Mahya Dergisi Süd Bayern Eylül 2012

Page 25

kötü güçlerin denetlediği lanetli bir kader anlayışına karşı ayaklanmadır. Haccın edası şaşkınların karmakarışık ağından kurtulmak imkânı verecektir. Bu hareket Allah’a giden sonsuzluğa doğru bir hicret yoludur ve berrak ufuklar açacaktır insanlığa. Bu nedenledir ki, Hz. Peygamber’in dilinden diğer hiçbir ibadet için verilmeyen müjdeler hacc için verilmiştir. Fakat bir tek şartla “mebrur olması” yani kabul görmüş olması şartıyla. Hz. Peygamber (s.a.v.), şöyle buyururlar: “Umre, gelecek umreye kadar ikisinin arasındaki (günah)ların keffaretidir. Mebrur haccın ise cennetden başka bir mükâfatı yoktur.” Bilebildiğimiz kadarıyla pratik ve kavram açısından ümmeti hareketlendirecek ve Müslümanları bilinçli, hür, şerefli ve sosyal sorumluluk sahibi yapacak İslam’ın en önemli rükünleri; Tevhid, cihad ve haccdır. Hacc ise (bugünkü uygulama biçimini göz önünde bulundurduğumuzda) Müslümanların her yıl yaptıkları en anlamsız ve mantıksız hareket olarak görülmektedir. Niyet: Çizdiğimiz bu olumsuz tablodan kurtulmak için her ibadette olduğu gibi hacc farizasına da başlarken, bu ibadeti yerine getirme gayemizi tesbit edip ona göre hacca niyet etmeliyiz. Niyet, yani “kasıt, karar, neyi niçin yapacağını bilmek”. Neyi niçin yaptığını bilmeyenlerin nasıl yaptığının hiçbir önemi yok. Bir eyleme anlam katan, onun bilinçli bir eylem olarak yapılmasıdır. Bilinç dışı eylemler, içgüdüsel, insiyaki ve gayr-i ihtiyaridir. Böyle bir eylemin şekli ibadete benzese de kendisi ibadet olmaz, çünkü ibadeti ibadet yapan niyettir. Büyük bir değişikliğin başlangıcı olan Mikata varmadan önce niyet edilmesi gerekir. Bu neyi içine alır? Bu kendi evinden insanların

evine; hayattan sevgiye; benlikten Allah’a; kölelikten hürriyete; ırk ayrımından eşitliğe; içtenlikten bağlılık ve sorumluluğa geçme niyetidir. Emaneti emanet etmeyi öğreneceksin. Allah’ın sana emanet ettiklerini senin Allah’a emanet etmekten kaçınman ne büyük talihsizlik. Çocuğunu, eşini, aşını, yoldaşını Allah’a emanet edeceksin. Tıpkı kalbin gibi zihnin ağırlıklarını da bırakmalısın. Oraya sen varmadan yüreğini yollamalısın. Görüldüğü gibi hacc süresince her hareket niyetine bağlıdır ve niyetle yapılır. Niyetsiz bir hareket kabul edilmez. Bu oruçta da böyledir, namazda da, cihadda da. Bu ve bunun gibi ibadetler ipuçlarıdır. “İşaret” ve “semboller”dir. Bir kişi secdenin anlamını kavramadıkça, alnını yere koymuş olur, o kadar! Haccın özünü anlamayan kimse hediye dolu bir bavul, boş bir zihinle ülkesine döner. Telbiye: Kâbe yollarında ağzımızdan çıkacak en güzel sözlerden biri de Peygamber Efendimizin uyguladığı “Telbiye” sünnetidir: “Davetine sözüm ve özümle geldim Allah’ım, emrin başüstüne. Davetine sözüm ve özümle geldim ey ortaksız olan Sen! Emrin başüstüne, hamd Senin, nimet Senin, mülk de Senin. Yoktur Senin ortağın.” Lebbeyk Allah’ım! Sırtıma kefenimi giydim, sevdiklerimi ve dünyamı arkamda bıraktım, “baş açık, ayak yalın” sana geldim, rahmet denizinde damla olmaya geldim. Lebbeyk Allah’ım! Heba olan geçmişim, pejmurde halim ve meçhul istikbalim için geldim, diyerek sana hayatını hatırlatan her şeyi unutmaya çalışarak beyaz güvercinler gibi barışı temsilen yürümelisin dünyanın merkezine, aşkın merkezine.

24


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.