İSMMMO Yaşam Sayı 76

Page 33

Bunu söyleyen Habibe Hanımın gözleri görmüyor ama onu sesinden tanıyıp gelişiyle birlikte mutlu olduğunu dile getirmeden edemiyor. Şengül Hanım bir çırpıda koğuştakilerin her birinin yanına gidip onlarla ilgileniyor, tırnak bakımlarını yapıp onlara yardımcı olabileceği bir konu olup olmadığını soruyor. Koah hastası Gülsüm Hanım ile sohbete başlıyoruz o ara. Sarılıp öptüğümüz bu kadın kendine gösterilen bu ilgiden memnun “Sık sık gelin bizi ziyarete emi yavrum!” diyerek yeniden ziyaret edilme talebini dile getiriyor. Gözleri görmemesine rağmen muntazam bir biçimde yelek örebilen Hatice Hanımın yanına gidiyor Şengül Kazan. “Öyle güzel örgüler örüyor ki ben bile hayran kalıyorum” deyince Hatice Hanımın yanakları kızarıyor. Onu da yanaklarından öpüp sırtını sıvazladıktan sonra yanlarından ayrılıyoruz. Kazan önde Muharrem Bey ve ben arkada bu sefer de erkekler koğuşuna gidiyoruz.

GÖZLERİ PARLIYOR Bu koğuş diğerine göre daha kalabalık. Fiziksel engellilerin yanı sıra oldukça yaşlı beyler bizi görünce mutlu oluyor. Şengül Hanımı hepsi tanıyor ve neşeli güler yüzünü görmekten mutlu olduklarını dile getiriyorlar. Şengül Hanım direkt olarak koğuşun en dibindeki yatağa doğru ilerliyor. Yatakta yüzü mendille kapatılmış biri uzanmış. İtinayla yüzündeki mendili alıp, “Ben geldim Hikmet bak sana arkadaşlarımı getirdim” diyor. Yatakta uzanan Hikmet’in gözleri parlıyor birden. Hikmet genç yaşta MS hastalığı nedeniyle tüm uzuvlarını kullanamaz hale gelmiş yaklaşık 48 yaşlarında biri. Her şeye rağmen şikayet etmiyor. “Şengül ablamı görünce kendimi çok iyi hissediyorum” diyor. Onunla biraz sohbet ettikten sonra yanından ayrılacakken, “Yüzünü örteyim mi yeniden uyuyacak mısın?” diye soran Şengül Hanıma, “Yok abla uyanmıştım ama biri gelse de yüzümü açsa diye bekliyordum” yanıtını veriyor. “Hikmet çok sevgi doludur. Tekerlekli sandalyesiyle kuşları besler ve bize ekmek almaya gider” diyor Şengül Hanım. Zor yaşamına rağmen hala hayatın içinde olmaya çalışan Hikmet Bey sağlam insanlara hayat dersi verecek kadar da yaşama bağlı…

Darülaceze ziyaretimiz rehabilitasyon merkeziyle devam ediyor. Bedeninin büyük bir kısmını kullanamayan kas hastalarından gözleri görmeyenlere ve yaşlılara kadar herkesin yeteneklerine göre resim yapmaktan örgü örmeye ve çeşitli el işlerine kadar uğraşları bulunuyor. Orada karşılaşıp selamlaştığımız herkes bizi görmekten mutlu oluyor. Onlarla ilgilenen personel de güler yüzleriyle bizi karşılıyor. Buradaki insanlar için illa parayla bir şey yapılmasının gerekmediğine dikkat çeken Şengül Kazan, “Burada iyi bakılıyorlar. Gençlere tavsiyem öğlen boş boş gezeceklerine gelip burada yatalaklara bir

10 Nisan 1969 yılından bu yana Muzaffer Kazan ile mutlu bir evlilikleri olduğunu belirten Şengül Kazan’ın iyilik serüvenine eşi de destek oluyor. Ev işlerini akşamdan halledip haftanın iki günü Darülaceze’nin yolunu tuttuğunu belirten Kazan, “Eşim ve kızım dayanamayacakları düşüncesiyle buraya hiç gelmediler ama oğlum birkaç defa geldi” diyor. Ev hanımı olan Şengül Hanım, ailesi tarafından okutulmuş olsaydı milletvekili olmayı istediğini de vurguluyor. bardak su versinler, onlarla sohbet edip hatırlarını sorsunlar. Ben şu anda 70 yaşındayım ayaklarım yere bastığı ve aklım çalıştığı her an buraya gelmeye devam edeceğim. Burası bana huzur veriyor. Boş işlerle uğraşmak yerine bu insanları görmeye gelmenizi tavsiye ederim” tavsiyesinde bulunuyor. Rehabilitasyon bölümünün üst katında dikim bölümündeki diğer gönüllü hanımların kahve teklifini kabul edip bir müddet onlarla oturup sohbet ediyoruz. Ayşe Hanım ve yanındaki genç hanım haftanın birkaç günü buraya gelip kurum sakinlerinin dikim işlerini yaptıklarını anlatıyorlar. İlk yıllarda çocuk bölümüne daha sık gittiğine ve bu insanlar için çok üzüldüğünü belirten Şengül Kazan, zaman içinde bu insanların da hayatlarının böyle olması gerektiği düşüncesini benimseyerek üzülmekten vazgeçtiğini vurguluyor. 41 yıllık süreçte burada birçok anı biriktiren Kazan aklında en çok yer eden anısını ise şöyle anlatıyor: “Aydınlı bir Suzan ablamız vardı ve ben onunla çok ilgilenirdim. 2016 yılının Haziran ayında benden kıymalı börek, sarma ve yağda yumurta istedi. Ben onları hazırlayıp ona yedirdim. Birkaç gün sonra yeniden buraya geldiğimde yatağı boştu. Ne olduğunu sorduğumda vefat ettiğini öğrendim. O eritme peynir severdi ara ara eritme peynir alıp onun ruhu için dağıtıyorum. Buradaki ihtiyaçları karşılamak için kendi ayırdığım bütçemin yanı sıra arkadaşlardan da para toplayarak bu insanların ihtiyaçlarını gidermeye çalışıyorum.”

RENKLİ YAŞAM

REHABİLİTE OLUYORLAR

EŞİ VE KIZI BİRLİKTE GELMEMİŞ

İSMMMO YAŞAM l 33


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.