Gül Şehri Diyarbakır

Page 201

GİRİŞ Gülcülüğün Diyarbakır’da ne zaman başladığı kesin olarak belli olmamakla birlikte Osmanlı İmparatorluğu döneminde Diyarbakır önemli bir “Gül Merkezi” konumumdaydı ve 25 gül türü yetiştirilmekteydi. Osmanlı imparatorluğu dönemindeki belgelerden anlaşıldığına göre Diyarbakır’da önemli gülcülük araştırmaları yapıldığı anlaşılmaktadır. 27 Haziran 1900 tarihinde Diyarbakır halkını gül bahçeleri tesisi ve gül yağı imalatı hakkında bilgilendiren Mustafa Efendiye ödül verilmiştir. Basri Konyar 1936 yılında yazdığı Diyarbakır Yıllığı (cilt:3) isimli eserinde şu bilgileri vermektedir: “Fatih Paşa Camii ve karakolunun iç duvarlarında bulunan çinilerdeki nakışlardan, gül, karanfil, sümbül ve saire gibi muhtelif çiçek resimlerinden bahçıvanlığın tezyinat şubesini teşkil eden bu bedii sanatların eskiden beri bu havalide malûm olduğu istidlâl olunmaktadır.” 1932 senesi mayıs ayının ortasına doğru Vilâyet Halkevi’nde ilk defa olarak açılan gül ve çiçek sergisine halkın büyük bir alaka ile iştiraki, bediiyatta olan bu merak ve meſtuniyetin yüksek bir delilidir. Bu sergide 18 nevi gül ile birçok tenevvüleri havi 20 cins çiçek ve

13 cins nebati tezyinîye teşhir edilmiştir. Yakın zamanlara kadar Diyarbekir vilâyetinde gül yağcılık dahi memnuniyeti mucip bir dereceyi bulmuşken maalesef umumi harbin ilca at ile bu sanat yavaş, yavaş sönmeğe mahkum olmuş ve bu gün bu işle iştigal eden kimse kalmamıştır. Takriben 37 yıl önce Diyarbekir’in gül ve gül yağcılığa olan istidat ve kabiliyetini nazarı itibara alan Osmanlı hükümeti bu havalide Mustafa Efendi adında mütehassıs bir memur göndermiş ve bu gayretli memurun teşvik ve himmeti sayesinde Diyarbekir kasabası ile etrafındaki köylerde oldukça geniş ve muntazam gülistanlar tesis edilmişti. Bu memurun buraya izamından evvelde Diyarbekir’de gülcülük merakı gerçi vardı ve bu merakın yayığın bir ifadesi olmak üzere Diyarbekir’in dört tarafında yani Mardin ve Urfa Kapılar ile Dağ Kapı ve Yeni Kapı semtlerinde, Esfel bahçelerinde ve Mardin Kapı’sının haricindeki umum köşklerde birer ve ikişer ve bazen üçer dönümlük birçok gülistanlar vücuda getirilmişti. Ancak memurun teşviki üzerine gülcülüğe daha fazla ehemmiyet verildiğinden Çanakçı,

Gül Şehri Diyarbakır Sempozyumu 24 Mayıs 2011 201


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.