Harry guntrip şizoid görüngü, nesne ilişkileri ve kendilik cs

Page 111

Ş IZOID GÖ RÜ NGÜ 1 1 1 0

maktan kaynaklanan ben çöküntüsü korkusudur. "Anne yoksunluğu" basit bir olgu ya da değişmez bir nicelik değildir. Bir uçta annenin hastalanması yahut ölmesi ya da bebeğini yerine başka mama verme­ den kendi sütüyle besleyememesi vardır. Bebeği istemeyen ve açıkça reddeden anne ve arzu uyandırıp da gereksinimi karşılamayan ve do­ yum kadar engelleme de yaratan anne vakalarında artan yoksunluk, başlangıçtaki analık duygusu çok erken sönen ve bebeği travmatik bir biçimde sütten kesen annede doruk noktasına ulaşır. Biz burada, da­ ha ileri bir dönemdeki (yani temizlik eğitimi döneminden sonrası), çocuğun saldırgan olarak deneyimlediği ve sadistik bir "üstben"e kaynak oluşturan öfkeli ve aşırı otoriter anneyle değil, çocukta sağ­ lam bir ben gelişimini destekleyecek coşkusal ilişkiyi kuramayan, be­ beğin ilk yılı içinde onda yoksunluk yaratan anneyle ilgileniyoruz. Winnicott ve Bowlby'nin çalışmalarını çok değerli kılan, bu sorunu ele alış tarzlarıdır. Çok erken dönemde iyi bir anne-çocuk ilişkisinin kurulamaması­ nın geride bıraktığı ben zay!/lığının ne derecede derin olduğu, çocu­ ğun bunu aşmasının ne kadar zaman alacağı, özgül "hastalığın" ye­ nilmesinden çok sonraki uzun süreli bir analizde ortaya çıkabilir. Hastanın kendisini destekten yoksun hissettiği bir çevrede çökuntü yaşama korkusuna karşı temelde güvenlik içinde olduğu duygusuna varabilmesi için analizin gerçekten de çok derinlere ulaşması gerekir. Analize özgül hastalık nedeniyle başlandığında belli bir zaman için­ de bu hastalığın üstesinden gelinebilir, hastanın kaygılarının çoğu gi­ derilebilir ve günlük yaşamda rehabilitasyon sağlanabilir. Yine de, hastanın kazanımlarını birkaç yıl sürdürmesinden sonra da bağımlı­ lıkların ve kaygıya açıklığın hiila sürebilmesi, derinlerde çocukluk travması, güvensizlik duygusu ve bebeği ihmal eden anneye duyulan gereksinimin gizli bir çekirdeğinin kaldığını gösterir. Bu yoksunluk travması, yani yaşamın ilk yılındaki iyi annenin yitirilmesi, anne ye­ rine koyulacak kişilere karşı hiç hafiflemeyen bir gereksinim, ayrıl­ ma kaygısına ve depresif umutsuzluğa yatkınlık yaratır ve bu durum yetişkin yaşamını derinden etkiler. Şu vakada bu olağanüstü bir açıklıkla sergilenmektedir: Hasta, or­ ta yaşın başlarında, profesyonel bir erkekti. Çocukluktaki aile yaşa­ mı, annesinin nevrotik oluşu, babasının ondan kaçmak için sık sık ev­ den gitmesi ve bunun sonucunda da çocuğun her ikisinin sevgisinden de yoksun kalması yüzünden, sosyal bakımdan saygın olsa da aslın-


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.