EG 121. sayı

Page 33

ayaklanma patlak verdi. Kasım ayının başından itibaren asker konseyleri kurulmaya başlandı. Birçok yerde işçi konseyleri kuruluşu da sürüyordu.

Aynı günlerde Bağımsız Alman Sosyal Demokrat Partisi (USPD; SPD’den 1917’de ayrılan savaş karşıtlarının kurduğu parti) Berlin temsilcileri, DİT ve Spartakistler bir ayaklanma planı hazırladılar ve tarih olarak 11 Kasım’ı belirlediler. 9 Kasım'da Berlin’de genel greve gidildi ve sokakları silahlı işçi ve askerler doldurdu. Hükümetle pazarlığını imparatorun çekilmesi üzerine yapan SPD, gelişmeler karşısında hareketi destekliyor gibi görünmek için hükümetten çekildi.

Ardından imparator’u ikna eden SPD, Cumhuriyet’i ilan ederken USPD’yi de hükümete katarak tarafına çekmeyi başardı.

Bu gelişmelerden iki saat sonra Karl Liebknecht sarayın balkonundan “Sosyalist Cumhuriyet” in kurulduğunu açıkladı. Bu haliyle ikili bir iktidar ortamı oluştu: Bir yanda USPD ve SPD’nin kurduğu “Halk Temsilcileri Konseyi”, diğer tarafta İşçi ve Asker Konseyleri. Ancak bu süreçte karşı devrimin güçlenmesine engel olacak devrimci dönüşümler sağlanamadı.

1918 yılının son aylarında Berlin İşçi ve Asker Konseyleri üyeleri hakkında tutuklama kararı çıkması ayaklanmalara neden oldu. Spartakistlerin başını çektiği olaylara müdahale eden SPD’li Otto Wels, kitlenin üstüne ateş emri vererek 14 kişinin

ölümüne yol açtı. Ardından USPD konseyden çekildiğinde Halk Temsilcileri konseyi de, İşçi ve Asker Konseyleri de yalnızca SPD'den oluşuyordu. Bu dönemde işçi sınıfının devrimci mücadelesini yükseltmek için Spartakistler Birliği diğer sol gruplarla birlikte KPD’yi (Alman Komünist Partisi) kurdu.

4 Ocak günü USDP'li Berlin polis şefinin görevden alınması yeni bir ayaklanmanın alevlenmesine neden oldu. Hükümetin tutumunu protesto etme kararı USPD, KPD ve Devrimci İşçi Temsilcileri tarafından hükümeti devirmek için genel grev ve gösteriye dönüştürüldü. Devlet aygıtlarının bir kısmının ele geçirildiği bu dönemde Devrimci Komite, hükümetin devrilmesi konusunda tereddüt yaşamaktaydı. SPD ise karşıdevrim saldırısında gecikmedi ve 13 Ocak günü askerleri ve Freikorps (Gönüllü Birlikleri)'ni göndererek devrimcileri katletti. Alman Devrimi'nde öncü rolü olan iki komünist önder Rosa Luxemburg ve Karl Liebknecht ise 15 Ocak'ta öldürüldü. Onların katledilmesi, sosyal demokrasi tarafından işçi sınıfına karşı işlenen en büyük ihanetlerden birinin son halkasıdır. Komünist önder Rosa Luxemburg'un da söylediği gibi, işçi sınıfının nihai amacına ulaşması için bir devrim olacaksa, bu, kapitalizme karşı göğüs göğüse verilecek olan bir sosyalizm mücadelesiyle olacaktır.

“Sıkı durun! Kaçmadık. Yenilmedik... Çünkü Spartaküs ateş ve ruh demektir, yürek ve can demektir, proleter devrimin iradesi ve eylemi demektir. Çünkü Spartaküs zafer özlemini, sınıf bilinçli proletaryanın mücadele azmini temsil etmektedir... Bunlar elde edildiği zaman, biz ister yaşayalım, ister yaşamayalım, programımız yaşayacaktır ve kurtulan halkların dünyasına egemen olacaktır. Her şeye rağmen.” Karl Liebknecht

33


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.