Ekmek ve Gül - Sayı 34

Page 4

TA R Ý H

Atýlan her bomba kadýnlarýn ocaðýna

4

21

SAÐLIK GRÝP AÞISI EN ÇOK KÝMLER ÝÇÝN GEREKLÝ? NEZLE:

Fulya Alikoç 1900’lü yýllarýn baþlarý. Amerika daha çocukluk döneminde diyelim, anca anca kendi içinde bir büyüme ve saðlamlýk saðlamaya çalýþýyor. O zamanlar dünyanýn patronu hâlâ Ýngiltere gibi, ama onun da garantisi yok. Kapitalizm geliþmiþ, þiþmiþ kendisine yayýlacak yer arýyor. Almanya ara ara baþ gösterse de Ýngiltere kadar köklü bir geliþim saðlayamamýþ daha. Sömürge eksikliði yaþýyor. Osmanlý zaten imamýn kayýðýnda. Velhasýl, dünyanýn hali hal deðil. Birkaç yýl içerisinde bir þeyler patlak verecek belli. Ama bahane yok henüz ortada. O zamanlar “Demokrasi götüreceðim.” deyip bir yerleri iþgal etmek de olmaz tabi. Geçer akçe deðil henüz. “Nükleer silah tehdidi var” desen, “Terörizm var” desen “o ne?” derler. Bekle ki bir gafil Sýrp çýksýn, koskoca Avusturya-Maceristan veliahdýný vursun... Beklenen gafil 1914 yýlýnýn Temmuz ayýnda bulunuyor ve 1. Dünya Savaþý baþlýyor. Bir yanda Ýngiltere-Fransa-Rusya, diðer yanda Almanya-Avusturya-Ýtalya. Hadi bakalým, dünya nasýl paylaþýlacak?

Filler ve çimenler Ortadoðu ve Kuzey Afrika karýþýk. Osmanlý otoritesi sarsýlmýþ. Soylular ve toprak sahipleri arasýnda din üzerinden, milliyetçilik üzerinden gerginlikler var. Toprak parçalanacak, parsel parsel bölünecek, sýnýrlar çizilecek belli ama kim çizecek, nerden nereye çizecek tam kestirilmiyor. 1916’da Arap önderleri iddiayý Ýngiltere kuponuna yatýrýyorlar ve Osmanlý’ya karþý ayaklanma baþlatýyorlar. Ýngilizler tarafýndan desteklenen ve savaþ sonrasýnda baðýmsýzlýk vaadedilen milliyetçi Arap önderlerinden Faysal bin Hüseyin Suriye Arap Krallýðý’nýn baþýna geçiriliyor. Bu Suriye’de 400 yýllýk Osmanlý hakimiyetinin sona ermesi demek. Peki, halkýn baðýmsýz devletini kurmasý mý demek? Ýngiltere, uluslararasý çýkarlarý gereði 1920’de Fransa’nýn Suriye’yi iþgal etmesine izin veriyor ve 26 yýl sürecek olan Fransýz Mandasý baþlýyor. Buraya kadar fillerin tepiþtiði kýsmý anlattýk. Peki ya çimenler? Ýlk Paylaþým Savaþý sonrasý nerde ne kadar insan öldüðü bilinmiyor pek. 37 milyon insanýn o veya bu þekilde savaþýn bir parçasý olduðu ve yaklaþýk 17 milyonun öldüðünü söylüyor dünyanýn en yaygýn bilgi aðý. 10 milyonu silahlý, 7 milyonu sivil. Silahlý birliklerin neredeyse tamamýnýn erkek olduðunu düþünürsek, ölen 7 milyon sivilin çoðu kadýn. Emperyalistlerin mandasý altýnda olan ülkelerde kýtlýk, sefalet ve salgýn hastalýk milyonlarca insaný kýrýyor.

