NO.1 [Nis-Haz '17]
turizmingelecegi
turizmin geleceği ERTUĞRUL GÜNAY "Turizm, barışı geliştirir." ● 3
HAKAN ÖZCAN Türkiye'de Hilton ● 4
EMİR HEPOĞLU Eğer otelciysen... ● 5
MUSTAFA ÜZER ABD'de Kariyer ● 6
YİĞİT GİRGİN Turizmde Gençliğin Önemi ● 9
Kapak Fotoğrafı: Erhan Us © 2017 ● Tasarım: Çağatay Kaan Eren ● AD1644 Worldwide™
Başkandan Çağatay Kaan Eren Turizmin Geleceği Platformu / DAÜ Turizm Kulübü Başkanı
Onursal Başkandan Erhan Us Turizmin Geleceği Platformu / Young Skal Türkiye Başkanı
Bir hayalimiz, bir düşüncemiz vardı. Tu-
Neden sivil toplum kuruluşlarında (STK);
rizmci gençler bir araya gelmeli ve turizm sektörünün sorun-
kulüplerde, derneklerde zaman ve enerji harcıyoruz, sürekli-
larına çözüm üretmeliydi. Bu boşluk dolmalıydı artık! 2015'te
likleri için endişeleniyor, yönetimleri eleştiriyor, liderler yetiş-
çalışmalarımıza başladık, birlik olmak için. Bizler bir dernek, bir
tirmeye çalışıyoruz? Geliştirmek, organize olmak ve bu saye-
platform olma amacıyla değil, bir araya gelip etkinlik yaparak
de daha büyük, birlikte adımlar atabilmek için. Öğrencilik dö-
turizm sektörünü konuşmak için yola çıktık. 21 Nisan 2015'te
nemimizden itibaren düzenlediğimiz konferanslar, geziler, a-
Özyeğin Üniversitesi ev sahipliğinde turizm ve gastronomi ku-
kademik ve kültürel donanımı artırmaya yönelik etkinlikler…
lüplerini bir araya getirerek “Turizmin Geleceğinin Konuşuyo-
Hepsi daha büyük bir resmin parçası olmak, kişisel/toplumsal
ruz” etkinliğini gerçekleştirdik. Bu etkinlikte aldığımız karar ile
gelişime katkıda bulunmak için. Gençlik hareketleri olarak
beraber olabileceğimiz, sorunlara çözüm üretebileceğimiz, et-
bizler; kariyerlerimiz boyunca karşılaştığımız, beraber çalıştı-
kinlikler düzenleyerek kulüplerin tek başına olan sesini çoğalt-
ğımız bireylerde bulunabilecek aidiyet, motivasyon, sorun o-
mayı planladığımız bu platformu kurduk. İki yılda toplam do-
daklılık, inisiyatif..vb. bütün durumlar hakkında deneyim sahibi
kuz etkinlik gerçekleştirdik. Her zaman gençleri ön planda
oluyor, bağışıklık kazanarak çözümü STK’larda erken yaşlar-
tuttuk. İlk oturumlarımızda çeşitli illerden turizm ve gastrono-
da öğreniyoruz. Seçim süreçleri, liderlik, etik, enerji yönetimi,
mi bölümlerinde okuyan genç arkadaşlarımıza söz verdik. Bizi
koordinasyon, ekip bilinci de burada bizi hayata hazırlayan
farklı kılan şey birliğimiz ve beraberliğimizdir. Koltuk kavgaları,
başlıklar arasında. Otoritelerin tıkanmalar ve vizyon sorunları
iç meseleler, kırgınlıklar ve küslükler gibi bizlere zarar verecek
yaşadığı dönemlerde STK’lara büyük görevler düşüyor. Bakış
hiçbir olayı yaşamadık. Yaşamış olsaydık ikinci yılımızı kutla-
açılarımız, yönettiğimiz ya da koordine olduğumuz diğer
madan platform olarak kapanmış olurduk.
kurumlarda ufuk açmaya durmadan devam etmeli.
Turizmci ve öğrenci arkadaşlarımızdan bir isteğimiz var, üni-
Networking, staj olanakları, iş imkanları..vb. saymamıza gerek
versite hayatınızı boşa harcamayın. Sizleri, üniversitenizde ka-
yok, en bilinen faydaları zaten bunlar. Pek bilinmeyen kısmı
riyeriniz ve sosyal yaşamınız için bekleyen kulüplerimiz bulu-
ise yaratma yeteneğimiz. Bir eser yarattığınızda ona uzun u-
nuyor ve sadece sizler için çalışıyorlar. Dört yıllık üniversite
zun bakarsınız ya; yazı, tasarım, sergi veya kurum… Onun için
hayatınızı daha fazla renklendirmek, kariyerinizde bir basa-
endişelenmek, korumak, geliştirmek, uykusuz kalmak normal-
mak daha çıkmak için hemen üye olun! Fakat sadece üye ol-
leşmeye başlar... Bir kurum yaratmak ve yönetmek...
mak yetmez. Etkinliklere katılın ve yönetimlere sorular sorun. Bizlerin en büyük sorunlarından biri, ilgisiz ve dört yılı boşa
STK'ların her gün daha da pısırıklaştığı günümüzde; Atatürk
harcayan üniversite gençliğidir. Kulüplerimiz bizler için çok
ve Cumhuriyet'in kazanımları izinde etkinlikler yapabilen, du-
değerli, başkanlarımız ise ülkemizin birer turizm elçisi. Bu ö-
ruş sahibi bir yapılanma olan Turizmin Geleceği'nin parçası ol-
nem ile bizler çalışmaya devam edeceğiz. Turizm ve sektörü-
mak, ilk çalışmalarımızdan bugünlere platformun süreklilik
nün gençleri olarak birleştirici yüzü olduk ve olmaya da de-
kazandığını görmek, yönetimin her bireyinin donanımlı, ekibin
vam edeceğiz. Sizlerden isteğimiz; gelin katılın aramıza ve bir-
ise bir aile yapısına bürünmüş olması ile her zaman gurur
birimize destek olalım.
duyuyor, çalışmalarımızın büyüyerek devamını diliyorum.
