15 Mart 2013

Page 11

HALKIN SESi

SEÇİME DOĞRU

“Belediyenin yüzü gülecek” Kadri Fellahoğlu, Le!oşalı’ya güven verecek bir yöne1m anlayışı sergileyeceklerinin sözünü verdi

CTP-BG’nin Le oşa Türk Belediye Başkan adayı Kadri Fellahoğlu ve Belediye Meclis üyesi adayları, belediyeyi ve belediyeye ait fidanlığı ziyaret ederek çalışanlar ile görüştü. Zor günler geçiren belediye çalışanlarını odalarında ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi alan Fellahoğlu, göreve geldiklerinde öncelikle belediye çalışanlarına sonra da Le oşalıya güven verecek bir yöne3m anlayışı sergileyeceklerinin sözünü verdi. Son iki dönemdir yaşananları kendisinin çok iyi bildiğine dikkat çeken Fellahoğlu, bu süreci belediye çalışanlarının yaşadığının al4nı çizerek ar4k bu kaderin değişeceğini söyledi. Belediyenin düşürülebileceği en dip noktaya düşürüldüğünü ifade eden Fellahoğlu, kendisinin ve ekibinin belediyeyi sürdürülebilirlilikten uzak bu yapıdan kurtarmak için kolları sıvadıklarını belir6. AHBAP-ÇAVUŞ İLİŞKİSİ BİTECEK CTP-BG'nin yerel yöne3mler vizyonunun ülkede bir marka olduğunu vurgulayan Fellahoğlu, par3sinin yöne6ği kurumlara gözü gibi bak4ğını, aldıkları sorumlulukların farkında olduklarını ve göreve geldiklerinde ahbap-çavuş ilişkisi ile değil yasaların rehberliğinde, belediyeyi adil bir şekilde yöneteceklerini sözlerine ekledi. Belediyenin son iki dönemde popülist yöne3m anlayışı çerçevesinde ekonomik akıldan uzak

Fellahoğlu, LTB çalışanlarını ziyaret e3

birçok uygulamaya gi6ğini söyleyen Fellahoğlu, yapılan borçlanmalar yüzünden belediyenin mali yapısının sürdürülebilir olmaktan çık4ğını ifade ederek ilk işlerinin bunu düzeltmek olacağını söyledi. CTP-BG LTB Başkan adayı Kadri Fellahoğlu, belediyeyi içinden düşürüldüğü durumdan kurtarmak için belediye çalışanları ve halkla birlikte ele ele verip çalışacaklarının al4nı çizdi. Fellahoğlu, “14 ayda belediyeyi normalleş3rme sürecini başlatacağız” dedi.

HAZİRAN 2014 LEFKOŞA’DA TARİHİ GÜN Borç yapılanmasına gidilmesinin kaçınılmaz olduğuna değinen Fellahoğlu, borçlarından dolayı bankalara yatan devlet gelirinin Haziran 2014'te serbest kalacağını ve bu tarihin Le oşa için çok önemli

Dereboyu, yeşile büründü

Le oşa'nın en işlek caddesi Dereboyu’nda seçim heyecanı başladı. İlk seçim bürosunu açan CTP-BG’liler caddeyi şölen havasına bürüdü. Le oşa için başlayan seferberliğin moral gecesi için gençler, gün boyu hazırlık yap4. Yaklaşık 200 kişinin ka4ldığı açılışta cadde adeta yeşile boyandı. Yoldan geçenlerin kornaları arasında gerçekleşen açılışta CTPBG’nin Le oşa Türk Belediye Başkan adayı Kadri Fellahoğlu alkışlarla karşılandı. Açılışta Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu ve Genel Sekreter Asım Akansoy ile çok sayıda par3 yöne3cisi yer aldı.

bir tarih olduğunu söyledi. Bir yıl içinde tahsilat oranlarının yukarılara çekileceğini belirten Fellahoğlu, bunu halka hizmet götürerek yasaların rehberliğinde, alacakların taksitlendirilmesi gibi finansal enstrümanlar kullanılarak gerekli kolaylıkların sağlanmasıyla yapılacağının al4nı çizdi. Kimsenin ekmek parasıyla oynamak gibi bir düşüncesinin olmadığını yineleyen Fellahoğlu, "İşe gelmeyenlerin dışında işten durdurma gibi bir niye3m yoktur. Zor günler yaşadınız, 8 Nisan'dan sonra belediyede iş disiplinini sağlayacağız. Herkes işe vak3nde gelip, vak3nde ayrılacak. Kimseye il3mas geçmeyeceğim. İşe gelen işleyerek maaşını alacak. İşe gelip işlemeden veya işe gelmeden maaş alma söz konusu olmayacak" dedi.

