar dolara ulaştı. Merkez Bankası Kurtardı Geçen yıl bütçe gelirleri 880.3 milyar lira hedeflenirken, 875.2 milyar lirada kaldı. 756.4 milyar liralık vergi geliri hedefi ise 673.8 milyar TL ile hedefin yüzde 10.9 altında gerçekleşti. Düşmeye gerekçe olarak vergi indirimleri, petrol ve doğalgazdaki eşel mobil sistemi, otomotiv sektöründe yaşanan daralma da gösterildi. Öte yandan bütçe vergi dışı gelir gerçekleşmeleri toplamının 106.2 milyar TL öngörülmüş iken,173.8 milyar TL ile hedefin yüzde 63.6 üzerinde gerçekleştiğine dikkat çekildi. Raporda, “2019 yılının ikinci yarısında Merkez Bankası yedek akçelerinin genel bütçeye aktarılması vergi dışı gelirler açısından en büyük katkıyı yapmıştır” denildi. Geçen yıl Merkez Bankası’nın 40 milyar liranın üzerindeki yedek akçesi bütçeye aktarılmıştı.


Otomotiv

Audi Q5’e Yenİ Makyaj

12 renk seçeneğiyle gelen yeni Audi Q5 paletine mavi ve haki renklerini de eklemiş. Q5 yeni LED farlar ve tasarımı değiştirilen ızgarasıyla sportif bir görünüm

Y

ılın sonuna doğru Avrupa’da satışa sunulması beklenen makyajlı Audi Q5, ilk etapta yalnızca 2.0 litre dört silindirli turbo dizel üniteyle satılacak. 12V hafif hibrit sistemle desteklenen motor, 22 km/s’in altındaki hızlarda devreye girebilen start/stop fonksiyonu ile yakıt ekonomisine katkı sağlayacak. Söz konusu ünitede azot oksit (NOx) salımını daha da düşüren çift dozlu SCR teknolojisi de mevcut. Makyajlı Audi Q5’in stop lambaları ise aracın dış tasarımındaki en büyük değişimlerden. Şeklen aynı olan lambalar, seri üretim bir otomobilde kullanılan ilk dijital OLED stoplar olarak karşımıza çıkıyor.

Opsiyonlu olarak sunulan OLED aydınlatmaları tercih edildiğinde, üç farklı grafikten biriyle alınabiliyor. Grafikleri sürüş moduna göre de değişebilen stoplarda yakınlık sensörü bulunuyor. Arkadaki araç 2 metreden fazla yaklaştığında aydınlatmalar maksimum güçte yanıyor. İç mekanı da tamamen yenilenen Makyajlı Q5’de MIB 3 bilgi-eğlence sisteminin kontrol edildiği 10.1 inç dokunmatik ekran bulunuyor. Sistemde kablosuz Android Auto ve Apple CarPlay desteği standart olarak sunuluyor. Sürücünün hemen önünde ise 12.3 inçlik dijital gösterge ekranı mevcut. Yeni döşeme ve trim parçaları ile 19 hoparlörlü Bang & Olufsen ses sistemi opsiyonu da makyajlı Audi Q5’in iç mekanındaki özellikler arasında.

kazanmış. Araçta Yılın sonuna doğru Avrupa’da satışa sunulması beklenen makyajlı Audi Q5, ilk etapta yalnızca 2.0 litre dört silindirli turbo dizel üniteyle satılacak. 12V hafif hibrit sistemle desteklenen motor, 22 km/s’in altındaki hızlarda devreye girebilen start/stop fonksiyonu ile yakıt ekonomisine katkı sağlayacak. Söz konusu ünitede azot oksit (NOx) salımını daha da düşüren çift dozlu SCR teknolojisi de mevcut. Yurt dışında Audi Q5’in fiyatının 43 bin dolar olacağı düşünülüyor.

inç arasında değişiklik gösteren yeni jantlara yer verilmiş. Arka bölümde ise tamponun kenarlarına eklenen sahte hava çıkışları ve yeni difüzör ile makyajlı

World Media Group (WMG) Haber Servisi

Q5’in sportif görünümüne vurgu yapılmış.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 43


Endüstri

Dassault Systèmes Vertical Aerospace Ortaklığı

Vertical Aerospace, Yeni Nesil Seraph eVTOL Uçaklarını Dassault Systèmes’in 3DEXPERIENCE Bulut Sistemiyle Geliştiriyor.

D

assault Systèmes havacılık endüstrisinde inovasyona katkı sağlayan ve uçak yolculuğunu kişiselleştirip karbon içermeyen bir deneyim haline getirerek insanların uçuş alışkanlıklarında bir devrim yaratmayı hedefleyen İngiliz Vertical Aerospace şirketiyle çalıştığını duyurdu. Şirket, dikey kalkış ve iniş yapabilen tamamen elektrikli uçaklarının üçüncü nesil prototipini geliştirmek için bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformunu kullanıyor. 44 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Vertical Aerospace’in 100 mühendis ve teknik uzmandan oluşan ve hızla büyüyen ekibi uzaktan çalışırken bile, eVTOL uçak prototipinin karmaşık gelişim sürecini yönetmek için bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformunu temel alan “Reinvent the Sky” endüstri çözümü deneyimini kullanacak. Bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformu, farklı ihtiyaçları karşılamak için tasarım, mühendislik, test ve üretim disiplinlerini işletme genelinde ortak tek bir dijital platformda bir araya getiriyor.


Endüstri

Dassault Systèmes Havacılık ve Savunma Endüstrisi Başkan Yardımcısı David Ziegler ise yaptığı açıklamada şunları kaydetti: “Vertical Aerospace gibi inovasyon liderleri, sürdürülebilir mobilite ekseninde güçlü vizyonlarını geliştirmek ve yeni endüstriler yaratmak için bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformunu kullanıyor. İşletmelerin çalışma şekillerini baştan tasarlamak zorunda kaldığı mevcut konjonktürde, bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformu, sunduğu yüksek performansa ek olarak güvenli ve etkili veri erişimi de sağlayarak ürün tasarımı ve mühendislik süreçleri için en geniş kapsamlı uygulama portföyüne dünyanın her yerinden erişebilme imkanı tanıyor.” Konuyla ilgili yorum yapan Vertical Aerospace Uçuş Sistemleri Entegre Ürün Ekibi (IPT) Lideri Owen Thompson Cheel, şunları söyledi: “Vertical Aerospace olarak uzaktan çalışmaya geçiş yapmadan önce operasyonlarımızı bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformuna taşıdığımız için şanslıyız.Ekibimiz evden çalışmak için ihtiyaç duyduğu her şeye sahip.

Platformu bulut üzerinden kullanarak performansta neredeyse hiçbir fark yaşamadan çalışmaya devam edebildik. Bu durum, bulut tabanlı çalışma için harika bir kullanım senaryosu olma niteliği taşıyor. 3DEXPERIENCE platformu sayesinde kapasiteden ödün vermeden çevikliğimiz ve güvenlik düzeyimizin yanı sıra iş sürekliliğimizi de etkili bir şekilde koruyabildik.” 2019 yılında Vertical Aerospace, en yeni eVTOL uçaklarının uçuş videolarını yayınladı.Üç yolcunun toplam ağırlığına denk gelen 250 kg yük kapasitesine sahip olan Seraph, saatte 80 km (50 mil/sa) hıza kadar çıkabiliyor.Üçüncü nesil eVTOL’un karmaşıklığı dolayısıyla, elektrik sistemleri için gelişmiş işlevler, değişiklik yönetimi, yönetmelikler ve uyumluluğun yanı sıra ekipler arasında daha fazla iş birliği de gerekiyordu.Vertical Aerospace, hava yolculuğundaki karbon salınımına son verme vizyonunu desteklemek adına ayrıntılı bir değerlendirmenin ardından havacılık, enerji ve otomotiv endüstrilerindeki teknolojilerle kendini kanıtlamış olan bulut tabanlı 3DEXPERIENCE platformunu seçti.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

45


Sektör

Sahte Rulmanlarrİsklerİ bİlİn R Sahte rulmanlar küresel bir sorun olup tüm pazarlarda düşük kaliteli ürünleri satın alma riski mevcuttur. Yüksek kaliteli rulman üretiminde lider bir üretici olan NSK; güvenlik tehdidi oluşturan, kullanıcıların düşük güvenilirlik ve yüksek maliyetler ile karşılaşmasına sebep olacak olan bu sorunu gidermeye odaklanmaktadır.

ekabetçi ve kârlı konumunu korumaya yönelik amansız mücadele, pek çok şirketin toplam mülkiyet maliyeti (TMM) ve performans gibi diğer faktörleri göz ardı ederek sadece birim fiyata dayalı satın alma kararları almak zorunda kaldığı bir kültür yaratmıştır. Ancak karşı konulmaz pazarlıklar sonucu yapılan alışverişler genellikle çok daha yüksek maliyetlerle sonuçlanır. Pek çok satın alma ve mühendislik ekibi ise böylesi bir strateji benimsemenin getireceği risk ve tehlikelerden habersizdir. Sonuç, genellikle yanlışlıkla satın alınmış olan sahte rulmanlardır. Fiyat ucuz olabilir ama neticede bütün maliyet genellikle çok daha yüksek olacaktır. Öncelikle bu düşük kaliteli sahte ürünler, hizmete sokuldukları anda daha sık arızaya yol açarak bakım ve arıza maliyetlerini artırırlar. Bu maliyetler çoğu zaman ilk satın alımda harcanan tutardan çok daha fazladır. Sahte ürünlerin menşei Sahte rulmanlar sıklıkla düşük maliyetli ekonomilere sahip ülkelerdeki kontrolsüz kaynaklarda ve kurnaz organizasyonlar tarafından, genellikle kalitesiz ham maddeler kullanılarak düşük ücretli ve vasıfsız operatörlerin kullandığı eski makinelerde üretilmektedir.

46 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Genellikle kötü bir şekilde üretilip depolanan rulmanlar daha sonra, hem alıcıları hem de kullanıcıları yanıltmak için ürünün sahteliğini tamamen gizleyen ve taklit edilen orijinal üreticinin ambalajına benzeyecek şekilde tasarlanmış kutulara yerleştirilir. Sahte rulman alındığında tutarsız kalite de garantidir. Böylesi rulmanlar üretim öncesi deneme süreçlerinden başarıyla geçebilirken sahadaki erken arızaları ile üzerine takıldıkları makine, sistem ve aracın performansı üzerinde belirsizlik yaratacaktır. Bu da nihayetinde marka itibarını tehlikeye atıp satışlara zarar verebilir. Kendini bu durumda bulan pek çok şirket yardım isteyecek ve sonuçta onlara herhangi bir teknik destek ve tavsiye sunulmadığını görecektir. Sahtecilerin genellikle soruları cevaplayacak yerel uygulama mühendislerine sahip olmayacağı gibi; ortada test verileri, ürün kusur değerlendirmeleri veya hata analizleri sunacak modern ve donanımlı teknoloji merkezleri de olmayacaktır. Malzeme önemlidir Sahte rulman üretiminde kullanılan malzemeler ise, NSK’nin de aralarında bulunduğu OEM tedarikçileri tarafından kullanılan malzemelerin kalitesinde değildir.

NSK, onlarca yıllık malzeme bilimi tecrübesinden yararlanarak rulmanlarını modern endüstri uygulamalarının gereklerini karşılayacak şekilde tasarlar. Rulman güvenilirliğinde en önemli faktör çelik kalitesi olup 20 katı aşan bir çalışma süresi farkı (orijinal ürün ile sahte ürün arasında) oldukça sık rastlanır bir durumdur. 100 Cr6 (veya Japon standardında SUJ2) gibi alaşımlı rulman çeliklerinin yorulma süresi, esasen kalıntı içeriğine bağlıdır. Özellikle oksit veya metalik olmayan kalıntılar, yuvarlanma yolu yüzeyi altında olumsuz etkilere yol açar. Örneğin, eritme sırasında oksidasyon yoluyla oluşan alüminyum oksit kalıntılarının rulmanın yorulma süresinde önemli bir düşüşe yol açtığı bilinmektedir. Bu etki, alüminyum oksit kalıntılarının nispeten daha sert olmasından ve çeliğin dövme gibi işlemlere tabi tutulması sırasında ayrışmalarından kaynaklanmaktadır. Ayrışma sırasında kalıntılar küçülüp mikro yapıyı zayıflatır. Önde gelen bir çelik üreticisi ile çalışmakta olan NSK, bu negatif etkiyi önlemek üzere, Z Çelik, EP Çelik ve BNEQARTET gibi malzemeleri geliştirmiştir. Şirket ayrıca metalik olmayan içeriği azaltıp yorulma süresini uzatan özel eritme işlemleri de kullanmaktadır.


Sektör Sahte ürünlerde, ısıl işlem de genellikle hiç uygulanmayan ya da eksik uygulanan bir faktördür. Bu da çeliklerin ve sonuç olarak rulmanların, belirli özelliklerini olumsuz etkilemektedir. NSK’nın SHX çeliği gibi malzemeler ise yüksek çalışma sıcaklıklarında aşınmaya karşı direnç sağlayan özel bir ısıl işleme tabi tutulmaktadır. Bu tip rulmanların kullanımı, yalnızca sıcaklığın sürecin doğal bir parçası olduğu durumlarda değil yüksek iş mili hızlarının tahrik bileşenlerinde yüksek sıcaklıklar ürettiği, takım tezgahı gibi uygulamalarda da gereklidir. Geliştirme sürecinde SHX çeliği özellikleri, kapsamlı yıpranma ve yüzey yorulma süresi testleri ile kanıtlanmıştır. Sahte ürün üreticileri bu tip bir ürün geliştirme süreci ve analizi sunmazlar.

1) Sahte ürün üreten bir üreticinin tesisinde bulunan paketli, sahte NSK rulmanı

Mücadele devam ediyor NSK, sahte üreticileri belirleme ve kovuşturma çabalarına kapsamlı bir şekilde devam ediyor olsa da, tavsiye açıktır: Müşteriler, NSK ürünlerini satın alırken dikkatli davranmalıdır. Yalnızca Yetkili NSK distribütörü gibi güvenilir kaynaklardan alış veriş yapınız. Sahte rulman endüstrisi hakkında ek bilgiye www.stopfakebearings.com adresinden erişilebilirsiniz.

2) Sahte NSK rulman kutusu detayları

3) Paketinden çıkarılmış sahte bir NSK rulmanı

4) Sahte bir rulmanın yakından görünüşü

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

47


Moda

Türk modası dİjİtalden pazarlanacak Haziran ayıyla birlikte dünya genelinde normalleşme adımlarının atılmasıyla birlikte mağazalar tekrar kapılarını açtı, alıcıların taleplerinde artışlar yaşanmaya başladı. İhracatçılarımızla, tedarikçilerimizi Global Apparel Sourcing Expo 2020 Fuarı’nda dijital ortamda buluşturacağız” dedi. Hazırgiyim ihracatında yüzler gülmeye başladı

T

ürkiye’ye 2019 yılında 27 milyar doların üzerinde döviz kazandıran Türk moda endüstrisi, pandemi döneminde dijital fuarlarla ihracattaki kan kaybının önüne geçmeyi amaçlıyor. Türkiye’nin ilk dijital fuarını 1-4 Haziran 2020 tarihlerinde Shoedex2020 Ayakkabı, Çanta ve Deri Aksesuarları Fuarıyla gerçekleştiren Türk Moda Endüstrisi, 15 Temmuz - 14 Ağustos 2020 tarihlerinde Global Apparel Sourcing Expo 2020 Fuarı’nda ihracatını arttırmak için efor sarf edecek. Uluslararası Hazır Giyim Federasyonu (IAF), Sourcing Journal yayımları ve Türkiye’de 1200’e yakın üyesi bulunan Foursource B2B dijital platformunun işbirliği ile gerçekleştirilecek Global Apparel Sourcing Expo 2020 Fuarı’na, Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği üyelerinin katılımını organize etmek için çalışma başlattı. 48 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Fuara 120’den fazla ülkeden 15 bin satın almacının katılım sağlayacağı bilgisini veren Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, pandemi sonrasında, fiziki fuarları uzun bir süre daha gerçekleştirmenin mümkün gözükmediğini, bu süreçte ihraç ürünlerini pazarlamada dijital fuarların olmazsa olmaz konumuna geldiğine dikkati çekti. Pandemi dönemine Türk ihracatçılarının hızla uyum gösterdiğini dile getiren Sertbaş, “Global Apparel Sourcing Expo 2020 Fuarı’nı düzenleyen kurumların işbirliğinin oluşturduğu sinerji bu sürece dahil olma konusunda cesaretlendirdi. Bu işbirliği geniş bir netwörk, veri bankası sağlıyor. Covid19 sürecinde ilk aylarda konfeksiyon ürünlerine karşı bir talep düşüklüğü yaşandı. Zincir mağazalar kapandı.

Türkiye’nin Haziran ayındaki Hazırgiyim ihracatının yüzde 25’lik artışla 1 milyar 353 milyon dolara, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin Haziran ayındaki ihracatının ise yüzde 29’luk artışla 104,2 milyon dolara çıktığı bilgisini veren EHKİB Başkanı Sertbaş sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünya genelinde Mart-NisanMayıs aylarında ötelenen talep, Haziran ayında realize oldu. Hazırgiyim sektöründe yüzler gülmeye başladı. Bu toparlanmanın Temmuz ayında da devamını bekliyoruz. Global Apparel Sourcing Expo 2020 Fuarı ihracatçı firmalarımıza yeni ihracat bağlantıları için fırsatlar sunacak.” Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, Global Apparel Sourcing Expo 2020 Fuarı’na katılacak ilk 25 üyesi için katılım ücretine destek kararı aldı.


Boya

San Deco Stencil Serİsİ Sanatın İzİ Duvarlarınızda Kalsın Dekoratif boya alanındaki uzmanlığı ile bugüne kadar birçok koleksiyona imza atan San Deco, yeni stencil koleksiyonu ile sıradanlıktan uzak, sanata yakın bir tavır sergiliyor. Tasarımcı Alev Pilevne’nin San Deco için hazırladığı bu yepyeni stencil koleksyonunda “Zen Bahçeleri”nden “Fas Avluları”na, “Doğa Motifleri”nden “Hindistan”a uzanan dört farklı konsept ve dört farklı hikaye yer alıyor.

Tplanaasarımın ve kişiselleştirilmiş formların ön çıktığı günümüzde, duvarların da farklı

tasarımlara açık olduğu bilinciyle yeni stencil koleksiyonunda tasarımcı Alev Pilevne ile işbirliği yapan San Deco, Doğa Motifleri, Fas Avluları, Hindistan Damask ve Zen Bahçeleri gibi farklı konseptleri ve ilhamları iç mekanlara taşıyor. İster bütün bir duvarda, isterse de tekil bir detay olarak kullanılabilecek stencil tasarımı ile mekana farklı bir hava ve yeni bir hikaye kazandırabilmek mümkün.

Zen Bahçeleri Yeşille birlikte huzur veren Zen Bahçeleri, iç dünyamıza dönüşün temsili olarak duvarlara sakinleştirici bir etki bırakıyor.

Doğa Motifleri Her biri üç farklı boyda, altı farklı desenden oluşan Doğa Motifleri serisinde doğa iç mekanlara izini bırakıyor. Modern yaşamın yeşile olan hasreti bazen bir yaprak figüründe, bazen gül, bazen de bir karanfil motifinde giderilmek isteniyor. Fas Avluları Geleneksel mimarisiyle huzurun, mavinin, beyazın ve dinginliğin sembolü olan Fas, Tunus ve Casablanca gibi şehirlerden ilham alan seri, bu motiflerle Fas avlularının huzurlu yapısını iç mekanlara taşıyor. Hindistan Damask Yüzyıllardır tasarımın vazgeçilmezi olan Damask desen, Tac Mahal’den günümüze kadar uzanan büyülü aşk öyküsünü Hint kınası motiflerinin yanı sıra artık duvarlarımıza da yansıtıyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

49


Otomotiv

Lucid Air Eylül’de Gelİyor

Elektrikli otomobil üreticisi Lucid Motors, elektrikli sedan Air’in seri sürümünü 9 Eylül’de çevrimiçi olarak sunacak. Firma yetkilileri, iç ve dış tasarımın son halini, yeni özellikleri, fiyatları ve mevcut yapılandırmaları ayrıntıları ile ortaya çıkaracaklarını belirtiyorlar.

Lucid Air’in lansmanının önce Nisan ayında New

York Otomobil Fuarı’nda gerçekleşmesi planlandı, ancak bu durum Covid-19 virüsü nedeniyle iptal edildi.

50 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

ABD medyası, COVID 19 salgınının ve ABD’deki kamusal yaşamla ilgili kısıtlamaların Lucid Motors’taki çalışmaları da etkilediğini ileri sürdü.

Lucid, ABD’nin Arizona eyaletinde bulunan Casa Grande’deki üretim tesisinin ilk inşaat aşamasını bu yılın sonundan önce tamamlamayı planlıyor, böylece ilk araçlar muhtemelen 2021’in başından itibaren teslim edilecek. ABD’de özellikle elektrikli otomobiller için inşa edilecek tesis diğer üreticiler tarafından brülör üretimi için inşa edildi ve ancak daha sonra elektrik üreticileri tarafından devralındı. Lucid Motors, yalnızca son 90 günde 160 yeni çalışan istihdam ettiğini söyledi. Bu yıl sonuna kadar 700’den fazla yeni işe alım yapılması planlanıyor.


Otomotiv

Ekonomik Nokta Dergisi - SayÄą 289 - 2020

53


Bankacılık

Kamu Bankalarında Dövİz Açığı Dolar/TL uzun bir süredir 6,85 civarına demir atarken, kamu mevduat bankalarının döviz pozisyonu açığı 26 Haziran’da 6,7 milyar dolara ulaştı ve yasal öz kaynakları toplamına oranla yüzde 20’lik yasal sınırı aştı.

B

DDK yönetmeliğine göre, kamu bankalarının açığın nedenlerine ilişkin BDDK’ya bildirimde bulunması ve iki hafta içinde de açığı yasal sınırın altına çekmesi gerekiyor. Döviz açığı, bankaların döviz yükümlülüklerinin döviz varlıklarını aşmasından kaynaklanıyor. Sözcü Gazetesine konuşan, Doç. Dr. Aysel Gündoğdu, kamu bankalarına dövizi belirli bir aralıkta tutma görevi verilmiş gibi göründüğünü, döviz açığı nedeniyle kamu bankalarının yüksek risk üstlendiğini, kamu

52 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

bankalarına bu kadar yüklenilmesinin bankacılık sektöründe dengeleri bozduğunu dile getirdi. Ekonomist Uğur Gürses, kuru belirli bir seviyede tutmanın bedelinin TCMB’de rezerv kaybı ve kamu bankalarında yüksek döviz açığı olarak ödendiğini söyledi. Dolar/TL kuru uzun süredir 6,85 civarında çok dar bir aralıkta hareket ederken, kamu mevduat bankalarının döviz pozisyonu açığı yasal sınırları aştı. Döviz pozisyonu rakamı, bilanço içi ve bilanço dışı döviz varlık ve yükümlülüklerinin farkından elde ediliyor.

Yükümlülükler varlıklardan fazlaysa açık pozisyon ortaya çıkıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, yasal özkaynağı 222 milyar 510 milyon TL olan kamu mevduat bankalarının 26 Haziran 2020 itibarıyla 45 milyar 970 milyon TL’lik net döviz açık pozisyonu bulunuyor. Açık pozisyonun yasal öz kaynağa oranı ise yüzde 20,65 ile BDDK’nın belirlediği yüzde 20’lik sınırın üzerinde yer alıyor.


Enerji

Dİjİtal Trafo Merkezİ Otomasyon Sİstemlerİ Gİrİşİmİ Başladı DSAS girişimi, elektrik trafo merkezlerini açık kaynaklı teknoloji ile optimize ederek bu zorlukları hafifletmeyi amaçlıyor.

A çık kaynaklı projeler yoluyla güç şebekesi altyapısını

iyileştirmeyi amaçlayan - kar amacı gütmeyen LF Energy, karbon şebekesine karşı küresel çabayı hızlandırmak için güç şebekesinin modülerliğini, birlikte çalışabilirliğini ve ölçeklenebilirliğini, 2050 yılına kadar artırmak için Dijital Trafo Merkezi Otomasyon Sistemleri (DSAS) girişimini başlattı. Proje; T&D World, GE Yenilenebilir Enerji, Schneider Electric, RTE, Alliander

ve enerji sektöründeki diğer kuruluşlarla ortaklaşa başlatıldı. Girişim, fosil bazlı yakıtlardan temiz enerji kaynaklarına geçiş, yenilenebilir enerji ve elektrikli araçlar gibi güç kaynağı ve talebinde dalgalanmalara neden olan değişken koşullara yol açmıştır. Bu nedenle, güç şebekesi operatörleri artık şebekenin sabit kalmasını ve güç kaynağını ve talebi optimize etmesini sağlamak için daha büyük zorluklarla karşılaşmaktadır.

Bu alt istasyonlar, şebeke kullanıcılarını ve şebeke voltaj seviyelerini birbirine bağlayan şebekelerin kesişme noktasını oluşturur. Modern, açık kaynaklı teknoloji kullanarak dijital trafo merkezleri, genişletilmiş dinamik koruma ayarları, daha iyi veri yönetimi yetenekleri ve artırılmış uyarlanabilir otomasyon fonksiyonları ile güç kaynağı ve talepteki değişikliklere daha verimli bir şekilde uyum sağlayabilir. World Media Group (WMG) World Service

3DEXPERIENCE® WORKS Ürün Gelİştİrme Sürecİnİ Bulut tabanlı ürün geliştirme, çalışma biçiminizi dönüştürmeye hazır.

3

D EXPERIENCE WORKS ürün geliştirme araçları bir sonraki aşamaya geçti. Şimdi test sürüşü yapma zamanı. Hazır olduğunuzda, tüm geliştirme sürecinizi ve paydaşlarınızı bulut ortamında birbiriyle bağlantılı hale getirerek çalışma şeklinizde devrim yaratma zamanı.

Bunu daha önce duymuş muydunuz? 3DEXPERIENCE WORKS demo videolarıyla kendi gözlerinizle görebilirsiniz. Bu demo serisini izleyerek 3DEXPERIENCE WORKS portföyünün daha önce hiç olmadığı kadar iş birliği yaparak ürün tasarlamanıza ve yönetmenize nasıl yardımcı olduğunu öğrenebilirsiniz.


Tarım

Tarım ürünlerİ İhracatında yüzde 43’lük artış

Yeni Normale EİB’den Rekorlu Başlangıç Hazır Giyim İhracatı Zirveye Oturdu EİB İhracatında Haziran Bereketi

Haziran Ayında EİB’den 1 Milyar 30 Milyon Dolarlık İhracat...

E

ge İhracatçı Birlikleri, korona virüs sonrasında Haziran ayında başlayan yeni döneme ihracat rekoruyla giriş yaptı. 2019 yılı Haziran ayında 851 milyon dolar olan EİB ihracatı, 2020 yılı Haziran ayında yüzde 21’lik artışla 1 milyar 30 milyon dolara yükseldi. 2020 yılının ilk yarısını 5 milyar 881 milyon dolar ihracat rakamıyla geride bırakan Ege İhracatçı Birlikleri, son 1 yıllık dönemde Türkiye’ye 12 milyar 682 milyon dolar döviz kazandırdı.

54 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Haziran ayında Ege İhracatçı Birlikleri’nin sanayi ürünleri ihracatı yüzde 8’lik artışla 483 milyon dolardan, 522 milyon dolara çıkarken, en çok artış tarım ürünlerinde yaşandı. Ege İhracatçı Birlikleri üyesi tarım ihracatçıları 2019 yılı Haziran ayında 302 milyon dolar olan ihracatlarını, 2020 yılı Haziran ayında yüzde 43’lük artışla 433 milyon dolara taşıdılar. EİB’den yapılan Madencilik sektörü ihracatı ise; yüzde 13’lük gelişimle 74 milyon dolara çıktı.

Hazırgiyim ihracatı zirveye çıktı Ege İhracatçı Birlikleri çatısı altındaki 12 ihracatçı birliğinin 11 tanesi Haziran ayında ihracatını arttırmayı başarırken, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği 104 milyon dolarlık ihracatla 3 ay aranın ardından zirveye çıktı. Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği, Haziran ayında ihracatını yüzde 8 arttırarak 98 milyon 281 bin dolara taşıdı ve zirve ortağı oldu.


Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar Sektörü her ay rekor kırıyor 2019 ve 2020 yıllarında Ege Bölgesi’nin ihracat artış rekotrmeni olan Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Haziran ayında yeni bir rekora daha imza attı. Hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektörü yakaladığı yüzde 179’luk ihracat artış hızıyla ihracatını 47,7 milyon dolara taşırken, son 1 yıllık dönemdeki ihracatı 500 milyon doları aşarak 514 milyon dolara yükseldi. Yaş meyve sebze ve mamulleri ihracatı istikrar abidesi Pandemi döneminde ihracatını arttırabilen sayılı sektörler arasında yer alan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, Haziran ayında yüzde 36 artışla hanesine 90 milyon dolarlık ihracatı yazdırdı. EYMSİB, Haziran ayında EİB bünyesindeki 7 tarım birliği arasında en fazla ihracat gerçekleştiren birlik oldu. Tütün sektörü ihracatını yüzde 43 arttırdı

Ege Tütün İhracatçıları Birliği, Haziran ayında ihracatını yüzde 43’lük artışla 81,5 milyon dolara taşırken EİB bünyesinde 12 ihracatçı birliği arasında dördüncü sıranın sahibi oldu. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği 78,7 milyon dolarlık ihracata imza attı. Ege Maden İhracatçıları Birliği, Haziran ayında 74 milyon dolarlık ihracat performansı gösterirken, Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ihracatını yüzde 34’lük artışla 62 milyon dolara taşıdı. Kuru meyve ihracatı yüzde 47 arttı Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, yeni normalleşme döneminde ihracatını yüzde 47’lik artışla 58,4 milyon dolara yükseltti. Haziran ayında, Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği 16,4 milyon dolar ihracatı kayda alırken, Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği ihracatını yüzde 24 arttırdı ve 12,7 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandırdı. Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Haziran ayında, 8,3 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

Tarım Eskinazi: “Temmuz ayında da artış sürecek” Covid-19 sonrasında dünya genelinde ihraç pazarlarında talep düşüşleri yaşandığını belirten Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Haziran ayında dünya genelinde atılan normalleşme adımlarıyla birlikte talep artışı yaşandığını, Haziran ayındaki ihracat artışının Temmuz ayında da devamını beklediklerini kaydetti. Türk ihracatçılarının yeni normal dönemine çok hızlı adapte olduklarının altını çizen Eskinazi, “İhraç ürünlerimizi pazarlamak için dijital fuarlar, ticaret heyetleri düzenlemeye başladık. Türk ihraç ürünlerimizin tanıtımını gerçekleştiriyoruz ve ihracatımızı devam ettiriyoruz. Ticaret Bakanlığı’nın bu süreçte sanal fuarlar, ticaret heyetleri ve eticaret sitelerine üyelik desteğini devreye alması ihracatçılarımızın elini güçlendirdi. 2020 yılının ikinci yarısında talep artışına bağlı olarak, ihracatta yaşanacak toparlanma ile Ege İhracatçı Birlikleri olarak 2020 yılı için belirlediğimiz 15 milyar dolar ihracat hedefine ulaşacağımıza inanıyoruz” şeklinde konuştu.

Alman Trafo Üretİmİ Yıllık Bazda Yüzde 26 Arttı

A

lmanya’daki elektrik güç transformatörleri üretimi; 2020 yılının ilk çeyreğinde, 2019’un ilk çeyreğine göre yüzde 26 arttı. Alman gerçek zamanlı iş zekası sağlayıcısı Fygen’e göre, orta ve büyük güç transformatörleri (10 MVA’dan yüksek olanlar) için yüzde 22’lik bir artış olurken, daha küçük

dağıtım transformatörleri için üretim değeri yüzde 47 arttı. Tüm transformatör boyutları için üretimdeki ortalama yükseliş yüzde 26 oldu. Güncel istatistiksel veriler, 1 MVA kapasiteyi aşan tüm elektrik güç transformatörleri için üretim değerini kapsar. Kapsama alanı, küçük, orta ve büyük boyutlu transformatörlerin yanı sıra dağıtım transformatörlerini içerir. Veriler her üç aylık dönemin sonunda güncellenir. Fygen ayrıca, profesyonellerin dünya çapında 35’ten fazla transformatör şirketinden sipariş alma ve satış trendlerini üç ayda bir izlemelerini

- küresel güç trafosu ihracat ve ithalatlarını takip etmelerine olanak sağlıyor. Transformatör yağı, transformatör kademe değiştiricileri, transformatör yalıtım ürünleri, transformatör tankları ve transformatörler için elektrikli çelik tedarikçileri de dahil olmak üzere güç trafosu işinde tanınmış bir dizi üretici bu hizmetten faydalanıyor.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

55


Girişim

Gİrİşİmcİlİk Vakfı Fellow 2020 başvuruları başladı Son Başvuru Tarihi: 13 Temmuz

Türkiye’de girişimcilik ekosistemini geliştirmek ve gençlere ilham vermek üzere kurulan Türkiye Girişimcilik Vakfı’nın Fellow 2020 Programı için başvurular başladı. 13 Temmuz’a kadar programa başvuran üniversite öğrencileri, bir yıl boyunca 500 TL burs alma, girişimcilik alanında ilham kaynağı olan rol modellerle tanışma, girişim elçileri olarak farklı etkinlik ve projelerde yer alma ve uluslararası girişim ağına katılma şansına sahip olacak.

G

irişimcilik potansiyeli yüksek olan gençler için özel olarak hazırlanan Fellow Programı’na katılmak ve GİRVAK fellow’u olabilmek için geri sayım başladı. Hibrit Model ile hem online hem de offline olarak içeriklere, uzmanlara, eşsiz bir networke erişebilme ve yenilikçi metotları deneyimleyebilme şansına sahip olmak üzere Fellow 2020 Programı’na katılmak isteyen öğrenciler, 13 Temmuz’a kadar www.girisimcilikvakfi.org adresindeki başvuru formunu doldurarak başvurularını gerçekleştirebilecek. Programın seçim süreci Dünyada ve Türkiye’de eşi benzeri olmayan, bilimsel ve yenilikçi seçim süreci beş aşamadan oluşuyor. Önce online doldurulan CV’ler puanlanıyor, ikinci aşamada Girişimcilik Vakfı Fellow Programı’na dâhil olmak için “Motivasyonun ne?”, “Neden bu programda olmalısın?” sorularının cevaplarının anlatıldığı, maksimum üç dakikalık bir YouTube videosu hazırlanıyor. Ardından adaylar ön seçim komitesi ile online olarak mülakat yapıyor. Sonrasında beş dakika süren Visual Questionary ve ardından yönetim kurulu üyeleriyle yüz yüze mülakat gerçekleşiyor. 56 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Fellow Programına kimler başvurabilir ? Fellow Programına, Türkiye’de ikamet edip T.C. vatandaşı olan, bir üniversiteye girmeye hak kazanmış ve kayıt yaptırmış, üniversitelerin 1, 2, 3 ve 4. sınıflarında okuyan 17 - 24 yaşları arasındaki tüm gençler katılabiliyor. Gençleri neler bekliyor? Fellow Programı’na katılma şansı bulan gençler, program kapsamında ulusal ve uluslararası bir ağın parçası oluyor. Her iki ayda bir rol model alabilecekleri başarılı girişimcilerle bir araya gelerek onların hikâyelerinden ilham alma fırsatını yakalayacak olan girişimci adayları, üniversitelerinde girişim elçileri olarak görev alıyor. Seçilen Fellow’ların en önemli misyonları arasında kendi çevrelerinde girişimcilik kültürünü yaymak, çarpan etkisi yaratmak ve Girişimcilik Vakfı’nın “giveback” felsefesi doğrultusunda toplumdan aldıkları destekle kazandıkları deneyimi yine toplumla paylaşarak başarıyı çoğaltmak bulunuyor. Seçim sürecini başarıyla tamamlayan Fellow’lar aynı zamanda program kapsamında bir yıl boyunca aylık 500 TL burs almaya hak kazanıyor.


Girişim

FellowUp etkinliklerinde tematik içerikler üzerine alanında uzman kişiler misafir ediliyor. Uzmanların çalışma alanlarındaki başarıları ve kendi öğrendiklerini gençler birinci elden dinliyor. Programa katılan gençler, istedikleri alanlarda kendilerini geliştirebilmeleri için çeşitli uzaktan eğitim araçlarına ve programlarına katılabiliyor. Ayrıca Fellowların kendi girişimlerini hayata geçirebilmeleri için ihtiyaç duyabilecekleri çeşitli hizmetlerden ücretsiz veya indirimle yararlanabilecekleri destekleri içeren GBOX da program boyunca erişime açık oluyor. Gençlerin girişimcilik ekosistemi içerisinde farklı etkinliklere katılabilmeleri ve farkındalık yaratıp kendi dünyalarına olumlu etki edebilmeleri için fuar, kongre ve atölyelere davet ediyoruz. GİRVAK, kurumsal işbirlikleri geliştirerek Fellowlarının inovasyon takımlarına, staj programlarına ve girişimcilik yarışmalarına katılımlarını kolaylaştırıyor.

Girişim Elçileri Fellow Programı’na seçilen üniversite öğrencileri hem programdan aldıkları ilhamı çoğaltmak hem de çarpan etkisi ile girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak için üniversitelerinde girişimcilik etkinlikleri düzenliyorlar. Fellow’lar Giveback kültürünün bir aşaması olarak katıldıkları her etkinlikten ve kendi deneyimlerinden yılda en az 3 blog yazısını Girisimle.com adresine yazıyorlar.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 57


Teknoloji

İngİltere OneWeb Uydu Şİrketİnden Hİsse Satın Alıyor İngiltere, OneWeb uzay araştırma ve uydu şirketinden 400 milyon sterlinlik hisse satın alıyor.

A

vrupa Birliği’nden yeni ayrılmış olan Birleşik Krallık, Avrupa Birliği ile ortak şekilde kullanılan bazı uygulama ve sistemlerden de yavaş yavaş ayrılıyor. Avrupa Birliği’nin kullandığı Galileo Uydu Navigasyon Sistemi de bunlardan birisi. Bu nedenle İngiltere OneWeb uydu şirketinden oldukça büyük bir hisse aldı. OneWeb şirketi büyük hedeflere sahip olmasına rağmen çok da başarılı bir şirket olduğu söylenemez. Geniş bant sağlamak için uzay aracı ağı kurmaya çalışırken Mart ayında iflas etti ve OneWeb, finansmanı sağlayamadıktan sonra iflas koruması için Amerika Birleşik Devletleri’ne başvurdu.

58 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Birleşik Krallık Hükümeti, Hindistan Telekom şirketi Bharti Global’i de içeren konsorsiyumun (şirketler birliği) bir parçası olan OneWeb’e hem destek olmak için hem de başarılı işlere imza atmak için 400 milyon sterlinlik yatırım yapıp önemli bir hisse payı alacak. OneWeb, dünya yüzeyindeki terminallerine internet bağlantısı sağlamak için düşük irtifa uydularından oluşan bir filo kullanarak, kaynağı uzaydan gelen, geniş bant aralığına sahip internet projesinde çalışan birkaç şirketten biridir. Bu projesi OneWeb Uydu Takımyıldızı (OneWeb Satellite Constellation) olarak isimlendirilmektedir. Şimdiye kadar projeler için 74 uyduya sahip olsa da 650 uzay aracına (uydu) ulaşmayı planlayan şirket, Kuzey Kutbu için bile internet kapsama alanı sağlamayı planlıyor.

İngiltere OneWeb Uydu Takımyıldızı İnşasına İzin Verecek Birleşik Krallık şirketin yüzde 20 hissesini aldı ve OneWeb’in uydu takımyıldızının inşasını tamamlamasına izin vereceğini söyledi. İngiliz hükümeti şirketin hisse alımı ile ilgili yaptığı açıklamada “İngiltere’yi bilim, araştırma ve geliştirmede dünya lideri yapıyor.” dedi. İşletme, Enerji Ve Sanayi Stratejisi Bakanı Alok Sharma “Anlaşma, Birleşik Krallık’ta gelişmiş üretim tabanımızı daha da geliştirme fırsatı sunuyor.” dedi. Birleşik Krallık, Avrupa Birliği’nden ayrıldıktan sonra Galileo uydu navigasyon sistemine erişimini kaybetti. Ayrıca, kendi küresel uydu sistemi kurma planları da maliyet endişeleri yüzünden askıya alınmıştı.


31 Ocak tarihinden bu yana sürekli ertelendi ve sonunda anlaşma sağlanarak bu yolda önemli adımlar atılmış oldu. OneWeb yaptığı açıklamada, şirketin en kısa zamanda faaliyetlerine en hızlı şekilde devam etmek istediğini söyledi. Bu haber ile birlikte OneWeb bazı uzay uzmanları tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu.

Leicester Üniversitesi’nde bir uzay politikası uzmanı olan Dr. Bleddyn Bowen The Guardian, kanıtlanmamış bir teknolojiden başka bir şey olmadığını söyledi ve Uydu Takımyıldızı projesinin uzay filosunun düşük Dünya yörüngesinde olduğunu, ancak diğer ülkelerin navigasyon sistemlerinin orta Dünya yörüngesinde olduğunu belirtti.

Teknoloji Ayrıca diğer köklü şirketler de bu yolda emin adımlarla ilerlemekte. SpaceX daha da büyük bir ağ kuruyor ve Amazon uzun zamandır kendi uzay ağını kuracağından bahsetti. 650 uzay aracına ulaşmayı planlayan şirket sadece 74 uzay aracına sahip. Zahmetli ve teknik olarak zor olan bu iş çoğu insan için büyük bir soru işareti olmaya devam ediyor.

Nasa, ‘Mars Kaşİfİ’nİn Fırlatılışını Yenİden Erteledİ NASA, Mars’a göndermeyi planladığı gezginci keşif aracı Perseverance’ın uzaya fırlatılmasını yeniden erteledi. Keşif Helikopterini De Mars’a Götürecek

A

BD Havacılık ve Uzay Ajansından (NASA) yapılan açıklamada, 22 Temmuz’da yapılması planlanan fırlatışın “fırlatma sistemlerindeki bir arızanın giderilmesi için ilave zamana ihtiyaç duyulması nedeniyle 30 Temmuz veya sonrasına ertelendiği” belirtildi. Açıklamada, arızanın ateşsiz fırlatma testi sırasında bir sıvı oksijen sensör göstergesinin nominal değerlerin üzerine çıkmasından kaynaklandığı, fırlatış ekibinin durumu incelemek üzere zamana ihtiyaç duyduğu kaydedildi.

Gezginci keşif aracının, 30 Temmuz ile 15 Ağustos arasındaki uygun tarihte, Atlas 5 roketiyle Florida’daki Cape Canaveral Uzay Merkezi’nden fırlatılması planlanıyor. Adı “sebat” anlamına gelen Perseverance, NASA’ya bağlı Jet İtki Laboratuvarı tarafından üretildi. Mars’a 2011’de gönderilen Curiosity

gezginci keşif aracına benzer tasarıma sahip aracın, Kızıl Gezegen’in Jezero Krateri yüzeyinde incelemeler yapması hedefleniyor. Araç, 23 kamera ve 2 mikrofon donanımının yanı sıra “Ingenuity” adı verilen uzaktan kumandalı keşif helikopterini de Mars’a götürecek. Perseverance’ın 17 Temmuz’da yapılması planlanan fırlatışı, farklı arızalar nedeniyle önce 20 Temmuz’a, ardından 22 Temmuz’a ertelenmişti.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 59


Fİnans

Moody’s Tekrar Uyardı

Kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye ekonomisinin bu yıl yeni tip Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle sert şekilde küçüleceğini, gelecek yılda reel büyüme kaydedilebileceğini öngörürken, 2018’dekine benzer yeni bir kur şoku için uyarıda bulundu. Yabancı finansman desteğin ve ABD ile ilişkilerin iyileştirilmesinin ekonomiye olumlu katkı yapacağı belirtilirken, “Türkiye’nin negatif görünümü göz önüne alındığında pozitif görünüm ya da not yükseltilmesi ihtimali son derece düşük” denildi.

