21 KASIM 2013 PERŞEMBE
Sayfa
7
“Organize Sanayi kurmayı başaramadık” Üretici lisanslı depoya miz o işe doğru yönelirsek artık biz başarıyı elden kaçıracağız demektir” diyen Durmuş Zor, başarılı olan bir işi taklit etmek yerine, araştırarak yenilik yapmak gerektiğine işaret ederek “Araştırmak, olmayan işleri bölgemize getirmek suretiyle dünyanın farklı yerlerinde neler yapılıyor, biz neleri yapabiliriz şeklinde dünyayı, ülkemizin farklı bölgelerini gezen arkadaşlarımız var. Ünye’nin gerçekten örnekleri olduğu gibi hala örnek almaya ihtiyacı olan çok insanımız var, başarılı olanlar diğerlerine örnek olmak durumundadırlar” diye konuştu.
Ünye Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Durmuş Zor, Ünye Organize Sanayi Bölgesi konusunda Ünye’nin 25 yıl geri kaldığını vurgulayarak, “Bunu söyleyişimden alınanlar olabilir, ama ısrarla üzerinde durduğumuz Organize Sanayi kurmayı başaramadık. Burada hepimiz kusurlarımızı kabul etmek durumundayız” dedi. Zor, “Kabul edeceğiz ki biz Ünye ve bölge olarak organize sanayimizi kuramamakla eksi puan almışız, küçük, ucuz siyasi hesaplaşmalarla yüzlerce insanımızı işsiz bırakmışız, yeni yatırımların önünü kapatmışız. Hâlbuki akıllı insanlar böyle ucuz kapışmalara girmezler, sürekli olarak başarının peşinde koşarlar” dedi. Durmuş Zor, katıldığı Ünye İş Adamları Derneği’nin 4. olağan kongresinde işadamlarından Ünye Organize Sanayi bölgesi konusunda destek istedi. “Kontrolsüz güç kaba kuvvettir” İşadamları arasında güç birliğiyle gelişimin sağlanabileceğini vurgulayarak konuşmasına başlayan Durmuş Zor, “Kontrolsüz
güç kaba kuvvettir, güç değildir. Kontrollü olan, bilime dayanan bilgi, ülkenin geleceğine, bölgemizin geleceğine katkı sağlayacaktır. İnsanlar birbirlerinden bilgi almazlarsa o zaman ‘babadan görme’ denir ya herkes kendisiyle yarışır duruma gelir. Halbuki alınan örneklerle insanlar sürekli olarak gelişiyor, geleceğe çok daha büyük atılımlar yapmış oluyoruz. İçinizde ülkemizin çok sayılı, öne çıkmış işadamları var. İçinizde çok genç insanlar da var, siz bu öne çıkan örnekleri ele alacaksınız. Biz birlikteliğimizi acımasız yarış olarak değil de kaliteli yarış olarak alarak gücümüze güç katacağız. Acımasız rekabet gibi onu algılarsak, o zaman birbirimizi sürekli hırpalayan, birbirinin ayağından tutup geriye doğru çeken insanlar haline geliriz. Eğitimli, bilgili insanlar bunu yapmazlar, yapmıyorlar. Sürekli olan güç birliğidir.” dedi. “Ülkemizde maalesef fotokopi çekme mantığı yaygın. Bir yerde bir işyeri açılmıştır, bakıyor kapısında ne kadar insan var, demek ki bu iş iyidir der, hepi-
OSB’de Ünye geride kaldı ÜTSO Başkanı Durmuş Zor, Ünye’deki yetişmiş iş gücünün işe ihtiyacı olduğunu, Organize Sanayi Bölgesi konusunda Ünye’nin geride kaldığını vurgulayarak şu açıklamayı kaydetti: “Bizim çevremizin işe ihtiyacı var. Her fırsatta biz 25 yıl geri kaldık diye söylüyorum. Bunu söyleşimden alınanlar olabilir, ama ısrarla üzerinde durduğumuz Organize Sanayi kurmayı başaramadık. Burada hepimizin kusurlarımızı kabul etmek durumundayız. Bizim ölçeğimizde bu kadar büyük olan bir ilçe ve çevresinde organize sanayisi olmayan yer yoktur. Biz bunu başarmak için de mücadele ediyoruz. Şu an benim içinde bulunduğum kurum oranın ortağıdır, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmek için gayret göstereceğiz. Ama kabul edeceğiz ki biz Ünye olarak ve bölge olarak organize sanayimizi kuramamakla eksi puan almışız, yüzlerce insanımızı işsiz bırakmışız, yeni yatırımların önünü kapatmışız. Küçük, ucuz siyasi hesaplaşmalarla… Halbu-
ki akıllı insanlar böyle ucuz kapışmalara girmezler, sürekli olarak başarının peşinde koşarlar. Sizler çok akıllıca bir araya gelmiş, orijinal bir grupsunuz. Ünye Ticaret ve Sanayi Odası’na bu noktada bunun dışında da destek olacağınıza inanıyorum.”
