Atilla coşkun uğur mumcu cinayeti e kitap

Page 24

(21) Ekspertiz Raporu; s. 1-3. (22) Ekspertiz Raporu; s. 3,4, 5. (23) Ekspertiz Raporu; s. 5. 58 Ote yandan, otopsi tutanağındaki saptamalar göz önüne alındığında, bombanın patlama şekline ilişkin polis değerlen-dirmesindeki pek çok saptama kuşku altında kalmaktadır. U-ğur Mumcu'nun arabasına tüm vücuduyla girdiği, koltuğuna oturarak vites kolunu oynattığı şeklindeki değerlendirmeler gibi. Gerçekten, Uğur Mumcu arabasına tam olarak girmiş miydi? Polis değerlendirmesine göre, patlamanın etkisiyle Uğur Mumcu ve oturduğu koltuk yerinden fırlamış, buna bağlı o-larak arabanın tavanı parçalanmıştır; yani Uğur Mumcu'nun başı arabasının tavanına büyük bir şiddetle çarpmıştır. Oysa otopsi tutanağındaki saptamalara göre, Mumcu'nun başında herhangi bir darp ve travma izi yoktur. Bu durum, Uğur Mumcu'nun, arabasına sağ ayağını ve kısmen gövdesini soktuğu bir sırada patlamanın gerçekleşmiş olabileceği olasılığını düşündürmektedir. Bunun anlamı ise açıktır; ya bomba uzaktan kontrollü olarak patlatılmıştır, ya da Uğur Mumcu'nun sağ ayağını arabanın içine sokup basmasına bağlı olarak gövdesinin sağladığı basınçla mekanik sistem düzeneği içerisindeki bomba patlatılmıştır. Yalnızca bu tek örnek bile, bombanın patlaması biçiminin tartışmalı olduğunu göstermektedir. Patlama artıklarının toplanması sırasındaki özensizliğin bir sonucudur bu. Acaba daha ne tür ipuçları ya da kanıtlar yitirildi? 59 SORUŞTURMANIN BİR BAŞKA BOYUTU Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcısı Nusret Demiral, patlamanın hemen ardından olay yerine giderek ilk incelemeleri yapmış ve soruşturmayı Ankara DGM Başsavcılığının yürüteceğini, üç savcı yardımcısının da bu iş için görevlendirildiğini kamuoyuna açıklamıştı. Soruşturmanın ilk adımlarını oluşturan patlama artıklarının toplanması, gerekli laboratuvar araştırmalarının yaptırılması ve yakalanan zanlıların sorgulanması gibi işlemler Ankara DGM Savcılığı'nın bilgi ve sorumluluğu altında yürütülmeye başlanmıştı. Ankara DGM Savcılığı, Ankara Emniyet Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan görevli birimler aracılığıyla soruşturmaya tümüyle yükümlenmişti. Tam bu noktada sormak gerekiyor. Cinayetin soruşturulmasına, niçin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı değil de, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcılığı el koymuştu? Görevli ve yetkili savcılık hangisiydi? Bir soruşturmanın, çeşitli adli kuruluşlardan hangisi tarafından yürütüleceği hukuk açısından üzerinde durulması gereken ciddi bir sorundur. 60 Bir soruşturmayı hangi kuruluşun yürüteceği Yargılama Hukuku alanına giren bir konudur; ve aynı zamanda kamu düzenini doğrudan ilgilendirmektedir. Yargı organının görevinin belirlenmesine ilişkin bu sorunun, soruşturmanın daha ilk adımında çözülmesi zorunludur. Özellikle de, olağan ve olağanüstü yargı kuruluşları arasında bir seçim yapılması söz konusu olduğunda, uygulanacak olan yasalar da değişik olabilecektir. O nedenle bu konu üzerinde, çok genel hatlarıyla da olsa, özel olarak durmakta yarar vardır. Hangi Savcılık Suçların soruşturulmasında hangi savcılığın ya da mahkemenin görevli ve yetkili olduğu, yasalarda düzenlenmiştir. Bu bağlamda, özel ve olağanüstü bir yargı kuruluşu olan Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin de görev ve yetkileri, bu mahkemelerin kuruluş yasalarında açıkça belirtilmiştir. Devlet Güvenlik Mahkemesi hangi tür suçların soruşturmasını yapabilir? Bu konuda hangi yasalarda özel düzenlemeler yapılmıştır? «Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nin Kuruluş ve Yargılama Usulleri


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.