M

oody’s’in Türkiye ile ilgili yayınladığı ve kredi notu derecelendirmesi niteliği taşımayan raporda, Türkiye’nin kredi profilinin ‘geçen üç yılda aşınan kurumsal ve yönetim gücündeki aşınmayı, uygulanan politikalardaki belirsizliği ve dış kırılganlıkları’ yansıttığı belirtilirken, “Türkiye’nin finans piyasaları 2019’da geçici olarak istikrar kazandı, ancak o tarihten bu yana politikaların yönü ve şeffaflık konusundaki yeni endişeler istikrarı bozdu” ifadeleri kullanıldı. Raporda, politikaların ve şeffaflık konusundaki endişelerin rezervlerin daha da azalmasına, dolarizasyonun artmasına ve kurda tekrar yükselişe yol açtığı vurgulanırken, “Enflasyon ve dış kırılganlıklar yüksek seyretmeye devam ediyor, cari işlemler dengesinde dengenin neredeyse sağlanmasına rağmen lirada devam eden zayıflık bu duruma uygun koşullar yaratıyor” dendi.

60 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

“2021’de reel büyüme bekliyoruz” Raporda Türkiye ekonomisine ilişkin şu ifadeler kullanıldı: “Türkiye’de reel GSYH’nin 2020’de koronavirüs şoku nedeniyle sert daralmasını, 2021’de reel büyüme kaydedilmesini bekliyoruz. “Enflasyon ve dış kırılganlıklar yüksek seyretmeye devam ediyor, cari işlemler dengesinde dengenin neredeyse sağlanmasına rağmen TL’de devam eden zayıflık bu duruma uygun koşullar yaratıyor.

“2018’deki gibi kur krizine yol açabilir” “Türkiye’de jeopolitik tansiyonun tekrar artması ve stagflasyonun daha da sürmesi ihtimali 2018’deki kur krizi veya zorlu koşulların tekrarlanmasına yol açabilir.

“Uygun demografisi ve çeşitlendirdiği ticaret ortaklıkları, AB ile gümrük birliği kredi notu açısından Türkiye’nin güçlü unsurları. Ilımlı borç yükü yetkililere bir miktar mali esneklik sunuyor. “Türkiye’nin negatif görünümü göz önüne alındığında pozitif görünüm ya da not yükseltilmesi ihtimali son derece düşük. “Dış finansal destek ve ABD ile gerilimin azalması kredi notunu olumlu etkileyebilir. “Türkiye’nin kredi notu yurtdışından fonlama gereksinimlerini destekleyici etkin bir politika çerçevesi izlenmemesi, enflasyon baskılarının azaltılmaması ve ülkenin sürdürülebilir büyüme patikasına oturtulmaması halinde indirilebilir.” World Media Group (WMG) Haber Servisi


Dünya

Bill Gates corona vİrüsün hızlı yayılmasının sorumlusunu açıkladı

D

ünyanın en zengin ikinci insanı unvanını elinde bulunduran, Microsoft’un kurucusu Bill Gates, corona virüs salgını hakkında yeni açıklamalarda bulundu. Bill Gates özellikle ABD’nin COVID-19 salgını karşısındaki tavrını sert şekilde eleştirdi. Gates, ABD’den beklenen liderliği bu konuda ortaya koyamadığını ve yeterli koordinasyon kuramadığını iddia etti. BGR’de yer alan habere göre, virüsün ABD’de hızla yayılmasının nedenlerinden bir tanesinin sosyal medyadaki sahte bilgi olduğunun altını çizen Gates Facebook ve benzeri platformların COVID19 hakkında yanlış bilgiyle mücadelede etkisiz kaldığı görüşünü dile getirdi. Salgının ilk günlerinden bu yana zaman zaman ortaya çıkan komplo teorilerinde Bill Gates’in adı sık sık geçmiş ve COVID-19’un Gates tarafından ortaya çıkartıldığı bile iddia edilmişti.

ABD Başkanı Trump’ın bir dönem danışmanlığı yapan Roger Stone, katıldığı bir programda ilginç iddialar ortaya atmıştı. New York Post’ta yer alan habere göre Stone küresel bir soruna dönüşen corona virüs salgınının yaratılmasında Bill Gates’in parmağı olabileceğini iddia etmişti. “Bill Gates’in bu salgının yaratım ve yayılım sürecinde rol oynayıp oynamadığı tartışmaya açık” ifadelerini kullanan Roger Stone, Gates’in insanlara mikroçip takmak için salgını kullandığını iddia etmişti. BİLL GATES’TEN CORONA VİRÜS İDDİASI Salgına karşı mücadele kapsamıda milyonlarca dolar bağış yapan Bill & Melinda Gates Vakfı Başkanı olan Bill Gates corona virüs ve etkileri hakkında geçtiğimiz günlerde yeni açıklamalarda bulunmuştu. Corona virüse karşı verilen mücadele hakkındaki görüşleri

sorulan Gates’in Financial Times’a yaptığı açıklama da Bill Melinda oldukça dikkat çekici. Daha önceki yıllarda salgın Gates Vakfı hastalıkların insanoğlunun en büyük sorunu olduğu iddiasını farklı platformlarda ile beraber dile getiren Gates corona virüsü insanların hayatlarında corona virüs yaşadıkları en büyük olay olarak nitelendirdi. Bu salgından devletlerin de ile mücadelede ders çıkaracağını belirten Gates bu kapsamda erken uyarı 300 milyon sistemlerinin de hayatımıza girmesini beklediğini belirtti. doların Gates ayrıca gerekli önlemler daha önce alınsaydı bugün harcadığımız trilyonlarca üzerinde doların harcanmasına gerek kalmayacağını öne sürdü. bağışta Corona virüs benzeri bir salgının her 20 yılda bir karşımıza çıkabileceğini belirten Gates bulunan Bill şu an yaşadığımız durumdan ders çıkarıldığına ve gelecekte benzer bir durumda daha Gates salgın ile hazırlıklı konumda olacağımıza inandığının altını çizdi. mücadele ile Bill Gates corona virüs salgınından yıllar önce gezegenimizin böyle bir sorun ilgili ilgili ilginç ile karşı karşıya kalabileceğini belirtmişti. açıklamalarda “Dünya, savaş için hazırlandığı ciddiyetle pandemi için bulundu. hazırlanmalı” diyen Gates’in iddiasına göre kontrol edilemeyen bir bilim insanı, laboratuvarda çiçek hastalığının daha ölümcül bir formuna dönüştürebilir iddiasında bulunmuştu. Gates, daha önce yaptığı açıklamada salgına karşı aşının 18 ay içerisinde hazır olacağını tahmin ettiğini belirtmişti. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

61


Otomotiv

Yenİ Mercedes-Benz GLA Türkİye’ye geldİ Türkiye’deki güncel MercedesBenz kompakt sınıf ailesinin altıncı modeli olarak satışa sunulan Yeni GLA, işlevsellik, geniş iç mekân ve yüksek güvenlik özellikleriyle öne çıkıyor.

M

ercedes-Benz’in kompakt SUV sınıfındaki ilk modeli olan GLA, tamamen yenilenen ikinci jenerasyonu ile Temmuz ayından itibaren Türkiye’de satışa sunuldu. 163 HP’lik turbo benzinli motor ve 7G-DCT otomatik şanzımanın standart olarak sunulduğu Yeni Mercedes-Benz GLA 200, 412.500 TL’den başlayan Progressive donanım paketine ve 454.000 TL’den başlayan AMG donanım paketine sahip. Yeni GLA, altıncı model olarak Mercedes-Benz’in güncel kompakt sınıf model ailesini tamamlarken, aynı zamanda markanın başarılı SUV ürün gamının giriş seviyesini oluşturuyor. Önceki nesil ile kıyaslandığında daha güçlü bir karakter sergileyen Yeni GLA, 1.611 milimetrelik yüksekliği ile önceki nesline oranla 10 cm daha fazlasını sunuyor. Yeni GLA’da hem SUV tipi otomobillere özgü yüksek oturma pozisyonu hem de ön koltuklardaki baş mesafesi artmış durumda. Yeni GLA’nın uzunluğu önceki nesline göre 1,5 cm kadar kısalmasına rağmen, arka koltuk diz mesafesi önemli oranda artırıldı. Dikleştirilmiş ön bölüm, kısa ön ve arka gövde uzantıları kadar otomobilin etrafını çevreleyen korumalar da arazi araçlarına özgü karakteristik tasarım unsuru olarak devreye giriyor.

62 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Şükrü Bekdikhan: “Yeni GLA, şehir hayatının macerasını yaşayanların SUV’si” Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan yeni GLA’nın Türkiye’de satışa sunulmasıyla ilgili olarak yaptığı açıklamada: “Yeni Mercedes-Benz GLA, şehir hayatının macerasını yaşayanların SUV’si. Off-road karakterli araçların sağlam yapısını, konforlu şehir aracı kimliğiyle aynı modelde bir arada sunuyoruz. Tasarıma ve güvenliğe önem veren, aynı zamanda macera ruhlu kitleyi Yeni GLA ile birlikte MercedesBenz markasıyla tanıştırmayı umuyoruz.” dedi. Mercedes-Benz olarak Premium kompakt SUV sınıfında Yeni GLB ve Yeni GLA ile iki ayrı alternatif sunarak farklı beklentileri karşılayacaklarını ifade eden Şükrü Bekdikhan: “Yeni A-Serisi Hatchback ile başlattığımız kompakt sınıftaki model yenileme atağımızı, geçtiğimiz ay satışa sunduğumuz Yeni GLB ve Temmuz 2020 itibarıyla satışına başladığımız Yeni GLA ile tamamlıyoruz. Böylece kompakt sınıfta toplam altı farklı seçenek sunarak, müşterilerimizin talep ve beklentilerini daha fazla karşılar pozisyona geleceğiz. Yeni GLA’nın da katkısıyla Premium kompakt segmentteki atağımızı sürdürüyor ve

GLA satışlarımızın en az üçte birinin daha önce Mercedes-Benz markasını deneyimlememiş kişilerden olmasını hedefliyoruz.” dedi. Kendinden emin ve dinamik tasarım Yeni Mercedes-Benz GLA, tasarım detaylarıyla kendinden emin bir görünüm sergiliyor. Ön bölümde başlayan çizgi A sütununu takip ederek kompakt cam alanların oluşturduğu yaşam alanıyla bütünleşiyor. Motor kaputunun üstündeki “güç kubbeleri” kadar 20 inç’e kadar jantlar seçenekleriyle de kendinden emin ve dinamik tasarımı vurguluyor. Sadeleştirilmiş çizgiler ve yalın tasarımın yansıması olan düzgün yüzeyler sportiflik ile modern tasarımı özenle harmanlıyor. Güçlü omuz çizgisi kadar coupé tarzında cam çizgisi de GLA’ya özgü bir tasarım özelliği olup otomobilin dinamik ve şık görünümünü daha da vurguluyor. Mercedes-Benz markasının diğer SUV modelleri gibi GLA’da da geniş boşluklara sahip olan, ortasından yatay bir çıta geçen ve merkezinde bir “Yıldız” taşıyan bir ön radyatör ızgarası dikkat çekiyor. Markaya özgü bir uygulama olarak farların iç grafik dizaynı dahil olmak üzere birçok kaliteli detay öne çıkıyor.


Otomotiv Kaslı omuz çizgisi önden arkaya doğru genişleyerek güçlü bir arka görünümü beraberinde getiriyor. Kapıların alt kenarı ise marşpiyelerin üzerine biniyor. Böylece binmeinme hareketleri daha konforlu hale gelirken, aynı zamanda pantolon paçalarının kirlenmesi önleniyor ve daha da önemlisi yandan çarpışma güvenliği artıyor. Otomobili çevreleyen kaplamalar bir yandan ek koruma faktörü olarak devreye girerken diğer yandan ön ve arka tampon altı eklentileri gibi otomobilin off-road karakterine vurgu yapıyor. Bagaj kapağına kadar uzanan iki parçalı arka aydınlatma grubu tasarımı ve tampona entegre edilen geniş reflektör, bir yandan daha geniş bir bagaj açıklığına imkan tanıyarak yükleme kolaylığını desteklerken aynı zamanda otomobilin arkadan bakıldığında daha geniş ve güçlü görünmesini sağlıyor.

Dış ebatlar Uzunluk Genişlik Genişlik aynalar dahil Yükseklik Dingil mesafesi İz genişliği ön İz genişliği arka İç ebatlar Baş mesafesi ön Baş mesafesi arka Bacak mesafesi ön Bacak mesafesi arka Dirsek genişliği ön Dirsek genişliği arka Omuz mesafesi ön Omuz mesafesi arka Yükleme alanı genişliği maks Yükleme alanı derinliği maks Bagaj ağzı genişliği Bagaj hacmi VDA lt

Alüminyum tavan rayları ve krom kaplamalı bagaj eşiği de fonksiyonelliği desteklerken otomobilin off-road karakterini güçlendiriyor. Modern ve kaliteli iç mekân Yeni GLA’da, ön konsol sürücü ve yolcu tarafı görsel olarak ayrılmış temel bir gövdeden oluşuyor. Sürücü tarafını ve orta konsolu geniş ekranlı mimari domine ederken yolcu tarafında şık tasarımlı süslemeler görülüyor. Söz konusu ekranlar iki adet 7 inçlik (17,78 cm), biri 7 ve diğeri 10,25 inç (26 cm) ve iki adet 10,25 inç olmak üzere üç farklı versiyon olarak sunuluyor. Mercedes-Benz GLA, Edition1, AMG Line, mountaingrau magno Mercedes-Benz GLA, Edition1, AMG Line, mountain grey MAGNO Toplam beş adet havalandırma çıkışı, türbin motorlarını andıran yuvarlak görünümü ile şık ve sportif bir görüntü sergiliyor. Kapı panelleri ile konsol tasarım olarak birbiri ile bütünleşiyor.

MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence multimedya sistemi standart olarak sunulurken aynı zamanda isteğe bağlı olarak farklı donanımlarla da kullanıcı tarafından kişiselleştirilebiliyor. Sistem; yüksek performanslı işlemci, yüksek görüntü kalitesi ve grafikler, görsel kişiselleştirme olanakları, ön camda sanal gösterge paneli, arttırılmış gerçekliğe sahip navigasyon, öğrenme yeteneği olan yazılım ve “Hey Mercedes” kelimesiyle etkinleşen akıllı sesli komut sistemi gibi özelliklerle öne çıkıyor. Artan iç mekân boyutları ve fonksiyonellik Her ne kadar yerini aldığı öncüsüne kıyasla daha kısa olsa da yeni GLA daha geniş bir iç mekân hacmi sunuyor. Tabloda da görüldüğü üzere arka koltuk diz mesafesi ve bagaj hacmi önemli oranda artış gösteriyor:

GLA

Önceki Nesil

Fark

Mm Mm Mm Mm Mm Mm Mm

4.410 1.834 2.020 1.611 2.729 1.605 1.606

4.424 1.804 2.022 1.507 2.699 1.559 1.560

-14 +30 -2 +104 +30 +46 +46

Mm Mm Mm Mm Mm Mm Mm Mm Mm Mm Mm

1.037 969 1.045 976 1.456 1.455 1.419 1.393 1.272 1.422 1.050 435

1.015 975 1.063 860 1.422 1.410 1.391 1.350 1.187 1.395 1.045 421

+22 -6 -18 +116 +34 +45 +28 +43 +85 +27 +5 +14

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 63


Otomotiv

Daha yüksek ve daha dik konumlandırılan sürücü ve ön yolcu oturma pozisyonu, öncüsüne oranla daha fazla SUV karakteri sunuyor. Sürücü ve ön yolcu, Yeni GLA’da A-Serisi’ne kıyasla 140 mm ve B-Serisi’ne kıyasla 50 mm daha yüksekte oturuyor. Yüksek oturma pozisyonu kadar daha ince sütun tasarımlarının da katkısıyla daha fazla görüş alanı sunuluyor. Toplamda 140 mm kadar ilerigeri hareket edebilen manuel ayarlanabilir arka koltuklar ihtiyaca göre daha fazla bagaj alanı ya da diz mesafesini kullanım amacına bağlı olarak ayarlama imkânı sunarken, sırt eğimi, oturma pozisyonunu ayarlama imkânı sunuyor. 40:20:40 oranında üç parça halinde katlanan arka koltuklarla bagaj hacmi daha büyük nesneleri taşımak üzere büyütülebiliyor. Standart olarak sunulan yükseklik ayarlı bagaj zemini fonksiyonelliği destekliyor.

Örneğin arka koltuklar katlı konumda bagaj zemini üst konumda tutulursa ön koltuk sırtlıklarına kadar uzanan neredeyse tamamen düz bir yükleme zemini elde edilebiliyor. Ayrıca arka koltuklar ileri kaydırılarak bagaj zemini en alt konuma getirildiğinde koli gibi büyük nesneler taşınabiliyor. Sürüş yardım sistemleriyle daha kontrollü ve güvenli bir sürüş Yeni GLA, sürücüyü destekleyen ve sürücünün hayatını kolaylaştıran en güncel sürüş yardım sistemleriyle kompakt sınıftaki en üst güvenlik seviyesini sunuyor. Sürüş Yardım Paketi’nin en güncel özellikleri olarak acil durum manevra yardımcısı, acil durum şerit yardımcısı, araçtan çıkış kör nokta uyarı sistemi ve hatta yaya geçidindeki kişilerin algılanması gibi özellikler bulunuyor. Bunun dışında; DISTRONIC, aktif takip yardımcısı, aktif direksiyon yardımcısı, hız sınırına otomatik uyarlama yardımcısı, tıkanıklık acil

Teknik Özellikler

fren fonksiyonu, aktif şerit takip yardımcısı, aktif kör nokta yardımcısı, çapraz trafik fonksiyonuna sahip aktif fren yardımcısı ve PRE-SAFE® PLUS gibi özellikler Sürüş Yardım Paketi’nde devreye giriyor. DISTRONIC, aktif takip yardımcısı, duran aracı algılayarak fren yapıyor, aktif park yardımcısı ve navigasyon ile birlikte dur-kalk trafikte otonom olarak duruyor ve öndeki araca bağlı olarak otomatik olarak tekrar harekete geçiyor ve ayrıca ECO sürüş modunda “süzülme” fonksiyonunu devreye sokuyor. Aktif direksiyon yardımcısı; otomobil durduktan sonra merkezi kilitleri açarak acil durum çağrısı yapan SOS fonksiyonu ile aktif acil durdurma yardımcısı, navigasyon ile birlikte aktif şerit değiştirme yardımcısı, otoyollardaki dur-kalk sıkışıklığında 60 km/s’nin altındaki hızlarda acil durum şerit yardımcısı gibi fonksiyonları bünyesinde barındırıyor.

GLA 200[1]

Şanzıman 7G-DCT çift kavramalı otomatik Hacim (cc) 1.332 Maksimum güç (kW/PS) 120/163 Devir/dakika 5.500 Maksimum tork (Nm) 250 Devir/dakika 1.620-4.000 Karma Koşullarda Yakıt tüketimi (l/100 km) 6,0-5,7 Karma Koşullarda CO2-Emisyon salım değeri (gr/km) 137-130 Hızlanma 0-100 km/s (sn) 8,7 Maksimum hız (km/s) 210 64 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Gündem

Türk Kuru üzüm sektörünün duayen İsİmlerİnden Erdİnç Kapkaç vefat ettİ

1

959 yılında Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nde raportör yardımcısı olarak iş hayatına atılan 1986 – 2015 yılları arasında Pagmat Pamuk Tekstil Gıda San. Tic. A.Ş.

Genel Müdürlüğü görevinde bulunan Erdinç Kapkaç, Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nde 20012003 dönemindeki Yönetim Kurulu Başkanlığı dahil olmak üzere 1993-2010 yılları arasında görev aldı. Kapkaç, 1999-2001 yılları arasında Türkiye İhracatçılar Meclisi Yönetim Kurulu üyeliği görevinde de bulundu. Erdinç Kapkaç’ın Türk kuru meyve sektörüne büyük hizmetleri olduğunu belirten Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep, “Erdinç Kapkaç, kuru meyve sektörüne verdiği hizmetlerin yanında pozitif yönü, şiir sevgisi ve hayat enerjisiyle hepimize örnek olmuş bir büyüğümüzdü.

Türkiye’de kuru üzüm ihracatı alanında en

Kuru meyve sektörüne bir ömür hizmet veren Erdinç Kapkaç’a 2018 yılında vefa gecesi düzenlemiştik. Allah rahmet eylesin, nur içinde yatsın” diye konuştu. Erdinç Kapkaç’ın cenazesi, 9 Temmuz 2020 Perşembe günü öğle namazını müteakip Alsancak Hocazade Camii’nde kılınacak cenaze namazı sonrasında Karşıyaka Doğançay Mezarlığı’na defnedilecektir. Fotoaltı: Erdinç Kapkaç, Ege İhracatçı Birlikleri İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde firması adına ödülünü, dönemin Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Eli Alharal’dan almıştı.

donanımlı isimlerden biri olan Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Başkanı Erdinç Kapkaç (84) vefat etti.

Türkiye Kuru Meyve Sektör Kurulu Başkanı Osman Öz, 2018 yılında Erdinç Kapkaç’a kuru meyve sektörüne bir ömür hizmet ödülünü takdim etmişti. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 65


Dönüşüm

Renault Trucks, Indra İle Bİrlİkte Kamyon Parçaları İçİn Gerİ Dönüşüm Ve Yenİden Kullanım Ağını Kuruyor Renault Trucks döngüsel ekonomiye geçişini hızlandırıyor ve Indra ile birlikte kamyon parçalarının geri dönüştürülmesi ve yeniden kullanılması için bir ağ geliştiriyor. İki ortak, sonuçları sonbaharda açıklanacak bir yıllık ön çalışmayı yürütüyor.

R

enault Trucks Başkanı Bruno Blin ve Indra Automobile Recycling İcra Kurulu Başkanı Loïc BeyRozet, 2 Temmuz 2020’de, kamyon parçalarının geri dönüştürülmesi, yeniden kullanılması ve geri kazanılmasına yönelik bir ağın oluşturulması için kamyon üreticisi ile otomotiv geri dönüşüm uzmanı arasında kurulacak işbirliğinin koşullarını ortaya koyan bir niyet mektubu imzaladı.

66 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

İki ortak, ADEME’nin finans desteğiyle ve Indra’nın ağır iş makinelerinin sökülmesinde uzmanlaşmış ortağı CIDER Engineering’in katkılarıyla yürütülen bir yıllık çalışmayı tamamlamak üzere. Bu çalışma, ticari odaklı böyle bir ağın kurulması için gerekli temel başarı faktörlerini ve kriterlerini belirlemeyi amaçlıyor. Üretici firma ve araç geri dönüşüm uzmanı; kamyon söküm pazarı, dağıtım planları ve yöntemlerinin ayrıntılı

olarak analiz edilmesi sayesinde elde ettiği olumlu sonuçları derleyerek Ekim 2020’de ADEME’ye (Ekolojik Dönüşüm Ajansı) sunacak. Renault Trucks ve Indra Automobile Recycling, Temmuz 2020’den itibaren kamyonların geri dönüşümüne daha büyük bir hacimde başlayacak. Indra Automobile Recycling şirketinin beş merkezi, bu yaz söküm için 15 Renault Trucks aracı alacak.


Sektör

Parçalar temizlenip kaynakları belirtildikten sonra Renault Trucks onarım ve dağıtım ağı yoluyla müşterilere sunulacak. Sökümden kalan diğer malzemeler, geri dönüştürülecek. Indra Automobile

Recycling merkezleri ile Renault Trucks bayi ve şubelerinde bugünden başlayarak yıl sonuna kadar yüz civarında kamyon sökülüp ardından geri dönüştürülecek. Renault Trucks, bu ticari yaklaşımı

geliştirmek için Avrupa’da kendi geri dönüşüm ağını yapılandırmayı hedefliyor. Bu ağ, şimdiden araç sökümüne hazırlanan İspanya ve Birleşik Krallık’taki pilot sahaları içeriyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 67


Otomotiv

Karşınızda Yenİ Volkswagen Tiguan Avrupa pazarının en çok tercih edilen SUV’u ve Volkswagen’in tüm dünyada genelinde en başarılı modeli olan Tiguan yenilendi.

K arakteristik ikonik tasarımının

ve daha belirginleştirildiği Yeni Tiguan’ın verimli ve yüksek performanslı TSI ve TDI motor seçenekleriyle satışa sunulması planlanıyor. Yeni Tiguan’ı çekici hale getiren yenilikler arasında yeni nesil sürüş asistan sistemleri, dijitalleşen ön panel ve direksiyon kontrol kumandaları ile “I.Q. Light” teknolojisine sahip LED matrix ön farlar gibi teknolojik özellikler bulunuyor.

68 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

2016 yılında pazara sunulan ikinci nesliyle Volkswagen’in SUV model stratejisinin temelini atan ve birçok modele de ilham kaynağı olan Tiguan dünya genelinde dört Volkswagen fabrikasında üretiliyor. Bugüne kadar 6 milyon adetten fazla üretilen ve 2019 yılında yaklaşık 911 bin adetlik üretimle tüm Volkswagen Grubu’nun en başarılı modeli olan Tiguan, bu başarısını yenilenen tasarımıyla devam ettirmeyi hedefliyor. Yeni Tiguan daha dijital ve daha modern tasarımıyla dikkatleri üzerine çekiyor.

Tamamen yenilenen ön tasarım Yeni Tiguan’ın dış tasarımında ilk olarak tamamen yenilenen ön profil dikkat çekiyor. Radyatör ızgarasında yer alan yeni Volkswagen logosu ile ön görünüm güçlendirilirken, radyatör ızgarası ve LED ön farların birbirini tamamlayan tasarımı sayesinde Yeni Tiguan’ın olduğundan daha geniş görünmesi sağlanıyor. Ön ve arka tamponları tamamen yenilenerek daha göz alıcı bir tasarım çizgisi elde edilmiş.


Otomotiv

Bagaj kapağı üzerindeki “Tiguan” yazısı ise yeni Volkswagen logosunun altında yerini almış. Dört tekerlekten çekiş sistemi 4MOTION teknoloisine dahip versiyonlarda “4MOTION” yazısı da yeniden tasarlanmış. Yeni “IQ. Light” teknolojisine sahip LED matrix ön farlar Gelişmiş aydınlatma teknolojsine sahip IQ.LIGHT – LED matrix farlar Yeni Tiguan’da ilk kez kullanılıyor. Touareg, Passat ve Golf’ün izlerini takip eden Yeni Tiguan, dünyada türünün en iyilerinden biri olarak kabul edilen bu LED aydınlatma sistemine sahip dördüncü Volkswagen. Her far modülünde yer alan 24 LED, en optimum aydınlatmayı sağlamak amacıyla yol ve sürüş koşullarına göre birbiriyle entegre bir şekilde çalışıyor. IQ LED Matrix ön farların standart olduğu versiyonlarda dinamik ön sinyaller de yer alıyor. LED teknolojisine sahip stop grubu da tamamen yeni bir dizayna kavuşuyor. Elegance ve Rline donanım seviyesinde standart sunulan yeni tasarıma sahip LED “High” stop lambaları dinamik sinyal özelliğini de içeriyor. Yeni nesil bilgi ve eğlence sistemi (MIB3)

Yeni Tiguan’da direksiyon üzerindeki ve kumanda panelindeki tuşlar yerini dijital dokunmatik “touch slider” özelliğine sahip kontrollere bırakıyor. Orta konsolda, klima kontrol fonksiyonları için yepyeni bir dokunmatik panel bulunuyor. Dokunmatik yüzeylere ek olarak, havalandırma ve klima kontrolü için aynı şekilde “touch sliderlar” yer alıyor. R-Line donanım seviyesinde, hoş bir aydınlatmaya sahip dokunmatik yüzeyleri içeren yeni tasarıma sahip çok fonksiyonlu deri direksiyon dikkat çekiyor. Aydınlatmalı USB-C bağlantı noktaları ise klima modülünün altında yer alıyor. Yeni bir özellik daha: “Apple CarPlay” ve “Android Auto” fonksiyonlarının kullanıldığı “App-Connect Wireless” üzerinden uygulamalar artık otomobile kablosuz entegre edilebiliyor. Yeni sürüş asistan sistemleri Volkswagen’in son teknoloji sürüş asistan sistemleri için marka çatısı olan IQ.DRIVE, ile sunulan yarı otonom sürüş asistanı “Travel Assist” Yeni Tiguan’da sürüş deneyiminin bir adım öteye taşıyor. Tiguan’da ilk defa kullanılan bu sistem 210 km/s hıza kadar direksiyon, frenleme ve hızlanma işlemlerini devralabiliyor. Adaptif Hız Sabitleyici ve Şerit takip

asistanı “Lane Assist” fonksiyonlarını kullanan sistem, direksiyon üzerinden tek bir tuş ile aktif hale getirilebiliyor. Sistem aktive edildiğinde dokunmatik sensörler içeren yüzeylere sahip direksiyona sürücünün ellerinin temas etmesi yeterli oluyor. Harman Kardon ses sistemi Yeni Tiguan’da isteğe bağlı olarak sunulan yüksek kaliteli bir ses deneyimi yaşatan Harman/Kardon ses sistemi yer alıyor. Ses sistemi on adet hoparlöre 480 watt’lık güç sağlayarak keyifli bir müzik deneyimi sunuyor. Ses, önceden ayarlanmış dört ses profili kullanılarak ayrı ayrı yapılandırılabiliyor. Verimli ve güçlü motor seçenekleri Yeni Tiguan, 1.5 lt hacminde 2 farklı TSI güç ünitesi ile tercih edilebiliyor. 150 PS motor gücüne sahip versiyon 7 ileri DSG şanzıman ile sunulurken, 130 PS gücündeki versiyon ise manuel vitesle ile sunuluyor.Dizel motor olarak da 2.0 lt hacme sahip 150 PS gücündeki TDI seçeneği yer alıyor. Tüm motorlarda yüksek verimlilik düzeyleri, düşük emisyonlar ve güçlü tork ön plana çıkıyor. Yeni Tiguan’ın, Life, Elegance ve R-Line yeni donanım versiyonları ile Türkiye’de yılın son çeyreğinde satışa sunulması planlanıyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 69


Sanayi

Orta Asya’da kurulacak Türk sanayİ Orta Asya bölgelerİyle İhracat katlanacak Ülkeleri Türk Ürünlerini Bekliyor Orta Asya’da İhracatı Artıracak Yeni Projeler Yolda Türk Sanayi Bölgeleri Orta Asya İle İhracatı Artıracak

Orta Asya Pazarında “Türk Ürünleri Kalitelidir” Algısı Hakim... Kırgızistan ve Tacikistan ile Ticari İlişkiler Güçleniyor...

K

ırgızistan ve Tacikistan ile olumlu diplomatik ilişkiler, “Türk markası kalitelidir” algısı, gümrüksüz pazar imkanı ve düşük vergi oranları gibi alternatifler Orta Asya pazarında bir adım önde olan Türk ihracatçısı için büyük umut vadediyor. Pandemi sonrası Türkiye-Kırgızistan destinasyonunda planlanan tren yolu projesi, Orta Asya’da ticaret/lojistik merkezleri oluşturulması, Türkiye ile Ortak Sanayi Bölgesi kurulması gibi karşılıklı yatırımların kolaylaştırılması, ticaretin artması ve ihracatın sürdürülebilirliği için çeşitli adımların atılması da bekleniyor. Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği “Koronavirüs’ün hedef pazarlarımızdaki seyri”

70 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

webinar serisinin dokuzuncu ayağında Bişkek Ticaret Başmüşaviri Behzat Erten, Duşanbe Ticaret Müşaviri Muhammed Emrah Soğancı, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Kırgızistan İş Konseyi Başkanı Aydın Mıstaçoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu Tacikistan İş Konseyi Başkanı Cihangir Fikri Saatçioğlu, pandemi sonrası Kırgızistan ve Tacikistan’ın dış ticaretindeki gelişmelerle ilgili sunum yaptı, ihracatçıların sorularını yanıtladı. Yeni dünya düzeninde tedarik zincirlerinin kısalacağını söyleyen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Türkiye’nin kendi hinterlandındaki ve ortak kültürel değerlere sahip olduğu ülkelerle ilişkilerini kuvvetlendirip, bölgesel dış ticaretindeki mevcut potansiyeli bir üst seviyeye çıkarması gerektiği görüşünde.


“Bölgesel ticaret, özellikle gelişmiş ülkelerin ticaret hacimlerinde önemli bir yere sahip. Rekabetin bu kadar büyük olduğu uluslararası arenada dünya ticaretinden daha fazla pay alabilmek ve tedarik zincirinde sağlam bir şekilde yer edinebilmek ancak bölgesel bazda ticari bütünleşmeyi sağlayarak mümkün. Geçen sene Türk Cumhuriyetlerine ihracatımız yüzde 16 artarak toplamda 4,7 milyar dolara ulaştı. Ancak bu potansiyeli yansıtmıyor. Ticaretimizi rahatlıkla 10 milyar dolara çıkarabiliriz. Kırgızistan ve Tacikistan Orta Asya ülkeleri arasında en düşük vergi oranlarına sahip, yatırımcı çekmek için uğraşan ülkeler. Orta Asya pazarında aşmamız gereken sorunların ilk sıralarında enerji, iş gücü ve lojistik maliyetler var. Sorunun çözümü ise enerji ve iş gücü maliyetlerinin düşük olduğu pazarlarda üretimin teşvik edilmesinden geçiyor.” Eskinazi, Kırgızistan ve Tacikistan’da kurulacak Türk Sanayi Bölgeleri ve tren yolu projesinin hem üretim maliyetlerini hem de lojistik masraflarını düşüreceğini söylüyor. “Özellikle tren yolu projesinin Türkiye’nin Çin’e ihracatını bile artırabileceği öngörülüyor. İki ülkede de özellikle nihai tüketiciye ulaşacak ulaşım ve üretim altyapısının kurulmasına yönelik çalışmalar var. Bu kapsamda Türk firmaları içinde çok fazla sayıda yatırım olanağı ve ihracat potansiyeli söz konusu. Türk Hava Yolları’nın seferleriyle Tacikistan ve Kırgızistan sadece 3-4 saat uzaklığımızda. Aynı zamanda eğitim ve tarımda Türkiye’nin iki ülkeye öğretebileceği çok şey var. 2019’da Kırgızistan’a ihracatımız 404 milyon dolar, Tacikistan’a ise 138 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran dönemi Türkiye geneli Kırgızistan’a ihracatımızda yüzde 2,7, Tacikistan’a ise yüzde 15 düşüş yaşandı. Türkiye’den Tacikistan’a 59 milyon dolarlık, Kırgızistan’a 160 milyon dolarlık ihracat yapıldı.” Jak Eskinazi, Türkiye’nin Tacikistan’a ve Kırgızistan’a ihracatında öne çıkan ve potansiyel olan sektörleri şöyle sıraladı: “Demir ve demir dışı metaller, elektrik elektronik, hazır giyim ve konfeksiyon, kimyevi maddeler ve mamulleri, mobilya kağıt ve orman ürünleri, makine ve aksamları, tekstil ve hammaddeleri, mücevher, otomotiv, tekstil ve hammaddeleri ihracatımızda önemli sektörler. EİB’ten yapılan ihracatımızda ise iklimlendirme sanayii, kimyevi maddeler ve mamulleri, makine ve aksamları, ağaç mamulleri ve orman ürünleri, çelik, deri ve deri mamulleri, hububat bakliyat yağlı tohumlar ve mamulleri sektörlerimiz ön planda. Haziran itibariyle ihracatımızda ciddi bir toparlanma görüyoruz. Yaklaşık yüzde 21 artış var. 4 ay sonra ilk defa 1 milyar doları geçtik.” Kırgızistan için pazar tavsiyeleri şu şekilde; - İhracatı 2 milyar dolar, ithalatı 5 milyar dolar civarında. İthalata bağımlı bir ülke. 7 milyar dolarlık dış ticaret hacmine sahip. Türkiye ile Kırgızistan’ın son 10 yıldır dış ticaret hacmi 350 milyon dolar civarında. Türkiye’nin Kırgızistan’dan ithalatı ise 40-50 milyon dolar, ihracatta ise istikrarlı bir büyüme var. 2017’de 343 milyon

Sanayi dolarken 2019’da 442 milyon dolara ulaştı. Kırgızistan ve Türkiye arasında dış ticarette 1 milyar dolar hedefi var. - Kırgızistan ithalat cenneti yani ticaret ülkesi. En fazla ithalatını Çin’den yapıyor. Çin’den ithalatı resmi rakamlara göre 1,5 milyar dolar. Bölge ülkeler ihracatçılar için büyük bir fırsat. Avrupa pazarında rekabet daha fazla. - Türkiye Cumhuriyetlerine ticaret geniş marjlarla yapılabilir. Birçok sektörde öncü olma ihtimali yüksek. Lojistik anlamda sorun olmayan ülkeler. Ülke olarak değil, bölge olarak bakmak lazım. Orta Asya pazarına girmek çok kolay. - Bu bölgelerde herhangi bir ürünün üretimine başlandığı taktirde Rusya’yı da içine aldığınız 250300 milyonluk ciddi bir coğrafyaya Gümrük Birliği anlaşmasından dolayı sıfır vergiyle bütün bölgeye ihracat yapma şansı var. Türkiye Çin’e yakın olmasına rağmen bu coğrafyada güçlü ve rekabetçi bir pozisyonu var. - Ticaret Bakanlığı ve İhracatçı Birlikleri’nin yönlendirmesiyle ilgili sektörlerle sanal ticaret heyetleri düzenleniyor. Hizmetler sektörü daha revaçta. Tarımın geliştirilmesi yönünde salgın sonrası “kendi kendine yeterli ülke” olması gerektiği yönünde çalışma içindeler. - Lojistik sorunlar var. Kırgızistan-Türkiye arası 5 bin km mesafe. Tır taşımacılığının pahalı olması Kırgızistan’a ihracatımızdaki maliyetlerini artıran en büyük engel. Bunun alternatifi olarak tren yolunun devreye alınması gündemde. - Bir Türk firması ve Kırgız firması anlaşarak CASA 1000 projesinin yüklerini getirdiler. Türkiye’den Kırgızistan’a trenle bir yükün 1 hafta 10 gün içerisinde tır taşımacılığından daha ucuza gideceği hesap ediliyor. Hatta Türkiye’nin Çin’e ihracatını artıracak bir gelişme olarak görülüyor. Doğu Türkistan Sincan Kaşgar tarafına Kırgızistan’dan da ihracat yapılabilecek. - Dünyadaki ilk 5 en büyük altın madenlerinden biri Kırgızistan’da. Kanadalı bir firma tarafından işletiliyor. Türk, Rus ve Kazak firmaların yatırımları var. Ticari yatırımcılar için hiçbir risk teşkil etmiyor. Para transferlerinde hiçbir sorun yok. Vergiler çok düşük. KDV yüzde 12, kurumlar vergisi yüzde 10 gibi. Akü fabrikası gibi yatırımlara ihtiyaç var. Tacikistan pazarı için tavsiyeler şu şekilde; - En önemli sektör tarım ve hayvancılık. Tarımda pamuk konusunda çok ön plandalar. Diğer önemli sektörler; enerji ve sanayi. İşlenmemiş alüminyum ve elektrik üretimi yüksek. İnşaat son dönemde artışta. - Yüzde 5-10 kısmında modern tarım teknikleri uygulanıyor. Hem eğitim hem tarımsal ekipman satışı konusunda Türkiye’nin öğretebileceği çok şey var. Dünya Bankası’nın iş yapma kolaylığı endeksinde 2016’da 166. sıradayken 2020’de 106. sıraya yükseldi ve 60 ülkeyi geride bıraktı. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

71


Sanayi - 4,4 milyar dolarlık dış ticaret hacmi var. 3,3’ü ithalat, 1,1’i ihracat. İthalata dayalı bir ülke. İhracatında 2019’da Türkiye ilk sırada. Türkiye’den sonra İsviçre, Kazakistan, Özbekistan, Çin geliyor. İthalatında ise 5. sıradayız. Rusya Kazakistan, Çin ve Özbekistan’dan çok fazla mal alıyorlar. Genel olarak baktığımızda biz Tacikistan’ın ticaretinde 4. sıradayız. - Tacikistan’ın en çok ihraç ettiği ürünler arasında altın ilk sırada. İşlenmemiş alüminyum, pamuk, pamuk ipliği, çimento, elektrik enerjisi, çinko ve kurşun cevherleri de diğer öne çıkan ürünler. İthalatında ise petrol yağları, buğday ve mahlut, binek otomobiller, alüminyum oksit, demir veya alaşımsız çelikten çubuklar, ayçiçeği tohumu veya pamuk tohumu yağları, kamış veya pancar şekeri, kalınlığı 6 mm.’yi geçen ağaçlar, motorlu taşıtlar yer alıyor. - Tacikistan Türkiye’den en çok bebek bezleri ve hijyenik ürünler alıyor. Diğerleri ise motorlu taşıtlar, plastik inşaat malzemeleri, makinalar, gıda (kümes hayvanı etleri). Türkiye ise işlenmemiş alüminyum, deri, meyve, pamuk, kümes hayvanı etleri, hava taşıtlarının aksam ve parçaları, şeker pancarı gibi ürünleri ithal ediyor. Geçen sene 455 milyon dolarlık dış ticaret hacmimiz vardı. - Tacikistan’ın Şangay İşbirliği Örgütü ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) üyesi olması en güçlü yönleri. Afganistan pazarına yakın istikrarlı bir ekonomiye sahip olması da bir diğer avantaj. Ucuz iş gücü, enerji maliyetlerinin çok düşük olması ve güvenlikli bir ülke olması önemli yönleri. - Tacikistan’da bir ürün kaliteliyse o Türk malıdır algısı var. Türkiye’ye bakış açıları çok olumlu. Tacikistan’daki yerleşik bankalardan iki üç tanesi Türkiye’de bir temsilcilik açma noktasına geldi. Rogun Barajı, CASA 1000- Digital CASA 1000 projesi, ObigarmNurobod Yolu gibi Tacikistan’ın en büyük projelerinde Türk firmaları yer alıyor. - Tacikistan’da yatırımcılara avantajlar sunuyor. Vergi muafiyetleri, serbest dolaşım imkanı ve vergiyi çıkarma anlamında bir çok avantaj sağlıyor. 22 farklı vergi türü var. KDV yüzde 18, gümrük vergileri de yüzde 0 ile yüzde 20 arasında değişiyor. BDT üyesi olan ülkelerle (Rusya, Kazakistan, Azerbaycan, Ermenistan, Özbekistan, Belarus ve Kırgızistan) Serbest Ticaret Anlaşması var dolayısıyla gümrük ücretleri alınmıyor. - En büyük rakibimiz Rusya ve Çin. Rusya gümrüksüz getiriyor. Çin gümrük ödüyor ama ucuz malları getirirken navlunda düşük fiyat uyguluyor. 5 adet serbest bölge var. Bu bölgelerde yatırım olursa birçok hususta muafiyet söz konusu.