“Günahımızı almayın” İşadamlarından Organize Sanayi’nin yanı sıra üyelerle bağlantı kurmak adına da destek isteyen Durmuş Zor, açıklamasını şöyle sürdürdü: “ÜTSO’da göreve geldiğimiz 6 aylık süre içinde bin 100 küsürlerde olan aktif üye sayısını bin 700’lere çıkardık. Bu süre içinde bu ciddi bir başarı. ÜTSO ve esnaf odamıza kayıtlı üyeler var. Kişilerin maddi durumları iş hacimleri çok yüksek esnaf değil bunlar, tüccar olmuşlardır. ÜTSO üyesi olmak o insanlara yakışır, çevrinizde bu tür insanlar vardır, bunlara el açmak ulaşmak bizim görevimizdir. Göremediğimiz insanlar vardır, bu noktada bizim gözümüz kulağımız olursanız seviniriz. Biz eleştiriye açık olan bir kurumuz. İnsanların etrafında bir yağ tabakası oluşursa, hak etmediği şeyleri övgüyle bahsederse asıl başarısızlık ondan sonradır, devamında ticari başarısızlık da gelecektir, siyasi başarısızlıklarda öyle olur. Biz hak edeni övmek, kusuru olanı da dostça, kardeşçe bir kenara çekip söylememiz lazım. ÜTSO bu noktada çok açık. Oraya güç veren sizsiniz, övme hakkınız olduğu kadar, yerme hakkınız da vardır. Her ikisini de ölçüyü kaçırmadan, bizi yersiz yere hak etmediğimiz şekilde övmenizi beklemediğimiz gibi; günahımızı da alarak haksız yere yermenizi de istemeyiz.”
neden ilgi göstermiyor?
Geçtiğimiz yıl faaliyete geçen Lisanslı Depoculuk sistemine üretici yeterli ilgiyi göstermedi. 2013 sezonunda Ünye’deki depoya 35 ton/kabuklu, Düzce’deki depoya ise 700 ton/kabuklu fındık emanet edildi. Üreticiyi mevcut tüccar tekelinden kurtarıp, daha mantıklı ve piyasa şartlarının oluştuğu bir yöntemle ürününü piyasaya sürmesini sağlamak amacıyla, fındık üreticisinin ürününü gerçek değerinde satması ve alın terinin karşılığını alması için atılan en önemli adımlardan birisi olarak değerlendirilen Lisanslı Depoculuk uygulamasına üretici ilgisiz kaldı. Kapasitelerinin çok altında ürün teslim alan ve üreticinin ilgisinin az olduğu depolar, üreticiyi bekliyor. 2012 sezonunda Orta ve Doğu Karadeniz Bölgesini temsilen Ünye’de kurulan 25 bin tonluk depoya sadece 2 ton, Batı Karadeniz Bölgesi’ni temsilen de Düzce’de kurulan 10 bin tonluk depoya ise 39 Ton/Kabuklu fındık teslim edildi. 2013 sezonunda Ünye ve Düzce depoları eylül ayında ürün kabulüne başlandı. Ancak Ünye’de 35 ton/kabuklu, Düzce’deki depoya 700 ton/kabuklu miktarında fındık emanet edildi. Depo kapasiteleri dikkate alındığında 2012 sezonun-
da Ünye için kapasitenin 10 binde birinden bile daha az ürün kabul edildiği görülmektedir. Düzce içinse kapasitenin binde 4’ü kadar alım gerçekleştirilebildi. 2013 sezonunda Ünye ve Düzce depoları Eylül ayında ürün kabulüne başladı. Ancak Ünye’de depoya 35 ton/kabuklu miktarında 14 üretici tarafından fındık bırakılmış olup, son 20 gündür hiç ürün bırakılmadığı tespit edildi. Depoya bırakılan ürünlerin en büyük partisi 5,5 ton, en küçük partisi ise bir ton olarak gerçekleşmişken, aylık depo kirası ton başına 15 TL olarak uygulanıyor. Şu ana kadar depo kapasiteleri yönünden 2013 sezonu değerlendirildiğinde; Ünye’de depo kapasitesinin binde 1,4’ü nispetinde ürün kabulü gerçekleştirildiği ortaya çıkıyor. Üreticinin üretmiş olduğu ürününün gerçek piyasa değerine ulaşması ve değerince piyasaya sürülmesinin sağlanması amacıyla 2005 yılında yürürlüğe giren 5300 Sayılı Lisanslı Depoculuk Kanunu ve bu kanuna dayanılarak hazırlanmış olan Fındıkta Lisanslı Depoculuk Yönetmeliği, 2006 yılında çıkartılıp yürürlüğe konulmuş olmasına rağmen, Fındıkta Lisanslı Depoculuk uygulamasına 2012 sezonunda pilot olarak geçilebildi.