ıslah

Page 39

Bu gibi durumlarda, davasını daha başlangıçta tespit davası şeklinde açmak ve tazminat edası hakkındaki davayı sonraya bırakmak olanağı davacıya tanındığı takdirde bu yola gidilebilir. Bu dava ile B.K. m.60’daki zamanaşımı kesileceğinden iddiayı kaybetmek tehlikesinin önüne geçilmiş olur. Bunlardan başka, zarar gören davasını açarken henüz kesin surette anlaşılamayan zararlarda ikinci bir dava açmak üzere davasını şimdilik tahakkuk eden zararlara hasredebilir. Görülüyor ki ıslahın yeni yeni davalara meydan vermemek bakımından faydalı bir rolü olacaktır. (Sabri Şakir Ansay, Hukuk Yargılama Usulleri, 1954, sf.185-186) Prof. Dr.Ejder Yılmaz, ıslah yoluyla davanın taraflarında değişiklik yapılabileceği ve bu yolla davada, davacı veya davalı olarak gösterilen kişilerin değiştirilebileceği veya bunların yanına yeni bazı kişilerin katılabileceği görüşündedir. Ancak, Yargıtay 4.5.1978 gün 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında ıslah yoluyla davanın taraflarında değişiklik yapılamayacağı; davalının, davanın açılmasından önce ölmesi halinde davanın reddi gerekeceği, mirasçıların bu davada yer alamayacağı, ıslah yoluyla bunun gerçekleştirilmesine olanak bulunmadığı sonucuna varılmıştır. (E. Yılmaz, Dava Konusunun Islahla Artırılması, Özel Hukuk ve Anayasa Mahkemesi Kararları Sempozyumu, 11 Mayıs 2001, sf. 99 ; ayrıca Sn. Yılmaz’ın İçtihadı Birleştirme Kararını eleştiren yazısı için bkz: Yargıtay Dergisi, Özel Sayı 1989/1-4, sf. 202-232) Örneğin, Yargıtay 4.HD. 3.5.1989 gün 1424-4219 sayılı kararında “Maddi hata sonucu yanlış yazılan ad her zaman düzeltilebilir. Bu durum davanın husumet yönünden reddini gerektirmez.” denilmiştir. (YASA HD., 1989/9-1232, no :521) B.Kuru, 5.baskı, C.III.,sf.2830 v.d.- 6. baskı, 2001, C.IV, sf.4040 v.d. Ejder Yılmaz, Islah,1982, sf. 201-204. Bir örnek : Yarg. 11. HD. 3.4.1997 gün 2278-2408 sayılı kararından : Ulusoy limited şirketi vekili, otobüse bilet sattıklarını ileri sürerek davanın reddini savunmuş ise de, TTK. 798. maddesine göre taşıma işi yapan aracı şirket sorumlu olur. Kaldı ki, davalı Ulusoy Tic. Turizm Ltd.Şti.terminal işleticisi olarak da haksız fiilden sorumlu olduğu düşünülmeden bu şirket hakkındaki davanın reddine karar verilmesi de doğru görülmemiş ve hükmün bu davalı yönünden bozulması gerekmiştir – Davalı Ulusoy Turizm Seyahat A.Ş. vekilinin temyizine gelince : Bu davalı tüm savunmalarında “Ulusoy Turizm Seyahat ve Nakliyat A.Ş.” ünvanlı bir şirket mevcut olmadığını savunmuş, mahkemece bu savunma üzerinde hiç durulmamıştır. Mahkemece davacı vekiline mehil verilerek davasını hangi Ulusoy’a karşı açtığı veya Ulusoy Turizm Nakliyat A.Ş.ye mi yoksa, Ulusoy Turizm ve Seyahat A.Ş.’ye mi açtığının açıklattırılarak bu şirketlerin ticaret sicilinden sicil kayıtlarının getirtilip en doğru biçimde ünvanlarının tespiti ile davanın bu şirkete karşı incelenmesi ve hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiş, bu davalı yönünden de kararın bozulması gerekmiştir. - Bir başka örnek : Yarg. HGK.19.6.1968 T. 968/9-223 E. 469 K. “ Davalı Auer Aygaz Fabrikası olarak yazılmışsa da davacı vekili davalının Auer İmalat A.Ş. olduğunu açıklamış, dava dilekçesi bu şirkete tebliğ edilmiş, şirket vekili duruşmaya katılmıştır. Davalının kimliğinin bu suretle açıklanması ıslah müessesesi ile ilgili bulunmamaktadır. Davanın husumet yönünden reddi usul ve kanuna aykırıdır.” (T.İçtihatlar Külliyatı, C:1970/I., sf:251, no:338) – Kurumların şubelerine yöneltilen davalarda, davalı genel müdürlük tüzel kişiliği olarak düzeltilmektedir.)


Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.