72 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

- İçecek, yiyecek, otomotiv, boya, pamuk ipliği, deri, tekstil perakende üzerine birçok Türk markası aktif. Son 10 yılda 200 milyon dolar üzerinde Türk yatırımı var. 2019’da da en büyük dördüncü yatırımcımız. Türk müteahhitlik ve teknik müşavirlik firmaları son 20 yılda 50 projede 600 milyon dolar üzerinde iş aldı. Yaklaşık 80 Türk firması aktif. - Potansiyel ürünler; otomotiv yan sanayi, tarım makinaları, tohum ve seracılık, mutfak eşyaları, tekstil ve konfeksiyon, kozmetik, inşaat malzemeleri, madencilik, hafif sanayi. Hizmet sektörü, enerji, müteahhitlik, gastronomi, teknik servis, oto servis-bakım, sağlık sektörü ve turizmi, Türk dizileri ve filmleri de talep gören sektörler. - Hem sanal hem klasik ticaret heyetleri ve Türk İhraç Ürünleri fuarının düzenlenmesi gündemde. Seneye yapılması öngörülüyor. Ticaret/lojistik merkezleri oluşturulması, Türkiye ile Tacikistan Ortak Sanayi Bölgesi kurulması, yeni teknolojik ürünlerin Tacikistan’da üretilmesi gibi alternatifler de ihracatın sürdürülebilir ve kalıcı olması için alternatif yatırım imkanları arasında yer alıyor. - Tacikistan’ın stratejik kalemleri olan altın, maden, gümüş yataklarının rezervleri firmalar için önemli. 4-4,5 milyon tonluk altın rezervi var. Son dönemde Çin, İsviçre ve ABD’nin buradaki ham altınları çıkarıp işleyip nihai ürün olarak ihracat yapmış. Türk firmalarının da bu sektörde ciddi anlamda pazara odaklanabileceğini öngörüyoruz. - Altın, su ve maden rezervleri de yatırıcımlar açısından özellikle AB, İngiltere ve ABD firmaları odaklanmış ve Tacikistan’da konumlanmış durumda. - Altyapı işleri, hafif tekstil, pamuk sanayii çok önemli. 1 milyon ton pamuk üretimi olmuş. Sadece yüzde 10’u işlenmiş vaziyette. Burada Çin makine sanayisinin konumlandığı görülüyor. Türk firmalarının bu pazara girmesi durumunda pamuğun işlenip tekstile entegre olduktan sonra Çin firmalarını sektörel bazda kalite anlamında dışarıya sirküle eder. - Ekolojik üretim çok yaygın. Türk makine sanayisinin bu pazara entegre olması için ciddi çalışmalar var. Savunma sanayii önem arz ediyor. Türkiye’deki Teknopark veya Saha İstanbul tarzı modelin Tacikistan’a uyarlanması için çalışmalar yürütülüyor. İki Bakanlık bu konuyla ilgili istişare mekanizmasını hayata geçirdi. - Ağustos ayı içerisinde DEİK Tacikistan İş Konseyi olarak Tacikistan’daki 30-40’a yakın perakende ve ithalat sektöründeki firmalarla Türk firmalarını 3-4 farklı sektörde bir araya gelecek. Türk firmalar alüminyum ve pamuk işleme alanındaki tecrübelerini Tacikistan pazarına entegre ederek katma değer elde edebilirler.


İş Dünyası

Tayvan Tİcaret Merkezİ Online İş Görüşmelerİ Başlıyor T

Görüşmeler kayıt alındıktan sonra iletilecek link üzerinden online olarak gerçekleştirilecek. Organizasyon sadece bir gün sürecek ve katılım ücretsiz. İş görüşmelerine katılacak firmalar şunlar : Tayvan Otomotiv Yan Sanayi, Bilişim ve Yeşil Enerji Online Heyeti 2020

ayvan Otomotiv Yan Sanayi, Bilişim ve Yeşil Enerji Online B2B Görüşmeleri; 23 Temmuz 2020 (Perşembe) günü saat 09:00-13:00 arasında gerçekleştirilecek. Firma

Web Sitesi

1.

ALL ACCOMPLISHMENT INTERNATIONAL CORP.

2.

BINTRONIC ENTERPRISE CO., LTD.

3.

CHING YUANG ENTERPRISE CO., LTD.

http://www.yuanglight.com LED balon ışık kulesi, UPS ve güç kontrol ekipmanları

4.

GAMELA ENTERPRISE CO., LTD.

http://www.gamela.com.tw Oto klima/havalandırma ekipmanları

5.

LAIB INTERNATIONAL CO., LTD.

http://cust.itpac.org/44148 Micro SD, SD card, EMMC, SSD, Module DDR, CPU, USB

6.

RIOTEC CO., LTD.

7.

SOLE AQUA CO., LTD.

8.

SUNGREAT GENERAL SUPPLY CO., LTD.

9.

VOLTRONIC

POWER

10. VTECHMOTOR CO., LTD

http://aac-fas.com

Ürün Grubu

http://en.bintronic.com

Cıvata ve Somun, Bağlantı elemanları ve Hırdavat Motorlu perde sistemleri, Akıllı evler

www.riotec.com.tw http://www.soleaqua.com.tw

TECHNOLOGY

http://www.sungreat.net CORP.

Barkod tarayıcılar Su arıtma sistemleri Oto yedek parçaları

http://www.voltronicpower.com Solar dönüştürücü, Solar şarj kontrolörü, EV şarjı

http://www.vtechmotor.com.tw

Automotive & Motorcycle fuel pump/ fuel pump assembly

Detaylı bilgi için e-mail üzerinden nazan@taitra.org.tw ile bağlantı kurabilirsiniz. World Media Group (WMG) Haber Servisi Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 73


Ürün

Nevbahar üsküdar konut projesİ Akıllı bostİk ürünlerİyle güçlendİ Nevbahar Üsküdar Projesi’nde 3.000 adet Bostik Construction özel renk ürün kullanıldı. Bu sayede cephe renklerinde doğal bir görünüm elde edildi ve hedeflenen konfor alanına ulaşıldı. Bostik Construction’ın Akıllı Özellikleri:

İ

stanbul’da yer alan 4 blokta 188 konut ve 120 ticari alandan oluşan Nevbahar Üsküdar Konut Projesi, Kalyon Gayrimenkul tarafından hayata geçirildi. 3 katta 1.900 m2’ye yayılan dev projenin farklı detaylarında Bostik ürünleri kullanıldı. Yalıtımda Bostik Construction “Mükemmellik küçük detaylarda saklıdır” mottosuyla yola çıkan projenin, cephe izolasyonlarında Bostik Construction uygulandı.

74 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Bostik Construction oxime esaslı, içte ve dışta çok amaçlı kullanım için uygun, nötral karakterde bir silikondur. İnşaat sektöründe sızdırmazlık malzemesi olarak uygulanan Bostik Construction, özellikle alüminyum cephe ve kompozit panel derzlerinde; doğrama, sıhhi tesisat gibi yalıtımlarda ve taban, duvar, tavan birleşim yerlerinde kullanılır. Zengin renk aralıklarıyla öne çıkan Bostik Construction, şeffaf, beyaz, siyah, gri, kahve, antrasit gri, RAL 7039, gümüş, bronz, RAL 1013, simli bronz, RAL 9019, RAL 8003, RAL 9010 ve eloksal standart renklerin yanı sıra tüm RAL renklerde üretilebilir.

• Kullanıma hazır, tek bileşenli bir sızdırmazlık malzemesidir. • Solvent içermez. • Elastikiyetini sürekli korur. • Yaşlanmaya, hava şartlarına ve UV ışınlarına dayanıklıdır. • Uygulamadan (+20°C’de) yak.1 saat sonra hava şartlarından etkilenmez. • Kuruyan yüzeyler başka malzemelere yapışmaz. • Boya tutmaz. • Deterjanlı suya ve seyreltik asitlere dayanıklıdır. • EN 15651-1’e göre CE Belgesine sahiptir. Cephe konusunda geniş ürün yelpazesine sahip olan Bostik, oxim esaslı Bostik Construction’ın yanı sıra cam cepheler için alkoksi esaslı Bostik WeatherSeal ve Prekast cepheler için poliüretan esaslı “Yeni Nesil - Gel Paste” kabarcıksız kürlenen akma yapmayan P 795 Seal’N’Flex Premium gibi yeni teknolojilerle, ürün gamını gün geçtikçe daha da zenginleştirmeye devam ediyor.


Yangından korunmada Bostik Intucrylic

Ürün

Projenin yangına dayanıklılık gerektiren bölümlerinde ise 1.000 adet Bostik Intucrylic kullanıldı. Bostik Intucrylic yüksek kaliteli, su bazlı, yangın geciktirici akrilik yapı mastiğidir. Kuruduğunda sert, yapış yapış olmayan bir kıvam alır ve birçok inşaat yüzeyine mükemmel yapışma sağlar. Yangın durumunda şişerek, yangın geçirmez bir yalıtım malzemesi haline gelir, duman ile alev geçişini engeller. Bostik Türkiye, büyük ilgi gören bu ürünün gamıyla ilgili çeşitlerini yakın bir zamanda arttırmayı da hedefliyor. Membran yapıştırma alanlarında Bostik EPDM Tack Nötr Projenin membran yapıştırma alanlarında da 1.000 adet Bostik EPDM Tack Nötr kullanıldı. Bostik EPDM Tack Nötr tek bileşenli, hava nemi ile kürlenen, hava şartlarına ve UV etkilerine mükemmel mukavemet gösteren, nötr silikon esaslı EPDM Membran yapıştırıcısıdır. Yıl sonunda tamamlanacak olan Nevbahar Üsküdar Konut Projesi, spor kulübü, Türk hamamı, sauna, kapalı yüzme havuzu, çarşı, çocuk oyun merkezi, kütüphane ve sosyal kulüplerle tasarlandı. İstanbul Anadolu Yakası’nda Kalyon Gayrimenkul’ün ilk yaşam projesi oldu. Kalyon Holding yetkilileri bu özel projelerinde; markaya duydukları güven, geniş renk seçenekleri ve çevreci özelliklerinden dolayı “Akıllı ev sistemleriyle” uyumlu olan “Akıllı Bostik Ürünleri”ni tercih ettiler.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 75


Sektör

XL Mİmarlık+Mühendİslİk Withco Paylaşımlı Ofİs ve Ortak Çalışma Alanı’nı Tasarladı

Mimar Arda Işık’ın liderliğinde ulusal ve uluslararası ölçekte ödüllü mimari ve iç mimari projelere imza atan XL Mimarlık + Mühendislik tasarımı WITHCO Paylaşımlı Ofis ve Ortak Çalışma Alanı, kullanıcısına stratejik planlama, tasarım odaklı düşünme ve sanat yoluyla bütünsel bir yaklaşım sunuyor.

76 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


İ

zmir’deki WITHCO Paylaşımlı Ofis ve Ortak Çalışma Alanı projesi, birbirinden farklı ölçek ve fonksiyonlarda ödüllü mimari ve iç mimari projelere imza atan XL Mimarlık + Mühendislik tarafından tasarlandı. Temel tasarım araçları “hayal etmek” ve “ilham vermek” olan Mimar Arda Işık liderliğindeki XL Mimarlık + Mühendislik, WITHCO Paylaşımlı Ofis ve Ortak Çalışma Alanı’nı tasarlarken sunduğu mekansal ve kurgusal karakteriyle öncü olacak bir paylaşımlı ofis ve ortak çalışma alanı

yaratma fikri ile yola çıkmış. Projede ön tasarıma ait stratejik planlama, iş planı, pazarlama, fizibilite ve maliyet hesapları ile yer seçimi kararlarında işbirliğiyle çalışılmış, yapılan çalışmaların neticesinde Çınarlı’da çiçekçilik firması tarafından depolama amacıyla kullanılan 3 katlı bina kiralanarak paylaşımlı ofis ve ortak çalışma alanı olarak projelendirilmiş. 2019 yılının sonunda faaliyete geçerek WITHCO Paylaşımlı Ofis ve Ortak Çalışma Alanı adını alan işletmede 75 müstakil ofis, 45 masa ünitesi, 98 kişilik amfi, toplantı

Sektör odaları, girişim hızlandırıcı kampüs alanı, YouTube stüdyosu, kafe, sağlıklı yaşam restoranı ve ortak alanlar bulunuyor. Gerek ortak alanların kiralanabilir müstakil ofislere oranı gerekse ana kurgu kullanıcıyı ortak aktivitelere katılım için yönlendiriyor ve teşvik ediyor. XL Mimarlık + Mühendislik bu binanın tasarımında beyan ettiği temel mimari prensip ve tasarım araçlarını takip etmiş, bunlarla birlikte, stratejik planlama, tasarım odaklı düşünme ve sanat yoluyla bütünsel bir yaklaşım önermiş.

Künye: Proje Adı: WITHCO Paylaşımlı Ofis ve Ortak Çalışma Alanı Project Yeri: İzmir/Türkiye Project Ofisi: XL Mimarlık + Mühendislik Tasarım Ekibi: Arda Işık, Tayfun Torunoglu, Canaan Niki, Seda Duygu Sabuncu İşveren: Övünç Emre Ana Yüklenici: Varem Yapı Proje Yılı: 2019 Toplam İnşaat Alanı: 3600 m² Fotoğraflar: YASA Photography, Volkan Çalışır Photography Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 77


İş Dünyası

Ege İhracatçı Bİrlİklerİ, Yeşİl Ofİs olma hedefİ koydu Ege İhracatçı

Birlikleri’nden

Sürdürülebilirlik

Manifestosu İhracatçılar,

Sürdürülebilirlik

Projelerine

Devlet Desteği

İstiyor

2

020 yılını “Sürdürülebilirlik Yılı” ilan eden Ege İhracatçı Birlikleri (EİB), Sürdürülebilirlik Manifestosunu açıkladı. EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, EİB’nin kendi elektriğini kendisinin üreteceğini ve yeşil ofis olma hedefleri olduğunu dile getirirken, Sürdürülebilirlik projelerine devletin yüzde 50 destek vermesi talebinde bulundu. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, sürdürülebilir ihracat yolunda ihracatçıların yanında olduklarını, kurum içi çalışmalarla da ihracatçılara örnek olmaya çalıştıklarını dile getirdi. Eskinazi, insanlığın bugünkü hızla tüketmeye devam ettiği takdirde 1.6 dünyaya ihtiyaç olduğunu, bunun da mümkün olmadığını, dünyadaki kıt kaynakların optimum kullanımının ve

78 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

geri kazanımın hayati öneme sahip olduğunu kaydetti. Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik Manifestosu’nu kamuoyu ile paylaşmak amacıyla dijital ortamda, EİB Birlik Başkanlarının katılımıyla basın toplantısı düzenleyen Eskinazi, “İçinde bulunduğu pandeminin en önemli nedenlerinden birinin de dünya genelinde sürdürülebilirlik konusunda doğru sınav vermememiz olduğuna inanıyoruz. Dünyamızın sınırlı kaynaklarını hızla tüketiyor ve gelecek nesillerden bize emanet olan dünyamızı çok fazla kirletiyoruz. Hazır giyim sektörümüzden örnek veririsek; Dünyada hazırgiyim üretiminde kullanılan su miktarının 5.6 – 9.4 trilyon litre civarında olduğu tahmin ediliyor. Her yıl 13 milyon tonluk konfeksiyon atığı oluşuyor.

Dolayısıyla mevcut üret – tüket sistemi dünya limitlerini oldukça zorlamaya başlıyor. Dünyadaki birçok sanayi sektörü karbon ve su kirliliğinde maalesef sorumluluk taşıyor. Dünya nüfusu hızla artıyor. Dünya nüfusunun 2050’de 9,8 ve 2100’de 11,2 milyarı geçmesi bekleniyor. Türkiye nüfusunun ise 2050’de 95 milyonu geçeceği öngörülüyor. İnsanlık henüz dünya dışında yaşamın var olduğu bir gezegene de hükmedemiyor. Dolayısıyla dünyadaki kıt kaynakların optimum kullanımı ve geri kazanım hayati öneme sahip” diye konuştu. EİB kendi elektriğini kendi üretecek Ege İhracatçı Birlikleri bünyesinde “Sürdürülebilirlik Grubu” kurdukları bilgisini veren Eskinazi, sözlerini şöyle sürdürdü;


“Ege İhracatçı Birlikleri Sürdürülebilirlik Grubumuz, korona virüse rağmen dijital ortamda yoğun bir mesai yaptı ve “EGE İHRACATÇI BİRLİKLERİ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK MANİFESTOSU”nu oluşturdu. Öncelikle karbon ve su ayak izini minimuma indirmek istiyoruz. Yenilenebilir kaynaklardan enerji kullanımını arttırmayı amaçlıyoruz. Ege İhracatçı Birlikleri’nin kullandığı elektriği binamıza kuracağımız güneş panellerinden üretmek için proje üzerinde çalışıyoruz. Üyelerimizi de bu konuya yönlendiriyoruz. Türkiye’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen “Sıfır Atık Projesi”ne üye olan ilk ihracatçı birliği olduk. Bu proje kapsamında EİB olarak, ofislerimizin bulunduğu tüm katlara atık kumbaraları koyduk, Kurumsal ürünlerde Bio-çözünür malzemeden yapılan ve tekrar kullanılabilir ürünleri tercih ediyoruz. Binamızda geçici atık depolama alanı oluşturduk. Kağıt ve plastik bazlı ofis malzemelerini temizleyerek tekrar kullanılmasını sağlıyoruz. Sürdürülebilirlik projelerine destek istiyoruz “Dünyamızda yaşanılan son gelişmeler, mal ve hizmet sektörü ayırt etmeksizin tüm sektörlerin insanlığa ve doğaya verdiği zararların

artık farkına varıldığını gösteriyor” diyen Eskinazi, “İlgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yaparak üyelerimizin sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığını artırmak istiyoruz. Geleceğin sürdürülebilir modeller üzerinden oluşacağını hatta döngüsel olmayan üretim tarzlarının çağ dışı kalabileceğini üyelerimize çok iyi anlatmamız gerekiyor. İleri ki dönemde çevreye saygılı olmayan firmalar finansal açıdan kötü notlara sahip olacak bu sebeple biz de firmalarımızı bu tip finansal değişimler için hazırlamalıyız. Aynı zamanda sürdürülebilirlikle ilgili yatırımların finanse edilmesi de önümüzdeki dönemde bir zorluk olarak karşımıza gelecek. Sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmalar yapan firmalarımızın harcamalarının yüzde 50’sinin devlet destekleri kapsamına alınmasını talep ediyoruz” diyerek taleplerini iletti. Firmaların kurumsal sürdürülebilirlik performanslarını değerlendirebilecek mekanizmalar geliştirilmesi için girişimleri olacağı bilgisini veren Eskinazi, bu amaçla 2019 yılında Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilirlik ile ilgili en büyük inisiyatifi Global Compact’a Ege İhracatçı Birlikleri olarak üye olduklarını, yönetim anlayışından daha çoğulcu bir yaklaşım olan yönetişim anlayışına geçtiklerini,

İş Dünyası güçlü ve dengeli ekonomik gelişmeyi sağlamak için şeffaflığı esas alan modellerle ilgili üyelerine yol gösterici olacaklarının altını çizdi. EİB Yeşil Ofis olmayı hedefliyor “Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını bir yol haritası olarak kabul edeceğiz” diye konuşan Eskinazi, sürdürülebilirlik adına en önemli hedeflerinden birinin de dünyanın en büyük doğa koruma kuruluşlarından biri olan Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF)’nın WWF Yeşil Ofis Programına dahil olmak ve aynı zamanda çevre konusunda en kapsamlı sertifikasyonlardan olan ISO 14001’i almak istediklerini sözlerine ekledi. Sertbaş: “Dünyamızı kirletmememiz gerektiğine inandık” Hazırgiyim sektörünün sürdürülebilirlik ile ilgili çalışmalara ilk aşamada müşterilerin talepleriyle başladığını dile getiren Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, “Kendimizde artık dünyamızı kirletmememiz gerektiğine inandık. Şu anda sürdürülebilirlik ile ilgili yoğun çalışmalar yapıyoruz.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 79


İş Dünyası Eğitimler ve çalışmalar yapıyoruz. Sürdürülebilirlik ile ilgili 26 firmanın katılımıyla devam eden UR-GE projemiz var. Bu yıl 15. kez yaptığımız EİB Moda Tasarım Yarışmasının konseptini sürdürülebilirlik ile ilgili belirledik. Son konferansımızın konuğu dünya genelinde sürdürülebilirlik ile ilgili en fazla çalışma yapan İsveç’ti. Gelecekte ticaretin sürdürülebilirlik üzerine kurulu olacağını düşünüyoruz” diye katkı koydu. Celep: “Sürdürülebilirlik eşittir katma değerdir” Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Birol Celep ise, pandeminin birçok detayı bütünde anlattığını, sürdürülebilirliğin ölçek ekonomisine endekslenmesi ve yönetişimselleşmesinin çok önemli olduğunu kaydetti. Celep, “Doğal ve organik tarımın artışını iyi tarım uygulamalarını öne çıkarmamız lazım. Sürdürülebilirlik eşittir katma değerdir. Türkiye ihracatının ortalama değeri 1,6 dolar diyoruz. Dünyanın değişimi bizim sürdürülebilirlikle katma değerli ürün pazarlama şansımızın yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Tarım ürünlerinde alınacak ciddi mesafenin değer zinciri oluşturacağı bilincindeyiz. URGE dahilinde almış olduğumuz yalın üretim modellerini yalın tarım modelleriyle daha geniş kitlelere yayacağız” dedi. Girit: “Virüs dünyaya ayar çekti” FAO’nun yayınlamış olduğu rapora göre 1.6 dünyaya ihtiyaç olduğuna vurgu yapan Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, corona virüsünün dnyaya yeni bir ayar çektiğini, sürdürülebilirliğin hayvansal mamullerde de önemli olduğunu dile getirdi. Girit, “Biz sürdürülebilir yöntemler izlemezsek dengeler daha negatif yönde gelişecektir. Sürdürülebilirliğin en büyük katkısı bizleri ve dünyayı fabrika ayarlarına geri döndürüyor. Buna katkı sağlıyor” dedi. 80 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Kaya: “Sürdürülebilir Madencilik öncelikli konumuz” Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, “Hayatımız Maden Çalıştayı”nda en önemli konu başlıklarından birinin “Sürdürülebilir Madencilik” olduğu bilgisini verdi. Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü; “Sürdürülebilir madencilik adı altında 16 tane STK’nında bir araya geldiği platform oluşturduk. Madenciler diyoruz ki milli ve değerli olan madenlerimizi biz işleyeceksek bunları 80 milyonun sahip olduğu değerlerin bilinciyle özenle işlememiz gerekiyor. TEMA ve çevre örgütlerle bakanlıklarla görüşmelerimizle biz önce kendi üzerimize düşeni yaparak yola çıktık. Pandemi süreci başlamamış olsaydı 16 birlik fon oluşturup ağaçlandırma ve farkındalık yaratacak etkinlikleri yaparak milli değerlerimizi de çıkarıp ülke yararına sürdürülebilirliği önceleyerek yapmaya karar vermiştik. Bu süreç belli bir noktaya gelirse umarım bundan virüsten bir ders alırız. İnsanların ülkelerin birlik olmak gibi bir mecburiyeti olduğunu da anlatır. Ben değil biz diyen bir dünya bölye bir ders çıkarılırsa tüm insanların lehine olacaktır.” Yağcı: “Sağlıklı Gıdaya talep arttı” Covid-19 salgınının tarımın önemli olduğu gerçeğini ortaya çıkardığını ifade eden Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Başkanı Cahit Doğan Yağcı, sağlıklı ürünler için sürdürülebilirliğin olmasının şart olduğunun altını çizdi. “Çevre kirlendikçe ürünlerde kirleniyor” diyen Yağcı şöyle konuştu; “Çevreye sahip çıkmamız lazım. Özellikle gıdada kalite konusunda sürdürülebilirliği ön planda tutmalıyız. Pandemi döneminde ihracatta gerileme yaşanırken sağlıklı ürün olan kekiğin ihracatında artış oldu. Sağlıklı ürünlerin kaliteli üretiminin artması için, kirliliğe yol açmadan yabani otlar karışmadan üretiminin sağlanması gerekiyor.”

Uçak: “Tarıma yöneliş var” Tarım sektöründe sürdürülebilirliğin pandemi döneminde daha da önem kazandığına değinen Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, pandemi döneminin tarıma ilgiyi arttırdığını, sanayicilerin tarım yatırımlarına yöneldiğini, bu ilginin tarımda katma değerli üretim ve sürdürülebilirliğe güç vereceğini vurguladı. Terci: “İsrafı önleyecek adımlar atılmalı” Ege İhracatçı Birlikleri’nin 2020 yılını “Sürdürülebilirlik Yılı” ilan etmesinin ne kadar isabetli bir karar olduğunun pandemi ile daha net ortaya çıktığını savunan Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Terci, tarımsal üretimdeki kayıpların önlenmesinin sürdürülebilirlik açısından önemine temas etti. Terci, “Sürdürülebilirlik için israf ve üretimdeki kayıpların azaltılması konusunda çaba harcanmalı. Son 6 ayda çok iyi bir performans sergiledik. İhracatçılarımızın ve üreticilerimizin bir başarısı. Bu başarının sürekli olması için çaba göstereceğiz” diye konuştu. Er; “Ambalajda Sürdürülebilir ve geri dönüşümlü ürünler kullanılmalı” Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er, gıda ürünlerinde geri dönüşümü olan ambalaj ürünlerinin kullanılmasının hem döngüsel ekonomi açısından, hem de sağlık açısından yararlı olacağına işaret etti. Er, sözlerini şöyle tamamladı: “Tüm ürünlerde paketlemelerde geri dönüştürülebilir ambalajlama yapılırsa çevre kirliliği en aza inecek atık olmayacak. Sürdürülebilir ve yaşanabilir bir dünya hepimizin isteği. Tarım ve tarıma dayalı ürünlerin amabalajlarında sıfır atık için ARGE çalışmalarına devam edilmeli. Sağlıklı ürünlerle besleyerek yaşanabilir bir dünyayı oluşturabiliriz. Ülkemizin en uzun ömürlü insanları Aydın Nazilli’de yaşıyor bunun temel sebebi hem mide, hem de çevre dostu sağlıklı ürünler olan zeytinyağı ve inciri çok tüketmeleri.”


İş Dünyası

EGE İHRACATÇI BİRLİKLERİ SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK MANİFESTOSU D

ünyamızda yaşanılan son gelişmeler, mal ve hizmet sektörü ayırt etmeksizin tüm sektörlerin insanlığa ve doğaya verdiği zararların artık farkına varıldığını göstermektedir. Bununla birlikte, söz konusu durumu olumlu yönde değiştirebilmek için tüm devletlerin, kurumların ve sektörlerin yeni uygulamalara, yeni üretim tekniklerine ve teknolojilerine, yeni iş fikirlerine ve modellerine ve döngüsel ekonomiye olan ihtiyaçları da açıkça görülmektedir. Artık konu yalnızca çevre boyutuyla değil, ekonomik ve sosyal açıdan da ele alınmaya başlanmıştır. Ege İhracatçı Birlikleri de, ihracat dünyasının önemli bir temsilcisi olarak ekonomik, sosyal ve çevresel sürdürülebilirliğin tüm iş dünyası için öneminin bilinciyle hareket etmektedir. Ege İhracatçı Birlikleri üzerine düşen kurumsal ve sosyal sorumluluğu yerine getirebilmek adına, sürdürülebilirlik alanında çalışmalarını yoğunlaştırmakta ve mevcut iş ekosisteminin sürdürülebilir bir yapıya kavuşabilmesi için katkı sağlamaktadır. Bununla birlikte, üyelerinin Sürdürülebilir İhracat yolunda onların hep yanında olmakta ve kurum içi faaliyetleriyle de onlara örnek olmaya çalışmaktadır.

Ege İhracatçı Birlikleri’nin konuya ilişkin çalışmalarının çerçevesini oluşturan taahhütleri aşağıda sunulmaktadır. • Yönetim anlayışından yönetişim anlayışına geçmek • Karbon ve su ayak izini minimuma indirmek • Yenilenebilir kaynaklardan enerji kullanımını artırmak • Enerji tasarruflu ürün ve hizmet alımları yapmak • Atıklarını Döngüsel Ekonomi bakış açısıyla ele alarak sıfıra indirmeye çalışmak • Geri dönüşümlü ürünler kullanmaları için tüm paydaşlarını teşvik etmek • İlgili kurum ve kuruluşlarla işbirliği yaparak üyelerinin sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığını artırmak • Sürdürülebilirlikle ilgili en yeni uygulamalar, teknolojiler ve sürdürülebilir finans hakkında iş dünyasını bilgilendirmek • Firmaların kurumsal sürdürülebilirlik performanslarını değerlendirebilecek mekanizmalar geliştirmek • Konuyla ilgili ulusal ve uluslararası ağlara dahil olarak aktif görevler almak • Birleşmiş Milletler tarafından yayımlanan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını bir yol haritası olarak kabul etmek

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 81


Medical

Türkİye Psoriasis Raporu açıklandı

Sedef Hastalığının Toplam Ekonomİk Yükü 46 Milyar TL’nİn Üzerİnde ..

Lilly İlaç’ın desteği ve Psoriasis Derneği iş birliğiyle hazırlanan Türkiye Psoriasis Raporu yayımlandı. Rapor, psoriasis hastalığının getirdiği ekonomik yüke; psoriasis hastalarının ve genel halkın psoriasis ve tedavisine ilişkin farkındalık düzeylerine; hastalığın sosyal yaşam üzerindeki etkisine ve hekimlerin hastalığın tedavisine dair yaklaşımlarına ışık tutuyor. Raporda açıklanan araştırmaya göre, sedef hastalığı olarak da bilinen psoriasisin toplam yıllık doğrudan maliyeti 5 milyar TL’den fazla. Hastalığın dolaylı ve doğrudan maliyetlerin hesaplanmasıyla oluşan Türkiye’deki toplam ekonomik yükü ise 46 milyar TL’nin üzerinde.

S

“ edef hastalığı” olarak da bilinen psoriasisin, dünyada en az 100 milyon , Türkiye’deyse yaklaşık 1,6 milyon kişiyi etkilediği tahmin ediliyor. Psoriasis Derneği iş birliği ve Lilly İlaç’ın desteğiyle hazırlanan Türkiye Psoriasis Raporu’nun araştırma sonuçları kamuoyuna açıklandı. Raporda hastalık maliyeti çalışmasının yanı sıra, genel halk, psoriasis hastaları ve dermatologlarla yürütülen hastalık farkındalığı araştırması da yer alıyor. Rapor, psoriasis hastalığının ekonomik, psikolojik ve sosyal etkilerine dair çarpıcı veriler ortaya koyuyor. Psoriasisin Türkiye genelindeki bilinirlik düzeyi %15 Raporun ilk bölümünü oluşturan Hastalık Farkındalığı Araştırması, psoriasise yönelik hasta, hekim ve genel halk farkındalığına dair önemli bulgular içeriyor. Bu bulgulara göre hastalık ve tedavilere

82 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

yönelik bilinirlik sedef hastalarında daha yüksek olmakla birlikte, Türkiye genelinde sedef hastalığının bilinirliği %15, tedavi bilinirlik oranı ise %13 olarak ölçülüyor. Dermatologlar, psoriasis hastaları ve genel halk ile uzaktan erişimle yapılan görüşmelere dayanan araştırmada, genel halkın %44’ü psoriasis hastalarına dokunmamaya veya temas etmemeye çalışırken, %34’ü ise hastalığın kendilerine bulaşacağından çekiniyor. Araştırmaya genel halktan katılanların %62’si psoriasisle bireylere acıma duyuyor, %56’sı ise psoriasis hastaları ile eş/ sevgili olmak istemediklerini belirtiyor. Araştırmaya katılan hastaların %64’ü psoriasis semptomlarının görüldüğü anlarda kendilerini stresli hissetiğini paylaşıyor. Hastaların, tedavilerinde en çok değiştirmek istedikleri üç şey ise tüm cildin anlamlı düzeyde temizlenmesi (%67), kaşınmayı geçirme seviyesi (%60) ve tedavinin uzun süre

etkili olması (%44) olarak öne çıkıyor. Araştırmaya katılan hekimlerin ise %59’u psoriasis tedavisinde başarının ve %54’ü de hastaların yaşam kalitesinin son 10 yılda arttığını düşünüyor. Bu hekimlerin %71’i hastaların tedavi tercihlerini dikkate aldığını ifade ediyor. Hekimler için tedavi seçim kriterlerinin önem sıralaması ise şöyle ortaya çıkıyor: • Plak psoriasisi etkin şekilde temizlemesi (%57), • Etkinin hızla kendini göstermesi (%34), • Ciddi enfeksiyon riskini artırmaması (%31). Psoriasis hastalığının toplam ekonomik yükü 46 milyar TL’nin üzerinde Raporda yer alan Hastalık Maliyeti Çalışması ise, psoriasisin doğrudan ve dolaylı maliyetlere dayanan ekonomik yükünü gözler önüne seriyor.


Medical

Araştırma bulgularına göre psoriasis hastalarının hasta başı yıllık ortalama doğrudan maliyeti 5.213,94 TL olarak tahmin ediliyor. Psoriasis hastalığının Türkiye’de görülme sıklığı, tanısı ve tedavi gören hasta oranları dikkate alındığında tüm psoriasis hastaları için toplam yıllık doğrudan maliyet yaklaşık 5,3 milyar TL. Psoriasisin toplam dolaylı maliyeti ise yaklaşık 41.2 milyar TL. Rapor, Türkiye’de psoriasis hastalığının doğrudan ve dolaylı maliyetler dikkate alınarak hesaplanan toplam ekonomik yükününse yaklaşık 46.4 milyar TL olduğunu ortaya koyuyor. Bu da psoriasiste dolaylı maliyetlerin, toplam maliyetin %89’unu ve doğrudan maliyetlerin, toplam maliyetin %11’ini oluşturduğu

anlamına geliyor. Psoriais Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Gürer, rapor hakkında şunları söyledi: “Psoriasis, ortalama prevalansı %2 olan kronik, enflamatuvar bir hastalıktır. Lokalize bir plaktan tüm deriyi tutabilen, yaygın eritemli, skuamlı lezyonlarla karakterize olan bu hastalık, kadın ve erkekleri eşit oranda etkilemekte, 20-30 yaşlarda ve 50-60’lı yaşlarda iki pik yapmakta ve genelde yaşam boyu devam etmektedir. Hastalık yayıldıkça, ortaya çıkan enflamasyon artmakta ve özellikle şiddetli vakalarda belirgin komorbiditelere yol açarak yaşam kalitesini ileri derecede bozmaktadır.

Psoriasisin bu özellikleri belirgin hastalık yükünü ortaya koymakta, hastalarda ve yakınlarında önemli psikososyal sorunlara yol açmaktadır. Yaşam boyu devam eden bu hastalığın doğrudan ve dolaylı maliyetlerle belirgin bir ekonomik yükü de olduğu dünyada yapılan araştırmalarla ortaya konmuştur. Bu raporda Türkiye’de psoriasisin hastalık yükü analiz edilmeye çalışılmıştır. Elde edilen sonuçların hasta bakımı ile ilgili yol gösterici olacağına, günümüz pratiğine katkıda bulunacağına, sağlık otoritelerine ve gelecekte yapılacak çalışmalara ışık tutacağına inanıyoruz.”

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 83


Araştırma

HP Sürdürülebİlİrlİk Etkİ Raporunu Yayınladı HP Çevresel

Şirketin 2019 Mali Yılında Gerçekleştirdiği Sürdürülebilir Etki Çalışmaları, Geçen Seneye Kıyasla Yüzde 69 Artışla 1,6 Milyar Dolardan Fazla Yeni Satışı Destekledi.

Adaleti, Eşitliği ve İnsan Haklarını Öne Çıkarmak İçin Yaptığı Faaliyetlerin Kapsamını Haberin Ana Başlıkları:

Artırıyor.

• HP, Üretici Çeşitlilik Programı sayesinde ekonomiye toplam 698 milyon dolar katkıda bulundu. • HP, 2025’e kadar Afrika kökenli Amerikalı ve Siyahi yöneticilerin sayısını 2 katına çıkaracağını duyurdu. HP Foundation, sistematik ırkçılıkla mücadele için sosyal adalet kurumlarına 500.000 dolar bağışlarken, çalışanların bağışları da bu miktarın 2 katını buldu.

84 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

• HP, toplumda uzun vadeli bir etki yaratmak ve kurumsal şeffaflığı artırmak için İnsan Hakları Gelişme Raporu’nu yayımlandı. • 2025’e kadar tek kullanımlık plastik paketlerin 2018’e kıyasla yüzde 75 oranında azaltılması planlanıyor. • The Arbor Day Foundation, Chenming Paper, Domtar ve New Leaf Paper’ın katılımıyla Sustainable Forests Collaborative projesininin kapsamı genişliyor.


Araştırma

H

P Inc. (NYSE: HPQ), şirketin çeşitliliği ve katılım oranını artırmak, karbon ayak izini azaltmak ve toplumları güçlendirmek için yaptığı çalışmaları özetleyen 2019 Sürdürülebilir Etki Raporu‘nu yayınladı. HP karbon ayak izini azaltmak ve döngüsel ekonomiye katkı sağlamak için 2025’e kadar tek kullanımlık plastik paketleri yüzde 75 oranında azaltmayı planlıyor. Toplum, çevre ve insanlar üzerinde sürdürülebilir bir etki yaratma çalışmaları, HP’nin iş stratejisine ve operasyonlarına entegre edilmiş durumda. Şirketlerin sürdürülebilirlik faaliyetleri, kullanıcıların satın alım kararlarında giderek daha önemli bir yer alıyor. HP’nin Sürdürülebilir Etki faaliyetleri, 2018’e göre yüzde 69 artışla 1,6 milyar dolardan fazla gelir sağladı. HP Başkanı ve CEO’su Enrique Lores, konuyla ilgili şunları söylüyor: “HP kültüründe, işleri nasıl yaptığımız, ne yaptığımız kadar önemlidir.. Yakın zamanda gerçekleşen olaylar toplumda bir leke olarak kalmış sistematik ırkçılığı ve eşitsizliği ortaya çıkarmış oldu. Bütün şirketlerin bu konuda harekete geçmesi gerekiyor.” Lores, sözlerine şu şekilde devam ediyor: “Şirketlerin kendilerini sorumlu tutması ve bu konuda gösterdikleri ilerlemeleri açıkça duyurması çok önemli. Bu yılın verileri HP’nin birçok alanda büyük ölçüde gelişme gösterdiğini ve hangi konularda kendini geliştirebileceğini de belirtiyor. Örnek olarak, Afrika kökenli Amerikalı çalışanların sayıları olması gerekenin altında olduğu için bu konuda adım atıyoruz. Önümüzde zorlu bir yol olsa da değerlerimizin üzerine kurulduğu, iş ortaklarımızı ve çalışanlarımızı bir araya getiren kültürümüz, ilerlememizi hızlandırmamızı ve eşit, sürdürülebilir, adil bir toplum yaratmamızı sağlıyor.”

İlerlemek için Çeşitliliği ve Dahil Etme Kültürünü Benimsiyor HP her türde ırksal eşitsizliğe karşı mücadele etmeye ve şirketin her bölümünde çeşitlilik ve dahil etme kültürünü yaratmaya kararlı. HP’nin Yönetim Kurulu, yüzde 42’si kadın ve yüzde 58’i de azınlıklardan oluşacak şekilde Amerika’daki teknoloji şirketleri arasındaki en kapsamlı Yönetim Kurulu olmaya devam ediyor. 2019 yılında işe alınanların yüzde 63’ünü kadınlar, Amerika’daki etnik kökenliler, kıdemliler gibi gruplardan oluşuyor. 2018’de bu oran yüzde 57’ydi. HP’nin 2019’da dünya çapında işe aldığı insanların yüzde 40’ını kadınlar oluştururdu ve şirketin Küresel Üretici Çeşitliliği programı da azınlık gruplara mensup kişilerin ve kadınların işlettiği üretici firmalarna 374 milyon dolar harcadı. Böylece ekonomiye toplam 698 milyon dolar katkıda bulundu. HP, National HBCU Business Deans Roundtable ortaklığıyla işletme okulları arasında düzenlenen bir yarışma olan HBCU’nun (Historically Black Colleges and Universities) dördüncü yılına giriyor. Şimdiye dek 44 okulun katıldığı bu yarışmada, öğrencilere HP’nin gerçekte karşılaştığı iş sorunlarını çözme imkanı sunularak birinci elden sektör tecrübesi kazanmaları sağlanıyor. HP, CEO’ların yönettiği çeşitliliği ve dahil etme kültürünü ileriye taşımak adına yapılan en büyük iş projesi olan CEO Action for Diversity and Inclusion’a tekrar katıldı. HP Foundation toplumdaki sistemik ırkçılık ve eşitsizlikle savaşmak için sosyal adalet kurumlarına 500.000 dolarlık bağışta bulundu.