Ertuğrul Günay Kültür ve Turizm Bakanı (2007/2013) ErtugrulGunay
Turizm barış içinde gelişir, barışı geliştirir. Yaşamına değer katmak isteyen insanların yeni yerler görmek, öğrenmek, eğlenmek gibi amaçlarla yaptıkları seyahatlerin tümünü kapsayan bir kavramdır, turizm. Bir tarihi eseri ya da doğal bir güzelliği görmek, yeni kültürler, gelenekler ve lezzetlerle karşılaşmak, kutsal mekanları ziyaret etmek, sağlık için yararlı bir yörede kalmak ya da spor yapmak gibi çeşitli nedenler, bu amaçlar arasında yer alabilir. Turizm, 20. yüzyılın ikinci yarısında en hızla gelişen sosyal ve ekonomik faaliyet alanlarından biri oldu. Bu hızlı gelişmede, kuşkusuz ulaşım olanaklarının artmasının payı büyüktür. Önceki yüzyıllarda haftalar, günler süren yolculuklar, şimdi neredeyse birkaç saatlik sürelerde sona eriyor. Böylece insanlar, kendi ülkelerinin farklı yörelerini görmek olanağı bulmanın yanısıra, başka ülkeleri de ziyaret etmek, farklı kültür ve coğrafyaları tanımak imkanına kavuştular. Farklı kültür ve coğrafyaları tanımak, insanların birbirleriyle ilgili önyargılarını yıkmanın ilk koşuludur. Bilge insanımız Yunus Emre'nin "Gelin, tanış olalım / İşi kolay kılalım" mısralarıyla söylediği gibi, tanışmak birçok şeyi kolaylaştırıyor, insanların anlaşmasına, birbirine yakınlık duymasına yol açıyor; karşılıklı saygı içinde, barışık yaşamaya yardımcı oluyor. Bu açıdan, 20. Yüzyılın ikinci yarısında turizmin hızlı gelişmesinin nedenlerinden biri de, dünyanın 'Cihan Savaşları'ndan kurtulmuş olmasıdır. Bu dönemde, elbette tümüyle barışcı bir dünya kurulduğu söylenemez. Bölgesel, yerel nice savaş, çatışma ve acı yaşandı. Ancak Avrupa'nın bu tür savaşlardan kurtulması, önce bu kıtanın insanlarının dünyayı gezmeye başlamasına yol açtı. Bu da turizmin dünya çapında bir ekonomiye, giderek endüstriye dönüşmesini tetikledi. Soğuk savaşın sona ermesiyle de dünya turizmi, Rusya ve Çin gibi yeni ve ilginç alanlara açılma şansı yakaladı. Yakın zamana kadar dünya turizminin en fazla ziyaretçi alan 6. ülkesi olma başarısını (30 milyondan fazla turist, 30 milyar dolardan fazla gelir) yakalamış olan Türkiye'nin, yeniden aynı başarıyı elde etmesi için bu gerçeği göz ardı etmemesi şarttır: Turizm, barış içinde gelişir ve turizmin gelişmesi barışı güçlendirir. Özetle, sevgili Mustafa Kemal Atatürk'ün "Yurtta barış, dünyada barış" özdeyişi, turizme gönül verenlerin de yolunu aydınlatan ve unutmaması gereken en doğru rehberdir.
#turizmingelecegi | 3
ürötkeriD ıralkanyaK nasnİ eyikrüT relletO fınıS tsÜ notliH
NACZÖ nakaH
"Hilton, Türkiye’de otelciliğin standartlarını belirliyor." 1955’ten bu yana Türkiye’de bulunan Hilton, ülkede en uzun süredir faaliyeti devam eden otelcilik firması olma özelliğiyle lider konumda bulunuyor. Ayrıca şirketimizin uluslararası büyümesine İstanbul’dan başladığını vurgulamak, İstanbul ve Hilton arasındaki bağın daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Ülkedeki otelcilik standartlarını belirleyen otelciler nesiller boyu Hilton’da yetişti, bu sektöre yön verdi ve bugün de vermeye devam ediyor. Hilton, portföyündeki 14 yüksek kaliteli markadan 5’i ile Türkiye’de 30 farklı şehirde 56 otel ve toplam 11 bin 139 oda kapasitesiyle operasyon yapıyor. Sadece 2016 yılında açtığımız 10 yeni otel ise Hilton ve ülkemiz arasındaki bağın en açık kanıtı. Hilton olarak misyonumuz; misafirlerimizi, çalışanlarımızı, otel sahiplerimizi, paydaşlarımızı ve içinde bulunduğumuz toplumu pozitif yönde etkileyerek, dünyanın en konuksever firması olmak. Çalışma arkadaşlarımıza, sektördeki en iyi hakları sunmak için çalışıyoruz ve bunun da karşılığını aldığımıza inanıyoruz.