Yoksulluðun aile reisi kadýn Gelelim savaþýn Suriye’ye kestiði faturaya. Bilinen 150 bin erkeðin savaþta öldüðü. Yani 6 erkekten biri ölmüþ. 500 bin kiþi savaþýn yarattýðý kýtlýk yüzünden ölmüþ. Yani ülke nüfusu %20 azalmýþ. Yoksul köylü ve iþçi ailelerinden kadýnlar iþ gücüne katýlmak zorunda kalmýþ. Çocuklarýn bakýmý tamamen onlarýn sýrtýnda. Kýsacasý kadýnlar fiilen “aile reisi” haline gelmiþler. Ama çileli bir reislik tabi, öyle “Haným benim gömleðimi ütüle” cinsinden deðil, “Anne akþama yiyecek ekmek var mý?” cinsinden. Köylerde sefalet kol gezerken büyük þehirlerde de sürekli bir çatýþma hali hüküm sürüyor. Bir kere birçok akademik araþtýrmada bu baðýmsýzlýk savaþçýlarýna toptan bir yaklaþýmla “milliyetçiler” deniyor. Bu tanýmlama azýnlýðý oluþturan elit bir kesim için doðru sayýlabilir.* Ama 1925’te çýkan ve 2 yýl süren Büyük Ayaklanma iþin baþka bir yönünü koyuyor ortaya. Bir kere kentlerde baþ gösteren diðer irili ufaklý çatýþmalarýn aksine kýrsaldan baþlayan bir ayaklanma. Çoðunluðu yoksul halkýn ekonomik ve politik talepleriyle hareket kýrsaldan kente taþýyor. Bu baðýmsýzlýk mücadelelerinin önemli bir özelliði de kadýnlarýn rolünde gizli. Birçok merkezde silahlý

Emperyalistlerin güdümündeki yönetimlerin, bir grup imtiyazlýnýn çýkarýna baþlatýlan savaþlar, bombalamalar, zorunlu göçler… Tüm bunlar kadýnlarýn hanesine ölüm olarak geçiyor. Halkýn iktidar olmadýðý her yönetim kadýnlara savaþ, kýtlýk ve daha fazla baský getiriyor.

ya da silahsýz kadýnlar çekiyor bayraðý. Hatta milliyetçi denilen zatý muhteremlerin birçoðu Fransýz Sömürgeciliðini býrakýp “Bu kadýnlar bu kadar güçlenirse baþýmýz derde girecek” tartýþmalarýna giriyorlar. Peki, nedir o dönemde kadýnlarý canýna tak ettiren?

Gelen gideni ne zaman aratmaz? Kabaca gelen gideni aratmýþ, diyebiliriz. Paylaþým Savaþý ve Fransýz Mandasýndan önce de soylu aileler içerisinde kadýnýn ikincil plana atýlmasýna karþý bireysel baþkaldýrýlar gözlenebilir. Hatta bu soylu ailelerin kýzlarý bir araya gelip edebi ve kültürel paylaþýmlar yarattýklarý gruplar da kurmuþtur. Daha çok batýya dönük modernleþme adýmlarýnýn olduðu bu görece liberal dönem Fransýz iþgaliyle son bulmuþ. Milliyetçi denilen geleneksek ataerkil baský ile “Modern” emperyalist ataerkil baský arasýna sýkýþýp kalan bu kadýnlar “ülke baðýmsýzlýðý” uðruna kendilerini milliyetçi cenahýn tarafýnda konumlandýrmýþlar. Tabi ülke baðýmsýzlýðýnýn yaný sýra Fransýz yönetiminin kadýný hiçe sayan uygulamalarý özellikle yoksul kadýnlar arasýnda büyük tepkilere yol açýyor. Osmanlý egemenliði altýndayken yasal kýlýnan fuhuþ Fransýz iþgali sýrasýnda çeþitli düzenlemelerle yasal kalmaya devam ediyor. Düzenleme dediysek, heveslenecek bir þey yok. Genelevlerde çalýþan kadýnlarýn, dansçýlarýn ve þarkýcýlarýn iki haftada bir zührevi hastalýk taþýyor mu diye zorunlu olarak doktor kontrolünden geçirilmesi. Maksat Fransýz askerlerine zeval gelmesin. Geçmiþte olduðu gibi, kadýnlarýn eðitim almasýnýn önündeki kýsýtlamalar olduðu gibi devam ediyor. Savaþ sýrasýnda iþ gücüne katýlan kadýnlar yeniden evlerine hapsedilip çalýþtýrýlmalarýnýn önüne güçlükler çýkarýlýyor. Ama insanýn en çok canýna tak ettiren nokta kadýn ve çocuk saðlýðýnýn hiçe sayýlmasý. 1920’li yýllardaki verilere göre tüm ölümlerin %20’si, yani ölen her 5 insandan 1’i doðum sýrasýnda ölen bebekler, her 20 kiþiden 1’i de doðum sýrasýnda ölen kadýnlar. Kýssadan hisse þudur ki; ne emperyalistlerin güdümündeki yönetimler ne de bir grup imtiyazlýnýn çýkarýna olan baskýcý rejimler… Bunlarýn çýkarýna baþlatýlan savaþlar, bombalamalar, zorunlu göçler… Tüm bunlar kadýnlarýn hanesine ölüm olarak geçiyor. Halkýn iktidar olmadýðý her yönetim kadýnlara savaþ, kýtlýk ve daha fazla baský getiriyor. Kimileri ‘Yeni Osmanlý’ olma sevdasýna tutuþadursun, atýlan her bomba kadýnlarýn ocaðýna düþüyor. *Hatta bu milliyetçi ayaklanmalar maddi olarak Türkiye tarafýndan desteklenmiþtir.