HP aynı zamanda bu sorunlarla küresel çapta müdahale edebilmek için bütün platformlarını kullanıyor. Kadınlara ve kız çocuklara eğitim sağlayarak fakirliği ortadan kaldırmaya çalışan hayır kurumu Girl Rising ile işbirliğine imza atan HP, My Story: The 2020 Storytelling Challenge’ını tanıtmayı planlıyor. Bu işbirliği ile; insan hakları, ırksal adalet, cinsiyet eşitliği ve kızların eğitimde ilerlemeleri gibi konularda mücadele eden genç liderler, gün ışığına çıkarılacak. Atıksız bir Dünya Yaratmak Her yıl dünya çapında 300 milyon ton plastik üretiliyor ve bu plastiklerin yarısı tek kullanımlık olmakla beraber yüzde 91’i de geri dönüştürülmüyor. COVID-19 nedeniyle ambalajlarda da bir talep artışı görüldü. Ambalajlar, üretilen atıkların ciddi bir kısmını oluşturuyor. Aynı zamanda gezegenimizin ve insanların sağlığını da olumsuz etkileyebiliyor. Bu yüzden HP, 2025’e kadar tek kullanımlık plastiklerin yüzde 75’ini ortadan kaldıracağını duyurdu. HP’nin doğa dostu ambalaj stratejisi, mümkün olan her noktada gereksiz plastik ve malzemelerin azaltılmasını hedefliyor. 2019 yılında HP, donanım ambalajlarındaki plastik kablo bağlarını ve poşet dosyaları kaldırmaya karar verdi. Aynı zamanda geri dönüştürülebilir, kağıt bazlı alternatiflere geçiş yaptı. Bu geçişi hızlandırmak adına dizüstü bilgisayar, PC ve monitörleri için plastik köpük yastıklarından yüzde 100 geri dönüştürülmüş malzemeye geçti ve böylece 933 ton plastiğin ortadan kalkması sağlandı. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 85


Araştırma Baskı alanında plastik köpük kullanımını yüzde 40 oranında azaltan HP, toplam 95 ton malzemeyi yok etmiş oldu. 2019’da lanse edilen HP Tango Terra, HP’nin ambalajında hiç plastik kullanılmayan, onun yerine kalıplanmış fiber yastık ve pergamin kağıdı kullanan ilk yazıcısı oldu. 3D baskı alanında HP artan materyalin tamamının yeniden kullanılabilmesi sayesinde atık üretimini azaltabilecek polipropilen (PP) adı verilen yeni bir malzemenin erişilebilir olduğunu yakın zamanda duyurdu. HP, baskı ve kişisel sistem ürün portfolyosunda geri dönüştürülmüş plastiklerin kullanımı giderek artırıyor. HP, 2019’da baskı ve kişisel sistem ürünlerinde 25.000 tonluk geri dönüştürülmüş plastiği kullandı. Bu miktar, plastik kullanımının yüzde 9’una denk geliyor. 2025’e kadar bu oranın da yüzde 30’a çıkarılması hedefleniyor. HP aynı zamanda 1,7 milyon pound ağırlığındaki, yani 60 milyondan fazla şişe plastiği okyanusa ulaşmadan kullanarak dünyada ilk kez geri dönüştürülmüş plastikten yapılan notebook, monitör, mobil iş istasyonu ve Chromebook Enterprise gibi ürünleri tanıttı. 111 Altın ve 268 Gümüş EPEAT sertifikalı ürünü ile HP, sürdürülebilir bir PC portföyüne sahip. Ormanları Koruyor ve Yeniden Canlandırıyor HP, doğal yaşamın sürdürülebilmesi için gereken ekolojik sistemleri yeniden canlandırmayı ve bu proje kapsamında özellikle dünyanın dört bir yanındaki ormanları hayata döndürmeyi hedefliyor. HP, 2019’da Dünya Vahşi Yaşam Fonu(WWF) ile işbirliğine imza attıklarını duyurdu. İki kuruluş, birlikte New York City’nin yüzolçümüne eşdeğer yani 809 milyon m2’lik bir ormanlık alanı yeniden canlandırmayı, korumayı ve sahip çıkmayı planlıyor. HP, 5 yıldır Brezilya’nın kritik durumda olan Atlantik Ormanı’nı canlandırmak için WWF’ye 11 milyon dolar bağışta bulunuyor. Çin’de ise bu proje, dayanıklılıklarının ve biyolojik çeşitliliklerinin geliştirilmesi için 86 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

sürdürülebilir şekilde bakılabilecek ormanlık alanları arttırmaya yöneliyor. HP’nin lanse ettiği HP Sustainable Forest Collaborative adlı proje, Arbor Day Foundation, Chenming Paper, Domtar ve New Leaf Paper gibi kurumların bu işbirliğine katılmasını ve ormanları canlandırma çabalarını hızlandırmasını sağladı. Farklı sektörlerdeki şirketlerin işbirliği, orman ekosistemlerini sağlıklı tutmak için gereken bilimsel ve güvenilir metotları tanıtacak. Dayanıklı Toplumlar Oluşturmak Kaliteli bir eğitim her insanın hakkı ve teknoloji herkes için bu durumu eşitleyebiliyor. 2015’ten beri 28 milyondan fazla genç ve yetişkin öğrenciye ulaşan HP, 2025’e kadar 100 milyon insanın kaliteli eğitime ulaşması hedefine doğru ilerleme kaydediyor. HP Foundation’ın bir programı olan HP LIFE girişimcilere, genç ve yetişkin öğrencilere hem dijital hem de yüz yüze olacak şekilde temel iş ve bilişim teknolojisi becerilerini ücretsiz olarak öğretiyor. HP LIFE, 2012’den beri 800.000 kullanıcıya erişti ve 2025’e kadar 1 milyon kayıtlı kullanıcıya ulaşma amacına doğru ilerliyor. Dünyanın dört bir yanındaki insanların kaliteli eğitime sahip olabilmesi için gerekli teknolojinin, araç gereçlerin ve malzemelerin erişilebilir olması, HP’nin Sürdürülebilir Etki programının önemli bir stratejisi. Geçtiğimiz sene 6,3 milyon kişisel bilgisayar, dünyanın dört bir yanındaki okullara gönderildi. COVID19 sırasında okulların kapatılması ve uzaktan eğitime geçilmesi, evde iyi bir internete ve teknolojik araçlara ulaşımı olmayan öğrenciler için zor bir adım oldu. HP, buna çare olarak Birleşik Devletler’de TIME for Kids, NASA ve Britannica ile işbirliği olan Title 1 (Federal devletten fon alan okullar) sınıflandırmasına giren okullara STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) ve çevreyle ilgili konuları ele alan öğretici kaynaklar sağlayan HP Turn to Learn adlı programını tanıttı.

HP’nin COVID-19’a karşı aldığı önlemlerin arasında hastaneler için üretilmiş maske, yüz koruyucu ve burun temizleme aparatıgibi 2,3 milyon tane 3 boyutlu parça bulunuyor. HP ve HP Foundation, karma öğrenimi ve yerel toplulukları desteklemek için 8 milyon dolarlık ürün ve para bağışı yapma kararı aldı. HP herkes için daha adil, sürdürülebilir ve dayanıklı bir gelecek yaratmak için çalışıyor. İçinde HP’nin de bulunduğu 155’ten fazla kuruluş, gezegen sağlığının insan sağlığını etkileyeceği için ‘Recover Better’ adlı bildiriyi imzalayarak devletlerin COVID-19 ile mücadele için devreye soktukları ekomonik yardımları ve iyileşme çabalarını en güncel bilimsel iklim araştırmalarıyla birleştirmelerini talep ediyor.

Detaylı bilgi için aşağıdaki bağlantıları ziyaret edebilirsiniz: • Sürdürülebilir Etki Web Sitesi • Çeşitlilik ve Kapsama Web Sitesi •Sürdürelebilir Etki Reporu (indirilebilir PDF linki) • Sürdürülebilir Etki İdari Özeti • İnsan Hakları İlerleme Raporu •Sürdürülebilir Etki Basın Malzemeleri • Sürdürülebilir Etki Özet Videosu •Sürdürülebilir Etki Gezegen Videosu


Teknoloji

ABB, “Dünya Elektrİklİ Araç Günü” lansmanıyla e-mobİlİteyİ kutlayacak 9 Eylül 2020’de Green.TV İşbirliği ile E-Mobilite Kutlaması..

A

BB ve Green.TV tarafından lansmanı yapılan “Dünya Elektrikli Araç Günü” açılışı, küresel emobilitenin takdir edildiği gün. Yerel ulaşım otoriteleri ve filo operatörlerinin yanı sıra elektrikli araçların mevcut ve muhtemel sürücüleri, sürdürülebilir karayolu ulaşımına ve herkes için sıfır emisyonlu bir geleceğe geçişte oynadıkları rolün önemini fark etmeye teşvik edilecektir. Gün, bir yıllık kutlama haline gelecek ve aynı zamanda güvenilir ve hızlı şarj istasyonu altyapısı, şebeke güçlendirme ve yenilenebilir enerji üretiminin entegrasyonunun gerçek bir sürdürülebilir ulaşım ekosis-temi sağlamak adına gereken hayati rolü tanıtacaktır. ABB’nin E-mobilite Altyapı Çözümleri küresel ticaret başkanı Frank Muehlon şunları söyledi: “Bu, mobilite için yeni, elektrikli ve sürdürülebilir bir modele dönüşüm için kritik bir dönemdir. Bu dönüşümü mümkün kılmak için ABB Elektrifikasyonun Sıfır Misyonu’nun bir parçası olarak ön planda yer alıyoruz ve dünya çapında e-mobilite çözümlerinin önemini tanıyan ve kutlayan bu küresel gün ABB’nin lider

ortağı olmaktan mutluluk duyduğu bir unsurdur.” ABB’nin elektrifikasyon alanındaki rakipsiz uzmanlığı ve 80’den fazla ülkede 14.000’den fazla DC hızlı şarj istasyonu satan elektrikli araç şarj çözümlerindeki küresel liderliği ile ABB, “Dünya Elektrikli Araç Günü” için mükemmel endüstri ortağıdır. ABB, yakın zamanda, sürdürülebilir ulaşım çözümlerinin uluslararası olarak benimsenmesini destekleme rolüne karşılık Küresel E-mobilite Lideri 2019 ödülünü aldı. Green.TV medya şirketi kurucusu Ade Thomas şunları ekledi: “Emobilite takviminde küresel bir kuruluşa doğru heyecan verici bir yolculuğa başlamak için ABB ile çalışmaktan mutluluk duyuyorum: “Dünya Elektrikli Araç Günü”, herkes için karbondan arındırılmış bir ulaşım geleceği sağlama konusunda e-mobiliteyi bir anahtar rolüyle kutlamanın günü olarak hizmet edecektir.” “Dünya Elektrikli Araç Günü”, uluslararası bir mobilite hareketini başlatmak üzere e-mobilite sektöründeki diğer ortaklar ve liderlerle birlikte çalışacak. Diğer ortaklar arasında elektrikli araçlar ve ilgili teknolojileri üreten

Mahindra Electric Mobility, İngiltere’nin yerleşim yerlerinde sokak üzerinde EA Şarj İstasyonu için güç ve bağlantı altyapısı sağlamaya yar-dımcı olan Liberty Charge ve tüm elektrikli kamyonların üreticisi Volta Trucks yer alıyor. Hindistan merkezli bir şirket olan Mahindra Electric Mobility Limited’in Genel Müdürü ve CEO’su Mahesh Babu şunları söyledi: “Sürdürülebilir mobilitenin önemini vurgulamak ve elektrikli mobiliteyi dünya çapında müşterilerin tercihi haline getirmek için küresel bir gün olan “Dünya Elektrikli Araç Günü” lansmanında Green.TV ile ilişkilendirilmekten gurur duyuyoruz.” ABB (ABBN: SIX Swiss Ex), daha üretken ve sürdürülebilir bir gelecek için toplumun ve endüstrinin dönü-şümüne enerji veren öncü bir küresel mühendislik şirketidir. Elektrifikasyon, robotik, otomasyon ve hareket portföyünü birbirine bağlayan yazılım ile ABB, performansını yeni seviyelere taşımak için tekno-lojinin sınırlarını zorlamaya devam ediyor. ABB’nin başarısını 130 yıla uzanan mükemmeliyet geleneği ile bugün 100’den fazla ülkedeki yaklaşık 144.000 çalışanı sürdürüyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 87


Otomotiv

İngİlİz Hükümetİ Elektrİklİ Araç Teknolojİsİne 73,5 Mİlyon Sterlin Yatırım Yaptı

B

u bütçe on proje arasında paylaştırılacak ve gerçekleştirilen çalışmalar İngiliz Hükümetinin korumasında olacak. Konuyla ilgilenen Bakan Nadhim Zahawi, İngiliz hükümetinin yeşil otomotiv teknolojisine 73 milyon £ ‘dan fazla yatırım yapacağını doğruladı. Finansman, Jaguar Land Rover’ın hidrojen yakıt hücresi geliştirme şeması ve BMW Motorsport’un daha düşük maliyetli piller geliştirme planı dahil olmak 88 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

üzere 10 çevre dostu proje arasında bölünecek. Finansmana dahil edilen diğer projeler arasında; geri dönüştürülebilir piller, gelişmiş elektrik sistemleri ve ultra hafif bileşenler üretme planları yer alıyor. Çarpmaya dayanıklı ve hafif batarya muhafazaları için üretim süreçleri oluşturma projesi; içten yanmalı motorların verimliliğini artırmak için tasarlanmış bir enerji geri kazanım sistemi araştırmasıyla birlikte fon da alacak.

Ulaştırma Bakanlığı’na (DfT) göre, 73.5 milyon sterlinlik yatırım; “otomotiv endüstrisini fosil yakıt teknolojilerine olan bağımlılığından daha da uzaklaştıracak” ve araştırma ve imalat sektörlerinde 14.000’den fazla işi koruyacaktır. Departman ayrıca paranın İngiltere’de daha düşük emisyonlu otomobillerin, ticari araçların ve bileşenlerin inşa edilmesini sağlayacağını umuyor.


Otomotiv

Ulaştırma Bakanlığı’na (DfT) göre, 73.5 milyon sterlinlik yatırım, “otomotiv endüstrisini fosil yakıt teknolojilerine olan bağımlılığından daha da uzaklaştıracak” ve araştırma ve imalat sektörlerinde 14.000’den fazla işi koruyacak. Departman ayrıca ayrılan bütçenin, İngiltere’de daha düşük emisyonlu otomobillerin, ticari araçların ve bileşenlerinin üretimini sağlayacağını umuyor. Otomotiv endüstrisi gövdesi ve Motor Üreticileri Derneği’nden (SMMT), Covid-19’dan sonra sektörün yeniden başlatılması ve sürdürülebilirlik için hükümetten yardım istedi. Organizasyona göre, koronavirüs krizi devam ederken altı otomotiv işinden biri risk altına girdi ve personelin yüzde 34’ü hala öfkeli. DfT, sektörün toparlanmasını ve yeşil olmasını istiyor ve daha çevre dostu ulaşım biçimlerine geçişin, İngiltere’nin 2050 yılına kadar net sıfır karbon emisyonu hedefine ulaşmasına yardımcı olmak için

“hayati” olacağını söylüyor. Bu hareketin ekonominin büyümesine ve “daha yeşil endüstrilerde” istihdam yaratılmasına yardımcı olacağını söylüyor. İşletme, Enerji ve Sanayi Stratejisi Bakanlığının Meclis Dışişleri Bakanı Zahawi, hükümetin nakit desteğinin; otomotiv sektöründeki “binlerce” işi destekleyeceğini söyledi. Zahawi, “Gelecekteki pil tasarımı açısından olsun, Ford Transit’in hafif bir versiyonunu oluşturuyor olsun, İngiltere’nin her yerindeki şirketler, ileri otomotiv teknolojisinde dünyaya liderlik ediyorlar” dedi. Zahavi sözlerini şu şekilde noktaladı: “Sağlanan bu finansman sadece otomotiv şirketlerinin bizi 2050 yılına kadar net sıfır emisyon yolunda tutmada kalmayacak, aynı zamanda binlerce işi de destekleyecek ve endüstrinin ekonomik toparlanmasına doğru hoş bir adım olacaktır.”

Bu arada Worcestershire’daki Redditch Milletvekili ve DfT’deki parlamento dışişleri bakanı Rachel Maclean, yatırımın İngiltere’yi de 2050 emisyon hedefine yaklaştıracağını söyledi. “Yeşil taşımacılıkta toparlanmamızı başlatmaya çalışırken, yeni teknolojiler ve daha temiz yakıtlar daha yeşil ve daha müreffeh bir ekonomi hedefimize ulaşmada daha büyük bir rol oynayacak” dedi. “Geri dönüştürülebilir pillerden son teknoloji ürünü motorlara kadar, bu fon sadece binlerce iş yaratmakla kalmayacak, aynı zamanda 30 yıl içinde net sıfır hedefimize ulaşmamıza bir adım daha yaklaşacaktır.” World Media Group ( WMG ) News Service

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 89


Robotik

ABB bİnlerce eskİ robotun yenİden üretİmİ ve gerİ dönüşümü İle üretİmİ daha da sürdürülebİlİr hale getİrİyor

• ABB kontrol üniteleri ve manipülatörleri, onları ikinci bir yaşam sü-recek şekilde yeniliyor ve yeniden üretiyor • Yeniden üretilmiş robotlar bakım maliyetlerini azaltıp, yatırım geri dö-nüşünü üst düzeye çıkarırken, müşterilerin artık yeni fonksiyonları ve gelişmiş hizmetleri kullanabilmelerine yardımcı oluyor • Yeniden üretim için kullanılmayan ve atıl halde duran robotların tedarik edilmesi sayesinde, eski robotların kullanım ömürleri uzatılabildiği için artık hurdaya erkenden ayrılmamalarını sağlar 90 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


S

ürdürülebilirlik küresel olarak önemini artırmaya devam ederken, ABB dünya çapında daha çevre dostu üretim tesislerinin oluşturulmasına yardımcı olmak konusunda kararlıdır. Yeniden üretim, mevcut robot kullanıcılarının, hurdaya çıkarmak veya fabrikada bir köşede kullanılmadan atıl halde bırakmak yerine, aktif olmayan veya eski robotları ABB’ye cazip bir geri alım hizmeti ile satmalarını sağlar. Son 25 yılda, binlerce robot ABB’nin yeniden üretim robot ekipleri tarafından yenilenerek ikinci bir yaşam sürmeleri sağlandı. Daha önceden sahip olunan robotların yanı sıra kontrol üniteleri ve manipülatörler gibi çevre ekipmanları da, ABB’nin Global Yeniden Üretim ve Tamir Merkezlerinden birinde “yeni gibi” koşullarına göre yenilenmiştir. ‘’ABB sertifikalı yeniden üretilmiş bir robottur’’ etiketi vurulmadan önce, her ikinci el ünite, ayrıntılı bir inceleme ve minimum 16 saatlik çalışma testi de dahil olmak üzere sıkı kontrollere tabi tutulur. Yeniden canlandırılan her robot iki yıl garantilidir ve yenilenmiş ekipman alıcıları, yeni bir ABB robotu satın alırken olduğu gibi kurulum ve eğitim de dahil olmak üzere yerel servis ekiplerinden aynı düzeyde desteğe sahiptir.

Robotik ABB’nin Global Yeniden Üretim ve Atölye Tamir Merkezleri Satış Müdürü Jan Borsky “Sadece hatalı parçaları düzelten üçüncü parti şirketlerin yenilemelerin aksine, robotlarımızı orijinal ABB tasarım planlarını, teknik özelliklerini ve boyutsal verilerini kullanarak tamamen yeniden üretiyoruz. Bu, robotların yeni bir ABB ro-botu ile aynı seviyede kalite, performans, dayanıklılık ve güvenlik sunmasını garanti ediyoruz. Satışa hazır çeşitli tiplerde elimizde 400 robot ile dünyadaki en büyük ikinci el ve yenilenmiş robot stoklarından birine sahibiz.Şu anda ikinci yaşamına hazır robotlara olan talep o kadar yüksek ki, her iş gününde Ostrava tesis-inden birden fazla robot gönderilmektedir. ” dedi. Yeniden üretilen her robot, ABB Ability Internet Bağlantılı Servisler veya ABB’nin simülasyon ve çevrimdışı programlama yazılımı olan RobotStudio®’nun en son sürümü gibi yeni fonksiyon özelliklerini kullanabilmelerini sağlayan en son version kontrol ünitesine de yükseltilebilir. İyileştirmeler kapsamında , ABB’nin SafeMove yazılımı ile işletmelere robotların kapsamlı bir korumaya ihtiyaç duymadan operatörlerle birlikte çalışma fırsatı sunan kolaboratif robotların potansiyelini

kullanabilmelerini, bu sayede hem ku-rulum maliyeti hem de üretim alanı ihtiyacı olan yerlerde genel kullanım alanının azaltılmasına yardımcı olur. Jan Borsky “Dünyanın dört bir yanındaki müşterilerimiz, eski robotlara yeni bir yaşam alanı sunmaktan faydalanıyor. Robotlarını en son teknolojilerle güncellemek esneklik ve verimliliklerini artırmalarına yardımcı oldu.Ayrıca robotların ömrünü uzatarak yatırım geri dönüşünün en üst düzeye çıkmasını sağladı. Mevcut üretim hatlarına ek robotlar eklemek isteyen ancak ihtiyaç duydukları modelin üretilmediği tespit edilen mevcut robot müşterilerine de yardımcı olduk. Yeniden üretilen bir model tedarik ettik ve kurduk, böylece işletme bakım, yedek parça ve personel eğitimindeki uzun vadeli verimliliklerden yararlanmaya devam edebildiler. ” dedi. ABB’nin küresel yeniden üretim tesisleri ağı içerisinde, Çek Cumhuriyeti’ndeki Ostrava, Michigan’daki Au-burn Hills’, Çin’deki Şangay ile Brezilya, Meksika, Almanya ve Vietnam’daki yerel yeniden üretim servis merkezleri yer almaktadır.

Prematüre Bebeklerİ İçİn Ürettİ, 2. Kez Uluslararası Ödül Aldı Ö zlem Yerli Erarslan, 10 yılı aşkın süredir zeytinyağındaki faydalı bileşenler üzerinde çalışan kimyager bir anne. Önceleri babasının rahatsızlığı sebebiyle onun yaşam kalitesini yükseltmek adına ürettiği yüksek polifenol içerikli zeytinyağlarını, daha sonrasında ise iki prematüre bebeğinin bağışıklığını arttırmak için kullandı. Ravla, geçen ay Almanya’da bir bilim kurulunun yönettiği yarışmada ödül alan iki Türk markasının biri

olmasının ardından, Temmuz ayında da dünyanın en prestijli zeytinyağı yarışmalarından London IOOC’ de yine kalite dalında ülkemize Gümüş Madalya getirdi. Zeytinyağı içerisindeki polifenollerin, kanser dahil 70’e yakın hastalığı önleyebilecek özellikte güçlü bileşen olduğuna dikkat çeken Erarslan, ek gıdaya başlanmış bebeklik döneminden ileri yaşlılık dönemine kadar yüksek bağışıklık için beslenmeye mutlaka dahil edilmesi gerektiğini iletti.

Kendi yaşamı içerisinde yakından sayısız faydasına şahit olduğu “yüksek polifenollü zeytinyağları”nı önceleri ailesi ve yakın çevresi ile buluşturmaktayken şu anda ise ürünlerini markası Ravla ile sağlıklı gıda tüketmek isteyen herkese ulaştırmaktadır.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 91


Tekstil

Tasarım mayolar bu yaza damgasını vuruyor Türkiye’den ve dünyadan en başarılı moda tasarımcılarının en seçkin mayo ve bikini tasarımları, Morhipo.com’da moda severleri bekliyor.

T

atil sezonu, sosyal mesafe kurallarıyla birlikte başladı. Plajlar yavaş yavaş hareketlenirken, bu yılın mayo ve bikini trendlerine özel tasarımlar damgasını vuruyor. Sadeliğin asaletini plaj tarzına yansıtmak isteyenler için Sand an Blue’nun düz renk, pencere detaylı mayo ve bikinileri oldukça ideal. Plaj elbisesi ve plaj pantolonu tasarımlarında da aynı elegan çizgiyi devam ettiren Sand and Blue, bu yazın favorileri arasında. Plajda cesur tasarımlar tercih edenler için Morhipo.com’un önerisi Anais & Margaux. Her zaman feminen tasarımlarıyla öne çıkan Anais & Margaux, plaj tasarımlarında da bu çizgisini koruyor. Animal print mayolar bu seneki koleksiyonun öne çıkan parçalarından. Aynı zamanda tek omuzlu tasarımlar ve derin V yakalar da dikkat çekiyor. Nur Karaata ise davet şıklığını plajlara taşıyan tasarımlarıyla beğeni topluyor. Büyük çiçek desenleri, tek omuzlu kalıplar, volan ve büzgü detayları ile adeta bir abiye şıklığında olan mayo ve bikiniler bu yaz plajlara damgasını vuracak. 92 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Otomotiv

Ekonomik Nokta Dergisi - SayÄą 289 - 2020 93


Fuar

Asiamold 2020 Confirm New Date Of 11 – 13 August

A

siamold fair will now take place from 11 – 13 August 2020, as confirmed by the fairs’ co-organisers today. Postponed from their original date in February due to the COVID-19 outbreak, the fairs will be held again at the China Import and Export Fair Complex in Guangzhou. Registration is available and valid for free access to the fair. Asiamold 2019 ended on a positive note with huge increase in visitors

94 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

The 13th edition of Asiamold concluded on 12 March with positive feedback from both exhibitors and buyers. Held concurrently with SPS – Industrial Automation Fair Guangzhou (SIAF), the two fairs hosted over 988 exhibitors and welcomed 98,776 trade buyers during the three-day shows. This is evidenced by the 37% increase in visitors, which prove that asiamold the fair remains one of the most important platforms for mould, additive manufacturing and forming technologies in the South China region. Some of the leading brands in attendance this year included Guangdong Lanwan

Intelligent Technology Co Ltd, PADT Inc, Saarschmiede GmbH, Shenzhen Yangfan Precision Mould Co Ltd, Xi’an Elite Robotics Co Ltd, Z Rapid Technologies Co Ltd and many others. The thematic zones once again contributed to the 2019 show’s success, helping traders to meet their needs in a more convenient way. Recognising China’s rapid development of the additive manufacturing industry, 3D Printing Asia continued to be a key highlight of the show, displaying a series of cuttingedge 3D printing technologies and solutions by some of the most prominent brands in the region.


Fuar

Asiamold 11-13 Ağustos 2020 tarİhİnİ onayladı

A siamold fuarı, itibariyle fuarların

bugün ortak organizatörleri tarafından onaylandığı üzere; 11 - 13 Ağustos 2020 tarihleri arasında gerçekleşecek. COVID-19 salgını nedeniyle Şubat ayındaki orijinal tarihinden itibaren ertelenen fuarlar, Guangzhou’daki Çin İthalat ve İhracat Fuarı Kompleksi’nde tekrar gerçekleştirilecek. Fuara ücretsiz erişim için kayıt mevcut. Asiamold 2019, ziyaretçi sayısında büyük artış ile olumlu not almıştı. Asiamold’un 13’üncüsü, 12 Mart’ta hem katılımcılardan

hem de alıcılardan gelen olumlu geri bildirimlerle sona erdi. SPS - Endüstriyel Otomasyon Fuarı Guangzhou (SIAF) ile eşzamanlı olarak düzenlenen fuar, 988’den fazla katılımcıya ev sahipliği yaptı ve üç günlük gösteriler sırasında 98.776 ticaret alıcısını ağırladı. Bu, ziyaretçilerin yüzde 37 oranında artmasıyla ortaya çıkıyor ve bu da asiamold’un fuarın Güney Çin bölgesindeki kalıp, katkı maddesi üretimi ve şekillendirme teknolojileri için en önemli platformlardan biri olduğunu kanıtlıyor. Bu sene katılımda önde gelen markalardan bazıları şunlar: Guangdong Lanwan Akıllı Teknoloji Co Ltd, PADT

Inc, Saarschmiede GmbH, Shenzhen Yangfan Hassas Kalıp Co Ltd, Xi’an Elite Robotik Co Ltd, Z Rapid Technologies Co Ltd. Tematik bölgeler, 2019 gösterisinin başarısına bir kez daha katkıda bulundu ve tüccarların ihtiyaçlarını daha uygun bir şekilde karşılamalarına yardımcı oldu. Çin’in katkı üretimi endüstrisindeki hızlı gelişimini kabul eden 3D Printing Asia, fuarın önemli bir öne çıkmasına devam etti ve bölgedeki en önemli markalardan bazılarının en son 3D baskı teknolojilerini ve çözümlerini sergiledi. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 95


Teknoloji

Fİdye yazılımları artık İstedİğİ ödemeyİ alamayınca dosyaları İfşa edİyor

96 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Teknoloji

Her elektronik cihaz kullanıcısı, kendi alışkanlıklarını cihazlarına aktarıyor ve önemli bilgilerin paylaşımını gerektiren kritik işlemler yapıyor. Dolayısıyla bu tür işlemlerin sonucunda oluşan kişisel veriler de hayati öneme sahip oluyor. Bunun bilincinde olan siber saldırganlar, geliştirdikleri fidye yazılımlarıyla cihazın kontrolünü ele geçirdikleri kullanıcılardan yüksek fidyeler talep ediyor ve istedikleri kripto para gönderilmezse dosyaları internette ifşa ediyor. Şirket sistemlerine uzaktan erişen kişi sayısının katlanarak arttığı bu dönemde BugBounter, fidye yazılımlara karşı korunmak için birtakım ipuçları paylaşıyor.

Ş

irketlerin güvenlik açıklarını bulma ihtiyacını kitle kaynak kullanımıyla hızlı ve etkin bir şekilde gideren BugBounter, şantaj amacıyla kritik verileri ve sistemleri hedef alan kötü amaçlı yazılım olan fidye yazılımlara karşı korunmak için alınabilecek önlemleri aktardı. En çok kullanılan saldırı yöntemleri arasında yer alan fidye yazılımları, verilerin erişilebilen tüm kopyalarını şifreliyor ve açmak için gerekli anahtarı kullanıcıya satmaya çalışıyor. Talep edilen kripto para bir süre içinde ödenmezse bu yazılım, verileri ifşa ediyor.

Sistemlerin güncel olması için yazılım yamaları uygulanmalı

Şirketler çalışanlarını şüpheli epostalara karşı eğitmeli

Yazılım yamaları, güvenlik için çok önemli. Kötü amaçlı yazılım kullanan siber saldırganlar, yazılımlarda bulunan açıklardan ve zafiyetlerden faydalanarak ağlara sızmak için çalışmalar yapıyor. Bir güvenlik şirketi olan Tripwire’ın anketine göre üç BT profesyonelinden birisi, yamalanmamış bir açık üzerinden şirketlerine sızıldığını dile getiriyor. Kitle kaynağıyla sunulan sızma testi hizmetleri yapılan yamaların geçerliliğini onaylamak için de en etkili yöntemlerin başında geliyor.

Fidye yazılımları, genellikle e-posta üzerinden yayılıyor çünkü her adrese yüksek miktarlarda e-posta göndermek çok kolay. Eskiden çok kolay bir şekilde fark edilebilen bu tuzak mesajlar, günümüzde son derece sofistike yöntemlere gerçeğinden ayırt edilemeyecek oranda tutarlı tasarlanıyor. Haliyle siber saldırganların da en sık başvurduğu yöntemlerden birisi haline geliyor. Her ne kadar bu yöntem bilinse de hala fazlasıyla etkili. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 97


Teknoloji

Şirketler kullanıcılarının bu tür oltalama tarzı tuzaklara düşme potansiyelini test ederek risklerini hesaplayabilirler. Bu alanda da kitle kaynağı çok farklı zeka ve metodolojilere sahip olduğunu için yine etkili bir hizmet sağlıyor. Ağa hangi cihazların bağlı olduğu takip edilmeli Önemli veriler kişisel bilgisayarlarda, bulutta ve sunucularda depolanıyor. Ancak ağa sadece onlar değil, kullanıcıların başka cihazları da bağlanıyor. Şirketlerde uzaktan çalışan insan oranının artmasıyla artık birçok farklı noktadan ağ erişimi de gerçekleşiyor. Bu hızlı dönüşüm, siber saldırganların kritik derecede bir açık bulma ihtimali de artıyor. Bu yüzden ağa bağlanan cihazlardan gelen istekleri tanımak da kötü amaçlı yazılımlara karşı korunmanın en önemli alanlarından bir tanesi. Uzaktan erişime açık olan kapıların zafiyet riskini bulacak en doğru kişiler yine hackerlar ile benzer araç, yöntem ve zekayı kullanan etik hackerlar yani kitle kaynağı olacaktır.

98 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

müşterilere, tedarikçilere ve basına ne söylenmesi gerektiğine kadar kapsamlı olmalı. Böyle bir senaryo ile karşılaşan şirketin ilk tepkisi ağırlıklı olarak durumu reddetmek veya farklı bir soruna işaret etmek oluyor. Öte yandan gerçek hemen yayılıyor ve durumu örtbas etme çabası da şirkete duyulan güveni zedeliyor. Her şirketin henüz keşfedilmemiş bir güvenlik açığı olduğunu unutmaması gerekiyor. Olası bir hatanın önüne geçmek için oluşturulan stratejilerin zamanında test edilmesi, daha büyük bir sorunun önüne geçmeye yardımcı olabiliyor.

En önemli verileri belirlenmeli ve etkili bir yedekleme stratejisi işletilmeli Kurum için önemli verilerin güvenli ve güncel yedeklemelerinin yapılması, siber saldırganlara karşı korunmak için çok önemli. Fidye yazılımının sisteme girmesi ve bazı cihazları ele geçirmesi durumunda yakın zamanda alınmış bir yedekle veri tekrar kullanılabilir ve ilgili cihazlar kısa sürede operasyonel hale gelebilir. Sistemi ele geçirmeyi hedefleyen bir hacker’ın ilk hamlesinin yedeklere erişimi kesmek olacağı düşünüldüğünde, yedeklerin nerede saklandığı ve ne ölçüde bulunabilir ve ele geçirilebilir olduğunu kitle kaynağı ile denemek de bir o kadar önemli. Bir fidye yazılım saldırısına karşı strateji geliştirilmeli ve test edilmeli Her tür felaket senaryosuna karşı geliştirilecek bir strateji, kurumsal planların standart bir parçası olmalı. Bu stratejinin kapsamı, tüm bilgisayarların içini temizleyip yedeklemeyi yüklemenin ötesinde

Konuyla ilgili görüşlerini belirten BugBounter Kurucu Ortağı Murat Lostar, şunları söyledi: “Bir fidye yazılımının kurbanı olmak, önemli kişisel veya kurumsal verilerin kaybolması riskini beraberinde getiriyor. Bir fidye yazılımını cihaza bulaştırmak ise yanlış bir linke tıklamak kadar kolay. Ödemeleri genellikle bitcoin olarak talep eden siber saldırganlar hem paranın izini kaybettiriyor hem de bu sayede ciddi bir gelire sahip oluyor. Geçmişe baktığımızda da birçok fidye yazılımı saldırısını görmek mümkün. Küçük bir KOBİ’yi ele geçirdiğinde tarife 2 bitcoinden başlarken, bu yoğun trafiği olan yerel bir e-ticaret sitesi için 200 bitcoine çıkabiliyor. Michigan Eyalet Üniversitesi’ni ele geçiren NetWalker, İngiltere’nin sağlık sistemini çökerten WannaCry ya da günümüze yaklaşırsak NASA’nın BT üstlenicilerinden birisi üzerinden yayılan DopplePaymer ve geçtiğimiz ay aralarında Türkiye, Brezilya, Hindistan ve ABD gibi ülke operasyonlarının da olduğu Honda’nın otomobil fabrikalarında üretimin durdurulması gibi korkutucu örnekleri sıralamak mümkün. Bu örneklerin arasında yer almamak için proaktif bir şekilde dikkati ve tedbiri elden bırakmamak gerekiyor.”


Teknoloji

Automechanika Shanghai Webinarı

Covid

19’un Asya Otomotiv Pazarı’na ekileri ve pandemi sonrası süreçte ortaya çıkan yeni fırsatlar üzerine 9 temmuz 2020 tarihinde bir webinar gerçekleştirildi. Serinin ilk webinarında Asya Pasifik (APAC) sektör trendlerine odaklandı. Automechanika Shanghai temmuz ayının başından bu yana güncel durumu değerlendirmek amacıyla ; uzmanlar ve sektörel dernek temsilcileriyle bir araya geldi. Alanının önde gelen uzmanları hem otomotiv tedarik zincirinde yaşanan zorlayıcı şartları ve beklentileri hem de otomotiv endüstrisinin geleceğini ve gelişmesini masaya yatıracaklar.

Launch Tech ve Çin Otomobil Bayileri Derneği’nin önde gelen temsilcileri – danışmanlık şirketi Deloitte China, mevcut piyasa verilerini, hükümet politikalarını, dağıtım kanallarını ve hizmet sektörü bilgilerini tartıştı. Moderatörlüğünü Mr. Riky Wang’ın yaptığı webinarda; Dr. Marco Hecker, Ms . Lang Xuehong, Mr. Alan Xu konuşmacı olarak katıldılar. Konuşmacılar son bölümde; pandemi sonrası Asya’daki yeni fırsatlar üzerine görüşlerini açıklandı.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 99


Araştırma

Sanal alemdekİ tehlİkelerden bİr yenİsİ popüler olmaya başladı: Mavİ Bebek

Prof. Dr. İ. Hamit HANCI Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp ABD

M

“ avi Balina Oyunu”, “Momo” ve şimdilerde” Mavi Bebek” son birkaç yıldır haberlerde/medyada yer almaktadır. Mavi Bebek yeni bir oyun değil, son 2-3 yıldır oynanmaktadır, ancak gündeme gelmesi bugünlere rastlamaktadır. Her ne kadar oyunun isminde “bebek” kelimesi yer alsa da hem kız hem erkek çocuklarının oynadığı bir oyundur. Son çeyrek yılda teknolojinin gelişmesine bağlı olarak bilgisayar, tablet ve cep telefonu kullanarak internete kolay ulaşılabilmesi ve giderek yaygınlaşmasıyla özellikle çocuk ve gençlerin davranışlarını etkileyen teknolojiler, hem sanal ortamı, hem de sanal ortam dışında onların yaşamını etkilemektedir. Son dönemlerde ergenlerin tercih ettiği faaliyetleri kapsayan küresel bir endüstri olan bilgisayar oyunları sanal bir dünyadan, gerçekliğin simülasyonu olan ve onu yöneten yasaları yeniden keşfeden bir grafik yapıdan 100 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

oluşmaktadır. Kullanıcılar sanal dünyada karşılaştıkları karakterler ya da etkileşimlerle kendi dünyalarını ve kendi gerçeklerini yeniden üretmektedirler. Orada özgürce kendilerini ifade etme fırsatı ortaya çıkmakta, tüm dürtü ve açığa çıkmamış arzu ve isteklerini gerçekleştirmektedirler. Fantazilerini gerçekleştirmek mümkün olmaktadır; gerçek hayatta yapamayacağı şeyleri yapma fırsatı yaratmaktadır. Böyle olunca saldırgan dürtüler, arzu ve istekler oyunlar aracılığı ile karşıladığından heyecan duygusu yaşanmakta ve daha mutlu olunmaktadır. Meydan okuma ve rekabet duygusu oyunlar aracılığı ile tatmin edilmektedir. Mavi Bebek, Momo, Mavi Balina oyunu gibi çevrimiçi tabanlı diğer iletişim uygulamaları ile sanalgerçek duvarını yıkacak denli kurbanı ile iletişim kuran “interaktif” platform olarak tanımlanabilir. Bu oyunlar Çocuk ve ergenlere facebook ve Instagram, snapchat, Messenger ve yenilerde kendini küresel bir video topluluğu olarak tanımlayan, kendi kısa videolarını oluşturup, paylaşıldığı, hem iOS hem de Android platformunda çok indirilen mobil uygulama olan TikTok üzerinden ulaşmaktadır. Hatta youtube’da Mavi Bebek

oyununu nasıl oynayacakları ile ilgili ergenlerin videolar çekip paylaştıkları ve bu paylaşımların 10 milyonları aştığı dikkati çekmektedir. Mavi bebek, kentsel bir efsane olan kanlı Mary efsanesinden yola çıkan ve çocukların banyolarda oynadığı garip bir oyundur. Oyun banyoda belirli davranışları tekrar ederek ve söyleyerek (ritüeller) oynanmaktadır. Eğer ritüelleri yaparsanız, kollarınızda kötü bir hayalet bebek göründüğünü söylenmektedir. “Mavi bebek “ oynamak için, kendi başına tuvalete gitmek, ışıkları kapatmak ve kapıyı kilitlemek zorunda. Sonra aynaya bak, kollarını bir bebek sallıyormuş gibi tutup belirli sayıda “mavi bebek” kelimesi tekrar edilmektedir. Doğru yaparsanız, aniden kollarınızdaki görünmez bir bebeğin ağırlığını hissedersiniz ifadeleri ile hipnotik yönlendirmeler sözkonusudur. Ergenlik ve öncesinde çocuklar sanal alemde duyduğu ve gördüklerini merak etmektedirler. Ancak çocukların bilişsel gelişimleri henüz tamamlanmadığı için bu tür oyunlar karşısında ne yapacaklarını bilmedikleri gibi korkup, verilen yönlendirmelere uyup ve karşısındaki kişi ne söylerse yerine getirmektedirler.


Araştırma

Prof. Dr. Hatice DEMİRBAŞ Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Psikoloji Bölümü Sağlık Psikolojisi ABD Bir çeşit hipnotize edilmektedirler. Momo, Mavi Balina ve Mavi Bebek oyunlarının ortak noktası; çocuklara ölümle ilişkili çağrışımlar vermeleridir. Çocuklarda kendilerinin artık küçük bir çocuk olmadığını kanıtlamak istemekte ve oyundaki bu meydan okumalara kendilerine zarar vermek pahasına uymaktadırlar. Her ergen merak veya macera duygusuyla mücadeleyi keşfetmeye çalışsa da altta yatan depresif atak veya diğer ruhsal bozukluklara sahip olanlar aktif olarak bu oyunları oynama riski altındadır. Bu tür oyuna katılanlarda depresyon, kaygı bozuklukları yanı sıra davranış sorunları ve suça eğilim ortaya çıkmaktadır. Özellikle bireyin kendine ve çevresine yönelik şiddet göstermesi en dikkat edilmesi gereken konudur Yeterli onay ve sevginin eksik olduğu, istismar edilen veya işlevsiz ailelerde yetişen çocuklar bu tür bağımlılık yapan oyunlara eğilimli olabilirler. Birincil mağdurlar; akranlarından kabul ve dikkat isteyen, duygusal

olarak savunmasız ve sosyal açıdan yalıtılmış ergenlerdir. Burada koruma ve önleme adına yapılabilecekler vardır. TİKTOk gibi, kendi videoların çekilip paylaşıldığı uygulamalar çok ciddi denetlenmelidir.. Örneğin ABD, TikTok benzeri sosyal medya uygulamalarını yasaklamaya hazırlanmaktadır. Ebeveynlere ise, çocuklarının internet üzerinden maruz kalabilecekleri potansiyel risklerden haberdar olmaları ve ruhsal sağlıklarına odaklanmalarının yanı sıra, internet etkinliklerini dikkatle izlemeleri önerilmektedir. Önlemede ebeveynler ve öğretmenlerin çevrimiçi oyuna katılan gençler arasında müdahaleye ihtiyaç duyanlarda erken uyarı işaretlerini iyi takip etmeleri gerekir. Örneğin çocuğun düzensiz veya uygun olmayan davranışı var ise, okulda veya diğer okul etkinliklerinde, notlarında ve performansında düşüş var ise, yalnız daha fazla zaman harcıyor veya ailesi

ve arkadaşları ile etkileşimlerden kaçınıyor ise çocukların çevrimiçi etkinlikleri ve ilgilendikleri içerik türleri izlenmelidir. Bunların yanı sıra çocuklarda kendine zarar veren türden kesikler ve kanamalar gibi yaralanmaların gözlenmesi, sabahın erken saatlerinde yapılan aktivitelerin fark edilmesi, binaların, nehirlerin ve göllerin tehlikeli yerlerine, karayollarına ve demiryollarına, silah dükkanlarına yapılan ziyaretlerin gözlenmesi önleyici olacaktır. Yaşa uygun internet okuryazarlığı sağlamak ve yaşa uygun internete erişim sağlamak önemlidir. İnternet kullanım davranışı uygun şekilde denetlenmelidir. TV programlarında, sosyal medyada sağlık çalışanları tarafından yürütülen etkileşimli forumlar, gençlerin kendilerine zarar verme riskini en aza indirgemeleri konusunda bilgilendirmek ve desteklemek için olası bir strateji olabilir.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 101


İhracat

Türk gıda İhracatçıları 20 mİlyar dolarlık BAE pazarında Türk Gıda İhracatçıları BAE’li İş Adamlarıyla Görüştü

BAE ile

Gıdada Yeni

İş Birliklerinin

Temeli Dijitalde

Atıldı

T

icaret Bakanlığı himayelerinde, Türkiye İhracatçılar Meclisi koordinasyonunda ve Ege İhracatçı Birlikleri organizasyonunda 79 Temmuz’da dünyanın en önemli re-export ve lojistik merkezlerinden Birleşik Arap Emirlikleri’ne gıda ürünleri sanal sektörel ticaret heyeti gerçekleştirildi. BAE’nin Körfez’in en dinamik pazarı olduğunu söyleyen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Ortadoğu ve Afrika bölgesinin de politik ve ekonomik olarak en istikrarlı ve güvenli ülkelerinden birisi olduğundan bahsetti. “Dünyanın üçüncü, bölgenin ise en önemli ticaret yani re-export merkezi olan Dubai, Körfez Bölgesi’nden, Uzak Doğu’ya ve Afrika’ya kadar açılan bir kapı konumunda. Bölgedeki diğer ülkelerin de önemli ölçüde mal ve hizmet temin ettiği bir ticaret merkezi. BAE’nin yıllık 20 milyar dolar gıda ürünleri ithalatı var. Gıda ihtiyacının yüzde 90’lık kısmını ithalat yoluyla karşılıyor. Tarım özelinde potansiyel 1,75 milyar dolar.

