31 Ekim 2012 Çarşamba Gazete Sayfaları

Page 5

www.mardiniletisimgazetesi.com.tr

31 Ekim 2012 Çarþamba

5

"Aileler, çocuklarýnýn þeker hastasý olduðunu saklýyor" B

BASINDAN

Dindarlar neden cumhuriyet karþýtý gibi gösterilemez?

ir yanlýþ deðerlendirme yapýlmakta, cumhuriyete sahip çýkma gösterileri düzenleyen bazý art düþünceli kimseler, dindarlara karþý cumhuriyeti korumak istediklerini söyleyebilmekteler.

Uzmanlar, ailelerin gizledikleri bu hastalýk yüzünden çocuklarýna bilmeyerek zarar verdiklerine iþaret etti. Anne ve babalarýn mutlaka çocuklarýnýn þeker hastasý olduðunu okula gidiyorsa, öðretmenleri ve yakýn arkadaþlarýyla paylaþmalarýný istedi.

B

irçok ailenin küçük yaþlarda görünen þeker hastalýðý nedeniyle çocuklarýnda oluþan bu rahatsýzlýðý sakladýðý ortaya çýktý. Uzmanlar, ailelerin gizledikleri bu hastalýk yüzünden çocuklarýna bilmeyerek zarar verdiklerine iþaret etti. Anne ve babalarýn mutlaka çocuklarýnýn þeker hastasý olduðunu okula gidiyorsa, öðretmenleri ve yakýn arkadaþlarýyla paylaþmalarýný istedi. Bu paylaþýmýn, çocukta oluþabilecek ani rahatsýzlýk sýrasýnda önemli katkýsý olacaðý ifade edildi. Çocukta þekere baðlý olarak oluþan bir rahatsýzlýk anýnda, organlara verebilecek tahribatýn en aza indirilmesinde önemli katký saðlayacaðý anlatýldý. Uzmanlar, öðretmenlerin bu tür rahatsýzlýðý bulunan çocuklarý yakýndan takip etmeleri ve okuldaki durumlarýný da aile ile paylaþmasý gerektiðini kaydediyor. Erciyes Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji Bilim Dalý Öðretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Kendirci, okul idaresi ve öðretmenlerin çocuklarýn rahatsýzlýklarý ile ilgili konularý bilmesi gerektiðini belirtti. Prof. Dr. Mustafa Kendirci, bu konuda anne

ve babalara görev düþtüðünü ifade ederek, "Maalesef aileler çocuklarýnýn þeker hastasý olduðunu saklýyor. Oysa bu rahatsýzlýðýný acil durumda ona yardýmcý olma adýna en yakýn arkadaþý ve öðretmeninin bilmesi gerekir." dedi. Prof. Dr. Kendirci, son yýllarda þeker hastasý sayýsýnýn arttýðýný ifade ederek, eskiden ileri yaþlarda görülen rahatsýzlýðýn þimdilerde bebeklerde bile teþhis edildiðini aktardý. Halk arasýnda þeker hastalýðý olarak adlandýrýlan diyabetin birçok sebebi olduðunu ifade eden Prof. Dr. Kendirci, þöyle konuþtu: "Diyabetli çocuklarda ve ailelerde zaman zaman hastalýðý saklama hali görüyoruz. Hastalýktan bahsetmiyorlar. Hasta deðilmiþ gibi davranýyorlar. Oysa böyle çocuðun zaman zaman ciddi desteklere ihtiyacý vardýr. Yakýn arkadaþlarý mutlaka bilmelidir. Hastalýk saklanmamalýdýr. Okul çaðýndakilerde öðretmeninin mutlaka bilmesi gerekiyor. Okul yöneticisi mutlaka bilmelidir. Acil durumda nasýl müdahale edilecek, neler yapýlacak bunu önceden bilmesi gerekiyor. Hazýrlýklý olmalýdýr. Diyabetlilere evde ve okulda sýký denetim olmalýdýr.

