Osmanlı Devi.eri Hakkında
89
li'n<len sonra Avrupa'da m i lliyetçi lik hareketle ri başlayınc a bütün benzeri yapıda olan devletler gibi
Os manhlar da milliyetçi hareketlerin karşısına di
kilmek zorunda idiler. Çünkü aksi; devletin, bi rli ği n dağılmasına hizmet ed e rd i . Bunun i çindi r
şü nüldü faka t
ki, "osmanlı"
de yi mi b irl eştiric i bir kavram ol.arak dü
ben i msenmedi . Avus turya İmparatorluğu Balkanlar'da milli
yetçi hareketleri destekl edi , halbuki Polonyalı , Çek, Slovak, Macar, İtalyan ,
Ru me n gi b i farklı me zheplere
bağlı kaviml eri yönetmeye çalışan Avusturya
lılar milliyetçi hareketleri kendi ülkelerinde bastırdılar. 1 848'de Çek, aynı yıl Macar aynlıkçı hareketleri bastırılmaya çalışıldı. Biri ncisinde kanla sonuca
ulaşıldı. ikincisinde Kossuth Lajos ( 1 802-1 894) önderliğindeki bir kısım Ma carlar ancak Osmanlı Devl e ti' ne sığınarak canlanm kurtarabildiler. B un a mukabil, Macarlar, kendilerine karşı ayaklanan Hırvatlann bağımsızlık ha reketini en sen bir şekilde önlemeye çalışıyor, Stephan-Tacı'nda birlik çağn
sı yapıyordu. Stephan Hıristiyan dinini ilk kabul eden Macar kontu idi; Ar pad hanedanından idi; I OO l 'de Papa tarafından Macar Kralı ilan olunmuştu. Görülüyor ki, kendi içindeki milliyetçi hareketleri bastırmaya çabalayan
Avu sturya, Osmanlı Devleti'ndeki bu tür aynlıkçı hareketleri destekliyor, bizzat bağımsızlık savaşı veren Macarlar da Hırvatlardan ayru şeyi esirgiyor
lardı. Bundan da kolaylıkla, devletlerin siyasi planlannı ve tutumlannı ken di çıkarlan doğrultusunda tayin ettikleri gerçeği onaya çıkar. Osmanlı Devleti bu nedenle, kendi de milliyetçi akımlara, tabii olarak Türkçülük akımına da karşıydı. Özellikle 1 878'de Berlin Kongresi'nde (20 Hazlran-20 Temmuz 1 878) yapılan anlaşma ile Rumeli'nde büyük toprak kaybına uğrayan ve doğuda da Kars, Ardahan ve Batum'u Çarlık Rusya
yö
netimine kaptıran Osmanlı Devleti hiç olmazsa kalan kısımlannda Osmanlı cılık'a sanldı. Lakin bunun da tutmadığı kısa sürede görüldü ve Birinci
Dün·
ya Harbi'nde ( 1 9 1 4- 1 9 18) din kardeşlerimiz Araplar İngilizlerle birlik olarak devletin yıkılışını sağladılar. Atatürk'ün
20 Man
1923'te Konya'da Türk Oca·
ğı'ndaki bir çayda gençlerle yaptığı konuşmadaki şu ifadesi, bu gerçeğin en açık ve seçik dile getirilişidir: "Osmanlı imparatorluğu dahilindeki akvam-1 muhtelife (muhtelif kavimler) hep milli akidelere (inançlara) sanlarak, milli· yet mefküreslnln (ülküsünün) kuwetiyle kendilerini kunardılar. Biz ne oldu ğumuzu daha doğrusu onlardan ayn ve onlara yabancı bir millet olduğumu
�
zu sopa ile içlennden kovulunca anladık_ Kuwetlmizin zaafa uğradığı (za
düştüğü) anda bizi tahkir, tezlil ettiler (hakaret ettiler, küçük düşürüp aşağı ladılar). Anladık ki, kabahatimiz kendimizi unutmaklığımızmış". •
Cogtto,
sayı: 19, 1 999