102 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Pazar payımız ise 87 milyon dolar ile yüzde 5. Her sene gelişmekte ve artmakta olan ikili bir ticaretimiz var. Helal gıda ürünlerini tercih etmeleri de bizim için önemli bir avantaj. Potansiyel ürünler; tavuk etleri, taze sebze meyveler, özellikle narenciye, şekercilik mamulleri, çikolatalar, pastacılık ürünleri. 18 milyon dolarla mineral sular, 12 milyon dolarla kakaolu mamul ürünler ve yumurta, 9 milyon dolarla çipura, 8 milyon dolarla çikolata olmak üzere geçen sene toplamda 260 milyon dolarlık gıda ihracatımız söz konusu.” Eskinazi, “Türkiye’nin ilk sanal fuarıyla dijital dönüşümü başlatan ilk birlik olarak onlinedaki tecrübemizi en güçlü olduğumuz gıda sektörüne de taşıdık. 7-9 Temmuz’da BAE’deki potansiyel alıcılarla gıda ihracatçılarımızı buluşturmak için sanal ticaret heyeti düzenledik. Yaş meyve sebze, kuru meyveler, zeytin-zeytinyağı, konserve ürünler, su ürünleri, peynir su ve gazlı içecekler baharat sektörlerinden 22 firma, 50’nin üzerinde yerleşik alıcıyla dijital ortamda 200 civarında görüşme gerçekleştirdi.


Ortadoğu ve Afrika’dan başlayan Güney Asya’ya uzanan bir hinterlantta firmalarımızı yeni alıcılarla buluşturmaya devam edeceğiz. Pandemi ülkelere üretim sürecinde kendi kendine yeten, Ar-Ge çalışmalarına, inovasyona önem veren, katma değer yaratan ülkeler haline gelinmesi gerektiğinin sinyallerini verdi. Dünya trendlerini takip edip, trend belirleyen konumda olmamız için oyunun her yerinde olmamız şart.” dedi. Gıda ürünleri sanal ticaret heyeti organizasyonuna katılan firmalar şu şekilde; • • • • • • •

AFYON YUMURTA İTHALAT İHRACAT VE TİCARET A.Ş. AK-İMPEKS TAR. VE SAN. ÜRÜN. İHR. İTH. ÜR. PAZ. VE TAAH. LTD. ŞTİ. ANATOLIA TARIM A.Ş. BENEFIT FRUITS GIDA İNŞ. İTH. İHR. SAN. VE TİC. A.Ş. CHEF SEASONS GIDA SAN VE TİC LTD ŞTİ. DNZ-DENİZ DIŞ TİC LTD ŞTİ. EŞME KONSERVECİLİK GIDA VE TAR ÜR. SAN. VE TİC. LTD.ŞTİ.

• • • • • • • • • • • • • • •

İhracat IŞIK TARİM URUNLERİ SANAYİ VE TİCARET A.S. K.F.C. GIDA TEKSTIL SANAYI ITHALAT IHRACAT YATIRIM A.Ş. KAHRAMAN YAĞ VE GIDA SAN. TİC. LTD. ŞTİ. KAHVECİOĞULLARI BİLİŞİM HİZMETLERİ TURİZM GIDA SAN. TİC. LTD. ŞTİ KILIÇ DENİZ ÜRÜNLERİ İHRACAT İTHALAT VE TİCARET A.Ş. KOCAMAN BALIKÇILIK İHR. VE İTH. TİC. A.Ş. KÖYMEN SÜT GIDA TARIM HAYVANCILIK SAN.TİC. LTD.ŞTİ. MATEKS TARIM ÜRÜNLERİ GIDA ENERJİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş. MİLSORA GIDA TARIM SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞTİ. PINAR SU VE İÇECEK SAN. VE TİC. A.Ş. SANFORD GIDA TARIM İNŞAAT TURİZM SAN. VE TİC. A.Ş. S.S. TARİŞ ÜZÜM TARIM SATIŞ KOOPERATİFLERİ BİRLİĞİ UÇAK KARDEŞLER GIDA SERACILIK ULUSLARARASI NAK. PLASTİK SAN.VE TİC. LTD ŞTİ. YENİÇAĞ GIDA SANAYİ VE TİCARET A.Ş. ZEYKO TARIM GIDA SAN.İTH.İHR.PAZ.LTD.ŞTİ.

Konut Fİyatları Tırmanışa Geçtİ K redi şartlarının kolaylaşması sonrasında yükselişe geçen konut

fiyatlarında, Türkiye geneli yıllık artış ortalaması %22,84 ile dövizi geride bıraktı. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “Avantajlı konut finansmanı ile bir anda zirve yapan konut talebi sonrasında son bir ayda konut fiyatları Türkiye genelinde ortalama yüzde 8.5 oranında artış gösterdi. Fiyat artışları kiralık m2 fiyatlarında yansıdı. Örneğin İstanbul’da Ocak ayında 100m2 bir daire için 1.700-TL olan ortalama kira bedeli, Haziran ayında 2.000-TL’ye yükseldi. Yeni yapılarda da ise artış daha da fazla” dedi. Son 1 Ayda En Çok Değer Kazanan İller Son bir aydaki artışlarda en çok değer kazanan illere ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özelmacıklı “Tunceli ve Ardahan’da yüzde 18, Çankırı’da yüzde 17, Mardin’de yüzde 16, Ağrı, Batman ve Kars’da yüzde 14 artışlar yaşandı.

“İstanbul’da Başakşehir yüzde 42, Ankara’da Gölbaşı yüzde 35, İzmir’de Menderes ise yüzde 28 değer artışı ile 3 Büyükşehir’in parlayan yıldızı oldular. Kiralıklarda ise gene son bir yılda İstanbul’da yüzde 80 artışla Gaziosmanpaşa, Ankara’da yüzde 23 ile Etimesgut, İzmir’de ise yüzde 27 artışla Menderes ön planda oldu” dedi. Büyükşehirlerde ise en az artış İstanbul’da görüldü. Örneğin gene son bir ayda İstanbul’da yüzde 2,4 artış yaşanırken, İzmir’de yüzde 4,57, Bursa’da yüzde 6,40, Ankara’da yüzde 7,20, Antalya’da yüzde 9,71, Kahramanmaraş’ta ise yüzde 13,71 artış görüldü” dedi. Değer Artışında İlçeler Yarıştı Üç büyükşehirde öne çıkan ve son bir yılda satılık m2 fiyatlarına göre en çok değer kazanan ilçeler hakkında da değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Genel Müdürü

Konut Kiralamalarında Hareketlilik Başladı Türkiye genelinde faaliyet gösteren temsilcilikleri ve profesyonel danışmanları sayesinde piyasalardan güncel bilgileri alabildiklerini belirten Özelmacıklı “Pandemi sonrasında ertelenen düğünlerin tekrar yapılmaya başlanması, vaka sayılarındaki düşüş ve normalleşme süreci sonrasında konut kiralamalarında hareketlilik tekrar başladı. Üniversite öğrencilerinin boşalttığı daireler ve yeni ev alanların taşınma süreçleri piyasalara yeni arzlar sağlıyor” dedi.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 103


Fuar

Yenİ fuarcılık dönemİne Marble İzmİr vurgusu Dünya doğal taş sektörünün en büyük buluşmalarından biri olan Marble İzmir Fuarı’nın danışma kurulu toplantısı 7 Temmuz tarihinde online olarak gerçekleştirildi. Sektörün ve fuarın geleceğinin planlandığı toplantıda, 24-27 Mart 2021 tarihlerinde 27. Marble İzmir Fuarı’nın Fuar İzmir’de fiziki olarak gerçekleştirilmesi kararı alındı. 26. Marble İzmir Fuarı’nın ise, 2020 yılının son çeyreğinde dünya fuarcılığındaki dijital çözümlere uygun olarak düzenlenmesi planlanıyor. 27. Marble İzmir Fuarı

24-27 Mart 2021’de

İ

zmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından düzenlenen Marble İzmir Fuarı’nın 2020-2021 yıllarına yönelik planlamaları danışma kurulu toplantısında yapıldı. Toplantıda, 2021 yılının tarihi 24-27 Mart olarak belirlenirken; 2020 yılında da ticaretin kaldığı yerden devam edebilmesi adına dijital çözümler ve dünyadaki gelişmeler konuşuldu. Toplantıya, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İstanbul Maden İhracatçıları 104 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya, Türkiye Mermer, Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu, İZFAŞ Yönetim Kurulu Murahhas Üyesi Haldun Barışcan ile İZFAŞ Genel Müdürü Canan Karaosmanoğlu Alıcı ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. “Fuarımızı yarı yolda bırakamayız”

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) kararı ile Türkiye’de 1 Eylül tarihine kadar fiziksel fuarların düzenlenmesinin sekteye uğraması, Marble İzmir Fuarı’nda da dijital çözümleri beraberinde getirdi. Dijital fuarcılık hamlelerinin Türkiye’deki ilk uygulayıcısı olduklarını belirten İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 26. Marble İzmir Fuarı’nın 2020 yılında sekteye uğramadan gerçekleşmesinin önemini vurguladı.


Fuar

Soyer, “25 yıl önce serüvenine başlamış bir Marble İzmir Fuarı’ndan söz ediyoruz. 47 katılımcıdan 1077’ye çıkılmış. Muazzam bir ticaret hacmi yaratılmış. Tüm dünya her şeyi sınayan bir salgın ile yüzleşti. Ama biz fuarımızı yarı yolda bırakamayız. Sonuç olarak insanlık ticarete ve üretmeye devam edecek. Bizim bu 25 yıllık birikimi 26’ncı yılında da mutlaka devam ettirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Dijital fuarcılığı Türkiye’de ilk uygulama örneği olarak ortaya koyduk. Marble İzmir fuarımız için de benzer enstrümanları daha güçlü bir biçimde kullanabilecek durumdayız. Elimizi taşın altına koymaya ve İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak üzerimize düşeni yapmaya hazırız” dedi. “İZFAŞ dijital fuarcılıkta da öncü oldu” Fuarlardaki dijital dönüşüm sürecinin kısa ve uzun vadede daha da yoğunlaşacağını ön gördüklerini belirten İZFAŞ Genel Müdürü Canan Karaosmanoğlu Alıcı, Küresel Fuarcılık Örgütü (UFI) ile de süreci değerlendirdiklerini ve kısa süre içerisinde fuarlarının tamamında dijital dönüşümü planladıklarını dile getirdi. Karaosmanoğlu Alıcı, “İçinde bulunduğumuz salgın sonrası dönemde ticaret metotlarında ve küresel tedarik zincirinde dönüşüm kaçınılmaz oldu. Küresel tedarik zincirinde yeniliklere açık olmak bizler için bir zorunluluk haline geldi. Dünya genelinde ekonomik etkileşim devam ediyor.

Uluslararası ticaret dijital faktörler sayesinde yepyeni bir modele ve iş yapma anlayışına dönüşüyor. İhracatçılarımızın yeni normale adaptasyonu için tüm yeni nesil ticaret faaliyetlerine dahil olmak durumundayız. Ne mutlu ki bizler bu pandemi sürecini ticari anlamda bir avantaja çevirecek alt yapımızı hazırlamaya başladık. Geldiğimiz noktada İZFAŞ dijital fuarcılıkta da öncü oldu. 2021 yılı başına kadar doğal taş sektörü de dahil olmak üzere 7 önemli online fuar ve B2B alım heyeti organizasyonu planladığımızı sizlere ilan etmek isterim. Eylül sonu veya Ekim ayında doğal taş sektörünü dünya ile dijital ortamda buluşturmak bizim planımız” şeklinde konuştu. 27. Marble İzmir fark yaratacak 2021 yılında ise daha da kuvvetlenmiş bir Marble İzmir Fuarı ile dünya taş sektörünü 24-27 Mart tarihlerinde İzmir’de ağırlamaya hazırlandıklarını

belirten İZFAŞ Genel Müdürü, bu fuar ile birlikte ülkenin ekonomik sektörüne geçmiş yılların üzerinde bir katkı sağlamayı amaçladıklarını önemle vurguladı. Karaosmanoğlu Alıcı, “Tüm dünya çapında mimarlık ofisleri ile yürüttüğümüz çalışmalar tasarım anlamında fuarımızı destekleyecek. Daha etkin ziyaretçi ve alım heyeti çalışmaları için dünyanın dört bir yanında İZFAŞ temsil ofisleri açıyoruz. İlk temsilcilik ofisimiz Moskova-Rusya’da işler hale geldi bile. Bunun yanında Çin, ABD, Almanya ve Brüksel’de İZFAŞ olarak yer alacağız. Bu ofisler sayesinde tüm fuarlarımıza yeni müşteriler getirmeyi amaçlıyoruz. Sektörümüzün tüm bileşenlerini kucaklayacak olan 27. Marble İzmir Fuarımız aynı zamanda Dünya Taş Kongresi, Dünya Taş Zirvesi ve Değişik Tasarım Yarışması’na da ev sahipliği yapacak. Aylardır büyük bir özveri ile hazırlıkları yapılan Doğal Taş Kongresi sektörün önümüzdeki yıllarına da ışık tutacak. Dünya Taş Zirvesi’nde ise 13 ülkeden doğal taş birliklerinin başkanları doğal taş ticaretinin geleceğini ve sektördeki yenilikleri bizim fuarımızda tartışacak. 26 yıldır ara vermeden Türkiye’nin en büyük fuarı olan, 2 milyar dolarlık ihracata kapı açan Marble İzmir’in bu gururu ve başarısı hepimizin. Biz de hepinizi bu başarıyı daha yukarıyı taşımaya ve ihracatımıza omuz vermeye davet ediyoruz”.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 105


Otomotiv

Hyundai Yenİ Elantra N Line’ın Çİzİmlerİnİ Paylaştı • Hyundai, yedinci nesil Elantra’da sportif N Line versiyona yer veriyor. • Elantra N Line, kostümündeki sportif detaylarla daha alçak ve daha geniş bir duruş sergiliyor. • Yeni versiyonla beraber C-Sedan segmentinde farklılık yaratılarak daha fazla dinamizm sunuluyor.

H

yundai’nin performans kolu olan N Departmanı, yine boş durmayarak otomobil tutkunlarına yepyeni bir model daha hazırladı. Genellikle aileler tarafından tercih edilen sedan otomobillere yeni bir soluk getiren Hyundai, popüler Elantra modelinde de sportif N Line serisine yer veriyor. Hyundai’nin N imzalı yeni basamaklı ızgarası, motor sporlarından ilham alan geniş hava girişli ön tamponu, mat gri arka difüzörü, çift çıkışlı egzoz sistemi ve 18 inçlik jantlarıyla oldukça agresif bir yapıda olan Elantra, normal versiyona göre daha düşük ve daha geniş bir duruş sergiliyor. Elantra N Line’ın yandan görünüşü de oldukça ilgi çekici.

106 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Daha büyük frenlere sahip aracın 18 inç alaşım jantları, sportif estetiğini daha da ön plana çıkarıyor. Yan aynalar, N Line logolar ve parlak siyah plastik parçalarla sıra dışı çizgiler de amacına uygun olarak desteklenmiş oluyor. Hyundai, performans ve ralli tutkunları sayesinde popüler olan N markasının daha da yaygınlaşması için N Line versiyonlarına diğer modellerinde de yer verecek.

Güncel olarak Veloster N, i30 N ve i30 Fastback N’nin yanı sıra belirli pazarlarda birkaç N Line modelini de sunan Hyundai, günlük kullanımda sportif ruhu hissettirmek adına en küçük modelden en büyük SUV’a kadar, hemen hemen tüm modellerinde N imzalı parçalar ve gövde kitlerini kullanacak.


İhracat

Cerrahİ tulum ve maske İhracatında hİbe şartı kaldırılsın çağrısı Sertbaş: “Maske artık hayatımızın bir parçası” Cerrahi ve tıbbi malzemelerin pandemi süreciyle birlikte hayatımıza girdiğini, artık her daim de olacağını dile getiren Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, alınacak önlemlerin ihracatta sürdürülebilirliğin önüne geçmemesi gerektiğinin altını çizdi.

P

andemi döneminde ihracatta rekorlar kıran cerrahi önlük ve maskede Devlet Malzeme Ofisi’ne hibe şartı ihracatı zorlar konuma geldi. Devlet Malzeme Ofisi’ne hibelerin kaldırılması talebinde bulunan Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskanizi, “İyi bir performans yakalayan cerrahi maske ve tulum ihracatını entübe etmeyin” çağrısında bulundu. Cerrahi maske ihracatında bir maske ihraç edildiğinde DMO’ya bir maske, cerrahi tulum ihracatında ise her üç tulum karşılığı bir tulum hibe etme şartı bulunuyor. İhracatçılar, bu hibelerin kaldırılmasını istiyor. Hibelerin cerrahi ürün ihracatına büyük maliyet yüklediğine değinen Eskinazi, “Pandemi döneminde işleri ciddi anlamda sekteye uğrayan ihracatçı firmalarımız cerrahi maske ve tulum ihracatı ile soluk aldı. Hibe şartı nedeniyle ihracatçılarımızın maliyetlerinde yüzde 100’e varan artışlar meydana geldi, ihracatçılarımız fiyat tutturamaz konuma geldi. Pahalı kaldığımız için ihraç pazarlarımızı kaybetmeye başladık.

Avrupalılar kendi yatırımlarını yapıyorlar, Avrupalıları tekrar sanayici yaptık. Bizden kumaş alıp kendileri maske ve tulum üretmeye başladı. Hükümetimiz bağış ile ilgili kısımlara bir düzenleme getirirse, Türkiye’ye döviz kazandıran bu sektör daha da iyi konuma gelebilir. Türkiye’nin cerrahi maske, tulum ve cerrahi malzeme ihracatı üç katına çıkabilir. Aksi takdirde şu anda ihracatta fırsatlar sunan bu kalemlerde fırsatı kaçıracağız” diye uyarı yaptı.

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin Haziran ayında yaptığı 104 milyon dolarlık ihracatla Ege İhracatçı Birlikleri bünyesinde tekrar zirveye çıktığı bilgisini veren Sertbaş, “Konvansiyonel konfeksiyon ürünleri ihracatımız Haziran ayında 2019 yılı Haziran ayını yakaladı. Cerrahi maske, tulum ve diğer malzeme ihracatımızda Geçen yılın Haziran ayına göre yüzde 295’lik artışla 8.5 milyon dolar olan cerrahi önlük, maske ve cerrahi malzeme ihracatı 33,7 milyon dolara yükseldi. Temmuz ayından itibaren normal konvansiyonel ürünlerin artışı, üzerine bir de tıbbi malzemelerin artmasıyla hazır giyim ihracatının çok daha yüksek yerlere çıkacağını ümit ediyorum. Bu malzemelerin ihracatında çok geç kaldık. Çok zorlandık, çok da pahalı satmaya çalıştık. Hibeler kaldırıldığı takdirde cerrahi maske ve tulum ihracatında sürdürülebilirliği sağlamış olacağımız gibi, kendimize rakipte doğurmamış oluruz” şeklinde konuştu.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 107


Medical

Schneider Electric’ten Dİjİtal Hastane EcoStruxure™ for Healthcare mimarisi ve EcoXpert™ iş birliğiyle yeni nesil dijital hastane Mersin Entegre Sağlık Kampüsü inşa edildi.

T

ürkiye’nin kamu – özel sektör işbirliğiyle geliştirilen ilk şehir hastanesi 1300 yataklı MESK, EcoStruxure™ for Healthcare çözümü ile yönetici odalarından ameliyathanelere kadar güvenli, güvenilir ve verimli enerjiye sahip. Hasta bakımı için eşsiz bir altyapı

108 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

HIMSS dijital hastane değerlendirmesinin sonunda, hastane Emram 6 seviyesini aldı ve “Dijital Hastane” unvanıyla tescillendi. Bu denli büyük bir hastanede enerji ve işletme yönetimi kritik öneme sahiptir. Yaşanabilecek herhangi bir aksaklık hem maddi hem de manevi kayıplara sebep olabilir.

Yapılacak uygulamalar da bu nedenle profesyonel kuruluşlarca yapılmalıdır. Bu zorluğun bilinciyle çalışan Schneider Electric, en kötü şartlarda dahi enerji ve operasyon sürekliliğini garantiliyor. Schneider Electric verimli ve güvenilir çözümleri sayesinde hastaların ve hastane personelinin yaşamlarını kolaylaştırıyor ve onlara emniyetli ve sürekli hizmet sağlanmasına katkı sunuyor. Ayrıca şirket, hastane çözümlerinin satış sürecinin yanı sıra işletme sürecinde de sahada, ürünlerinin arkasında bulunarak saha servis, bakım ve yedek parça temin hizmetlerini gerçekleştiriyor. Şirket çalışanlarından en az bir personel sürekli tesiste bulunuyor. EcoStruxure™ mimarisinden elde edilen tüm IT bilgileri derlenip işletmenin kullanımına sunuluyor. Böylece tasarruf ve tedbir imkanları yaratılıyor.


Medical

Operasyonel ve enerji verimliliğini sürdüren IoT tabanlı çözümler EcoStruxure; Schneider Electric’in açık, başka sistemlerle çalışabilen, IoT tabanlı sistem mimarisi ve platformudur. EcoStruxure; emniyet, güvenilirlik, verimlilik, sürdürülebilirlik ve bağlanabilirlik ilkeleri dahilinde müşterilerine katma değerler sunar. EcoStruxure; “haberleşmeli cihazlar”, “yerel seviyede yazılım kontrolü”, “uygulamalar, analitikler & servisler” dahilinde her seviyede yenilikçilik sağlamak için; IoT, mobilite, algılama, cloud, analitikler ve sibergüvenlik alanlarındaki gelişmeleri güçlendirerek sunar. EcoStruxure konsepti; 1.6 milyondan fazla cihazı, 20.000’den fazla sistem entegratörünün ve geliştiricinin desteğiyle, 40’dan fazla dijital servisler altında bağlayarak 480.000’den fazla sahada kurulmuştur. World Media Group (WMG) Haber Servisi

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 109


Sektör

Schneider DİJİtal Dönüşüm Raporunu Yayınladı Dünya dijital bir geleceğe doğru ilerliyor. Daha şimdiden bütün bir nesil tümüyle dijital bir dünyanın içinde büyüdü. Dijital dönüşüm, diğer bir ifadeyle dijital teknolojilerin yaygın olarak benimsenmesi ve iş modellerinin tamamen değişmesi, verimlilik yaratılması ve müşteri deneyiminin geliştirilmesi, evlerden endüstriye, binalardan buluta kadar her alanda insan varlığının temel yönlerini yeniden şekillendiriyor. Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümü bu yolculuğun merkezinde yer alıyor ve yeni bir enerji tabiatının ortaya çıkışını, sektörde bir paradigma değişimini ve devrim niteliğinde bir deneyimi mümkün kılıyor.

D

ünyanın, başta enerji olmak üzere kaynaklarını kullanma yolunu kuşkusuz acilen dönüştürmesi gerekiyor. Global iklim değişikliği tehdidine rağmen dünya her geçen yıl kaynaklara daha aç hale geliyor. Dijital dönüşüm bu paradoksu 110 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

çözmenin anahtarıdır. Enerjiye odaklanacak olursak, dijitalleştirme sonucunda sadece binalarda elde edilebilecek kümülatif enerji tasarrufu 2040’a kadar 65 petawatt saate ulaşabilir ki bu miktar Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü dışındaki ülkelerin (Çin ve Hindistan dahil) 2015’teki toplam nihai enerji tüketimine eşittir. Dijital dönüşümü binalara, veri merkezlerine, endüstriye ve altyapıya yayarak hep birlikte daha verimli, güvenilir, güvenli ve sürdürülebilir bir dünya yaratabiliriz. Dijital dönüşümün genel anlamda bir yatırım getirisi olduğu açıktır. 16.000 şirkettentoplanan verileri kullanan Dünya Ekonomik Forumu ve Accenture

tarafından yapılan bir analiz genel olarak pozitif yatırım getirisi olduğunu tespit etmiştir, ancak getirilerin çoğu sektör liderleri arasında toplanmıştır. Erken adapte olan şirketler %70 verimlilik artışı deneyimlerken endüstri sektörünü takip eden diğer firmalarda verimlilik artışı %30 seviyesinde kalmıştır. Dolayısıyla endüstriyel ekipman yöneticilerinin yüzde 85’inin rekabet gücünü korumak için daha hızlı yenilik yapmaları gerektiğini düşünmesi şaşırtıcı değildir. Schneider Electric CEO’su Jean-Pascal Tricoire da dahil olmak üzere birçok yönetici dijital dönüşümü bir “altüst et veya altüst ol” meselesi olarak görmektedir.


Sektör

2000 yılındaki Fortune 500 şirketlerinin yarısının bu prestijli sıralamadan çıkmış olmasının “temel nedeninin” yeni ortaya çıkan dijital iş modelleri olduğunu düşünün. Bu bulgular dijital dönüşümün ticari gerekçesinin aciliyetini açıkça ortaya koyuyor.

Dijital dönüşümün farklı ekonomik sektörlerde nasıl yaygınlaşacağı bir diğer temel soru. Global ticaretin merkezinde bulunan ve derin bir dönüşüme uygun olan dört sektör çokça tartışılıyor. Bu sektörler bina, veri merkezleri, endüstriyel altyapılardır.

Tüm bu sektörlerde verimi arttıracak olan dijital dönüşüme kaçınılmaz olarak hızlı bir geçiş süreci yaşanacak. World Media Group (WMG) News Service

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 111


İhracat

EİB’ten 74 ülkeye bİtİsel yağ İhracatı Bitkisel

Hububat Bakliyat ve Yağlı Tohumlar Sektörü 2020 Hedefini İlk Yarıda Tutturdu...

Yağda Rekor Artış Bitkisel Yağ İhracatı Haziran’da Yüzde 350 Arttı

Hububat Bakliyat ve Yağlı Tohumlar Sektöründe Hedef 600 Milyon Dolar

Bitkisel Yağ İhracatında Çıta Yükseliyor

E

ge Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği son bir senede ihracatını 388 milyon dolardan 514 milyon dolara çıkardı. Bitkisel yağ ise Haziran’da yüzde 350’lik yükselişle en çok artış gerçekleşen ihracat kalemlerinden biri oldu. Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Terci, 2019 ve 2020’nin ilk yarısında artış rekortmeni olduklarını söyledi. “Haziran’da yeni bir rekora daha imza atarak son 6 ayda çok iyi bir performans sergiledik. Hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar sektörümüz yüzde 179’luk artışla ihracatını 47,7 milyon dolara taşıdı. Son bir senelik dönemde ise ihracatımız yüzde 32 artarak 514 milyon dolara ulaştı. 2020’deki 500 milyon dolarlık ihracat hedefimize ilk yarıda ulaştık. İhracatımızdaki bu hız devam ederse bu sene 600 milyon doları hedefliyoruz. Haziran’da en çok artış gösteren ürünümüz bitkisel yağlar oldu.

112 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Birliğimizin ihracatında bitkisel yağlar yüzde 50’den fazla pay alarak bir önceki döneme göre yüzde 350 arttı ve 27 milyon dolara ulaştı. Ortadoğu’dan Afrika’ya dünyanın birçok noktasına bitkisel yağ ihraç ediyoruz. Libya’ya 6 milyon dolar, Hindistan’a 5 milyon dolar, Yemen’e 4 milyon dolar, Güney Afrika’ya 2 milyon dolar, Cibuti’ye 1 milyon dolar olmak üzere toplamda 74 ülkeye bitkisel yağ ihracatı gerçekleştirdik. Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin son 1 senede en çok artış gösteren diğer ihracat kalemleri ise şu şekilde; Küspeler ve hayvansal yemler yüzde 118 artışla 35 milyon dolar, yağlı tohumlar yüzde 104 artışla 100 milyon dolar, değirmencilik ürünleri yüzde 51 artışla 23 milyon dolar, bakliyat yüzde 38 artışla 4,7 milyon dolar, çikolata ve şekercilik mamulleri yüzde 31 artışla 51 milyon dolar, hububat ve mamulleri yüzde 25 artışla 30 milyon dolar, bitkisel yağlar yüzde 16 artışla 223 milyon dolar olarak gerçekleşti.



İhracat

Türk lezzetlerİ URGE projelerİyle Uzak pazarlara ulaşacak Taze meyve sebze ve mamul ihracatçıları ithalatçılarla dijital ortamda buluşacak..

Taze meyve sebze ve mamul ihracatçıları çifte URGE Projesiyle Uzakdoğu ve ABD’yi radarına aldı...

P

andemi döneminde ihracatta ayakta kalan yaş meyve sebze ve mamul sektörleri hayata geçirecekleri iki Uluslararası Rekabetin Geliştirilmesi (URGE) Projesi’yle Uzakdoğu ve Amerika Birleşik Devletleri’ne ihracatlarını arttırmak için Covid-19 sonrasında çalışmalarına start verdi. Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği tarafından Taze Kiraz, Üzüm ve Nar Ürünlerinde Hedef Pazarlar ve İşlenmiş Meyve Sebze Ürünlerinde Hedef Pazarlar başlıklarında yürütülen URGE projelerine katılan 32 firmaya iki grup halinde pandemi süresince önemi daha da belirginleşen internetten müşteri bulma ve internet

114 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

üzerinden satış başlığı altında eğitim programı gerçekleştirildi. Eğitim programının başlangıcında URGE Projesine katılan firma temsilcilerine seslenen Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, pandemi nedeniyle klasik, konvansiyonel pazarlama kanallarının kullanılamaz hale geldiğine işaret etti. Uçak, pandemi nedeniyle ihracatçı firmaların yeni ve efektif pazarlama kanallarına ihtiyaçları bulunduğunu, eğitim programını da bu ihtiyaca cevap verecek şekilde kurguladıklarını dile getirdi.

Uygulamalı eğitim verildi Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği tarafından sürdürülen iki URGE Projesi’nde bu ihtiyaca cevap verecek eğitim programları düzenlediklerini anlatan Uçak, “Covid-19 salgını nedeniyle internet aracılığıyla potansiyel müşterilere ulaşmak ihracatımızın sürdürülebilirliği için hayati öneme sahip. Firmalarımızın potansiyel müşteri bilgilerine ulaşabilmeleri için dijital pazarlama yetkinliklerinin arttırılmasına yönelik çalışmalar yapılması kaçınılmaz bir hal aldı. Dolayısıyla eğitimin zamanlaması ve kapsamı firmalarımız için büyük bir fırsat sunmuştur.


Eğitim Kapsamında, İnternet Aracılığı ile Müşteri Bulma, Ticari İstihbarat Kaynakları, İnternet Üzerinden Doğru Tanıtım ve Pazarlama Stratejileri Geliştirme, Tanıtım ve Pazarlama Kanalları başlıkları başta olmak üzere kapsamlı bir bilgilendirme yapıldı ve örnek çalışmalar uygulamalı olarak gösterildi. Önümüzdeki süreçte bu eğitimin meyvelerini toplamayı ve 2020 yılı için belirlediğimiz 1 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmayı amaçlıyoruz” diye konuştu. Ticaret Bakanlığı’nın desteği ile sürdürülen; Taze Kiraz, Üzüm ve Nar Ürünlerinde Hedef Pazarlar ve İşlenmiş Meyve Sebze Ürünlerinde Hedef Pazarlar isimli URGE Projeleri kapsamında İhtiyaç Analizi Faaliyetlerini tamamladıkları bilgisini veren Başkan Uçak, analizler sonucunda her iki sektör için hedef pazarlar tespit ettiklerini ve URGE Projelerinin üç yıllık yol haritalarını oluşturduklarını anlattı. Uzakdoğu, Amerika ve Afrika ortak hedef pazarlar Taze Kiraz, Üzüm ve Nar Ürünlerinde Hedef Pazarlar URGE Projesi Hedef Pazarlar Projesi için hedef pazarlar, “Çin, Japonya, G.Kore, Hindistan, ABD, Kanada, Nijerya, Gana, Kenya, Endonezya, Singapur, Arjantin, İsrail, Şili ve Vietnam” şeklinde belirlenirken, İşlenmiş Meyve Sebze Sektöründe Hedef Pazarlar URGE Projesi’nin hedef pazarları, “Çin, ABD, Japonya, G.Kore, Singapur, Malezya, Endonezya, Rusya, G.Afrika, Hindistan, BAE, Avustralya, S. Arabistan, İsrail ve Meksika” şeklinde tespit edildi.

Her iki URGE Projesinde Uzakdoğu, Amerika ve Afrika kıtasındaki ülkelere yoğunlaşıldı. Eğitim Programına Taze Kiraz, Üzüm ve Nar Ürünlerinde Hedef Pazarlar URGE Projesi Hedef Pazarlar Projesi’ne “AKAKAR TARIM ÜRN. GIDA NAKLİYE SAN.ve TİC.LTD.ŞTİ, AKGEDİK TARIM GIDA TURİZİM TAŞ. İŞ VE İŞGÜCÜ TEMİNİ SAN.TİC.LTD. ŞTİ, ALANATURA GIDA TEKSTİL İTH. İHR. SAN. TİC. LTD. ŞTİ, ALTUBAY GIDA TARIM ÜRÜNLERİ NAKLİYE AMBALAJ MALZEMELERİ SOĞUK HAVA DEPOSU İNŞAAT İTHALAT İHRACAT, AMİRAL YAŞ SEBZE MEYVE GIDA NAKL. SAN. TİC. LTD. ŞTİ., BAŞAK TARIM ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş., CENA DIŞ TİCARET VE TARIM ÜRÜNLERİ SAN. A.Ş., FORM AGRO TARIM ÜRÜNLERİ ENERJİ SAN. TİC. A.Ş., GÜLEÇ GIDA SAN. TİC. LTD. ŞTİ., KARAALİ SENTETİK DOKUMA SAN. TİC. VE İTH. İHR. LTD. ŞTİ., MENKUR TAŞIMACILIK TARIM ÜRÜNLERİ SAN VE TİC LTD ŞTİ., NF TARIM ÜRÜNLERİ SAN. VE TİC. A.Ş., ORKİ KİRAZ VE TARIM ÜRÜNLERİ SAN. TİC. A.Ş, ÖZKEN GÜMRÜK MÜŞAVİRLİĞİ YAZILIM TİC. LTD. ŞTİ., UÇAK KARDEŞLER GIDA SERACILIK ULUS. NAK. PLASTİK SAN.

İhracat TİC LTD. ŞTİ., YALICAN GIDA TAR.ÜRN. NAK.TUR.SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ. ve YETİMLER TARIM ÜRÜNLERİ İÇ VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” firmaları katılırken, İşlenmiş Meyve Sebze Sektöründe Hedef Pazarlar URGE Projesi’nin eğitim programında; “ARK KONSERVECİLİK YAPI İNŞ.TARIM ÜRÜNL.AMB.NAKL.GIDA DAN.HİZM. İTH.İHR.SAN.TİC.LTD.ŞTİ., EGE HAZIR YİYECEK DIŞ TİCARET LTD. ŞTİ., HİPP DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ, İNSUS DONDURULMUŞ GIDA ÜRÜN SAN. VE TİC. A.Ş., LİDYA KONSERVECİLİK MÜT.İNŞ.TUR.SAN VE TİC LTD ŞTİ, MARNUS GIDA TARIM SAN. VE TİC. A.Ş., MATEKS TARIM ÜRÜNLERİ GIDA ENERJİ SAN VE TİC AŞ., PACOVİS GIDA SANAYİ VE TİCARET A.Ş., SANFORD GIDA TARIM İNŞ. TURİZM SAN. VE TİC. A.Ş., SARDES GIDA SANAYİ VE TARIM ÜRÜNLERİ TİC. İTH. İHR. LTD. ŞTİ., SCG GIDA İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ., YÜZYIL GIDA TURİZM TARIM HAYVANCILIK YEM SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ. ve ZUMDİECK KONSERVE DONDURULMUŞ GIDA A.Ş.” firmaları yer aldı. Taze meyve sebze ve mamul ihracatı Covid-19’a rağmen artıyor Covid-19 nedeniyle 2020 yılının ilk yarısında Türkiye’nin ihracatı yüzde 14,8’lik daralmayla 81 milyar dolardan 69 milyar dolara gerilerken, taze meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihracatı arttı. Türkiye’nin taze meyve sebze ve mamulleri ihracatı 2020 yılının ilk yarısında yüzde 16’lık artışla 1 milyar 687 milyon dolardan, 1 milyar 958 milyon dolara çıkarken, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği’nin 2020 yılı Ocak - Haziran dönemindeki ihracatı yüzde 16’lık artışla 375 milyon dolardan, 433 milyon dolara yükseldi.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 115


Finans

Dünya Pİyasalarında Kur Savaşları İngiltere’de geçen hafta açıklanan 30 milyar sterlinlik yeni teşvik paketi sterlini üç ayın en yüksek düzeyine yükseltti ancak uzmanlara göre Brexit sürecinde herhangi bir ilerleme olmadıkça sterlindeki yükseliş sınırlı olacak. ING’ye göre para birimi Euro karşısında yüzde 3 ila 5 düşebilir de...

İ

ngiltere’nin dün 30 milyar sterlinlik yeni teşvik paketi ve istihdam piyasasına ilişkin yeni bazı önlemler açıklaması sterline güç verdi. Gelişmelere paralel sterlin dolar dün yüzde 0,3’ün üzerinde yükselişle gün içinde üç haftanın en yüksek düzeyi olan 1,29 düzeyine kadar yükselirken, Kraliyetin Maliye Bakanı Rishi Sunak’ın açıklamaları sonrası TSİ 17:30’da 1,2649 düzeyinden işlem gördü. Ancak uzmanlara göre Brexit sonrası geçiş müzakerelerindeki belirsizlik ve COVID-19 pandemisinde vakaların tüm dünyada artması gibi endişelerle sterlindeki yükseliş sınırlı kalacak. 116 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Sunak’ın açıkladığı 30 milyar sterlinlik (38 milyar dolar) yeni teşvik paketi kapsamında ücretsiz izindekileri geri alan şirketlere bonus verilecek, konaklama ve eğlence sektöründe KDV yüzde 20’den yüzde 5’e indirilecek ve 500 bin sterline kadar olan konut alımlarındaki konut vergisi kaldırılacak. Sterlin açıklama sonrası Euro karşısında da güçlendi ve Euro/sterlin paritesi yüzde 0,3 düşüşle 0,8955’e kadar geriledi. Euro/ dolar paritesi ise 1,1371 düzeyine kadar çıkarak bir ayın zirvesini gördükten sonra TSİ 18:13 itibariyle 1,1286 düzeyinden işlem gördü.

‘Euro karşısında %3-5 düşebilir’ ING Bank yeni açıklamalarının sterlin üzerinde çok büyük etkisi olmadığını ve sterlinde yukarı yönlü hareketin sınırlı olacağını öngördü. Banka Euro’nun sterlin karşısında üç ayda yüzde 0,92’ye yükseleceğini öngörüyor. Euro/ sterlin bankanın baz senaryosuna göre Brexit konusunda bu yaz net bir uzlaşı olmaması ile yüzde 3 ila 5 yükselebilir. Banka notunda şu değerlendirmeleri yapıyor: “Açıklanan teşvikler beklentilerimizin hafif üzerinde ancak sterlinin daha da yükselmesini destekleyecek kadar değil.


Finans

Bugün açıklanan paket Birleşik Krallık’ın büyüme görünümünde kayda değer bir değişikliğe neden olmaz. Sterline asıl yön veren Brexit görüşmelerinin belirsizliği sürdükçe sterlinin daha fazla yükselmesi çok muhtemel değil.” Johnson: Anlaşma olmazsa Avustralya’nın şartlarını istiyoruz BMO Financial Group Avrupa Foreks Stratetjileri Direktörü Stephen Gallo, “Bakanın paketine tepki gecikmişti” dedi ancak paketin gidişatı değiştirmeyeceğini ve sterlinin AB ile müzakerelerde ilerleme olmaması durumunda baskılanmayı sürdüreceğini söyledi. Gallo “Brexit faktörü olmasaydı sterlin şu an çok daha yüksek olurdu çünkü Euro Bölgesi geneline göre daha dinamik bir mali durum görüyoruz” dedi. Salı günü Brexit görüşmeleri için müzakereciler tekrar görüşmelere başladı. Almanya Şansölyesi Angela Merkel, yıl sonuna kadar anlaşma olması için çabalamaya devam edeceklerini ancak AB’nin ‘anlaşmasız senaryoya da hazırlanması gerektiğini’ söylemişti. Birleşik Krallık Başbakanı Boris Johnson, Merkel ile yaptığı telefon görüşmesinde anlaşma olmazsa Avustralya ile aynı koşulları istediklerini belirtti. Avustralya’nın AB ile kapsamlı bir ticaret anlaşması yok ve AB-Avustralya ticaretinin büyük bir kısmı Dünya Ticaret Örgütü kuralları kapsamında ilerliyor. Bazı ürünler için ise özel anlaşmalar bulunuyor.

İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak: “Kamu bütçesi sürdürülebilir değil” İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak tüm dünyada genişlemeci politikalar izlendiği pandemi döneminde atılan adımların sürdürülebilir olmadığına işaret ederek, Avrupa Birliği’nden ayrıldıktan sonra geçiş müzakereleri süren ülkenin ilk fırsatta tekrar bütçe yönetimi adımları atacağına işaret etti. İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak, ekonomik iyileşme hakkında daha net bir görünüm kazandıktan sonra daha sürdürülebilir bir görünüm için kamu maliyesine yöneleceklerini söyledi. Ekonomiyi desteklemek için yapılan müdahalelerin muazzam maliyetleri olduğunu belirten Sunak, BBC’ye verdiği demeçte uzun vadede hiçbir şey yapmamanın çok daha ağır bir maliyeti olacağını belirterek “Bu şekilde yaşamaya devam etmemiz sürdürülebilir değil ve tabii ki kamu maliyemizde orta vadede daha sürdürülebilir bir noktaya dönebiliriz” diye konuştu. Sunak belirsizlik nedeniyle tam net öngörüler yapılamadığını hatırlatarak “Daha net bir patika belirginleştiğinde duruma bakabilir ve kamu maliyemizin makul bir sürede tekrar sürdürülebilir hale dönmesini sağlayabiliriz” dedi. Dolar düşerken yuan parlıyor Yatırımcıların küresel hisse piyasaları ve emtialar gibi daha riskli varlıklara yönelmesine paralel, dolar dün birçok para birimi karşısında değer kaybetti.