Bu sayede, 2016 ve 2017 yıllarında üst üste iki kez, “Great Place to Work” tarafından düzenlenen anket sonucunda Türkiye’de 2000+ çalışanı olan şirketler kategorisinde “En İyi İşveren” seçilmenin ve şimdiden önümüzdeki yıllar içinde bu ödülün en büyük adayı kabul edilmenin gururunu yaşıyoruz. Buna ek olarak yine 2015 ve 2016 yıllarında üst üste iki kez Capital dergisi tarafından verilen "Konaklama Sektöründe En Beğenilen Şirket” ödülünü aldık. Hilton olarak taahhüdümüz, ülkede uzun vadeli büyüme ve fırsat yaratmak. Türkiye’de hali hazırda yaklaşık 4.500 kişiyi istihdam ediyoruz ve önümüzdeki 3~5 yıl içinde Hilton ailesine 2.400 kişinin daha ekleneceğini öngörüyoruz. Hilton olarak, diğerlerinin henüz bulunmadığı bölgelerde bulunuyor ve yeni pazarların yaratılmasına katkı sağlıyoruz. Gençleri ve kadınları istihdam ederek, ekonomide itici güç rolü oynuyoruz. Öğrenciler için şirketimiz bünyesinde birçok eğitim ve gelişim programımız mevcut olmakla birlikte, özellikle yeni mezun olan öğrencileri şirketimiz bünyesine katmak için büyük çaba sarf ediyoruz. Bu çalışmalarımızın, Türkiye otelcilik sektörüne yaptığı katkının mutluluğuyla söyleyebiliriz ki önümüzdeki senelerde de eğitim-gelişim programlarımız ve istihdam oranımız artarak devam edecek. Yeni mezun olan ve mezun olacak gençlere tavsiyem, her zaman ve her koşulda yaptıkları işi ciddiye almaları ve bunu bir ilke olarak benimsemeleridir. Genç arkadaşlarımız imkanları doğrultusunda yurt dışında bulunarak özellikle yabancı dil konusunda kendilerini geliştirmeli; sektörel gelişmeler ve değişen trendleri yakından takip etmelidir. En önemlisi ise bu arkadaşlarımız, mezun olur olmaz yönetici olmalarının mümkün olmadığını kabullenip kendilerini buna göre hazırlamalı ve meslek hayatlarının basamaklarını emin adımlarla çıkmak hedefiyle kariyerlerini planlamalıdır. #turizmingelecegi | 4
Emir HEPOĞLU Motivasyon Atölyesi Kurucusu / Otel Faresi Kitabı Yazarı EmirHepoglu
Eğer otelciysen... Çok ciddi çevren olur, elbette kafanı ve çeneni kullanabilirsen. Çok para kazanma şansın var, elbette sebat etmeyi ve zekanı kullanmayı bilebilirsen. İyi arabalara binme, sosyetik muhitlerde oturma, ev alma ya da kiralama şansın var, biriktirebilirsen. Ortam yapma şansın çok fazla, eğer girişken olabilir, çekingenlik yapmazsan. Kulüp, dernek, topluluk ve muadili oluşumlara davet edilmen gayet olası, eğer dikkat çekebilirsen. İş adamı, sanatçı, siyasetçi dostların olabilir, hem politik hem de samimi olmayı başarabilirsen. Dünyayı görme, oralarda çalışabilme ihtimalin çok yüksek, işinde, kariyerinde göz doldurabilirsen. Birkaç dil birden konuşma imkanın var, farklı milletlerden birkaç sevgili yapabildiysen. Kendini geliştirme şansın çok fazla, eğer yeniliklere ve eğitimlere açıksan. Yüzlerce, binlerce kişi tarafından sevilme ihtimalin çok yüksek, eğer EGOMANYAK değilsen. Sektörde popüler olman çok olası, yeni fikirler ortaya çıkarıp paylaşabiliyorsan. FACEBOOK 5.000, INSTAGRAM takipçi sayın 10.000 ve üzeri olabilir, sevilen, sayılan bir yönetici olabildiysen. Haddinden fazla düşmanın olabilir, eğer farklılık yaratıp çok başarılı olduysan. Adını gayet iyi duyurmuşsun demektir, son 10 yıldır CV yollamadan iş teklifi alabiliyorsan. Muhitinde namın yürüyor demektir, davet, açılış, defile, organizasyon vb. davetli listelerinde ilk sıralarda yer alabiliyorsan. Sen olmuşsun demektir, eğer şehrin erkleri ve siyasetçileri tarafından tertip edilen toplantılara konuşmacı olarak çağırılıyorsan. Emekliliğine yakın sektörle alakalı, ya da alakasız bir toplulukta havalı bir başkanlık kapabilirsin, yılmadan üyeliği devam ettirebilir, biraderlerine yamuk yapmaz isen. Ömrünün sonuna kadar iyi biri olarak anılabilirsin, alkol, kumar ve muadil haylazlıklardan uzak durabilirsen. Cenazen inanılmaz kalabalık olabilir, tüm yaşamın boyunca İNSAN kalmayı ve biriktirebilmeyi becerebildiysen!.
#turizmingelecegi | 5
moc.reerac-ediwdlrow@rezu.afatsum ürüdüM leneG reeraC ediwdlroW
REZÜ afatsuM
ABD’de Turizm'de Kariyer ve Staj Programı Merhaba değerli Turizmin Geleceği Platformu üyeleri, Pek çok arkadaşının yaptığı gibi otel yönetimi, yiyecek-içecek veya gastronomi/aşçılık alanında üniversite eğitimi almış gençler, mezun olur olmaz ya da kısa süre içinde internship veya otel yönetim programlarımız aracılığı ile 12 ay maaşlı olarak staj yapmaktadırlar. Bu programların temel amacı kültürel değişim ve kariyer gelişimidir. Otelciler bu programlara katılarak, hem gittikleri otellerde kendilerini geliştirip yeni şeyler öğrenip farklı kültürlerden gelen kişilerle tanışıyorlar, hem de yerinde ingilizce konuşarak mevcut ingilizcelerini geliştiriyorlar. Global bir iş sektörü olan otelcilik ve hizmet sektöründe son yıllarda bu tarz programlara katılmış kişilerin sayısı hızla artmaktadır. 2005 yılından beri gönderdiğimiz kişilerin kariyer gelişimlerini takip ettikçe gururlanıyor ve yaptığımız işin ne kadar faydalı olduğunu görüyoruz. Başvuru yapan kişiyi; doğru şirketle çalışacağı, en iyi seçeneği bulmasına yardımcı oluyoruz. Çalıştığımız şirketler Amerika’nın en büyük iş yerleştirme şirketleri olup, Türkiye temsilciliklerini büyük bir gururla yapmaktayız. Hepinize kariyerinizde başarılar diliyorum.
#turizmingelecegi | 6
CEM MENGÜLLÜOĞLU TURİZMİN GELECEĞİ PLATFORMU BAŞKAN YARDIMCISI / DAÜ GASTRONOMİ KULÜBÜ BAŞKANI CEMMENGULLUOGLU
NICOLE
RESTAURANT
Nicole, Tomtom Suites'in İtalyan Konsolosluğu bahçesi ve ardında Adalar'a kadar uzanan eski İstanbul manzarasına sahip terasında yer alan restoran, adını Fransisken rahibelerinin hastalara şifa dağıttığı tarihi binanın yöneticisi Agnès Marthe Nicole'den alıyor. Fransız teknikleri ile yerel malzemelerin keyifli bir eşleşmesinden oluşan mevsimsel menüleri, Türk şaraplara ağırlık veren kavı ve deneyimli servis ekibi ile Nicole, rafine damaklara hitap eden butik bir restoran. Doğu Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Kulübü Başkanlığını aldığımda ilk isteğim Aylin Yazıcıoğlu’nu okulda ağırlamaktı, kendisine e-mail gönderdiğimde benimle hemen irtibata geçti ve çok verimli bir seminer ve workshop gerçekleştirdik. İstanbul’da staj yapmaya karar verdiğimde mutlaka Nicole’de yemek yemeliyim dedim. Restaurant'a girdiğimde benimle çok yakından ilgilendiler.
