Aykiri kus sayi 1

Page 14

David Lynch Diyor ki Müzik: The Elephant Man (Fil Adam) filmi üzerinde çalýþtýðým günlerden birinde radyo dinliyordum. Birden Samuel Barber'ýn Yaylýlar için Adagio isimli eseri çalýnmaya baþladý. Hiçbir müzik filmin son sahnesi ile bundan daha iyi örtüþemezdi. Prodüktörümüz Jonathan Sanger'dan bu müziði bulmasýný rica ettim. Geldiðinde yanýnda parçanýn dokuz farklý kaydý vardý. Hepsini dinledim, hiçbiri radyoda dinlediðim gibi deðildi. Jonathan gitti ve bir sürü kayýt ile geri döndü. Dinledim, dinledim. Nihayet André Previn'in versiyonuna denk geldim. "Ýþte bu!" dedim. Müzik film ile iç içe geçmeli, onu daha da geliþtirmeli. En sevdiðiniz þarký bile olsa çoðu zaman iþe yaramaz. Sahne ile müzik iç içe geçtiðinde bunu hissedersiniz. Sahne büyür, büyür. Sinema: Sinema aslýnda bir dildir. O dili konuþarak çok þey anlatabilirsiniz: büyük þeyler, saçma þeyler. Kelimelerle aramýn pek iyi olduðunu söyleyemem. Sinemanýn kendi dili var. Bu dili kullanarak kelimeler ile anlatýlabilecek olanlardan fazlasýný anlatabilirsiniz. Bu dilin içinde zamanýn akýþý var, diyaloglar, müzik, ses efektleri ve daha bir sürür enstrüman var. Baþka hiçbir biçimde ifade edemeyeceðiniz duygu ve düþünceyi izleyicinize geçirebilirsiniz. Sinema büyülü bir araçtýr. Aklýma bir film fikri geldiðinde bunu sinema dilinde nasýl ifade edebileceðimi düþünmek benim için, aþka benzeyen bir duygu. Soyutlamalara izin veren öykü fikirlerine bayýlýyorum. Fikirler: Fikir bir düþünce biçimidir. Öyle ki aklýnýza ilk geldiðindeki hali düþünebildiðinizden daha fazlasý ile doludur. Bir kývýlcým gibi belirir. Çizgi romanlarda bir fikir yakalandýðýnda tepesinde bir ampul yanar. Gerçek hayatta da böyledir, bir anda gelir fikir. Eðer bütün bir film tek seferde akla gelseydi bu harika bir þey olurdu. Ancak bana parçalar halinde geliyor. Ýlk parça sanki "Rosetta Taþý" gibidir. Sanki bir bulmacanýn gizemini ele veren parçasýna benzer. . Blue Velvet, (Mavi Kadife) filmine dair ilk fikir þuydu: kýrmýzý dudaklar, yeþil bahçeler ve Blue Velvet þarkýsýnýn