Çin yuanı ise hem Çin hisselerine olan girişlerdeki artış hem de dünyanın en büyük ikinci ekonomisindeki güçlü iyileşme sinyalleriyle dört haftanın zirvesine yükseldi. Çin yuanı dün gün içinde yurtdışı piyasada dört ayın en yüksek düzeyine yükseldi ve dolar/ yuan paritesi 6,9808’e kadar geriledi. Dolar/ yuan TSİ 18:00 itibariyle yüzde 0,15 düşüşle 6,9937 düzeyinden işlem gördü. Yuan 27 Mayıs’ta dolar karşısında gördüğü dipten yüzde 2,3 yükseldi. CBIC Capital Markets G10 Parabirimleri Strateji Direktörü Jeremy Strech “Riski varlıklara genel bir dönüş gördük. Son birkaç oturumda riske dönüşün poster çocuğu Çin hisselerindeki yükseliş oldu” diyor. Strech doların yuan karşısında yüzde 2 ila 3 daha düşeceğine ilişkin öngörülerinin de değişmediğini belirtiyor. İskandinav para birimleri İsveç ve Norveç kronları da dolardaki zayıflığa paralel bir ayın zirvesine yükselerek sırasıyla 9,15 ve 9,35 dolar düzeylerini gördü. Deutsche Bank para birimi analisti George Saravelos, dün yayınladığı bir müşteri notunda doların ABD’den gelecek olumsuz makro verilerle daha da zayıflamasını beklediklerini yazdı. Saravelos notunda şu ifadeleri kullandı: “ABD seçimi tabii ki belirleyici ve Biden’in kazanmasının dolar için negatif olacağını düşünüyoruz çünkü izlenen politikalarda gümrük vergilerinden ve ‘rastgele tweet’ diplomasiden uzaklaşılacaktır.” Salavelos gelecek haftalarda ‘YeniNesilAB’ isimli 750 milyar Euro’luk Avrupa İyileşme Fonu’na ilişkin gelişmeleri yakından takip edeceklerini belirterek, bu konuda bir uzlaşının Euro için olumlu olacağını belirtiyor. Analistler ayrıca banka notunda ETF’lere girişlerde ABD’den Avrupa hisselerine girişlerde bir artış olduğuna da dikkat çekti. İngiliz banka UBS de ABD-Çin arasında artan ticari gerilimin henüz piyasalar tarafından çok ciddiye alınmadığı yorumunu yapıyor ve ABD Başkanı Donald Trump’ın video uygulaması TikTok’a yasak getirmeyi planladığını hatırlatıyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 117


Sektör

“TÜSİAD Bu Gençlİkte İŞ Var!” 2020 Ödüllerİ Sahİplerİnİ Buldu ! Türkiye genelinde yenilikçi bakış açısını yaygınlaştırmak ve girişimcilik dönüşümünü tetiklemek amacıyla 2011’den bu yana düzenlenen TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! Girişimcilik Programı’nın 2020 girişimleri arasından para ödülü ile desteklenecekler 9 Temmuz tarihinde gerçekleşen dijital ödül töreninde belirlendi. Programın bu seneki birincisi “E-PLAYOUT”, ikincisi “ALGAE BİODİESEL” ve üçüncüsü “WASTESPRESSO” oldu. •

T

ürkiye’nin 80 ili ve 183 üniversitesinden başvuru alan, Türkiye’nin en yaygın erken aşama girişimcilik programı TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var!’ın 2020 Ödül Töreni 9 Temmuz Perşembe günü (bugün) çevrimçi ortamda gerçekleşti. Ödül Töreni’nde jüri üyeliğini TÜSİAD Başkanlar Konseyi Üyesi ve Index Grup Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, TÜSİAD Yönetim Kurulu Üyesi ve Girişimcilik ve Gençlik Yuvarlak Masası Başkanı İrem Oral Kayacık, Turcas Petrol AŞ ve Olmuksan International Paper Yönetim Kurulu Üyesi Lale Ergin ve UiPath Avrupa Başkan Yardımcısı Tansu Yeğen üstlendi. 118 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

TÜSİAD jürisinin yanı sıra girişimcilik ekosistemi paydaşlarından oluşan 26 kişilik ön jüri ağının katıldığı oylama sonucu, Ödül Töreni’nde sahne alan “Algae Biodiesel”, “EPlayout”, “FluAI”, “Plastic Move” ve “Wastespresso” girişimlerinden; • Dünyanın yükselen trendi e-spor üzerine, Türkiye’de spor sektörü ve oyuncularının buluşmaya yeri olmaya aday bir platform tasarlayan E-PLAYOUT birincilik; • Atık su ve baca gazlarını mikroalgler yardımıyla arıtarak karbon nötr biyodizel üreten ALGAE BİODİESEL ikincilik;

Kahve atıklarından doğada 60 günde çözünebilen tek kullanımlık plastikler üreten WASTESPRESSO ise üçüncülük ödüllerini kazandı.

• Sunuculuğunu Özlem Gürses’in üstlendiği Ödül Töreni’nin açılış konuşmasını TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Simone Kaslowski yaptı. Kaslowski konuşmasında, TÜSİAD’ın girişimciliğe verdiği önem ve bu alandaki çalışmalarına değinerek; “Covid-19 hepimizi önümüzdeki yüzyılı şekillendirecek değişimlerin yaşandığı bir bilinmezliğe itti. Bu süreci iş dünyası açısından değerlendirdiğimizde işlerin geleceği konusunu ele alırken en beklenmeyen aykırı senaryoları bile dikkate almamız gerektiğini anladık. Şirketler olarak iş yapış şekillerimizi yeniden gözden geçirdiğimiz ve adeta bir dijital dönüşüm ve inovasyon sınavından geçtiğimiz bu dönemde, girişimciler ile kurulan işbirliklerinin önemi arttı.


Çokça kez gündeme getirdiğimiz startup - büyük şirket işbirliklerinin desteklenmesinin ülke ekonomisi ve istihdam açısından kritik önem taşıdığını bu sayede tecrübe ettik. Bu dönemin bir başka önemli gelişmesi ise girişimcilik ekosistemimiz ilk unicornu’nu çıkarması oldu. Birçok girişimciye büyük başarıların yılmadan denemeye devam edenler tarafından gerçekleştirildiğini ve bahane üretmenin hayattaki en büyük düşman olduğunu gösterdi”dedi. Ödül Töreni’nde ayrıca, TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var!’ın 2020 girişimcileri arasında en çok öğrencisi bulunan İstanbul Üniversitesi’ne TÜSİAD Girişimcilik Bayrağı verilirken, Şubat ayından bu yana TÜSİAD rehberleri ile çalışarak şirketleşme sürecine gelen 2020 yarı finalistlerinin projelerini tanıttıkları bir proje pazarı da düzenlendi. BASF Türkiye’nin ana sponsorluğunda gerçekleştirilen TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! 2020 Girişimcilik Programı’nın diğer sponsorları arasında Yeditepe Üniversitesi, Allianz Türkiye, Mazars Denge, Yapı Kredi, Eczacıbaşı Holding, Gürsan Teknik, Ege Palas, Ünlü & Co ve Yemek Sepeti bulunuyor. Fırsatlar ve Ödüller 75.000 TRY’lik Birincilik Ödülünü kazanan: E-PLAYOUT Kendini geliştirmek isteyen espor oyuncularını ve takımlarını; matematik özel dersi alır gibi e-spor

eğitimi alabileceği profesyonel/ tecrübeli e-spor oyuncuları ve koçları ile bir araya getiren bir platformdur. Ekip üyeleri: Berkay Kani, Mehmet Ali Umar, Hasan Ramazan Yurt Rehberi: Müjdat Altay, Netaş CEO’su 50.000 TRY’lik İkincilik Ödülünü kazanan: ALGAE BİODİESEL Atık su ve baca gazlarını mikroalgler yardımıyla arıtarak, bu kaynaklardan karbon nötr biyodizel üretmektedir. Bu sayede küresel ısınmaya sebep olan çevresel sorunları azaltmayı hedeflemektedir. Ekip üyeleri: Selen Şenal, Zeynep Ecem Baskı, Mihriban Demir Rehberi: Harika Güral, Güral Porselen Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı 25.000 TRY’lik Üçüncülük Ödülünü kazanan: WASTESPRESSO Tüm kahve zincirlerine özel olarak geliştirdikleri teknolojik kompostlama yöntemi ile kahve atıklarından doğada 60 günde çözünebilen tek kullanımlık plastikler üreterek, müşterilerinin atık yönetimini yapmakta ve çevresel değer yaratmalarını sağlamaktadır. Ekip üyeleri: Cavid Bayramlı, Mine Okyay, Selcan Çatal, Seyid Kadir ve Kerem Acar Rehberi: Neyran Bahadırlı, Uber Türkiye Genel Müdürü TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var ! Hakkında

Sektör Üniversite öğrencilerine yenilikçi bakış açısı ve girişimcilik yetkinliği kazandırmak amacıyla 2011 yılından bu yana düzenlenen program kapsamında her dönem girişimci adaylarına; eğitimden networkinge, kuluçkadan mentorluğa kadar geniş yelpazede destek sağlanmaktadır. 2020 döneminde Türkiye’nin 80 il ve 183 üniversitesinden başvuru alan programa bu sene 35 girişimci ekip seçilmiştir. Şubat ayında 5 günlük yoğun bir girişimcilik kampı sonunda seçilen 12 ekip TÜSİAD üyeleri rehberliğinde çalışarak projelerini geliştirme imkanı bulmuştur. 6 Mayıs’ta gerçekleştirilen yarı final değerlendirmesinde ise beş finalist ekip belirlenmiştir. TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! 2020 ekiplerimiz ve onlara rehberlik eden TÜSİAD Üyeleri şunlardır: Finalistler: • Algae Biodisel - Harika Güral, Güral Porselen Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı • E-Playout - Müjdat Altay, Netaş CEO’su • FluAI - Şebnem Kalyoncuoğlu Ünlü, ÜNLÜ & Co Yönetim Kurulu Üyesi • Plastic Move - Keyan Zulfikari, KTM Kimyevi Maddeler Yönetim Kurulu Başkanı • Wastespresso - Neyran Bahadırlı, Uber Türkiye Genel Müdürü Yarı Finalistler: • Airmed - Arzu Aslan Kesimer, TAT Gıda Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü • Curiosmo - Nejat Emre Eczacıbaşı, Eczacıbaşı Holding İnovasyon ve Girişimcilik Koordinatörü • ÇE&BA - Metin Akman, ANAKO Yönetim Kurulu Başkanı • DEGZ - Selin Açık, Seza Grup Yönetim Kurulu Üyesi & Ege Palas İcra Kurulu Başkanı • HipoCampus - Cem Tüfekçi, Qualist Technology Kurucusu & CEO’su • Magfi - Elvan Ünlütürk, Sun Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı • TeachVR - Serkan Sevim, Medianova CEO’su Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 119


Sektör

TÜSİAD BU GENÇLİKTE İŞ VAR! 2020 ÖDÜL TÖRENİ AÇILIŞ KONUŞMASI

i

ş Dünyasının ve Girişimcilik Ekosistemimizin Değerli Liderleri, Sevgili Gençlerimiz, Saygıdeğer İzleyiciler, Türkiye genelinde yenilikçi bakış açısını yaygınlaştırmak ve girişimcilik dönüşümünü tetiklemek amacıyla 2011 yılından beri düzenlediğimiz TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var!’ın Ödül Töreni’ni bugün ilk kez çevrimiçi ortamda gerçekleştiriyoruz. Ekranlarınızın karşısında bizlerle olduğunuz ve heyecanımızı paylaştığınız için hepinize teşekkürlerimi sunarım. Girişimcilik programımızın 2020 finaline HOŞGELDİNİZ! Covid-19 hepimizi önümüzdeki yüzyılı şekillendirecek değişimlerin yaşandığı bir bilinmezliğe itti. Sosyal ilişkilerimizden çalışma hayatımıza kadar tüm ezberlerimizin bozulduğuna; 120 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

ekonomi, teknoloji ve politika trendlerinin hiç görmediğimiz oranda değiştiğine şahit olduk. Sorunların; hedeflerin ve çözümlerin küresel hale geldiği günümüzde, pandeminin birçok alanda tetiklediği yıkıcı dönüşümü, yaratıcı bir güce çevirmek ise bizim elimizde! Bu süreci iş dünyası açısından değerlendirdiğimizde işlerin geleceği konusunu ele alırken en beklenmeyen aykırı senaryoları bile dikkate almamız gerektiğini anladık. Aynı bir girişimci gibi, değişimlere hızla uyum sağlama ve sorunlara karşı yenilikçi çözümler geliştirme kaslarımızı, güçlendirmemiz gerektiğini gördük. Şirketler olarak iş yapış şekillerimizi yeniden gözden geçirdiğimiz ve adeta bir dijital dönüşüm ve inovasyon sınavından geçtiğimiz bu dönemde, girişimciler ile kurulan işbirliklerinin önemi arttı.

Pandemi sürecinde solunum cihazı, maske, dezenfektan gibi ülkemizin acil ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik kurulan büyük şirket – girişim işbirlikleri, çok kısa sürede dünyaya ihraç ettiğimiz çözümler haline geldi. Çokça kez gündeme getirdiğimiz startup büyük şirket işbirliklerinin desteklenmesinin ülke ekonomisi ve istihdam açısından kritik önem taşıdığını bu sayede tecrübe ettik.. Önümüzdeki dönemde bu işbirliklerinin artacağına inanıyorum. Bu dönemin bir başka önemli gelişmesi ise girişimcilik ekosistemimiz ilk unicornu’nu çıkarması oldu. Unutmayalım, COVİD-19 gündeminin tam ortasında, ekonomik durgunluk ve küçülme ile mücadele ederken girişimcilik ekosistemimiz ilk unicornu’nu çıkardı. Peak Games’i canı gönülden tebrik ediyorum.


Birçok girişimciye büyük başarıların yılmadan denemeye devam edenler tarafından gerçekleştirildiğini ve bahane üretmenin hayattaki en büyük düşman olduğunu gösterdi. Sevgili İzleyiciler, Bugün temellerini 2011 yılında tam da bu inançla attığımız girişimcilik programımız TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var!’ın 2020 Ödül Töreni için toplandık. Bu yola dokuz yıl önce gençlerimizin DNA’sına girişimciliği kazımak için çıktık. Gençlerimizin en büyük öz sermayemiz olduğuna inandık ve onların girişimcilik hayallerine ortak olmak için eğitimden networkinge, kuluçkadan mentorluğa kadar geniş yelpazede destek sağladık. Kendilerine sorgulama, çözüm üretme ve değer yaratma odaklı bir süreç deneyimi sunmak için sürekli yenilenen bir çizgide ilerledik. Türkiye genelinde 250’i aşkın paydaşımız ve 300’ü aşkın öğrenci topluluğu ile yürüttüğümüz çalışmalar sayesinde bugüne kadar yüzbinlerce gencimizin gündemine girişimciliği taşıdık. Bu çerçevede 2020 döneminde Türkiye’nin 80 ili ve 183 üniversiteden başvuru aldığımızı sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyuyorum. Bu süreçte edindiğimiz deneyimi yerele taşımak ve Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin çok merkezli gelişimine katkı sağlamak

amacıyla, son iki yıldır TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! Ege’yi düzenliyoruz. Bu modelin hayata geçmesini sağlayan başta EGİAD olmak üzere tüm Egeli paydaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Bu vesile ile hepinizi 23 Temmuz’da gerçekleştireceğimiz TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var! Ege Finaline de davet etmek istiyorum. Değerli izleyiciler, Bugün burada sene başından beri programın tüm aşamalarını başarı ile geçerek finale kalan 5 girişimci ekibimizi dinleyecek ve para ödülü ile destekleyeceğimiz girişimleri belirleyeceğiz. Şubat ayından beri TÜSİAD üyelerinin rehberliğinde çalışan diğer yedi ekibimizi ise hazırladığımız dijital proje pazarında girişimcilik ekosistemi ve iş dünyası ile buluşturacağız. Ayrıca bu senenin girişimcilik bayrağını verecek ve programa en çok başvuru veren üniversiteleri değerli rektörlerimizin katılımı ile açıklayacağız. Sözlerime son vermeden önce, bu sene girişimcilik programımızı başarıyla tamamlayan 101 gencimize de ailemize hoş geldiniz diyorum. TÜSİAD Girişimci Kulübü’nün 2020 mezunları olarak sizlerden hayallerinizin peşinde koşmak ve değişimin öncüsü olmak konusunda bir söz almak istiyorum.

Sektör • TÜSİAD Bu Gençlikte İŞ Var!’ın bugün Türkiye’nin en kapsamlı girişimcilik programı olmasında rol oynayan ve ekosistemimize bu genç parlak girişimcilerin kazandırılmasında emeği geçen tüm paydaşlarımıza, rehberlerimize, jürimize ve çalışma grubu üyelerimize; • Her sene daha çok gence ulaşmamızı ve girişimciliği kampüs gündemine taşımamızı destekleyen rektörlerimize, öğrenci kulüplerimize ve TÜSİAD Gençlik Ekibine; • Bizi her aşamada destekleyen ve bu projeye inancımızı paylaşan sponsorlarımız BASF, Yeditepe Üniversitesi, Allianz, Mazars Denge, Yapı Kredi, Eczacıbaşı, Gürsan Teknik, Ege Palas, Ünlü&Co ve Yemek Sepeti’ne ve çözüm ortaklarımız İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Medianova, Wilco ve Inbox’a TÜSİAD Yönetim Kurulu adına şükranlarımı sunuyorum. • Son olarak, bu zorlu operasyonu yürüten TÜSİAD ekibimizden Melda, Seda, Kadir, Zeynep ve Derya’nın verdikleri eşsiz emek için teşekkür ederim. Finalistlerimize başarılar diliyor, sizleri tekrardan sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 121


Sektör

Tedbİrİ Elden Bırakmamalıyız Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı Dr. Alp Keler Covid 19 sürecinde ülke olarak başarılı bir sınav verildiğini söyledi.

T

ürkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı Dr. Alp Keler gündeme dair açıklamalar yaptı. Pandemi süreci ile ilgili konuşan Keler şunları söyledi: “ Bildiğiniz gibi tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de Mart ayı başından bu yana salgın ile mücadele ediyoruz. Ülke olarak bu anlamda önemli ve başarılı bir sınav verdiğimizi düşünüyorum, ama henüz bitmedi.

İçinde bulunduğumuz yeni normalleşme sürecinde Birlik olarak bireysel ve toplumsal sorumluluklarımızın farkında olarak, tedbiri elden bırakmadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu çalışmalar kapsamında, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği olarak, Türkiye’de yatırım kültürünü desteklemek ve geliştirmek için çok yönlü iletişim çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Yine bu amaçla bu yıl altıncısını gerçekleştirdiğimiz “Kamera Elinde Geleceğin Cebinde” kısa film yarışması ile tasarruf-yatırımın önemine yönetmenlerimizin vizörleri aracılığı ile bakmaya çalışıyoruz.” World Media Group (WMG) Haber Servisi

Vergİ Borcu Yapılandıranlar Dİkkat! 7143 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına Dair Kanun kapsamında yapılandırılan borçların 12. taksit ödeme dönemi 1 Temmuz 2020 tarihinde başladı. Son gün 4 Ağustos 2020.

Ö

demelerinizi; İnteraktif Vergi Dairesi uygulamasından (IOS ve Android), GİB ( Gelir İdaresi Başkanlığı) resmi internet sayfasında (www.gib.gov.tr) yer alan “Borç Sorgulama ve Ödeme” bölümünden, 02:00 - 22:00 saatleri arasında anlaşmalı bankaların banka kartı/ kredi kartı, banka hesabından havale yöntemi ve yabancı ülkede faaliyet gösteren bankalara ait kartlar ile, anlaşmalı banka şubelerinden 122 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

- PTT İşyerlerinden, vergi dairelerinden yapabilirsiniz. İnternet üzerinden yapılacak ödemelerde herhangi bir mağduriyetin oluşmaması için, tarayıcıya www.gib.gov.tr adresi yazılarak giriş yapılmasına dikkat edilmesi gerekmektedir. Muhtemel yoğunluk sorunları ile karşılaşmamak için ödeme işlemlerinizi son günlere bırakmamanızı önemle hatırlatırız.


Sektör

The New Nafta Comes İnto Force Tomorrow Canadian Prime Minister Justin Trudeau made statements on NAFTA.

Justin Trudeau said in his statement said : “ The new NAFTA comes into

force tomorrow, and no matter which province or territory you live in - whether you’re an automaker in Ontario, a manufacturer in Quebec, or a farmer in Alberta - this deal will create more opportunities for you to succeed.

This deal makes sure our business owners, entrepreneurs, and people across the country have access to the North American market. And it removes uncertainty for our manufacturers, investors, and workers whose jobs depend on strong and stable trade with our partners. It’s a good deal for Canada.”

World Media Group (WMG) News Service

Yenİ Nafta Yarın Yürürlüğe Gİrecek Kanada Başbakanı Justin Trudeau NAFTA hakkında açıklama yaptı.

Justin Trudeau yaptığı açıklamada şunları söyledi: “ Yeni NAFTA yarın

yürürlüğe girecek ve Kanada’da hangi il veya bölgede yaşıyor olursanız olun - Ontario’da bir otomobil üreticisi, Quebec’te bir üretici veya Alberta’da bir çiftçi olun - bu anlaşma başarılı olmanız için daha fazla fırsat yaratacak.

Bu anlaşma, işletme sahiplerimizin, girişimcilerin ve ülke genelindeki insanların Kuzey Amerika pazarına erişmesini sağlar. Güçlü ve istikrarlı ticarete dayanan üreticilerimiz, yatırımcılarımız ve çalışanlarımız için Kuzey Amerika’daki ortaklarımızla belirsizliği ortadan kaldırır. NAFTA Kanada için iyi bir anlaşma.”

World Media Group (WMG) Haber Servisi

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 123


Finans

TİM Aİlesİne İş Bankası’ndan Özel Avantajlı Kart İhracatçılara 500 Milyon Dolarlık Destek

T

ürkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Türkiye’nin Covid19’la mücadelesine destek vermek üzere devreye aldığı eylem planı kapsamında çalışmalarına devam ediyor. TİM bu süreçte ihracatçıları avantajlı faiz oranları da dahil olmak üzere pek çok fayda içerecek şekilde finansmana erişebilmeleri için Türkiye İş Bankası ile bir protokol imzaladı. Türkiye ekonomisinin itici gücü ihracatçıların önlerini açacak protokolle; Türk Lirası ve Yabancı Para olmak üzere toplam 500 milyon dolarlık bir nakdi kredi paketi sunuluyor. Protokolle ayrıca TİM üyeleri fuar katılımlarında avantajlı koşullarda kredi kullanabilirken, Maximiles TİM İhracatçı Kart ile ticari harcamaların yanı sıra ihracatları üzerinden mil kazanma, çeşitli konaklama, rezervasyon ve yurt dışı çıkış harcı avantajları sağlanıyor. Kadın girişimcilere özel faiz oranlı krediler sunulacak 124 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

olup, kredi kullanan tüm ihracatçılara sigorta, eğitim gibi hizmetlerde indirim uygulanacak. 61 ihracatçı birliği, 27 sektörü ile 95 bin ihracatçının Türkiye’de ihracatın tek çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye İş Bankası ile ülke ekonomisinin en önemli itici güçlerinden ihracatçılara çok avantajlı bir destek paketi sunmak üzere iş birliği protokolü imzaladı. İmza töreni, sosyal mesafe kuralları çerçevesinde TİM Genel Merkezi’nde TİM Başkanı İsmail Gülle ve Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali’nin katılımı ile gerçekleştirildi. Protokol çerçevesinde ihracatçı firmalara, uygun koşullu kredi ve ürünlerin yer aldığı, Türk Lirası ve Yabancı Para olmak üzere toplam 500 milyon dolarlık bir nakdi kredi paketi sunuluyor. Paket kapsamında; daha fazla sayıda ihracatçıya ulaşabilmek amacıyla her firma özelinde azami 150.000 Dolar-Euro veya

1.000.000 TL tutarında kredi kullandırılıyor. TİM üyesi tüm ihracatçılara 1 yıl vadeli dolar kredilerde yıllık yüzde 2,40, Euro kredilerde yıllık yüzde 1,15 faiz oranıyla ‘İhracat Döviz Kredisi’ sunuluyor. İhracat finansmanına destek paketinde; Fuarlara Katılım Kredisi, Maximiles TİM İhracatçı Kart, kadın girişimcilere özel faiz oranlı kredilerin yanı sıra sigorta ve eğitim gibi ihracatçının ihtiyacına uygun hizmetlerde de indirimler yer alıyor. İsmail Gülle: “Güçlü ve zamanında sağlanan finansman sürdürülebilir ihracat için büyük önem taşıyor” İhracatçılara yönelik kredi hacminin artırılması ve ihracatçıların finansmana erişiminin kolaylaşmasıyla, salgın sürecini firmalar en az hasarla atlatacaklarını belirten TİM Başkanı İsmail Gülle, “Tüm çalışmalarımızın amacı ihracatımızı ileriye götürmek, çünkü biliyoruz ki; ‘Türkiye İhracatla Yükselecek” dedi.


İş birliğine yönelik detayları aktaran Gülle, sözlerine şöyle devam etti: “İş birliği kapsamında özellikle üç nokta çok mühim. Kredi faizlerinin düşük olması ihracatın finansmanında önemli bir nokta. Paket kapsamının 500 milyon dolar olması da bizler için çok önemli bir adım. Ayrıca, paket kapsamında, pozitif ayrımcılığın sağlanması adına kadın girişimci ihracatçıların kullanacakları kredilerde daha avantajlı koşullar da oluşturuldu. Kadın girişimci ihracatçılar, kullanacakları kredilerde aynı azami limitlerle (1 milyon liraya veya 150 bin dolar-Euro’ya kadar) Dolar cinsinden krediler için yüzde 2,25; Euro cinsinden kredileri için ise yüzde 1 gibi daha avantajlı faiz oranlarına tâbi olacaklar. Ayrıca, kadın ve genç girişimcilerimiz için, 100 bin TL’ye, 500 bin Euro-dolara kadar Eximbank kaynaklı ihracat kredisi sunulacak ve yabancı para cinsinden kredilerde 25 baz puan indirim uygulanacak. İhracatçıların yararlanacağı bir diğer avantaj ise fuar katılım kredilerinde olacak. Paket ile sanal ve fiziki fuarlarda, 100 bin dolar-Euro’ya kadar 1 yıl vadeli ihracat taahhütlü spot döviz kredisinde faiz oranları dolar cinsinden krediler için yüzde 2,25; Euro cinsinden krediler için yüzde 1 olacak. E-teminat mektubunda, ilk 1 yıl için yüzde 0,9 gibi oldukça düşük bir komisyon tahsil edilecek. Protokol kapsamında, kredi kullanan firmalara emtia taşıma sigortasında yüzde 10 indirim, muhabir garantili ihracat faktoringinde avantajlı faiz oranları ve WORLDEF prime üyeliğinde yüzde 50 indirim gibi birçok diğer avantaj da yer alıyor. Dış ticaret kompleksimizde yapılan kütüphaneye yönelik kitap bağışı da Türkiye İş Bankası’nın önemli bir jesti olarak, paketin kapsamında yer alıyor. Güçlü ve zamanında sağlanan finansman sürdürülebilir ihracat için büyük önem taşıyor.

Son aylarda yaşadığımız pandemi nedeniyle Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamış olduğu Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi ve Sayın Hazine ve Maliye Bakanımızın açıkladığı Finansman Paketiyle ihracatçıların ihtiyacı karşılanmıştır. İhracat ailemiz adına destekleriyle her zaman yanımızda olan Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Sayın Hazine ve Maliye Bakanımıza teşekkür ediyorum.” İsmail Gülle: “İhracatçılara yönelik kredilerdeki artış bizleri memnun ediyor” İş Bankası ile iş birliği yapmanın gurur verici ve ihracatçılara güven sağlaması bakımından da önemli olduğuna dikkat çeken Gülle, şunları kaydetti: “ Bu ve benzeri ortak çalışmaların artarak sürmesi en büyük temennimiz. Bilhassa son iki yılda, bankacılık sektörünün ihracatçılara yönelik kredilerinde hem hacimsel hem de oransal artışlar görüyoruz, sektörün ihracata ilgi ve alakası bizleri memnun ediyor. 2018 yılı nisan ayında bankaların ihracat kredileri 116 milyar TL seviyesindeyken, geride bıraktığımız nisan ayında bu kredilerin değeri yüzde 69’luk artışla 196 milyar TL seviyesine ulaştı. Bu artışta, bankaların kullandırdığı toplam kredi hacmindeki artış etkili olduğu kadar, ihracat kredilerinin toplam kredi hacmine oranının yüzde 5,2’den yüzde 6,3’e çıkması da etkili oldu. Şoklara dayanıklı ve seri reflekslere sahip ihracatçılar, böylesi kriz dönemlerinde attıkları yerinde adımlarla yaşanan her şoktan güçlenerek çıkmayı başarıyorlar. Bankacılık sektörü de tıpkı ihracatçı firmalar gibi seri reflekslere ve her krizden güçlenerek çıkan bir yapıya sahip. Son iki yılda yaşanan kur saldırıları, ticaret savaşları ve koronavirüs pandemisi ile bu gerçek daha da gün yüzüne çıkmış durumda.

Finans İhracatta kırılan yeni rekorlar, Bankacılık sektöründe ise artan kredi hacimleri ve sağlıklı bilançolar tüm bu zorlu koşullara rağmen her iki alanda Türkiye’nin gücünü kanıtlıyor. Öyle ki, haziran ayının geride bıraktığımız ilk 23 gününde ihracatımız 9,1 milyar dolara ulaşarak geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 34,3 gibi kayda değer bir artış gerçekleştirdi.” Adnan Bali: “Uluslararası pazarlarda güçlü bir Türkiye yaratmak hedefiyle TİM ile güçlerimizi birleştirdik” Uluslararası pazarlarda güçlü bir Türkiye yaratmak hedefiyle TİM ile işbirliği yaparak ihracatçılarımıza güçlü bir destek verdiklerini ifade eden Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, “Türkiye’nin Bankası olmanın getirdiği sorumlulukla, milli tavrını ve duruşunu her zaman tereddütsüzce sergileyen bir kurum olarak, bütün imkânlarımızı, iyi niyetli ve samimi bir yaklaşımla memleketimizin ve milletimizin hizmetine kararlılıkla sunmaya devam ediyoruz” dedi. İş birliğinin detaylarını aktaran Bali, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülke ekonomisinin büyümesinde kritik bir rolü bulunan ihracat, özellikle pandemi sürecinde içinden geçilen zor dönemden çıkışta da büyük önem taşıyor. Banka olarak bu alana özel bir konsantrasyon ile eğiliyoruz. Salgının istihdama, üretime, ticarete, ödeme sistemlerine etkilerini azaltmak ve ekonomik aktivitenin devamlılığını sağlamak amacıyla çok sayıda aksiyonu hayata geçiriyoruz. Devam eden ekonomiye destek paketlerimizin yanı sıra, TİM ile bugün imzaladığımız protokolle ihracatın finansmanı için her ihtiyaca uygun vade ve ödeme seçenekleri sunuyoruz. Protokol kapsamında, ihracatçılarımızı desteklemek için faiz oranlarımızı mümkün olan en düşük seviyede tuttuk.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 125


Sektör İş Bankası olarak biz de Türkiye’nin ihracattaki konumunu güçlendirecek desteği vermeye devam edeceğiz” diye konuştu. Adnan Bali, Bankanın, kuruluşunun ilk yıllarından bu yana ihracatçıların yanında olduğunu, ihracatçıları desteklemek için 1932 yılında İskenderiye ve Hamburg Şubelerini faaliyete geçirdiğini ifade etti. Bali, “Kuruluşumuzdan sadece 8 yıl gibi kısa bir süre içerisinde böyle bir vizyonla hareket edilmiş. Günümüze geldiğimizde, 121 farklı ülkede yerleşik banka ile kurmuş olduğumuz geniş muhabirlik ağımız kapsamında; müşterilerimize zengin dış ticaret ürün ve hizmetleri sunuyor ve Türkiye ile 200’ün üzerinde farklı ülke arasında yapılan dış ticaret işlemlerine aracılık ediyoruz” dedi. TİM İhracatçı Kart, ihracatçıların hayatını kolaylaştıracak

İhracat döviz kredilerinde uyguladığımız düşük faiz oranlarının, sadece ihracatçılarımız için değil ekonomideki tüm kesimler için de kritik olduğunu düşünüyoruz. Salgının gidişatına dair belirsizlikler dış talebin kırılgan bir görünüm sunmaya bir süre daha devam edebileceği riskini de beraberinde getiriyor, ancak biz yılın ikinci yarısıyla birlikte ihracat performansımızın koşullar paralelinde güçleneceğini öngörüyoruz.” Adnan Bali: “Türkiye’nin ihracattaki konumunu güçlendirecek desteği vermeye devam edeceğiz” Covid-19 salgını sonrasında orta vadeli bir perspektifle bakıldığında, ülkelerin, normalleşme sürecinde yakın coğrafyalarla çalışma ve daha butik imalata odaklanabileceğine 126 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

dikkat çeken Bali, Türkiye’nin bu konjonktürden faydalanabileceğini; coğrafi konumu itibarıyla küresel ticaret hacminin önemli bir bölümünü teşkil eden bir pazara kısa uçuş mesafesiyle ulaşabildiğini; genç, dinamik ve hızlı yapısı ile potansiyelinin yüksek olduğunu vurguladı. Ülkelerin belli ölçüde içlerine kapandığı bu dönemde, Türkiye’nin güvenilir bir tedarikçi olmasının yanında mevcut endüstriyel altyapısı ve iş gücü kapasitesinin yeterli olduğunu; yeni pazarlar bulma ve üretim süreçlerini yönetme konusunda hali hazırda esnek bir yapısı bulunduğunu da vurgulayan Bali, “Ülke olarak önümüzdeki dönemde birçok mal ve hizmetin tedariki için önemli bir aday olarak sahneye çıkabileceğimizi düşünüyoruz.

Protokol kapsamında ‘Maximiles TİM İhracatçı Kart’ ve ‘Maximiles TİM İhracatçı Kart Premium’ kartları ihracatçıların kullanımına sunuluyor. TL/EUR/USD hesap özeti seçeneğini içeren kartlar ile ihracatçılar, yaptıkları alışverişlerden hem MaxiMil hem de MaxiPuan kazanacaklar. Ayrıca İş Bankası aracılığıyla gerçekleştirecekleri aylık ihracat hacmi üzerinden de ilave MaxiPuan kazanacaklar ve ihracatçılar bu puanları MaxiMil olarak da kullanabilecekler. Maximiles TİM İhracatçı Kart otel rezervasyonundan vize işlemlerine kadar ihracatçıların hayatlarını kolaylaştıracak birçok önemli ve fark yaratacak ayrıcalığı da içeriyor. World Media Group (WMG) Haber Servisi


Sektör

Kİmola, yenİ Partner Programı’nı Türkİye’de duyurdu Kimola, ajanslar ve araştırma şirketlerine özel yeni partner programını açıkladı. Satış Partnerliği ile İçgörü Partnerliği olmak üzere iki seçenek sunulan program kapsamında ürün kullanım kredileri ve içgörü eğitimleri sağlanarak, iş ortaklarının tüketici verisini işlerinin merkezine koyması hedefleniyor.

T

kurulmuş Peak Grup’a bağlı REDandGREY oldu. Monster Notebook’tan Cigna Finans’a geniş bir müşteri portföyü olan REDandGREY’in Kreatif Direktörü ve Yönetici Ortağı Cem Batu, ajansların artık daha derin şekilde tüketici yolculuğuna odaklanması gerektiğine dikkat çekti ve ”Tüketici davranışlarının iletişimde odak noktası olması gerektiğini düşünüyoruz ve bunun da ancak makine zekası ile insan yaratıcılığını birleştirilerek mümkün olabileceğine inanıyoruz. Veri ve tüketici içgörüleri alanına odaklanmış bir şirket olan Kimola ile hedefimiz, tüketiciyi daha derin, daha hızlı anlamlandırmak ve sürdürülebilir araştırma modelleri ile markalarımızın tüketicilerine anlamlı şekilde ulaşabilme problemlerini daha efektif çözmek” dedi.

üketici araştırmaları alanında faaliyet gösteren veri analitiği şirketi Kimola, ajanslar ve araştırma şirketleri için oluşturduğu iş ortaklığı programını tanıttı. Bu program kapsamında iş ortağı şirketlere “Satış Partneri” ve “İçgörü Partneri” olarak gelir paylaşımı ve iki farklı iş modeli öneriliyor. Kimola ile İçgörü Partneri veya Satış Partneri olan iş ortağı ajans ve araştırma şirketleri, Kimola’nın Sosyal Araştırma Platformu’nu kullanarak markalarına tüketici içgörüleri sağlıyor ve Kimola’nın platformu üzerinden hizmet geliştirerek gelir elde ediyor. Bu modellerde iş ortakları hem veri okuma, analiz etme ve tüketici araştırmaları konusunda eğitiliyor hem de satış materyalleri ve örnek analizler ile müşterilerine hizmet vermelerine destek sağlanıyor. İçgörü partnerlerinden kendi içgörü hizmetlerini geliştirmeleri beklenirken, satış partnerleri doğrudan referans ile gelir paylaşımlı bir model ile ilerliyor. Programın ilk İçgörü Partneri ise, 2013 yılında Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 127


Sektör

ABD’lİ İlaç Fİrmasına Rüşvetten Ceza

A

BD’li ilaç şirketi Alexion’un 2010 - 2015 yılları arasında Rusya ve Türkiye’de rüşvet dağıtmaktan ağır bir ceza aldığı kesinleşti. ABD yargısı tarafındfan 21 milyon dolar ceza kesilen Alexion Firması’nın Rusya ve Türkiye’de kimlere rüşvet dağıttığı ise araştırılmayı bekliyor. Konu ile ilgili CHP’li Ali Fazıl Kasap, ABD’li ilaç

128 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

şirketi Alexion’un, Sağlık Bakanlığı’nda milyonlarca dolar rüşvet dağıttığı iddialarının ardından Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığı’na yazılı soru önergesi verdi. CHP Kütahya Milletvekili ve Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu üyesi Ali Fazıl Kasap, ABD’li ilaç şirketi Alexion’un, Sağlık Bakanlığı’nda milyonlarca

dolar rüşvet dağıttığını kabul etmesinin ardından, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığına yazılı soru önergesi verdi. ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (Securities and Exchange Commission), Alexion Pharmaceuticals isimli ilaç firmasının Türkiye ve Rusya’da Sağlık Bakanlığı yöneticilerine rüşvet verdiğine dair ayrıntılı komisyon kararını


Sektör

açıklamasının ardından AKP’li Sağlık Bakanları Recep Akdağ ile Mehmet Müezzinoğlu dönemlerini kapsayan 2010–2015 yılları arasında Alexion Türkiye şubesinin, Solaris marka ilaçla ilgili düzenlemelerin yapılması için Sağlık Bakanlığı yetkililerine 1,3 milyon dolar değerinde rüşvet verdiği iddia edildi. ‘KOCA, KAMUOYUNU BİLGİLENDİRMELİ’ CHP’li Kasap, Sağlık Bakanı Koca’nın yanıtlaması ve kamuoyunu bilgilendirmesi gerektiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı: “Uluslararası Şeffaflık Derneği’nin açıkladığı komisyon kararı belgelerine göre Alexion Pharmaceuticals Şirketi, ABD’de Rüşvetin Önlenmesi ve Yabancı Ülkelerde Yolsuzluk Uygulamaları Kanunu (FCPA) uyarınca 21 milyon dolar para cezasına çarptırıldı. Belgelerde AKP’li eski Sağlık Bakanları Recep Akdağ ile Mehmet Müezzinoğlu dönemlerini kapsayan 2010-2015 yılları arasında Alexion Türkiye şubesinin, Soliris marka ilaç hakkında düzenlemelerin yapılabilmesi için Sağlık Bakanlığı yetkililerine 1,3 milyon dolar değerinde rüşvet verdiği iddia ediliyor. Bu iddialar korkunçtur. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca konu ile ilgili kamuoyunu bilgilendirmeli ve ülkemizin uluslararası alanda kaybettiği itibarı tekrar kazanmalıdır.”

CHP Kütahya Milletvekili Kasap’ın, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın yanıtlaması için Meclis Başkanlığı’na verdiği yazılı soru önergesi ise şöyle: Alexion Pharmaceuticals isimli ilaç şirketinin Sağlık Bakanlığı yöneticilerine 1.3 milyon dolar değerinde rüşvet verdiği iddiası doğru mudur? ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu SEC’in 2 Temmuz 2020 tarihli açıklamasında ayrıntılarıyla yer verilen bu olay hakkında bir soruşturma yürütmeyi düşünüyor musunuz?

Açıklanan belgelere göre, bu ödemeler karşılığında gerekli onay ve düzenlemelerin çıkması ve ilacın piyasada yaygınlaşması ile şirketin Türkiye’de 6.6 milyon dolardan fazla haksız kazanç elde ettiği iddiaları ile ilgili kamuoyuna bir açıklama yapmayı düşünüyor musunuz? World Media Group (WMG ) News Service

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 129


Sektör

Yabancıya Satışta Büyük Rİsk yönelik herhangi bir belge sunmamış olanların da tasfiye işlemlerinin başlatılması istenilmiştir” dedi. Kanal İstanbul Projesi İmar Planları Askıya Çıktı

Y

abancı uyruklu gerçek kişiler, gerekli kanuni sınırlamalara uyulması kaydıyla, ülkemizde konut, işyeri, arsa ve tarla gibi nitelik bakımından her türlü taşınmazı edinebiliyorlar. Lakin özellikle yapısız taşınmazların edinilmesi durumunda büyük riskler söz konusu. Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “Ülkemizde dünyanın 163 farklı ülkesinden 255 bin 420 yabancı gerçek kişi taşınmaz edinmiştir. Sadece 2019 tarihine kadar yabancı gerçek kişilerin edinmiş oldukları arazilerin toplam yüzölçümü ise 16 milyon 779 bin 838 metrekare olmuştu. Hatta mevcutta 28 bin 933 yabancı gerçek kişi ülkemizde arazi sahibi olarak bulunuyor. Yabancı uyruklu gerçek kişilerce, yapısız taşınmaz edinilmesi durumunda yani üzerinde yapı bulunmayan arsa, tarla gibi taşınmazlarda, taşınmazın niteliğine uygun olarak proje geliştirilmesi ve bu projenin iki yıl içinde ilgili Bakanlığın onayına sunulması gerekiyor. 130 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

İki yıl içinde Bakanlığa başvurulmaması veya projenin süresi içinde bitirilmemesi durumunda söz konusu taşınmaz tasfiye hükümlerine tabi oluyor. Bu durumda arazi alan yatırımcılar için çok büyük risk söz konusu” dedi. Proje Sunulmadıysa Tasfiye Süreci Başlar Tasfiye süreci hakkında da bilgi veren Özelmacıklı “Bakanlık ve idarelerce tespit edilen, süresi içinde ilgili Bakanlığa başvurulmayan veya süresi içinde projeleri g e r ç e k l e ş t i r i l m e y e n l e r, Maliye Bakanlığınca verilecek bir yılı geçmeyen süre içinde maliki tarafından tasfiye edilmediği takdirde tasfiye edilerek bedele çevrilir ve bedeli hak sahibine ödenir. TKGM tarafından yayınlanan Yapısız Taşınmaz ve Proje Yükümlülüğü talimatına göre 06 Ağustos 2012 tarihi sonrasındaki taşınmazlar tekrar inceleme başlatılmıştır. Buna göre de bu belirtmelerin işlenmesi, belirtme olmasına ya da belirtme olmamakla birlikte iki yıllık proje yükümlülüğü bulunmasına karşın proje geliştirdiğine

Bu riskin yabancı şirketlerin aldığı yerler için söz konusu olmadığını belirten Özelmacıklı “Kanal İstanbul projesi güzergâhında yabancıların satış yoluyla 791 bin 370 metrekare yeri olduğunu Çevre ve Şehircilik Bakanımız Sayın Murat Kurum beyan etmişti. Hatta 02 Temmuz tarihinde Yenişehir Rezerv Yapı Alanı yani Kanal İstanbul Projesi e-plan.gov.tr üzerinden askıya çıkarıldı. Üç etapta hazırlanan planlarda hem 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planları hem de 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı bulunuyor” dedi. Yabancı Dil Bilen Gayrimenkul Danışmanlarına İhtiyacımız Var Ülkemizde yabancı dil bilen gayrimenkul danışmanı ihtiyaçlarının her geçen gün arttığını belirten Altın Emlak Genel Müdürü “Özellikle Arapça ve İngilizce bilen, mesleki yeterlilik belgesine sahip, emlak danışmanlığı konusunda gerekli eğitimleri almış profesyonel gayrimenkul danışmanlara ihtiyaç duyuyoruz” dedi. World Media Group (WMG) Haber Servisi


Sektör

İster telefon İster tablette güzellİk bİr tık uzaklıkta Türkiye’nin beğenilen yerli kozmetik markası Sinoz, kalite ile uygun fiyat avantajını bir tık öteye taşıyacak ve e-ticaret alışkanlığını kolaylaştıracak yeni aplikasyon geliştirdi. Sinoz aplikasyonu hem İOS hem Android cihazlardan kullanılmaya başlandı.