Aylin Yazıcıoğlu, Galatasaray Lisesi’nin ardından Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü bitirdi. Akademik hayatına İngiltere’de devam eden Yazıcıoğlu, Essex Universitesi MA in Gender Studies’in ardından Cambridge’de Social History doktorasına başladı. Doktorasının üçüncü yılında Cambridge’i bırakıp mutfağa atılmaya karar verdi. 2005'te Paris Cordon Bleu’da mutfak eğitimine başladı. Sonrasında sekiz yıl boyunca başta Paris olmak üzere Avrupa’nın çeşitli şehirlerinde, çoğu Michelin Yıldızlı üst düzey şeflerle birlikte, mutfağın her aşamasında çalıştı. 2013'te doğduğu şehre, kendi tabiriyle ‘İstanbulu'na’ döndü. Aperatif olarak gelen tadımlıklar, hoş ve naif lezzetleriyle damakta uzun süre tadlarını koruyorlardı, yanında köpüklü şarapla ikram ediliyordu. Başlangıç olarak kavun, karpuz ve peynirden oluşan uyumlu, ferahlatıcı ve iştah açıcı. Karpuz ve kavun mevsiminde olduğu için son derece taze ve lezzetliydi. Yeşil üzerine mavi beneklere sahip sardalya geldi. Sardalya zannediyorum cevishe tarzında hazırlanmıştı. Yanında ekmek kıtırı, pişmiş çeri domates, deniz börülcesi ve mikro filizlerle servis edildi.
#turizmingelecegi | 7
Enginarla devam ettik. Enginar; tarama, lezzetlendirilmiş ege otları ve taze bakla ile beraber servis edildi. Tarama; balık yumurtasından yapılan bir meze türü. Yunan mutfağı ile ilişkilendirilse de, kaynağı tam olarak belli değil. Tarama yapımında turuncu / kırmızı balık yumurtaları kullanılıyor. Sıcaklara geçtiğimizde ilk önce beyaz kuşkonmaz geldi. Aylin Şef kuşkonmazın yeşiline, beyazına, moruna mevsimi geldiğinde mutlaka menüsünde yer veriyor, mor kuşkonmazla çilekli tart yaptığını görmüştüm. Beyaz kuşkonmaz aslında kuşkonmaz bitkisinin botanik bir türü değil. Kuşkonmaz toprak yüzeyine 30~40cm uzaklıkta bulunan rizomdan süren kuşkonmazlar toprak seviyesine varıp gün ışığına erişmeden fotosentez yapmazlar, yani kuşkonmaza yeşil rengi veren klorofili üretmezler. Kuşkonmaz rizomunun üzerinde yeterince toprak varsa ve daha sadece ucunu çıkardığında onu belirleyip toprağı kazıp kuşkonmazı kesince beyaz kuşkonmaz elde etmiş oluyorsunuz. Aylin Şef ve ekibi de bunları alıp bergamot, kiraz, kişniş ve fıstık sosuyla servis ediyorlar.
Sıcaklarla devam ederken av hayvanlarından bıldırcını gördüm menüde. Bıldırcın etini baharatlarla harmanlayıp ravioli dolgusu olarak kullanmışlar. Yanında sarıkız mantarı, kayısı püresi, kayısı köpüğü ve jus ile servis edildi. Sıcaklardan en çok beğendiğim tabaktı. Kavun, karpuz, enginar, kuşkonmaz ve bıldırcından sonra can erik, çilek, reyhan, semizotu ve çilek sorbeden oluşan bir damak temizleyici ikram ettiler. Sorbe konusunda gerçekten söylenecek söz yok. Aylin Şef'i 2015 Kasım ayında, her sene düzeli olarak gerçekleştirilen Sirha Fuarı'nda tanımıştım. Omnivor' da porçini mantarlı sorbe ve pancarlı sorbe ikram ediyordu. Porçini mantarlı sorbe o kadar aromatik ve lezzetliydi ki, ilk defa böyle bişey tatmıştım. Damak temizleyiciden sonra sıra balığa geldi. Günün balığı mercandı. Mercan, eti lezzetli, beğenilen bir balıktır. Marmara'da bol bulunur. Sırtı kırmızı ya da kahverengi olur. Avlanıp sudan çıkarıldığı zaman rengi koyu pembedir, zamanla açık pembeye döner. En çok nisan ve mayıs aylarında avlanır. Nicole'de mercanı kabak, rezene ve zeytin ezmesiyle servis ettiler. Balığın üzerindeki sosu es geçmemek gerekiyor çok lezzetliydi. Balıktan sonra merakla beklediğim kuzu kokoreç servis ettiler. Çok taze, özenle sarılmış ve porsiyonlanmıştı. Kokoreçe karamelize arpacık soğanı, soğan turşusu, turp ve marul yaprağı ve sos ile servis ettiler. Son olarak enfes tatlılar! Aylin Şef'in uzmanlık alanı olan tatlılardan ev yapımı sütlaç, krokan, gül suyu ve en önemlisi gül sorbeyle beraber önüme geldi. Bahsettiğim gibi; sorbeler taze, mevsiminde çıkan ürünlerden yapılıyordu, hele gül sorbe bence Nicole’ün favorilerinden. Bir diğer tatlı çikolata muss. Altında çikolatalı brownie tarzında bir kek, üzerinde muss ve çikolata ganaj ile kaplıydı. Ganaj altın tozu ile renklendirilmişti. Sunumda yek olarak servis edildi. Aylin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi ‘’Tabaklarımda İstanbul’’vardı. Nicole Restaurant'ın terasında özel yemekler ve dikkatli hizmet veren personel her zaman özel ihtiyaçlar veya talepleriniz konusunda yardımcı olmak için hazırlar. Servis ekibi, yemeğe ve tüm eşlikçilerine hakim, samimi ve mesafeli bir tavırla çalışıyorlar. Yemek ve şarap uyumu titizlikle ve özenle hazırlanmış. Kendi adıma konuşacak olursam, benim için son derece yararlı ve leziz bir deneyim oldu.
