KARŞILAŞTIRMALI DİNLER TARİHİ

Page 166

8.ÜNİTE 3. Dinler Arası Diyalog Dinler arası diyalog, günümüzdeki farklı din mensupları arasında öne çıkan önemli konulardan biridir. Kelime olarak diyalog, iki veya daha fazla kişinin karşılıklı konuşması demektir. Dinler arası diyalog ise farklı dinlere mensup insanların, inanç ve fikirlerini zorla birbirlerine kabul ettirmeden fikir alışverişinde bulunabilmesi, yaşanan sorunlar üzerinde konuşabilmesi ve iş birliği yapabilmesidir.2 Dinler arası diyalog ifadesinde kastedilen husus dinlerin değil, din mensuplarının birbirleriyle diyalog hâlinde olmalarıdır. Bu nedenle dinler arası diyalog hem insani bir faaliyettir hem de ahlaki bir ilişkidir. İçinde yaşadığımız bu yüzyılda bilim ve teknolojinin gelişmesi, iletişimin yaygınlaşması ve ülkeler arasındaki sınırların kalkması farklı kültür ve dinlere mensup insanları birbirlerine daha da yakınlaştırmıştır. Küreselleşen dünyamızda insanlar farklılıklarla daha sık karşılaşmaktadır. Birlikte yaşamanın artık bir zorunluluk hâline geldiği günümüzde dinler arası ilişkiler giderek önem kazanmaktadır. Bu nedenle insanların barış ve uyum içinde yaşayabilmeleri için birbirlerinin inanç, fikir ve yaşayışlarına saygı göstermeleri gerekir. Bunun için de insanların önyargılardan arınarak birbirlerini tanımaları şarttır. Bu barış ve hoşgörü ortamının oluşturulmasında ise dinler arası diyaloğun önemli katkıları olacaktır.

NOT EDELİM Dinler arası diyaloğun kaynağı Hristiyan Katoliklerdir. Katolikler, 1962-1965 yılları arasında üç yıl devam eden II. Vatikan Konsülü’nde Hristiyanlık dışındaki dinlerin mensuplarıyla diyaloğa girilmesini kararlaştırmışlardır. Bu konsülde, başta Yahudiler ve Müslümanlar olmak üzere diğer dinlerin mensuplarından saygıyla bahsetmişler ve onların inançlarını Hristiyanlık açısından övmüşlerdir. Ayrıca diğer dinlere ve mensuplarına saygıyla yaklaşılması, onlarla diyaloğa girilmesi konusunda Hristiyanlara tavsiyede bulunmuşlardır. Katolikler dinler arası diyaloğu gerçekleştirmek için çeşitli birimler oluşturmuşlar ve uzmanlar yetiştirmişlerdir. Papa VI. Paul 1964 yılındaki bildirisinde kilisenin içeride ve dışarıda herkesle diyaloğa girmesi gerektiğini ve kilisenin bütün insanlık için olduğunu bildirmiştir. Papa, dinler arası diyaloğun bütün insanları kurtuluşa ulaştırma amacını taşıdığını belirtmiştir. Günümüzde Katolik Hristiyanlar çeşitli birimler ve uzmanlar vasıtasıyla dünyanın her yerinde diyalog girişiminde bulunmaktadırlar. Fakat Hristiyanların geçmişteki misyonerlik faaliyetlerini unutmayan diğer dinlerin mensupları, Katoliklerin bu girişimlerini şüpheyle karşılamaktadırlar. Bunun bir misyonerlik faaliyeti olmasından endişe etmektedirler.

Yeryüzündeki bütün dinlerin kendi inanç ve görüşlerinin en doğru ve en güzel olduğunu iddia etmeleri tabii bir durumdur. Ancak bu durum farklı dinlere mensup insanların barış ve hoşgörü içinde yaşamasına engel değildir. Bütün dinlerin öteki inançların da varlığını kabul etmesi, farklı din mensuplarının birbirlerinin inanç ve ibadetlerine saygı göstererek birlikte yaşamalarını mümkün kılmaktadır. Böyle bir ortamda hiç kimse inancından dolayı kınanmayacaktır. Her din mensubu kendi dinini serbestçe yaşayabilecek ve başkalarına anlatabilecektir. Böyle bir ortamın tesis edilebilmesi için ön yargılardan uzaklaşarak birlikte yaşama kültürüne ve diyalog ortamına ihtiyaç vardır. Dolayısıyla insani bir faaliyet olan dinler arası diyaloğun amacı birlikte yaşama kültürüne katkıda bulunmaktır.

(Baki Adam, Dinler Arası Diyalog, Din Öğretiminde Yeni Yaklaşımlar, Millî Eğitim Bakanlığı, s. 193-195.)

2 Günay Tümer, Abdurrahman Küçük, Dinler Tarihi, s. 396.

166


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.