Kayýtlar düzenli olmalýdýr. Çocuk ihtiyaç olduðu zaman kan þekerine, idrar þekerine, idrar ketumuna bakabilmesi gerekiyor. Günümüzde artýk bütün diyabetler ve çocuklar için þeker ölçüm cihazlarý mevcuttur." Diyabet hastasý kiþinin gençlik döneminde tek baþýna yapýlan aktivitelerden yani havada ve suda yapýlan tehlikeli aktivitelerden uzak durmasýný isteyen Kendirci, þu tavsiyelerde bulundu: "Havada ve suda yapýlan aktivitelerle birlikte hipoglisemiyi fark etmede ve kýsýtlayan aktivitelerden mutlaka uzak durulmalýdýr. Bunlar daða çýkma, uçma, araba kullanma, araba yarýþý, motosiklet yarýþý, kayak ve açýk denizde yüzme gibi sporlarda dikkatli olunmalýdýr. Bu sporlardan uzak durulmasý gerekir. Daha baþka sporlara yönelmesi ve teþvik edilmelidir." Þeker hastasý çocuklarýn ailelerinin okullarý ziyaret etmesini isteyen Kendirci, "Aileler, öðrenci kayýtlarýnda, öðretmenlerle, rehber öðretmenleri ile görüþüp bilgiler vermelidir. Yapýlmasý gerekenleri anlatmalý ve okul idaresinden yardým istemeleridir. Bu konuda siz

Uzmanlar, horlamanýn hastalýk belirtisi olduðu konusunda uyardý T

oplumda horlama olarak bilinen uyku apnesinin ciddi saðlýk problemlerine yol açabileceðine dikkat çeken uzmanlar, horlamanýn hafife alýnmamasý gerektiðini konusunda uyardý. Kulak Burun Boðaz (KBB) Hastalýklarý ve Baþ-Boyun Cerrahisi Uzmaný Op. Dr. Vural Büyüksoy, horlama þikâyeti olanlarýn ciddi bir

saðlýk sorunu ile karþý karþýya kalabileceklerini söyledi. Horlama genel olarak uyku sýrasýnda bireyin çýkarttýðý gürültülü ses olarak tanýmlandýðýný kaydeden Büyüksoy, horlamanýn yumuþak damak ve küçük dilin normalden fazla büyümesi ya da sarkmasý sonucu oluþtuðunu hatýrlattý. Söz konusu kaslarýn gerginliklerini kaybederek uyku sýrasýnda solunum yolunu týkayarak, küçük dilin titreþmesine neden olduðunu belirten Op. Dr. Vural Büyüksoy, "Fakat burundan, ses tellerine kadar üst hava yolunu daraltan bütün problemler (alerjik nezle, burun kemiðindeki eðrilikler, sinüzit, alt ve üst çenedeki yapýsal anormallikler, dilin aþýrý büyük olmasý) horlamaya sebep olabilir. Çocuklardaki horlama sýklýkla geniz eti ya da bademciðinin belirtisidir.

Bütün horlamalar hava yolundaki daralmanýn göstergesidir. Eðer daralma çok ciddi ise, hava yolu tamamen kapanabilir. Bu da uykuda solunum duraklamasý ile sonuçlanýr." dedi. Horlamanýn obezite, yaþlý ve aðzýnda kronik hastalýklarý olan kiþilerde daha sýk gözüktüðünü vurgulayan Baþ-Boyun Cerrahisi Uzmaný Op. Dr. Vural Büyüksoy, horlamanýn tedavi þeklini ise þöyle anlatýyor; “Horlama sesi sizden çok, yataðýnýzý ya da odanýzý, hatta ayný çatýyý paylaþtýðýnýz kiþileri rahatsýz eder. Yakýnlarda yapýlmýþ bir araþtýrmaya göre horlayan kiþi eþinin uyku süresinde ortalama bir saat azalmaya yol açmakta, yani eþini uykusuz býrakmaktadýr. Bunun yaný sýra horlama, uykuda solunum duraklamalarý hastalýðýnýn da bir belirtisi olabilir. Hastanemizde bu