#turizmingelecegi | 8
rt.moc.kooltuo@nigrigtigiy ürüdüM amalrazaP ev şıtaS APS & letoH euqituoB ıcızaY dnarG
NİGRİG tiğiY
Turizmde Gençliğin Önemi… Değerli okuyucu, Bodrum’dan MERHABA! Yıllar geçiyor, sistemler değişiyor, önceliklerimiz değişiyor, seçimlerimiz değişiyor. Batılı ülkelerde genellikle sosyal haklar ve sistemler iyiye giderken, güzide ülkemizin siyasi ve ekonomik yoğunluğunda birçok şeyi gözden kaçırıyoruz. Gözden kaçırdıklarımızın içinde öyle bir detay var ki, gençlerimizi düşünmeden yaşamamız, bizlerin geleceğine neden oluyor! Devir teknoloji devri, haliyle de teknolojiye sahip sistemler her geçen gün değişirken, bu teknolojileri kullanan nesiller de hızla değişiyor. Kim bu nesiller ve kısaca çalışanlar nasıl dağılmış; Yüzdesel kaynak: Turizm Güncel * Builders - Başlangıç TÇO: Turizmde Çalışan Oranı * Baby boomers (1946-64) – TÇO %2 * X Jenerasyonu (1965-82) – TÇO %32 * Y Jenerasyonu (1983-99) – TÇO %65 * Z Jenerasyonu (2000-…) – TÇO %1 Peki son gelişen kuşaktaki durum nedir? Hızlıca değinecek olursak, birkaçını hemen sıralayalım; * Y kuşağının internet popülasyonu içinde % 55’in üzerinde. Bu oran Z kuşağı için %90 civarında olacak. * Y ve Z kuşağı, e-posta/SMS ile iletişim kurmayı yüz yüze görüşmeye tercih ediyor. Kaynak: Indigo Dergisi * Özgür ve dahil edildiğini hissettiren, çok yönlü, basit, net, kolay anlaşılır, dürüst, şeffaf, samimi ve fay-
dacı yaklaşımlar, Y ve Z kuşağına dokunan noktalar arasında öne çıkacak. Tüm bu gelişmeler neticesinde, birçok zincir ve üst segment otel gurupları, geleceğin turizminde Y ve Z Kuşağına hitap eden tarzda yeni markalar oluşturacağını beyan etmiş durumda (Shangri-La JEN, Radisson RED, ACCOR JOE&JOE gibi). Yönetim kademelerine de baktığımızda ise, hala X Jenerasyonunun, azınlığın, yönetim bölümünde olduğunu düşünürsek, yeni neslin yakın gelecekte sektörü devralıp geliştirme sırası gelmiş durumda. Tüm bunlar, turizm sektörü içerisindeki gençlerimizin az çok nerelerde olduğunu ve nerelere gelip vizyonunu ne kadar yukarı çıkarması gerektiğini, kendisinden önceki nesilden alacağı çok şey olduğunu açıkça göstermekte. Gençler Hazır Mı? Gençlerin turizm eğitimlerinin artması ile birlikte bir handikap mevcut; tüm gençlerimizi eğitim aşamasında, geleceğin genel müdürü ya da üst düzey yönetici adayı gibi tanımlamalar verilerek yetiştiriliyor, bundan dolayı sektörde çalışacak olan gençler kimlik karmaşası içerisinde mezun olduklarında hemen yükseleceklerini düşünüyorlar. Bu tarz bir eğitim yönlendirmesi ara eleman açığına vurgu yapmadığından dolayı, ara eleman açığını alanında yetersiz farklı sektörlerden devşirme çalışanlara bırakıyoruz, kalifiye gençlerimiz de kuşaklarının vermiş olduğu sabırsızlık özelliği ile başka sektörlerde gelecek arıyorlar ve sektörel olarak kısır döngüye düşüyoruz. Bunun yanında üst düzey yöneticilerin de gençleri sadece stajyerden ibaret görmesi ve verilmesi gereken hakları geçiştirmesi, biz gençler üzerinde olumsuz biz baskıya ve isteksizliğe dönüşmekte. Dünyanın yaşamış olduğu bu kuşak değişiminde sistemlerin de değişmesi kaçınılmaz iken, gençlere az şans verilip güvenilmemesi bizlerde hayal kırıklığı yaratmakta. Bu gidişatın bu şekilde gitmesi uzun süreçte artık mümkün olmayacak ve yakın bir zamanda değişeceğini ümit ediyorum. Değerli genç turizmci adayı arkadaşlar, unutmayalım ki siz gençler bu ülkenin ve sektörün geleceği olarak her türlü zorluğa ve iş detayına hakim, alttan gelerek ilerlemeniz gerekmektedir, sabır ve azim sizlerin çekeceği zorluk yerine deneyimdir. Nasıl ki, ülkemizin ve Cumhuriyet’in kurucusu Ulu Önder M. Kemal ATATÜRK bu vatanı sizlere emanet ettiyse, turizm sektörünün kalkınması da sizler tarafından olacağı şüphesizdir. #turizmingelecegi | 9
49nugyArunO
isicnerğÖ RI isetisrevinÜ tnekliB
iseyÜ KY DG umroftalP iğeceleG nimziruT
NÜGYA runO
Turizm ve Uluslararası İlişkiler Uluslararası ilişkiler ve turizm çok farklı yönetim aşamalarına ve dinamiklere sahip olsalar da birbirlerini çok etkileyen iki alandır. Özellikle bizim gibi, turizmin ülke ekonomisinde büyük pay sahibi olduğu ülkelerde uluslararası ilişkiler ve turizmi birbirinden asla koparamayız. Uluslararası ilişkiler günümüz politikalarında liberal düşünceler ile birlikte daha çok ikili çıkara dayanmaktadır. İkili çıkarlardan kasıt da, daha çok ekonomik faydadan gelmektedir. Yani eğer ekonomin turizme dayanıyorsa, diğer ülkelerle ilişkilerde turizmi bir kenara atamazsın. Bunun için en ideal örnek olarak 2015-2016 yıllarında Türkiye ile Rusya arasında yaşanan krizin Türkiye ekonomisinde yarattığı etkilerini gösterebiliriz. Bu sebeplerden; uluslararası siyaseti yöneten kurumlarda çalışanların turizmciler