Hammer-1

Page 41

Büyük Osmanlı Tarihi

Cilt 1

Joseph von Hammer

Hân'dan indirmektedirler97. Yalnız Osmanlılarla iştigâl etmezden evvel bunların neslen kardeşlerinden ve Osmanlılarca önceliği olan kavimlerden bahsetmek münâsiptir; zîra Osmanlı hükümeti, Selçuklu hükümeti inkırazı üzerine kurulmuştur. îşte birkaç kelimede Oğuzlar'ın târihi; bu eserin mevzuuna daha husûsî bir surette bağlılığı bulunan Selçuklular târihi hakkında daha çok tafsilât vereceğiz.98 Oğuzlar Oğuzlar, Türkistan'da, Seyhun ve Ceyhun arasındaki memlekette sakin ve ekseriya İran'ın hüsrevleriyle (hükümdarlarımla) ve Arap halîfe-leriyle savaş hâlinde idiler. İslâm'ın Peygamberinin irtihâlinden ancak üç-yüz elli sene sonradır ki, Dağ Hân neslinden Salur ve onunla birlikte iki bin aile dîn-i Muhammedi'yi kabul, ettiler. Salur bu andan itibaren Çanak yahut Kara Hân nâmını alarak, kendi kavmine de henüz putperest olan Türkler'den ayırmak için Türkmen99 ismini verdi. Vaktâ ki daha sonraları Türkmenler göç ederek kısmen batı Ermenistan'da, kısmen Hazar Denizi'nin doğu sahillerine yerleştiler, Batı Türkmenleri ve Doğu Türkmenleri olmak üzere ikiye ayrıldılar. Bunların işgal ettikleri mıntıkalar bugün dahî Türkmen memleketleri ismini taşırlar100. Çanak Hân'ın oğlu Mûsâ, etrafına ulemâyı toplayarak, camiler, tekkeler, mektepler inşâ etti. Halefi ve amcası olup, Süleyman Hân'ın oğlu bulunan Buğra Hân Hânın, hükümetinin hudutlarını doğuya doğru Kâşgar ve Balasa-gun'un Ötesinde tâ Çin hududuna kadar genişletti ve Buhâra'yı (379/999) Sâmânîler'in elinden aldı. Ondan sonra. Ahmed Hân bin Ebû Nasr bin Ali henüz putperest olan Türkler'i İslâmiyet'i kabule silâhla zorladı. Onun biraderi Arslan Hân Ebû'l-Muzaffer bin Ali -ki ismini Şerefü'd-devle olarak değiştirmiştir- Ceyhun'un öte tarafındaki Nesri ve Cihan-nüma, s. 370, Mîrhond'dan naklen. Hammer, (Baron Joseph Von Hammer Purgstall), Büyük Osmanlı Tarihi, Üçdal Neşriyat: 1/2934 99 Negri. Neşri diyor ki: «Türkmen kelimesi «Türk» ile «imân» lâfızlarından mürekkeptir. Karaman asıl olarak oradaki sekenenin İsmi olup, son-ra memlekete intikal etmiş olsa, gerektir. «Man» lâfzı, ingilizce ve aünan-ca'da olduğu gibi, «Âdem» (İnsan) mânâsına olacaktır ki. «Türkmen» «Türk adem», Karaman «Karaadam», «şişman» «mülahham (şişko) adam» demek olur. Şişman kelimesini, Anadolu'da lisânın, ahengini muhafaza ederek «siş-men» telâffuz ederler. Mütercim) 100 Tatar Târih-İ Ensâli, s. 535. haşiye. Döglni (De Grtgnes), Hnnlar'ın T&-rlh-İ Ensâli»nde, kitap: 10, s. 190, bu Türkmenlerin Ofeuzlar'd&n olduğunu bildirir. 97

Sayfa

41

98


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.