Bobby Vinton versiyonu. Ýkinci fikir ise çimenlerin üzerinde atýlý bir kulaktý. Geri kalaný bunlardan çýktý. Rüyalar: Rüyalardaki mantýða ve zamanýn akýþýna bayýlýrým. Ama rüyalarým pek iþime yaramaz, ben fikirlerimi genellikle müzik dinlerken ya da yürüyüþ yaparken yakalarým. Ama Blue Velvet'in senaryosu üzerinde çalýþýrken, dört farklý taslak yazmýþtým ve hepsinin finalinde problem vardý. Derken bir gün kendi ofisimden çýktým, yandaki ofisteki biri ile görüþmem vardý. Ýçeriye adým attýðým anda bir gece önceki rüyamý anýmsadým, sekreterden bir kaðýt rica ettim. Yazmaya koyuldum, rüyamda üç minik detay vardý ve her þeyi çözmüþtü. Rüyalarým þimdiye kadar bir kez iþime yaradý. Angelo Badalamenti: Blue Velvet'i yaparken tanýþtýk ve o günden beri bütün filmlerimin müziðini o yazdý. Onunla çalýþma biçimiz þöyle: beraberce piyanonun önünde otururuz, ben konuþurum Angelo bir þeyler týngýrdatýr. Sözcüklerimi müziðe tercüme eder. Bazen, dediklerimi özümseyemediðinde, çaldýðý da bir þeye benzemez. O zaman "Yok Angelo, olmadý" derim. Sözcüklerimi biraz deðiþtiririm, o da notalarýný deðiþtirir ve böyle, böyle bir þeyler yakalar. "Tamam" derim "iþte bu!" Kayýp Otoban: Barry Gifford'la beraber Lost Highway (Kayýp Otoban) filminin senaryosunu yazarken kafamý O. J. Simpson duruþmasýna takmýþtým. Film bir biçimde, bu dava süreci ile ilgili oldu. Aklýmýn almadýðý, adamýn hala gülebiliyor,olmasýydý. Yaþadýk-larýný kafaya takmaksýzýn gidip golf oynuyordu. Bir insan bir þey olmamýþcasýna nasýl normal yaþantýsýný sürdürebilir diye düþünüyordum. Sonra bazý insanlarýn kendilerini korkutan þeylerden kaçmak için zihinlerinin onlarý aldatmasýný ifade eden þu güzel psikoloji terimini buldum "psikojenik füg". Lost Highway bir anlamda bununla ve hiçbir þeyin ilelebet gizli kalamayacðý ile ilgilidir diyebilirim. Mulholland Drive: Bu aslýnda bir TV dizisi olacaktý. Sonu açýk býrakýlmýþ bir pilot bölüm çektik. ABC kanalýndaki karar verecek olan kiþinin sabahýn en yoðun saatlerinde, müthiþ bir telefon trafiði içinde bu bölümü izlediðini sonradan öðrendim. Gördüklerinden

çok sýkýlmýþ, iþte dizi de böyle reddedildi. Sonradan bunu bir film haline getirme þansýný yakaladým. Anahtar ve Gizemli Kutu: Kutu var da, herkesin anahtarý baþka. Inland Empire: Bir gün, sokakta Laura Dern ile karþýlaþtým. Görüþmeyeli uzun zaman olmuþtu. Meðer artýk komþuymuþuz. Dedi ki; "Yeniden beraber bir þeyler yapsak ya". "Kesinlikle yapalým. Sana göre bir rol yazarým. Belki sadece internet için deneysel bir þeyler yaparýz." dedim. Hemen "Olur" de-yince on dört sayfalýk bir monolog yazdým. Yetmiþ dakikalýk bir çekim yaptýk. Performansý olaðanüstüydü, bu kaydý internette yayýnlayamazdým. Oradaki karakterin bir sýrrý vardý ve daha fazlasýný çekmemiz gerekirdi. Ýsim: Filmin oluþma aþamasýnýn baþ-larýndaydýk, bir gün Laura Dern ile konuþurken, eþi Ben Harper'ýn Los Angeles'taki Inland Empire’dan olduðunu öðrendim. Birkaç dakika sonra "filmimizin adý Inland Empire" dedim. Anne ve babamýn Montana'da ahþap bir dað kulübeleri var. Abim bir gün oraya gittiðinde dolaplardan birinin arkasýnda bir kartpostal albümü bularak bana gönderdi. Ýlk sayfadaki fotoðrafýn altýnda "Inland Empire" yazýlýydý. Pelikülün Ölümü: Pelikül benim için bitmiþtir, ölmüþtür. Artýk dijital kameralar ,ile kayýt yapýyorum. Denemelerimi web sitemde yayýnlýyorum. Otomatik odaklý, 40 dakikalýk çekimler yapabiliyorlar. Çok hafifler. Ne çektiðini anýnda görebiliyorsun. Çektiklerini anýnda bilgisayara aktarýp üzerlerinde çalýþabiliyorsun. Her gün binlerce özellik keþfediyorlar, çektiklerinin ve sesin üzerinde oynayabiliyorsun. Film çe-kerken aktörlere komutlar verebiliyorsun. Yarýda kesilmedikleri için rollerini daha baþarýlý canlandýrýyorlar. Komut seslerini ise daha sonra silip atabiliyorsun. Böylelikle onlarýn rollerini daha içselleþtirmelerini saðlýyorum.

"Rosetta Taþý" M.Ö. 196 yýlýnda yazýlmýþ bir taþtýr. Üzerinde ayný bilgi üç farklý dilde yer almaktadýr. M.S.1799 yýlýnda Nil Deltasý'ndaki köylerden biri olan Rosetta (Raþit) Köyü'nde bulunmuþtur.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.