ile sürekli iletişimde olmaları gerekmektedir. Turizmcilerin istekleri ve yönlendirmeleri ulusal çıkarlar lehinde, dış politikada etken olarak göz önünde bulundurulmalıdır. Bu süreçte önemli bir görev de turizmcilere düşmektedir, siyasi düşüncelerini ve amaçlarını bir kenara bırakarak sektörün çıkarları lehinde siyasiler ile iletişimde bulunmalıdırlar. Siyasi iktidar ve muhalefet ile sürekli iletişim içerisinde olarak sektörün dışişlerinde temsilci bulundurabilmesini sağlamalıdırlar. Turizmin Geleceği Platformu’nda biz, bu iki alanın iç içe olduğu düşüncesi ile kurulduğumuz günden beri dışişleri komisyonunun aktif çalışmasını sağladık. Bu komisyon ile şimdiye kadar platformun yurt dışında çalışmalar yürütmesini sağlamaya çalıştık. Uluslararası organizasyonlar ile koordine olduk ve yurt dışındaki turizm okulları ile irtibata geçildi. 2017'de yapılan genel kurulda da dışişleri komisyonu adına en radikal karar alındı ve bundan sonraki etkinliklerde uluslararası ilişkiler konusunda yetkin kişilerin turizm öğrencileri ile bir araya gelmeleri kararlaştırıldı. Gele-
ceğin turizmcilerinin dış ilişkilerde etkin bir şekilde söz sahibi olmaları yönünde, kendilerini geliştirmeleri için en uygun ortamın sağlanması için bu komisyon aktif olarak değişim içerisinde çalışmaya devam etmektedir. Ayrıca bu etkinlikler kapsamında şu anda turizm sektörünün etkin kişileri ile dış ilişkiler yetkililerinin bir araya gelmeleri ve fikir alışverişinde bulunmalarını, ülkemiz içinde bir hizmet olarak görmekteyiz. #turizmingelecegi | 10
moc.liamg@fesortsag
ırazaY feŞortsaG
NAKRA acnuT
Jiro ONO Japonya dendiğinde aklıma “mükemmeliyetçilik” gelmekte. Her şey kurallarına uygun bir şekilde, düzenle yapılmakta. 2011’de yaşanan depremde Japon halkının mükemmeliyetçiliklerinin faydalarını hepimiz izlemiştik televizyonlarda. Hiçbir kargaşa yoktu sokaklarda. Bu mükemmeliyet Japon restoranlarına da yansımış durumda. Şu an Japonya’da 33 tane 3 Michelin Yıldızlı toplamda ise 516 tane Michelin yıldızlı restoran bulunmaktadır. Japon restoranlarının Michelin tarafından bu kadar sevilmesinin sebebi ise ne zaman giderseniz gidin, bir önceki deneyimin aynısını size sunabilmeleri. Japonya hakkında bildiğim kısa bilgiyi aktardıktan sonra bugün size dünyanın en iyi sushi ustasını tanıtmak istiyorum; Jiro Ono. Şu an 89 yaşında ve hala aktif olarak sushi yapmaya aşkla devam ediyor. Biraz bu büyük ustanın yaşam hikayesini anlatmak istiyorum. Babası askeri bir fabrikada çalışan ve alkolle problemi olan bir işçiymiş ve Jiro 7 yaşındayken ailesini terk etmiş. Jiro 9 yaşında artık geri dönebileceği bir ev olmayacağını bilerek evinden ayrılıyor ve bir sushi ustasının yanında çıraklık yapmaya başlıyor. 80 yıldır hiç durmadan bu işi yapıyor. Japon halkı onu bir ulusal hazine olarak görmekte. 80 yıldır bu işi yapan bir sushi ustasının restoranının Japonya’nın en iyi noktasında çok havalı bir yerde
olacağını düşünüyorsunuzdur. Ama bir metro istasyonunun girişinde yer almakta ve her gün dolmakta. Jiro, restoranın yerleşimi, menüsü, satın alması dahil her şeyiyle ilgilenmekte. Havalandırmanın her gün aynı seviyede olmasına bile dikkat ediyor. Yaptığı ürünün tadında bir değişiklik olduğunda hemen nereden olduğu fark etmekte. Kendini bu işe adamış ve mükemmeliyeti amaçlamış bir usta. Yaşının ileri olması sebebiyle balıkları almaya oğlu gitse de, her gün mutfağında çalışmakta ve tatil yapmak onun için eziyet. Sadece cenaze ve ulusal tatillerde izin yapmaktadır. Her gün daha iyi sushiyi yapmak onun için nefes almak gibi bir durum. Restorana gittiğinizde 30.000 Yen ~ 368 $ olan bir set menü size sunuluyor. İçeride sadece 10 masa var ve rezervasyon yaptırmak zorundasınız. Anthony Bourdain burada yediği sushinin hayatındaki en iyi sushi olduğunu söylemiştir. Nisan ayındaki Japonya gezisinde Barack Obama öğle yemeğini burada Japon başbakanı ile yemiştir. Aşık olduğunuzda aşık olduğunuz kişi aklınızdan çıkmaz. Eğer bir hata yaparsanız onu kaybetmekten korkarsınız. Hatayı yapsanız bile telafi edememekten çekinirsiniz. Bence Jiro işine aşık biri ki 80 yıldır yaptığı şeyin aynı şekilde mükemmel olmasını sağlamış. Aklında hep daha iyi sushiyi yapmak varmış. Hata yapmadan mükemmeliyetini koruyarak bu günlere gelmiş ve 3 Michelin yıldızlı en yaşlı şef olma rekorunu elinde bulundurmaktadır. Japonların sanırım en sevdiğim yanı yaptıkları işi aşkla yapmaları ve tutkuyla bağlı olmaları. Umarım ki hepimiz yaptığımız işi aşkla yapıp, yaptığımız işi hep biraz daha iyiye taşıyabiliriz. #turizmingelecegi | 11
Her anınızda sizinleyiz.
isicnerğÖ iğilicemtelşİ mziruT isetisrevinÜ izaG
NALSRA kıdaS
Cesaretlendiremediklerimizden misiniz?