BAÐIÞIKLIK SÝSTEMÝNÝ GÜÇLENDÝRMEK ÝÇÝN:

Bu enfeksiyonlar için çocuklar, yaþlýlar ve þeÇocuklar yýlda ortalama 10 ker hastalýðý, astým, KOdefa, büyükler ise 2–3 defa nezAH gibi kronik hastalýleye yakalanýrlar. Hastalýðýn en kötü ðý olanlar risk grububelirtileri 2-3 gün sürer. Belirtiler aranu oluþtururlar. Eriþsýnda hafif ateþ, baþ aðrýsý, burun akmasý ve aksýrma sayýlabilir. Önlem ve te- kinlerde ise vücudu davi gripte olduðu gibidir. Ancak nezle- dirençsiz kýlan aþýrý yorgunluk, stres, nin aþýsý yoktur ve genelde hastalara beslenme düzensizyatak istirahatý gerekmez. Gripte olduðu giliði, soðuða maruz bi, nezleye tutulduðunuz zaman da baþkalma gibi durumlarda kalarýndan uzak kalarak hastalýðýn onhastalýk görülme sýklýðý lara bulaþmasýný engellemelisiniz. artar. Gribin yaþamsal risk oluþturduðu ve týbbi açýdan mutlaka aþýlanmasý önerilen kiþiler: · 65 yaþýndan büyükler · Þeker hastalarý (diyabet) · Astým hastalarý · Kronik akciðer hastalarý (Bronþit vb.) · Kronik kalp ve damar sistemi hastalarý (koroner arter hastalarý) · Baðýþýklýk sistemi baskýlanmýþ kiþiler (kronik kan hastalýðý olanlar, kanser hastalarý, immunsupresif kullananlar) · Huzurevi, bakýmevi vb ortamlarda yaþayanlar.

