2005 38 mayis haziran

Page 36

ruhi su’dan grup yorum’a türkiye’de sol-devrimci müzik- VI

Bu yaz› dizisi boyunca ülkemizin özellikle son otuz-k›rk y›l›na damgas›n› vurmufl olan sol-muhalif müzi¤in ana çizgilerini ç›karmaya çal›flt›k. Bugün bu diziyi sonland›r›rken gördü¤ümüz bir gerçek bizleri flafl›rtmad›. Muhalif müzi¤in s›çramas› ve genifl kesimlere yay›lmas›, birçok sanatç› taraf›ndan icra edilmesi, devrimci mücadele ve halk muhalefetinin yükseldi¤i y›llara rastlam›fl hep. 12 Mart öncesi, 12 Eylül öncesi yaflananlar bu düflüncemizi kan›tlar nitelikte. Deyim

34

yerindeyse, flark›lar ve türküler bu dönemlerde alanlar› “zapt etmifl”. Yine ayn› flekilde bak›ld›¤›nda muhalif müzi¤in durgunlaflt›¤› y›llar, darbelerin yafland›¤›, devrimci mücadele ve halk muhalefetinin geriledi¤i y›llara rastl›yor. Bunda Türkiye ayd›n›nda var olan, küçük burjuva sanat anlay›fl›n›n pay› oldukça büyük. Devrimin yükseldi¤i y›llarda devrimin en büyük sözcüsü kesilen ayd›nlar›m›z, yenilgi y›llar›nda karamsarl›¤›, kitlelere güvenmemeyi a¤›zlar›ndan düflürmüyorlar. Bu durum, kendine güvensiz ve kendini kitlelerden hep uzakta gören bir anlay›fl›n sonucu olarak önümüze ç›k›yor. Yine son otuz-k›rk y›l› inceledi¤imizde, bugün geldi¤imiz durumun eskiye nazaran (Grup Yorum’u ve birkaç örne¤i d›fl›nda tutarak söylüyoruz.) daha insanc›l, hümanist, fliddet karfl›t› ve bar›flsever bir müzik anlay›fl›n›n savunuldu¤u bir dönem oldu¤unu görüyoruz. Elbette bir müzisyenin bar›fl flark›lar›, “insanc›ll›k” üzerine flark›lar söyleyece¤i günler de vard›r. Peki, bu günler gelmifl midir? Ya da soruyu baflka bir flekilde sorarsak, ülkemizin otuz y›l öncesindeki ekonomik, politik sorunlar› ile bugünkü ekonomik, politik sorunlar›na bakt›¤›m›zda de¤iflen nedir? “Eski” sorunlar çözülmüfl müdür? Elbette hiçbir

kayhan demir

elefltiri

fley ayn› de¤ildir ama sorunun temelindeki ekonomik-politik yap› de¤iflmemifl, emperyalist ba¤›ml›l›k iliflkileri IMF ve benzeri kurumlar›yla daha da boyutlu bir hal alm›flt›r. 12 Mart ve 12 Eylül’ün ard›ndan bask› dönemleriyle birlikte suskun kalmak bir tercih olarak ortaya ç›karken, yaflad›¤›m›z flu günlerde suskunlu¤un d›fl›nda çeflitli “kalkanlar” icat edilmifl. Örne¤in türkü söylemek, kendi bafl›na bir “kalkan”› ifade ediyor art›k. Türkü söylemek ne ac› ki kaçman›n, yozlaflman›n, politikadan uzaklaflman›n, kitlelerle ba¤›n› koparman›n arac› olmufltur. Türkü söylemek radikallikle eflde¤er tutuluyor. Özellikle magazin medyas›n›n yaratt›¤› dolayl› veya dolays›z apolitik bask›, yeni ve farkl› hayat standartlar›, yeni müzik firmalar›n›n bafl›ndaki sa¤ muhafazakâr yöneticiler bir araya geldi¤inde, “toplumcu” kimli¤iyle tan›nan birçok müzisyen, apayr› bir imajla insanlar›n karfl›s›na ç›k›yor. A¤›rl›kl› olarak flark›c›lar›n ço¤u kendi özgünlü¤ünden gitgide uzaklaflm›fl, baflka bir müzik dünyas›na girmifl durumda: Yüzlerce türkü albümü… Herkes türkü söylüyor. Emeksiz, en fazla biçimde o da türkünün melodisinin izin verdi¤i flekilde de¤ifliklikler yaparak. Tarihi, bilimi altüst ederek yüzlerce y›ll›k türkülerle bugünü anlatmaya çal›fl›yorlar. Kal›c›, özgün, ayr›cal›kl› ve yeni yap›tlar üretmekten; ülkemizin toplumsal sorunlar›n›, çat›flmalar›n›, insan iliflkilerini anlamaktan uzak, ifli gücü türkü söylemek olan genifl bir müzisyenler toplulu¤u. Tek bafl›na Kürtçe, Lazca, Arapça söyleyenler de bugünün çeliflkilerini anlatmaktan uzak. Ço¤u aflk flark›s› olan bu üretimlerde de ›srarla politikadan uzak bir tutum hâkim. Bunun en tipik örne¤i Fuat Saka’n›n son dönem üretimleridir. 1980’lere güçlü politik flark›lar›yla imzas›n› atm›fl Fuat Saka art›k her gün bir baflka televizyon program›nda “Karadeniz” havalar›


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.