Cesur diye kime deriz? Hiçbir şeyden korkmayana mı yoksa korkuya rağmen iyi işler yapma çabasına girişene mi? Kelime anlamları zaman zaman ince çizgilerde gidip gelse de; yorumlar ile devam edelim. Turizm sektörü için öğrencilerin genel düşüncesi hep olumsuz. Eğitim, istihdam, ilgi görmemek gibi birçok sorunu konuşabiliriz. Biz konuşmasak bile birileri bizim adımıza yıllardır farklı platformlarda bu sorunları konuşuyorlar. Bu bir sorun arz etmiyor olarak görülebilir. Asıl sorun; bu kadar zaman konuşulmasına rağmen, neden hala etkin bir çözüm modeli geliştirilmediği. Aslında bu sorunun cevabı öğrenciler. Turizm öğrencileri sadece okul hayatlarına odaklanmış bir şekilde 'okuldan mezun olur olmaz bir otelin müdürü olsam' hayali ile yaşıyor. Bu kadar sorundan bahsederken, bu isteğin biraz ütopik olduğunu unutmamak lazım. Hiçbir şey yapmadan sadece ve sadece teorik bilgiyle bu zor bir hayal. Turizm sektörünün de bu kadar çalkantılı olması bu hayali daha da zorlaştırıyor. Peki bu hayale nasıl ulaşırız? Cevabı, sorusunu sormak kadar kolay olmasa gerek. Turizm öğrencileri, turizmin geleceği olarak ilk önce bu düşünceye inanmalı. Bu inanç ile birlikte gelecek cesaretin; öğrencileri şevklendireceğini, haklarını aramalarını ve sektörde söz sahibi olmalarını, iyi fikirlerle sektörün geleceğini olumlu yönde etkileyeceğini düşünüyorum. Bu sektöre motivasyonu tam, iyi işler yapmak isteyen ve gerektiğinde elini taşın altına koyacak gençler lazım. Ülkemizi bu sektörde hak ettiği yerlere getirecek, bizleriz. Bunu yapmak için sadece cesarete ihtiyacımız var. Her zaman karşımıza zorluklar çıkacak, inanmayan ve desteklemeyen yöneticiler olacak, fakat biz bunların yine üstesinden geleceğiz. Bugüne kadar sorunlardan konuştuk, bu kez çözüm için konuşalım. Belki de hayal dediğimiz her şey böylelikle gerçekleşir, denemeden bilemeyiz.
Gürze Azerbaycan Mantısı İçindekiler:
2 adet Yumurta 5 gr Tuz 100 gr Soğan 25 gr Tereyağı Gürzenin yapımı ve sunumu; İç harç için kuzu kıyma, tuz, soğan, karabiber ve tereyağı karıştırılıp yoğurulur. Hamuru için un, su, tuz ve 2 adet yumurta karıştırılıp yoğurulur ve bir merdane yardımıyla ufak ve ince halkalar olarak açılır. Şekil olarak kendine has bir görünüme sahip olan Gürze'nin iç harcı eklenip sağ sol parmak sıkıştırmalarıyla iliklenir. Ufak bir tencerede su kaynamaya bırakılır, kaynayan suyun içine tuz eklenir. İliklenen Gürzeler ilave edilir ve yaklaşık 6 dakika kadar kısık ateşte pişmeye bırakılır. #turizmingelecegi | 12
ınakşaB lubnatsİmonortsaG
500 gr Un
NAKŞILAÇ meC şıraB
200 gr Kuzu Kıyma
Turizmin Geleceği Başkanlar Kampı
Turizmin Geleceği Kulüp Ödülleri
Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Turizm Fakültesi ile Turizm Kulübü’nün ev sahipliğindeki, “Turizmin Geleceği Platformu Başkanlar Kampı”, 21-24 Nisan tarihlerinde gerçekleştirildi.
21 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştirilen Başkan Kampı etkinliğinde ilki gerçekleştirilen Turimzin Geleceği Kulüp Ödülleri verildi. Yapılan anket sonucunda belirlenen ödüller için üç kategori bulunuyordu. En Yaratıcı Etkinlik ödülü Pamukkale Üniversitesi Turizm Topluluğu'na, En Aktif Kulüp ödülü Nişantaşı Üniversitesi Mutfak Sanatları Topluluğu'na ve En İyi Afiş Tasarımı ödülü Doğu Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Kulübü'ne takdim edilirken, ödüllerin düzenli biçimde devam edeceği açıklandı.
Senato Salonu’nda yapılan açılış konuşmalarının ardından, KKTC Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Turizmin Geleceği Platformu’nu kabul ederek, Platform Başkanı Çağatay Kaan Eren ve kulüp başkanları ile görüştü. Görüşmede DAÜ Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Güven Ardahan da hazır bulundu. Kamp süresince gerçekleştirilen eğitimlerde DAÜ Turizm Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Ali Öztüren, 'Turizm Sektöründe Güncel Eğilimler' konulu sunumunda gençlere seslenerek katılımcıların sektöre yön verme yönünde adım atmaya başlamış bulunduğunu ve bu çalışmalarından dolayı bir hayranlık duyduğunu söyledi ve katılımcılardan tek isteğinin tutkularını kaybetmemeleri olduğunu vurguladı. Öte yandan Young Skal Türkiye ve A.D. 1644 Worldwide Ajans Başkanı Erhan Us, 'Kulüp ve Derneklerde Dijital Medya Yönetimi' ve 'Sivil Toplum Kuruluşlarında Yönetim ve Organizasyon' konularında eğitim verdi. Yaşamında 9 başkanlık görevi yürüten Us, kulüp başkanlarına deneyimlerini aktardı, kurucusu olduğu dijital ve stratejik ajans ile kulüpler için sosyal medyanın önemini anlatan bir sunum gerçekleştirdi.
Turizmin Geleceği Platformu, Maximilian Thomae ziyaretinde... Platform Genel Sekreterimiz Semih Yaman ile Başkan Yardımcımız Cem Mengüllüoğlu, geçen hafta Gastronometro Direktörü Maximilian Thomae'yi ziyaret ettiler. Gerçekleştirilen görüşmede birlikte planlanan yeni projeler ve Ağustos başkanlar buluşması konuşuldu.
İTÜ Maçka'da Mutfak Zirvesi Kampta ayrıca Turizmin Geleceği Platformu yeni Yönetim Kurulu da belirlendi. Platform Başkanı Çağatay Kaan Eren, Genel Sekreteri Semih Yaman, Başkan Yardımcıları Mustafa Selim, Cem Mengüllüoğlu ve Yaşar Mete, Halkla İlişkiler ve İletişimden sorumlu YK Üyesi Melda Erdir seçildi. Ayrıca yapılan tüzük değişikliğinde mezunlar ile onur üyelerini tek çatı altında toplamak için Yüksek Danışma Kurulu kuruldu. Bu kurula başkanlık etmesi için tüzüğe Onursal Başkan makamı eklendi. Katılımcı başkan ve başkan vekillerinin tamamının oyu ile Onursal Başkanlık görevine ise Erhan Us seçildi.
