Best Life

Page 43

RÖPORTAJ

“Bir oteli açıp kapatmak, bir oteli bir yıl boyunca çalıştırmak kadar maliyetlidir”

Merit Otelleri Yönetim Kurulu Başkanı

Reha Arar D

ünyanın birçok noktasında enteresan krizler yaşıyoruz. Mesela bundan 4 sene evvel Güney Kıbrıs’ta bir kriz olacağını düşünmemiştim. İş yoğunluğumuz daha çok Kuzey Kıbrıs’ta olduğu için, Güney Kıbrıs bizi çok yakından ilgilendiriyor. Bildiğiniz gibi bu sene komşumuz Güney Kıbrıs’ta çok ciddi bir kriz yaşanıyor. Aslında bu kriz uzun zamandır varlığını hissettiriyordu. Son birkaç yıldır başka ülkelerde de bu duruma şahit olduk. Avrupa’da da çeşitli krizler yaşandı, yaşanıyor. Bence şuan Amerika’da da büyük bir kriz var. Bu kriz tabi parasal bir kriz değil, terör krizi. Bu terör krizi bir müddet sonra ekonomik krize de dönüşebilir. Özellikle diğer ülkelerden ciddi oranda turist çeken ül-

kelerdeki kaos ve terör, turist sayısında ciddi düşüşe sebep olur. Hatırlar mısınız bilmem ama Antalya’da bir dönerci dükkanına bomba atılmıştı ve o bombadan sonra Türkiye’ye gelen turist sayısında ciddi bir düşüş görülmüştü. İşte bütün bunlar turizmin cilveleridir. Bir gün duayen bir turizmci ile sohbet ederken bana turizm bir serçe gibidir, hem de çekingen bir serçe gibidir demişti. En ufak bir şeyde hemen kaçar... Aslında biz gelirinin belli bir boyutunu turizmden sağlayan bir ülke olarak bu konuda çok hassas davranmalıyız. Çünkü biliyorsunuz 2023 yılında Türkiye’nin turizm hedefi 55 milyon turist ve 55 milyar turizm geliri. Bu son derece iddialı bir rakam. Bunun alt yapısını çok iyi hazırlamak gerekir. Türkiye, turizm konusunda son 30 yıldır çok büyük bir gelişme kaydetti. Bunu aslında rahmetli büyüğüm ve benim yetişmemde emeği olan Sayın Turgut Özal’a borçluyuz. 1980’lerde Antalya’da hatırladığım kadarıyla Koç Grubu’nun bir oteli vardı. Başka hatırlamıyorum. Antalya’da sadece bir otel... Bugün ise, Antalya’daki otel sayısını sormayın! Her gün değişiyor, artıyor. Otellerin hepsi de 7-8 ay boyunca dolu. Bu çok büyük bir olgudur. Turizm çeşitliliğine gelince; Türkiye’de bir dönem deniz-kum-güneş turizmi hakimdi, tıpkı Kıbrıs’taki gibi. Ama bugün şöyle bir bakacak olursak; Kaplıca Turizmi, Golf Turizmi, Trekking Turizmi, Sualtı Turizmi, Mavi Yolculuk Turizmi, Kongre Turizmi, Bayi Toplantıları Turizmi, Bölgesel Organik Gıdalar Festivalleri, Cruise Turizmi... Türkiye’de çok ciddi bir turizm çeşitliliği var. Artık Türkiye’nin turizm treni tıpkı Eskişehir-Ankara treni gibi süratli şekilde gidiyor. Yeter ki biz bunun önüne bir taş koymayalım. Kıbrıs’ta ise durum biraz daha farklı. Kıbrıs’ta turizmin çeşitlenmesinde Merit Grubu’nun rolü yadsınamaz. 2003 yılında Kıbrıs’a gittiğimde karşımda deniz-kumgüneş turizmi ve talih oyunları turizmi vardı. Bugün ise, Kıbrıs turizminin %23’ü kongre turizminden oluşuyor. Bunun öncülüğünü yapan Merit Grubu Yönetim Kurulu Başkanı olmaktan onur duyuyorum. Çünkü biz ilk kongre merkezini yaptığımız zaman çok fazla eleş-

tiri aldık. “Kıbrıs’ta kongre merkezi mi olur?” yaklaşımları ile karşılaştık. Oysa bugün bizim kongre merkezimiz diğerlerinin yanında çok küçük kaldı. Bizden sonra Kıbrıs’ta çok daha büyük kongre merkezleri yapıldı. Artık kongre karar vericileri, Akdeniz Bölgesi’nde yapılacak bir Kongre için Kıbrıs fiyatları olmadan karar vermiyorlar. Merit Grup olarak kongre turizminden sonra çeşitliliği arttırmak için lüks turizmini Kıbrıs’a getirdik. Bunun için Royal Oteli’ni hizmete sunduk. Bunun yanında zaman içinde trekking turizmi de yayıldı. Doğa turizmi, sualtı turizmi ve gastronomi turizmi gelişti. Tüm bunların yanı sıra turizm artık 12 aya yayılmalı. Ama bazı alanlarda bunu yapmak maalesef çok güç. Mesela Kayak turizmi. Her ne kadar suni kar ile bu denenmeye çalışılsa da, suni kar aynı atmosferi veremiyor ne yazık ki... Ancak, Sevgililer günü, anneler günü, babalar günü, sömestre tatilleri gibi özel günler turizmi hareketlendirmek için önemli fırsatlar sunuyor... Türkiye’de her yerde sömestr aynı tarihlerdedir. Hâlbuki Fransa’da sömestr bölgeseldir. Sömestr dönemi A Bölgesi’nde 1-15 Şubat tarihleri arasında ise, B Bölgesi’nde 1528 Şubat tarihleri arasındadır. Böylece hem fiyatlar yükselmez, hem de devamlılık sağlanır. Türkiye’de ise sömestr tatilinde Uludağ’da tatil yapmak isterseniz astronomik rakamlar ile karşılaşırsınız. Ama sömestr dönemi bittikten sonra fiyatlar düşer. Hâlbuki sömestr dönemini 3 aya yayarsanız, her dönem kazanırsınız. Bunun gibi çalışmalar yapmak gerekiyor. Turizmi 12 aya yayarsanız hem istihdam sağlar, hem de istikrarlı bir gelir kaynağı elde etmiş olursunuz. Bir oteli açıp kapatmak, bir oteli bir yıl boyunca çalıştırmak kadar maliyetlidir. Röportaj: BEGÜM AY NİSAN-MAYIS 2013

Fotoğraf: BARIŞ ÖZKAN

www.bestlifeturkey.com 43


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.