Sosyalmecmua

Page 176

Sosyal Mecmua

CUMHUTİYET MİTİNGLERİ NEDEN KAYBETTİ, G

T

ürkiye Siyasi tarihinde hükümet karşıtı eylemler kitlesellik açısından değerlendirildiğinde, Cumhuriyet Mitingleri’nin “en”lerden biri olduğu, buna karşın Gezi eylemlerininse tartışmasız birinci sıraya oturduğu söylenebilir. Her iki kalkışmanın da AKP döneminde gerçekleştiğini baz aldığımızda, bu iki toplumsal kabarmanın mütevazi bir karşılaştırmasını yapmak, hem geçmişi daha doğru okuyabilmek, hem de geleceğe ilişkin sağlıklı öngörüler yapabilmek bakımından ufuk açıcı olabilir. Bu yazı, her iki eylemin gövdesini bütün yönleriyle ayrı ayrı ele almaktansa, yalnızca Cumhuriyet Mitingleri ile Gezi eylemleri arasındaki benzerlik ve farklılıkları açığa çıkarıcı noktalara odaklanmaya çalışmaktadır.

içerikte değildir. Burada amacım, AKP döneminde yaşanan bu iki toplumsal tecrübeyi, sonuçları ve nitelikleri bakımından nesnel biçimde bir arada düşünmektir. Yine bu konuda oluşabilecek bir hayal kırıklığını daha baştan engellemek adına, hassas bir konu olan Cumhuriyet Mitingleri hakkında iki yaklaşımdan ısrarla kaçınacağımı bildirmek isterim: bu mitingleri kutsamamızı, her haliyle olumlamamızı bekleyenler, ne yazık ki kendimizi kandırarak ve daha da önemlisi teorimizi bypass ederek böylesi bir tavra girmeyeceğimizi bilmelidirler. Diğer yandan, Cumhuriyet Mitingleri yazıldığı anda “Ergenekon”, “darbe” vb. kavramlarının yapıştırılmasını isteyenler de ne yazık ki bu sayfadan eli boş döneceklerdir. Her iki kolaycılığı da reddettiğimi, doğrudan yakıştırmalar ve düşünmeksizin edinilen sıfatlar üzerinden Sosyal bilimlerde bir makalede veya kitapta konuşmayacağımı daha baştan söylemek isterim. seçilen başlığın, çoğunlukla o yazının bir kaç keKonuya ilişkin genel yaklaşımımı aktardığıma limelik özetini veya yazının temas ettiği konulara göre, Cumhuriyet Mitingleri ve Gezi eylemleri ilişkin genel bir çerçeveyi sunması beklenir. Zaman arasında yapmayı deneyeceğim karşılaştırmayı zaman başlık, yazarın ulaştığı sonucu da aşağı madde madde sıralamayı, konunun daha net yukarı ima edebilir. Okuduğunuz yazıdaki başlıkta, olması bakımından işlevsel buluyorum. Bu işlemi aslında yalnızca iki tane net ifade söz konusudur; yaparken Cumhuriyet Mitingleri’nden bahsederken bunlardan ilki Cumhuriyet Mitingleri’nin (istediği (CM), Gezi eylemlerinden bahsederken (GE)’yi sonuçları elde etme bakımından) kaybettiği, kullanacağım. buna karşın halen devam eden bir süreç 1-CM) Bildiğimiz üzere bu mitingler, 2007 olarak Gezi direnişinin (uzun vadeli sonuçları yılında Köşk’e çıkması muhtemel, eşi türbanlı açısından) kazanmış olduğudur. Bu anlamıyla, bir Cumhurbaşkanı adayına karşı eylemler biçine bu iki eylem birbirinin karşısına koyulmakta, minde örgütlenmiş, ancak esasen AKP’nin 5 yıllık ne de aynılığı savunulmaktadır. Bunun dışında, siyasal islamcı pratiklerine karşı halk kitlelerinin başlıktan yola çıkarak, bir tarafta bu iki eylemin gücünü devşirerek yoluna devam etmiştir. Ankarşılaştırılmasını, birbirine hiç benzemediği, hatta cak burada altı çizilmesi gereken kritik nokta, her birbirine ideolojik olarak zıt olduğu gerekçesiyle ne kadar sayısı milyonların üzerinde bir katılım doğru bulmayanlar olacaktır. Diğer yandan ise bu gerçekleştiyse de, bu mitinglerin homojen bir iki eylemin, aslında farklı biçimlere bürünerek deyapıya sahip olduğu ve Kemalist bir çizginin vam eden kesintisiz bir sürecin farklı momentleri tartışmasız bir biçimde eyleme rengini çaldığıdır. olduğunu savunanlar ses verecek ve onlar da 1-GE) Gezi Parkı’ndaki ağaçların kesilmesine Cumhuriyet Mitinglerini kaybetmiş bir deneykarşı bir duyarlılıktan türeyerek, bir kaç saat içerim olarak görmenin ne kadar yanlış olduğunu isinde kitleselleşen ve ülkenin dört bir yanına vurgulayacaklardır. Şimdiden söylemeliyim ki, bu yayılan Gezi eylemleri, sayısı 10 milyonun üzyazı, söz konusu iki kanadı da tatmin edecek erinde insanın sokaklara dökülmesine neden