*********** Cumhuriyetimiz bir asra yaklaþan ömre ulaþacak pek yakýnda inþallah..

öðretmenler yardýmcý olursanýz onlara en büyük iyiliði yapmýþ olursunuz." dedi. Hasta çocuklarýn normal çocuklarla bir farký olmadýðýný anlatan Prof. Dr. Kendirci, "Bunlarda eðitim alýr, meslek sahibi olabilir ve evlenebilir. Ama biraz daha destek olunmalýdýr. Gençlerde ergenlik dönemi normal çocuklarda problemli dönemdir. Diyabetli ise bu probleme katlanýyor. Çocuklar sýk tuvalete gitme ihtiyacý duyar. Çocuk böyle bir istekte bulunursa güvenmek gerekir. Çünkü böyle bir ihtiyacý vardýr. Acýkmýþ olabilir. Þekeri düþer. Bunlara dikkat etmek gerekir. Bazý çocuklar bunu kullanabilir. Buna da dikkat etmek gerekir. Diðer çocuklarla iletiþim konusunda da zaman zaman destek vermek gerekir." uyarýlarýný yaptý. (CÝHAN)

M. Sait Çakar

olmayabileceðine de dikkat çeken Kunter, "Ancak hem alerjik astým hem de alerjik olmayan astýmda virüsler, bakteriler, kirli hava, sigara dumaný, egzersiz, ani ýsý deðiþiklikleri, keskin kokular gibi deðiþik sebepler hastalýðýn atak yapmasýna neden olabilmektedir. Bu etkenlerle

Biz bununla iftihar etmek istiyoruz. Çünkü cumhuri idare þekli bizim anlayýþýmýza ters deðildir. Müslümanlarýn ilk devlet yöneticileri raþit halifeler cumhuri yönetim þeklinin baþlangýcýný yapmýþlardýr. Kur’an-ý Kerim’in istiþareyi emreden ayeti cumhuri yönetimin uygunluðunu ifade eder. Dört büyük halifeden hiçbiri halka raðmen tayinle, ya da ihtilalle gelmemiþlerdir. Hiçbiri diðerinin akrabasý deðildir. Babadan oðula yönetim devir teslimi söz konusu olmamýþtýr. Hepsi de kendileri istemeksizin halkýn istek ve hatta ýsrarý üzerine sorumluluk yüklenmiþlerdir. Halife Hazreti Ömer’in son anlarýnda, oðlunu yerine halife tayin etmesi tekliflerine verdiði cevap, tarihin þeref levhalarýna geçmiþtir. -Bir evden bir kurban yeter! Sorumluluk duygusunu gösteren þaheser bir cevaptýr bu. Devlet baþkanlýðýný kendini kurban etmekle eþit tutan bir sorumluluk anlayýþý.. Cumhuriyetle baðdaþmayan baský ve dayatmalara karþý duranlarý cumhuriyet karþýtý olarak göstermek insafla baðdaþan bir anlayýþ olamaz. Bu türlü yorumlamalar bilgisizlik eseri bir önyargý göstergesidir.. Zira dindar insanlar cumhuriyet düþmaný olamazlar. Hatta onlarýn cumhuriyet anlayýþý doksan yýllýk gibi kýsa bir geçmiþe deðil, belki bin dört yüz küsur yýl gibi tarihi bir köke de sahiptir.. Ýlk dört büyük halifenin icraat ve uygulamalarýný bir bakýma cumhuri bir yönetim þekli olarak yorumlayan insanlarý, nasýl cumhuriyet karþýtý olarak takdim edeceksiniz? Ýsterseniz Asr-ý Saadet’teki cumhuriyetçi uygulamalardan bazý örnekler sunalým. Bakalým bugünkü anlayýþa çok mu ters düþecek, fazla mý yanlýþ görülecek? Yoksa bizim hedefimizdeki uygulama da budur, ama henüz varamamýþ, aynýný uygulamaya muvaffak olamamýþýz mý denecek? Medine’de zeytinyaðý sýkýntýsý çekilmektedir. Bu yüzden devlet baþkaný Hz. Ömer, dýþarýdan getirttiði zeytinyaðýný þehrin meydanýnda halka bizzat nezaret ederek daðýtmaktadýr. Bu sýrada yakýnlarýndan biri yaklaþýp halifenin kulaðýna bir þeyler fýsýldar. Bunun üzerine hiddetlenen halifenin cevabý herkesin duyacaðý açýklýktadýr.

sorun ile ilgili kullandýðýmýz radyofrekans yöntemi ile hastalar bir kaç seans içinde bu sorundan kurtulabiliyorlar. Gece uyurken kimseyi rahatsýz etmek istemiyorsanýz Mutlaka bir uzman doktora gözükmeniz gerekmektedir.” (CÝHAN)

