Georg lukacs goethe ve çağı sel yayıncılık

Page 178

H Ö L D E R L IN 'IN H Y P E R IO N ’U

vcrengi” rötuşlarla Kierkegaard’m romantik, antikapitalist, akıldışıgizemci özelliklerini geliştirmeyi başarmışken, Z iegler’in makalesi herkesin bildiği kaba gerçeklerin arkasına saklanmış laf kalabalı­ ğından öteye gidemez. Alıntılarda somut her türlü şeyden ısrarla ka­ çınarak, yalnızca H ölderlin’in çağdaş kültüre (“burjuvazi”ye) mu­ halefetine ve bir cemaat biçimi özlemine odaklanır. Ve gerçek top­ lumsal temelini ve gerçek toplumsal içeriğini bildiğimiz bu özlemi eğip bükerek bunu Hitler özlemine, Üçüncü Reich öngörüsüne dö­ nüştürür. Özetle şöyle yazar: “Geleceğin cemaatinin oluşumuna ka­ tılma olanağı tanım adan insanlardan kendisini ayırm ak zorunda kalmak Hölderlin’in trajedisiydi. Zamanında yanlış anlaşılan, ama içinde geleceği bir kesinlik olarak taşıyan yalnız bir adam olarak kaldı. Yeniden doğuş ya da yeni Yunanistan isteği yoktu, ama Hellas’ta yaşadığı dönem in A lm anya’sında köreltilm iş olan yaşama karşı kahramanca bir Nordik tutumu, içinden geleceğin cemaatini çıkarabilecek tutumu yeniden keşfetmişti. Kendisini o dönemin di­ liyle ve anlayışıyla ifade etmek zorundaydı. İşte bu nedenle bizler, bugünün insanları, çağımızın deneyimiyle şekillenmiş olan bizler için onu düzgün bir şekilde anlamak çoğu zaman zordur. Ama bizim Reich’ın oluşumu için yürüttüğümüz mücadele, Hölderlin’in henüz zamanı gelmediği için ulaşamadığı aynı başarı için mücadeledir.” Nasyonal Sosyalist edebiyat tarihine uygulanabilir bir standartla bile ölçüldüğünde nesnel sonuç son derece acıklıdır; H ölderlin’i hemen hemen hiç anlamadığını Ziegler bizzat ağzından kaçırır. Nas­ yonal Sosyalist yazarlar Hölderlin imgesini Dilthey ve G undolf’ta bile olduğundan daha soyut hale getirmek, gerek toplumsal ve ta­ rihsel gerekse de bireysel özelliklerden daha da malırum bırakmak zorunda kalırlar. Alman faşistlerinin Höldcrlin’i, (yine son dönem ­ lerde tekrar tekrar iftiraya m aruz kalan) Georg Büchner’den hemen hemen hiç ayırt edilem eyen bir tür Romantik şairdir. B üchner de “kahramanca kötümserliğin” bir başkarakterine ve dolayısıyla Ni­ etzsche ve Baum lcr tarafından temsil edilen “kahramanca gerçek­ çiliğin” bir selefine dönüştürülmüştür. Tarihin faşist tahrifatında her fıgiir “kahverengi” hale gelir. 177


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.