TÜRKİYE SU KAYNAKLARINA GENEL BAKIŞ

Page 1

TÜRKİYE SU KAYNAKLARINA GENEL BAKIŞ GİRİŞ Ülkemiz, Dünya kuzey yarımküresinde orta kuşakta yer alan ve denizden ortalama yüksekliği 1100 m olan bir ülkedir. Yüzölçümü; karaların 0,778/149,5=0,0052’sini, 1 yılda düşen ortalama yağış ise Dünyada karalara düşen yağışın 501/96.000=0,0052’sini teşkil etmektedir. Yani, yüzölçümü büyüklüğümüz ile 1 yılda almış olduğumuz yağış miktarının, Dünya ortalamalarına oranları eşit bulunmaktadır. - Ülkemizde ortalama yağış, 644 mm, maksimum yağış Doğu Karadeniz Bölgesinde 3000 mm (ekvator iklimi), minimum yağış İç Anadolu Bölgesinde 300 mm (çöl iklimi) dir. Bu rakamlardan görüleceği üzere Ülkemizde bölgeler yağış açısından büyük farklılıklar göstermektedir. - Kullanabileceğimiz su miktarımız 186.05 milyar m3 olup, bugün için kişi başına düşen su miktarı 186.05 milyar m3/71.500.000=2600 m3/kişidir. Bu rakam nüfus artışı dolayısıyla gelecekte daha da azalacaktır. Bugün için Ülkemiz kişi başına 3000 m3 ten az suya sahip olduğu için su kıtlığı çeken Ülkeler sınıfına girmektedir. Sınırlarımızı aşan su miktarı ise, Fırat + Dicle Nehirlerinde 52,94 milyar m3/yıl, Çoruh Nehrinde 6,3 milyar m3/yıl ve Aras Nehrinde 4.63 milyar/yıl olup, sınırlarımızdan çıkan toplam su miktarı 63.85 milyar m3/yıl, Ülkemize giren su miktarı ise Asi Nehrinden 1.17 milyar m3/yıldır. Sınıraşan sular olarak 62.86 milyar m3/yıl düzeyindeki su varlığımız ve bu sular üzerinde çeşitli ulusların talepleri sebebiyle kişi başına düşen su varlığımız daha da azalmaktadır. Sonuç olarak; 1- Su varlığımız yeterli değildir ve gelecekte daha da yetersiz olacaktır. 2- 2009 yılı itibariyle sularımızdan ne kadar yararlanıyoruz? Sorusunu cevaplayacak olursak; sulama sektöründe kullanım %63 bürüt, %41 net, enerji sektöründe kullanım %36 net, ve içmesuyu-endüstri suyu sektöründe kullanım %27 nettir. Bu rakamlardan bugün için sularımızdan yeterince faydalandığımızı söyleyemeyiz. 3- Suların zararlarından ne ölçüde korunabiliyoruz? Devlet tarafından alınan tedbirler ile taşkınlar ülke çapında önemli ölçüde önlenmiştir. Ancak taşkınların küresel iklim değişikliği nedeniyle özellikle kuzey bölgelerimizde artışlar göstermesi, bu konuda henüz yeterli olduğumuzu söylememize imkan bırakmamaktadır. 4- Sularımızı ve toprağımızı koruyor muyuz? Bu konudaki gerçekler son derece olumsuzdur. Sularımızı sürekli olarak kirletiyoruz ve toprağımızı yeteri kadar korumuyoruz. Sulamada yapmış olduğumuz hatalar ve erozyon sorunlarını çözemeyişimiz geleceğimizi riske sokmaktadır. Bu ifadeler aşağıda sunulan çalışmanın bir özetidir.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.