13-15 Mart tarihlerinde İTÜ'de gerçekleştirilen Mutfak Zirvesi'ne Türkiye‘nin her yerinden 600’ü aşkın katılımcı ve 10’un üzerinde konuşmacı katılım gösterdi. Maçka Kampüsü’nde katılımcılarla buluşan etkinlik; öğrencilerden şeflere, sektör profesyonellerinden yemek bloggerlarına, gastronomiye ilgi duyan herkesi aynı çatı altında topladı. #turizmingelecegi | 13
Hilton Worldwide, DAÜ'de Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) Turizm Kulübü, Hilton Worldwide Ortadoğu, Afrika ve Türkiye Kıdemli İnsan Kaynakları Direktörü Koray Gençkul ile Avrupa, Ortadoğu ve Afrika İşe Alımlar Direktörü Björn Olthof’u ağırladı. DAÜ öğrencileri ile bir araya gelen Gençkul ve Olthof gerçekleştirdikleri konferansta Hilton Oteller zinciri olarak vizyon ve misyonları hakkında bilgiler verdiler. Öğrencilerin yoğun ilgisi ile karşılaşan konuşmacılar, soruları tek tek cevaplayıp verip öğrenciler ile birlikte anı fotoğrafı çektirdiler.
ÇOMÜ 5. Kariyer Günleri Bu yıl beşincisi düzenlenen ÇOMÜ Kariyer Günleri Turizm Kulübü ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Kariyer günleri; öğrencilerin, staj olanaklarını güçlendirmesinde, sektöre katılmalarında ve iş deneyimlerini artırmalarında büyük öneme sahip. Bu yıl düzenlenen etkinliğe, Çanakkale ve Türkiye'den çok sayıda otel işletmesi ve seyahat acentası katılımı oldu.
MEÜ Gastronomi Topluluğu, Digiturk Bein-Gurme'de
'Bir Aşçının Dünlüğü' Nişantaşı Üniversitesi Mutfak Sanatları Topluluğu, Murat Aslan'ı "Bir Aşçının Dünlüğü" etkinliğinde ağırladı.
Mersin Üniversitesi Bölüm Başkanı Gürkan Akdağ ve Gastronomi Topluluğu, Bein-Gurme kanalında yayınlanan '1 Karavan 2 Öğrenci Ünişef' programını okullarında konuk ettiler. Programda MEÜ ve topluluğu; birinci sınıflardan Oğulcan Bulat, ikinci sınıflardan Merve Bayır nefis yemekleriyle ve muhteşem performanslarıyla temsil ettiler. Programın başarılı sunucusu Kemal Uçar ve ekibi, programın bugüne kadar çektikleri en iyi programlardan biri olduğunu dile getirdiler.
Kulüp üyelerinin yoğun katılım gösterdiği etkinlik Aslan'ın eğlenceli anlatımıyla geçti. Maksut Aşkar, Doğu Akdeniz'de Doğu Akdeniz Üniversitesi Gastronomi Kulübü, lokal ürüneri en iyi temsil eden ünlü şef Maksut Aşkar'ı ağırlayarak; ''Gelenek ve Yenilik Çizgisinde Anadolu Mutfağı'' adlı konu başlığında çok verimli bir seminer ve workshop gerçekleştirdiler. #turizmingelecegi | 14
ÖzüHot Club, Ali Ziya Ertekin'i Özyeğin'de ağırladı. Ali Ziya Ertekin, Özyeğin Üniversitesi Uluslararası Otelcilik ve Turizm Kulübü' nün düzenlediği seminerde girişimcilik deneyimlerini Otel Yöneticiliği ve Gastronomi ve Mutfak Sanatları öğrencileri ile paylaştı. Etkinlikte, Ertekin kendi markası olan Soslu Tava şirketini ve geçmiş otelcilik tecrübelerini gençlerle paylaştı.
TUGEB Selçuk Gezisi Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Turizme Genç Bakış Topluluğu, 22 Nisan 2017'de İzmir'e hareket etti. İlk hedefleri Efes Antik Kenti olan topluluğun sonraki durağı Meryem Ana Kilisesi oldu. Efes Müzesi'nde antik döneme ait eserleri inceleyen öğrenciler,geziyi Şirince'de tamamladı.
"Gelin Tanış Olalım" KÜ Gastronomi Kulübü; 26 ülkeden gelen öğrenciler ile gerçekleştirilen 'Gelin Tanış Olalım İşi Kolay Kılalım' adlı etkinliğe ev sahipliği yaptı. Öğrenciler yöresel yemeklerini, danslarını ve kültürlerini Karabük Üniversitelilere tanıttılar. Etkinliğe rektör Prof. Dr. Refik Polat ve birçok gazeteci katıldı.
Ankara HiltonSA'da Kariyer Günleri Gazi Üniversitesi Kariyer ve Yönetim Topluluğu, Ankara HiltonSA’nın ikincisi düzenlenen ‘Kariyer Günleri’ne davetli olarak katıldı. Genel Müdür Haakon Garder-Larsen, Hilton otelleri hakkında genel bilgiler verdi. Otelin departmanlarının kurduğu standları gezen öğrencilere, departman yetkilileri tarafından bilgiler verildi.
Gastronomİstanbul, Makarna Festivali'nde İstanbul'un eşsiz tarihi değerlerinden Sirkeci Garı'nda gerçekleştirilen, Makarna Festivali'ne birçok üniversitenin yanısıra, gastronominin genç profesyonellerinden oluşan Gastronomİstanbul üyeleri de katıldı. Yerli ve yabancı ünlü şeflerin atölye çalışmalarının da yapıldığı festivalde, sektörün önemli isimleri, öğrencilerle deneyimlerini paylaştılar.
ATV TURU Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Turizm Topluluğu, bahar dönemi etkinlikleri arasında ATV turu gerçekleştirdi. Kulüp üyelerinin yoğun katılım gösterdiği ATV turu büyük beğeni topladı. Belli dönemlerde Kapadokya'yı tanıtmak adına böyle etkinliklere imza attıklarını söyleyen kulüp başkanı Eda Yayla, bu tür etkinlikleri çoğaltacaklarını belirtti. #turizmingelecegi | 15