Evrimcilerin yanılgısı 1

Page 3

3

yöntemlerle açıklanması gereken bilinmezleri açıklamaya kalkışınca, ya komik duruma düşer ya da zamanla savunduğu alanı –temel bilimler karşısında- gittikçe daraltmak zorunda kalır. Sonuçta da savunduğu inanç sistemini zayıflatır. Kilise bunun farkına vardığı için, 4-5 yıl önce bu alandan tümüyle çekildi. Güney Kore’de orada geçerli olan din ile evrim kavramını karşı karşıya getiren batı kaynaklı kışkırtmalar sonucu, Güney Kore’nin yüzde ellisi Hıristiyanlığa geçmiş durumda. Birçok ülkede ve keza ülkemizde aynı oyunun oynandığına ilişkin güçlü belirtiler var. Ancak bir bilim adımı olarak Tanrı kavramı ve din, Evrim Kuramı ya da düşüncesi ile çelişmez ve çatışmaz dediğinizde, sizin bilimsel yönteminizi ya da yorumlama yeteneğinizi yeniden gözden geçirmeniz gerekir. Kaldı ki böyle bir açıklama ile toplumu, sorunun en can alıcı noktasını çözmeden uzaklaştırmış oluyorsunuz. Bu bilim adına bağışlanamayacak bir davranıştır. Ancak bu ülkede kime sorarsanız sorun, bu yazıyı okuyan Siz sayın meslektaşlarım da, benim bu yazdığıma büyük ölçüde katılmayacaklardır. Savunmaları da şöyle olacaktır: Toplumun en az ortada kalan bir kesimini çekmek için böyle bir çatışmanın olmadığını söylemek gerekir. Böylece bunları aydınlatmak ve yanımıza çekmek daha kolay olur. Bunu kaç kişi başardı bilemiyorum; başardıkları konusunda da kuvvetli kuşkularım var. Ancak, evrim kavramının ve bilimsel düşüncenin kalbine bir hançer sapladıklarını söyleyebilirim. Buradaki karşıtlık da ilginçtir. Yaratılışçılar hiçbir kuşkuya ya da korkuya kapılmadan açık açık düşüncelerini söylerken, evrimcilerin bir suç işliyorlarmış gibi, amiyane bir ifade ile kıvırarak konuşmalarını da anlamak mümkün değil. Evrimcilerin bir yanılgısı da, konuşma sırasında sürekli birilerinin kitaplarından ya da araştırmalarından ya da bulgularından bahsederek ileri sürdüğü konunun bilimsel olarak kanıtlandığı izlenimini yaratma çabasına girmeleridir. Bu, ancak o kişinin o konuda çok okuduğuna bir işaret olabilir; karşı tarafı ikna etmeye yetmiyor. Çünkü niteliği farklı iki yazılı şey karşılaştırılıyor. Birisi, zaman içinde değişebilir bilgileri içeren bilimsel kitaplar ya da yayınlar; diğeri bizzat Tanrı’nın buyruğu ile yazılmış olan hiçbir cümlesinin değiştirilemez olduğuna inanılmış kitaplar (ya da kitap). Dini bütün bir insanın hangisine inanmasını beklersiniz? Tanrı kelamını bırakıp, kullarınkine mi? Nitekim bir televizyon kanalında


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.