SONBAHARLA GELEN HASTALIKLAR

Her sabah soðuk bir duþ alýn. Bu özellikle burun-gýrtlak bölümünde kan dolaþýmýný düzenler ve saldýrgan virüslere karþý iyi bir savunma oluþturur. Her iki ayaðýnýzý yaklaþýk 12 derece soðukluktaki suya daldýrýn, GRÝP: bir kaç dakika sonra 40 derece sýcaklýktaki suya sokun. Bir kaç Grip; ateþ, titreme, kaslarda defa tekrar edin. Burada dikaðrý, aðýzda ve boðazda kuruluk, kat edeceðiniz nokta, daima baþ aðrýsý, öksürük ve yataktan kalkasoðuk suyla bitirmeniz. mayacak derecede bitkinlik ve uyuma Bisiklete binmek veya yürühissi ile kendini gösterebilir. Bazý kiþileryüþe çýkmak, vejetatif sinir de kusma görülebilir. Genellikle 7-10 sisteminin düzenleme yegün sürer. Ateþiniz normal düzeyine teneðini artýrýr. inip bu seviyede yaklaþýk 48 saat kaSaðlýklý ve vitamin açýsýnlýncaya kadar yataktan çýkmayýn. dan zengin besinler yiyin. A Yatak istirahatý vücudunuzun vivitamini (süt, balýk), C (narenrüsle savaþmasýna yardýmcý ciye) ve E (bitkisel yaðlar, bakolur. Bol bol sývý þeyler liyat) antioksidan özelliklere sahip besinlerdir. Soðan ve sarýmiçin. sak grip virüslerini öldüren bitkisel yaðlarý içerir. Diþlerinizle beraber, diþ etinizi, damak ve dilinizi de fýrçalamayý Gökyüzünde döner kule halinde unutmayýn. Bu iþlem, mukozanýn yükselip alçalan leylek sürüleri gözüvirüslere karþý dayanýklýlýðýný armüze çarptýðýnda biliriz ki sonbahatýrýr. rýn artýk yakýn. Rüzgâr serinletmeye Bir tek kalýn giysi yerine, bir kaç baþlar, bulutlarýn þekli bir güzelleþir, tane ince giysiyi üst üste giymek gökyüzüyle yeryüzü renk deðiþtirir, daha iyidir. Ayaklarýn üþümesini büyük kentlerde pek hissedilmez engellemek için saf yün çoraplar ama doðaya hala yakýn olunabilen ve saðlam, kalýn ayakkabýlar kulyerlerde sonbaharýn kokusu bile yalanýlmalý. yýlýr… Leylekler Avrupa’yý terk edip Bulunduðunuz ortamý aþýrý semalarýmýzýn üzerinden Afrika’ya ýsýtmayýp devamlý doðru göçeli birkaç hafhavalandýrýn ta oldu da sýcak günSoðuk mevdüzlerin akþamýnsimlerde, vüda bizi ürperten, cudun enerji ihtiyacý artar. Bu nedenle daha uzun süre dinlenmek gerekir. Yani yeterince uyumak çok önemlidir.

yanýmýza hýrkalarý aldýran sonbahar yüzünü gösterdi bile. Bir terliyor, bir üþüyoruz, zira insan bedeni ýsý deðiþimlerine hemen uyum saðlayamýyor. Bu durum vücudumuzun savunma sistemini zayýflatýyor ve böylece enfeksiyon hastalýklarýna açýk hale geliyoruz: Soðuk algýnlýðý, nezle, grip, bademcik iltihabý, boðaz iltihabý, sinüzit, orta kulak iltihabý, bronþit, zatürree vb. Grip ve nezle virüsleri insanýn baðýþýklýk sistemini hedef alýr. Virüslerle oluþan enfeksiyonlar antibiyotiðe ihtiyaç göstermeden iyileþirler. Ýstirahat, bol sývý alýmý, vitaminler, aðrý kesiciler ve halk arasýnda antigripal adý ile bilinen dekonjestan- antihistaminik ilaçlarla iyileþir. Yalnýzca gripte (influenza) özel virus ilaçlarý kullanýlýr. Basit enfeksiyonlarda belirtiler 2-3 günde hafifler ve geriler.

Daha çok bakterilerle olan bademcik iltihabý, boðaz iltihabý, sinüzit ve orta kulak iltihabý gibi enfeksiyonlarda ise antibiyotik gerekebilir. Bu nedenle 2-3 günde gerilemeyen belirtiler söz konusu olduðunda hekime baþvurulmalý. Özellikle grip (Ýnfluenza) ve bakteriyel enfeksiyonlar tedavi edilmezse sonucu ölüme kadar giden komplikasyonlara yol açabilirler.

GRÝP VE NEZLE Grip ve nezle ayný yollardan kiþiden kiþiye geçer. Hastalarýn öksürüp aksýrmasýndan havaya mikroplu su damlacýklarý daðýlýr ve bunlar diðer kiþilere solunum yoluyla geçer. Ancak grip, nezleden daha yaygýndýr. Bazý kiþilerde, özellikle 65 yaþýn üstünde olanlarda zatürre gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Kalp hastalarýnda ölüme neden olabilir.


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.