Salt Okunur - 16 - Temmuz 2011

Page 44

SALTOKUNUR

İstanbul Hatırası Byzantion'dan İstanbul'a uzanan,heyecan yüklü bir serüven... Sarayburnu’nda, Atatürk heykelinin ayaklarının dibinde bir ceset. Avuçlarında antik bir para…Ama ne bu ceset son kurban, ne de bu antik para son sikke…Yedi kurban,yedi hükümdar,yedi sikke,yedi kadim mekan. Ve tek bir gerçek: “Bu şehrin gizemli tarihi” Binlerce yıllık tarihiyle İstanbul bu sefer bir kitabın baş kahramanı. Ahmet Ümit İstanbul Hatırası isimli polisiye romanında İstanbul’a zarar verenlerin kanıyla tarihi yeniden yazan bir katilin peşinden koşturuyor bizi.Bir ceset bulunuyor önce avuçları içinde bir sikke,ok biçimine getirilmiş ve bırakılmış bir yere;sonra başka bir ceset daha,başka sikke,başka mekan…Her cesette bir devri kapatıp başka bir devri açıyoruz.Koşuyoruz İstanbul’un binlerce yıllık tarihinde.Zengin kadrosu ile İstanbul Hatırası, çeşitli kesimlerden İstanbulluyu bir araya getirerek içinde barındırdığı alt öykülerle zengin bir yapı sunuyor. Birbirine bağlanan bu alt öyküler bir yandan gerilimin etkisini artırırken bir yandan da romanı şenlikli ve çok yönlü bir yapıya ulaştırıyor.Fakat amaç Şehrin tarihini anlatmak olunca kurgu biraz geri planda kalıyor. Aslında yazar tarihi çok güzel kurgulamış bunun içinde oldukça emek vermiş.Kitabın kaynakça kısmını gördüğünüzde hak vereceksiniz eminim.Bir söyleşisinde 10 yıldır bu kitap için çalışmalar yaptığını söylüyor yazar.Cesetlerin bırakıldığı mekanları geceli gündüzlü defalarca gezmiş. Ve sonuç olarak bize İstanbul’u İstanbul yapan kralları,padişahları,isyanları,mimari eserleri anlatmış.Yedi olay ve yedi mekanda şehrin 2700 yıllık yolculuğunu tamamlamış. Bu kitapta hem acı olaylar hem de çok güzel bilgilerle karşılaşacaksınız.Bütün büyük insanların elleri kanlı insanlar olduğunu,büyük Konstantin’in kendi elleriyle karısını öldürdüğünü,Fatih’in kendi kardeşlerinin ölümüne neden olduğunu,Hürrem Sultan’ın kışkırtmasıyla Kanuni’nin en yakın dostu,eniştesi İbrahim Paşayı öldürdüğünü,Mimar Sinan Kılıç Ali Paşa Camii’ni yaparken orada Don Kişot’un yazarı Cervantesin işçi olarak çalıştığını öğreneceksiniz mesela… Üstelik bu roman Türkiye’de bir ilke imza attı.İlk defa bir roman için rehberliğini yazarının yaptığı bir tur düzenlendi.Cinayet mahalleri gezildi.İnsanlar daha önce okudukları kitabı yazarından bir kez daha dinledi. Kitabın asıl yazılış amacını ve önemini ise yazar şu sözleriyle ifade etmiş: “Bu kitap, İstanbul’un çığlığı ve benim bu şehre teşekkürümdür. Roman olmasının yanı sıra bu bir vefa kitabıdır.” Rabia Nur BİÇİCİ

Yazar:Ahmet Ümit Yayın Tarihi:Haziran 2010 Yayınevi:Everest Yayınları

44 | SALTOKUNUR 07/2011 www.saltokunur.org


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.