Uzmanlardan sonbaharda astým uyarýsý Ý stanbul Medipol Üniversitesi Saðlýk Bilimleri Fakültesi Dekaný Prof. Dr. Erdoðan Kunter, havalarýn serinlemeye baþladýðý sonbaharda astým krizlerinin arttýðýný söyledi. Prof. Dr. Erdoðan Kunter, yaklaþan kýþý hatýrlatarak, astým hastalýðýnýn en çok ilkbahar ve sonbahar mevsimlerinde atak yaptýðýný belirtti. Kunter, "Sonbaharda havalarýn çok deðiþken olmasý nedeniyle mikrobik bronþit, nezle ve gribal enfeksiyonlarda artýþ meydana geliyor. Özellikle bazý virüslerin astýmlý hastalarda, hastalýðýn atak yapmasýna veya kötüleþmesine neden olduklarý biliniyor. Kimi zaman basit bir soðuk algýnlýðý veya enfeksiyon ciddi bir astým tablosunu baþlatabiliyor." dedi. Kunter, öte yandan kirli havanýn ve sigara dumanýnýn astým hastalýðýný büyük ölçüde etkilediðini sözlerine ekledi. Astým hastalýðýnýn nedeninin her zaman alerji

Sanki dindar insanlar cumhuriyete karþýlar da onlara karþý cumhuriyeti korumaya çalýþmaktalar.. Gerçek öyle mi acaba?.. Çok eskiden yazdýðým bir yazýda konuya bakýþýmýzý arz etmiþtim. O yazýyý hiç deðiþtirmeden aynen arz ediyorum. Bakalým dindarlarýn cumhuriyeti ne zamandan baþlýyor, ne kadar geçmiþi bulunuyor görelim.

sonbaharda daha sýk karþýlaþýlacaðýný tahmin etmek zor deðildir. Dolayýsýyla sonbahar mevsiminde astýmý tetikleyen alerjik ve alerjik olmayan nedenlerin iyi bilinmesi bu dönemin sorunsuz geçirilmesi bakýmýndan çok önemlidir." þeklinde konuþtu. (CÝHAN)

-Sana düþen, halktan biri gibi sýraya girmek, sýran gelince zeytinyaðý hisseni almaktýr. Halifenin yakýnlýðýna güvenerek herkesten öne geçmek deðildir. Benden sonra gelecek yöneticilere, akrabalarýný kayýrdý diyecekleri bir kötü örnek veremem.!.. Ve halifenin yakýný doðruca kuyruða girer, sýrasý gelince hissesini alýr, bir kayýrma olayý asla söz konusu olmaz.! Ne dersiniz, çok kötü örnek mi bugün için? Yoksa bütün feryatlarýmýz böylesine adil bir uygulamayý elde etmek için mi? Henüz o seviyeye ulaþamamýþ mýyýz? Bir baþka örneði de arz edeyim izin verirseniz. Boþaltýlan küplerden birinin içine elini sokup zeytinyaðýyla saçlarýný yaðlayan bir çocuðu gören halife, hemen çocuðun elinden tutarak oradaki birine teslim eder ve der ki: -Derhal bu çocuðun saçlarýný kestirin!. Çünkü bu saçlarda devlet malý bulaþýðý vardýr. Þimdiden devlet malýnýn bulaþýðýna alýþan çocuk, yarýn bunun tamamýna göz koyacak bir anlayýþa yönelebilir. Zapt edilmez bir sorumsuzluða girebilir. Biz de ona kötü örneklik etmiþ oluruz. Ve çocuðun saçlarý kestirilip, devlet malýnýn bulaþýðýna dahi yaklaþmamasý konusunda unutulmaz bir örnek de böyle verilir. Bugün bunlar çok mu kötü örnekler, fazla mý yanlýþ misaller? Cumhuriyetin gereði hangisi? Kimler kimleri cumhuriyet karþýtý gibi göstermeye çabalýyor? Biraz insaflý olmak, önyargýsýz düþünmek gerekmiyor mu? Ahmed Þahin (Zaman) a.sahin@zaman.com.tr 30 Ekim 2012


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.