rulu) üyeliğine getirildi. Doğu i llerindeki kaynaşmaya ve toprak anlaşmazlıkianna çözüm yolu bulmakla görevlen dirilen kurul yola çıkmadan, 3 1 Mart Olayı patlak verdi ( 1 3 Nisan 1 909). Ayaklanmayı bastırmak üzere Ayastefa nos'a (Yeşilköy) gelen Hareket Ordusuna katılan Cemal Bey, ortalık yatıştıktan sonra Üsküdar mutasarrıflığına atandı . ( Bu görevi sırasında " gecelik entari ile sokağa çık ma yasağı " getiren Cemal Bey, dönemin miza h dergilerine konu olmuştu.) Çok geçmeden de, Çukurova'da çıkan Türk-Ermeni çatışmasının sona erdirilmesi ve bölgede dü zenin sağlanması amacıyla Adana valiliğine " teşkilatçı ve disiplinci" kişiliğiyle tanınan Cemal Bey getiri ldi. Burada özellikle " Ermeni sorunu" ile uğraşan Cemal Bey, hastalı ğı nedeniyle 1 91 O yılı sonunda İstanbul'a gelmek zorunda kaldı. Adana'ya dönüşünden kısa bir süre sonra da Bağ dat valiliğine getirildi ve 14 Ağustos 1 9 1 l 'de yeni görevi ne başladı. Burada bir yandan Arap aşiretlerinin çıkardığı isyanla ve aşiretler arasındaki kaynaşmatarla ilgileniyor, bir yandan bayındırlık eserleri yapımına hız verilmesi için çalışıyordu. Trablusgarp'ta Türk-İtalyan savaşı başlayınca, dönemin kimi genç subayları gi bi, savaşa katılmak üzere İstanbul'a başvurup izin istediyse de, izin alamadı. Ancak, Said Paşa nın başında bulunduğu İttihat ve Terakki hükümetinin 4 Temmuz 1 9 1 2'de çekilmesi üzerine o da Bağdat valiliğinden istifa edip İstanbul'a döndü. Bu sıralarda Birinci Balkan Savaşı başlamıştı. Cemal Bey, katıldığı Balkan Savaşıyla ilgili anılarını Fransızca Illustra tion dergisinin Türkiye muhabirieri Georges Remond ile Alain de Pennrun'a anlatmış; bu anılar, 1 9 1 4'te Paris'te ya yımlanan Sur /es Lignes de Feu (Ateş Hatlarında) adlı ki tapta yer almıştır. Behçet Cemal'in bu kitaptan özetiediği kadarıyla, anıları aşağıya aktarıyoruz: " 2 1 Eylül 1 9 1 2 'de Konya Redif Fırkası komutan vekil liğine atanan Kurmay Yarbay Cemal Bey, seferberliğin hız-
2