Sinoz’dan

Güvenilir

Alışverişin

Kolay Yolu:

Sinoz

Y

erli kozmetik markamız Sinoz, teknolojik alt yapı çalışmalarının ardından uygulamasını çıkardı. E-ticaret alanında attığı adımlarla ve geliştirdiği stratejilerle güçlü marka olma yolunda ilerleyen Sinoz, tüketici alışkanlığını hızlı alışveriş deneyimi ile birleştirdi. Sinoz uygulaması ile hem yeni kullanıcılar hem de mevcut müşteriler İOS ve Android’den hızlıca indirip kurdukları aplikasyon sayesinde hızlı ve güvenli alışveriş deneyimi yaşayacak. E-alışveriş deneyimini bir tık öteye taşıyacak Sinoz uygulaması

E-ticaret alanında 15 yılı aşan deneyimini teknolojik alt yapı ve Ar-Ge çalışmalarıyla güçlendiren yerli kozmetik markası Sinoz, profesyonel bakımı bir tık uzaklığa taşıyacak yeni uygulamasını çıkardı. İOS ve Android telefonlardan kolayca indirilip kurulan uygulama ile artık her an kişisel bakıma ulaşmak mümkün. 100’den fazla profesyonel ürün seçeneğiyle güzelliğine önem verenleri bekleyen Sinoz’un yeni uygulaması ile ilgili Yönetim Kurulu Başkanı Yasin Çörekci, “Sinoz 15 yılı aşan profesyonel bakım ürünleri üreten ve katma değer yaratan yerli bir marka olarak e-ticaret alanında farkındalığı güçlendirmeye devam ediyor.

E-ticaretten alışverişte yeni bir prensip geliştiren ve bundan 15 yıl önce kozmetikte ilk online deneyimi sunan Sinoz, artık bir tık uzakta her an telefon ve tabletlerden ulaşılabilir oldu. Kullanıcılarımız, teknolojik alt yapısının hazırlığını tamamladığımız uygulamamıza İOS ve Android tüm elektronik cihazlardan ulaşabilir kolay ve güvenilir alışverişin keyfini çıkarabilirler. Teknolojik alt yapı çalışmalarımız hız kesmeden devam edecek. Kullanıcı deneyimini en üst seviyelere çıkarmak e-ticaret alanında ilerleyen her markanın görev ve sorumluluğudur” dedi.

Aplikasyon

World Media Group (WMG) Haber Servisi Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 131


Sektör

Türkiye ve ASEAN’ın

Egelİ İhracatçılardan “STA müzakerelerİ en kısa sürede başlatılmalı” çağrısı

Ortaklığı STA

Egeli İhracatçılar ASEAN Ülkeleriyle STA Müzakerelerinin Hızlanmasını İstiyor..

İle Büyüyecek Türkiye ASEAN Ülkeleriyle Serbest Ticarete Çok Yakın ASEAN Ülkeleriyle STA Ticarete İvme Kazandıracak

E

geli ihracatçılar Asya Pasifik bölgesiyle güçlü bir tedarik zinciri ve karşılıklı ticaretin kolaylaşması için 10 Güneydoğu Asya ülkesini kapsayan Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) ile serbest ticaret anlaşması (STA) müzakerelerinin hız kazanması ve imza aşamasına geçilmesi taraftarı. Ege İhracatçı Birlikleri’nin düzenlediği “Koronavirüs’ün hedef pazarlarımızdaki seyri” webinar serisinin onuncu ayağında Kuala Lumpur Ticaret Müşaviri Elif Haliloğlu Güngüneş, Manila Ticaret Müşaviri Serhan Ortaç, Cakarta Ticaret Müşaviri Mustafa Murat Taşkın pandemi sonrası Endonezya, Filipinler ve Malezya’ın dış ticaretindeki gelişmelerle ilgili sunum yaptı, ihracatçıların sorularını yanıtladı.

132 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, dünya ekonomisindeki büyümenin yüzde 60’ını, küresel ticaret hacminin ise yüzde 30’unu Asya-Pasifik ülkelerinin kapsadığını söyledi. “3 milyarın üzerindeki tüketicisiyle Avustralya’dan Pakistan’a, Endonezya’dan Filipinler’e uzanan bu coğrafya dünyanın en büyük küresel pazarı ve ticaret merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Endonezya, Filipinler ve Malezya ekonomilerinin 2050’ye kadar ekonomik büyümede büyük sıçramalar kaydedeceği öngörülüyor. Bu potansiyelden faydalanabilmemiz için dünyanın tüm coğrafyalarını kapsayacak şekilde yeni bir ticaret ekseni yaratarak ihracat menzilimizi genişletmeli, bu pazarlarda güçlü pozisyon almalıyız.

Malezya, Endonezya ve Filipinler’in 650 milyonluk nüfusu kapsayan ASEAN içerisinde yer alması bizim için önem arz ediyor. 2017’de ASEAN’ın sektörel diyalog ortakları listesine giren Türkiye, iyi ilişkileri sayesinde bölgedeki etkinliğini gün geçtikçe arttırıyor. ASEAN’a üye ülkelerle ticaret hacmimiz 2019’da 9 milyar dolara ulaştı.” Pandemiden önce yükselişte olan korumacılık ve ticaret savaşları eğilimlerinin şimdi daha da hızlandığını söyleyen Eskinazi, ticaretin kesintiye uğramadan devam etmesi ve artması için STA’ların yeni dönemdeki ticari ilişkilerde kilometre taşı olacağı görüşünde. “Malezya ile STA’mız 2015’te yürürlüğe girdi. Endonezya ile de 3 senedir devam eden müzakerelerin 2021’de sonuçlanacağını öngörüyoruz. Potansiyel olan sektörlerimizi kapsayan bir STA imzalamaya çok yakınız. Filipinler’le de müzakereler bir an önce gündeme gelmeli. Gümrük vergisi dezavantajımız var. İhracat planımızda ASEAN’ı odak noktamıza koyuyoruz.


Ticaretimize STA’nın kesinlikle etkisi olacak. Potansiyelimizi tamamen açığa çıkartabilmek için önümüzdeki dönemde bu ülkelere sektörel ticaret heyetlerimizi yoğunlaştıracağız. İkili ticari ilişkilerimizdeki tüm zorlayıcı unsurları ortadan kaldırmalı ve çok daha yüksek bir hacme ulaşmak için gerekli önlemleri almalıyız. İlk 6 ayda Malezya’ya 161 milyon dolar, Endonezya’ya 120 milyon dolar, Filipinler’e ise 42 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Endonezya’da savunma ve havacılık sanayii, kimyevi maddeler ve mamulleri, makine ve aksamları, Malezya’da ise çelik, kimyevi maddeler ve mamulleri, hububat bakliyat ve yağlı tohumlar, Filipinler’de ise kimyevi madde ve mamulleri, makine ve aksamları, elektrik ve elektronik sektörlerimiz öne çıkıyor.” Malezya pazarı için tavsiyeler şu şekilde; -Hammadde zengini. Dünyanın en büyük palm yağı üreticisi. Zengin petrol kaynaklarına sahip. Dünyanın palm yağı ve kauçuk ihtiyacını da büyük oranda karşılıyor. Yüksek oranda eldiven ihracatı var. Nüfusu 32 milyon olsa da 650 milyonluk ASEAN’a açılan bir kapı olarak görülüyor. -Ocak-Mayıs 2020 döneminde elektrik ve elektronik ürünler, palm yağı ve türevleri ve LNG ihracatında yüzde 15-20 arası düşüş kaydedilirken kauçuk ve nitrli eldiven sektörü, yaşanan talep artışı neticesinde kazançlı çıktı. (İhracat artışı yüzde 20,5) -Malezya bir numaralı elektrik elektronik ihracatçısı. İhracatında ikinci sırada palm yağı ve türevleri yer alıyor. 5 ayda hepsinde ortalama yüzde 20’lik ihracat yaptı. Lastik eldiven tedariğinin yüzde 70’ini Malezya karşılıyor. Kutu başı 3 dolarlık olan eldiven fiyatları 7 dolarlara çıktı. - Güneydoğu Asya bölgesindeki ilk STA Malezya ile yapıldı. 2015’te yürürlüğe girdi. Ülkemizin AsyaPasifik Bölgesi’nde Güney Kore’nin ardından ikinci,

Sektör

Güney Asya Bölgesi’nde ise ilk STA olma özelliğini taşıyan anlaşma ile ülkemiz Malezya pazarına AB’den önce tercihli giriş imkanı elde etti. 8 yıllık geçiş döneminin sonunda yani 2023 yılında tarife satır sayısı bakımından ihracatımızın yüzde 99’u, ithalatımızın ise yüzde 86’sı gümrük vergisinden muaf şekilde gerçekleşecek. -Toplam ihracatımızın geçtiğimiz sene yüzde 28’ini demir çelik ürünleri oluşturdu. İkinci sırada mineral yakıtlar ve yağlar var. Motorlu kara taşıtları, traktörler ve bisikletler, kazanlar, makinalar, mekanik cihazlar ve aletler, inorganik kimyasallar, kıymetli metal ve radyoaktif elementler de diğer öne çıkan ürünler arasında. - İthalatımızda ise palm yağı bir numarada. Elektrikli makine ve cihazlar, elektronik devreler, sentetik ve suni flamentler, şeritler, kauçuk ve kauçuktan eşya, plastikler ve mamulleri, alüminyum ve alüminyumdan eşyalar, eldiven de ithalatımızda öne çıkanlar arasında. -2023 yılında ihracatımızdaki ürünlerin yüzde 99’u vergiden muaf olacak. KDV de yok. Malezya bundan dolayı avantajlı. Türk ürünleri için kalite algısı yüksek görüşü hakim. Türkiye’yi Avrupa’da konumlandırıyorlar. Örneğin makine ticaretinde Alman ürünleriyle kıyaslıyorlar. Birçok üründe vergi sıfırlanmış durumda. İstanbul’da Malezya Dış Ticareti Geliştirme Ajansı ofisleri var. Ortaklık kurmak isteyen firmalar yetkililerle görüşebilir ya da mail atabilir.

- Malezya’nın gerek bölgedeki stratejik konumu gerekse iki ülke halkının birbirine duyduğu sempati ve ülkemizle çok daha fazla ticaret yapma isteği nedeniyle Türk firmaları için çok sayıda sektörde iş birliği olanağı ve ihracat potansiyeli barındıran bir ülke. - Toplam gıda tüketiminin yüzde 70’ini ithal eden Malezya’ya yönelik yaş sebze meyve ve gıda ürünleri ihracatımızın artırılması önem arz ediyor. (Turunçgiller, nar, kayısı, kiraz, şeftali, çikolata, bisküvi, un, makarna, kuruyemişler) Türk süpermarketi ihtiyacı var. Türk zeytinyağının pazarda potansiyeli var. İspanya’dan ve İtalya’dan paketlenmiş ürünler satılıyor. Ege’den zeytinyağları da getiriliyor. Malezya’da paketlenip bölge ülkelere de satılmaya başlandı. Gümrük vergisi sıfır. Kuala Lumpur’da çok expat nüfus var. Marketlerde zeytin bulmak mümkün. Zeytin satışı Kuala Lumpur özelinde değerlendirilebilir. -Süt ve süt ürünleri et ve et ürünlerinde ihracat izni alınması gerekiyor. Tarım Bakanlığı’na bağlı veterinerlik hizmetleri departmanına başvuruyla yapılıyor. Helal olduğunu iddia ediyorsanız sertifika almak zorundasınız. Et ve süt ürünlerinde Malezya’daki heyetler Türkiye’ye gelip firmaların tesislerini inceliyor. 2 yıl ihracat izni veriyorlar süre uzatılabilir. -Dijital alışveriş tüm dünyada olduğu gibi daha etkin kullanılmaya başlandı. İnternet üzerinden yaş meyve sebze satmaya başladılar. Süpermarketlerde online satışa başladı. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 133


Sektör -Savunma sanayii alanında iyi ilişkilere sahibiz. Diplomatik ilişkiler iyi. Uzun yıllara dayalı dostluğumuz var. Mermi mühimmat konusunda talep geliyor. Avantajlı olabileceğimiz sektörler; tekstil, ev tekstili ve hazır giyim. En çok katılım talebi olan fuarlar uluslararası helal fuarı MIHAS. 1-4 Eylül’de yapılacaktı, ertelendi. Food and Hotel Malaysia Horeka fuarı, Beauty Expo & Cosmobeautue Malaysia güzellik fuarı, MIFB Malezya yiyecek ve içecek fuarları var. Endonezya pazarı için tavsiyeler şu şekilde; - Dünyanın en büyük 16. ekonomisi ve dünyanın dördüncü büyük nüfusu. Aynı zamanda ASEAN coğrafyasının yüzde 42’sine sahip. ASEAN nüfusunun yarısı Endonezya’da yaşıyor. 2017’de GYSİH 1 trilyon doların üstüne çıktı. 2045’e kadar çok yüksek oranlarda büyüyeceği öngörülüyor. Ekonomisinde büyük bir potansiyel var. 2019 ihracatı 160 milyar dolar, ithalatı ise 170 milyar dolar. Nüfusu 300 milyon. 330 milyar dolarlık toplam dış ticaret hacmi var. -Çok zengin bir ülke yeraltı kaynakları ve yer üstünde yetiştirdiği ürünlerle. Dünyanın en büyük kömür ihracatçısı ve üreticisi. Kalay nikel boksitte de öyle. Elektrikli araçların pillerinin üretimi konusunda nikel üretimi çok stratejik. Altın ve bakırda çok büyük bir potansiyeli var. Dünyanın en büyük altın madeni bakır madeni burada. Jeotermal alanda dünyanın bir numarası. Aynı zamanda dünyanın bir numaralı palm yağı üreticisi. Kahve ve kakaoda dünyada dördüncü, kauçukta dünyanın üçüncü üreticisi. Hem ciddi bir üretici hem de ihracatçı. -Muhafazakar bir dış ticaret yapısı olduğu için ithalata sıcak bakmayan bir yapısı var. Kendini ticarete az ticarete açmış, kendi kendine yetmeye çalışan bir ülke. Sadece Ticaret Bakanlığı değil, diğer Bakanlıkların da iznini aramak suretiyle ithalatı zorlaştırıyor. İkili ticaretlerde Ticaret Bakanlığı’ndan ithal izniniz olması lazım. Yatırım yapmak için geldiğinizde ilk başta 134 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

yabancı yatırımcıların giremeyeceği ya da ne oranlarda girebileceğini gösteren liste veriliyor. Örneğin bazı yerleri açmada yüzde 33 yerel ortak istiyorlar. Bu da daha fazla yatırım gelmesini engelliyor. Bu konularda ilerleme kaydedebilir. - ASEAN ile yaptığı serbest ticaret alanı en büyük ticari hamle. STA’lara artık olumlu bakıyorlar. Çünkü aynı coğrafyada tedarikçi olarak rekabet halinde olduğu Malezya, Singapur, Tayland ve Vietnam ile benzer olduğu için ürünlerin tedariğinde rekabet gücü azalıyor. Bu yüzden yarıda bıraktığı STA’lara yeniden başladı. ASEAN’ın haricinde Çin, Japonya, Kore, Hindistan, Yeni Zelanda ve Avustralya ile STA’ları var. Şili ve AB ile müzakereler devam ediyor. -AB ile müzakerelerin başlamasıyla Türkiye ile de başladı. AB STA’sı palm yağındaki önlemler nedeniyle bu aralar sekteye uğruyor ama görüşmeler ilerliyor. Türkiye olan STA görüşmeleri 2018 yılında başladı. Süreç devam ediyor. Toplamda 4 müzakere yapıldı. 2021’e kadar müzakereler devam edebilir. - Çok büyük bir tekstil üreticisi. İthalatın 3’te ikisini oluşturuyor. Palm yağı, kauçuk ve tekstil ürünleri, yabancı yatırımların ithalatçı olduğu otomobil ekipmanlarında, makinalarda, kağıt sektöründe, yine yabancı sermaye yatırımlarından kaynaklı spor ayakkabısı başta olmak üzere ayakkabı aldığımız ürünler arasında. Biz ise halı, kilim, seccade, mermer, tütün, bor mineralleri, makine ekipmanları, gıda makinaları, tekstil ve tarım makinaları satıyoruz. - Endonezya’da ithalatta çok büyük bir rekabet var. ASEAN ülkeleriyle çok açık bir pazar. Asya ülkeleriyle de öyle. STA’nın olmaması nedeniyle vergi dezavantaj. Singapur, Hindistan’dan Endonezya’ya gelenler iş için tüccar olarak yaşıyor. Dolayısıyla ticari ilişkiler iyi ilerliyor. Kişilerin bu ülkelerin vatandaşı ya da yaşıyor olması önemli. Çevredeki bütün ülkelerin ABD’yi bile katarsak mücadeleyi göze alan firmalar giriyor. Türkiye’den gelen üreticinin hem fiyat hem kalite açısından Endonezya’ya uygun koşullarda girmesi lazım. Rekabetten dolayı yer

bulabilmesi mümkün değil. - İnşaat ekipmanları altyapı yatırımları önemli. Başkent Cakarta’dan Malezya ile ortak alana sahip olduğu bir adaya taşınıyor. 34 milyar dolarlık bir yatırım projesi var. Hem inşaat ekipmanları hem de altyapı firmaları açısından çok önemli. Green City ve Smart City konsepti üzerine kuruluyor olması teknoloji firmaları açısından avantajlı. -Coğrafi yapısından kaynaklı altyapı yatırım ülkesi. 2019-2024 arasında 400 milyar dolarlık yatırım söz konusu. Potansiyel var. Tarım ürünlerinde fırsat var. Türkiye’den tedarikte bir sorun yaşamadığımızda bir sürü tarım ürünü satabiliriz. Ürünlerimiz çok daha ucuz. Tarım mevzuatında bazı problemler var. Palm yağı revaçta. Ancak zeytinyağının potansiyeli var. Şu anda 21 tane ürün ihraç edebiliyoruz. Endonezya ile iş birliği iş yapılabilse satma olasılığımız yüksek. İthalat izinlerinin alınması gerek. Önemli bir ürün grubuna yayılan sevk öncesi inceleme belgeleri. -Tekstil, konfeksiyon ve halıyı da içine alan tarife dışı engel uyguladılar. Yaş meyvede bazı problemler var. Helal belgelendirmesi önemli. Önümüzdeki dönemde zorunlu olacak. Endonezya sadece kendi belgelerini kabul ediyor. Hayvansal ürünlerde şaptan dolayı problemler var. Cakarta’da 173 tane AVM olan dünyanın en büyüklerine sahip bir ülke. Türk firmalarının varlığı çok az. Mutfak eşyası, tekstil, konfeksiyon ürünleri ve ev tekstili ürünlerinde potansiyel var. -Önümüzdeki 20 yılda tüketicinin gelir düzeyi artacak bu da ithalata yansıyacak. Türkiye, Endonezya ile ilgilenmiyor zor mevzuatı görünce vazgeçiyorlar ya da gelip gitmiyorlar. Endonezya’nın kendi kuralları var. Firmalar Endonezya’nın istediği belgeleri tamamlamalı. E-ticaret yaygın. Filipinler pazarı için tavsiyeler şu şekilde; -IMF

tarafından

2020

yılında


pandemiye rağmen hala 0,6 büyüme bekleniyor. 2021 yılında ise yüzde 7,6 oranında büyüme bekleniyor. 2019’da ihracatı 70 milyar dolar, ithalat 113 milyar dolar. -İhracatta önemli kalemlerde ilk sırada; entegre devreler ithalatında da entegre devreler var. Ülkede çok fazla Güney Kore ve Çin menşeili elektrik-elektronik üreticileri var. Entegre devreler de elektrik elektronik üretiminin hammaddesi. Diğer maddelerden yarı iletkenler, otomatik veri işleme ve depolama cihazları, taşıtlarda kullanılan bağlantı takımları, elektrik elektronik cihazlar, yaş yada kurutulmuş muz (1,9 milyar dolarlık ihracat hacmi var), depolama cihazlarının aksam ve parçaları, rafine bakır katotlar, statik konvertörler diğer öne çıkan ihracat kalemler. Bu ürünlerin büyük çoğunluğunda Çin, Güney Kore ve Japonya’nın yatırımlarının etkisi var. Bu rakam 15-20 firmanın yaptığı ihracat. -Filipinler’in ithalatında ise öne çıkan ürünler; Yarı iletkenlerin diğer bağlantı parçaları, aksamı, aksesuar ve sarf malzemeleri, diğer yağlar ve müstahzarlar, elektronik entegre devreler, işlemci ve kontrolör, petrol yağları, diğer yağlar, aksam ve parçalar, entegre devreler, un ve unlu mamuller. 2016’da 25 milyon dolar un ihraç ediyorduk. Filipinler ekonomisi aşırı korumacı, hükümetin politikaları kapsamında bir ülkenin ihracatı fazlalaştığında korunma önlemleri devreye alınıyor ve ek vergiler uygulanıyor. Şu anda 5 yıllık süreçte Türkiye’den ithal edilen un için antidamping vergisi uygulanıyor. 25 milyon dolardan 5 milyon dolara indi. Kaldırılması için görüşmeler devam ediyor. -İhracatında ilk 5 ülke; ABD, Japonya, Çin, Hong Kong, Singapur. İthalatta ise Çin, Japonya, Güney Kore, ABD, Tayland. 2018 yılında ithalatımız 122 milyon dolar seviyesindeydi 2019’da 134 milyon dolara çıktı. İhracatımız ise 2018’de 177 milyon dolardı, 2019’da 117 milyon dolara ulaştı. Savunma sanayii ihracatımız önemli. -İhracatımızda ilk 10 ürün ilaçlar

ve ilaç hammaddeleri, tabancalar revolverler, buğday unu, makarnalar ve kuskus, karbonat ve amonyum karbonat kimyasal temizlik malzemesi kullanılan kimyasal maddeler, motorlu taşıtlar, mücevherci eşyası ve aksamı, elektrik transformatörleri, statik konvertörler, buldozerler, greyderler gibi inşaat araçları, toprak, taş, metal, cevheri vb ayıklama için makina aksamları.

-İthalatımızda ise elektronik entegre devreler, baskı makinaları, hindistan cevizi (ithalatı önemli yüzde 54’ü 11,5 milyon dolarla Filipinler’den gerçekleşiyor), otomatik bilgi işlem makinaları, sentetik devamsız liften iplik, diyodlar, elektrik motorları ve jenaratörler, bitkisel özsu ve hülasalar, pektik maddeler, optik lifler, demetleri ve kabloları, aksam ve parçalar. İtalya, İspanya, Belçika, Almanya, Yunanistan zeytinyağı ihraç ediyor. Türk zeytinyağı bunlara nazaran daha kaliteli ama ihracatımız yok. Pazar açık durumda, fırsatlar değerlendirilmeli. - 2022’nin sonuna kadar yaklaşık 170 milyar dolar büyüklüğünde 75 adet büyük altyapı projesi planlanmakta. Hükümet programa aşırı önem veriyor ve finansmanını sürekli sağlıyor. İnşaat ve inşaat sektörü ihracatımız açısından çok önemli. Çin başta olmak üzere Japonya, Singapur ve Güney Kore’nin dahil olduğu önemli bir rekabet bulunuyor. -İlerleyen dönemde kamu kuruluşlarını da içine alacak müteahhitlik ve inşaat malzemeleri sektörel ticaret heyetinin organizasyonu faydalı olabilir. 2021’deki WORLDBEX fuarına firmalarımızın özellikle yapı

Sektör malzemelerinde faaliyet gösteren firmaların fuarına katılımı önemli. -110 milyonluk nüfusta 73 milyonluk iş gücü var. E-ticaret kullanımı açısından Asya Pasifik bölgesinde birinci sırada. 110 milyonluk ülkede 230 milyon e-ticaret hesabı açılmış durumda. Filipinler’de hemen hemen her gün her kişiye bir tane düşülecek şekilde günlük satış yapılıyor. Bu siteler Çin sermayesi tarafından alınmış. Otomotiv ve yan sanayii, kişisel bakım ürünleri ve kozmetik sektörlerinde rekabet avantajımız olabilir. Ulaşım kolaylığı ve gümrüklerde profesyonellik var. -Zayıf yönler; Ağır bir bürokrasi var. Şirket kurmak isteyenler yüzde 60 oranında Filipinli şirket ortağı bulmak zorundalar ya da 2,5 milyon dolardan fazla yatırım yapmaları gerekiyor yüzde 100 sermayeye sahip olmaları için. Ülkeden para çıkışında kısıtlamalar var. İş yapma kültürü pratik değil. Hükümetin korumacı ekonomi politikası söz konusu. Yerli sermayeyi koruyor gibi gözüküyorlar ama Japonya, Singapur ve Çin için bunu göremiyoruz. Avrupa Birliği ülkeleri ve Türkiye’nin ürünlerine korumacı politikayı uyguluyorlar. Ticaret hukuku kuralları da zayıf yönlerinden birisi, noterlik müessesesi güvenilir değil. - İthalata dayalı bir ekonomi. Sabit döviz kuru bir avantaj, bankacılık işlemlerinde kolaylık var. Lojistik maliyetler açısından coğrafi konumu, Asya Pasifik ülkelerinin pazarda hakimiyeti, gümrük vergisi dezavantajı var. Serbest Ticaret Anlaşması bulunmuyor. Filipinler ASEAN ülkeleri başta olmak üzere Çin, Japonya, Singapur, Brezilya, Avustralya ile STA yaptı. AB ve Türkiye ile yapmadı. Böyle bir süreçte yok. - Referans işlere çok önem veriyorlar. İki ülke arasında savunma ve havacılıkta entegrasyon. Geliştirilmesi önemli. Çin Japonya ve Singapur tarafından domine edilen inşaat sektöründe tedarikçi olabilmek için projeleri alan müteahhitlerle iletişim önemli. AVM ve süpermarket kültürü yaygın.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 135


İstanbul Sanayi Odası

“Türkİye’nİn 500 Büyük Sanayİ Kuruluşu” sonuçları açıklandı

İstanbul Sanayi Odası’nın hazırladığı ‘’Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2019 Araştırması’’na göre, Türkiye Petrol Rafinerileri AŞ (TÜPRAŞ), üretimden satışlarda 87 milyar 949 milyon lirayla Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu oldu.

İ

SO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, düzenlediği basın toplantısında, İSO’nun ‘’Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu” sonuçlarını açıkladı. TÜPRAŞ, üretimden satışlarda 87 milyar 949 milyon lirayla listede ilk sırayı alırken, Ford 37 136 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

milyar 71 milyon lirayla ikinci, Toyota ise 25 milyar 851 milyon lirayla üçüncü oldu. Listede Toyota’yı sırasıyla Oyak-Renault, Star Rafineri, Arçelik, Tofaş, İskenderun Demir ve Çelik takip etti. Dokuzuncu sıradaki şirket isminin açıklanmasını istemezken, Ereğli Demir ve Çelik onuncu basamakta yer aldı. World Media Group (WMG) Haber Servisi


Sektör

İGİAD Başkanı Ayhan KARAHAN: “Yenİ Normale Geçİnce Bİz Vİrüsü Unuttuk Ama Vİrüs Bİzİ Unutmadı”

K arahan konuyla ilgili şunları söyledi : “Küresel salgın

haline dönüşen COVID-19 da ilk vaka ülkemizde 11 Mart 2020 tarihinde görülmüştür. İlk vakanın görüldüğü andan itibaren Sağlık Bakanlığımızın öncesinde ve sonrasında aldığı tedbirler, sağlık altyapımızın güçlü olması, sağlık çalışanlarımızın canları pahasına fedakârca çalışmaları ve milletimizin kurallara uymaları sonucunda salgın zirve noktasından inişe geçmiş 1 Haziran 2020 tarihinden itibaren yeni normale geçilmiştir. Yeni Normal Hayatımızda koronavirüsten korunmak için almamız gereken temizlik, maske ve mesafe tedbirlerini yeterince uygulamadığımızdan; rehavete kapıldığımızdan düşüşe geçen vaka sayılarımızda tekrar yükseliş başlamıştır. Bugün itibariyle koronavirüs yakalandığı için yoğun bakıma yatan hasta sayımız iki ay önceki yoğun bakım hasta sayısını aşmıştır. Toplum olarak salgına karşı duyarsız davranmamız sağlık çalışanlarımızın dört aylık emeklerini boşa çıkartmakta motivasyonlarını bozmaktadır.”

İGİAD Başkanı Ayhan Karahan salgın sürecinin yaygınlaşarak devam ettiğini ve tedbirlerin uygulanmaması halinde tehlikenin sürdüğünü sözlerine ekledi: “Ülkemizde salgın bugünkü haliyle devam ederse ve yükselişe geçerse toplum sağlığı ve sosyal hayat bozulacak, Eylül’de açılacak olan okullarımız açılamayacak, yurt dışı uçak seferleri başlayamayacak, turizm sezonu bu haliyle sezonu açamayacak, alışveriş canlanmayacak, işsizlik artacak; ekonomi çarkları dönmeyecek, kriz daha da derinleşecektir. Ülkemizde koronavirüsü yenmemiz; salgını durdurmamız için Milletçe seferber olmalıyız. ‘’Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimiz İçindir’’ anlayışıyla hareket edelim,

alacağımız tedbirlerle Hayatları Kurtaralım. Tedbirlerde ihmalkâr davranarak kendimizin ve başkalarının Hayatlarını Karartmayalım.” Ayhan Karahan sözlerini şu şekilde noktaladı : “İGİAD olarak bütün toplum kesimlerine Sanayi ve Ticaret Odalarına; Sendikalara, İş Dünyasına, Sivil Toplum Kuruluşlarına çağrıda bulunuyoruz. Gelin hep birlikte virüse cephe alarak birlikte mücadele edelim. Virüsün aramıza sızmasına bizi işgal etmesine fırsat vermeyelim. Gelin hep birlikte virüsü ülkemizden kovalım sağlıkla huzurla neşe içinde birlikte yaşayalım.” World Media Group (WMG) Haber Servisi

Türkiye İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği Başkanı Ayhan Karahan “pandemi süreci” ve “yeni normal” ile ilgili açıklamalar yaptı.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 137


Sanayi

Sanayİ Üretİmİ Aylık Arttı Yıllık Düştü

Sanayi Üretim Mayısta Yüzde 17,4 Artarken, Yıllık Yüzde

T

ürkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayına ilişkin sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Buna göre, mayısta takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi 2019’un aynı ayına göre yüzde 19,9 azaldı, arındırılmamış sanayi üretim endeksi de yüzde 30,6 düşüş gösterdi.

19,9 Azaldı..

138 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, mayısta madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi 2019’un aynı ayına göre yüzde 14,2, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 20,6 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 13,3 düştü. Sanayi üretiminde aylık veriler

Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretimi mayısta bir önceki aya kıyasla yüzde 17,4 arttı. Söz konusu ayda, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 19,3, madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi yüzde 4,5 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 4,9 artış kaydetti.


Sektör

Generalİ’nİn Benİm Kaskom Kampanyası Talİhlİsİne Arabası Teslİm Edİldİ Fiat Egea HB marka aracı kazanma hakkını elde eden Süleyman Çeken’e aracının anahtarını Generali Sigorta’nın CFO’su ve CEO Vekili Sunay Koray teslim etti. Sunay Koray: “Kampanyalarımız sürecek”

1

50 yılı aşkın köklü geçmişiyle Türkiye’nin ilk sigorta şirketi olma unvanına sahip Generali Sigorta’nın “Benim Kaskom’da Uygun Fiyat, Hediyesi de Kıpkırmızı Bir Fiat” sloganıyla gerçekleştirdiği kampanyaya katılan talihliye aracı İstanbul’da teslim edildi.

H

Fiat Egea HB marka aracı kazanma hakkını elde eden Süleyman Çeken’e aracının anahtarını Generali Sigorta’nın CFO’su ve CEO Vekili Sunay Koray verdi.

Süleyman Çeken’e aracın anahtarını teslim eden Generali Sigorta’nın CFO’su ve CEO Vekili Sunay Koray: “Kampanya çekilişinin ardından talihlimizi Generali Sigorta ailesi adına bizzat arayarak tebriklerimizi sunmuştum. Bugün ise talihlimizle buluşarak aracını teslim ettik. Generali Ailesi olarak talihlimize aracını güzel günlerde kullanmasını temenni ediyoruz. Generali Sigorta’nın hem acentelerine hem de müşterilerine yönelik kampanyaları devam edecek. Yeni kampanyalarımız yolda.” dedi.

Gayrİmenkul Satışlarında Tarİhİ Rekor

aziran ayında toplam 357 bin satış işlemi gerçekleşti. TÜİK verilerine göre Haziran ayında Türkiye genelinde yapılan konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre %209,7 artarak 190 bin 12 oldu. 3 Temmuz itibarı ile konut kredisi hacminin 239 milyar 44 milyon TL’ye ulaştığını belirten Altın Emlak Genel Müdürü Mustafa Hakan Özelmacıklı “Son bir ayda yaklaşık 27 milyar 94 milyon TL’lik konut kredisinin sağlandı. Bu kredi tutarı ipotekli konut satışındaki artışlara yansıdı ve ipotekli konut satışları 2020 Haziran ayında 101 bin 504 olarak gerçekleşti. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 53,4 olarak gerçekleşti. Fiyatların en düşük, finansmanın ise en kolay olduğu bu dönemde gayrimenkule yatırım yapan kazandı” dedi.

Faiz Oranları ve Vade Satışları Artırdı Mevcut durumda özellikle 1. el konutlarda stokların eridiğini, müteahhitler tarafından yeni inşaatlar için yoğun talepler aldıklarını belirten Özelmacıklı “Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 152,0 artarak 58 bin 632 oldu. İkinci el konut satışları 2020 Haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %244,9 artış göstererek 131 bin 380 oldu. 1. El konutlar için %0.64, 2. El konutlar için ise %0.74 oranlı konut kredileri ile gayrimenkul sektörüne normalleşme sürecinde dev katkı sağladı” dedi.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 139


Sektör

BIO Startup CoronaSprint Projesİne katılan startuplar tanımlanan İhtİyaç alanlarında çözüm üretmek İçİn kollarını sıvadı BIO Startup CoronaSprint Projesi, 17 startupın, tanımlanan 11 ihtiyaç alanına yönelik çözüm yol haritaları üzerine çalışmasıyla devam ediyor. Startuplar, İhtiyaç Analizi Çalıştayları ve sahadan bilgi alınan uzmanlarla yapılan toplantılar sonucunda ortaya çıkan ihtiyaç listesinde yer alan uzaktan tanı ve muayeneye imkan verecek kitlerin geliştirilmesinden, ortam sterilizasyonuna kadar pek çok önceliklendirilmiş konu ile eşleştiriliyor. 17 startup 18 Temmuz’a kadar sürecek sprint sürecinde farklı çözüm yol haritaları üzerine çalışacak. Projenin en son aşamasındaysa, geliştirilen çözüm yol haritalarının yine sahadan geri bildirimlerle değerlendirilmesi sağlanacak.

İ

stanbul Kalkınma Ajansı “COVID-19 ile Mücadele ve Dayanıklılık Programı” kapsamında desteklenen ve startupların COVID-19’a ilişkin yaşanan sorunlara yönelik çözüm üretmesini hedefleyen BIOStartup CoronaSprint Projesi’nde İhtiyaç Analizi Çalıştayları tamamlandı. 36 araştırmacı ilaç şirketini temsil eden Araştırmacı İlaç Firmaları Derneği (AIFD) tarafından Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) proje ortaklığında projede 25 Haziran ve 2 Temmuz tarihlerinde ReDis Innovation’ın moderasyonunda yapılan iki ihtiyaç analizi çalıştayında 140 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

sahadaki çalışmaları yakından izleyen ve aynı zamanda uygulamasında yer alan uzmanların ve proje ortaklarının katkısıyla COVID19 ile mücadelede sahadan gelen öncelikli 11 ihtiyaç alanı belirlendi. Alt problem alanlarının tanımlanmasıyla detaylandırılan ihtiyaç listesinde yer alan 11 ihtiyaç başlığı şöyle: 1. Tanı-test mekanizmalarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması 2. Bağışıklık takibi 3. Sağlık okuryazarlığının geliştirilmesi 4. Hastanelerde dijital altyapının geliştirilmesi 5. Uzaktan tanı ve muayene sistemleri ihtiyacı

6. Kronik hastaların tedaviye erişimi ve kronik hastalara ilaç teslimi 7. Ortam sterilizasyonu 8. Kronik hastalarda farklı komplikasyonların uzaktan takibine ilişkin farklı fonksiyonlara yönelik cihaz ihtiyacı 9. İlaç ve aşı ile yeni tedavilere erişimdeki kısıtların ortadan kaldırılması 10. Tanı ve tedavi ya k l a ş ı m l a r ı n ı n geliştirilmesine yönelik teknoloji desteği 11. Hareketsizlik nedeniyle ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarına ilişkin koruyucu çözümler


Sektör Sprint sürecinin ihtiyaç analizinin tamamlanmasının ardından startupların beceri setleri ve projeleri, ihtiyaç listesinde tanımlanan 11 alanla eşleşerek söz konusu ihtiyaçlara yönelik çözüm yol haritaları geliştirecekler. 18 Temmuz’a kadar sürmesi planlanan sprint sürecinin sonunda, geliştirilen çözüm yol haritaları, sahadan gelen

geri bildirimlerle değerlendirilecek. BIO Startup CoronaSprint Projesine hangi startuplar katılıyor? 1. YeşilScience 2. Geen Biotechnology 3. Aksense MedTech 4. Vagustim 5. RS Research 6. ELAA Teknoloji 7. Tarabios

8. Meinox 9. Funktor 10. Araltek Medical Device 11. Alice Beyaz Tavşan 12. Pacem Medikal Teknoloji 13. Genz Biyoteknoloji 14. Cafer Yıldırım 15. Florabio 16. LumiLabs 17. Inosens

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 141


Sağlık

Romatİzmal hastalıklarda çocuk, erİşkİnİn kopyası değİldİr Çocukluk çağı romatizmalarının yüzde 50’sinin erişkin döneme aktarıldığını ancak çocukların düzenli egzersiz, takip ve ilaç Çocukluk Çağı tedavisiyle normal bir erişkin gibi hayatlarını sürdürebildiğini ifade eden Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Romatoloji Bilim Dalı Başkanı, Çocuk Romatoloji Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Özgür Romatizması Kasapçopur, çocukluk çağı romatizmaları, tedavisi ve Covid-19 döneminde takibi hakkında önemli bilgiler paylaştı. Yaşam Boyu Kontrol Altında Tutulmalı

142 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Ç

ocuklar özellikle yaşam içindeki hareketliliğini sağlarken kas iskelet sistemini ve hareket sistemini kullanıyorlar. Bu hareket sisteminde oluşan tüm bozukluklar çocukluk çağı romatizmaları olarak ortaya çıkıyor. Çocukluk çağı romatizmaları içinde en önemlisi özellikle eklemlerde şişliğin ön planda olduğu Juvenil İdiopatik Artrit adını alan bir hastalık Bu grup hastalıklarda da eklemlerde; şişliklerle birlikte hareket kısıtlılığı, ağrı ve sıcaklık artışı olabiliyor. Tüm bu bulgular çocuklarda benzer bulgularla birlikte ortaya çıkabiliyor. Ana amaçlardan ilki iltihabi süreci baskılamak vevar olan aktif hastalığı inaktif hastalık haline getirmek, ikincisi ise hastalarda oluşabilecek sakatlıkların önüne geçebilmek. Çocukluk çağı romatizması çok yaygın bir hastalık Çocukluk çağı romatizmalarının homojen olmayan ve çok yaygın bir hastalık olduğunu belirten Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Romatoloji Bilim Dalı Başkanı, Çocuk Romatoloji Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Hastalığın çok farklı alt grupları var. Bunları belirtecek olursak, Sistemik JİA yüksek ateşle birlikte karşımıza gelen, yüksek ateşin eşlik ettiği gövdedeki döküntü, kalp zarında sıvı toplanmasıyla birlikte özellikle vücudun tüm büyük ve küçük eklemleri yani parmak eklemleri, diz eklemleri, dirsek eklemleri tutan bir romatizmal hastalık. Tutulma eklemin normaldeki fonksiyonunu yapamaması demek. Bur romatizmal hastalıklar Tutulmayla birlikte ağrı şişlik, kızarıklık, ısı artışı, hareket kısıtlılığı gibi bir bulguların da olmasıyla anlaşılıyor.” Bir diğer farklı tipin ise Oligoartiküler JİA adı verilen tip olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Bu tip küçük yaştaki kız çocuklarında görülüyor. Çocuk, erişkinin küçük bir kopyası değil. Erişkinde olan bütün hastalıklar çocukta da görülebiliyor ama bu tip erişkinde görülmüyor ve çok belirgin olarak küçük yaşlardaki

kız çocuklarında özellikle büyük eklemlerde, yani dizlerde ve ayak bileklerinde şişlikle birlikte karşımıza çıkıyor. Küçücük bir çocuğun eklemi şişiyor, yürüyemiyor. Bu farklı tipte yine karşımıza çıkan en önemli bulgulardan biri göz tutulumu oluyor. Gözün damar tabakasında bir iltihaplanma meydana geliyor ve hastalığı tanımlamada gecikilecek olursa gözün damar tabakasında Oluşan iltihabın tedavisi de gecikebiliyor. Bir diğer farklı tipin çoklu eklem tutulumu yani Poliartiküler bazlı eklem tutulumları olduğunu belirten Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Çoklu eklem tutulumu ile olan tipte ise yine yaygın eklem bulguları ile birlikte karşımıza gelen bir durum söz konusu oluyor. Burada da yine bütün eklemler tutulabiliyor. Erişkinde en çok gördüğümüz romatizmal hastalıkların ikinci sıklıkta olanı Ankilozan Spondilit, bu çocukluk çağında entezit ile ilişkili artrit dediğimiz grup olarak ortaya çıkabiliyor; Bu tip çocukluk çağında da görüldüğünde yine entezit ilişkili artrit diyoruz. Erişkinde bel tutulumu ile birlikte oluşan bu tablo çocuklarda topuk ağrısıyla ve eşlik eden diz ağrıları ile birlikte karşımıza geliyor. Çocuklar erken tanı alır ve onları tedavi edersek erişkin döneme geldiklerinde herhangi bir sorun olmadan sağlıklı olarak yaşamlarını sürdürebiliyorlar. Bir diğer tip ise sedefe bağlı romatizma. Çocukluk çağında çok fazla gördüğümüz bu tabloda da sedef hastalığı olduğu zaman çocuklarda sedefe bağlı romatizma ile çok sık karşılaşabiliyoruz.” Hekimle doğru iletişim hastalıkta oluşabilecek birçok sorunu önlüyor Hastalığın seyri boyunca iki amaç olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Çocukları izlerken birincisi hastalığı aktif durumda tutmamaya çalışacağız, ikincisi kalıcı ve sakat bırakıcı eklem değişikliklerine neden olmamasını sağlayacağız. Eğer ki siz çocuğun bu dönemde hastalığını aktif

Sağlık tutmayıp bunları başarırsanız seyri boyunca oluşabilecek birçok sorunu önleyebilme şansını da yakalamış olursunuz. Hastalığın seyri boyunca çocuklarda eklem tutulumları ve ciddi kısıtlılıklar olabiliyor ama süreç içinde hekimle olan doğru iletişimle gerileyebiliyor.” Çocuklardaki ve yetişkinlerdeki romatizma birbirinden farklı Çocuğun, erişkinlerin küçük bir kopyası değil tamamıyla farklı olduğunu belirten Prof. Dr. Özgür Kasapçopur şunları söyledi: “Çocukluk çağının her döneminde; süt çocukluğu, oyun çocukluğu, okul çocukluğu, ergenlik dönemlerinde farklı bulgularla ortaya çıkabilen hastalıklarla karşılaşabiliyoruz. Çocukların neredeyse yüzde 50’si çocukluk çağında aldıkları hastalığı erişkin dönemine taşıyorlar ve erişkin döneminde de bu hastalıklarda ciddi sorunlar karşımıza çıkabiliyor. Bunu önlemek için de bu çocuklarda mutlaka erişkin döneme geçtiği anda hastalığı hızla tedavi edip düzeltmek gerekiyor.” Tedaviye düzenli devam etmek çok önemli Özellikle hastalığı tanımlama sürecinde çok dikkatli olmak gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Özgür Kasapçopur sözlerine şöyle devam etti: “Bir çocukta 6 haftadan uzun süren bir eklem etkilenmesi var ise bu eklem etkilenmesine eşlik edecek diğer bulguları değerlendiriyoruz. Bunun dışında eklem etkilenmesi ile birlikte oluşabilen diğer bulgular bize önemli yollar gösterebiliyor çocuklarımızda tanıyı daha çok bu saydığım bulgulara göre koyuyoruz. Maalesef Laboratuvar verileri tanı koydurucu değil. İyi bir tedavi çok önemli, tedavide tek bir hekim yok. Bu hastalığı sadece romatizma uzmanı tedavi etmiyor. Fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanları ile birlikte planlanmış çok etkin bir fizyoterapi gerekiyor. Çok iyi bir göz hekimi, diyetisyen, hemşire olması gerekiyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 143