olmuştur. Ancak burada homojen bir kitleden ziyade, çok parçalı ve heterojen bir yapıdan söz edilebilir. Kemalistler, kendisine anti-kapitalist ya da devrimci diyen islamcılar, sosyal-demokratlar, sol liberaller, Kürtler, Aleviler, sosyalistler, komünistler, anarşistler ve yer yer de iktidar partisinin mensupları, bu eylemlere katılmışlardır. Bu anlamda Gezi eylemleri, salt hükümet karşıtlığı bakımından Cumhuriyet Mitingleri’yle aynı çizgide, ihtiva ettiği kitlenin ideolojik referansları bakımındansa ondan tamamen ayrıdır. 2-CM) Cumhuriyet Mitingleri, birçok ilde geniş halk katılımıyla sağlanmıştır. Ancak burada koyultulması gereken husus, kitlelerin AKP’yi alaşağı etme sürecinin öznesi olmaktan örtülü biçimde kaçınmalarıdır. Aynı anlama gelmek üzere, mitingdeki insanlar, iktidarla mücadelede iktidarla doğrudan karşı karşıya gelmekten imtina etmiş, daha ziyade devlet kurumlarının (öncelikle ordu, yargı vb.) bu işlevi üstlenmesini beklemişlerdir. Burada devlet kurumlarına olan güven, laikliğin teminatı olarak ordunun görülmesi şeklinde tezahür etmiş, bunun yanında yargı içerisindeki Kemalist unsurların, söz konusu uyumlu islamcı dönüşümü engelleyebileceği düşünülmüştür. Bu haliyle mitingler, “rahat” bir pozisyondan örgütlenmiş, kitlelerin huzursuzluğuyla AKP iktidarı arasına bir takım kurumlar getirilerek, bir anlamda barikat kurmuştur. Ama bu barikat, görüldüğü üzere, düzen içi bir arınışın sonucudur. 2-GE) Cumhuriyet Mitingleri, her ne kadar örtük biçimde aydınlanma ve rasyonalite gibi değerlerin savunusu biçimde gelişmiş olsa da, esas olarak bu kavramları ayakları üzerine diken ve hayata geçiren Gezi direnişi olmuştur. Çünkü Gezi kitlesi, kaderini herhangi bir kurumun inisiyatifine bırakmayarak, siyasal süreçlerin izleyicisi olmayı reddetmiş, kendisi adına karar vericileri beklemeden özne olmayı talep etmiştir. Üstelik bu özneleşme süreci, devlet kurumları arasında bir seçkicilik yapmayarak, bu kurumların içinde bulunduğu pespayeliği ve çürümüşlüğü her fırsatta dillendirerek gerçekleşmiştir. Gezi, AKP kurumlarına karşı hiçbir kurumun arkasına mevzilenmemiş, barikatı, kokuşmuş kurumlarla değil, kendi gücüyle kurmuştur. Bu haliyle Gezi, neresinden tutulsa elde kalan devlet ve kurumlarına, toptan bir red hareketidir. Dolayısıyla ?eylemcilerin niyetinden bağımsız olarak- düzen karşıtı bir karakter taşımaktadır. 3-CM) Mitingler, 1. Cumhuriyet’i tedrici biçimde tasfiye eden 2. Cumhuriyet’in siyasal islamcı karakterini fark etmiş ve “yeni düzen”i kabul etmemiştir. Ancak, esas olarak talep edilen, kemirilen ve günden güne eritilen laiklik ve Cumhuriyet değerlerinin, formatlanarak fabrika ayarlarına (1923) döndürülmesidir. “Yeni düzen”in panzehiri olarak “eski düzen” ayağa kaldırılmaya çalışılmış, ancak “yeni”ye yol açan koşulların “eski”nin dengesizliği ve temelsizliği olduğu düşünül(e) memiştir. Bu haliyle mitingler, 2. Cumhuriyetçi saldırıya karşı bir savunma hareketidir. 3-GE) Gezi eylemleri, 2007 tasfiyeleri ve 12 Eylül 2010 referandumu gibi kritik tarihleri atlatmış/ görmüş/yaşamış olmanın da verdiği olanakla, “yeni”nin şatafatlı cilasına (ileri demokrasi, milli irade vs.) yüz vermemiş, 1. Cumhuriyet’in

176


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.