İnsanlara Tapınma Dini

Page 99

Harun Yahya (Adnan Oktar)

şi bu dünyevi kayıplar yerine inançlarından ve dolayısıyla ibadetlerinden tavizler verme hatasına düşer. Çünkü genel olarak, insanların Allah'ı tanımadığı ve din konusunda cahil oldukları toplumlarda din ahlakı tamamen yanlış tanıtılmaktadır. Sözde dünyaya kapalılık, çağ dışı olmak ya da dünyadaki her türlü gelişmeye karşı tavır alıp binlerce yıl gerisinde bir hayatın özlemi içinde yaşamak gibi gerçekle hiçbir bağlantısı olmayan tanımlarla eş anlamda tutulur. Dindar insanların da böyle bir dünya görüşüne sahip olduğu ön yargısı hakim olur. Bu yanlış tanımlama bazı insanların dinden ve dindarlardan çekinmesine neden olur. Dolayısıyla bu kişiler din ahlakını öğrenmekten de uzak kalırlar, Allah'a inandıkları halde toplum tarafından bu şekilde bir insan olarak tanınmak istemedikleri için imanlarını gizli tutarlar. İnsanların gerçeği öğrendikleri takdirde kendileriyle olan bağlarını koparacaklarını, bunun sonucunda maddi ve manevi zarara uğrayacaklarını zannederler. Oysa gerçekten Allah'a iman eden bir insan Kuran'ın özünü kavrar. Allah'ın kullarından neler isteyip neler istemeyeceğini çok iyi bilir. Gerçek Müslümanların, yukarıda yer verilen tanımlardan çok farklı bir anlayış ve kavrayış içinde olduklarını anlar. Din ahlakının insanı fıtratına çevirdiğini, tüm dünya ve ahiret nimetlerini inananların önüne serdiğini anlar. Nitekim Kuran'da Allah insanları cehaletten ve cahilce hükümler vermekten sakındırır. Ayette şöyle buyrulmaktadır: Onlar hala cahiliye hükmünü mü arıyorlar? Kesin bilgiyle inanan bir topluluk için hükmü, Allah'tan daha güzel olan kimdir? (Maide Suresi, 50)

97


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.