15 Mart 2013 Cuma

11

Gözlem

Serhat KOTAK

Kıbrıs konusunda Türk tarafının sergilediği düşündürücü yaklaşım

Baştan açıkça söyleyeyim: Kıbrıs konusu ile ilgili gelişmeleri yakından izleyen biri olarak bu günlerde kafam çok karışık. Yanlış anlaşılmasın, Rum tara nın yaklaşımı gayet açık aslında. Sorun Türk tara ndaki kafa bulandıran açıklamalar. Anastasiades seçimi kazanmadan önce bir dizi açıklamalar yap4 ve Kıbrıs konusuna nasıl bir yaklaşım göstereceğini açıkça belir6. Detaylarını birkaç yazımda verdiğim için genelde eski Rum poli3kasının devamını esas alan ama biraz daha kurnazca, ha5a sinsice yaklaşımlarla geliş3rildiğini söyleyebiliriz. Kıbrıs Türklerinin etra ndan bakarak Türkiye’yi muhatap almak eskiden beri Rumların yaklaşımıdır ama Anastasiades buna yeni boyutlar kazandırıp adeta Kıbrıslı Türkleri ekarte edecek yaklaşımlar sergileyeceğinin sinyallerini vermektedir. Ha5a gayet cüretli bir şekilde Dışişleri Bakanı aracılığı ile Türkiye’nin AB ka4lım sürecinin önünü açmak için Maraş’ın hemen Rumlara verilmesini bile isteyebildi. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kıbrıs Özel Temsilcisi Alexander Downer’a gelince ilginç bir yaklaşımla Anastasiades ile görüştükten sonra daha önce açıkladığı müzakerelerin tekrar başlama tarihini Rum lidere göre değiş3rdi. Önce Nisan’da başlaması için her tara ayağa kaldıran Downer, güney Le oşa’ya gidip yeni Rum liderle görüştükten sonra hemen tutumunu değiş3rdi ve Anastasiades’in ağzından konuşup önce ekonomik konuların ele alınacağından ancak Eylül’de bir değerlendirme yapılacağını açıkladı. Bunun ardından KKTC’ye gelip Cumhurbaşkanı Eroğlu ile görüşmekle kalmadı ve Toparlanıyoruz hareke3 lideri Kudret Özersay ve CTP Milletvekili Özdil Nami ile görüştü. Yani par3lerle resmi bir temas yerine kendi seç3ği iki kişi ile görüşerek eski dostlukları mı tazeledi yoksa Kıbrıs sorununu çözmeye çalışırken bu iki kişiden bir katkı mı bekliyor? Peki Kıbrıs Türk halkının gerisinin görüşleri? Anlaşılan onların seslendirilmesi Downer tara ndan önemli bulunmuyor. Öte yandan Türk tara na bak4ğımızda kimin ne dediği belli olmayan, söyleyene göre değişebilen bir “sebze çorbası” yaklaşımı olduğunu görürüz. Bence şu anda Türk tara nın Kıbrıs konusuna yaklaşımını kimse kesin olarak tanımlayacak durumda değil çünkü yetkililerin açıklamaları kafaları karış4rmaktan öteye gitmiyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Davutoğlu bu ana kadar müzakerelerin çözümle sonuçlanmamasının nedeninin takvim olmamasından kaynaklandığını söyledi. Yani ona göre eğer bir takvim olsa Rum tara aniden “çözüm” olarak gördükleri Türkleri Rum yöne3mi içerisine bir azınlık olarak katmak hedefinden vazgeçecekler ve adil bir çözüm için çalışacaklar. Bence takvim olsa da olmasa da Rumların hedefleri bellidir ve 40 yıldır değişmediğine göre yarın da değişmeyecek3r. Kaldı ki bunun değişmediğini de açıkça ifade etmektedirler. Türkiye AB Bakanı Egemen Bağış ise Çok çarpıcı ve sürpriz denebilecek kelimeler kullanarak yap4ğı son açıklamasında “Biz ar2k adanın birleşmesini, bütünleşmesini ve birlikte bir barış adası olarak dünyaya örnek teşkil etmesini is1yoruz” dedi. Bu şaşırtan çıkışa bir de “biz çözüm için ‘reset’ tuşuna basmaya hazırız” cümlesini ekleyerek kafalarda Kıbrıs konusundaki TBMM kararları orada dururken acaba Türkiye Cumhuriye3 Kıbrıs konusundaki yaklaşım ve hedeflerini değiş3rdi mi sorusunun oluşmasına yol aç4. Cumhurbaşkanı Eroğlu ise Anastasiades’in kendisine gönderdiği mektubun içeriğini bile saklıyor. Kendi mektubu “gel hemen görüşelim” dediğine göre cevabını saklamak niye? Herhangi bir konuda hedef açıkça tanımlanmıyorsa o hedefe ulaşmak için gereken yol haritası da ortaya çıkamaz ve açık denizde dalgalar arasında yalpalanan bir gemiye benzersiniz. Rum tara na bakıyorum, hedef belli. Lider değişir ama hedef değişmez. Tak3kler de aşağı yukarı ayni ama hede"en ödün vermeden arada sırada tak3kleri tekrar gözden geçirip yollarına devam ediyorlar. Ya biz? Bir gün KKTC bağımsız bir devlet olarak yerini almalıdır diyoruz, başka gün “adil ve kalıcı bir çözüm için” müzakereye oturuyoruz. Bu da yetmezse hedef olarak adanın birleşmesini açıklayanlar oluyor. Birisi de çıkıp esas hedefin ne olduğunu açıklasa da biz de bilsek olmaz mı?


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.