Sağlık Ana amaçlarımızdan ilki iltihabi süreci baskılamak, var olan aktif hastalığı inaktif hastalık haline getirmek, ikincisi hastalarda oluşabilecek sakatlıkların önüne geçebilmek. Artık bilimin bize kattığı, iltihabı hızla ortadan kaldıran çok iyi ilaçlar var. Tedavi ile birlikte hastalarımızın yakınmaları da hızla gerileyip kayboluyor ve çocuklarımızın hiçbir yakınmaları da kalmıyor. Bütün bulguları da ortadan kalkmış oluyor Bunlara ek olarak bu çocuklarda tedavinin düzenli olmasına da dikkat ediyoruz.” Çocuklar eğitim hayatlarına kesintisiz devam edebiliyorlar Hastalarının hepsinin düzenli olarak eğitim hayatlarını sürdürmelerini istediğini dile getiren Prof. Dr. Kasapçopur: “Hiçbir şekilde çocukların eğitim hayatlarında aksama söz konusu olmuyor. Çocuklar düzenli egzersiz yaparlarsa, takiplerini sürdürürlerse, ilaç tedavilerini alırlarsa normal bir çocuk ve ilerleyen yıllarda da erişkin gibi hayatlarını sürdürebiliyorlar. Çok sayıda hayatın içinde olan hastamız var, birçok hastamızın hastalığı geriliyor. Hiçbir yakınmaları kalmadan yaşamlarına devam ediyorlar.” Akdeniz tipi beslenme gerekli Beslenmede en önemlisinin Akdeniz tipi dediğimiz beslenme tipi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Ekstra olarak romatizmaya iyi gelebilecek beslenme yok ama sağlıklı ve doğal beslenme her zaman her şeyden daha önemli olandır. Bunlara mutlaka dikkat etmemiz gerekiyor. Düzenli beslenme çok önemlidir. Romatizmanın iklimle de doğrudan bir ilintisi yok. “Yağmur yağacak benim eklemlerim ağrıyor” kalıbı tamamen algıdan kaynaklı bir yorum. COVID-19 salgınında da hastalarımızın yanındayız Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Gururla söylemek istiyorum ki hem Cerrahpaşa Tıp Fakültesi olarak hem 144 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

de Çocuk Romatoloji Derneği olarak hastalarımıza COVID-19 salgını çıktığı an kılavuzlar yayınladık. Biz her zaman hastalarımızın yanı başındaydık, sıkıntısı olan hastalarımıza yardımcı olduk hastalarımızdaki bu sıkıntıları ortadan kaldırmaya çalıştık. Bunlarla birlikte çocukların hızla tedavilerini planladık. Biz hastalarımızın en ufak bir sorunu olduğunda bize başvurmalarını istiyoruz ve durumlarını hep birlikte değerlendiriyoruz. Pandeminin en yoğun olduğu dönemde de İstanbul’a giriş yasakken bile İstanbul dışından gelen hastalarımız oldu. Örneğin hastalıkları aktifleştiği için şu an Kıbrıs’tan gelen bir hastamız var. Diğer bölgelerden gelen hastalarımız da var ve hepsini tedavi etmeye devam ediyoruz.” Sağlık Bakanlığımızın önerilerine uyarak salgın dönemini de atlatacağız Pandeminin ilk günlerinde neyle karşılaşacağımızı bilmiyorduk, karşımızda çok bilinmeyenli bir denklem vardı diyen Prof. Dr. Özgür Kasapçopur: “Bugün için gururla söyleyebilirim ki Cerrahpaşa Çocuk Romatolojisi olarak tüm çalışmalarımızı tamamladık. Yaklaşık bir ay içerisinde bu verilerimizin tümü yayınlanacak. Bu süreçte takip ettiğimiz çocukların ailelerinde hastalık oldu, ailelerden hastalanan çocuklar oldu. Ama romatolojik hastalığı olan çocuklarda da ailede de bir bulaş olduğunda hemen değerlendirdik, geriye dönüp baktığımızda çocuklarımızda ciddi bir bulgu söz konusu olmadı. Takibimizde olan şu anda aktif kayıtlı yaklaşık 6000’in üzerinde kronik romatizmal hastalığı olan çocuğumuz var ve hiç kayıp yaşamadık. Yaklaşık 30 dolayında hasta aile içi bulaştan Covid-19’a yakalandılar. Ne mutlu bize ki hepsi sağ ve iyileşti.” Romatizmal hastalıklara sahip çocukların bağışıklık sistemini baskılayan tedaviler aldığını belirten Prof. Dr. Kasapçopur: ”Bir örnek vermek istiyorum; çocuğumuzun babaannesi, anne ve babası, 16 yaşındaki abisi Covid-

19 oldu. Babaanne yoğun bakımda yattı. Anne, baba ve abi ise hastalığı ayakta geçirdi. Romatizmal hastalığı olan çocuğumuza hiçbir şey olmadı hatta pozitifliği bile saptayamadık. Belki de bu hastalığın küçük çocuklarda daha hafif geçmesinin nedeni yetişkinlerden daha sık enfeksiyon geçirmeleri. Bu konuyla ilgili çalışmalarımızı aralıksız sürdürdük, hastalarımız üzerinde birçok yeni çalışma yayınladık ve çocuklarımızın sağlıklı olduğunu gördük. O yüzden bu çalışmaların tümünden anladığımız özetle şudur ki; çocuklarımızın daha düzenli ve takip altında düzeldiklerini gördük. Şunu da belirtmem gerekirse, Covid19 hastalığı çok ağırlaştığında sağlıklı bir insanda ağır romatizma gibi seyredebiliyor Hasta çocuklarımız açısından bu süreci tam atlattık diyemeyiz, tedbirlere uyarak Sağlık Bakanlığımızın ve bilim kurulumuzun önerilerine uyarak sağlıkla bu dönemi de atlatacağız.” Sağlık çalışanları olarak tek kaygımız hastalarımızın iyiliği ve esenliği Ebeveynlere önerimiz hekimlerine güvensinler diyen Prof. Dr. Kasapçopur: “Bu ülkenin hekimleri, özellikle bu pandemi sürecinde tüm sağlık çalışanları olarak tek kaygımız hastalarımızın iyiliği ve esenliği. Bunun için elimizden gelen bütün çabayı gösteriyoruz. Genel tedbirleri almak çok önemli. Tedavilerini hiç aksatmasınlar, çocukların kronik hastalığı varsa tedavilerini sürdürsünler. Ebeveynlerimize, çocuklarımıza ve tüm halkımıza sağlıklı mutlu bir hayat diliyorum.


Sektör

Teknolojİ Devİ Asus Tayvan’ın Yüzünü Güldürüyor 1

Neredeyse herkes Asus’u biliyor, ancak teknoloji devinin #Tayvan’dan geldiğini herkes bilmiyor.

50 yılı aşkın köklü 1989 yılında kurulan ASUS, Tayvan’ın başkenti Taipei’de bulunan Tayvan merkezli çok uluslu bir bilgisayar ve telefon donanım ve elektronik şirketidir. Ürün serisi masaüstü bilgisayarları, dizüstü bilgisayarları, akıllı telefonları, ağ ekipmanlarını, monitörleri, WIFI yönlendiricileri, projektörler, anakartlar, grafik kartları, giyilebilir cihazlar, sunucular, iş istasyonları ve benzerleridir. Son yıllarda, ASUS oyun endüstrisine çok odaklanmıştır. 2006 yılında ASUS, yan kuruluşu Republic of Gamers’ı (ROG) piyasaya sürdü. ROG markası altında, ASUS daha iyi oyun deneyimleri sunabilen bir dizi ürün sundu. ROG, dünyanın dört bir yanındaki oyuncular arasında bir isim haline geldi. ROG, oyun için üretilen dizüstü bilgisayar pazarında dünyaya liderlik etmekte ve oyun telefonu ROG Phone, uzmanlardan ve teknoloji meraklısı tüketicilerden de olumlu eleştiriler almaktadır. World Media Group (WMG) News Service

Dünya Türkİye’nİn Carİ Açığını Fİnanse Etmek İstemİyor D

“ ünya Türkiye’nin cari açığını finanse etmek istemiyor; Katar’dan Swap’la gelen paranın 7 milyar doları harcandı” Amerikan düşünce kuruluşu Dış İlişkiler Konseyi (Council on Foreign Reletions) uzmanı Brat Setser, cari açığın Mayıs ayında 3.7 milyar dolara yükselmesiyle ilgili Twitter’da yaptığı paylaşımda, yıllık açığın 40 milyar dolara çıkabileceğini belirtti. Dünyanın Türkiye’nin cari açığını finanse etmek istemediğini savunan Setser, buna kanıt olarak son 12 ayda yaklaşık 20 milyar dolarlık sermaye çıkışı olurken, cari açığın 10 milyar dolara tırmanmasını gösterdi. Setser, Mayıs ayında bankaların döviz borçlarının yüzde 85’ini çevirmeyi başardığını ama yine de Türkiye’ye yabancı sermaye girişi olmadığını, aksine çıkışı olduğunu kaydetti ve bu durumda cari açığın Merkez Bankası rezervlerinden karşılandığını savundu.

Dış İlişkiler Konseyi uzmanı, Katar ile Swap anlaşmasının genişletilmesiyle sağlanan 10 milyar dolardan sadece 2.75 milyar dolarının Merkez Bankası’nın rezervlerinde göründüğünü, kalan 7 milyar dolarlık kısmın harcanmış olabileceğini belirtti. Brad Setser, borç parayla cari açığı finanse etmenin riskli bir oyun olduğunu da söyledi. World Media Group (WMG) Haber Servisi

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 145


Sektör

En büyük 500 sanayİcİ şİrketİn 88 tanesİ Egelİ İhracatçılardan oluştu Denizli’nin ihracat şampiyonu Er-Bakır Elektrolitik Bakır Mamulleri A.Ş. İSO 500 Listesine bu yıl 28. sıradan girdi. İSO 500 Balıkesir’den listeye 6 firma girerken, Banvit Bandırma Vitaminli Yem Sanayi A.Ş. 58. Sırada yer aldı ve Balıkesir firmaları arasında listede en üst basamağa adını yazdırdı.

İ

stanbul Sanayi Odası, Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırmasını açıkladı. İlk 500 Sanayi Kuruluşu Listesi’nde, Egeli ihracatçılar 88 firma ile temsil edildi. Türk sanayisinin devler liginde İstanbul, 168 firmayla ilk sırada yer alırken, İzmir 44 firmayla ikinci oldu. Kocaeli 35 firma ile İzmir’i takip ederken, Manisa 12 ve Denizli 10 firma ile listede yer buldu. İzmir Aliağa’da da rafinerisi bulunan şirket merkezi Kocaeli olarak listede yer TÜPRAŞTürkiye Petrol Rafinerileri A.Ş. geçen yıl olduğu gibi bu yılda en büyük sanayi kuruluşu oldu. İzmir’in son dönemdeki en büyük sanayi yatırımı konumundaki Star Rafineri A.Ş. İSO’nun ilk 500 sanayi kuruluşu listesine 2020 yılında beşinci sıradan ilk kez giriş yaptı. 146 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Ege İhracatçı Birlikleri’nden yapılan yazılı açıklamaya göre; 2020 yılında Ege Bölgesi’nden İSO 500 listesine bu yıl yeni giren diğer firmalar ise; Gönenli Süt ve Süt Ürünleri Gıda San. ve Tic. A.Ş. (211), Tukaş Gıda San. ve Tic. A.Ş. (402), Standard Profil Ege Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. (419), Agrobest Grup Tarım İlaçları Tohumculuk İmalat İth. İhr. San. ve Tic. A.Ş. (424), Oruçoğlu Yağ San. ve Tic. A.Ş. (429), Özerdem Mensucat San. ve Tic. A.Ş. (438), E.R. Yem Gıda Tarım Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. (449) ve Felda Iffco Gıda San. ve Tic. A.Ş. (469) oldu. Manisa’nın ihracatında büyük pay sahibi olan Vestel Elektronik San. ve Tic. A.Ş. 14. sıradan, Vestel Beyaz Eşya San. ve Tic. A.Ş. ise; 21. sıradan devler ligine adını yazdırdı. İlk 500 listesinin gediklisi PETKİM Petrokimya Holding A.Ş. ise bu yıl 17. basamağın sahibi oldu.

Aydın’dan listeye giren firmalar içinde Zorlu Doğal Elektrik Üretimi A.Ş. 201. Sırada yer alırken, geçen yıla göre listede 31 basamak yükseldi. Uşak’tan Gedik Tavukçuluk ve Tarım Ürünleri Tic. San. A.Ş. 2019 yılında 224. Basamaktayken, 2020 yılında 56 sıra birden sıçrayarak 164 numaranın sahibi oldu. İSO 500 Listesine 136 sıradan giren Gümüşdoğa Su Ürünleri Üretim İhracat ve İthalat A.Ş. ve 150 sırada yer bulan Kılıç Deniz Ürünleri Üretimi İhr. İth. ve Tic. A.Ş. Muğla’nın listede yer bulan iki firması oldu. Nursan Kablo Donanımları San. ve Tic. A.Ş. İSO 500 listesinde 363. sırada yer aldı ve Kütahya sanayisini temsil etti. Afyonkarahisar’dan Oruçoğlu Yağ San. ve Tic. A.Ş. ise; bu yıl Afyon’un tek temsilcisi olurken listenin 429. Basamağından listeye girdi.


Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırmasında yer alan 88 Egeli firmanın 30 tanesi tarım sektöründe faaliyet gösterirken, Tekstil ve Hazırgiyim, Kimya, Otomotiv, Demir-Çelik, Madencilik, İklimlendirme, Elektrik-Elektronik sektörlerinin temsilcileri listede yoğun olarak yer buldu. İSO 500 listesine Ege Bölgesi’nden giren firmalar içinde

Sektör listede üst sıralara tırmanan firmalar ise şunlar oldu; “Abalıoğlu Yağ San. ve Tic. A.Ş. 163. Sıradan 128. Sıraya, Abalıoğlu Tarımsal Üretim A.Ş. 220. basamaktan 170. basamağa, CMS Jant ve Makina Sanayii A.Ş. 176’dan 149’a, Sun Tekstil San. ve Tic. A.Ş. 223. sıradan, 204. Sıraya, Gümüşdoğa Su Ürünleri Üretim İhracat ve İthalat A.Ş. 169. Basamaktan 136. Basamağa yükseldi.

Festo İle Test Ramp up your Kapasİtenİzİ testing capacity Artırın with Festo G ünde 40.000 örneğe kadar.

Festo ile işbirliği içinde, Synchron Lab Automation çok yüksek bir verime sahip otomatik bir DNA ekstraksiyon sistemi geliştirdi. Siz de kuruluma hazır bu çözümlerden yararlanabilirsiniz. Kaliteden yararlanın: Bu çözümler endüstriyel otomasyon alanında değerini kanıtlamıştır.

Up to 40,000 samples per day.

In collaboration with Festo, Synchron Lab Automation has developed an automated DNA extraction system with a very high throughput. You too can benefit from ready-to-install this solutions. Benefit from quality: This solutions have proven its worth in the field of industrial automation. World Media Group (WMG) Haber Servisi

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 147


Sektör

Kanadalılara Yatırım Yapmaya Devam Edeceğİz Kanada Başbakanı Justin Trudeau Covid – 19 ve ekonomiye etkileri üzerine bir açıklama yaptı.

T

rudeau açıklamada şunları söyledi: “Birkaç ay önce, Bu zor zamanlarda ihtiyacınız olan desteği vermek için, ülkede İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana en önemli ekonomik önlemleri aldık ve yürürlüğe koyduk. Milyonlarca insanın iki yakasını bir araya getirmesine yardımcı olmak için Kanada Acil Yardım’ı hayata geçirdik ve işverenlerin, işyerlerini açmaları ve milyonlarca işçiyi yeniden işe almaları için ‘Kanada Acil Ücret Hibesi’ni oluşturduk. Hükümetimiz ayrıca yaşlılarımızın bu salgın nedeniyle yüksek yaşam maliyeti ile başa çıkmaları için özel yardım önlemleri aldı. Daha sonra, ülke çapında gençleri desteklemek için, Öğrenciler için Kanada Acil Yardımını oluşturduk” Gerçekleştirilen yardım paketleriyle Kanada vatandaşlarının sıkıntı yaşamasına engel olmaya çalıştıklarının dile getiren Justin Trudeau sözlerini şu şekilde noktaladı: “ Bunlar son aylarda attığımız adımlardan sadece birkaçı. Ancak “Kanada İş Acil Durum Hesabı” ve “Kanada’nın Ticari Kira için Acil Yardımı da” dahil olmak üzere başka paketlerde açtık. Bu salgından en az hasarla çıkmak için tüm Kanadalılara yatırım yapmaya devam edeceğiz.”

148 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Sektör

Techman Techman robot, ntust Robot, training NTUST eğİtİm program is very programı çok successful başarılı A

ll 26 students goin to TM to have the training courses, which included built-in vision,3D,AOI,AI, TMM for three weeks. Techman Robot, NTUST training program is very successful.

26 öğrencinin tümü, üç hafta boyunca yerleşik görme, 3D, AOI, AI, TMM’yi içeren eğitim kursları için TM’ye gidiyor. TM, NTUST eğitim programı çok başarılı

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 149


Ürün

Swiss Charger V8 Bluetooth Araç Kİtİ İle Güvenlİ ve Keyİflİ Yolculuk Hem teknik özellikleri hem de tasarımı ile dikkat çeken Swisscharger V8 Bluetooth Araç Kiti, uzun yolculuklarda aracınıza konfor katıyor.

D

ayanıklı ve tasarım mobil aksesuarlar sunan Swiss Charger, farklı ürün gamındaki ürünlerini Türkiye’de binlerce noktada tüketici ile buluşturuyor. Markanın yeni nesil V8 Bluetooth Araç Kiti, aracında bluetooth özelliği bulunmayan kullanıcılara ve yaz aylarında yolculuklarına konfor katmak isteyenlere göre. Dahili mikrofonuyla telefon görüşmesi yapabilme, telefonunuzdaki müzikleri 150 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Bluetooth üzerinden aracınızda dinleyebilme ve cihazları şarj edebilme özellikleriyle yolculukları keyifli hale getiren V8 Bluetooth Araç Kiti, çok fonksiyonlu joystick kumandasıyla ekstra kolay kullanım sunuyor. Kontrol elinizde Swiss Charger V8 Bluetooth Araç Kiti, joystick kontrol kumandasıyla müziği kolayca değiştirebilmenizi, ses

seviyesini ayarlayabilmenizi, çağrı cevaplayıp sonlandırabilmenizi sağlıyor. Aux bağlantısı ile bluetooth özellikli herhangi bir telefondan herhangi bir araca kablosuz medya akışını sağlayarak çalma listelerini, dijital radyoyu ve daha fazlasını aracınızın hoparlöründen dinleme imkanı sunan ürün ile bir yandan müzik dinlerken bir yandan da telefonunuzu şarj etmeniz mümkün.


Sektör

Delta and NTUST Cooperation A

Delta and National Taiwan University of Science and Technology (NTUST) announced the establishment of the “DeltaNTUSTJointResearchCenter”.

t least 30 million investments will be made for the project in three years. The center will fist focus on #datacenter and #energystorage systems. In the future, the center will invest more in research on 5G, cloud computing, AI, and other cuttingedge technologies.

This Joint Research Center also successfully obtained the “Academia-Industry Research Center #AIRCenter)” subsidy from the Ministry of Science and Technology, realizing the alliance of industry, government, and academia, and building the international competitive advantage of the enterprise. Delta has been working very closely

with universities in cultivating talents, including establishing Joint Research Center with top universities. Through the close interaction between teachers and students and the industry, it strengthens the students’ practical experience and cultivates top talents for the industry. World Media Groupe (WMG) News Service

Delta ve NTUST İşbİrlİğİ Delta ve Tayvan Ulusal Bilim ve Teknoloji Üniversitesi (NTUST) “DeltaNTUSTJointResearchCenter” kuruluşunu duyurdu.

Ü

ç yıl içinde proje için en az 30 milyon yatırım yapılacak. Merkez #datacenter ve #energystorage sistemlerine odaklanacak. Gelecekte, merkez 5G, bulut bilişim, AI ve diğer ileri teknolojiler üzerine daha fazla yatırım yapacak.

Bu Ortak Araştırma Merkezi ayrıca, Sanayi, Hükümet ve Akademi ittifakını gerçekleştiren ve işletmenin uluslararası rekabet avantajını geliştiren Bilim ve Teknoloji Bakanlığı’ndan “Academia-Industry Research Center #AIRCenter)” sübvansiyonunu da başarıyla aldı. Delta, en iyi üniversitelerle Ortak Araştırma Merkezi kurmak da

dahil olmak üzere yeteneklerin geliştirilmesinde üniversitelerle çok yakın çalışmaktadır. Öğretmenler ve öğrenciler ile endüstri arasındaki yakın etkileşim sayesinde öğrencilerin pratik deneyimlerini güçlendirir ve endüstri için en iyi yetenekleri geliştirir. World Media Groupe (WMG) Haber Servisi Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 151


Otomotiv

Hyundai KONA Electric Satışları Yüz Bİnİ Aştı • • •

H

Hyundai, tamamen elektrikli B-SUV modeli KONA EV’den global olarak yüz bin adetten fazla sattı. Sadece iki yıl içinde bu önemli başarıya ulaşan KONA EV, hızlı şarj özelliği ile öne çıkıyor. Hyundai, 2025 yılına kadar yılda 560 bin adet elektrikli araç satışı gerçekleştirmek istiyor.

yundai Motor Company’nin dünya çapında ödüllü, tam elektrikli kompakt SUV’si olan KONA Electric, satışlarda 100.000 adeti aştı. Aynı zamanda dünyanın elektrikli ilk B-SUV modeli unvanına sahip olan KONA Electric, Mart 2018’de piyasaya sürülmesinden bu yana sınıfındaki öncü özelliklerle popüler olmayı başardı. KONA Electric, 152 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Amerika ve Avrupa pazarındaki güçlü rakiplerine karşılık, uzun sürüş menzili, hızlı şarj özelliği, güvenlik ve konfor donanımlarıyla dikkat çeken bir model. Birçok ülkede “Yılın Elektrikli Otomobili” ödülünü kazanan KONA Electric, full şarjla beraber 415 km yol gidebiliyor. Bununla beraber, LED farları, gündüz sürüş farları ve yeni tasarım öğeleriyle beraber elektrikli modellerde fark yaratabiliyor.

Yüksek verimli elektrikli motoru sayesinde 201 beygir güç üretebilen araçta yüksek voltajlı 64 kWh iyon pil kullanılıyor. Birçok aktif ve pasif güvenlik sistemleriyle de donatılan otomobil, kablosuz telefon şarj sistemi, 10.25 inçlik dokunmatik multimedya ekranı ve Apple Carplay-Android Auto mobil özellikleriyle kullanıcısına üstün bir konfor vaad ediyor.


Sektör

Eaton, Bİnalardakİ Güç Yönetİmİ Zorluklarının Çözümüne Çok Amaçlı xStorage Compact İle Katkıda Bulunuyor •Hem ticari hem de endüstriyel binalarda bulunan sınırlı alanlara uyumlu hepsi bir arada tekli rack kabinli enerji depolama sistemi •Fotovoltaik iç tüketim, pik azaltma, yük değiştirme, back-up güç, elektrikli araç şarj istasyonlarının entegrasyonu ve şebeke desteği gibi geniş çaplı uygulamalarda kullanılan modüler ve ölçeklenebilir bir sistem •Servis sürekliliğini ve esnekliğini garanti eden simetrik şarj veya deşarj özelliğiyle kurulumu kolay bir sistem •Kullanıcı dostu arayüzü ve basit genişletme seçeneklerini kapsayan kontrol platformuna sahip, kullanımı kolay bir sistem

G

üç yönetimi şirketi Eaton, Eaton xStorage Compact ile bina sahipleri ve tesis yöneticilerinin küçük ve orta ölçekli ticari ve endüstriyel iş sahalarında karşılaştıkları zorlukların üstesinden gelmelerini kolaylaştırıyor. Ticari ve endüstriyel bina sahipleri ve tesis yöneticileri; iş sürekliliğini sağlamak, kendi üretebilecekleri yenilenebilir enerjinin tüketimini en üst seviyeye çıkarmak veya elektrikli araç şarj cihazlarını entegre etmek için ihtiyaç duydukları güç kapasitesini elde etmek istiyor.

Bunu başarmak için, bina alanda kullanımı en aza indirecek çok amaçlı bir enerji depolama çözümü gerekiyor. xStorage Compact, müşterilerine binalarda kurulumu ve kullanımı kolay tek bir rack kabinine sahip enerji depolama çözümü sunmak için ödüllü Eaton enerji depolama teknolojisinden yararlanıyor. xStorage Compact, müşterilerin güneş enerjisi tüketimini en üst düzeye çıkarmasına ve elektrikli araç şarj istasyonlarının sahaya entegrasyonuyla ilgili kapasite sorunlarının engellenmesine olanak tanıyan çok kullanımlı bir enerji depolama sistemidir.

Müşteriler xStorage Compact’ı ek ihtiyaçları için de kullanabilir ve backup güç, pik azaltma ve yük değişimi gibi durumlarda bu sistemden yararlanabilirler. Bu sistem, frekans düzenlemesine katılarak şebeke istikrarına katkı sağlayabilir. Güç Kalitesi, Elektronikler ve Gelişmekte Olan Pazarlar Bölümü EMEA Kıdemli Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Craig McDonnell’ konuyla ilgili: “Çok çeşitli ölçeklenebilir ve modüler, enerji depolama sistemleri sunuyoruz. Piyasaya çıkardığımız xStorage Compact ürünü, bina sahibi veya binaları işleten ve ödüllü enerji depolama teknolojimizden yararlanmak isteyen müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılamamızı sağlıyor.” dedi. Eaton, güç yönetimi teknolojilerinin ve hizmetlerinin kullanımıyla yaşam kalitesini arttırma ve çevreyi iyileştirme amacına kendini adıyor ve müşterilerine elektrik gücünü, hidrolik gücü ve mekanik gücü daha verimli, güvenilir ve sürdürülebilir bir şekilde etkin olarak yönetmelerine yardım eden enerji verimliliği çözümleri sağlıyor. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 153


İhracat

Kİraz İhracatından yenİ rekor geldİ

Kiraz İhracatı 200 Milyon Dolara Gidiyor

T

ürkiye’nin üretiminde dünya lideri olduğu kirazda ihracat rekora koşuyor. 2020 yılında 190 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandıran kiraz ihracatçıları, sezon sonuna kadar 200 milyon doları aşmayı hedefliyor. Türkiye’nin 2019 yılına ait olan 182,6 milyon dolarlık ihracat rekor rakamı şimdiden geçildi. Ege İhracatçı Birlikleri verilerine göre; Türkiye 1 Ocak 2020 tarihinden bugüne 70 bin ton karşılığı 190 milyon dolarlık kiraz ihraç etti. 154 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Geçen yılın aynı dönemindeki ihracatımız ise 70 bin ton karşılığı 166 milyon dolardı. Türk kirazı yüzde 15 değerlendi Türk kirazının ihracatının miktar bazında geçen yılki seviyesini korurken, değer bazında yüzde 15 daha katma değerli ihraç edildiğini dile getiren Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, kiraz ihracatında 2019 yılında 182,6 milyon dolarlık tutarla

Türkiye tarihinin en yüksek ihracat rakamına ulaştıklarını, 2020 yılının geride kalan diliminde bu rekoru kırdıklarını, sezon sonunda 200 milyon doları aşarak bu rekoru daha da geliştireceklerini kaydetti. Rengi ve tadıyla yaz mevsiminin vazgeçilmez meyvelerinden biri olan kirazın güçlü bir antioksidan kaynağı olduğunu, içerisinde barındırdığı A, C ve K vitaminleri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirdiğini dile getiren Uçak, “Kiraz özellikle Çin’de zenginliğin ve cömertliği temsil ediyor. 2020 yılında Çin ve Hong Kong’a kiraz ihracatımız yüzde 50’lik artışla 5,2 milyon dolardan 8 milyon dolara çıktı. Önümüzdeki yıllarda Uzakdoğu’ya kiraz ihracatımızın daha da artmasını bekliyoruz. Yeni start verdiğimiz Taze Kiraz, Üzüm ve Nar Ürünlerinde Hedef Pazarlar URGE Projemizle Uzakdoğu pazarında Çin, Japonya, Güney Kore, Hindistan, Endonezya, Singapur ve Vietnam’ı hedef pazar olarak belirledik. Bu ülkelerde yapacağımız pazarlama faaliyetleriyle 2020 yılı için belirlediğimiz 1 milyar dolar ihracat hedefine ulaşacağız” şeklinde konuştu. Kirazda rekabet çetin yaşandı Dünya genelinde geniş bir coğrafyada kiraz üretiminin yapıldığı bilgisini veren Başkan Uçak; “En büyük ihraç pazarlarımızdan Rusya’da Yunanistan,


İhracat Pandemi döneminde üreticimizin yüzünü güldüren, bu rekora katkı koyan tüm ihracatçılarımızı kutluyorum” diyerek sözlerini noktaladı. Türk kirazını en çok Almanlar ve Ruslar tercih etti

İran, İtalya, Özbekistan, Sırbistan, Romanya, Moldova ve İspanya ile rekabet ediyoruz. Lojistik fiyatlarımızdan yükselen maliyetler nedeniyle Türk kirazının fiyatı diğer ülkelere göre yüksek kaldı, çetin bir rekabet yaşandı.

İhracatta sezon başında beklediğimiz artışın biraz gerisinde kalsak da, başarılı bir sezonu geride bırakıyoruz.

Türkiye, 1 Ocak – 13 Temmuz 2020 döneminde en çok kirazı 79 milyon dolarlık tutarla Almanya’ya yaparken, Rusya, 42 milyon dolarlık Türk kirazı tercihi ile listenin ikinci sırasında yer aldı. Avusturya ise; Türkiye’den 13 milyon dolarlık kiraz ithal etti. Bu ülkeleri Norveç, Hollanda, İtalya, Hong Kong, İsviçre, Çin, Danimarka ve İngiltere izledi.

Hastane İşletme MalİyetlerİNİzİ Azaltın !

A

kıllı teknoloji altyapısının hastane işletme maliyetleri ve hasta bakımı üzerindeki etkisini keşfedin! Dünya Sağlık Örgütü, sağlık hizmetlerinde harcanan kaynakların

%20 - 40’ının boşa harcandığını tahmin ediyor. Ancak teknolojideki yeni gelişmeler, daha önce ayrı olan tesis sistemlerini “akıllı” bir hastane altyapısı oluşturmak üzere entegre etmeyi mümkün kılıyor.

Bunun bir sonucu olarak, hasta bakımında önemli gelişmeler yapmak ve işletme maliyetlerini azaltmak mümkün oluyor. Bu konuyla ilgili çözümler sunan Schneider Elektrik web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 155


Teknoloji

Gİrİşİmcİlİk Vakfı Fellow 2020 başvuruları 26 Temmuz’a kadar uzatıldı Türkiye’de girişimcilik ekosistemini geliştirmek ve gençlere ilham vermek üzere kurulan Türkiye Girişimcilik Vakfı’nın Fellow 2020 Programı için başvuru süresi 26 Temmuz oldu. Türkiye İş Bankası ana sponsorluğunda düzenlenen programa başvuran üniversite öğrencileri; bir yıl boyunca 500 TL burs alma, girişimcilik alanında ilham kaynağı olan rol modellerle tanışma, girişim elçileri olarak farklı etkinlik ve projelerde yer alma ve uluslararası girişim ağına katılma şansına sahip olacak.

156 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020


Teknoloji

H

ibrit Model ile hem online hem de offline olarak içeriklere, uzmanlara, eşsiz bir networke erişebilme ve yenilikçi metotları deneyimleyebilme şansına sahip olmak üzere Fellow 2020 Programı’na katılmak isteyen öğrenciler, 26 Temmuz’a kadar www. girisimcilikvakfi.org adresindeki başvuru formunu doldurarak başvurularını gerçekleştirebilecek. Programın seçim süreci Dünyada ve Türkiye’de eşi benzeri olmayan, bilimsel ve yenilikçi seçim süreci beş aşamadan oluşuyor. Önce online doldurulan CV’ler puanlanıyor, ikinci aşamada Girişimcilik Vakfı Fellow Programı’na dâhil olmak için “Motivasyonun ne?”, “Neden bu programda olmalısın?” sorularının cevaplarının anlatıldığı, maksimum üç dakikalık bir YouTube videosu hazırlanıyor. Ardından adaylar ön seçim komitesi ile online olarak mülakat yapıyor. Sonrasında beş dakika süren Visual Questionary ve ardından yönetim kurulu üyeleriyle yüz yüze mülakat gerçekleşiyor. Fellow Programına kimler başvurabilir ? Fellow Programına, Türkiye’de ikamet edip T.C. vatandaşı olan, bir

üniversiteye girmeye hak kazanmış ve kayıt yaptırmış, üniversitelerin 1, 2, 3 ve 4. sınıflarında okuyan 17 - 24 yaşları arasındaki tüm gençler katılabiliyor. Gençleri neler bekliyor? Fellow Programı’na katılma şansı bulan gençler, program kapsamında ulusal ve uluslararası bir ağın parçası oluyor. Her iki ayda bir rol model alabilecekleri başarılı girişimcilerle bir araya gelerek onların hikâyelerinden ilham alma fırsatını yakalayacak olan girişimci adayları, üniversitelerinde girişim elçileri olarak görev alıyor. Seçilen Fellow’ların en önemli misyonları arasında kendi çevrelerinde girişimcilik kültürünü yaymak, çarpan etkisi yaratmak ve Girişimcilik Vakfı’nın “giveback” felsefesi doğrultusunda toplumdan aldıkları destekle kazandıkları deneyimi yine toplumla paylaşarak başarıyı çoğaltmak bulunuyor. Seçim sürecini başarıyla tamamlayan Fellow’lar aynı zamanda program kapsamında bir yıl boyunca aylık 500 TL burs almaya hak kazanıyor. FellowUp etkinliklerinde tematik içerikler üzerine alanında uzman kişiler misafir ediliyor. Uzmanların çalışma alanlarındaki başarıları ve kendi öğrendiklerini gençler birinci elden dinliyor.

Programa katılan gençler, istedikleri alanlarda kendilerini geliştirebilmeleri için çeşitli uzaktan eğitim araçlarına ve programlarına katılabiliyor. Ayrıca Fellowların kendi girişimlerini hayata geçirebilmeleri için ihtiyaç duyabilecekleri çeşitli hizmetlerden ücretsiz veya indirimle yararlanabilecekleri destekleri içeren GBOX da program boyunca erişime açık oluyor. Gençlerin girişimcilik ekosistemi içerisinde farklı etkinliklere katılabilmeleri ve farkındalık yaratıp kendi dünyalarına olumlu etki edebilmeleri için fuar, kongre ve atölyelere davet ediyoruz. GİRVAK, kurumsal işbirlikleri geliştirerek Fellowlarının inovasyon takımlarına, staj programlarına ve girişimcilik yarışmalarına katılımlarını kolaylaştırıyor. Girişim Elçileri Fellow Programı’na seçilen üniversite öğrencileri hem programdan aldıkları ilhamı çoğaltmak hem de çarpan etkisi ile girişimcilik kültürünü yaygınlaştırmak için üniversitelerinde girişimcilik etkinlikleri düzenliyorlar. Fellow’lar Giveback kültürünün bir aşaması olarak katıldıkları her etkinlikten ve kendi deneyimlerinden yılda en az 3 blog yazısını Girisimle. com adresine yazıyorlar. Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020 157


Dünya

Avrupa’da Nasıl Üretİm Yaparız ? Almanya Ve Avrupa’ya Açılmak İsteyen Üreticiler Bu Semineri Kaçırmayın…

A

lmanya ve Avrupa’ya açılmak isteyen üretim mühendisliği ve makina şirketleri için düzenlenen “Opportunities for Turkish Production Engineering Companies in Germany” semineri 4 Ağustos 2020 Saat: 11:00’da Zoom üzerinde gerçekleşecek.

158 Ekonomik Nokta Dergisi - Sayı 289 - 2020

Seminerde Almanya’da sektör fırsatları, Almanya’da şirket kurma ve Alman devlet destekleri gibi birçok konu hakkında bilgi paylaşılacak. Katılmak için aşağıdaki link üzerinden formu doldurabilirsiniz. https://zoom.us/webinar/register/WN_ mxIzqEJ4T-6ogXs-3jjBdA


EKONOMİK NOKTA

ENDÜSTRİ 4. 0 ZİRVESİ

WORLD MEDIA GROUP ORGANİZASYONUDUR...

TEKNOLOJİ

01 - 15 Nisan 2020

Endüstri 4.0 Zirvemizin bu yıl dördüncüsü gerçekleştiriliyor. Geçtiğimiz yıl sektörün lokomotifi; 10 sponsor, 50 katılımcı firma ve 560 sektör profesyoneli ziyaret etti.

www.worldmediagroupe.com

Ekonomi, Sanayi, Otomotiv sektörünü; dergilerimizi ve internet sitelerimizi tek çatı altında toplayan web adresimiz / internet televizyonumuz. (Yıllık 361 bin görüntüleme)

www.ekonomiknokta.com

Ekonomi Nokta; Finans, Sanayi, Otomotiv, tekstil, inşaat, teknoloji, sektörlerini tek çatı altında toplayan haftalık ekonomi gazetemiz ... (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 10.000 adet e-gazete 50.000 adet)

www.makineotomasyondergisi.com

Makine - Otomasyon - Robotik dergimiz. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.kesicitakimlardergisi.com

Kesici Takımlar ve Tutucular sektörünün ilk ve tek dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.endustri40dergisizirvesi.com Türkiye’nin ilk Endüstri 4.0 zirvesi ve dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

www.elektrikpanodergisi.com

Türkiye’nin ilk Elektrik ve Pano dergisi. (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 Adet / e-dergi 30.000 adet)

www.autotuningworlddergisi.com

Onbeş Yıldır kesintisiz yayınlanan tek otomobil tuning Dergisi (Tiraj - baskı : Aylık baskı: 5.000 adet / e-dergi 30.000 adet)

WORLD MEDIA BÜNYESİNDE YAYINLANAN DERGİLER Haber İletişim İlker Kaplan WORLD MEDIA GROUP Genel Yayın Yönetmeni 0 505 400 94 33 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Hatice Karabay WORLD MEDIA GROUP Reklam Koordinatörü 0 505 400 94 33 makineotomasyondergisi@gmail.com

Reklam İletişim Zafer Alkan WORLD MEDIA GROUP Reklam Müdürü 0 546 675 59 49 worldmediareklam@gmail.com

Muhasebe İletişim Düzgün Turgut - Sevda Öncü WORLD MEDIA GROUP Muhasebe Müdürü 0 542 292 83 85 worldmediamuhasebe@gmail.com

Grafik Tasarım İletişim Simge Savranoğlu - Mete Şahin WORLD MEDIA GROUP Grafik Tasarım 0 212 427 00 15 worldmediareklam@gmail.com



ENDÜSTRİ 4. 0 ZİRVESİ ENDÜSTRİ 4. 0 DERGİSİ

WORLD MEDIA GROUP ORGANİZASYONLARIDIR ...

Sponsorluk ve Reklam için temas kurabilirsiniz : 0 505 400 94 34 - 0 505 400 94 33 - 0 546 675 59 49 www.endustri40dergisizirvesi.com - makineotomasyondergisi@gmail.com - worldmediareklam@gmail.com

www.worldmediagroupe.com www.ekonomiknokta.com

Ekonomi, Sanayi, Otomotiv sektörünü; dergilerimizi ve internet sitelerimizi tek çatı altında toplayan web adresimiz .

www.makineotomasyondergisi.com Makine - Otomasyon - Robotik dergimizin internet sitesi..e

www.kesicitakimlardergisi.com Kesici Takımlar ve Tutucular sektörünün ilk ve tek dergisinin internet sitesi.

www.endustri40dergisizirvesi.com

Türkiye’nin ilk Endüstri 4.0 zirvesi ve dergisinin internet sitesi.

www.elektrikpanodergisi.com Elektrik ve Pano dergilerimizin internet sitesi.

www.autotuningworldddergisi.com Auto Tuning World dergilerimizin internet sitesi.


WORLD MEDIA BÜNYESİNDE YAYINLANAN DERGİLER Haber İletişim Reklam İletişim Reklam İletişim İlker Kaplan Hatice Karabay Zafer Alkan WORLD MEDIA GROUP WORLD MEDIA GROUP WORLD MEDIA GROUP Genel Yayın Yönetmeni Reklam Koordinatörü Reklam Müdürü 0 505 400 94 34 0 505 400 94 33 0 546 675 59 49 makineotomasyondergisi@gmail.com makineotomasyondergisi@gmail.com worldmediareklam@gmail.com Dergilerimizde yerinizi ayırtın, hedef kitlenizi ulaşın!...

www.endustri40dergisizirvesi.com www.worldmediagroupe.com www.makineotomasyondergisi.com

www.autotuningworlddergisi.com www.elektrikpanodergisi.com www.kesicitakimlardergisi.com

www.ekonomiknokta.com

World Media Bünyesinde yayınlanan Dergilere abone olmak için aşağıdaki hesap numaralarına istediğiniz dergilerin Yıllık abone ücretlerini yatırabirsiniz. İsim soyisim ve adresinizi dekont fotokopisiyle birlikte makineotomasyondergisi@gmail.com adresine mail ya da 0 212 427 00 15 numaraya faks’a gönderebilirsiniz. Ayrıca Aboneliğinizi mail order sistemiyle kredi kartınızdan ödeyerekte yapabilirsiniz.

*Kredi kartınızın ön yüzündeki 16 rakam: .......................................................................... *Kredi kartınızın son kullanma tarihini ay / yıl : ................................................................. *Kredi kartınızın arka yüzündeki üç haneli güvenlik numarası: ..........................................

ABONE FORMU Ad

:...............................................................................................

Soyad

:...............................................................................................

Adres

:...............................................................................................

ABONE FORMU

...............................................................................................

İlçe

:...............................................................................................

Şehir

:...............................................................................................

Posta Kodu

:...............................................................................................

Telefon

:...............................................................................................

Faks

:...............................................................................................

e-mail

:...............................................................................................

Tarih

İmza

Dergi

İsmi

-

Yıllık Abone Ücreti

Makine & Otomasyon: Auto Tuning World: Kesici Takımlar Tutucular : Rulman & Lİneer: Endüstriyel Borulama: Cad / Cam / Cae / Plm : Endüstri 4.0 : Elektrik & Pano :

120 120 120 120 120 120 120 120

TL TL TL TL TL TL TL TL

+ + + + + + + +

KDV KDV KDV KDV KDV KDV KDV KDV




Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.